22 Kasım 2024 Cuma English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
26 MART 2007 PAZARTESİ CUMHURİYET SAYFA DIŞ HABERLER Ban, Hamas’la görüşmeyecek ? KUDÜS (AA) BM Genel Sekreteri Ban Ki Mun, İsrail ve Filistin’i kapsayan ilk resmi ziyaretinde, Filistin’de yeni hükümetin Hamaslı üyeleriyle görüşmek için ortamın henüz uygun olmadığını söyledi. Ban, Ramallah’ta, Filistin Devlet Başkanı Mahmud Abbas ile görüşmesi sonrasında düzenlediği basın toplantısında, Filistin ulusal birlik hükümetinin oluşturulmasını memnuniyetle karşıladığını söylemesine karşın, Hamas ile görüşmek için henüz ortamın tam uygun olmadığını kaydetti. Ban, “Bu noktada, Başbakan İsmail Haniye veya diğer Hamaslı bakanlarla görüşmek için bir planım yok” dedi. dishab?cumhuriyet.com.tr 11 AB’nin temel değerlerinin Hıristiyan ve Yahudi kökenli geçmişe dayandığını söyledi BIÇAK SIRTI EROL MANİSALI Merkel’ den din vurgusu Dış Haberler Servisi AB’nin kuruluşunun 50. yılı nedeniyle Berlin’de düzenlenen törende konuşan AB Dönem Başkanı Almanya’nın Başbakanı Angela Merkel, demokrasi, insan onurunun korunması ve düşünce özgürlüğü gibi konuların AB’nin temel değerleri olduğunu ve bu değerlerin kendi inancına göre Avrupa’nın Hıristiyan ve Yahudi kökenli geçmişine dayandığını söyledi. AB Komisyonu Başkanı Jose Manuel Barroso ise birliğin ne kadar genişleyeceğine gelecek kuşakların karar vereceğini söyledi. AB’nin kuruluşunun 50. yıldönümü dün Berlin’de düzenlenen resmi törenle kutlandı. Alman Tarih Müzesi’ndeki törene AB ülkelerinin liderleri eşleriyle birlikte katıldı. Törende konuşan Almanya Başbakanı Merkel, AB’nin yurttaşla Dayanışma ve Bütünleşme Türkiye’yi Kurtarır Türkiye büyük iktisadi, siyasi, sosyal ve güvenlik sorunları ile yüz yüze; bu gidişi durdurmak zorundayız. Bu sorunları çözmek için “izlenecek politikalar biliniyor”. İktisattan siyasete nelerin yapılması, nelerin yapılmaması gerektiği çok açık. “İzlenmesi gereken politikaları uygulamak istemeyen yönetimler” işbaşında olduğu için sorunlar çözülemiyor, daha da ağırlaşıyor. Yönetimler neden gerekenleri yapmıyorlar? Nedeni çok açık: Washington ve Brüksel, bunların yapılmasını istemiyorlar. Yönetimler “demokratik değil, oligarşik ve antidemokratik” bir biçimde iktidara geliyorlar. Bu nedenle yapılması gerekenleri değil yapılmaması gerekenleri yerine getiriyorlar. Meseleyi biraz açalım; Türkiye’de siyasi, iktisadi ve sosyal olarak öylesine bozuk bir zemin oluşmuş ki bu zemin, “halkın çoğunluğunun yararına değil oligarşinin yararına çalışıyor”. “Oligarşinin milli gelirden aldığı payın artması için” Batı kapitalizminin (ve emperyalizminin) öngörülerinin yerine getirilmesi gerekiyor. Bunun sonucu olarak da Japonya’dan, Fransa’dan, İtalya’dan daha fazla, 26 adet dolar milyarderimiz yaratılıyor. Köylünün, işçinin, memurun, esnafın milli gelirden aldığı pay iyice azalırken “oligarşi, Batı kapitalizmi ile birlikte payını artırıyor”. Bu arada ulusal kaynakların yabancılara satılması, dış açığın ve dış borcun artması ile gelecek nesiller borçlandırılıyor. Türkiye’nin geleceği ipotek altına alınıyor. ? AB’nin 50. kuruluş yıldönümü Berlin’de resmi törenle kutlandı. AB Komisyonu Başkanı Barroso, birliğin ne kadar genişleyeceğine gelecek kuşakların karar vereceğini söyledi. rına barış, özgürlük ve refah getirdiğini belirterek, 25 Mart 1957’de 6 ülke tarafından kurulan topluluğun günümüzde büyük bir birlik olduğuna işaret etti. Avrupa anayasasının da 2009’da yapılacak Avrupa Parlamentosu seçimlerine kadar yürürlüğe girmesi isteğini yineleyen Merkel, bu konuda başarısız olunmasının siyasi bir ihmalkârlık anlamına geleceğini belirtti. Rusya ile de yeni bir Ortaklık Anlaşması imzalanmasını isteyen Merkel, Avrupa’nın gelecekte hiçbir konuda bölünmemesi gerektiğini, istihdam ve ekonominin canlandırılması için de dinamizmin şart olduğunu söyledi. İtalya Başbakanı Romano Prodi konuşmasında, birliğin Avrupa’da geçmişte yaşanan acıların panzehiri olduğunu söyledi. AB’nin önünde küresel ısınma ve terörizmle mücadele gibi önemli sorunların bulunduğunu belirten Prodi, hiçbir ülkenin bu sorunları tek başına çözemeyeceğine dikkati çekti. Konuşmaların ardından, törene katılan AB ülkeleri hükümet ve devlet başkanları, bağlayıcı olmayan Berlin Bildirisi’ni imzaladılar. Berlin’de bulunan Barroso, Alman Welt am Sonntag gazetesine yaptığı açıklamada, “AB’nin sınırlarını yapay olarak belirlemenin ve bunu sonsuza kadar korumanın anlamı olmadığını’’ belirtti. “Biz kendimizi bu şekilde sı nırlandırmamalıyız. Avrupa’nın stratejik çıkarı, koşullar elverdiği ölçüde büyümektir’’ diyen Barroso, birliğin Balkanlar’ın batısındaki ülkelere, şartları yerine getirdikleri takdirde üye olabilecekleri sözü verdiğini anımsattı. Barroso, “Biz sözümüzde duracağız. Türkiye ile de üyelik müzakereleri sürüyor. AB’nin büyüyüp büyümeyeceğine gelecek kuşaklar karar verecek’’ dedi. Avrupa’nın şekillendirici bir güç olmasını istediğini ifade eden Barroso, “Bu bağlamda genişleme, dünyada etkili bir Avrupa için temel şartlardan biriydi. Bazı kişiler, günümüzde Avrupa’nın vizyonu yok diyor ve 6 ülkeden oluşan topluluk zamanını özlüyor. Asıl bu kişilerin vizyonu yok. AB’nin genişlemesi, tarihin en büyük başarılarından biridir’’ diye konuştu. Japonya’da şiddetli deprem ? TOKYO (AA) Japonya’da dün meydana gelen 6.9 büyüklüğündeki depremde 1 kadın öldü, 160’tan fazla kişi yaralandı. İşikava bölgesinin kuzey kıyısının açıklarında meydana gelen deprem, toprak kaymaları ve elektrik kesintilerinin yanı sıra su şebekesinde hasara ve toplu taşımada aksamalara yol açtı. Deprem nedeniyle 50’ye yakın ev yıkılırken Wajima kentinde hasar gören 236 evde yaşayan binden fazla kişi, spor salonları ve diğer kamu binalarına yerleştirildi. Ankara’da davet Hükümet, AB gecesine katılmadı ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) AB Dönem Başkanı Almanya, Avrupa topluluklarının kuruluşunu sağlayan Roma Anlaşması’nın imzalanmasının 50. yıldönümü vesilesiyle konser ve resepsiyon düzenledi. Türk yetkililerin davetli olmalarına karşın etkinliğe katılmaması dikkat çekti. Bilkent Üniversitesi konser salonunda düzenlenen ve Almanya’nın Ankara Büyükelçisi Eckart Cuntz’un kısa açış konuşmasıyla başlayan konserde, Şef Gürer Aykal yönetimindeki Bilkent Senfoni Orkestrası, “AB Marşı” olarak kabul edilen Ludwig van Beethoven’in 9. Senfonisi’ni seslendirdi. Konserde Kültür Bakanlığı Devlet Çoksesli Korosu ile Almanya’dan solistler de yer aldı. Konsere, davetli olmalarına karşın hükümet üyelerinin katılmadığı gözlendi. Gazeteciler, Cuntz’a, hükümetten konsere bir katılımın olmamasını, ülkesinin Berlin’de düzenlenen etkinliklere, Türkiye’yi davet etmemesine tepki olarak değerlendirip değerlendirmediğini sordu. Hükümet üyelerinin konsere davet edildiğini belirten Cuntz, hükümetten katılım olmamasını protesto olarak görmediklerini kaydetti. Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Levent Bilman ise geçen hafta bir soruya verdiği yanıtta, “Almanya’nın aday ülkeleri de bahse konu etkinliğe davet etmesi, Avrupa ailesinin bütünlüğünün bir kez daha ortaya konması açısından anlamlı bir gelişme teşkil ederdi” ifadesini kullanmıştı. Irak’ta camiye saldırı Irak’ta Sünnilerin gittiği bir camiyi basan silahlı kişiler, minareyi patlayıcılarla yıkıp camiyi ateşe verdi. Saldırıda 2 kişi yaralandı. Polis, camiye yapılan saldırının, “bir intikam saldırısı gibi göründüğünü” söyledi. Kasabada önceki gün bir Şii camisi yakınında düzenlenen intihar saldırısında 9 kişi ölmüştü. Dün ülkedeki saldırılarda 4 kişi öldü. (Fotoğraf: REUTERS) Çıkış yolu İktisatta, siyasette, kültürde, güvenlikte bu çöküşün durdurulması için nelerin yapılması gerekiyor? 1) Türkiye’deki bütün kurumların içinde azınlıkta ya da çoğunlukta “ulusalcı bir doku, bir kök, bir damar vardır. Bu sağlam damarların harekete geçirilmesi gerekir”. 2) Eşzamanlı olarak, “sağlam ve halkçı kimliği ağır basan kurumların ve örgütlerin öne çıkarak daha etkin duruma gelmeleri” zorunludur. Kamu ve özel bu nitelikteki bütün kurumlara görev düşüyor, çünkü Türkiye çökertiliyor. 3) Barosundan üniversitesine, sağlam kalmış bürokratik kurumlarından işçi sendikasına kadar “aralarındaki işbirliğini artırmaları’’ kaçınılmaz bir görev haline geldi. Yatay ve dikey tamamlaşmalarla elde edilecek halkçı ve demokratik güç olağanüstüdür. Güney Amerika’da en mütevazı, en zayıf koşullar altında, “sadece cep telefonlarını kullanarak bile dev bir eylem ortaya koydular”. Türkiye’nin mevcut “kurumsal ve örgütsel olanakları onların üzerindedir”. Bu olanakların harekete geçirilmesi gerekiyor. Meslek kuruluşlarının harekete geçirilmesi önemli. Meslek kuruluşlarından derneklere, bürokratik kesimden sağlam kalmış medya kurumlarına kadar herkes harekete geçmek zorundadır. Amaç bir boyutu ile halkın, çoğunluğun, demokratik iradenin güç kazanmasıdır. Diğer boyutu ile “birleşmeler ve işbirliğinden doğacak dev gücün”, sömürgecilerin ve işbirlikçilerin yolunu kesmesidir. Halkın çoğunluğunun çıkarını, hukukunu, düşüncesini, duygusunu yansıtan kurumların aralarındaki işbirliğini geliştirmeleri sonucu ortaya çıkan gücün karşısında kimse duramaz. Emperyalizm Güney Amerika’da nasıl kaçtıysa burada da kaçacaktır. Üstelik bugün işbirlikçi cephede görülenler hemen taraf değiştirmeye başlarlar. Sonunda oligarşi ve işbirlikçiler birdenbire kayboluverirler. Yakın tarihimizde bunları sık sık gördük. Kongo DC’de çatışmalar ? KİNŞASA (AA) Ordu birlikleriyle eski Devlet Başkan Yardımcısı Senatör JeanPierre Bemba’ya yakın muhafız gücü arasında çatışmaların sürdüğü Kongo Demokratik Cumhuriyeti’nde çatışmalarda ölenlerin sayısı 100’ü geçti. Yardım örgütü Caritas’a göre, çatışmalarda 150’den fazla kişi de yaralandı. Çatışmalar, geçen ekimde yapılan başkanlık seçimini kaybeden Bemba’nın, hükümetin, özel muhafız gücünü silahsızlandırması talebini reddetmesi üzerine 4 gün önce çıkmıştı. Solana, Tahran’la ilişkilerin geliştirilmesini ve görüşmelerin başlamasını istiyor ‘İran, AB için önemli’ Dış Haberler Servisi ABD ve İsrail, Birleşmiş Milletler (BM) Güvenlik Konseyi’nin İran’a yönelik yaptırımları genişletme kararını memnuniyetle karşılarken Avrupa Birliği (AB) Dış Politika Yüksek Temsilcisi Javier Solana, “İran’ın AB için önemli bir ülke, önemli bir ortak olduğunu” söyledi. Solana, dün “AB olarak İran ile ilişkileri geliştirmek istiyoruz” dedi, ancak İran’ın da nükleer programıyla ilgili yükümlülüklerini yerine getirmesi gerektiğini belirtti. İran ile müzakerelere devam edilmesi gerektiği görüşünü yineleyen Solana, bu sorunla ilgili başgörüşmeci Ali Laricani ile görüşeceğini kaydetti. Solana, Laricani ile görüşmesinde, müzakerelerin yeniden nasıl başlatılabileceği üzerinde durmak istediğini bildirdi. Solana, sorunun barışçı yollarla çözülmesi için gereken siyasi çabaları azaltmadan sürdüreceğini vurguladı. Konseyin, nükleer programını durdurmayan İran’a yaptırımları genişletme kararı almasının ardından ABD, İsrail ve Japonya memnuniyetlerini açıkladı. ONAYLANIRSA BARZANİ HUKUKİ DAYANAK ELDE EDECEK Kürt anayasası için geri sayım ve bu hak gereğince siyasi merkezini tespit etmekte, ekonomik, sosyal ve ANKARA Irak bölgesel Kürt yöne kültürel gelişmesini gerçekleştirmektiminin hazırladığı “anayasa taslağı”, te özgürdür” denilerek, Kürt bölgesigelecek ay Kürt parlamentosunun onayı nin bağımsızlığının da önü açıldı. na sunulacak. Irak parlamentosundan da Kürtler self determinasyon haklarını onay çıkması durumunda, taslakta yer al kullanmayı da, “Federal sisteme bağdığı şekliyle Iraklı Kürtlerin “self deter lılıktan veya demokrasiden, birey veminasyon” yani kendi kaderini belirleme ya grup insan haklarının anayasal tehakkı da anayasal bir nitelik kazanmış mel ilkelerinden geri adım sayılabiolacak. Böylece Kürt lider Mesud Bar lecek şekilde federal anayasanın dozani, bağımsızlık yolunda önemli bir hu kunulmazlığının çiğnenmesi” ve Kerkuki dayanak elde edecek. kük’e atıfla “federal anayasanın 140. Cumhuriyet’in ulaştığı değerlendir maddesinde geçen anayasal yükümmelere göre, üzerindeki lülüklerden geri adım çalışmaların geçen yıl taatılarak etnik diskri? Üzerindeki mamlandığı “Kürdistan minasyon politikasının çalışmaların geçen yıl Bölge Anayasa Taslağı tamamlandığı “Kürdistan güdüldüğü ve KürdisProjesi”, nisan ayı içinBölge Anayasa Taslağı tan’da demografik dude bölgesel Kürt yönetirumu değiştirme veya mi parlamentosunun Projesi”, nisan ayı içinde izlerinin ve eski sonuçbölgesel Kürt yönetimi larının ortadan kaldıgündemine getirilecek. parlamentosunun 7 bölümden ve 160 madrılmaması” koşullarına deden oluşan anayasanın gündemine getirilecek. bağladı. giriş bölümünde, OsmanKürt anayasasının 7. lı İmparatorluğu’nu parçalayan ve bağım maddesinde, “Bu anayasa Kürdistan sız Kürdistan kurulmasını öngören Sevr halkının çoğunluğunun İslami kimliğiAntlaşması’na atıf yapılarak “Ameri ni ve İslam şeriatının yasamanın temel kan Başkanı Widrow Wilson’ın 14 il kaynaklarından biri olduğunu vurgukesine dayanarak 1. Dünya Sava lar” ifadesi yer aldı. Bu ifade ile Irak’ın şı’ndan sonra Osmanlı İmparatorlu kuzeyinde de şeriatın uygulanacağı anağu’ndan ayrılan halklara tanınan self yasal bir hüküm olacak. Anayasanın 12. determinasyon ve kendi irademizle si maddesi bayrak, ulusal marş ve ulusal yasi ve hukuki merkezimizi belirleme bayramları da düzenlerken, ulusal bayhakkından mahrum bırakıldık. Kürt ram olarak da Nevruz kabul edildi. Analere self determinasyon hakkını 62., 63. yasanın 13. maddesi peşmergelere “Kürve 64. maddeleriyle veren 1920 Sevr distan’ın bekçisi” sıfatıyla anayasal bir Antlaşması 1923 Lozan Antlaşma statü verirken, 40. madde de “Siyasi mülsı’yla iptal edildi” denildi. Anayasanın teciler kaçtıkları ülkeye iade edilmez” 8. maddesinde “Irak Kürdistanı halkı denilerek PKK’lilerin Irak’ın kuzeyinde self determinasyon hakkına sahiptir güven içinde olmaları sağlandı. BAHADIR SELİM DİLEK İngiliz basını: Askerler casuslukla suçlanacak Dış Haberler Servisi İngiliz basını, İran’ın, karasularına girdikleri gerekçesiyle esir aldığı 15 İngiliz askerini casusluk suçundan yargılamaya hazırlandığını yazdı. The Times, savını İran Cumhurbaşkanı Mahmud Ahmedinejad’a yakın çevrelerin etkili olduğu bir internet sitesine dayandırdı. Sitede, İngiliz askerlerinin bilerek İran sularına girdiklerinin kanıtlanması halinde casusluk yapmaktan suçlu bulunacakları yorumuna yer verildiğini de kaydeden Times, sitede “casusluk İran yasalarında en ağır suçlardan biridir” dendiğini duyurdu. The Telegraph, CIA’nın İngiliz istihbaratı MI 6’i Irak’ta İran ajanı oldukları suçlamasıyla tutuklanan 5 kişinin intikamını almak için böyle bir eyleme geçeceği yolunda uyardığı iddia edildi. İngiltere’nin Tahran Büyükelçisi Geoffrey Adams İran Dışişleri Bakanlığı’ndan askerlerin bırakılmasını istedi. Bakanlık ise elçiliğin görüşme talebini reddetti. Ya partiler?.. Siyasal partilerin “Türkiye’nin tarafında, emperyalizmin karşısında olduklarını söyleyenler” ve buna gerçekten inananlar, aralarında sağsol ayrımı yapmadan dayanışma ve işbirliği içine girmelidirler. Türkiye bugünlerde, “geri dönülmeyecek darboğazlara sürükleniyor”. Siyasal partilerimiz bu gerçek doğrultusunda sorumluluk almalıdır. Basit milletvekilliği hesapları ile işi yokuşa sürenler, yalnızca oligarşinin güçlenmesine hizmet ederler. Ayrım bellidir; Washington, Brüksel, oligarşi ve emperyalizm ile işbirliği yapanlara karşı siyasal partiler birleşmek zorundadırlar. Kimse kendine özel bir yer aramasın; gemi batarsa ortada kamara falan kalmaz. www.istanbul.edu.tr/iktisat/emanisali SAKARYA 2. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ’NDEN Esas No: 2006/70 / Karar No: 2007/101 Mahkememizin 13.03.2007 tarih ve 2006/70 esas, 2007/101 karar sayılı ilamı ile davanın kabulü ile Sakarya ili Merkez ilçesi Yenicami Mah. Cilt No: 24, Hane No: 448, BSN: 16’da nüfusa kayıtlı Şevket ve Cemile oğlu Adapazarı 01.09.1959 d.lu Erol Kılıç’ın M.K’nun 33/3 maddesi gereğince gaipliğine karar verilmiştir. İlan olunur. 20.03.2007 Basın: 15492 CUMHURİYET 11 K
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle