Katalog

24 MART 2007 CUMARTESİ CUMHURİYET SAYFA HABERLER Trafik kazasında yaşamını yitiren Gürbüz Çapan’ın oğlu Ali Erdem Çapan’nın sözlüsü Trabzon’da defnedildi 7 Avukat Yamiç toprağa verildi Çapan Ayşe Yamiç GEÇMİŞTEN GELECEĞE ORHAN ERİNÇ Yargı Bağımsızlığı Türkiye’de çok partili döneme geçildiğinden bu yana en çok tartışılan konuların başında yargı bağımsızlığının geldiğini söylemek yanlış olmasa gerek. Tek parti dönemindeki anlayış ve yerleşmiş kanı böyle bir sorunu akla bile getirmiyordu. Ne zaman ki Demokrat Parti iktidara geldi ve 1950’lerin ikinci yarısına ulaşıldı, itiraz sesleri de yükselmeye başladı. Çünkü 1960’lara yaklaşırken demokrasiye aykırı uygulamalar yoğunlaşmaya başlamıştı. Buna karşı çıkan muhalefet partileri üyeleri ile muhalif olduğu varsayılan gazetecilerin yolları sık sık adliyeye düşer olmuştu. Yargıçlar, önlerine gelen dava dosyalarını iktidarın isteği doğrultusunda sonuçlandırma baskısı altına girmişlerdi. Ayrı bir yasaya tabi olmadıkları için de Adalet Bakanı’nın, Emekli Sandığı Yasası’nın ünlü maddelerinden birini kullanarak “görülen lüzum üzerine emekli edilme” tehdidini duyumsayarak görev yapma durumundaydılar. 1961 Anayasası’nın bu duruma duyulan tepkiyi sonuçlandıran maddelerinden biri yargıçlarla cumhuriyet savcılarının ayrı bir personel yasasına tabi tutulmasını, diğeri de hâkimler ve savcılar için ayrı ayrı yüksek kurul oluşturulmasını öngören maddeleri oldu. 1982 Anayasası ile birleştirilerek oluşturulan 7 kişilik yeni kurulun iki üyeliğinin Adalet Bakanı ile müsteşarına ayrılması, başlangıçta tepki uyandırmıştı ama uygulamadaki özen, “yargı bağımsızlığına tehdit” algılamasını yumuşatmıştı. ??? Türkiye’nin Avrupa Birliği ile müzakerelere başlaması sürecinde “yargı bağımsızlığı” yeniden gündeme geldi. Avrupa’dan iki kez ülkemize gelen yargıçlar heyeti, incelemelerinin sonunda Türkiye’deki yargı sistemi üzerine raporlar hazırladılar. Bu raporlarda, yargıda değiştirilmesi önerilen konular da yer almıştı. Bu önerilerden, daha doğrusu eleştirilerden ikisi dikkatleri çekiyordu. Raporlarda Hâkimler ve Savcılar Yüksek Kurulu’nda siyasal kimlik sahibi Adalet Bakanı ile müsteşarının yer almakta oluşuna yönelik eleştiri ilk plandaydı. İkinci eleştiri de yargıçlarla cumhuriyet savcıları hakkındaki başvuruları inceleyecek olan teftiş kurulunun Adalet Bakanı’nın emrinde olmasına yönelikti. Hâkimler ve Savcılar Yüksek Kurulu’nun sekretarya görevinin bakanlıktan alınması ve kurulun bağımsız olarak örgütlenmesi de öneriler arasındaydı. Raporlar Türkiye’deki tozlu raflarda kaldı. Avrupa Birliği ile müzakerelerin tavsamasıyla birlikte de unutulup gitti. ??? Yargıtay ve Danıştay’daki boş üyelikler için seçim yapılması isteğine Adalet Bakanlığı’nın yaklaşımı, “yargı bağımsızlığı” tartışmasını yeniden güncelleştirdi. İktidar partisinin kendine yakın gördüğü yargıçları seçtirmek için seçimi engellediği görüşü dillerden düşmez oldu. Cumhurbaşkanının da kendi partisinden seçileceğini düşünerek hem söz konusu kurulu hem de Anayasa Mahkemesi’ni yeniden oluşturabilme olanağını kullanmak için iki yüksek yargı kuruluna yeni yargıçlar seçilmesini engellediği görüşü gelişmelerle ağırlık kazandı. Adalet Bakanı Çiçek’in, bir yandan “Türk Ceza Yasası’nın kimi maddeleri için dava açmak için izin verme yetkisini” siyasetin yargıya müdahalesi olarak algılarken Hâkimler ve Savcılar Yüksek Kurulu Başkanlığı sıfatından rahatsız olmamasını anlamak giderek zorlaşıyor... “Yargı bağımsızlığı”, anlaşılıyor ki siyasetteki gelişmelerle tartışma konusu olmaktan kurtulamayacağı gibi daha da yoğunlaşarak gündemde kalacak. TRABZON / İSTANBUL (Cumhuriyet) İstanbul Mecidiyeköy’de önceki gece geçirdiği trafik kazasında yaşamını yitiren eski Esenyurt Belediye Başkanı Gürbüz Çapan’ın oğlu Ali Erdem Çapan’nın sözlüsü avukat Ayşe Yamiç, Trabzon’un Akçaabat ilçesinde düzenlenen törenle toprağa verildi. İstanbul Barosu’na bağlı avukat Yamiç için Akçaabat’a bağlı Mersin beldesindeki Geçitköy Camii’nde düzenlenen törene Gür büz Çapan’ın yanı sıra Trabzon Belediye Başkanı Volkan Canalioğlu, CHP Trabzon İl Başkanı Cafer Hazaroğlu, eski Gaziantep Belediye Başkanı Celal Doğan, Mersin beldesi Belediye Başkanı Hasan Ali Çanakçı ve Yamiç’in ailesi katıldı. Ayşe Yamiç’in cenazesi, cuma namazının ardından kılınan öğle namazından sonra aile mezarlığında toprağa verildi. Kazada yaralanan Ali Erdem Çapan’ın sağlık durumunun da iyiye gittiği bildiril di. Florance Nightingale Metropolitan Hastanesi yoğun bakım servisinde yatan Ali Çapan’ın durumu hakkında bilgi veren Çapan’ın amcası Çetin Çapan, “Doktorların verdiği bilgiye göre Ali’nin sağlık durumu iyiye doğru gidiyor. 23 ufak operasyon geçireceği söylendi. Boyun omurgasında, kaburgalarında birtakım kırıklar bulunuyor. Kazanın etkisiyle akciğerleri su toplamış. Bunun için birkaç gün daha yoğun bakımda tutulacak” dedi. ESKİ DİYARBAKIR TEMSİLCİMİZ Ziya Aksoy’u son yolculuğuna uğurladık DİYARBAKIR (Cumhuriyet Bürosu) Gazetemizin eski Diyarbakır Bürosu Temsilcisi Şehmus Ziya Aksoy, dün düzenlenen iki ayrı törenle son yolculuğuna uğurlandı. Uzun süredir mücadele ettiği hastalığına önceki gün yenik düşerek yaşamını yitiren Aksoy için dün iki ayrı tören düzenlendi. Törenlerin ilki, Aksoy’un kurucu genel başkanı olduğu Güneydoğu Gazeteciler Cemiyeti’nde (GGC) gerçekleştirildi. Aksoy’un cenazesi Devlet Hastanesi Morgu’ndan alınarak, belediyeye ait cenaze aracıyla GGC’ye getirildi. Buradaki törene, Yenişehir Belediye Başkanı Fırat Anlı, Kayapınar Belediye Başkanı Zülküf Karatekin, Sur Belediye Başkanı Abdullah Demirbaş, Bağlar Belediye Başkanı Yurdusev Özsökmenler, Dicle Üniversitesi Genel Sekreter Yardımcısı Zahit Kızgın, GGC Başkanı Faruk Balıkçı, gazetemizin Diyarbakır Büro Şefi Mahmut Oral, TRT Diyarbakır Bölge Haber Müdürü Cemil Üzal, kentteki basın bürolarının temsilcileri, genç ve emekli gazeteciler ile Aksoy’un ailesi katıldı. 1935 yılında Mardin’in Midyat ilçesinde doğan, evli ve 2 çocuk babası olan Aksoy, İngilizce ve Arapça biliyordu. TEM Otoyolu Ümraniye Kavşağı üzerinde 7 bin metrekarelik alana kurulan NPİstanbul Hastanesi 50 yatak kapasiteli olup 34 uzman, 150 kişilik personelle hizmet sunuyor. NPİstanbul hastalara farklı tedavi seçenekleri sunuyor İlk özel ruh sağlığı hastanesi İstanbul Haber Servisi Ruh sağlığı konusunda Türkiye’nin ilk özel dal hastanesi olan NPİstanbul Hastanesi, hastalara farklı tedavi seçenekleri sunuyor. Hastanenin odaları, hastaların kendilerine zarar vermeyecek şekilde tasarlanmış. Duvarları tuğla üzerine mobilya kaplamalı olan odaların aynaları ise kırılmıyor. Yani hastaların olası kriz anında kendine zarar vermeleri de önleniyor. Hastanede ileri teknolojinin yanı sıra müzik dinletilmesi gibi geleneksel tedavi yöntemleri de kullanılıyor. NP Grup Üyesi Memory Center ile İnsani Değerler ve Ruh Sağlığı Vakfı (İDER) tarafından “İnsan biyopsikososyal bir varlıktır” ilkesiyle kurulan hastanede “Bağımlılık”, “Beyin Görüntüleme”, “Uyku Laboratuvarı”, Müzikle Tedavi” gibi birçok birimde yeni yöntemlerle tedavi uygulanıyor. Hastanenin kurucusu ve yönetim kurulu başkanı Prof. Dr. Nevzat Tarhan, hastanenin nöropsikiyatri hastanesi olmasını “Nöroloji sinir sistemi hastalıklarıyla, psikiyatri beyinden kaynaklanan duygu, düşünce, davranış bozukluklarıyla ilgilenir, psikoloji ise her iki bilim dalına tanı ve tedavi desteği sağlar” diye açıkladı. oerinc?cumhuriyet.com.tr. CUMHURİYET 07 K