Katalog

27 NİSAN 2006 PERŞEMBE CUMHURİYET SAYFA HABERLER Arınç ve Erdoğan’ın konuşması, parti içinde farklı değerlendirmelere neden oldu 5 POLİTİKA GÜNLÜĞÜ HİKMET ÇETİNKAYA AKP’de güç savaşı 3 dakika için 105 dakika bekletti ? ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, Bilkent Üniversitesi’nde düzenlenen ve toplam 3 dakikalık bir konuşma yaptığı tören için salondaki yaklaşık 300 kişiyi 105 dakika bekletti. Salondakiler beklediği sırada Başbakan’ın yemekte olduğu ortaya çıktı. Erdoğan’a Bilkent Üniversitesi Nanoteknoloji Enstitüsü’nde saç telinden 300 kat daha küçük boyutta Türk bayrağı hediye edildi. Erdoğan, yaptığı konuşmada, ‘‘Benim hasretim şu; ilk Nobel Ödülü’nü ne zaman alacağız’’ dedi. ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) TBMM Başkanı Bülent Arınç ve Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın ardı ardına ‘‘milli egemenlik, laiklik ve demokrasi’’ konularında sert mesajlar vermesi, parti içinde ‘‘Erken seçim sinyali mi?’’ sorularına neden oldu. Kulislerde, Arınç’ın konuşması ‘‘Kendisine tabanda alan yaratmaya çalışıyor, güç denemesi yapıyor’’ diye nitelendirilirken; Erdoğan’ın da ‘‘hükümete baskı yapan çevrelere erken seçim tehdidinde bulunduğu’’ yorumları yapılıyor . TBMM Başkanı Arınç ve Başbakan Erdoğan’ın arka arkaya Çatışma... Aslında amaçları öteden beri belliydi. İran modeli İslam cumhuriyeti. Sonraları, ABD’yle olan yakınlaşma, ‘‘Ilımlı İslam Modeli’’ne dönüştü. Eh, bunda Fethullah Gülen’in ABD kontrolüne girmesinin de önemli payı vardı... Muhterem, tam Rice’ın Türkiye’ye gelmesinden iki gün önce, bombasını patlattı. Ilımlı İslamı demokrasiyle birleştirip takkeli ve takkesiz liboşları ‘‘hoşnut’’ edecek biçimde bir çıkış yaptı. Muhterem, laikliği tartışmaya açmak istiyor... Oysa laiklik kavramı tartışılmaz... Ne Fransa’da, ne İngiltere’de ne de ABD’de!.. Kuran kursları, tarikat okulları, Hizbullah yuvalanması, El Kaide... Hedef bellidir: ‘‘Laik demokratik Cumhuriyet... Atatürk’ün devrim ve ilkeleri... Çağdaşlaşma, demokrasi...’’ İnanç sahipleri sosyal alandan dışlanıyorlarmış!.. Burada söylenmek istenen şu: ‘‘Kadınlar kara çarşafla, sıkmabaşla kamu kurum ve kuruluşlarında çalışmalı...’’ Yani öğretmense kara çarşafla, sıkmabaşla derslere girsin; avukatsa istediği biçimde giyinsin, yargıç ve savcıysa o da kara çarşafa bürünsün... İlk deneme Refah Partisi döneminde oldu, Nazlı Hanım Merve Kavakçı’yı ‘‘sıkmabaş’’la Meclis genel kuruluna soktu... Bakıyorum muhteremin açıklamalarına destek giderek artıyor... Eh, Rice da geldi... ??? Muhterem Bülent Arınç, muhterem Recep Tayyip Erdoğan... Yok aslında birbirlerinden farkları... Arınç muhterem bir adım önde... AKP tabanına ve özellikle tarikat şeyhlerine önemli mesajlar verdi... Şimdi sıra Erdoğan’da... Erdoğan, ‘‘Aşacağımız çok engeller var’’ diyor. Acaba bu engeller nelerdir? Konuşmasına ‘‘bir gün gelecek’’ diye başlıyor. Acaba o gün hangi gündür? Rice da hoşnut Ankara ziyaretinden. Leyla Zana da Erbil’de Kürt liderlerle ilişki içinde. Mesud Barzani, Türkiye’ye kafa tutuyor, ‘‘o ülkenin istikrarını, güvenliğini bozarız’’ diye gözdağı veriyor... Barzani ne demek istiyor? Sanırım Abdullah Gül Bey de anlamıştır... ‘‘PKK’yi daha çok üstünüze salarız, büyük kentleri yaşanmaz hale getiririz...’’ Barzani, Leyla Hanım’la buluşuyor sonra... Türkiye’deki Kürt kardeşlerimize ‘‘bize gelin’’ mesajını veriyor: ‘‘Leyla Zana, Kürtlerin sembolik sümbülüdür...’’ Başa dönüyorum... AKP iktidarı Türkiye’nin hukuk, anayasal düzeniyle bir çatışma içinde... Başbakan, Türkiye’de egemenliğin duvarda değil, milletin kendisinde olduğunu söylüyor... TBMM’nin duvarındaki yazı geliyor aklıma: ‘‘Egemenlik kayıtsız şartsız milletindir... İmza: Mustafa Kemal Atatürk...’’ Başbakan, açık açık şöyle demek istemiyor mu: ‘‘Egemenlik kayıtsız şartsız milletin kendisinde değil, Atatürk’tedir...’’ Bugün Türkiye’de yaşananlar oldukça düşündürücü... AKP hükümeti Meclis Başkanı’yla, Başbakan’la kılıçları çekmiş, yargıyı, askeri, Çankaya’yı hedef gösterip yürüyor... Kafamda yine bin soru: ‘‘Milli egemenlik kayıtsız şartsız Allah’ındır’’ yazısı daha mı çekici geliyor AKP’ye? ??? AKP şimdilerde Türk Tabip Odaları’nın seçimlerine örtülü destek veriyor... Bir haftadır İzmir’deydim. TÜYAP Kitap Fuarı’nda pek çok okurla konuşup, tartıştım... Soru şuydu: ‘‘Türkiye nereye götürülmek isteniyor?’’ İnsanlar yılgındı... Önceki gece Prof. Dr. Veli Lök ve İzmir Tabip Odası’nın etkin isimlerinden Fatih Sürenkök birlikte ‘‘Miko Cenap’’ın kafesinde sohbet ettik... Tabip odaları, IMF ve Dünya Bankası’nın dayattığı Genel Sağlık Sigortası’na baştan beri karşı çıkıyor... AKP’nin hedefi İstanbul’da Prof. Dr. Gençay Gürsoy ile İzmir’de Fatih Sürenkök’ün ekibiydi... İstanbul’da Prof. Dr. Genç7ay Gürsoy’un, ‘‘Demokratik Katılım Grubu’’ ile İzmir’deki Fatih Sürenkök ile Mustafa Vatansever’in ‘‘Demokratik Katılım Grubu’’ doktorlar tarafından desteklenmeli... İzmir’de ANAVATAN, DYP ve MHP listesini AKP örtülü olarak desteklerken, İşçi Partisi ve bazı sosyal demokratlar da ayrı liste çıkarıyorlar... Bu konuda gerçek demokrat, yurtsever doktorlara görev düşüyor... ? Son dönemde laiklik konusunda yapılan sert çıkışlar, erken seçim sinyali olarak değerlendiriliyor. Kulislerde, Arınç’ın konuşması “Kendisine tabanda alan yaratmaya çalışıyor, güç denemesi yapıyor” şeklinde yorumlanıyor. yaptıkları sert konuşmalar, Devlet Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Abdüllatif Şener’in, Arınç’ın ‘‘Laikliği yeniden tarif edelim’’ biçimindeki açıklamasına ‘‘Ben bir tek laiklik tanımı bilirim. O da anayasanın 24. maddesinde bütün açıklığıyla yazılıdır. Başka bir şey aramaya gerek yok’’ yanıtını vermesi, parti içinde çeşitli yorumlara neden oldu. Kulislerde, şu değerlendirmeler yapılıyor: TBMM Başkanı Arınç, yasamanın başı olarak hükümeti halka şikâyet ediyor. Hükümeti, bazı konularda ‘‘korkaklıkla’’ suçluyor. ‘‘Hükümet, defansta kalıyor, dik duramıyor’’ mesajı veriyor. Bu suçlamayı yaparken de parti tabanına, ‘‘Hükümet söz verdiği şeyleri yerine getiremiyor. Ama ben bunları yapabilirim, beni fark edin’’ mesajı vererek alan yaratmaya çalışıyor. Abdüllatif Şener’in Arınç’a yanıt verirken, laiklikle ilgili olarak ‘‘Ben bir tek laiklik tanımı bilirim. O da anayasanın 24. maddesinde bütün açıklığıyla yazılıdır. Başka bir şey aramaya gerek yok’’ demesi, dikkatle değerlendirilmesi gereken bir açıklama. ‘‘Parti içinde güç denemesi’’ yapılıyor. ‘‘Erdoğan’sız bir AKP’’nin hesapları yapılıyor. Erdoğan’ın konuşması ise, hem Arınç’a hem de hükümete karşı olan çevrelere yanıt olarak değerlendiriliyor. Erdoğan, ‘‘Konuşmamız gereken yerde susmayı tercih ettiğimiz olmuştur’’ di yerek Arınç’a mesaj veriyor ve tabanda yaratmaya çalıştığı alanı daraltmaya çalışıyor. Erdoğan, hükümete karşı olan çevrelere de ‘‘Baskı yaparsanız, erken seçime giderim’’ diyerek ‘‘seçim tehdidinde’’ bulunuyor. Bazı milletvekilleri, Arınç ile Erdoğan’ın konuşmalarının koordineli olduğunu düşünüyor. Bu görüşteki milletvekilleri, ‘‘Gerilimi tırmandırarak tabana mesaj veriyorlar. Bu da erken seçim sinyalidir’’ görüşünü dile getiriyor. Kulislerde, ‘‘Erdoğan, hükümete karşı uygulanmak istenen bazı senaryolara karşı mesaj veriyor’’ yorumu yapılıyor. 9. CUMHURBAŞKANI DEMİREL ÇİZMEDEN YUKARI MUSA KART Tuğcu ailesinin acı kaybı ? ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Danıştay Başkanvekili Tansel Çölaşan’ın babası Mahmut Tuğcu (92) yaşamını yitirdi. Anayasa Mahkemesi Başkanı Tülay Tuğcu ve gazeteciyazar Emin Çölaşan’ın kayınpederi olan Mahmut Tuğcu’nun cenazesinin, 28 Nisan Cuma günü Kocatepe Camii’nde kılınacak cenaze namazının ardından Cebeci Asri Mezarlığı’nda toprağa verileceği bildirildi. ‘Laiklik ilkesini kimse zedeleyemez’ İSTANBUL (AA) 9. Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel, Türkiye Cumhuriyeti devletinin laiklik ilkesini kimsenin zedeleyemeyeceğini belirterek ‘‘Türkiye Cumhuriyeti, Türk halkının koruması altındadır’’ diye konuştu. Demirel, Karadeniz Ekonomik İşbirliği Üye Ülkeleri Ombudsmanları Konferansı’nda, TBMM Başkanı Bülent Arınç’ın tartışmaya açmaya çalıştığı laikliğe ilişkin gazetecilerin sorularını yanıtladı. Bir soru üzerine, ‘‘Bir şeyin tartışılmasından kimse korkmamalıdır. Tartışmalar bence sükunetle yapılmalıdır. Kim neyi söylemek istiyorsa söylemeli ve söylenecek şeylerden de endişe etmemeli. Her şeyin de cevabı var. Türkiye konuşmuyorsa o zaman telaşlanmak lazım. Konuşuyorsa, ne konuşulduğu o kadar önemli değil’’ diyen Demirel, şunları söyledi: ‘‘Türkiye Cumhuriyeti devletinin laiklik ilkesini kimse zedeleyemez. Zedelenmez de zaten. Türkiye Cumhuriyeti, Türk vatandaşının, halkının koruması altındadır. Ben tartışılması taraftarıyım.’’ ‘‘Millet iradesi üstünlüğünün mutlaka tartışmasız olması gerektiğini’’ belirten Demirel, 23 Nisan’da TBMM’de kürsüye çıkarak imam hatiplere ilişkin mesaj veren öğrencinin 21 yaşında olmasının anımsatılması üzerine, ‘‘Biraz erken büyümüş. Tabii ki çocuğun bir tarifi var. Yaşla tarif ediliyor. Yani yadırganmayacak birisini getirseler daha iyiydi. Gelecek sene öyle yaparlar’’ yanıtını verdi. ‘Baas modeli cumhuriyetçiler’ ? ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Anavatan Partisi Genel Başkanı Erkan Mumcu, TBMM Başkanı Bülent Arınç ve Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın son günlerde gerginlik yaratan sert açıklamalar yapmalarının arkasında erken seçim hazırlığı ve Cumhurbaşkanlığı seçim yarışı bulunduğunu söyledi. Mumcu, ‘‘Arınç dedi ki, arkadaş sen aday olmazsan, ben adayım. Erdoğan da dedi ki; dur bakalım, daha düşünürüz. Çıkan sonuç budur. Bunlar demokrat falan değil. Bunlar Baas modeli cumhuriyetçi’’ dedi. [email protected] ‘Siyasi bir mesajı yorumlamayacağını’ söyledi Binbaşı hakkında suç duyurusunda bulunacaklar AKP’ den, Dalcı’ya ‘pastil’ savunması EMİNE KAPLAN Tuğcu: Konuşmaya düzeyli demedim ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Anayasa Mahkemesi Başkanı Tülay Tuğcu, TBMM Başkanı Bülent Arınç’ın 23 Nisan’da TBMM Genel Kurulu’nda yaptığı konuşmayla ilgili ‘‘Çok düzeyli bir konuşmaydı’’ dediği yönündeki iddiaları yalanladı. Tuğcu, ‘‘Yargı siyasallaşmasın diyen birisi siyasi bir mesajı yorumlar mı? Öyle bir şey yok’’ dedi. Tuğcu, dün Yeni Şafak gazetesinde yer alan, Arınç’a ‘‘Konuşmanız tepki verilecek bir konuşma değildi, son derece düzeyliydi’’ dediği yönündeki iddialarla ilgili soruları yanıtladı. Bir gazetecinin, ‘‘Anayasa Mahkemesi’nin kuruluş yıldönümü töreninde Arınç’a, ‘Konuşmamda size cevap ve tepki vermemi isteyen çok insan oldu, ama ben cevap vermedim. Konuşmanız tepki verilecek bir konuşma değildi, son derece düzeyli bir konuşmaydı’ dediğiniz iddia ediliyor. Bu doğru mu’’ şeklindeki sorusu üzerine Tuğcu şunları söyledi: ‘‘Yargı siyasallaşmasın diyen birisi siyasi bir mesajı yorumlar mı? Böyle bir şey olabilir mi? Öyle bir şey yok. Yargı siyasallaşmasın diyen bir kişi oturup da siyasi bir mesajı nasıl yorumlar?’’ Tuğcu, Anayasa Mahkemesi’nin kuruluş yıldönümü töreninin ardından Arınç ile kendi makamına çıktıklarını, burada Arınç’a ‘‘İnsan Hakları Mahkemesi’nin oluşumuna ilişkin 14. Protokol’ün süresinin mayıs ayında biteceğini ve bunun ele alınmasının yararlı olacağını hatırlattığını’’ söyledi. PKK’liler taşocağı bastı ? İSKENDERUN (Cumhuriyet) İskenderun’un Akarca köyünün 10 kilometre uzağındaki Yazıcı Demirçelik Fabrikası’na ait olan taşocağına silahlı 8 PKK üyesi baskın düzenledi. Gece vardiyasındaki 5 işçiyi rehin alan PKK’liler taşocağındaki kepçe ve dozeri yaktı. İşçiler daha sonra serbest bırakıldı. TİHV’den TMY tepkisi ? İZMİR (Cumhuriyet Ege Bürosu) Türkiye İnsan Hakları Vakfı Başkanı Yavuz Önen, yeni Terörle Mücadele Yasası’nın toplumun nefes alma kanallarını tıkayacağını savunarak ‘‘Tasarının bu haliyle yasalaşması halinde, başta yaşam hakkı, kişi güvenliği, ifade özürlüğü ve işkence yasağı olmak üzere tüm hak alanlarında gerçekleşecek sınırlamalar sonucu, toplumsal barışı tesis etmenin imkânları tümden ortadan kalkacaktır’’ dedi. Önen, yeni düzenlemelerin temel hak ve özgürlükleri tehdit edeceğini söyledi. ANKARA AKP Grup Başkanvekili Eyüp Fatsa, 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı nedeniyle düzenlenen törenler sırasında sakız çiğnediği gerekçesiyle tutuklanan ancak dün 5 bin YTL kefaletle serbest bırakılan AKP Fatsa İlçe Başkanı Veysel Dalcı’nın ‘‘sakız değil, pastil çiğnediğini’’ ileri sürdü. AKP Grup Başkanvekili Fatsa, Dalcı hakkında suç duyurusunda bulunan Binbaşı Kalender Karadağ hakkında suç duyurusunda bulunacaklarını açıkladı. AKP Merkez Yönetim Kurulu’nda, sakız olayını araştırmakla görevlendirilen AKP milletvekilleri, Ordu’ya giderek incelemelerde bu lundu. AKP Grup Başkanvekili Fatsa, Dalcı’nın törenlerden bir gece önce güveç yediğini, tören sırasında da kesinlikle sakız değil pastil çiğnediğini ileri sürdü. Dalcı hakkında tutuklama kararı isteyen savcıya ‘‘Sakız çiğniyor mu?’’ diye sorduklarını ve ‘‘Hayır’’ yanıtını aldıklarını belirten Fatsa, ‘‘Binbaşı Karadağ’ın yerel basın ve ajanslara baskı yaparak olayı haber yapmalarını istediğini öğrendik. Bir kamu görevlisi bunu yapıyorsa iyi niyetli bir tavır olarak görmem. Binbaşı, haberi yapanlar ve savcı hakkında mahkemeye gideceğiz’’ dedi. Fatsa’da CHP, ANAP, MHP, DYP, ÖDP, İP ilçe başkanları ile 22 kuruluşun temsilcileri ortak bir açıklama yaparak Dalcı’yı kınadı. hikmet.cetinkaya?cumhuriyet.com.tr Faks numaramız: 0212/ 343 72 69 ‘PARÇALAYARAK SÖKTÜLER’ Atatürk büstünün yerine otopark yapıldı Haber Merkezi Gaziantep’in İslahiye ilçesinin AKP’li belediye başkanı, resmi törenlerin yapıldığı Atatürk Meydanı’ndaki Atatürk büstünü kaldırarak meydanı otoparka dönüştürdü. NTV’nin haberine göre, yaklaşık 8 ay önce tören yapılan alandaki Atatürk büstü, iddiaya göre kepçeyle parçalanarak söküldü. Yerine yeni büstün dikilmediği alan otoparka dönüştürüldü. CHP İslahiye İlçe Başkanı Mustafa Şahin, AKP’li Belediye Başkanı Mehmet Uludağ’ın, meydandaki Atatürk büstünü ‘‘düzenleme bahanesiyle’’ kaldırarak meydanı otoparka dönüştürdüğünü açıkladı. Şahin, ‘‘Kaymakamlık binasının tam önündeki büstün kaldırılması bizi endişelendiriyor. Büstün yerine konulmasını istedik ama ciddiye alınmadık. Anlayamadığım şey, bu işe kaymakamın seyirci kalmasıdır’’ dedi. AKP’li meclis üyelerinin Atatürk Mahallesi’nin adını değiştirmek için önerge verdiğini belirten Şahin, ‘‘Mahallenin adının Fikret Öztürk olarak değiştirilmesini istediler. Bunların amaçları mahalle adını değiştirmek değil. Tek gayeleri Atatürk adını kaldırtmaktı’’ diye konuştu. CHP’li Berhan Şimşek, TBMM Başkanı Arınç’ın tarafsızlığını yitirdiğini söyledi ‘Atatürk’ün koltuğunu bırakmalı’ ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) TBMM Başkanı Bülent Arınç’ın Meclis’te 23 Nisan özel oturumunda yaptığı konuşmaya yönelik tepkiler sürüyor. CHP İstanbul Milletvekili Berhan Şimşek, TBMM Başkanı’nın tarafsız olması gerektiğini belirterek ‘‘Görevini tarafsız bir şekilde yapmayacaksa, Atatürk’ün koltuğunu derhal bırakmalıdır’’ dedi. Berhan Şimşek, TBMM’de düzenlediği basın toplantısında, bir süre önce Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın Gaziantep’teki konuşması ile danışmanı Cüneyd Zapsu’nun ABD’deki temasları sırasında söylediği sözleriyle ilgili olarak TBMM Başkanlığı’na 2 soru önergesi verdiğini, ancak önergelerin kendisine iade edildiğini bildirdi. Arınç’ın iade gerekçesi olarak ‘‘içtüzüğe uygun değil’’ açıklaması yaptığını belirten Şimşek, ‘‘İade etmesinde, içtüzük hükümlerinden daha çok eski siyasal arkadaşlarını ve Başbakan’ı koruma duygusu etkili olmuş’’ dedi. Arınç’ı ‘‘tarafsızlığa davet ettiğini’’ belirten Şimşek, aksi takdirde, derhal istifa etmesi gerektiğini söyledi. Arınç’ın, ‘‘Milli Güvenlik Siyaset Belgesi’nin, Meclis’in bilgisi dışında hazırlandığı’’ yönündeki sözlerini de eleştiren Şimşek, ‘‘O belgeyi hazırlayan kim? Hükümet. O belgenin kimlerin elinde olacağı da bellidir. Belge nereden çıktı? Sauna çetesinden çıktı. Belgeyi elinde bulunduranlarla aynı karede fotoğrafı çıkan milletvekilleri hangi partiye mensuptu? AKP’ye. O nedenle Sayın Meclis Başkanı önce sağına, soluna baksın’’ dedi. CHP Ankara İl Gençlik Kolları da TBMM Başkanı Arınç’ı protesto etti. Ankara Gençlik Kolları Başkanı Fahri Başçavuşoğlu il binası önünde yaptığı açıklamada, AKP’nin ‘‘maskesinin düştüğünü’’ söyledi. Başçavuşoğlu ve beraberindekiler, daha sonra içinde Atatürk’ün Bursa Nutku’nun da yer aldığı yazılı açıklamaları, Kızılay Postanesi’nden TBMM Başkanı Arınç’a gönderdiler. Berhan Şimşek. CUMHURİYET 05 K