10 Mayıs 2024 Cuma English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
SAYFA CUMHURİYET 15 ŞUBAT 2007 PERŞEMBE 8 TÜRKİYE İstanbul Edirne Kocaeli Çanakkale İzmir Manisa Aydın Denizli Zonguldak Açık İstanbul HABERLERİN DEVAMI Y B Y Y B B B Y Y 11 10 12 13 14 13 14 11 10 Sinop Samsun Trabzon Giresun Ankara Eskişehir Konya Sıvas Antalya Y Y Y Y Y Y Y K Y 13 15 14 13 7 5 3 2 15 Adana Mersin Diyarbakır Şanlıurfa Mardin Siirt Hakkâri Van Kars Y Y Y Y Y Y K K K 14 14 6 9 6 6 4 1 5 Trabzon Ankara İzmir Hakkari Antalya Adana Ş.Urfa Erzurum Tüm yurt parçalı çok bulutlu, Akdeniz, İç Anadolu’nun güney doğusu, Batı Karadeniz kıyıları, Orta ve Doğu Karadeniz, Doğu ve Güneydoğu Anadolu ile sabah saatlerinde Marmara’nın güney ve doğusu, İç Ege, İç Anadolu’nun kuzeybatısı ile Batı Karadeniz yağışlı geçecek. Hava sıcaklığı 2 ila 4 derece azalacak. Çok bulutlu DIŞ MERKEZLER Oslo Helsinki Stockholm Londra Amsterdam Brüksel Paris Bonn Münih K 1 K 2 K 1 Y 12 B 10 B 9 Y 25 Y 6 Y 5 Yağmurlu Stockholm Berlin Budapeşte Madrid Viyana Belgrad Sofya Roma Atina Zürih Y Y B Y Y Y Y B Y 8 11 17 8 12 12 16 16 9 Moskova Aşkabat Astana Taşkent Baku Bişkek Tiflis Kahire Şam Karlı K B B PB PB B PB B B 2 14 6 17 10 10 0 20 10 Londra Berlin Moskova Belgrad Madrid Ankara Taşkent Tahran Kahire Sulu kar Gök gürültülü Parçalı bulutlu Sisli Bulutlu PKK OPERASYONLARI Orgeneral Büyükanıt, ‘hayal kuranların kâbusla uyanacağını’ söyledi GÜNDEM ? Baştarafı 1. Sayfada MUSTAFA BALBAY İade için yargı süreci bekleniyor ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Avrupa’nın çeşitli ülkelerinde PKK’ye yönelik olarak düzenlenen operasyonların ardından Türkiye iade girişimlerini yaparak yargı sürecinin tamamlanması için beklemeye başladı. Dışişleri Bakanlığı kaynakları ise cumhurbaşkanı adayı Nicholas Sarkozy’nin danışmanı Patrik Deveciyan’ın “serbest bırakma sözü”nün Türkiye tarafından ciddiye alınmadığını bildirdi. Dışişleri Bakanlığı kaynaklarından edinilen bilgilere göre Türkiye, başta Fransa olmak üzere çeşitli Avrupa ülkelerinde PKK’ye yönelik olarak düzenlenen operasyonların ardından gerçekleştirmesi gereken prosedürleri tamamladı. İade istemlerini içeren dosyalar bu ülkelere gönderildi. Yakalananların büyük bölümünün ise Interpol tarafından arananlar listesinde olduğu ifade edildi. Yakalanan PKK’lilere Deveciyan tarafından salıverilme sözü verildiğine ilişkin basında yer alan haberler, Ankara tarafından ciddiye alınmadı. Dışişleri Bakanlığı’ndan bir yetkili, “Gazete haberleriyle böyle bir suçlama yapılması söz konusu olamaz. Kaldı ki böyle bir sözün verilmesi de imkânsız gibi görünüyor.Yakalananların hepsi uluslararası çapta aranan kişiler. Nasıl serbest bırakılacak” değerlendirmesini yaptı. Buna karşın yakalanan PKK’liler konusunda Fransa ve diğer AB ülkelerinden yapılan açıklamalar, Türkiye’yi tedirgin ediyor. Ankara bu nedenle, operasyonların düzenlendiği tüm ülkelerde büyükelçilikleri aracılığıyla “lobi” çalışması yapıyor. ‘Ülkeyi böldürtmeyiz’ YILMAZ POLAT LANTOS GÖRÜŞMESİ İPTAL EDİLDİ WASHINGTON (Cumhuriyet) Genelkurmay Başkanı Orgeneral Yaşar Büyükanıt’ın Temsilciler Meclisi Dış İlişkiler Komisyonu Başkanı Tom Lantos’la yapacağı görüşme iptal edildi. Lantos’un iptal gerekçesi olarak “hava muhalefetiyle yolların buzlu olmasını” gösterdiği öğrenildi. Görüşmenin iptal edilmesi Washington’da değişik yorumlara neden oldu. Bir iddiaya göre, Genelkurmay, Lantos’a Türkİsrail askeri ilişkilerini anlatan bir dosya gönderdi. Lantos da “Türkiye, İsşı karşıya gelmemiştir.” Kuzey Irak ile Türkiye’deki terör sorunu ve Irak’ın bütünlüğü konularının birbirinden ayrı olmadığını belirten Büyükanıt, “Türkiye’nin ileriye doğru çok sağlıklı, çok tutarlı politikalar üretmesi ve uygulaması gerek” dedi. Sözlerini, “Türkiye Cumhuriyeti çok büyük ve çok kuvvetli devlettir” diye sürdüren Orgeneral Büyükanıt, Atatürk’ün karşı karşıya olduğu sorunlara değindi ve tüm olumsuz şartlara rağmen “Biz bunları yeneriz” dediğine dikkat çekti. Büyükanıt, “Ülkedeki en olumsuz duygu ümitsizliktir. Ümitsiz insanlar her şeyini kaybeder.Türk rail’i kullanarak baskı yapmaya çalışıyor” yorumlarından rahatsız oldu ve görüşmeyi iptal etti. Bir diğer senaryoya göre, Lantos sözde Ermeni soykırım tasarısına karşı çıkmayı planlıyor, ancak “Türk Genelkurmayı’yla işbirliği yapıyor” şeklindeki görüntüden kaçınmak istedi. Başbakan Recep Tayyip Erdoğan ve Dışişleri Bakanı Abdullah Gül’ün açıklamalarına tepki gösteren Lantos’un görüşmeyi iptal ettiği yönündeki iddia da kulislerde dile getirildi. insanı şu anda ümitsiz değil. Türkiye güçlü bir ülkedir” şeklinde konuştu. “Bana söyleyin, Türkiye’yi bölmeye kimin gücü yeter” diyen Büyükanıt, konuşmasına şöyle devam etti: “Türkiye’yi koruyan dinamik güçler var olduğu sürece Türkiye’yi bölmeyi rüyalarında görenler kâbusla uyanırlar ve derslerini alırlar. Hayal kuranlar var, hayal kuranlara destek verenler var. Kimse Türkiye’yi bölemez. Kimseye de Türkiye’yi böldürtmeyiz.” Rejim karşıtlarına seslenen Büyükanıt, “Hiç kimse, hiçbir kurum Türkiye’yi anayasası ile belirlenmiş rejimin dışına çıkara WASHINGTON Genelkurmay Başkanı Orgeneral Yaşar Büyükanıt, Türkiye’nin Cumhuriyetin kurulduğu 1923 yılından beri bu kadar risk, tehdit ve sıkıntı içinde kalmadığını söyledi. ABD’deki temaslarını sürdüren Büyükanıt, kimsenin Türkiye’yi bölemeyeceğini vurguladı. Türkiye’nin ABD Büyükelçisi Nabi Şensoy, Büyükanıt onuruna Washington’da yaşayan Türklerin katıldığı bir resepsiyon verdi. Konuşmasına “Bize güç veren Türk milletiyle bazı düşüncelerimi paylaşmak istiyorum” diye başlayan Büyükanıt, Türkiye’nin karşı karşıya olduğu sorunları şöyle sıraladı: “Irak sorunu yalnız Türkiye’nin değil, Ortadoğu bölgesinin, ABD’nin ve komşu ülkelerin bir sorunu. Irak sorunu tek parçalı bir sorun değil. Irak’ın kuzeyi ayrı, bütünü ayrı bir sorundur. Irak bölünme tehlikesiyle karşı karşıya. Irak’ın kuzeyinde bir terör örgütü vardır. Bu Türkiye’nin sorunudur. Türkiye’nin terörle ilgili sorunları vardır. Kıbrıs’la ilgili sorunu vardır. Kafkaslar potansiyel bir risk bölgesi. İran sınırı potansiyel bir risk bölgesi. Türkiye’nin güvenlik konularında,AB ile ilişkilerinde bazı sorunları var. Türkiye bu kadar sorunla Cumhuriyet tarihi boyunca kar maz. Bunu böyle bilin. Türkiye laik, demokratik, sosyal hukuk devletidir” dedi. Büyükanıt, geçen yıl ABD’yi ziyaret ettiğinde “İcazet alacak” yönünde yorum yaptığını ve durumun kendisini çok üzdüğünü belirterek “Bir Türk Silahlı Kuvvetleri komutanı bir başka ülkeden icazet alabilir mi? Bir başka ülkenin böyle bir icazet vermeye ne niyeti, ne isteği olur. Türkiye’nin böyle bir icazete ihtiyacı yoktur.” ABD Kongresi’ne sunulan Ermeni tasarısına da değinen Büyükanıt, “Bu konu bizi üzüyor.Ama siz böyle yaparsanız biz de şöyle yaparız polemiğine girmek istemiyoruz. Biz böyle şeyleri ifade etmiyoruz, biz TSK olarak ABD Silahlı Kuvvetleri’yle birlikte çalışıyoruz” dedi. Tasarının kabul edilmesi olasılığını değerlendiren Büyükanıt, “Biz böyle bir şey olursa inciniriz, rahatsızlık duyarız” şeklinde konuştu. Türkiye dışında yaşayan Türklere özellikle seslenen Büyükanıt, konuşmasını şöyle sürdürdü: “İşte buradasınız. Türkiye Cumhuriyeti dışında yaşayan insanların bir araya gelip Türkiye Cumhuriyeti’nin ulusal çıkarlarını, menfaatlarını daha düzgün korumaları gerekmez mi? Niye onların sesleri diğerleri kadar çıkmıyor? Şikâyette bulunuyorum.” Fethullah Gülen iması Büyükanıt, gazetecilerle sohbet sırasında New Jersey’de yaşayan Fethullah Gülen’e de göndermede bulundu. “Türkiye bölünecek’’ söylemlerinden duyduğu rahatsızlığa vurgu yaparak kendilerince bu konunun sürekli gündemde tutulacağını belirten Büyükanıt, Gülen’i ima ederek şunları söyledi: “Burada düğmeye bastım. Türkiye kristal bardak mı kırılsın? O zaman biz asker olarak boşuna varız. Gidelim Türkiye’den başka yere yerleşelim. Hatta gelelim ABD’ye (gülerek) New Jersey’e yerleşelim.’’ Orgeneral Yaşar Büyükanıt, ABD Başkan Yardımcısı Dick Cheney ve ABD Başkanı George W. Bush’un Ulusal Güvenlik Danışmanı Stephen Hadley ve ABD Kara Kuvvetleri Komutanı Orgeneral Peter Schoomaker’la ayrı ayrı bir araya geldi. IKDP TOPLANTI YAPTI Barzani’ye göre sorun siyasi Haber Merkezi Irak Kürdistan Demokratik Partisi Politbürosu’nun Mesud Barzani başkanlığında Selahattin kentinde yaptığı toplantıda, Irak ve Kuzey Irak’ın siyasigüvenlik durumu değerlendirildi. Barzani’nin, toplantıdan bir süre önce bir araya geldiği ABD’nin PKK özel temsilcisi emekli Orgeneral Joseph Ralston’a, Türkiye’deki Kürt sorununun PKK’den ibaret olmadığını, “siyasi” olarak nitelendirdiği bu sorunun, sadece siyasi yöntemlerle çözülebileceğini söylediği açıklandı. IKDP Politbürosu’nun toplantısında, lrak ve Kuzey Irak’ın siyasigüvenlik durumu değerlendirildi. Toplantıda, ABD’nin PKK özel temsilcisi emekli Orgeneral Ralston’ın Kuzey Irak’taki temasları, Kerkük kentinin durumu ve 140. maddenin uygulama sürecinin ele alındığı açıklandı. Bir süre önce bölgeyi ziyaret eden Ralston ile bir araya gelen Barzani’nin ABD temsilcisine, Türkiye’deki Kürt sorununun PKK’den ibaret olmadığını, bu sorunun siyasi olduğunu ve askeri ve tehdit yerine sadece siyasi ve barışçıl yöntemlerle çözüme kavuşturulabileceğini söylediği açıklandı. IKDP toplantıda, “Irak’ın iç sorunu” olarak nitelendirdiği Kerkük’teki durumun da değerlendirildiğini bildirirken “Hiçbir devletin Kerkük’ün içişlerine karışma hakkı yoktur. Çünkü, lrak Daimi Anayasası bu sorunun çözüm formülünü bulmuştur. Bu da 140. maddedir” değerlendirmesinin yapılması dikkat çekti. Irak hükümetinin Bağdat’ın güvenliği ile ülkenin güney ve orta bölgelerinde istikrarın sağlanması için uygulamaya koyduğu yeni güvenlik planını başarıyla sonuçlandırmasını beklediğini söyleyen Barzani, “Irak sorunu için en iyi çözüm formülü, federal sisteme geçiştir” dedi. Toplantıda, ABD’nin İran ve Suriye ile olan sorunlarına dikkat çekilirken “Biz Kürtler, bu çelişki ve sorunlara taraf olmayacağız. Kürdistan bölgesi ve Irak’a yönelik gelişebilecek müdahalelere karşı sessiz kalmayacağız” denildi. Türkiye’nin Washıngton Büyükelçisi Nabi Şensoy, Genelkurmay Başkanı Orgeneral Yaşar Büyükanıt onuruna Washington’da yaşayan Türklerin katıldığı bir resepsiyon verdi. Kentteki kötü hava koşullarına karşın resepsiyona oldukça yoğun katılım sağlandı. (Fotoğraf:AA) PKKKongra Gel liderinin açıklamalarıyla ilgili olarak ABD’den bilgi istenecek 1. Başbakan Erdoğan petrol kaçakçılığına karşı savaş açtı! 2. Başbakan Erdoğan, sadece adında Türk sözcüğü bulunan ve Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer tarafından veto edilen Petrol Yasası’nın aynen, yeniden yasalaşması talimatını verdi. 3. Hükümet, Akdeniz’de petrol arama hakkı dahil ekonomik çıkarlarımızın korunması için mücadele başlattı! Birinci haber sadece petrolle ilgili değil, vergisi yüksek olan hemen her ürünle ilgili bir olay. Erdoğan’ın verdiği bilgilere göre, Türkiye’ye son 2.5 yılda 48 ülkeden toplam 28 milyar dolarlık petrol girmiş görünüyor. Resmi kayıtlara göre ise aynı dönemde ülkeye giren petrol miktarı 9.3 milyar dolarlık. Aradaki fark, kaçak! Neden? Çünkü, ekonomiyi kayıt içine alamayan hükümet, vergi alabileceği yerlere bindirme yapıyor. Akaryakıt ürünlerinin ortalama yüzde 70’i vergi. Eğer akaryakıtı Türkiye’ye kaçak sokmayı ve satmayı başarabilirseniz daha baştan yüzde 70 kazançlısınız! Elbette kaçakçılığı savunmuyoruz. Bu kabul edilemez. Ama vergiyi bu kadar acımasızca yükseltirseniz, patlar! 1990 yılına göre trafikteki araç sayısı 4 kat arttı, resmi girişlere bakılırsa akaryakıt tüketimi artmadı! ??? Başbakan, petroldeki giderek artan kaçakçılığa son vereceğini, acımayacağını söyledi. Bu sözleri söylerken öylesine hiddetliydi ki, insanın şöyle düşünesi geliyor: “Helal olsun Başbakan’a, ülkenin bir kuruşunun dahi kaçakçıya, soyguncuya gitmemesi için çaba harcıyor. Bunu yapan kişi, ülke kaynaklarının bu ülke insanları yararına kullanılması için kim bilir neler yapıyordur!” Ahh neler yapmıyordur... Petrol kaçakçılarına göz açtırmayacağını söyleyen Erdoğan, Türkiye’nin petrol kaynaklarının yüzde 98’e varan oranda yabancı şirketlere verilmesi için ısrarla yasa çıkarmaya çalışıyor! Yoksa Başbakan kaçakçılığı yasaya mı bağlamak istiyor! Sezer’in veto gerekçelerinin bir bölümüne katıldığını söylemekten kendisini alıkoyamayan Erdoğan, sonuçta petrol şirketlerinin isteklerini aynen yasalaştırma kararı aldı. Dün toplanan Meclis Sanayi Komisyonu, ilgili bakan Türkiye’de olmadığı için yasayı görüşemedi, bugüne bıraktı. AKP’liler Türkiye’nin ulusal çıkarlarını hiçe sayan, petrol arama yetkisinin tümüyle yabancılara devrini öngören yasa için ancak şu savunmayı yapabiliyorlar: “Önceki yıl çıkardığımız Maden Yasası da böyleydi...” Her şeyden önce madenlerle petrol aynı şey değil. Üstelik, bir hata yapıldı diye ille de yinelemek mi lazım! ??? Gelelim Kıbrıs açıklarına... Rumlar, AB’yi arkalarına, Lübnan ve Mısır’ı yanlarına alıp Akdeniz’de bir maceraya giriştiler. Aslında buna macera da denmez; bu kadar sağlama alınmış, bu kadar donanımlı bir girişime dense dense, Türkiye’yi kuşatma operasyonu denir! Türkiye buna karşı çıktı. Akdeniz kıyılarındaki gemilerin bir bölümü rotasını Rum kesimi açıklarına doğru çevirdi. Türkiye’nin petrol kaynaklarını kara ve deniz diye ikiye ayırıp yabancılara parsellemek isteyen hükümet, Akdeniz’i Rumlara bırakmaktan yana değil! Plan şu: Rumların petrol sondajları yapacağı bölgelerde biz de sondaj yapacağız! Hangi kurumumuzla? Türkiye Petrolleri Anonim Ortaklığı (TPAO) ile... Bu kurumumuz ne durumda? Erdoğan’ın ısrarla çıkarılmasını istediği Petrol Yasası ile ikincilleşecek... TPAO’nun petrol arama ve sondaj araçları atıl duruma düşerse, biz kiralasak diyorum... Ülke yararını düşünen siyasetçi bulmak için! ankcum?cumhuriyet.com.tr Ralston’a ‘Zübeyir Aydar’ sorusu MAHMUT GÜRER Öcalan gündemden düştü ? ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Dışişleri Bakanlığı’ndan yapılan açıklamada, Abdullah Öcalan’ın yeniden yargılanma yönündeki başvurusunu değerlendiren AİHM’nin “adil yargılanma hakkı ile ilgili eksiklikler’’bulunduğuna hükmettiği anımsatıldı. AİHM’nin aldığı kararların uygulanmasının, Avrupa Konseyi Bakanlar Komitesi’nce denetlendiği ifade edilen açıklamada, Bakanlar Komitesi’nin yaptığı toplantıda Öcalan kararının yürütmesini konsey gündeminden düşürdüğü belirtildi. ANKARA PKKKongra Gel lideri Zübeyir Aydar’ın “ABD PKK’nin dostu” şeklindeki açıklamaları, Ankara’yı harekete geçirdi. Konunun, Türkiye’nin Terörle Mücadele Özel Temsilcisi Edip Başer aracılığıyla ABD’nin Özel Temsilcisi Joseph Ralston’a sorulacağı öğrenildi. Diplomatik kaynaklardan edinilen bilgilere göre, Aydar’ın Yunanistan’da yayımlanan bir gazeteye ABD ile dost oldukları yönünde verdiği röportajın ardından Ankara harekete geçti. Bu kapsamda yapılan değerlendirmelerin ardından konuya ilişkin görüşlerin, Başer tarafından ABD’li meslektaşına iletilmesi kararı alındı. Başer, Ralston’a şu soruları yöneltecek: “Aydar’ın açıklamaları ne anlama geliyor? PKK ile görüşüyor musunuz? Terörist başı ‘ABD bizim koruyucumuzdur’ derken neyi kastediyor?, ABD’nin PJAK politikası nedir? Washington PKK ile PJAK’ı ayrı ayrı mı değerlendirmektedir?” Ankara’nın tutumunu ise bu sorulara gelecek yanıtların ardından belirleyeceği kaydedildi. Konuya ilişkin değerlendirmelerde bulunan kaynaklar, “PKK’nin dünya kamu oyuna, meşru olduğu iddiasını destekleyebilmek için bu tür mesajlar verebileceğini”, sonraki süreçte ise işin ABD’ye düştüğünü belirttiler. Aydar’ın açıklamalarının ABD tarafından bir an önce yanıtlanması gerektiğini kaydeden kaynaklar, “Biz gereken soruları yöneltiriz. Buradan gelecek cevaba göre tutumumuzu yeniden şekillendiririz” yorumunu yapıyor. Kaynaklar, ABD ile PKK konusunda görüşüldüğünü, bunun için bir mekanizma oluşturulduğunu anımsatarak PKK’ye ilişkin tüm gelişmelerin Başer ve Ralston arasında yapılacak görüşmeler ile çözümleneceğini de vurguladılar. Roj TV için yeni soruşturma ? KOPENHAG (AA) Danimarka adli makamları, PKK yanlısı Roj TV hakkında polisten yeni bir soruşturma talebinde bulundu. Konunun yeterince aydınlığa kavuşmadığını belirten Savcı Hanne Schmidt, polisin Roj TV hakkında hakkında yürütülen soruşturma konusunda ayrıntı vermedi. Terör örgütü, Ortadoğu’daki gelişmelere bağlı olarak ilgili ülkelerce kullanılıyor PKK ‘diplomatik araç’ oldu ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Genelkurmay Başkanı Orgeneral Yaşar Büyükanıt’ın PKK ile mücadele dosyasının da içinde bulunduğu bir gündemle ABD’de temaslarda bulunduğu sırada PKKKongra Gel’in lideri Zübeyir Aydar’ın, Yunanistan’ın Elefterotipia gazetesi’ne demeç verip ABD’nin PKK’nin dostu olduğunu söylemesi, örgütün diplomatik arenadaki konumunu gündeme getirdi. Yapılan değerlendirmeler, terör örgütünün Ortadoğu’daki gelişmelere bağlı olarak, bölgeyle ilgili her ülke tarafından kullanılmakta olduğunu gösterirken PKK’nin de elindeki medya gücüne dayanıp Türkiye’nin gerek ABD gerekse İran ve Irak gibi bölge ülkeleriyle yürüttüğü diplomatik süreçleri etkileme çabasına girdiğini ortaya koydu. ABD, PKK’nin PJAK kolunu İran’a karşı “istikrarsızlaştırma” aracı olarak devrede tutarken, Tahran da nükleer dosyası konusunda ABD baskısından kurtulmak için Türkiye’yi yanına çekmeye çalışırken PKK’yi kullanıyor. Kandil Dağı’ndaki kampları bombalayan İran, “Bölgede sizin çıkarınızı kollayan tek ülke biziz” mesajı gönderiyor. Tahran yönetiminin daha önce PKK’nin İran topraklarında faaliyet göstermesine göz yummuş olması, İran’ın zamana ve koşullara bağlı olarak terör örgütünü iki taraflı olarak kullandığını da açıkça ortaya koyuyor. Irak’ın cumhurbaşkanlığı koltuğunda oturan Celal Talabani ve Irak Kürdistan Demokratik Partisi lideri Mesud Barzani yine kendi gündemleri çerçevesinde PKK’den yararlanıyorlar. Son dönemde Türkiye’nin terör örgütünün Irak’ın kuzeyinde etkisizleştirilmesi yönündeki hassasiyetini sıkça dile getirmeye başlamasıyla Barzani, çeşitli kanallardan Ankara’ya, “Beni muhatap alırsanız ve bölgesel Kürt yönetimini tanıyıp temas kurarsanız, biz de sizin için PKK’ye karşı mücadele ederiz” mesajı gönderiyor. Ankara ise PKK militanlarına destek verdiği için Barzani ile bu konuyu görüşmeye çok sıcak bakmıyor. Aynı şekilde Talabani’nin de PKK ile Türkiye arasında arabuluculuğa soyunması ve “Kürt halkının hamisi benim” mesajı vermesi, terör örgütünün Iraklı Kürt gruplar için de önemli bir “diplomatik malzeme” olduğunu gösterdi. Suriye de uzun yıllar Abdullah Öcalan’a ev sahipliği yaparak PKK’yi Türkiye’ye karşı kullanmıştı. Çanakkale’ye Köprü ? Baştarafı 2. Sayfada tif olarak kullanmayı hedeflediğini söylemesi ve sözlerini, “Çanakkale’ye köprü yapılması gerekliliği” ile sürdürmesi de bir çelişki yaratmaktadır. Çanakkale’nin ülkemizde denize en çok kıyısı olan kent olduğunu göz önüne aldığımızda, deniz taşımacılığının Çanakkale için ne denli gerekli ve önemli olduğu açıkça görülmektedir. Çanakkale, İstanbul’un çıkmazlarına çözüm üretmek adına tahrip edilmek istenmekte; üstelik bu durum, kentin kendi gereksinimiymiş gibi gösterilmektedir. Çanakkale, İstanbul’un bir limanı mı yapılmak istenmektedir? Çanakkale’nin ne bir “koloni kent” olmaya ne de bir köprüye ihtiyacı vardır. Kendi başına paha biçilmez değerlere sahip bir kent olan Çanakkale, konuya ilişkin çıkmazlara sahip İstanbul’un kurtarılması adına kurban edilmemelidir. CUMHURİYET 08 K
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle