Katalog

SAYFA CUMHURİYET 5 HAZİRAN 2007 SALI 6 HABERLER 50 kadın adaydan 4’ü liste başı, 12’si garantili yerlerden aday gösterildi. DSP’ye 14 kontenjan verildi SALI ORHAN BURSALI CHP’de 66 vekil liste dışı TÜREY KÖSE Darbe Tehlikesi Bazı gazeteciler “ben demiştim!” demek için, “darbe tehlikesi” üzerine dizi yazılar döşüyor. Bilineni malum etmenin yazarlık hanesine kazancı ne olur bilmek zor. Türkiye’de yaşayan –siyasi– insanlar, bu tehlikeyi bilir. Hele hele, Cumhurbaşkanlığı sürecinde yaşananlardan sonra, “artık darbe dönemi sona erdi, olsa olsa...” gibi bakışlar da tehlikeye girdi. Askerin iktidara gelmesini istemek ve onaylamak şüphesiz ki mümkün değil. Fakat, darbe söz konusu olduğunda, önemli olan nedir? “Vay, bak darbeye hazırlanıyorlar”, demek ve kalemin ucunu orduya çevirmek mi? Tamam, bu da bir uyarıcıdır. Ama, sadece bunu yazar ve gözün askerden başka bir şey görmezse, “darbe olmasın” dileğinin gerçekleşmesine yardımcı mı olursun? Belki de tersine hizmet edersin! Bugün biraz bu konuyu açalım... ??? Ben askerin darbe yapmasını istemiyorum. Fakat bunu önlemek, salt istememekle (yazmakla da!) olmuyor... Ordunun bazen “teyakkuz haline” geçmesi, siyasal (ve toplumsal, tarihsel) bir sorun. Ordu tek başına değil. Bu sorunun tarafları var. Darbeleri kategorik reddetmek, şüphesiz “ilkeli” tutumdur. Fakat ilkeli tutum yetmiyorsa, demek ortada ilkelerden etkilenmeyen, başka konular, karmaşık süreçler, reel durumlar söz konusu. O zaman “yazar” olarak olgunun, olayın bütünselliğini görmek durumundayız. Zaten gazete yazarı da bu anlamda biraz sosyolog, biraz tarihçi, biraz siyasetçi, biraz sosyal ve doğa bilimci gibi davranmak zorunda değil mi? Gazeteciyazarı, “ne kuş ne deve” gibi tanımlamış gibi olduk, ama burada kastedilen, gazetecinin keskin gözlemci ve olayın dört yanını görme zorunluluğudur. Biz kitabiteorik davranıp genel doğruları savunuruz... Örneğin: Asker siyasetçiye tabidir, bu demokrasinin olmazsa olmazıdır... demokrasinin elif be’sidir... Ama bu doğru, şu çıkarsamayı içermez: Asker siyasete tabi olunca ülkede demokrasi olur! Buradan üstelik tam ters bir sonuç bile çıkartabiliriz: Siyaset, hele askeri de yanına alınca, demokrasinin kuyusunu tam kazabilir! Ülkeye, koyu diktatörlük yaşatabilir! Bu sonuçların doğru olabileceği ortamlar bir ülkede varolabilir! Ama hangi ülkelerde??? ??? Şüphesiz sistemin oturmuş olduğu ülkelerde değil. Örneğin Avrupa ülkelerini düşünelim: Ekonomisi oturmuş, toplumsal katmanları ve derinliği çok fazla, toplum salt yoksulzengin diye ayrılmamış; çeşitli katmanlarının hemen hepsi kişilik, karakter ve ağırlık sahibi, üstelik yok edilmesi ve dokunulması oldukça güç; anayasal sistemi oturmuş; rejimin karakteri çok belirgin ve kesin; siyaset ve toplumsal güç dengesi olan; sadece kendine demokrasi ve hoşgörü isteyen iktidara ve siyasi partilere sahip olmayan, uzlaşının ne olduğunu bilen... Bu ülkelerde asker de tamamen sisteme tabidir.. Ama Türkiye’yi düşünün: Siyasetin iktidara gelmişlerinde genellikle yağmacı, talan ve dolan karakter egemen. Liyakat sistemi sıfır. Ülkeyi geleceğe taşıyacak siyasi, ekonomik ve toplumsal büyük hedefler, projeler, gelecek öngörüleri sıfır. Günlük yaşanıyor. Üstüne üstlük, toplumu uzlaştıracak anayasal demokratik, laik, sosyal hukuk devleti kavramlarının yok edildiği ve yok edilmek istendiği algılaması çok yüksek. Yaşamın dinselleştirilmek istenmesinin her gün örnekleri var. Toplum siyasi olarak iki büyük kampa bölünmüş ve siyasal uzlaşı yok; ayrıca, milletin azınlığının oyuna dayanan bir Meclis çoğunluğunun diktatörlüğü egemen kılınmaya çalışılıyor... Ana yaşam ilkelerinde uzlaşamamış veya bu ilkelerin durmadan sorgulandığı, hangi tarih anlayışının egemen olacağı konusunda sürekli ve kanlı kavgalar verilen bir ülkede suların durulması mümkün değildir. Birileri diyor ki, bırakın siyasiler birbirini yesin, kozlarını paylaşsın, ülkeyi nereye götürürlerse götürsünler, ama ordu yerinde otursun! Bu mümkün mü? Mars’taki doğa yasalarında (bırakın sosyal bilimi!) bile mümkün olmaz! ??? İki noktaya daha değinip bitireceğim bugünlük: 1) Türkiye’nin koşullarına sahip bir “Avrupa ülkesi”nin de bize benzer sorunlarla uğraşacağını ve ordunun da orada sürekli huzursuz olacağını düşünelim. (De Gaulle’ün iktidar darbesi!) 2) AKP’nin üstelik hem Yargıtay’ı hem Danıştay’ı, Sayıştay’ı, orduyu, üniversiteleri, Anayasa Mahkemesi’ni, adaleti... yedeğine, egemenliğine aldığı bir Türkiye’yi düşünün... Demokrasi yoluyla, demokrasi adına, demokrasi aleti, otobüsü veya sistemiyle.... Benim için sorun, darbelerin bataklığını kurutmak... Bu nedenle “Kefenimi yanımda taşıyorum” diyen ve en büyük doğruya sahip ve mutlak egemenliğe soyunan Erdoğan ve benzeri politikacıların ne zaman kökü kurur veya onlar adam olur, ne zaman ülkemizde “Avrupai” siyasetçiler ülkeyi yönetmeye soyunur... Ülkesinin ve ulusunun her yönden gelişmesine kafayı koyar... Darbelerin bataklığını kurutmaya başlarız. Ana sorun bence, siyasetçide düğümleniyor! [email protected] ANKARA CHP aday listelerinde 149 kişilik gruptan 66 milletvekiline yer verilmemesi dikkati çekerken; DSP Genel Sekreteri Ahmet Tan’ın “son dakika”da eklenmesiyle DSP’ye seçilme “garantili” yerlerden 14 kontenjan verildi. CHP listesinde yer alan 50 dolayında kadından 4’ü liste başından aday gösterildi, 12’si seçilme olasılığı yüksek yerlerden seçime giriyor. CHP MYK önceki gün toplanarak listeleri netleştirdi, ardından gece yarısına doğru toplanan PM toplantısı saat 01.45’te sona erdi. CHP lideri Deniz Baykal’ın toplantıda parti yöneticileri ve milletvekillerine teşekkür ederken, “yenilenme” gereksiniminin altını çizdiği aktarıldı. Mersin Milletvekili Ali Oksal seçim bölgesinde yapılan önseçimde 16. ve 8. sırada çıkanların 1. ve 3. sıradan kontenjan adayı olarak gösterilmesini eleştirdi. Baykal’ın kendisine “Önseçim yapılınca hep belli bir bölgenin adayları çıkıyor. Diğer bölgeler temsil edilmiyor” karşılığını verdiği öğrenildi. Baykal: Değişim ihtiyacı var İstanbul’da 14. sıradan aday gösterilen PM üyelerinden Örsan Kunter Öymen, adaylıktan çekildi. Liste dışı kalan bazı milletvekillerinin “çok çalıştık” diyerek kırgınlıklarını dile getirdiği, Bursa Milletvekili Mustafa Özyurt’un da “Teşekkür ediyorum, partim bana onurlu bir görev verdi, bir dönem milletvekilliği yaptım” dediği öğrenildi. Baykal da, “Grubumuz çok iyi çalıştı. Ama önseçim yaptığımız yerlerdeki sonuçlar da gösterdi ki, bir değişim ihtiyacı var” değerlendirmesini yaptı. Baykal, yine ? CHP aday listelerinde 149 kişilik gruptan 66 milletvekiline yer verilmedi. Genel başkan yardımcılarından Öymen Bursa’ya, Selvi Kocaeli’ne, Özyürek ise İstanbul 2. Bölge’ye kaydırıldı. DSP’nin bazı adaylarının yerleri değiştirildi ve daha önce aday gösterilmeyeceği açıklanan Genel Sekreter Ahmet Tan listeye kondu. Antalya’dan aday oldu. Listelerde 12 kadın aday seçilme olasılığı yüksek yerlerde yer alıyor. Adana’da Gaye Erbatur, Aydın’da Özlem Çerçioğlu, İzmir 1. Bölge’de Güldal Mumcu, Kırıkkale’de eski İl Başkanı Aliye Gündüz liste başından aday gösterildi. Bihlun Tamaylıgil, Gülsün Bilgehan, Nur Serter, Necla Arat, Birgen Keleş, Canan Arıtman, CHP lideri Baykal’ın özel kalem müdürü Nesrin Baytok, DSP kontenjanından Jale Ağırbaş CHP’nin kadın adayları arasında yer alıyor. DSP’ye 14 kontenjan verildi. Son dakikalarda DSP’nin bazı adaylarının yerleri değiştirildi ve daha önce aday gösterilmeyeceği açıklanan Genel Sekreter Ahmet Tan listeye kondu. DSP kontenjanından aday listesine giren DSP’liler ve seçim bölgeleri şöyle: Mustafa Vural (Adana), Emrehan Halıcı (Ankara 1. Bölge), Mücahit Pehlivan (Ankara 2. Bölge), Hüseyin Pazarcı (Balıkesir), Rıza Yalçınkaya (Bartın), Hasan Erçelebi (Denizli), Tayfun İçli (Eskişehir), Ahmet Tan (İstanbul 1. Bölge), Jale Ağırbaş (İstanbul 1. Bölge), Süleyman Yağız (İstanbul 2. Bölge), Hasan Macit (İstanbul 3. Bölge), Hüseyin Mert (İstanbul 3. Bölge), Harun Öztürk (İzmir 1. Bölge), Recai Birgün (İzmir 2. Bölge) “garantili” yerlerden aday gösterilen DSP’liler oldu. Bülent Ecevit’in doktoru Mücahit Pehlivan ile koruma müdürü Recai Birgün aday gösterilenler arasında yer aldı. DSP’lilere ayrılacak kontenjanlar bazı CHP yöneticilerinin seçim bölgelerinin değişmesine neden oldu. Genel başkan yardımcılarından Onur Öymen Bursa’ya, Cevdet Selvi de Kocaeli’ne kaydırıldı. Genel başkan yardımcılarından Mustafa Özyürek ise Mersin’den İstanbul 2. Bölge’ye kaydırıldı. Önseçim yapılan illerden Mersin’den 1. sıradan İsa Gök, 3. sıradan Ali Rıza Öztürk, Muğla’da ikinci sıradan Gürol Ergin, Kahramanmaraş’ta ise 2. sırada Gültekin Yazıcıoğlu kontenjan adayı gösterildi. Önseçim yapılan illerden Gaziantep’te ise kontenjan kullanılmadı. “Son dakika” transferleri de listelerde yer buldu. Anavatan Partisi’nden istifa eden Edip Safter Gaydalı Bitlis, Lütfullah Kayalar Yozgat adayı oldu. CHP genel merkezinde önceki gece Mehmet Ali Bayar’ın da CHP’den aday olacağı söylentileri yaygınlaştı, ancak daha sonra “yer bulunamadığı” kaydedildi. Çakır, Kaçar ve Şalk yok Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer’in damadı Mustafa Kemal Kısacıkoğlu Ankara 2. Bölge’de 6. sıradan aday gösterildi. TESK Başkanı Derviş Günday Çorum’da liste başı olurken, eski Hazine Müsteşarı Faik Öztrak Tekirdağ’da 2. sıradan aday gösterildi. Eski futbol hakemlerinden Cem Papila da Zonguldak 4. sırada CHP listesinde yer aldı. 83 yaşındaki Şükrü Elekdağ “en yaşlı”, Bursa 13. sırada yer alan 1976 doğumlu Onur Biçer de “en genç” aday oldu. Eski İstanbul Valisi Erol Çakır, maliye müfettişi Hamza Kaçar, eski DGM Cumhuriyet Başsavcısı Talat Şalk gibi isimler listelerde yer bulamadı. Eski Yargıtay 8. Daire Başkanı Yusuf Kenan Doğan ise Malatya’da ikinci sırada aday gösterildi. Eski DSP’li bakanlardan Erdoğan Toprak İstanbul 3. bölgeden aday gösterilirken, Lütfullah Kayalar’ın liste başı olması Yozgat listesini değiştirdi. Son seçimlerde Yozgat’tan seçilen tek CHP milletvekili olan Emin Koç 3. sıraya geriledi. Listeye giremeyenler Son seçimlerde Kocaeli’nden seçilen 3, Zonguldak’tan seçilen iki milletvekili ile Ordu ve Kırklareli’den seçilen ikişer milletvekili de listelerde yer almadı. Parti içi muhalefetin temsilcilerinden Yüksel Çorbacıoğlu, Hakkı Ülkü, Ziya Yergök, Mehmet Kesimoğlu ve Fikret Ünlü gibi isimlere listelerde yer verilmedi. Yönetime karşı “mesafeli” duruşu bilinen Hasan Fehmi Güneş ise İstanbul 2. Bölge’de 8. sıradan aday gösterildi. Şişli Belediye Başkanı Mustafa Sarıgül’e yakınlığı bilinen milletvekilleri adaylık başvurusunda bulunmamıştı. Adaylık başvurusunda bulun mayan, önseçimi yitiren ya da genel merkez tarafından aday gösterilmeyerek liste dışı kalan CHP milletvekillerinin listesi şöyle: Kemal Sağ, Ziya Yergök (Adana), Oya Araslı, İsmet Çanakçı, İsmail Değerli, Yakup Kepenek, Mehmet Tomambay (Ankara), Fikret Baloğlu, Hüseyin Ekmekçioğlu, Osman Özcan (Antalya), Yüksel Çorbacıoğlu (Artvin), Mehmet Boztaş (Aydın), Sedat Pekel, Orhan Sür (Balıkesir) Mustafa Özyurt (Bursa), İsmail Özay (Çanakkale), Feridun Ayvazoğlu (Çorum), Mustafa Gazalcı, Haşim Oral (Denizli), Nejat Gencan (Edirne), Mehmet Ali Arıkan, Vedat Yücesan (Eskişehir), Abdülkadir Ateş, Mustafa Yılmaz, Ahmet Yılmazkaya (Gaziantep), Mehmet Işık (Giresun), Halil Akyüz, Ersin Arıoğlu, Hasan Aydın, Ali Rıza Gülçiçek, Ali Kemal Kumkumoğlu, Güldal Okuducu, Sıdıka Sarıbekir, Bülent Tanla (İstanbul), Vezir Akdemir, Ali Rıza Bodur, Yılmaz Kaya, Türkan Miçoğulları, Enver Öktem, Muharrem Toprak, Sedat Uzunbay, Hakkı Ülkü (İzmir), Mehmet Parlakyiğit (Kahramanmaraş), Fikret Ünlü (Karaman), Halil Tiryaki (Kırıkkale), Yavuz Altınorak, Mehmet Kesimoğlu (Kırklareli), Hüseyin Bayındır (Kırşehir), İzzet Çetin, Salih Gün, Sefa Sirmen (Kocaeli), Muharrem Kılıç (Malatya), Hasan Ören (Manisa), Vahit Çekmez, Şefik Zengin (Mersin), Cumhur Yaka (Muğla), Sami Tandoğdu, Kazım Türkmen (Ordu), Nurettin Sözen (Sivas), Vedat Melik (Şanlıurfa), Erdoğan Kaplan, Mehmet Nuri Saygun (Tekirdağ), Hasan Güyüldar (Tunceli), Mehmet Kartal (Van), Harun Akın, Nadir Saraç (Zonguldak). İSTANBUL 1. BÖLGE CHP Genel Başkanı Baykal, Cumhuriyetin temellerini güçlendireceklerini belirtti Erdoğan Kutan’la yarışacak ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Seçime katılacak siyasi partilerin milletvekili aday listelerini YSK’ye sunmalarıyla parti genel başkanlarının aday yerleri de belli oldu. Başbakan Tayyip Erdoğan İstanbul 1. Bölge 1. sıradan, CHP Genel Başkanı Deniz Baykal da, Antalya 1. sıradan aday oldu. ANAVATAN lideri Erkan Mumcu Isparta’dan 1. sıra adayı olurken DP lideri Mehmet Ağar’ın aday olması beklenen Elazığ’da aday listesi boş bırakıldı. MHP lideri Devlet Bahçeli, Osmaniye 1. sıradan aday olurken, BBP lideri Muhsin Yazıcıoğlu Sıvas’tan bağımsız aday oldu. SP lideri Recai Kutan, Erdoğan’ın aday olduğu İstanbul 1. Bölge 1. sıradan adaylığını ilan etti. GP Genel Başkanı Cem Uzan İzmir 1. Bölge 1. sıradan, İP lideri Doğu Perinçek İstanbul 2. Bölge 1. sıradan, Emeğin Partisi Genel Başkanı Levent Tüzel İzmir 1. Bölge’den bağımsız, Aydınlık Türkiye Partisi Genel Başkanı Oktay Öztürk de İstanbul 1. Bölge’den aday oldu. ‘Türkiye’nin kadrosunu kurduk’ ? Milletvekili aday listelerinin tamamlanmak üzere olduğu saatlerde Cumhuriyet’in sorularını yanıtlayan Baykal, “Gönül rahatlığıyla şunu söyleyebilirim ki, DSP’ye verdiğim bütün sözleri tuttum” diye konuştu. MUSTAFA BALBAY GENÇ PARTİ ADAYI Tatlıses sürprizi ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Türkücü İbrahim Tatlıses Genç Parti’den İstanbul 3. Bölge 1. sıradan aday gösterildi. Genel Başkan Cem Uzan da İzmir 1. Bölge, 1. sıradan aday oldu. Toplam 8 ilde kadın adayları liste başı yapan GP, 128 kadını milletvekili adayı olarak belirledi. Genel Başkan Yardımcısı Emin Şirin, İstanbul 1. Bölge, 1. sıradan aday olurken Eski Devlet Bakanı Yaşar Dedelek de Eskişehir 1. Bölge 1. sıradan adaylığını koydu. Eski Yargıtay Genel Sekreteri Uğur İbrahimhakkıoğlu’nu İstanbul 3. Bölge, 2. sıradan aday gösteren GP’de, hakem Serdar Çakman, Amasya 1. sıradan, Eski Iğdır Milletvekili Adil Aşırım Antalya 3. sıradan, emekli Tuğgeneral Mehmet Celal Gürkan da Bartın 1. sıradan aday oldu. ANKARA CHP Genel Başkanı Deniz Baykal, 22 Temmuz seçimleri sonrasında yepyeni bir siyasi tablonun ortaya çıkacağını belirterek “Bizim hedefimiz Cumhuriyetin temellerini demokrasi içinde güçlendirmektir. Bunu başaracak kadroyu kurduk” dedi. Baykal, milletvekili listelerini oluştururken en yakınlarını bile üzdüğünü ifade etti, DSP’ye verdiği bütün sözleri tuttuğunu belirtti. Baykal, milletvekili aday listelerinin tamamlanmak üzere olduğu saatlerde Cumhuriyet’in sorularını yanıtladı. Baykal’a yönelttiğimiz sorular ve yanıtları şöyle: Zorlu bir dönemi noktalıyorsunuz. Nasıl bir aday tablosu çıkardınız? Gerçekten çok zor bir dönem oldu. Bütün dengelere dikkat etmek gerekiyordu. En yakınlarımı bile üzdüm. Onu görüyorum, onu hissediyorum. Ancak ortaya Türkiye’ye hitap edecek bir kadro çıkarmak gerekiyordu. Bunu yapmaya çalıştık. DSP ile işbirliğinin getirdiği olanaklar ve güçlükler de buna eklenmiş olsa gerek. Evet. Gönül rahatlığıyla şunu söyleyebilirim ki, DSP’ye verdiğim bütün sözleri tuttum. DSP’li arkadaşlarımız kimi listelerde seçilecek yer ötesinde üst sırada yer almak istediler. Bunu yapmak için çok yakın arkadaşlarımdan da yer yer özveri istemek durumunda kaldım. DSP ile işbirliğimizi, nelerin olabileceğini nelerin olamayacağını öngörerek sağlam bir zeminde gerçekleştirdiğimizi düşünüyorum. CHP Genel Başkanı Deniz Baykal, DSP ile işbirliğinin sağlam bir zeminde gerçekleştirildiğini söyledi. Son anda kimi sürprizler de yaşandı. Gaydalı gibi... Bu nasıl oldu? Biz bütün Türkiye’ye hitap edecek bir kadro oluşturmaya çalışıyoruz. Bu nedenle kimi illerimizdeki yerel gerçekleri de dikkate alarak kapılarımızı açtık. Son yıllarda iktidarla mücadelede öne çıkmış, iktidarın kimi olumsuzluklarını ve yanlışlarını açıkça ortaya koymuş, adı kamuoyuna mal olmuş kimi isimlerin CHP listesinden Meclis’e girmesi bekleniyordu. Bu olmayacak görünüyor. Evet. Bunlar da benim dikkatimde. Kamuoyuna mal olmuş başarılı, yurtsever insanları CHP kadrolarından Meclis’e taşısaydık, bunun onların kamuoyu gözünde edindikleri yere bir katkısı olmazdı. Milletvekili olarak tabii ki önemli şeyler yapabilirlerdi. Ama bu değerli insanlar mevcut konumlarıyla da aynı hizmeti yapıyorlar. Onlardan Türkiye için yararlanmak bizim de ana hedeflerimizden biri. Demirel ile bir görüşmeniz oldu. Değişik şekillerde yorumlandı. İçeriğini paylaşabilir misiniz? Demirel’le Türkiye’yi konuştuk. Seçimler sonrasını konuştuk. Bugünkü gelişmeleri paylaştık. Kamuoyunda yer aldığı gibi kesinlikle kendisinin Cumhurbaşkanlığı konusu gündeme gelmedi. Ben yeni dönemde Türkiye’nin 11. cumhurbaşkanının nasıl seçilmesi gerektiği konusundaki görüşümü net olarak açıkladım. Biz tek başımıza cumhurbaşkanını seçecek güce sahip olsak bile öteki partilerle diyalog halinde olacağız. AKP’nin anayasa değişikliğiyle ilgili girişimlerinin nasıl sonuçlanacağı henüz belli değil. Siz ne düşünüyorsunuz? Şu aşamada söz Cumhurbaşkanı’nda. Ne karar vereceğini bilemiyorum. Biz, altyapısı, görev ve yetkileri tam olarak kesinleşmeden cumhurbaşkanını halkın seçmesine karşıyız. Bunun halka güvensizlikle hiç ilgisi yok. Biz tam tersine halk iradesinin parçalanacak olmasından endişe ediyoruz. AKP bu tür konularda kaygısız hareket ettiği için attığı adımların ne sonuç doğuracağını ya görmüyor ya da sorumsuzca hareket ediyor. Merkez sağda hızlı başlayan birleşme hızlı sona erdi. CHP olarak 22 Temmuz sonrası nasıl bir Türkiye öngörüyorsunuz? Ben öteki partilerin içinde olup bitenlerle ilgilenmiyorum. Bu konuda görüş ortaya koymam da hoş olmaz. Gelinen noktada CHP’nin Türkiye’yi kucaklayacak bir sorumlulukta olduğunu görüyorum. 22 Temmuz sonrasında yepyeni bir siyasi tablo oluşacak. Bizim hedefimiz cumhuriyetin temellerini demokrasi içinde sağlamlaştırmaktır. Biz siyaset anlayışı olarak, millet ve devleti ayrı yerlere koymuyoruz. Kimi siyasetçiler, milletten aldığı oyu devlete karşı kullanmak gibi hayallere kapılabilirler. Biz millet ve devleti birleştirmek için siyaset yapacağız. Bu kavramlardan birinin gücü ötekine karşı kullanılamaz. O zaman ortada ne devlet kalır ne millet. Ankara 1. Bölge Hulki Cevizoğlu bağımsız aday ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) “Ceviz Kabuğu” programı yapımcısı ve sunucusu Hulki Cevizoğlu Ankara 1’inci Bölge’den bağımsız aday oldu. Ankara İl Seçim Kurulu Başkanlığı’na başvurarak belgelerini veren gazeteciyazar Cevizoğlu, bağımsız adaylık için Çankaya, Balâ, Elmadağ, Etimesgut, Evren, Gölbaşı, Haymana, Mamak, Polatlı, Sincan ve Şereflikoçhisar’ın içinde olduğu 1’inci Bölge’yi seçti. Cevizoğlu, “Amacım Mustafa Kemal Atatürk’ün ilkelerini yaşatmak ve ülkemizin sömürgeleştirilmesini engellemek. Milyonlarca insanın toplandığı mitingler de bunun için yapılmıştı. Milyonlarca Türk, ‘Tehlikenin farkındayız’, ‘gerekeni yapın’ derken bu mesajların parti genel başkanlarınca alınmadığını esefle gördüm. İşte bu yüzden bağımsız olarak milletvekilliğine aday oldum” diye konuştu. SP adayları Erbakan Konya’da liste başı ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Saadet Partisi (SP), kapatılan Refah Partisi’nin Genel Başkanı Necmettin Erbakan’ı Konya’dan birinci sıra adayı gösterirken Genel Başkan Recai Kutan ise İstanbul birinci sırada liste başından aday oldu. Erbakan’ın “sahtecilik” suçundan mahkumiyetinin bulunması nedeniyle son kararı Yüksek Seçim Kurulu verecek. Erbakan, kapatılan Refah Partisi’nin kayıp trilyon davasında “sahtecilik” suçundan 2 yıl 4 ay hapse mahkum edilmiş ve yaşı dolayısıyla hapis cezasını evinde çekmesine karar verilmişti. Milletvekili Seçimi Yasası’nın 11. maddesine göre “yüz kızartıcı suç” işleyen kişiler milletvekili seçilemiyor. AKP’nin transfer etmek için çabaladığı Numan Kurtulmuş da İstanbul 2. Bölge’de liste başında yer aldı. Erbakan’ın kızı Elif Erbakan SP’nin milletvekili aday listesinde yer almadı. CUMHURİYET 06 K