Katalog

22 EKİM 2007 PAZARTESİ CUMHURİYET SAYFA HABERLER Ankara’da gün boyu toplantılar yapıldı. Köşk’teki güvenlik zirvesinden kararlılık mesajı çıktı 9 IRAK’TA PEŞMERGE DESTEĞİ ‘Bedel neyse ödenir’ ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Hakkâri’deki terör saldırısının ardından Genelkurmay Başkanlığı, Jandarma Genel Komutanlığı, Başbakanlık ve İçişleri Bakanlığı’nda hareketli saatler yaşandı. Sınır ötesi operasyonla ilgili tüm plan ve hazırlıklar masaya yatırıldı. Çankaya Köşkü’ndeki zirvenin ardından yapılan açıklamada, “Türkiye, Irak’ın toprak bütünlüğüne saygılı olmakla birlikte, teröre yardım ve yataklık yapılmasına müsamaha göstermeyecek ve hakkını, hukukunu, bölünmez bütünlüğü ile vatandaşlarını korumak için gereken bedel ne ise ödemekten kaçınmayacaktır” denildi. Hakkâri’deki terörist saldırı referanduma odaklanan Ankara’yı hareketlendirdi. Ankara’daki hareketlilik, sabah saatlerinde İçişleri Bakanlığı’ndaki toplantı ile başladı. Saat Gönül: Sınır ötesinİn acelesi yok KİEV (AA) Kiev’de ABD Savunma Bakanı Robert Gates ile görüşen Milli Savunma Bakanı Vecdi Gönül, “Sınır ötesi operasyon planları olduğunu”, ancak bunun “aciliyeti bulunmadığını” belirtti. Gates de Türkiye’nin hemen sınır ötesi bir operasyona girişeceğini sanmadığını ifade etti. Gates, Türkiye’den Irak’a büyük boyutlu bir askeri güç göndermeyeceği yönünde garanti alıp almadığı sorusuna “Hayır” yanıtını verdi. si bekleniyordu ancak Erdoğan, programını yarıda keserek saat 15.00’te Ankara’ya döndü. Erdoğan’ın Başbakanlık Merkez Bina’ya geçmesinin ardından burada yeni bir güvenlik zirvesi yapıldı. Çiçek, Atalay, Jandarma Genel Komutanı Orgeneral Işık Koşaner, MİT Müsteşarı Taner, Emniyet Genel Müdürü Köksal ve İçişleri Bakanlığı Müsteşarı Şahabettin Harput’un katıldığı toplantı, 1 saat 20 dakika sürdü. Toplantıdan sonra açıklama yapan Hükümet Sözcüsü Çiçek, “Sınır ötesine geçiş var mı” sorusuna “Bunlar ayrıntıdır. Ben de ayrıntıyla uğraşmam” yanıtını verdi. “Devletimiz ve güvenlik güçlerimiz bölgeye hâkimdir” diyen Çiçek, TSK’ye, sınır ötesi operasyon konusunda hükümet tarafından yetki verilip verilmeyeceği sorusu üzerine “Onlar işin ayrıntısıdır. Bu mücadeleden başarıyla çıkmak adına ne karar alınması gerekiyorsa alındı, alınıyor ve alınacaktır” değerlendirmesini yaptı. 12.45’te başlayan toplantıya, Devlet Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Cemil Çiçek, İçişleri Bakanı Beşir Atalay, MİT Müsteşarı Emre Taner, Emniyet Genel Müdürü Oğuz Kağan Köksal ve Jandarma Genel Komutanlığı’ndan üst düzey yetkililer katıldı. Toplantıda, Irak’tan sızdığı bildirilen teröristlere yönelik istihbari çalışmalar değerlendirildi. Referandum için İstanbul’da bulunan Başbakan Tayyip Erdoğan’ın, akşam saatlerinde Ankara’ya dönme Bu sırada Genelkurmay Başkanı Orgeneral Yaşar Büyükanıt da İtalya’daki temaslarının ardından öğle saatlerinde Ankara’ya geldi. Genelkurmay Başkanlığı’nda gün boyu çatışmayla ilgili ayrıntılar değerlendirildi, sınır ötesi operasyon konusunda plan ve hazırlıklar masaya yatırıldı. Cumhurbaşkanı Abdullah Gül oyunu kullanmak üzere öğle saatlerinde Kayseri’ye gitti. Köşk’teki toplantı Gül’ün dönmesinin ardından akşam 20.00’de başlayabildi. Toplantıya Erdoğan, Büyükanıt, Çiçek, Atalay, Adalet Bakanı Mehmet Ali Şahin, kuvvet komutanları, Orgeneral Koşaner, MİT Müsteşarı Taner, Emniyet Genel Müdürü Köksal ve ilgililer katıldı. OPRAK BÜTÜNLÜĞÜNE SAYGILIYIZ AMA... T Yaklaşık 2.5 saat süren toplantı son PKK mevzilerini kim kazdı? MEHMET FARAÇ HAKKÂRİ / DİYARBAKIR PKK, 15 gün arayla Kuzey Irak’tan sızarak gerçekleştirdiği ikinci saldırıyla, TSK’yi sınır ötesi operasyona kışkırtıyor. Örgüt 5 yıl aradan sonra ilk kez 200’den fazla teröristle gerçekleştirdiği saldırıyla operasyon endişesindeki kadrolarını ayakta tutmaya çalışıyor. Kandil Dağı’na operasyon beklentisinin yoğunlaştığı bir dönemde, örgütün bu pervasızlığının nereye dayandığını ABD’lilerle, sınırda mevzi kazan peşmergelerin de yanıtlaması gerekiyor. Hakkâri’deki bu kanlı saldırının ipuçlarının örgüt tarafından daha önce verildiğini görmek için Cumhuriyet’in birkaç gün önceki sayılarına bakmak yetiyor. Kandil Dağı’ndan PKK’yi yöneten Murat Karayılan’ın “topyekun mücadele” çağrısı kapsamında, örgütün çok sayıda eylem grubunun yurtiçinde rahatlıkla dolaştığını ve silah bulmakta zorlanmadığını iddia etmesi bunu kanıtlıyor. Yalnızca bu değil, PKK’nin olası bir operasyona karşı uzun süredir mevzide olduğu da anlaşılıyor! Kuzey Irak sınırının sıfır noktasında hareket halindeki bir birliği hedef alan militanların, peşmergelerin de mevzide olduğu köylerden geçerek saldırıyı gerçekleştirmesi ve yeniden geri dönecek lojistik donanıma sahip olması Türkiye’nin nasıl bir organizasyonun tehdidi altında olduğunu açığa veriyor. BARUT TAŞIYOR! PEŞMERGE Tezkerenin TBMM’den geçmesinin ardın ‘RICE BİZDEN SÜRE İSTEDİ’ Erdoğan yine ABD’yi bekliyor ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, ABD Dışişleri Bakanı Condoleezza Rice’ın kendisini arayarak, PKK’nin Kuzey Irak’taki faaliyetlerinin önlenmesi konusunda “Bize birkaç gün müsaade edin” dediğini söyledi. Erdoğan, Türkiye’nin “askeri gerekçeler oluştuğu zaman” sınır ötesi operasyon tezkeresini kullanacağını ifade etti. Başbakan Erdoğan halkoylaması sonuçlarıyla ilgili düzenlediği basın toplantısına, “Türk halkı büyük bir demokratik olgunluk ve sorumluluk sergileyerek sandık başına gitmiş ve yarının aydınlık Türkiye’sini inşa etme yolundaki kararlılığını evet oylarıyla tescil etmiştir. Halkımızın sandıkta verdiği karar, geçmişte kriz ve gerilim kaynağı olan tüm meselelere çözüm getirerek son noktayı koymuştur” dedi. Hakkâri’de 12 askerin şehit olması üzerine İstanbul’un çeşitli semtlerindeki Ülkü Ocakları, Nizamı Âlem ve Alperen Ocakları’ndan gelenler Taksim Atatürk Anıtı’nda bir araya geldi. Yaklaşık bin kişiye ulaşan topluluk, PKK aleyhine sloganlar attı. İstiklal Caddesi’ne doğru yürüyen grup, TKP binasının önünden geçerken “Ya sev ya terk et”, “Her Türk asker doğar” sloganları attılar. DTP ilçe merkezinin bulunduğu Tarlabaşı’na yönelen grubun önü çevik kuvvet polisi tarafından kesildi. Şişli’den Taksim’e gelen ülkü ocakları üyeleri Agos gazetesi önünden geçerken “Burası Türkiye, ya sev ya terk et” sloganları attı. Bir sivil polis, PKK’li zannedilerek darp edildi. İstiklal Caddesi’nden geçen bir kişi de linç edilmek istendi. Gencin sığındığı polis arabasına da saldırıldı. Şişli, Kadıköy ve İstanbul’un birçok semtinde de gösteriler yapıldı. CHP İstanbul İl Örgütü bugün 10.00’da Kadıköy’de “Teröre lanet, şehitlere saygı” mitingi gerçekleştirecek. (Fotoğraf: VEDAT ARIK) Teröre lanet yağdı rasında yapılan yazılı açıklamada, toplantıda terörle mücadele konusunda Türk halkının devletine olan tam güveninden kaynaklanan azim ve kararlılığının vurgulandığı ifade edildi. Açıklamada, şunlar kaydedildi: “Terör örgütünün bu hain saldırılarla toplumumuzun birlik ve beraberliğini bozmak amacı güttüğü aşikârdır. Buna karşılık halkımızın, haklı tepkisini gösterirken kardeşlik duygularına zarar verecek tutum ve davranışlardan kaçınarak her durumda sağduyusunu koruyacağına, güç birliği içinde hareket edeceğine, birlik ve beraberliğini güçlendirerek teröre karşı en anlamlı cevabı vereceğine inancımız tamdır. Aynı anlayış içinde, bütün kurum ve kuruluşlarımızın ve özellikle yazılı ve görsel medyamızın üzerlerine düşen sorumlu ve sağduyulu yaklaşımı sürdüreceklerinden kuşku duyulmamaktadır.” İRLİK OLMA ZAMANI B Saldırılar karşısında günün Basına yüklendiler Erdoğan, medyanın suçlu aradığını savundu, Çiçek gözdağı verdi. Meslek örgütleri ‘Basın demokrasinin vazgeçilmez unsurudur’ dedi İstanbul Haber Servisi Başbakan Tayyip Erdoğan ve Hükümet Sözcüsü Cemil Çiçek Hakkâri’deki terörist saldırının ardından yaptıkları açıklamalarda medyayı suçladı. Üsküdar’da oyunu kullandıktan sonra Hakkâri’deki saldırı ile ilgili soruları yanıtlayan Erdoğan medyanın yayınlarını eleştirerek “Yayınlarda ajitatif bazı değerlendirmelerin, yorumların olması bizleri üzmektedir. Bazı yorumcuların rastgele çıkartılıp suçlu arama gayreti içine girmeleri bizler için önem arz etmektedir” diye konuştu. Çiçek de yaptığı açıklamada televizyon kanallarının eksik bilgiye dayalı haberler yaptığını savunarak “Ne kadar uzman olduğu şüphe götüren bir kısım insanlar kamuoyuna açıklamalar yapmaktadır” dedi. Bu durumun terörle mücadeleye zarar verdiğini ileri süren Çiçek, şunları kaydetti: “Yasal birçok yetki olmasına rağmen bu yetkiyi kullanmak istemedik. Basın menpuslarımızın mücadeleye yardımcı olması lazım.” Hükümetin basına yönelik eleştirileri tepki çekti. Türkiye Gazeteciler Cemiyeti Başkan Yardımcısı Turgay Olcayto, Başbakan’ın her kötü gidişin altında medyayı aramaktan vazgeçmesini istedi. Olcayto, “Demokrasi tahammül rejimidir ve basın da bu rejimin vazgeçilmez bir unsurudur” dedi. Türkiye Gazeteciler Sendikası’ndan yapılan açıklamada da “Erdoğan’ın yaptığı ilk açıklamada medyayı suçlu aramakla suçlaması ve hedef göstermesi kabul edilemez” denildi. T Daha sonra gazetecilerin ÜRKİYE HAKLARINI KULLANACAK sorularını yanıtlayan Erdoğan, Irak Cumhurbaşkanı Celal Talabani’nin PKK liderleriyle görüştüğü ve PKK’nin ateşkes ilan edeceği yönündeki sözlerinin anımsatılması üzerine, bu tespitlerin kendisini tatmin etmediğini söyledi. “Biz artık uygulamayı görmek istiyoruz” diyen Erdoğan, şunları söyledi: “Bu tür sözleri söylemek güzel şeyler, ifadeler güzel ama neticesi ne olacak bunu görmek isteriz.” Bir başka soru üzerine Türkiye’nin uluslararası hukuktan doğan tüm haklarını kullanacağını ifade eden Erdoğan, Çankaya Köşkü’nde düzenlenen güvenlik zirvesi öncesinde ABD Dışişleri Bakanı Rice’ın kendisini aradığını ifade etti. Rice’ın kendisine bu konu üzerinde hassasiyetle durduklarını söylediğini anlatan Erdoğan, “Bu konudaki haklılığımızı vurgulamanın ötesinde bize birkaç gün müsaade edin demek suretiyle de bu süreci ne denli ciddiye aldıklarını ifade ettiler” dedi. EREKÇELER OLUŞURSA G TEZKERE KULLANILIR Erdoğan, Rice’ın önümüzdeki döneme iliş birlik günü olduğunun herkes tarafından takdir edileceği belirtilen açıklamada, Kuzey Irak’a yönelik olası bir sınır ötesi operasyon konusunda mesajlar verildi. Açıklamada, şöyle denildi: “Milletimizin desteği, tüm kurum ve kuruluşlarımızın işbirliği, kahraman güvenlik kuvvetlerimizin yılmaz ve özverili üstün görev anlayışıyla bölücü terör örgütüne karşı yürütülen mücadele kararlılıkla sonuna kadar devam ettirilecektir. Türkiye, Irak’ın toprak bütünlüğüne saygılı olmakla birlikte, teröre yardım ve yataklık yapılmasına müsamaha göstermeyecek ve hakkını, hukukunu, bölünmez bütünlüğü ile vatandaşlarını korumak için gereken bedel ne ise ödemekten kaçınmayacaktır. Bu husus, rahmetle andığımız şehitlerimize, acil şifalar dilediğimiz yaralılarımıza olduğu kadar, gelecek nesillerimize de yönelik sorumluluğumuzdur.” dan aslında geri plana çekilmesi, hatta Kandil ve çevresindeki karargâhını boşaltarak Irak’ın iç kesimlerine kaçması gereken bir örgütün, karşı saldırıyla meydan okumaya çalışmasını salt PKK’nin cahil cesaretine, var olma savaşına ya da ayakta durmayla ilgili çırpınışına bağlamak yetmiyor. PKK’nin arkasında artık Kuzey Irak’taki egemenlik de politik bir güç olarak duruyor! Türkiye’ye “bir kedi bile iade etmem” diyen Talabani ile dün bile PKK’yi terör örgütü ilan etmeyeceğini açıklayan Barzani’nin bu saldırının arkasındaki etkileri de artık ciddi biçimde deşilmeyi ve sorgulanmayı bekliyor. Son saldırı ve peşmerge liderlerinin açıklamaları gösteriyor ki, Türkiye yalnızca Kandil ve çevresindeki birkaç köyde örgütlenen PKK’nin 35 bin militanıyla savaşmıyor. Geri planda ise Barzani ve Talabani’nin tehditleri ve koruma stratejilerinin PKK silahlarına ne yazık ki barut taşıdığı kuşkusuna yol açıyor! OLMA KAYGISI! VAR Nitekim iki peşmerge liderinin 12 askerin şe Muhalefet, hükümete sınır ötesi operasyonu geciktirmemesi için çağrı yaptı ‘Örtülü hedefin içindeyiz’ ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Hakkâri Dağlıca’daki terörist saldırının ardından muhalefet, hükümete teröre karşı etkin önlem için derhal harekete geçme ve terör konusunda “milli politika oluşturma” çağrısında bulundu. CHP Genel Başkanı Deniz Baykal, Türkiye’nin yükselen terör karşısında “etkili ve caydırıcı” bir politikaya acilen gereksinimi olduğunu belirterek şu görüşleri dile getirdi: “Terör artık hükümeti aşmıştır. Yeni, kapsamlı bir terörle mücadele politikasına şiddetle, acilen ihtiyaç vardır. Hükümetin kendi başına iç organlarıyla bu konuyu konuşarak etkili, caydırıcı bir politika geliştirme şansı kalmamıştır. Milli platform oluşturulmalı ve milli bir terörle mücadele politikası ortaya konulmalıdır. İktidar, muhalefet, asker, sivilin birlikte kararlaştıracakları bir politikanın zorunlu olduğunu bir kez daha hatırlatmak istiyorum.” Başbakan Tayyip Erdoğan’ın terör örgütüne “parlamentoya gir” çağrısı yaptığını kaydeden Baykal, “Bu terörle mücadele anlayışı iflas etmiş bir anlayıştır. Bir yandan tezkere çıkaracaksın, öte yandan PKK’ye parlamentoya gir diyeceksin. Terörle mücadele konusunda milli bir de BAHÇELİ: OPERASYON MUTLAKA GERÇEKLEŞMELİ hit edilmesinin hemen ardından meydan okurcasına açıklamalar yapması, Murat Karayılan’ın “Türk ordusu mevzide bizi değil peşmergelerle ABD’yi bulacak” sözlerini neye dayanarak söylediğini de ortaya çıkarıyor. Irak’ın kuzeyini yöneten peşmergelerle Talabani’nin KYB’sine ait internet siteleri günlerdir yurttaşlarını TSK’nin yapacağı operasyona karşı topyekun direnişe çağırıyor. Bu çağrının PKK’yi cesaretlendiren unsurlardan biri olduğunu görmemek için kör olmak gerekiyor. PKK’nin askeri kanadı her ne kadar, 12 askerin, TSK’nin önceki gece sınır ötesine yaptığı operasyonda çıkan çatışmada öldürüldüğünü öne sürse de, saldırı konumları ve kaçış noktaları onların Kuzey Irak’tan girerek saldırıyı gerçekleştirdiğini gösteriyor. Genelkurmay’ın açıklamasının da bu yönde olması 200 militanın sınırdaki operasyon sırasında kimlerin, hangi desteğiyle Kuzey Irak’ın Oramar bölgesindeki mevzide beklediğini sorgulamayı gerektiriyor! TSK’nin cenderesine alınan bir örgütün 15 gün arayla gerçekleştirdiği eylemin pervasızlığında, PKK’nin örgütsel kaygılarının yattığını da görmek gerekiyor. PKK yöneticileri, tezkerinin çıkmasının ardından başkaldıran açıklamalar yapsalar da, örgütün alt kadrolarının operasyon kaygısı yaşadığı biliniyor. 12 askeri şehit eden kışkırtıcılıkta militanları motive etme kaygısı da bu yüzden çok öne çıkıyor. Bu durum örgütün önümüzdeki süreçte de benzer saldırılardan kaçınmayacağını gösteriyor. M kin bir ipucu verip vermediği yönündeki soru üzerine de, “Bundan tabii çok çok rahatsız olduklarını söylediler. Biz de kendilerinden eğer atacağınız adımları süratle atarsanız, bu bizim stratejik ortaklığımızın gereği olarak da bizim nasıl Afganistan’da attığımız adımlar çok seri ve zamanlı olduysa sizlerin de atığı bu adım zamanlı olacaktır çünkü çok geciktik dedik” diye konuştu. Erdoğan, bir gazetecinin MHP lideri Devlet Bahçeli’nin Kuzey Irak’a sınır ötesi operasyon yapılması ve olağanüstü hal ilan edilebileceği yönündeki sözleri üzerine de, “Bizler birileri talep ediyor, istiyor, arzu ediyor diye olağanüstü hal ilan edemeyiz. Burada basit siyasi rant hesabı içerisine girilirse bu yanlış olur” dedi. Erdoğan, Türkiye’nin “askeri gerekçeler oluştuğu zaman” tezkereyi kullanmaktan çekinmeyeceğini söyledi. HP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, TBMM’den sınır ötesi operasyonla ilgili tezkere çıktığını anımsatarak Erdoğan’dan aldığı yetkinin anlamının idraki içinde olmasını istedi. Sınır ötesi operasyonun mutlaka gerçekleştirilmesi gerektiğini belirten Bahçeli, “Bu kanlar yerde bırakılmamalıdır. Aksi takdirde Türk Silahlı Kuvvetleri, alınmış olan bu yetkiye veya Türkiye Cumhuriyeti Hükümeti almış olduğu bu yetkiye karşı bir basiretsizlik ortaya koyar ise o zaman yıllardır verilmiş olan her türlü mücadelenin anlamı kalmaz. Başkaları ‘hedefe yaklaşıyoruz’ diye gittikçe azgınlaşabilir” dedi. Bahçeli yaptığı yazılı açıklamada da, “İç ve dış kaynaklı bölücü terör savaş ilan etmiştir. Bu savaşın gereğini hiç vakit geçcirmeden yerine getirmek, artık AKP hükümeti için kaçamayacağı tarihi bir vebaldir” görüşüne yer verdi. DTP OLAĞANÜSTÜ TOPLANDI Türk: Büyük acı duyuyorum ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Hakkâri’deki terörist saldının ardından DTP yönetimi de olağanüstü toplandı. DTP Grup Başkanı Ahmet Türk’ün başkanlığındaki toplantının içeriğine ilişkin açıklama yapılmadı. DTP Grup Başkanı Türk, toplantının ardından gazetecilerin soruları üzerine, saldırıdan dolayı çok üzüntülü olduklarını söylemekle yetindi. “Olaydan büyük acı duyduğunu” ifade eden Türk, Mesud Barzani’nin PKK ile ilgili açıklamalarının sorulmasına da sinirlendi. Türk, Barzani’nin PKK’nin terör örgütü olmadığını söyleyen sözlerinin sorulması üzerine “Onu gidin Barzani’ye sorun” dedi. DTP’de toplantı sürerken Ankara Emniyeti de bina çevresinde güvenlik önlemleri aldı. ğerlendirmeye ihtiyaç var” görüşünü dile getirdi. Baykal, teröristlerle tek tek mücadele ederek sonuç alınamayacağını, terör bataklığının kurutulması gerektiğini vurgularken, terörü himaye edenlere bunun bedelinin çok ağır olacağının gösterilmesi gerektiğinin de altını çizdi. Baykal, “Türkiye askeri müdahale konusunda tereddütlü, çekingen bir tutum sergileyerek caydırıcı olamaz. Olay olağanüstü ciddiyet kazanmıştır. Artık, terör nitelemesi yetersiz kalmıştır. Türkiye’nin örtülü savaşın hedefi haline geldiğini kavramak gerekir. PKK aracılığıyla Türkiye’ye karşı örtülü savaş yürütülmektedir” dedi. SEZER: TEZKERE HATIRA FOTOĞRAFI DEĞİL DSP lideri Zeki Sezer, “Bir yere girilecekse girilsin. Bir yere gidilecekse gidilsin. Artık gecikilmesin” dedi. Sezer, sınır ötesi operasyon için yetki veren tezkerenin Meclis’te kabul edildiğini hatırlatarak “Tezkere, çerçeveye konulup asılacak bir hatıra fotoğrafı değildir” dedi. DYP Genel Başkanı Çetin Özaçıkgöz ise “Hükümet, hiç vakit kaybetmeden bölgede öncelikle sıkıyönetim ilan etmelidir’’ görüşünü ifade etti. CUMHURİYET 09 K