15 Mayıs 2024 Çarşamba English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
14 HAZİRAN 2007 PERŞEMBE CUMHURİYET SAYFA HABERLER Toplu iş görüşmelerinde 3. tur bugün Hükümet ile Türkİş yarın üçüncü kez masaya oturacak. Devlet Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Mehmet Ali Şahin ile Türkİş yöneticileri, kamu kesiminde çalışan 300 bini aşkın işçiyi ilgilendiren toplu iş görüşmeleri kapsamında yarın üçüncü kez bir araya geliyor. Başbakanlık Merkez Bina’da gerçekleştirilecek görüşmede taraflar, ikinci toplantıdaki, ‘teknik düzeyde bir çalışma yapılması ve tekliflerin buna göre değerlendirilmesi’ konusundaki mutabakat doğrultusunda, teknik çalışmanın sonuçlarını müzakere edecek. Kamudaki en düşük işçi ücretinin 915 YTL’ye çıkarılmasını talep eden Türkİş, birinci 6 ay zammı olarak yüzde 15 artı yüzde 5 refah payı; ikinci, üçüncü ve dördüncü 6 aylar için de enflasyon oranı ve yüzde 5’er zam istiyor. 7 Sendikalı kadın daha güçlü GEÇMİŞTEN Şekerİş Sendikası Ankara getirdi. Ankete katılan kadınGELECEĞE Şubesi tarafından yapılan lara, kadın çalışan olarak bir anket çalışması, sendi işe gidiş gelişlerde ve iş orkalı işçilerin daha güçlü olduklarını ortaya koydu. Ankara Şeker Fabrikası’nda yapılan ve 45 üyenin yanıt verdiği ankete göre sendikalı kadınlar iş yaşamında ve sendikal hayatta rahatsız edici davranışlara maruz kalmadıklarını ve cinsel tacize uğramadıklarını dile tamında rahatsız edici davranışlara maruz kalıp kalmadıkları soruldu. Kadınların yüzde 13’ü soruyu evet diye yanıtlarken, yüzde 86’sı hayır diye yanıtladı. Erkeklere ayrım yapılıp yapılmadığı sorusuna evet diyen kadınların oranı da yüzde 20 oldu. ORHAN ERİNÇ Acıları Paylaşabilmek... Bugünlerde kurulan cümlelerde en fazla yer alan sözcüğün “hava” olduğunu söylemek, şaşırtıcı bir saptama olmasa gerek. Doğal olarak da hava ile ısınma sözcükleri her konu için birbirini izler durumda. Havaların ısınması denilince de öncelikle, sera gazı tesiriyle oluşacak iklim değişikliği ve onu izleyecek kuraklık tehlikesi akla geliyor. Büyük şehirlerin yaşamakta olduğu su darlığı, henüz fazla büyümemiş bir panik havasını da gündeme getiriyor. Yol boylarında hemşehrileri suyu idareli kullanmaya çağıran afişlerden geçilmiyor. Sıra havanın politika alanında ısınmasına gelince, özellikle de iktidarın önlem yerine ısınmayı körükleyen yöntemleri kullanır olması hiç de hayra alamet sayılmıyor. ??? Aslında “hava” deyip de geçmemek gerek. Türk Dil Kurumu’nun sözlüğünde, isim ya da sıfat tamlaması olarak verilen değişik anlamlı örnekler tam üç sütun. İşte günümüzde de geçerli örneklerden bir buket... Kendi havasına bırakmak. Bu sözlerin sonu hava. Güzel değil ama havası var. Hava almak. Hava basmak. Hava boşluğu. Hava değiştirmek. Hava hoş. Hava kaçırmak. Hava parası. Hava vermek. Havadan geçinmek. Havada kalmak. Havadan sudan konuşmak. Havası olmak. Havasını bulmak. Havaya gitmek. Havaya ala çalmak. Havaya savurmak. Havayı bozmak. Havaya girmek. Sanırım ki bunların içinde Türkiye’deki durumu en iyi özetleyen örneklerin başında “havada kalmak” geliyor. ??? Başta anayasa olmak üzere pek çok yasada kurallar ve ilkeler var. Kuralına göre kabul edilmiş uluslararası sözleşmeler de cabası. Ama çoğu havada kalmış durumda. Yani çeşitli metinlerde geçiyor ama ciddiye alan pek bulunmuyor. Örneğin “laik, demokratik, sosyal hukuk devleti” tanımının geçerli olduğunu söyleyebilir miyiz? Bölücü terör örgütünün kurduğu mayın tuzaklarına, canlı bombalarına ve silahlı saldırılarına verdiğimiz asker, sivil şehitlerin sayısı kısa sürede artıverdi. Hemen her gün şehit haberleri geliyor, izleyen günlerde de cenaze törenleri ekranlara, gazetelere yansıyor. Halk kızgın ve öfkeli. Tepkilerini cenaze törenlerinde dile getiriyor. Şehit yakınları ile birlikte, ülke yönetiminden sorumlu gördüklerine tepkilerini yansıtıyor. İktidar yanlısı yayın organlarına bakarsanız cenaze törenlerindeki tepkilerin yaşanmamış olduğunu sanırsınız. Oysa “gerçeklerin bilerek ve istenerek gizlenmesi” meslek ilkelerine göre önemli aykırılıkların başında yer alıyor. Kendilerine tepkiler yöneltilen yöneticilerimiz ise daha da tepkili. Acıları paylaşmak yerine, acıları yok sayan, şehitlerle yakınlarını hor gören bir tutum içindeler. Anayasanın başlangıç bölümündeki “milli sevinç ve kederlerde ortak olma” kuralı da bu nedenle “havada kalma” tehlikesiyle karşı karşıya. Ulusal sevinci zaten her düzeydeki futbol takımlarının yurtdışı başarılarına bağlı kılmıştık. Ne yazık ki ulusal kederlerdeki ortaklığımızı yitirmek üzereyiz. Acıları paylaşmayı öğrenemezsek ortak mutluluğa da ulaşamayız. Oyun, yüzme, tenis ya da normal ihtisas okullarında olması gereken 218 milyon çocuk tarlada, sokakta, fabrikada Çocuklara kıymayın efendiler ? ILO raporlarına göre 20002004 döneminde 246 milyon olan çalışan çocuk sayısı yüzde 11 gerileyerek 218 milyona indi. DİSK’in açıklamasına göre Türkiye’deki çalışan çocuk sayısı resmi rakamlara göre 4 milyon. Başta ekonomik istikrarsızlık olmak üzere pek çok alandaki olumsuz gelişmeler en çok çocukları vuruyor. Öncelikli olarak refah düzeyi gelişmemiş ülkelerde gerek düşük ücret gerek kayıt dışılık gibi maliyeti düşürücü etkenlerle işveren, annebabası yerine çocukları çalıştırmayı tercih ediyor. DİSK Genel Sekreteri Musa Çam, resmi rakamlarla Türkiye’de 4 milyon çocuk işçinin var olduğunu söylüyor. Çam’ın söylediklerinin en acısı ise yetişkin işsizliğinin, vahşi bir biçimde kayıt dışı çocuk istihdamını yarattığı... Çam, Dünya Çocuk İşçiliği ile Mücadele Günü nedeniyle yaptığı açıklamada diyor ki: “İşini kaybeden yetişkinlerin yerini, maliyet hesaplarına dahil edilmeyen bir işgücü olarak çocuklar aldı.” Dünyanın dört bir yanında çocuklar, küçücük bedenlerinin taşıyabileceğinden çok daha büyük yükleri, sorumlulukları yüklenmek durumunda kalıyor. TİSK ve Türkİş’in Çalışan Çocuklar İçin Toplumsal Destek Merkezi tarafından hazırlanan “Dünyada ve Türkiye’de Çalışan Çocuklar” kitapçığı bu konuda ilginç veriler içeriyor. Kitapçıkta yer alan ILO’nun 2006 raporuna göre, çalışan çocuk sayısı 20002004 döneminde 246 milyondan 218 milyona gerileyerek yüzde 11 azaldı. 2004’de 517 yaş grubunda ekonomik açıdan faal 317 milyon çocuk bulunuyor, bunların 218 milyonu çocuk işçi, bunun da 126 milyonu tehlikeli işlerde çalışıyor. TARIMİŞ SENDİKASI ÜKTAŞ OLCAY BÜY Tarımda çözüm, bağımsız politika “Türkiye’de 700 bin civarında işçi tarımda çalışıyor. Ücretli olarak çalışanların yarısı, yevmiyeli olarak çalışanların ise yüzde 98’i kayıt dışı.” Bu sözler Tarımİş Sendikası Genel Başkanı Bedrettin Kaykaç’a ait. Kaykaç, söz konusu çalışanların herhangi bir sosyal güvenlik çatısı altında olmadığını belirtiyor. Kaykaç’ın çocuk işçiliği ve tarım sektörünün sorunları ile görüşlerini şöyle özetlemek mümkün: 2007’de 12 Haziran Dünya Çocuk İşçiliğiyle Mücadele Günü, ILO tarafından Tarımda Çocuk İşçiliğiyle Mücadele Günü ilan edildi. Tarımda çocuk işçiliğine son verilebilmesi için öncelikle geçimini tarımdan sağlayanların hayatını zorlaştıran ve onları göçe zorlayan IMF ve Dünya Bankası kaynaklı tarım politikalarından vazGenel Başkan Bedrettin Kaykaç. geçilmeli. Tüm tarım işçilerinin İş Kanunu kapsamına alınması büyük önem taşımakta. Özel sektöre ait tarım işyerlerinde sigortasız çalıştırılan tarım işçileri, işten atılma korkusuyla sendikalardan uzak durmakta; kayıt dışı olarak çalışmayı kabullenmek zorunda kalmaktadır. Tarım işçileri arasında gezici ve geçici işçiler, çalışma koşulları bakımından korunmaya en muhtaç kesimi oluşturuyor. Yüz binlerce gezici ve geçici tarım işçisinin sağlık, barınma, sosyal güvenlik, ücret, taşıma gibi sorunları acil çözüm bekliyor. Çalışan çocukların yüzde 69’u tarım sektöründe, yüzde 22’si hizmetlerde ve yüzde 9’u da sanayide yer alıyor. ILO’dan mücadele için yeni strateji Yeni strateji kapsamında ILO, çocuk işçiliğiyle mücadele etmek için uluslararası çiftçi sendikaları, tarım kalkınma kuruluşları ve küresel gıda sektörünü oluşturan diğer örgütlerden destek alacak. Uluslararası Çalışma Örgütü verilerine göre yaşları 5 ila 14 arasında 132 milyon çocuk, tarım sektöründe çalışmaya zorlanıyor. Bu ise eğitim olanaklarından yoksun kalmaları; sağlıklarının tehdit altında olması demek. Örgütün verilerine göre tarım, çocuk işçiler için en tehlikeli üç sektörden biri. Diğer ikisi ise madencilik ve inşaat sektörleri. Uluslararası Çalışma Örgütü, çocukların okul sonrasında ya da okulların tatil olduğu harman dönemlerinde ailelerine destek olmalarını engellemek de istemiyor; ancak çocukların sağlığını ve geleceğini risk altına atan işleri yapmalarının önüne geçmeyi hedefliyor. Bir yıl önce sanayide ya da tarımda çalışıyorlardı, bu yıl çocuk olduklarını hatırladılar Tarlalardan sahnelere... MİNE ÖZGÜR Sendikalardan Çin’e suçlama 2008 Olimpiyat Oyunları’na ev sahipliği yapacak olan Çin, bu organizasyon için malzeme üreten şirketlerin ağır işçi hakları ihlalleri yaptığı yönünde suçlamalarla karşı karşıya kaldı. Uluslararası sendikaların oluşturduğu ‘Fair Play’ adlı grubun hazırladığı raporda, olimpiyatlar için şapka, çanta, kırtasiye malzemeleri gibi lisanslı eşyaları üreten bazı fabrikalarda 12 yaşında çocukların çalıştırıldığı, aşırı mesai yaptırıldığı ve çok az ücret verildiği belirtildi. Rapora göre, asgari ücretin yarısı kadar maaş ödenen işçiler, günde 15 saate kadar çalışmaya zorlanıyorlar ve istifa etmeye kalktıklarında alacaklarında kesinti yapılıyor. Fair Play, Çin yönetimini bu ihlallerden dolayı kınarken Pekin grup hakkında soruşturma açtığını duyurdu. lerek aileleri ile tek tek görüşülerek eğitim merkezine kayıt edilmişlerdi. KASTAMONU Eskiden sokaklarda ve Projeyle, çocukların çalışma hayatından tarım işçiliğinde çalışan çocuklar bir yıldır çekilerek eğitime yönlendirilmeleri, sağokullarına devam ediyor ve aynı zamanda lık kontrollerinden geçirilmeleri, ihtiyaç da zayıf olan derslerine destek alıyor ve duyulduğunda tedavilerinin yapılmasının yamüzik, tiyatro çalışmalarına katılıyorlar. nı sıra ailelerinin iş olanaklarına ulaşmala12 Haziran Dünya Çocuk İşçiliği ile Mürı ile sosyal güvenlik siscadele Günü için düzenlenen ? Proje, Sinop, Ordu, temine girişlerinin sağlanprogramda, halk dansları, ması amaçlanıyor. Çankırı, Erzurum, koro, modern dans, hiphop Çalışma ve Sosyal GüElazığ, Van ve ve şiirlerle kendini ifade venlik Bakanlığı tarafıneden çocuklar, Cumhuriyet Kastamonu olmak üzere dan ilgili kurum ve kuruÇocukları adlı oyunla da büluşların katkısıyla uygu7 ilde yürütülüyor. yük alkış aldılar. lan proje kapsamında; mer2006 yılında proje kapsamında Kasta keze kayıt olan 471 çocuğun 300’ü sürekmonu’da sokaklarda çalışan çocukların ya li destek alıyor. Eğitim konusunda maddi nı sıra çeşitli işkollarında çalışan çocuklar destek verilmesinin yanı sıra 7 çalışan ve saptanmıştı. Ardından bu çocukların kar onlarca gönüllü ile matematik, Türkçe, fen deşleri ve mahallelerindeki, yakın çevrele bilgisi, İngilizce, müzik, folklor, modern rindeki çocuklar da risk altında kabul edi dans, tiyatro çalışmaları yapılıyor. oerinc?cumhuriyet.com.tr SENDİKALAŞMAYA ENGEL Tek Gıdaİş’ten protesto eylemi Cumhuriyet Çocukları adlı oyun alkış aldı. TÜRKİŞ’e bağlı Tek Gıdaİş bir bildiri yayımlayarak, sendikal örgütlenmeyi engellemek amacıyla çalışanlara baskı yapan ve işçi çıkaran Tahsildaroğlu işverenini protesto etti. Sendika tarafından yapılan açıklamada; Çanakkale’nin Bayramiç ilçesinde bulunan Tahsildaroğlu Süt Ürünleri fabrikası çalışanlarının, anayasal haklarını kullanarak sendikalarında örgütlendiği belirtilerek, işçilerin önemli bir bölümünün sendikalarına üye olması ve ardından işyerinde toplu iş sözleşmesi imzalamak amacıyla yetki talebinde bulunmaları üzerine, işveren tarafından 6’sı bayan olmak üzere 16 çalışanın işine son verildiği ifade edildi. İş akdi feshedilen işçilerin sendikanın öncülüğünde fabrika önünde eylem yaptığı belirtilen Tek Gıdaİş Sendikası Genel Yönetim Kurulu bildirisinde, çalışanların en doğal anayasal hakları olan sendikalaşma haklarını ayaklar altına alan Tahsildaroğlu işvereni protesto edildi. İşverenin baskılarının çalışanları yıldıramayacağı ifade edilerek, Tahsildaroğlu’nda başlatılan eylemin, işten çıkarılan işçilerin geri alınmasına kadar sürdürüleceği vurgulandı. Öte yandan sendika, örgütlenme çalışmaları yürüttükleri DanoneTikveşli işyerlerinde çalışanlara yönelik baskıları protesto etmek amacıyla yürütülen kampanya ile ilgili olarak basına açıklama yapan Danone yetkililerinin doğruları yansıtmadıklarını belirtti. UKİ’de iş bırakma UKİ’nin 690 çalışanından 126’sının iş akdi sona erdirildi. UKİ Uluslararası Konfeksiyon İmalat şirketinde 690 çalışanın 126’sının, sendika değiştirmek amacıyla ara dinlenmeden sonra işbaşı yapmadığı için iş akdi sona erdirildi. Diğer yandan, işverenin ücretlerini ödememesi üzerine UKİ tekstil fabrikası işçileri iş bıraktı. Çatalca’da kurulu UKİ fabrikasında çalışan ve TEKSİF’e üye olan işçiler 5 aydır ücret alamadıklarını belirtiyor. 700 dolayında işçinin çalıştığı işyerinin hacizli olduğu yönündeki söylentiler de huzursuzluğu artırıyor. İşçiler, üyesi oldukları sendikanın da yaşadıkları sorunla çok ilgilenmediklerinden şikâyetçi, yaptıkları açıklamalarda sendikanın kendilerini işverenlerle karşı karşıya bıraktığını dile getiriyor. Ticaret Odası Başkanlığı bünyesinde “Ordu Yaklaşımı” adıyla ortak bir çalışma grubu oluşturuldu. Sayı arttıkça sokağa düşme ihtimali artıyor Diyarbakır 75. Yıl Çocuk ve Gençlik Merkezi Müdürü Remziye Aslan, merkezlerine kayıtlı 1046 çocuktan 906’sının eğitime devam etmelerini sağladıklarını söyledi. Büyükşehir Belediyesi Sosyal Hizmetler Daire Başkanlığı Çocuk Şube Müdürlüğü, Büyükşehir Belediyesi Burhan Karadeniz Sinema Salonu’nda, “Çocuk İşçiliği ile Mücadele” paneli düzenledi. Aslan, panelde yaptığı konuşmada, sosyolog, psikolog, sosyal hizmet uzmanı ve güvenlik görevlisinden oluşan ve 24 saat çalışan mobil ekiplerinin bulunduğunu belirtti. Ulaşılan çocukların merkeze kaydını yaptırdıklarını ve daha sonra da ilgi duydukları alana göre yönlendirmede bulunduklarını anlatan Aslan, çocukların birçoğunun ailelerinin işsiz olduğunu söyledi. Aslan temel hedeflerinin çocukları sokaktan ve sokaktaki risklerden korumak olduğunu vurguladı. Sagra’da üretim yeniden başladı ERDOĞAN ERİŞEN ORDU Tasarruf Mevduatı Sigorta Fonu’nun (TMSF) el koyduğu Sagra’da üretim yeniden başladı. Bayındır Holding’in iş akitlerini tek taraflı olarak feshettiği 570 işçi, yeniden işbaşı yaptı. Fon, Sagra’nın başına da bu kurumda uzun yıllar üst düzey yöneticilik yapan ve Sagra’yı ikinci kez dirilten kişi olarak gösterilen eski genel müdür yardımcısı Metin Bacın’ı getirdi. TMSF Sagra’yı birkaç ay çalıştırdıktan sonra, çalışır vaziyette satmayı planlıyor. CUMHURİYET 07 K
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle