23 Aralık 2024 Pazartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
SAYFA CUMHURİYET 8 TEMMUZ 2007 PAZAR 4 ALİ SİRMEN HABERLER DÜNYADA BUGÜN Başkentte kırmızıbeyaz giysiler giyen binlerce kişi sessiz yürüyüş gerçekleştirdi Lezzet Peşinde Bir Gezgin: Mehmet Yaşin Sevgili, “Tüfek icat oldu, mertlik bozuldu” diye yakınılmasından bu yana kaç yıl geçti dersin? Ama tek bozulan mertlik değil garip bir biçimde her icat bir eskiyi ve onunla birlikte bazı şeyleri de bozuyor. Şimdi kalkıp da, “turizm çıktı, seyahatin keyfi bozuldu” desem bilmem yadırgar mısın? Hiç kuşkusuz turizm, kitle turizmi, geniş topluluklara gezme olanağını verdiği, dünyanın dört bir yanını gezmeyi kolaylaştırdığı, ucuzlattığı için yararlıdır. Hatta son derecede lüks beş yıldızlı otellerin, bütün bir yıl boyunca çalışan insanlara kısa dinlenceleri süresince, geçmişte, senyörlere, prenslere, krallara özgü olan bir yaşamın, kendisini değilse bile, benzeri bir kopyasını yaşattıkları yadsınamaz Bu yüzdendir ki, yararlananların çoğunluğunun da turizmden pek şikâyetçi olmadıkları gerçektir. Gel gör ki, insanların düzenli ya da düzensiz, başıbozuk (o artık turistin geldiği ülkeye bağlı) ordular halinde gezdikleri, hepsinin ilgi alanları olsa da olmasa da aynı şeyleri gördükleri, toplu yedikleri, toplu içtikleri, toplu eğlendikleri, hepsi uluslararası ölçütlere göre standartlaşmış şeyleri tadıp, hepsi birbirine benzeyen otellerde kaldıkları, biteviye bir gezme, gerçek seyahat tutkusunu, eskinin özgün gezginlerini ortadan kaldırdığı da yadsınamaz. ??? Turizm sayesinde artık, her yer birbirine benziyor, her şey broşürlerde ya da internet sitelerinde boy gösteriyor. Görecek değişik bir yeni köşe, öğrenilecek yeni gerçekler, yeni âdetler, keşfedilecek bilinmeyen topraklar, kokular, renkler ve lezzetler yok. Herkes her yere gittiğine, herkes her tadı bildiğine veya bildiğini sandığına göre, gezginlerin de anlatacak, öğretecek başka bir şeyleri kalmıyor pek. Pek de öyle değil! Eğer içinde gezginlik tutkusu kalmışsa, herkesin baktığına değil, başka şeylere bakmaya meraklıysan, baktığını iyi görüyorsan, hâlâ gezgin olabilir, yeni şeyler anlatabilirsin. Dostum Mehmet Yaşin, sayısı her geçen gün azalan bu insanlardan biri. O da bütün gezginler gibi, yalnız kendisi için değil, biraz da, hatta özellikle bizler için geziyor. Üç yıl kadar önce birlikte gittiğimiz Safranbolu’nun çarşısında bir hanım okuru: Ay çok sağ olun, bizim için ne kadar da geziyor, ne güzel şeyler anlatıyorsunuz diyerek boynuna sarılmıştı. Görüyorsun, Mehmet, Süleyman Demirel gibi, Eğer kendim için geziyorsam namerdim, dese yeri. Gezi izlenimlerini, gazete ve dergilerdeki köşesinde aktaran Yaşin, artık TV’den de görüntülü yayın yapıyor. ??? Yediğin içtiğin senin olsun, bari gördüklerini anlat! derler bizde. Bu deyişe pek ısınamamışımdır. Yeni yerler, yeni bilgiler, öğrenilecek yeni anılar, yeni kültürler ama aynı zamanda yeni tatlar demektir. Bir gurme olan Mehmet Yaşin de benim gibi düşünenlerden. O gezilerinde hep yeni lezzetler peşindedir. Bu yeni lezzetler, kimi zaman yalnızca pilav satan, kimi zaman sadece kuru fasulyesiyle ünlenmiş biri, kimi zaman da bir çaycıdır. Bütün mesele, ilk gördüğünün dışında kalan, alışılagelmiş harcıâlem mekânlardan olmayan yerleri bulmaktır. Mehmet Yaşin bunu yapmış ve sonunda bugüne değin gezdiği yerlerde, keşfettiği güzel lezzetleriyle mekânlarını, o mekânları sahipleriyle birlikte bize sunan “Lezzet Peşinde” kitabını çıkarmış. Türkiye’nin dört bir köşesindeki lezzetleri sunan bu kitap Ekin Yayın tarafından yayımlanmış. Ben bundan böyle bütün gezilerimde, bu eseri yanımda taşıyacağım. Belki gittiğim yerlerde bunlardan biri bulunur da uğrar, Mehmet’in anlattığı lezzetleri tadarım. Belki de, bu kitap sayesinde programımı uzatır, güzergâhımı değiştirir, yeni lezzetlere ulaşırım. Mutlaka okunması, mutlaka insanın yanında bulundurması gereken bir kitap, hem ilginç lezzetler ve mahaller, kişisel değerlendirmeyle birlikte tanıtılıyor hem de aynı zamanda gidilen yerleri tanıtan bir rehber ekleniyor. Sevgili, bu gezme mevsiminde bu kitaptan mutlaka bir tane edin ve yanından hiç ayırma! Hem onu yazan Mehmet’e, hem de bu öğüdü veren bana teşekkür edersin. Tandoğan’da terör lanetlendi ? Birçok kurum ve kuruluşun desteklediği miting sırasında hükümete de tepki gösterildi. Yürüyüş sırasında zaman zaman “Katil ABD işbirlikçi AKP” sloganları atıldı. ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Binlerce yurttaş dün Ankara Tandoğan Meydanı’nda terörü protesto etti. Cumhuriyet Kadınları Derneği (CKD), Üniversiteli Kadınlar Derneği ve Çağdaş Eğitim Vakfı öncülüğünde birçok kişi ve kuruluşun katkısıyla düzenlenen “Teröre Karşı Birlik Mitingi” öncesinde, ağırlıklı olarak kırmızıbeyaz giyinen ve Türk bayrakları taşıyan gençyaşlı binlerce yurttaş, Atatürk Kültür Merkezi önünde toplandı. Buradan Tandoğan Meydanı’na “sessiz yürüyüş” gerçekleştirildi. Yürüyüş sırasında zaman zaman, “Şehitler ölmez vatan bölünmez, Askere uzanan eller kırılsın, Katil ABD, işbirlikçi AKP” sloganları atıldı. Tandoğan Meydanı’na ulaşan yurttaşları, alana kurulan dev ekrana yansıtılan Türk bayrağı görüntüsü ve 10. Yıl Marşı karşıladı. Yürüyüşte ve miting alanının en önünde Şehit Binbaşı Ramazan Armutçuoğlu, Şehit Er Hasan Güreşen ve Şehit Uzman Çavuş Bülent Yollu’nun yakınları yer aldı. Şehitlerin fotoğraflarının yanı sıra “Unutmak bir şehidi öldürür, unutulmaksa insanlığı” yazılı pankartlar da taşındı. DİYARBAKIR Bombalı saldırının failleri yakalandı DİYARBAKIR (Cumhuriyet Bürosu) Diyarbakır’da, askeri servis aracına yapılan bombalı saldırının faili 7 kişi yakalandı. Zanlıların gösterdiği yerlerde 2 kilogramdan fazla plastik patlayıcı ve bomba düzenekleri bulundu. Emniyet Müdürü Zeki Çatalkaya, yakalananlardan birinin PKK kamplarında bomba eğitimi aldığını bildirdi. Diyarbakır’da 15 Haziran’da kendisine gazete dağıtımcısı süsü veren bir terörist, askeri servis aracının kalktığı durağa eski gazeteler arasında bomba bırakmıştı. Bombanın patlaması sonucu 3’ü astsubay üstçavuş toplam 9 kişi yaralanmıştı. Saldırının faili 7 kişi dün yakalandı. Bilgilendirme toplantısı düzenleyen Diyarbakır Emniyet Müdürü Çatalkaya, zanlılardan birinin, PKK’nin Kuzey Irak’taki kamplarında bomba eğitimi almış uzman olduğunu söyledi. Zanlıların aynı zamanda 6 Nisan’da bir polise ait park halindeki özel aracın bombalanması olayının da failleri olduklarını belirten Çatalkaya, “Bazı medya organları bu olayı saptırmak için birtakım çalışma içindeydi. Yapılan operasyon sonucunda gerçek ortaya çıktı. Olayın faili terör örgütü militanlarıdır. Yakalananlar adliyeye sevk edildi” dedi. Çatalkaya, bu kişilerin gösterdikleri yerlerde yapılan aramalarda 2 kilo 225 gram plastik patlayıcı, 7 elektrikli infilak kapsülü, 2 kilo 750 gram parça tesiri için kullanılan demir bilyeler, 450 gram patlayıcı madde, cep telefonları, elektronik malzemeler, boru, tapa, örgütün verdiği bomba eğitimiyle ilgili görüntülerin yer aldığı çok sayıda CD, örgütsel yasak yayın, doküman ile örgüt mensuplarına ait kırsalda çekilmiş fotoğrafların ele geçirildiğini açıkladı. Şehit yakınlarının gözyaşları Şehitlerin yakınları, çalınan marşlarla duygulu anlar yaşarken uzun süre ağladılar. Kimi yurttaşlar da ağlayan şehit yakınlarına sarılarak gözyaşı döktü. Alana kurulan platformun en önünde, asker üniformalarıyla Mücahitler Derneği İstanbul Şubesi üyeleri yer aldı. Çanakkale, Ankara ve 10. Yıl marşları ile Türkiyem ve Bir Başkadır Benim Memleketim şarkılarını hep bir ağızdan söyleyen yurttaşlar, “Hepimiz askeriz, PKK’ye yeteriz, Yan gelip yatmadı, vatanı satmadı, Her şey vatan için, Kahrolsun PKK işbirlikçi AKP, Tayyip oğlunu askere gönder, Alt, üst kimlik yok, ne mutlu Türk’üm diyene, Askere uzanan eller kırılsın, Kahrolsun PKK, işbirlikçi AKP, Hepimiz Kemalist, hepimiz askeriz” sloganları attı. Mitinge katılanlar “Teröre hayır, Teröre lanet olsun, Yurtta barış dünyada barış, Bilalcik gider Amerika’ya, Mehmetçik gider operasyona, Atam Binlerce kişinin katılımıyla yapılan mitingde şehitlerin fotoğrafları da taşındı. Miting sırasında şehit yakınları duygusal anlar yaşadı. Şehit er Hasan Güreşin’in kız kardeşi sık sık gözyaşı döktü. (Fotoğraflar: NECATİ SAVAŞ) izindeyiz, PKK’den kurtulmak için önce AKP’den kurtul, Yan gelip yatmadın, can verip yattın, Bayrak inmez, vatan bölünmez” yazılı dövizler de taşındı. ve halkçılıktır. Birliğin ve emperyalizme karşı olağanüstü direnmenin şanlı tarihini yaratmış olan bizler, kendimizden örnek alarak terör belasını alt edeceğiz” dedi. Üniversiteli Kadınlar Derneği Genel Başkanı Birten Gökyay ise tarihe bakıp dersler çıkarmak gerektiğini söylediği konuşmasında, Türkiye’ye karşı oynanan oyunlara artık dur deme zamanının geldiğini söyledi. İzmir Cumhuriyet Okurları Dönem Sözcüsü Demet Günoğlu, son 5 ayda 64 şehit verildiğine işaret etti. Gazeteci Tuncay Özkan da yaklaşan seçime işaret ederek yurttaşlardan, ülkeye sahip çıkacak ulusalcı partilere oy vermelerini istedi. “Evlatlarımızın ölmesini, vatanının bölünmesini engelleyecek bir iktidar istiyoruz” diyen Özkan, AKP iktidarının değişmesinin zorunlu olduğunu söyledi. ‘Vatan sağ olsun’ Mitingde, iki şehit yakını da kısa konuşmalar yaptı. Şehit Binbaşı Ramazan Armutçuoğlu’nun oğlu Emre Armutçuoğlu, “Benim babam yan gelip yatmadı, vatanını ABD dolarına satmadı. Bu vatanı bölmek isteyenler, bizler kaç kişiyiz biliyorlar mı? Hiçbirinin saymaya aklı yetmez” dedi. Şehit Er Hasan Güreşen’in babası Nuri Güreşen de tek evladını vatana feda ettiğini belirterek “Vatan sağ olsun. Bir Hasan Güreşen vardı gitti, 73 bin Hasan Güreşenim oldu” dedi. ‘Kavga istemiyoruz’ Mersinli çiftçileri ise “Barzani’ye de Talabani’ye de gücümüz yeter! Yeter ki siyasi irade olsun” pankartı açtı. Saygı duruşu ve İstiklal Marşı’nın ardından Düzenleme Komitesi adına konuşan CKD Başkanı Şenal Sarıhan, “Biz 75 milyonluk bir halk, aramızda kavga gürültü itiş kakış istemiyoruz. Terör sorununu kökten çözümlemek ve yıkılmaz bir ulusal birlik kurmak için anahtar sözcükler; birlik, bağımsızlık ABD GAZETESİ ŞIRNAK’I HABER YAPTI AMERİKALI MUHAFAZAKÂRLARIN GAZETESİ ‘Asker geç kalsaydı ölecektik’ ŞIRNAK (ANKA) Amerika’da yayımlanan Christian Science Monitor gazetesinin muhabiriyle görüşen Şırnak Gazi ve Şehit Aileleri Derneği Başkanı Mehmet Güngör, terör örgütünün sivillere yönelik eylemlerini anlattı. Kendisinin de Kürt olduğunu belirten Güngör, PKK’den nefret etmek için her türlü sebebi bulunduğunu söyledi. Şırnak Gazi ve Şehit Aileleri Derneği Başkanı Güngör, Türkiye’deki bütün Kürtlerin PKK’yi desteklemediğine dikkat çekti. Terör örgütünün 20 yıl önce köyünü ziyaret ederek destek istediğini anlatan Güngör, örgütün olumsuz yanıt alması üzerine köylerinin ateşe verilerek 13 komşularının yaşamını yitirdiğini belirtti. Güngör, “Güvenlik güçleri beş dakika daha geç gelseydi ölmüş olacaktık” dedi. Bir süre önce şehit olan Burhan Yalçın’ın babası Yusuf Yalçın da “Eğer kendilerini cesur sanıyorlarsa PKK’ye yüz yüze savaşmayı teklif ediyorum, intihar saldırılarıyla değil” dedi. Barzani’ye PKK için uyarı WASHINGTON (ANKA) Amerikalı muhafazakârların önde gelen basın organlarından Conservative Voice tarafından Kuzey Irak bölgesel Kürt yönetimi Başkanı MesuD Barzani’ye, “terör örgütü PKK’yi bir an önce bastırması, aksi takdirde ABD desteğini kaybedeceği” uyarısı yapıldı. Scott Sullivan imzalı yazıda, “PKK’nin isteklerini Barzani’ye, Barzani’nin bunu Irak Başbakanı Nuri el Maliki’ye, Maliki’nin de bunu ABD Başkanı George Bush’a söylediği” belirtildi. Haberde PKK’nin istekleri “Kürt yönetiminin Bağdat’tan bağımsız olması, Kerkük’ün petrol zenginliğinin Barzani ve kendilerine transferi, Büyük Kürdistan için Barzani ile Talabani’nin ortak olarak görülmesi ve Büyük Kürdistan’ın Suriye, İran ve Türkiye’ye yönelik bir Kürt yayılımı için sıçrama tahtası olarak kullanmak istenmesi” olarak sıralandı. Haberde terör örgütünün son hedefi hariç diğerlerini hemen hemen başardığı ileri sürüldü. Batman’da 2 tutuklama Batman Belediyesi’nce Şafak Mahallesi’nde yaptırılan “Kine Em’’ parkının açılış töreninde, CD’den terör örgütünün propagandasını yapan Kürtçe şarkı çaldırdıkları gerekçesiyle gözaltına alınan Batman Belediyesi Kültür Müdürü Ali Sarıpınar ile müdürlük personeli Mehtap Ceylan, çıkarıldıkları mahkemece tutuklandılar. asirmen?cumhuriyet.com.tr Cezaevlerindeki tecride tepki Tutuklu Aileleri Yakınları Derneği (TAYAD) tarafından hazırlanan “Hak İhlalleri Raporu’nda Adalet Bakanlığı’nın ocak ayındaki F tipi cezaevlerinde tecrit koşullarını hafifleten genelgesine karşın MayısHaziran 2007 tarihlerinde cezaevlerinde işkence, tecrit ve yasaklamaların devam ettiğine dikkat çekildi. TAYAD’lılar, dün Taksim tramvay durağında basın açıklaması yaparak 2 ayda bir cezaevlerinde hazırladıkları raporu kamuoyunun dikkatine sunarken “AKP iktidarı direnişin kazanışını bir türlü hazmedememiştir. Genelgenin uygulatabilmesi için başta demokrasiden ve insan haklarından yana tüm demokratik kitle örgütlerine büyük görev düşüyor” dediler. (SİBEL BAHÇETEPE) Afyonkarahisar meydanındaki karton pankartlardan birisinde kargacık burgacık yazılarla şunlar yazıyordu: “Ak Partiye sadakat yaraşır görse da ikrah, Recep Tayyip Erdoğan’ın yardımcısıdır Hz. Allah.” İmza: Kayadibi köylüleri… Kayadibi köylüleri imzasını görünce 1968’li yıllara uzandım. O yıllarda çıkardığımız İşçi Köylü gazetesinin manşetlerinden birisi, yanlış hatırlamıyorsam; “Kayadibi köylüleri ağaları yenecek”ti. Nereden nereye?.. Şimdi Afyonkarahisar’da ağalık kalmış mıydı? Kayadibi köylüleri ne durumdaydılar? O Kayadibi köyü, İşçi Köylü gazetesinde geçen köy müydü? Bütün bunları bu koşullarda öğrenmem mümkün değil. İşçi Köylü gazetesi döneminden eski arkadaşlarımı telefonla aradım. Deniz Kavukçuoğlu beni doğruladı, “Kayadibi köylüleri ağaları yenecek” diye manşet atmıştık. ??? Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’la AKP’nin seçim gezisini izle Kayadibi Köylüleri ve Tayyip Erdoğan… mek amacıyla Afyonkarahisar’a geldim. Burası Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer’in kenti. Aynı zamanda gazeteci arkadaşımız Metin Göktepe’yi öldüren polislerin yargılandığı yer. Afyon’da geçen seçimlerde 7 milletvekilinin 6’sını AKP kazanmıştı. AKP’nin aldığı oy oranı yüzde 42.63’tü. CHP yüzde 12.40 oyla bir milletvekili çıkarmıştı. Bu kentte MHP yüzde 14.02, DYP yüzde 13.71 oy almıştı. Şimdi ne olur? Eğer MHP barajı aşarsa bu kez tablo 5 AKP, bir MHP, bir CHP olabilir. AKP’liler “70 yapacağız” diyorlar ama bunun gerçekleşmesi mümkün görünmüyor. ??? Cumhurbaşkanlığı seçimi nasıl çözülecekti? Başbakan’ın ANA uçağında yakın kurmaylarına bu soruyu sordum. Söylediklerini şöyle özetleyebilirim: Önce Meclis içinde bir uzlaşma ile cumhurbaşkanı seçmek ilk hedef olacak. Eğer bu gerçekleşemezse o zaman referandum konusunda bir uzlaşma arayarak anayasa değişikliğine gidilebilir. Tabii o da olmazsa yeni bir erken seçim gündeme gelebilir. Başbakan Erdoğan’la ilk kez bir seçim gezisine geldim. Bu kez Başbakan’a eşi Emine Erdoğan da eşlik ediyor. Afyon’a indikten sonra şehrin içinde bir tur attık. Otobüsün içi oyuncak araba ve bebeklerle dolu. Bunlar Başbakan’a veriliyor ve Erdoğan otobüsün kapısında bir yandan el sallıyor, bir yandan da oyuncakları dağıtıyor. Otobüsün iki yanını Çevik Kuvvet polisi sarmış durumda, ağır ağır giden otobüse eşlik ederken koşuyorlar. Otobüs hızlanınca işleri zorlaşıyor. Koşmak durumunda kalıyorlar. Afyon Hükümet Meydanı’nda Başbakan’a destek veren topluluğun ön tarafını genç erkekler oluşturuyorlardı. Tayyip Erdoğan’ın Afyon konuşmasındaki siyasi vurgular asıl olarak MHP ve Devlet Bahçeli üzerinde yoğunlaştı. “Apo’yu sen niye asmadın?”, “Halktan isteseydin sana onun boyu kadar ip verirdi” dedi. Bu arada Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer aleyhinde slogan atmak isteyen küçük bir topluluğu Başbakan susturdu. “Kin ve nefret istemiyoruz” diyerek birlik beraberlik vurguları yaptı. Tayyip Erdoğan, konuşmasının sonunda “Tek millet, Tek bayrak, Tek vatan, Tek devlet” sloganlarını büyük bir heyecanla tekrar etti. Bu sloganın yükselen milliyetçiliğe karşı bir cevap mı yoksa teslimiyet mi amacı taşıdığı tartışılır. Gazetelere de aynı doğrultuda ilanlar vermişlerdi. Hikmet Çetinkaya iki gün önce elinde bir gazeteyle gelip bana bu sloganları gösterdi. Ardından “Bunun Hitler’in sloganı olduğunu biliyor musun” diye sordu. Hükümet Meydanı’ndaki toplulu ğun ellerindeki bayrakların çoğunluğunu da Türk bayrakları oluşturuyordu. Yani sonuç olarak milliyetçilik yarışı miting meydanlarında bir hız sürüyordu. Görünen o ki AKP, yeni seçilecek Meclis’te bir uzlaşma yoluyla cumhurbaşkanı seçilmesini deneyecek. Bu kez geçen seferden farklı bir yaklaşım içine girmeleri mümkün. ??? Birazdan Eskişehir’e doğru yol alacağız. AKP Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan, sıcaktan yorgun düşmüş izleyicileri harekete geçirebilmek amacıyla klasik sözlerini tekrar etti: “Beraber yürüdük biz bu yollarda…” Seçimlere çok az bir zaman kaldı. Ancak hâlâ Cumhurbaşkanlığı konusunda nasıl bir yol izleneceği netleşmiş değil… Afyon’daki manzara gösteriyor ki burada asıl çekişme AKP ile MHP arasında olacak gibi. Hikmet Çetinkaya kızmasın diye vurguluyorum: Burada CHP’nin de milletvekili çıkarma şansı olduğunu söyleyebilirim… CUMHURİYET 04 K
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle