Katalog

15 ARALIK 2007 CUMARTESİ CUMHURİYET SAYFA HABERLER DİNCİ UYGULAMALARDAN KAYGILI 3 Turhan Selçuk AKUT BAŞKANI NASUH MAHRUKİ SÖZ ÇİZGİNİN Say: Türkiye rüyalarımız biraz öldü Haber Merkezi Türkiye’deki “dinci uygulamalardan” kaygı duyan dünyaca tanınmış ünlü piyanistimiz Fazıl Say, Türkiye’den şu anda değil ancak ileride ayrılarak Lozan’a yerleşmeyi düşündüğünü söyledi. Say, “Bizim Türkiye rüyalarımız biraz öldü. Türkiye’de tüm bakan eşleri türban takıyor. İslamcılar zaten kazandı, biz yüzde 30, onlar yüzde 70” dedi. Kültür ve Turizm Bakanı Ertuğrul Günay da Say’ın açıklamalarını değerlendirirken, “Değerli bir sanatçının kendi toplumuna yabancılaşmasını üzüntüyle karşılarım. Vatan, öyle yöneticiye kızıp da terk edilecek bir toprak değildir’’ dedi. Alman Süddeutsche Zeitung gazetesi, Paris’te, keman ustası Renaud Capuçon ve piyanist Fazıl Say’la bir söyleşi yaptı. Söyleşide Fazıl Say’ın başka bir ülkeye yerleşeceğini belirtti. Say, bir süre önce Avrupa Birliği’ne bağlı Avrupa Komisyonu’nca “2008 Kültürler Arası Diyalog” çalışmalarında “AmbassadorElçi” unvanıyla görevlendirilmişti. Say, gazetedeki söyleşisiyle ilgili soruları şöyle yanıtladı:“Şu anda değil ama ileride Türkiye’den ayrılmayı düşünüyorum. Bizim Türkiye rüyalarımız biraz öldü. Türkiye’de tüm bakan eşleri türban takıyor. İslamcılar zaten kazandı, biz yüzde 30, onlar yüzde 70. Biz artık azınlıkta kaldık, dışlanıyoruz. Çankaya’daki davete bile beni çağırmadılar. Böyle giderse, bir kızım var, onu da alır yurtdışına giderim.” Bu arada Cumhurbaşkanlığı Basın Merkezi’nden yapılan açıklamada, gazetelerde yer alan, piyanist ve besteci Fazıl Say’ın Çankaya’daki resepsiyona çağrılmadığı şeklindeki haberlerin gerçeği yansıtmadığı belirtildi. Açıklamada, Fazıl Say’ın Ankara’daki adresine davetiye gönderildiği ve adrese ulaşılamadığına dair bir geri bildirim alınmadığı kaydedildi. ‘Vatan sevgisi evlat sevgisi gibi olmalı’ İstanbul Haber Servisi Arama Kurtarma Derneği (AKUT) Başkanı Nasuh Mahruki, Türkiye 1999 büyük Marmara depremiyle yakaladığı zihin haritası değişim fırsatını kaçırdığını belirterek “Bu tarihsel fırsatı çok fena kaçırdığımızı, onun da ötesinde kaçırmanın bedeli olarak tam aksi tarafa savrulduğumuzu düşünüyorum. Bundan sonrasında da Türk toplumu her ne yapacaksa, yaşayarak, bedelini ödeyerek yapacak” dedi. Nasuh Mahruki, ülke ve vatan sevgisinin evlat sevgisi gibi olması gerektiğini vurguladı. Sivil toplum hareketinin ve AKUT’un gelişim seyrini, karşılaştığı zorlukları, “zihin haritası” değişimi fırsatını nasıl ve neden kaçırdığımızı anlatmak için “Vatan Lafla Değil Eylemle Sevilir” adıyla yazdığı kitabı Güncel Yayıncılık’tan piyasaya çıkan AKUT Başkanı Mahruki, Türkiye’nin büyük Marmara depremiyle yakaladığı zihin haritası değişim fırsatını neden çok fena kaçırdığını şöyle anlattı: “1999 Gölcük depremi sonrasında toplumda bir değişim talebi ortaya çıkmıştı, çünkü kayıplarla dolu, günü kurtarmaya dönük mevcut anlayışın yarattığı bütün sorunlar 45 saniyede bir tokat gibi hepimizin suratında patlamıştı. Ama biz değişimi başlatmak yerine birbirimizi didiklemeye ve suçu ona buna atıp, yapılması gerekenleri görmezden gelmeye devam ederken 2002’de Türk siyaset sahnesinde köklü bir dönüşüm, değişim yaşandı. Siyasetteki bu öze ilişkin değişim açık olarak toplumsal hayatımızda da bir değişim ve dönüşümü beraberinde getirdi. Burada bir de Büyük Ortadoğu Projesi (BOP) ve ılımlı İslam projelerinin dünya konjonktüründeki zamanlaması ve Türkiye’deki bu değişim talebiyle üst üste çakışması ancak kaderin bir cilvesi olarak açıklanabilir bence.” HER ŞEY YOLUNDA... Alman genç serbest bırakıldı ANTALYA (Cumhuriyet) Antalya’nın Manavgat ilçesinde nisan ayında İngiliz kız C.M’ye (13) cinsel tacizde bulunduğu iddiasıyla tutuklanan Alman B.M.W (17), sekiz aydır tutuklu yargılandığı davanın yedinci duruşmasında tahliye edildi. Alman gencin serbest bırakılması Almanya’da büyük sevinç yarattı. Antalya 1. Ağır Ceza Mahkemesi’nde dün görülen duruşmaya, “cinsel saldırı’’ suçlamasıyla tutuklu yargılanan B.M.W, avukatları Ahmet Ünal Ersoy, Mehmet İplikçioğlu, Şükrü Enhoş ile babası Ralf Jans W. katıldı. Duruşmada suçlama ları reddeden B.M.W. ve avukatları, hâkime tahliye talebinde bulundular. İngiliz kızın avukatı Ömer Aycan ise Alman gencin tutukluluk halinin sürdürülmesini istedi. Mahkeme, delillerin büyük kısmının toplanmış olması nedeniyle Alman B.M.W’nin, koşulsuz tahliye edilmesine karar verdi.B.M.W’nin serbest kalması Alman TV kanalları tarafından, “flaş’’ haber olarak duyuruldu. Almanya Başbakanı Angela Merkel ve Dışişleri Bakanı FrankWalter Steinmeier, Alman genci B.M.W’nin serbest bırakılmasından büyük memnuniyet duyduklarını ifade ettiler. 5 yıldır aranan bankacı yakalandı ? İstanbul Haber Servisi Müşteri hesaplarından yaklaşık 6 trilyon lirayı zimmetine geçirdiği iddiasıyla hakkında dava açılan ve 5 yıldır gıyabi tutuklu olarak aranan eski Ziraat Bankası Caddebostan Şubesi Müdür Yardımcısı Dilek Dizdaroğlu, Bakırköy’de oturduğu evde yakalandı. Dizdaroğlu’nun gıyabi tutuklu olarak yargılandığı davanın iddianamesinde, sanığın 30 Ekim 2002 ile 29 Kasım 2002 tarihleri arasında, 126 kişinin hesabından toplam 6 trilyon 117 milyar 764 milyon lira, 35 bin Avro ve 23 bin 204 doları zimmetine geçirdiği öne sürülüyor. Dizdaroğlu çıkarıldığı mahkemece tutuklandı. Sivil toplumun gücü Mahruki, 21. yüzyılda, özellikle demokratikleşme ve çağdaşlaşma ölçütlerinden biri olarak sivil toplumun yönetsel süreçlerdeki etkinliğinin, denetim mekanizmalarından biri olmasının ve sorumluluk üstlenmesinin artmasını ön şart olarak tanımlandığını anımsatarak bu konudaki görüşlerini şöyle özetledi: “Sivil toplumun gücü bütün dünyada yükseliyor. Ancak Türkiye’de herhangi bir alt kimliğe, cemaate, gruba dayanmadan tamamen bağımsız olarak ve her yere eşit mesafede kendinizi tanımlayarak sivil toplum olmak ne yazık ki artık çok zor. Ülkede medya da, iş dünyası da, sivil toplum da belirli alt kimlikler arasında bölünmüş durumda ve her biri kendi grubu ile hareket etmeyi tercih ediyor.” CUMHURİYET 03 CMYK