27 Aralık 2024 Cuma English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
24 ARALIK 2007 PAZARTESİ CUMHURİYET SAYFA DIŞ HABERLER Afganistan’a lider akını sürüyor ? Dış Haberler Servisi Fransa Cumhurbaşkanı Nicolas Sarkozy ve Avustralya Başbakanı Kevin Rudd’un ardından dün Afganistan’a beklenmedik ziyarette bulunan İtalya Başbakanı Romano Prodi, ülkede görev yapan İtalyan askerlerini ziyaret etti. Afganistan Devlet Başkanı Hamid Karzai ile son 24 saatte görüşen üçüncü Batılı yetkili olan Prodi, ülkesinin Afgan halkına yardımlarının süreceğini söyledi. Prodi, Karzai’nin yanı sıra Uluslararası Güvenlik Destek Gücü’nün (ISAF) komutanı General Dan McNeill ile görüştü ve Kâbil’deki İtalyan kampı Invictia’yı ziyaret etti. Kampta düzenlenen ayine katılan Prodi, 800 İtalyan askerinin bulunduğu Herat’a geçti ve askerler tarafından yürütülen projeler hakkında bilgi aldı. Afganistan’da 2 binden fazla İtalyan askeri bulunuyor. dishab?cumhuriyet.com.tr 11 Irak’ta, El Kaide’ye karşı mücadele eden Uyanış Konseyleri silahsızlandırılacak BIÇAK SIRTI EROL MANİSALI Sünni orduya izin yok ? Irak Savunma Bakanı Abdülkadir el Ubeydi, silahlı Sünni grupların ayrı bir ordu haline gelmelerine kesinlikle izin verilmeyeceğini söyledi. Dış Haberler Servisi Irak’ta, El Kaide başta olmak üzere aşırı dinci gruplara karşı mücadele veren silahlı Sünni grupların, bir ordu haline gelmelerine izin verilmeyeceği açıklandı. Irak Savunma Bakanı Abdülkadir el Obeydi, ABD tarafından desteklenen ve finanse edilen Sünni grupların ayrı bir askeri güç haline gelmesini istemediklerini, bu nedenle Uyanış Konseyleri adlı örgütün silahsızlandırılacağını söyIrak askerlerini eğitmekten sorumlu ABD’li general James Dubik, Irak Savunma Bakanı Abdülkadir el Ubeydi ve İçişleri bakanı Cevat el Bolani, Sünni gruplarla ilgili açıklama yaptılar. ( Fotoğraf: REUTERS) Din Faşizminin Özgürlüğü mü? Baskıcı rejimler genellikle “ayrımcılık üzerine oturtulmuşlardır”. Din ve inanç baskısı, “dindarlar ve diğerleri” ayrımcılığı üzerine kurulur. Hatta “Dindar bir cumhurbaşkanı istiyoruz” diyerek ötekilerle, “dinlidinsiz’’ ayrımını aralarında yapay olarak üretirler. Vatandaşlığın (ve yurttaşlığın) bütünleştirici kimliği yerine örneğin Kürt ve Laz kimliklerini öne çıkararak “ırk ayrımcılığına dayalı bir baskı yaratırlar”. İşin ilginç yanı bu baskıcı (ve faşistçe) ayrımcılık, “özgürlükler ve demokrasi’’ söylevleri ile pazarlanır. İşin özünde, “ayrımcılığın özgürlüğü dayatılarak bu yolla baskı yaratılıyor”. Türkiye’deki ayrımcılık (ve baskının) tarihsel seyrine bakalım; 1) 1940’lı yıllarda, “bürokrasinin ayrımcılığı yoluyla” baskı yaratılmıştır. 2) 1950’li yıllar “bürokratik baskıcılığın yanına “dinci ve feodal baskıların” eklenmesiyle sürdü. 3) 1980’li yıllardan başlayarak sermaye ve din baskıcılığı öne çıktı. Ancak 1940’lı yıllardan ve özellikle de Marshall Yardımı’ndan sonra “ABD (va Batı) emperyalizminin bürokratik, feodal, dinci ve sermayeci ayrımcılıkla” işbirliği yaptığını görüyoruz. 2000’li yıllara gelindiğinde ABD ve AB emperyalizmi dinci, bölücü ve sermayeci odaklarla mutlak bir işbirliği içine girmiştir. Dinci baskı, emperyalizmin denetiminde sermayeyi ve etnik ayrımcılığı peşine takıp sürüklemeye başladı. ledi. El Ubeydi, “Uyanış Konseyleri’nin, Irak’ta üçüncü askeri örgütlenme haline gel mesini kesinlikle reddediyoruz” dedi. Savunma Bakanı, çoğu eski direnişçilerden oluşan 70 bin kişilik Uyanış Konseyleri’nin, karargâh binaları gibi herhan gi bir altyapıya sahip olmasına da izin verilmeyeceğini duyurdu. Uyanış Konseyleri’nin Anbar eyaletindeki kurucularından aşiret reisi Şeyh Hatem Ali ise El Kaide’yi bölgeden kendilerinin çıkardığını belirterek, hükümetin kendilerini dışlamayarak görev vermesini istedi. Irak hükümeti, Uyanış Konseyleri’nden 10 bin kişinin Şiilerin denetimindeki bölgelerde görev yapan güvenlik güçlerine ya da Irak ordu birliklerine geçici sözleşmelerle dahil edileceğini duyurmuş, ancak sözleşmelerin süresi hakkında bir açıklama yapmamıştı. Irak’ta bu yıl şiddet olaylarında görülen yüzde 60’lık düşüşte Sünnilerin rolü olduğu belirtiliyor. Hamas’ın, Gazze’de yürütülen operasyonlara son verilmesi karşılığında yaptığı teklif reddedildi Pakistan’da yine intihar saldırısı ? Dış Haberler Servisi Pakistan’da dün düzenlenen intihar saldırısında 4 askerle 5 sivilin öldüğü bildirildi. Polis yetkilisi Habib Zaman, eylemcinin kullandığı bombalı araçla ülkenin kuzeybatısındaki Svat Vadisi’nin Mingora kenti yakınlarında bir askeri konvoyu hedef aldığını söyledi. Askeri sözcü Tümgeneral Vahid Erşad da saldırıyı doğruladı, ancak saldırıda 5 siville bir askerin öldüğünü ifade etti. Pakistan’da cuma günü eski İçişleri Bakanı’nın evi içerisindeki camide düzenlenen intihar saldırısında, çoğu bayram namazı kılmaya gelen 50’den fazla kişi ölmüştü. Ülkede son birkaç ayda düzenlenen intihar saldırılarında 400’den fazla kişinin yaşamını yitirdiği belirtiliyor. İsrail, ateşkese yanaşmıyor Dış Haberler Servisi İsrail Başbakanı Ehud Olmert, Hamas’ın ateşkes önerisini reddederek örgüt İsrail’i tanımadığı sürece görüşme olmayacağını bildirdi. Olmert, Bakanlar Kurulu toplantısının açılışında yaptığı konuşmada, Ortadoğu barışı için çaba gösteren Dörtler Grubu’nun taleplerini yerine getirmek istemeyenlerle görüşmeyeceklerini, bunun Hamas ve İslami Cihad’ın yanı sıra tüm Filistinli gruplar için geçerli olduğunu söyledi. Ortadoğu barışında arabuluculuk ya ‘Ilımlı İslam’, baskının yeni adı… Batı emperyalizminin ve İslamcıların penceresinden “görülen Türkiye manzarası özünde aynıdır”. Bulunan ortak payanda “İslamcı yapılanmadır”. Kibarca, “Ilımlı İslam’’ adı takılmıştır. Devşirilmiş ya da işbirlikçi sıfatlarını içeren bir tanımlamadır bu. 1) ABD ve AB’nin penceresinden görülen resim; Batı, Atatürk Cumhuriyeti’nin olmadığı, Lozan’ın kazanımlarının ortadan kaldırıldığı, Türkiye pazarının Batı tekellerinin ve kurumlarının eline terk edildiği bir ülke peşindedir. Türkiye Avrupa’da olduğu gibi halkçı ve demokratik örgütlenmelerin bulunduğu bir ülke olmamalıdır. Böyle olursa, “ulusal iktisadi, siyasi ve kültürel çıkarlarını korumaya ve savunmaya başlar’’. Bunun yerine tarikatların, cemaatlerin ve dinci siyasilerin sisteme hâkim olduğu bir duruma gelmeli. Bu yapılanma, sonunda “İslamcı baskıları da beraber getirecekse bize ne!..” Bizim gereksinimlerimizi karşıladıkları sürece türbanlısı, takkelisi, çarşaflısı biraz göz zevkimizi bozmaktan öteye gitmez. Yeter ki ulusalcı, Atatürkçü, halkçı ve antiemperyalist kesimler geri planda kalsınlar. Bir de dincilerle birlikte TSK’nin zamanla siyasetle olan bağları tamamen koparılırsa Batı için ideal bir sonuç doğar. İşte ABD ve AB penceresinden görülen Türkiye manzarası budur. ? İsrail Başbakanı Ehud Olmert, Hamas, İsrail’ i tanımadığı sürece görüşme yapılmayacağını bildirdi. Olmert, Gazze Şeridi’nde yaşananları “gerçek bir savaş” olarak niteledi. pan, ABD, Rusya, Birleşmiş Milletler ve Avrupa Birliği’nden oluşan Dörtler Grubu, Hamas’tan İsrail’i tanımasını, şiddete son vermesini, İsrail ile Filistin Yönetimi arasında imzalanan anlaşmaları kabul etmesini istiyor. İsrail güvenlik güçlerinin, aylardır Gazze Şeridi’nde düzenlediği operasyonların devam edeceğini bildiren Olmert, Gazze Şeridi’nde İsrail ordusu ile Filistinli gruplar arasındaki çatışmaları “gerçek bir savaş” olarak nitelendirdi. Gazze Şeridi’ndeki fiili Hamas hükümetinin Başbakanı İsmail Haniye, geçen salı günü İsrail ile geçici ateşkes sağlanabileceğini söylemişti. Haniye’nin siyasi danışmanı Ahmed Yusuf da hem Kassam roketleriyle İsrail’e düzenledik leri saldırıları, hem de İsrail’in operasyonlarını durduracak geçici bir anlaşma yapma arzusunda olduklarını söyledi. Yusuf, İsrail’in, Gazze’de yaşanan sıkıntılara son vermek için sınırları açmasını da istedi. Bu arada, İsrail, Doğu Kudüs ile Batı Şeria’ya, gelecek yıl 740 ek konut inşa etmeyi planladıklarını açıkladı. Kudüs İşleri Bakanı Rafi Eitan, hiçbir zaman Kudüs’te yapılaşmayı durduracaklarına dair söz vermediklerini belirtti. İsrail’in konut inşa planı Filistin tarafında rahatsızlık yaratıyor. SUUDİ ARABİSTAN Hac sırasında saldırı planı Dış Haberler Servisi Suudi Arabistan güvenlik güçleri, hac farizası sırasında saldırı planı yaptığı bildirilen 28 El Kaide militanını tutukladı. Suudi Basın Ajansı’nda, geçen cuma günü El Arabiya televizyonunun çok sayıda kentte saldırı planlayan El Kaide terör örgütüne bağlı bir grubun yakalandığını duyurmasının ardından çıkan haberde, Mekke, Medine ve Riyad kentleriyle ülkenin kuzey sınırındaki bir bölgede yakalanan militanların eylem yapmayı planladıkları duyuruldu. Haberini İçişleri Bakanlığı kaynaklarına dayandıran Suudi Basın Ajansı, tutuklananlardan birinin yabancı, diğerlerinin ise Suudi vatandaşı olduğunu belirtti. El Arabiya televizyonu, güvenlik birimlerinin hac döneminde çok sayıda kentte saldırı planlayan El Kaide terör örgütüne bağlı bir grubu yakaladığını kaydetmişti. Bu yıl hac döneminde Suudi Arabistan’a 3 milyon hacı adayı gitti. Ya Türkiye’nin içinden bakanlar? 2) İslamcı işbirlikçilerin bakışına gelince… ABD ve AB’nin bu talepleri karşısında içimizdeki “işbirlikçi İslamcılar” şöyle düşünüyorlar: Biz de Cumhuriyet’in değerlerine, Atatürkçü rejime karşıyız. Bu konuda Batı ile örtüşüyoruz. TSK bizim için de büyük engel. Orduyu biz de siyasetin tamamen dışına itip önümüzdeki yolu açmak istiyoruz. ABD ve AB’nin yardımı ile bu işi de hallederiz.(x) Zaten bu nedenle dincilerin ideologları, “Batı ile isteklerimiz hiç bu kadar örtüşmedi” diyerek tezlerini gözler önüne seriyorlar. Tabii ki ABD ve AB bu desteğe karşılık bir fatura çıkarıyor; “Büyük Ortadoğu Projesi’nde taleplerimizi yerine getir” diyor. Türkiye biraz küçülecekmiş.. varsın küçülsün… Ekonomi, Batı’nın arka bahçesi olacakmış; zaten öyle değil mi!.. Ama karşılığında şeriatçı bir düzen kurulacak, bizim için önemli olan bu nihai hedefe ulaşmaktır. İçimizdeki işbirlikçi dincilerin penceresinden görülen manzara da böyle. Tabii bölücüler ve kimi sermaye çevrelerini de “Batı’nın, bu koalisyonun içine kattığını unutmayalım”. İşte giderek artmaya başlayan “dinci baskının” arkasındaki nedenler bunlar: “Mahalle baskıları”, “Fazıl Say’lar’’, “Harembüs’ler’’, sömürgecilerle işbirliği yapan Nobel’ciler, Hıristiyanlarla ortaklık kuran İslamcılar.. artan baskıcı rejimin sinyalleri. Dinin (ve emperyalizmin) baskı kurması için özgürlük istiyorlar. Aynen Şarlo Diktatör filminde Şarlo’nun dediği gibi: “Diktatörler özgürlükleri yalnız kendileri için isterler.’’ Amerika’nın Irak’a, “özgürlük götürüyoruz’’ diyerek girmesi gibi; Türkiye’de özgürlük istiyoruz diyenlerin dinci bir baskı rejimi yaratmaları gibi… (*) AKP, Ordu ve Amerika Üçgenindeki Türkiye,Truva, 2007. www.istanbul.edu.tr/iktisat/emanisali Bangladeş’te kasırga mağdurları evsiz ? Dış Haberler Servisi Bangladeş’i vuran Sidr kasırgasının üzerinden 5 hafta geçmesine rağmen, hâlâ 1.5 milyondan fazla kişinin barınağının olmadığı bildirildi. Uluslararası Kızılay ve Kızılhaç Dernekleri Federasyonu tarafından yapılan açıklamada, 15 Kasım’daki kasırgada 1.5 milyon evin yıkıldığı ve zarar gördüğü belirtilerek, ihtiyaç sahiplerine vaat edilen para yardımlarıyla gelen para arasında ciddi açık olduğu vurgulandı. Bangladeş, 3300’den fazla kişinin öldüğü Sidr kasırgasında zarar gören güney sahillerindeki yerleşim alanlarını yeniden inşa etmek ve diğer ihtiyaçlar için 2 milyar dolar dış yardım talep etmişti. Uluslararası toplum ise Dakka yönetiminin istediğinden çok daha az olan 470 milyon dolarlık yardım gönderme taahhüdünde bulunmuştu. Rusya’da komünistler öfkeli Rusya’da komünistler, 2 Aralık’ta yapılan genel seçimlere hile karıştırıldığı gerekçesiyle protesto gösterileri düzenliyor. St. Petersburg kentinde dün yapılan gösteride, seçimleri ezici çoğunlukla kazanan Devlet Başkanı Vladimir Putin yanlısı Birleşik Rusya aleyhine sloganlar atıldı. Rusya’da muhalefet partileri, seçimlerde usulsüzlük yapıldığı, oy verme işlemi sürerken Birleşik Rusya’nın propagandaya devam ettiği, Putin yanlısı gençlik örgütlerinin muhaliflere baskı yaptığı yolunda suçlamalarda bulunuyor. Komünist Parti, Mart 2008’de yapılması planlanan devlet başkanlığı seçimleri için de liderleri Gennadi Züganov’u resmen aday olarak belirledi. Rusya’daki başkanlık yarışında aşırı sağcı Liberal Demokrat Parti lideri Vladimir Jirinovski de bulunuyor. (Fotoğraf: REUTERS) 1950 tarihli raporda, tüm Amerikalılar potansiyel vatan haini olarak görülüyor FBI 12 bin kişiyi tutuklayacaktı Dış Haberler Servisi ABD’de Federal Soruşturma Bürosu’nun (FBI) eski başkanlarından J. Edgar Hoover’ın ülkedeki muhaliflere yönelik “cadı avı”nın uygulandığı 1950 yılında yaklaşık 12 bin kişiyi tutuklamayı planladığı ortaya çıktı. Soğuk Savaş’ın gündemde olduğu 1950’li yıllarda, dönemin ABD Başkanı Harry Truman’a öneri götüren Hoover’ın, “vatana ihanet ve casusluk” suçlarına karşı kitlesel tutuklamanın gerekli olduğunu savunduğu bildirildi. ABD’de yayımlanan New York Times gazetesinin haberine göre, ? Eski FBI Başkanı J.Edgar Hoover’ın vatana ihanet ve casusluk suçlamasıyla kitlesel tutuklamalar planladığı ortaya çıktı. Dönemin Başkanı Truman’a sunulan raporda, bütün Amerikalılar potansiyel tehdit olarak algılanıyor. yeni açıklanan FBI belgelerinde Kore Savaşı’nın başlamasından 12 gün sonra planı Beyaz Saray’a sunan FBI Başkanı’nın planında, “tüm Amerikalıların ulusal güvenliği potansiyel olarak tehdit ettiği” ifadesi yer alıyor. Hoover’ın, plan kapsamında, gözaltında bulundurulan kişinin suçunun saptanabilmesi için mahkemeye çıkartılmasını, böylece kişilerin haksız tutuklamalara karşı korunmasını öngören yasayı da askıya almayı amaçladığı be ABD’de buz fırtınası: 5 ölü ? Dış Haberler Servisi ABD’nin orta bölgelerinde etkili olan buz fırtınası nedeniyle en az 5 kişinin öldüğü, onlarca kişinin de yaralandığı bildirildi. Yoğun kar yağışı nedeniyle çok sayıda zincirleme trafik kazası meydana geldiği belirtilirken, daha fazla kaza yaşanmasını önlemek amacıyla bazı yollar trafiğe kapatıldı. Kar fırtınasının etkili olduğu Teksas ve Minnesota’da uzun süreli elektrik kesintileri meydana gelirken, yetkililer halkı gerekli olmadıkça dışarı çıkmamaları konusunda uyardı. lirtildi. Planın onaylandığına dair herhangi bir kanıt bulunmadığını yazan gazete, Hoover’ın yüzde 97 ABD vatandaşı olan 12 bin kişilik şüpheli listesini yıllar süren çalışmalar sonucu oluşturduğunu vurguladı. Gazete, listede yer alanların kimliklerine ilişkin bilgi vermedi. Harry Truman döneminde başlayan cadı avı kapsamında, aralarında yazarların ve oyuncuların da bulunduğu çok sayıda kişi, “vatan haini ve komünist” oldukları şüphesiyle gözaltına alınmış ya da tutuklanmıştı. Belçika’da hükümete güvenoyu ? BRÜKSEL (AA) Belçika’da geçici hükümet güvenoyu aldı. 10 Haziran’da yapılan genel seçimlerden bu yana hükümet kurulamayan Belçika’da Temsilciler Meclisi’nde dün yapılan oylamada, Başbakan Guy Verhofstadt’ın kurduğu hükümet, 46’ya karşı 97 oyla güvenoyu aldı. Temsilciler Meclisi, tatil dönemi öncesinde ülkenin hükümetsiz kalmaması için 27 yıldır ilk kez pazar günü toplanarak güvenoylaması yaptı. 194 günlük hükümetsiz dönemin ardından partiler arasında varılan uzlaşma sonucu Verhofstadt marta kadar başbakanlığı kabul etmişti. Anne oğul aynı cephede Dış Haberler Servisi İngiliz ordusunda görevli 49 yaşındaki hemşire binbaşı Debbie Aylett, 22 yaşındaki oğlu Tom Aylett’in bulunduğu Afganistan cephesinde görevlendirildi. Aylett’ler, böylece aynı cephede görev yapacak ilk anne oğul oldu. Yeni yılın ilk günlerinde Afganistan’a gidecek olan Debbie Aylett, deniz piyadesi olarak görev yapan oğlundan daha üst rütbeli olduğu için oğlunun komutanı durumunda. Anne Aylett, oğluyla bu sevinci telefonda paylaştıklarını belirterek, “Bana anne değil, ‘komutanım’ demesini söyledim. Aslında bunun söylenişi bile bana garip geliyor” dedi. Çatışmaların en yoğun olduğu bir bölgede görev yapacak olan Aylett, “Oğlumun karşı karşıya olduğu tehlikeleri iyi biliyorum. Yaralanırsa yardım edebilirim” dedi. Darbeciler kaybetti Dış Haberler Servisi sıradaki Demokrat Parti ise Tayland’da dün yapılan ge161 sandalye çıkarabildi. Uzmanlara göre, HİP senel seçimleri, 15 ay önce asçimleri birinci sırada bitirkeri darbeyle görevden mesine rağmen mecliste çouzaklaştırılan eski Başbağunluğu sağlayamayacak. kan Taksin Şinavatra yanHalkın İktidarı Partisi lilısı Halkın İktidarı Partisi Samak Sundaravej deri Samak Sundaravej, (HİP) kazandı. Hong Kong’da bulunduğu Kullanılan oyların yüzde 80’inden alınan sonuçlara göre, par bildirilen Taksin Şinavatra’nın kenlamentonun 480 üyeli alt kanadın disini telefonla arayarak tebrik ettida HİP 230 sandalye kazandı. İkinci ğini söyledi. Saddam’ın yatı satılıyor ? Dış Haberler Servisi Irak’ın devrik lideri Saddam Hüseyin için inşa edilen bir süper yatın yaklaşık 34.5 milyon dolara Fransa’nın güneyindeki Nice limanında yeni sahibi Ürdün Kralı Abdullah’ı beklediği bildirildi. “superyachttimes.com”da verilen bilgilere göre 82 metre boyundaki El Yemame, 1981 yılında Danimarka’da inşa edilmiş. İlk ismi Kadisiye Saddam olan ve Irak’a hiç gönderilmeyen yatı, daha sonra Suud kraliyet ailesi satın alarak ismini El Yemame olarak değiştirmiş. Suudi Arabistan’ın Cidde limanında 10 yıl boyunca bekleyen yatı bu yılın başında KralıAbdullah satın almış. CUMHURİYET 11 K
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle