16 Mayıs 2024 Perşembe English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
19 HAZİRAN 2007 SALI CUMHURİYET SAYFA HABERLER Talim ve Terbiye Kurulu Başkanlığı ilköğretim okulu ders kitaplarındaki hataları raporlaştırdı 7 DÜZ YAZI ORHAN BİRGİT MEB Atatürkçülüğü unuttu FIRAT KOZOK Anayasayı Tanımayan Başbakan... CHP’nin, son anayasa değişikliğiyle ilgili olarak Anayasa Mahkemesi’ne yaptığı başvuru, bugünün gündeminin ilk sırasında olacak. Cumhurbaşkanının halk tarafından doğrudan seçilmesini öngören değişiklik teklifinin birinci maddesinin, anayasadaki 367 oy zorunluluğu koşuluna uyulmadan kabul edilmiş olması karşısında, ana muhalefet partisinin, yüksek mahkemeye yaptığı başvuru karşısında Başbakan’ın gösterdiği tepki, geçen hafta CNN Türk televizyonunda kendisiyle yapılan söyleşiye de yansımıştı. Erdoğan’a göre, CHP milletvekillerinin sorunu parlamentoda görüşmelere katılarak çözmek yerine yargıya gitmek yöntemini izlemiş olması neredeyse büyük bir kabahat sayılmalıdır. Başbakan’ın bu hukuku çiğneme mantığı, 22 Temmuz seçimlerinde oluşacak yeni parlamentoda, AKP şayet anayasayı tek başına değiştirecek sayısal gücü sağlayacak olursa yüksek mahkemenin, yasaların anayasaya aykırı olup olmadıklarını denetleme hakkını da tanımayacağının öncü haberlerini mi veriyor? AKP’nin böyle bir eğilimi, daha doğrusu ağır basan görüşü varsa, bunu genel başkanının ağzında eveleyip geveleyeceği yerde, seçim bildirgesine açık olarak koyması, seçmenden de buna göre icazet istemesini beklemesi gerekmez mi? Öylece anayasada bugün yer alan ve 1961’de gerçekleştirilmiş olan bir kilit hüküm, 1924 koşullarına döndürülerek, yasama meclisinin çıkartacağı her yasa ve içtüzükle ilgili olarak alacağı her kararın, layüsel olacağı baştan kabul edilmiş olur. Öylelikle her ağzını açışta, Türkiye’nin laik, sosyal ve demokratik bir hukuk devleti olduğunu, bugünkü anayasamızın başlangıç ilkelerini bir hafız alışkanlığıyla tekrarlayan Erdoğan’ın, aslında o ilkelerdeki öteki kuralların yanı sıra hukuktan da ne anladığı ortaya çıkar. Yurtdışı yasağı 4 aylığına kalktı ? İstanbul Haber Servisi İşadamları Mehmet Emin Karamehmet ve Dinç Bilgin’in de aralarında bulunduğu 6 sanıkla birlikte, Pamukbank’tan verilen bazı kredilere ilişkin yargılanan işadamı Cavit Çağlar hakkındaki yurtdışına çıkış yasağı, 4 ay süreyle kaldırıldı. İstanbul 8. Ağır Ceza Mahkemesi’ndeki duruşmaya, tutuksuz sanıklardan Orhan Emirdağ katıldı. Davanın diğer sanıkları ise duruşmaya gelmedi. Mahkeme heyeti, Çağlar’ın yurtdışına çıkış yasağının 4 ay süreyle kaldırılmasına karar verdi. ANKARA Milli Eğitim Bakanlığı Talim ve Terbiye Kurulu (TTK) Başkanlığı, ilköğretim hayat bilgisi, sosyal bilgiler, matematik ve Türkçe kitaplarında yer alan hataları raporlaştırdı. Kitaplarda “Atatürkçülük kazanımları” ile ilgili onlarca hata bulundu. Milli Eğitim Bakanı Hüseyin Çelik ise raporun hazırlanmasına öncülük eden kurul üyesi Ali İlker Gümüşeli’nin görev süresini uzatmıyor. TTK çalışanı öğretmen Serpil Aydın, ders kitaplarında yer alması gereken “Atatürkçülük kazanımlarında” bazı hataların olduğu gerekçesiyle TTK Başkanlığı’na başvurdu. Aydın, dilekçesinde, “TTK Başkanlığı’nın 12.07.2004 tarih ve ? Milli Eğitim Bakanı Hüseyin Çelik, kitaplardaki onlarca hatanın raporlaştırılmasına öncülük eden kurul üyesi Ali İlker Gümüşeli’nin görev süresini uzatmıyor. 118 sayılı kararıyla kabul edilen sosyal bilgiler (4 ve 5. sınıf) dersi öğretim programında yer alan Atatürkçülük ile ilgili konuların TTK Başkanlığı’nın 04.08.1999 tarih ve 263 sayılı kararıyla kabul edilen Atatürkçülükle ilgili konuların tamamını ve bazı konularını kapsamadığını gördüm” dedi. Başvuruyu inceleyen TTK Başkanlığı ise, kitapları incelemek üzere 9 öğretmenden oluşan bir komisyon kurdu. Komisyonun kurulmasında TTK üyesi Ali İlker Gümüşeli de etkin rol oynadı. Komisyon, yürüttüğü çalışmaya ilişkin hazırladığı raporu Kurul Başkanı Prof. Dr. İrfan Erdoğan’a iletti. Cumhuriyet’in ele geçirdiği rapora göre, ilköğretim hayat bilgisi, sosyal bilgiler, matematik ve Türkçe kitaplarında Atatürkçülük kazanımlarıyla ilgili onlarca hata bulunuyor. Raporda, şu tespitlere yer verildi. ? İlköğretim Programlarında Atatürkçülükle İlgili Konular2005 kitapçığında bazı hedef ve davranışların yer almadığı, ?Atatürkçülükle ilgili konuların veriliş şeklinde ortak bir sistematiğe bağlı kalınmadığı (Türkçe 15), ? 8 yıllık bütünlük içerisinde verilmiş olan Türkiye Cumhuriyeti inkılap tarihi ve Atatürkçülük, din kültürü ve ahlak bilgisi, resim iş, müzik ve beden eğitimi derslerinde yer alması gereken Atatürkçülükle ilgili konulara İlköğretim Programlarında Atatürkçülükle İlgili Konular2005 kitapçığında yer verilmediği, ? Atatürkçülükle ilgili konuların 68. sınıflarda yer alan sistematik çerçevesinde verilmediği (Türkçe 15) ? Eski öğretim programlarında Atatürkçülük ile ilgili konuların, kitap inceleme aşamasında alan konuları olarak de ğerlendirildiği (kitabın kabul edilip edilmemesinde belirleyici faktörlerden biri olduğu) yeni programa göre yapılan puantaj sisteminde alan kazanımları kapsamında değerlendirilmediği tespit edilmiştir. Raporun hazırlanmasının ardından TTK Başkanı İrfan Erdoğan, ders kitaplarında Atatürkçülük konularında düzenli bir inceleme yapılması amacıyla yeni birim kurmak üzere harekete geçti. Ancak, tam bu süreçte Bakan Çelik, Erdoğan’ın yakın çalışma ekibini görevden aldı. Çelik’in son hedefi ise komisyon çalışmalarına öncülük eden Gümüşeli oldu. Çelik, İrfan Erdoğan’ın, Gümüşeli’nin görev süresinin 1 yıl daha uzatılması yönündeki yazısını bir haftadır onaylamıyor. AKP’DEN YASA OYUNU Engelliyle dalga geçiyorlar MURAT KIŞLALI Şaşırtıcı değerlendirme ölçütleri Bugün Türkiye’de yürütme erkinin başında bulunan bir politikacının, Anayasa Mahkemesi’ne bakış açısının yanında, o mahkemeyi ve elbette öteki yargı organlarında görev yapan kişiler için yaptığı değerlendirme ölçütleri de şaşırtıcıdır. Sadece Başbakan değil, Abdullah Gül de Cumhurbaşkanı seçiminde 367 oy aranmasını öngören anayasa hükmü için verilmiş olan kararı, önyargılı ve etkili çevrelerin baskısı altında görmekte ve göstermekte ısrarlıdır. Sıradan, deneyimsiz bir yargıca şu ya da bu biçimde etki yapılabileceği gibi bir kuşkuyu beslemek olağan sayılabilir. Yargı güvencesinin bu açıdan gerekli olduğu konusunda ısrarcı olunması da, bu nedenle sadece doğal değil; zorunlu da görülür. Ama, meslek yaşamlarının doruğuna gelmiş kimseler için, kendilerini hangi cumhurbaşkanının atadıklarını gösteren CV’lerden yola çıkarak ulaşılmak istenilen sonuçların, yurttaşların adalete ve hukuka olan güvenlerini ne ölçüde sarsacağının Başbakan ve arkadaşları farkında değil midir? CNN’deki son tartışmaya katılan gazeteciler, Erdoğan’ın bu konularda söyledikleri karşısında ya susmayı yeğlediler. Ya da bir arkadaşlarının Başbakana hak verdiğini açıklayan sözleri karşısında, kendisinden ayrıntılı ve kanıtlı bilgiler isteme gereğini bile duymadılar. AKP’nin seçim stratejisini belirleyenler; 363 milletvekili ile Cumhurbaşkanı seçilemeyişini, parti liderliğinin başta ana muhalefet partisi olmak üzere parlamentonun öteki kanatlarıyla anlaşma aramayışına bağlamaktan bilinçli bir şekilde kaçıyorlar. Dahası, o kaçışı parlamento dışında yaratmaya çalıştıkları bazı güçlerin etkisine mal ederek, kendilerini milli irade mağduru olarak yutturmaya kalkışıyorlar. Astsubay yaralandı ? TUNCELİ (AA) Tunceli’de bir askeri araca düzenlenen saldırıda 1 astsubay yaralandı. TunceliErzincan Karayolu Uzuntarla mevkiinde, bir askeri aracın geçişi sırasında, terör örgütü mensupları tarafından yola döşenen uzaktan kumandalı mayın patlatıldı. Mayının araç geçişinin ardından patlaması nedeniyle etkili olmadığı, ancak patlama sonrasında uzaktan teröristler tarafından açılan ateş sonucu, 1 astsubayın yaralandığı öğrenildi. Öte yandan Tunceli’nin Hozat ilçesinde tespit edilen patlayıcı düzenekleri imha edildi. PKK’li 4 terörist öldürüldü ? SİİRT (AA) Siirt’te terör örgütüne yönelik düzenlenen operasyonda 3, Şırnak’ta da 1 terörist ölü ele geçirildi. Şırnak ile Siirt’in Eruh ve Pervari ilçeleri arasında bulunan Cırav Dağları eteklerinde, terör örgütü PKK üyeleriyle güvenlik güçleri arasında sıcak temas yaşandı. Çıkan çatışmada, 3 terörist, ölü olarak silahlarıyla ele geçirildi. Şırnak’ta da terör örgütüne yönelik düzenlenen operasyonda PKK’li 1 terörist ölü ele geçirildi. Çatışmada 1’i yaralı 2 terör örgütü üyesinin de kaçtığı bildirildi. ANKARA AKP 2 yıl önce yasayla 18 yaşından küçük engellilere aylık bağlayınca, engelli çocuğu olan 57 bin kişi bu haktan yararlanmak için kaymakamlıklara başvurdu. Ancak yasanın arasına sıkıştırılan bir maddeyle bu aylığın, sadece aylık geliri bugün itibarıyla 71 YTL 37 Yeni Kuruş’tan (YKrş) düşük engelli ailelerine uygulanacağı ortaya çıktı. Hatasını anlayan AKP’nin, bu kişilere seçimden önce ödeme yapılması için yol bulmaya çalıştığı öğrenildi. Hükümet, 1 Temmuz 2005’te Meclis’te kabul edilen 5378 sayılı Engelliler Yasası’nın 25. maddesi ile 2022 sayılı “65 yaşını doldurmuş muhtaç, güçsüz ve kimsesiz Türk vatandaşlarına aylık bağlanması” hakkındaki yasaya bir madde ekledi. Eklenen madde ile “kanunen bakmakla yükümlü olduğu 18 yaşını tamamlamamış özürlü yakını bulunanlara, bakım ilişkisi fiilen gerçekleşmek kaydıyla bu kanunun 1’inci maddesine göre belirlenecek aylık tutarının yüzde 200’ü tutarında” aylık bağlanması hüküm altına alındı. Böylece yaklaşık 57 bin engelli ailesi, özürlü aylığı bağlanacağı umuduyla kaymakamlıklara başvurdu. Ancak yasanın aynı maddesinde, bu aylıktan faydalanacakların, “Her ne ad altında olursa olsun her türlü gelirleri toplamının aylık ortalamasına göre bu kanunun 1’inci maddesinde belirtilen gösterge rakamının memur aylık katsayısı ile çarpımı sonucu bulunacak tutardan daha az” olması şartının arandığı anlaşıldı. 2022 sayılı yasanın 1. maddesinde gösterge rakamı 1550, 5565 sayılı 2007 Yılı Merkezi Yönetim Bütçe Yasası’nda ise memur aylık katsayısı 0,04605 olarak belirlendi. Buna göre, 18 yaşından küçük engellilere aylık maaş bağlanabilmesi için bu engellilerin ailelerinin aylık gelirinin en fazla bu iki rakamın çarpılması sonucu elde edilen 71 YTL 37 YKrş olması gerektiği ortaya çıktı. Manisa Esnaf Kefalet Kooperatifi’nin toplantı salonunda gerçekleştirilen ve basın mensuplarının alınmadığı genel kurulda geniş güvenlik önlemleri alındı. Genel kurula çağrı ilanına göre önceden akredite yaptıran ortaklar salona alınırken bundan haberi olmayan ve ellerinde hisselerle gelen ortaklar içeri alınmadı. (Fotoğraf: AA) ‘Sus payı’ kuruldan döndü Manisa Pamuklu Mensucat Fabrikası’nın satışına ilişkin tartışmalara yenisi eklendi. Eski hissedarlara dağıtılacağı açıklanan kâr payı gelecek yıla kaldı YUSUF ÖZKAN İZMİR Özelleştirmesi “yılan hikâyesine” dönen Manisa Pamuklu Mensucat Fabrikası’yla ilgili, eski ortaklara verilmesi gündeme gelen “sus payı”, genel kuruldan döndü. Pamuklu Mensucat AŞ’nin dün gerçekleştirilen genel kurulunda, kâr payının ancak gelecek yıldan itibaren ortaklara dağıtılabileceği anlaşılırken tesisin özelleştirilmesine karşı dava açan hissedarlardan Ali Suat Ertosun, “46 kişi yerine tüm Manisa kazansın. Mücadelemiz sürecek” dedi. 1955 yılında devlethalk ortaklığıyla kurulan Manisa Pamuklu Mensucat AŞ, Türkiye’deki çarpık özelleştirme mantığını gözler önüne seriyor. Fabrikanın da içinde olduğu arazi, Özelleştirme Yüksek Kurulu kararıyla 13 Haziran 2005 tarihinde Manisa Ortak Girişim Grubu’na (OGG) 3 milyon 750 bin dolara satıldı. Daha sonra ise sadece 55 bin met rekaresi, 13 milyon 750 bin dolar karşılığında KİPATESCO şirketine devredildi. Açılan davalar üzerine Manisa 2. Asliye Hukuk Mahkemesi’nin oluşturduğu bilirkişi heyeti, tesis toplam değerinin 47.7 milyon YTL olduğunu belirledi. Yargı kararını dinleyen yok Danıştay’ın da özelleştirmenin usulsüz olduğuna karar vermesinin ardından, CHP Manisa Milletvekili Hasan Ören’in başvurusunu değerlendiren Başbakanlık Teftiş Kurulu, tesisin geri alınmasını istedi. Ancak AKP’li Manisa Belediye Başkanı Bülent Kar’ın başkanlığındaki OGG yönetimi, Başbakanlık Teftiş Kurulu kararını görmezden gelerek arsayı 13 Nisan 2007’de Hollandalı Redevco Beş Emlak Geliştirme İnşaat Yatırım ve Ticaret AŞ’ye 46 milyon YTL ’ye sattığını açıkladı. Tepkilerin artması üzerine Kar, OGG üyeliğinden ayrıldığını bildirdi. OGG Yönetim Kurulu Başkanı Er dinç Yumrukaya ise geçen hafta düzenlediği toplantıda, eski hissedarlara, ortaklık oranları artırılarak kâr payı dağıtılacağını açıkladı. Ancak şirketin genel kurulunda, ilgili yasalar uyarına kâr payının ancak gelecek yıl dağıtılabileceği ortaya çıktı. Özelleştirme sürecine karşı dava açan tek hissedar konumundaki Ali Suat Ertosun, yaşananları şöyle özetledi: “1960 yılında çalışmaya başlayan fabrika, yıllar içinde sürekli zarar etmiş. Bu nedenle ortak yurttaşlar sermaye artışlarına katılmamışlar ve hisseleri 10 binde 1’e dek düşmüş. Özelleştirmenin ardından Taner Yönder adlı eski ortak dava açmış. Ancak davasını geri çekmiş. OGG yönetimi, ‘hisselerinizi 4 bin kat artıracağız’ diyor. Burada söz konusu olan para değil. Manisa’nın çok büyük değeri kayboluyor. Burayı özel idareye verin, Manisa kazansın. Buraya hastane, okul gibi kamu yararına uygun tesisler yapılsın.” Sahte mağdur rolündeler Önlerine dikildiğini varsaydıkları barikatı aşmak için çözümü halkın doğrudan Cumhurbaşkanı seçmesini sağlayacak anayasa değişikliğinin yürürlüğe girmesinde görmek istiyorlar. Ama çıkarttıkları değişiklik yasasının ilk maddesinde, bugün değil;1982’de Danışma Meclisi tarafından kabul edilmiş olan anayasanın öngördüğü ünlü 367 oy koşuluna uyulmama gerçeği var. O gerçek Anayasa Mahkemesi’nin bugünkü kararına yansıyacak olursa, ErdoğanGül ikilisi yine kürsülere çıkacaklar ve yüksek mahkemeyi şaibe altına alarak yıpratma kampanyalarını, 22 Temmuz’un başlıca malzemesi olarak sakız haline dönüştürecekler. AKP’nin giderek kan kaybetmesi ve son CNN görüşmesinde ortaya atılan savların aksine Türkiye’nin 22 Temmuz’dan sonra koalisyon hükümetleriyle yönetileceğinin ortaya çıkmakta oluşu, Erdoğan ve stratejik müttefiklerinin hesaplarını altüst ediyor. Başbakan’ın şekerinin 400’ü bulduğuyla ilgili haber, eski tarihli de olsa günümüzün manşetlerinde boşuna yer almıyor. Faks: 0 216 302 82 08 obirgit?ekolay.net Seferi Yılmaz adaylıktan çekildi ? ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Çeşitli illerden bazı bağımsız adaylar, dün itibarıyla il seçim kurulları kanalıyla istifa dilekçelerini Yüksek Seçim Kurulu’na (YSK) ilettiler. İstifa edenler arasında Şemdinli’de bombalanan Umut Kitabevi’nin sahibi Seferi Yılmaz’ın da bulunduğu öğrenildi. Yılmaz, bağımsız adaylarla seçime katılacağını açıklayan DTP’nin destekleyeceğini bildirdiği adaylar arasında yer almıştı. Yılmaz, Hakkâri’den bağımsız aday olmuştu. İslam Başkentleri ve Kentleri Teşkilatı’nın 11. Genel Kurul Toplantısı Ankara’da başladı Erdoğan’ın şehircilik ölçütü Mekke, Kudüs ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Başbakan Tayyip Erdoğan, Mekke, Medine, Kudüs, Bağdat, İstanbul, Bursa ve Diyarbakır’a işaret ederek, “İslam medeniyeti kavramı her telaffuz edildiğinde, bu muhteşem şehirlerin siluetlerinin, kubbeler ve minarelerle süslenen o uhrevi atmosferlerinin, ahlak ve güzellikle yoğrulan o gönül zengini insanlığın akla gelmesi tesadüf değildir” dedi. Erdoğan, söz konusu kentlerin gurur kaynağı ve şehircilik ile mimari alandaki ölçütler olduğunu söyledi. İslam Başkentleri ve Kentleri Teşkilatı’nın (OICC) 11. Genel Kurul Toplantısı, Ankara’da başladı. Açılışında Kuranıkerim okunan toplantıda konuşan Erdoğan, “Biz bir kardeşler topluluğuyuz” diye hitap ettiği İslam ülaşbakan Erdoğan , toplantıda “Bu şehirler, bizim gurur kaynağımız olduğu gibi şehircilik ve mimari alanındaki ölçülerimiz, aynı zamanda örneklerimizdir” diye konuştu. Erdoğan ve Ankara Anakent Belediye Başkanı Gökçek kısa bir süre sohbet etti. (Fotoğraf: AA) Mehmetçik’e ‘moral’ mektubu ? İZMİR (Cumhuriyet Ege Bürosu) İzmir Tarihi Kemeraltı Esnaf Derneği, özellikle Doğu ve Güneydoğu Anadolu’da görev yapan askerlere gönderilmek üzere mektup kampanyası başlattı. Yurttaşlar mektuplara duygularını, adlarını ve yaşlarını yazarak gönderilmesi için derneğe teslim ediyor. B keleri temsilcilerine, “Bugün Dubai’den Sana’ya, Kuveyt’ten Senegal’e, Kahire’den Karaçi’ye, İstanbul’dan Hartum’a, Riyad’dan Ramallah’a, Bağdat’tan Beyrut’a gittiğimiz zaman gördüğümüz çelişkiyle yüzleşmek zorundayız. Muazzam bir zenginlikle büyük bir yoksulluğun, aynı an lam dünyasını paylaşan toplumlar arasında bu kadar bariz olması, büyük bir çelişkidir. Bu çelişkiyi hep birlikte gidermeye mecburuz’’ dedi. Erdoğan, şunları söyledi: “Bizim medeniyet, şehir ve tarih tecrübemize göre bütün inançlar emniyet altındadır... İslam medeniyeti, adı üstünde yü celttiği tüm değerleri, yaşadığı şehirlere de yansıtan bir medeniyettir.’’ Ankara Anakent Belediye Başkanı Melih Gökçek ise İslam kentleri arasında işbirliğinin her alanda gelişmesi için gayret gösterilmesi gerektiğini söyleyerek, “Kuvvetler dengesini kendi lehlerine çevirmek için gayret eden güçler, bizzat kendi ürettikleri odakları, İslamın temsilcisi olarak göstermek suretiyle masa başında üretilen şiddet ve insanlık dışı olayları İslama mal etmekte, bu şekilde İslamın barışçıl yüzünü kapatmaya, güneşi balçıkla sıvamaya çalışmaktadırlar’’ diye konuştu. Gökçek, İslam medeniyetinin zengin tarihinin genç nesillere öğretilmesi gerektiğini, bu konuda gerekli çalışmaları yapmakla yükümlü olduklarını söyledi. Kadın üyeler aday gösterildi ? ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Danıştay, kontenjanından Anayasa Mahkemesi asıl üyeliği için 3 adayı belirledi. Tülay Tuğcu’nun yaş haddinden emekliye ayrılmasıyla boşalan Anayasa Mahkemesi asıl üyeliğine aday belirlemek için Danıştay Genel Kurulu’nda geçen hafta cuma günü yapılan seçimde 13. Daire üyesi Suna Türkoğlu seçilmişti. Genel kurulda dün yapılan seçimler sonucu Danıştay saldırısında yaralanan 2. Daire Üyesi Ayfer Özdemir ile 13. Daire Üyesi Ayla Perktaş diğer iki aday olarak belirlendi. Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer, 3 adaydan birini Anayasa Mahkemesi asıl üyeliğine seçecek. CUMHURİYET 07 K
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle