Katalog

18 NİSAN 2006 SALI CUMHURİYET SAYFA HABERLER 7 Büyük illerde terör olayları, çete, hırsızlık ve kapkaç suçları had safhaya ulaştı DÜZ YAZI ORHAN BİRGİT Kentler vahşi orman gibi ? MOBESE ile kentlerin izlenmesi, emniyet güçlerinin operasyonları ve personel olarak emniyeti geçen özel güvenlik şirketlerine rağmen büyük kentlerde başta terör örgütünün bombalı saldırıları olmak üzere hırsızlık, gasp ve kapkaç olaylarındaki artış toplumda büyük güvenlik kaygısı yarattı.Terör örgütünün hedefinin artık masum yurttaşlar olduğunu vurgulayan emniyet yetkilileri çareyi otobüslere sivil polis yerleştirmekle bulurken İETT, kritik semtlere 19.30’dan sonra sefer yapmıyor. ECEVİT KILIÇ Nisan 2007’yi Unutmayın! AKP’nin Yozgat il kongresinde Açık Lise Yönetmeliği’ni durduran Danıştay kararını hatırlatan bazı vatandaşlara, Başbakan Erdoğan, şöyle yanıt veriyor: ‘‘Bazı şeyleri, sabırla aşacağız. Gerilim politikası yapmak isteyenler var. Biz bu oyuna gelmeyeceğiz. Siz, bizim gözümüze bakarak ne demek istediğimizi anlayacaksınız.’’ ( Akşam, 17 Nisan 2006) Erdoğan’ın gözlerinin içine bakanlar, kendisini başbakan yapanlardan, 2006 Nisanı’nda, sadece bir yıl daha sabretmelerini söylemek istediğini göreceklerdir. Sadece bir yıl. Yani 2007 Nisanı’nda; Ahmet Necdet Sezer, görev süresi sona erdiği için Çankaya’dan ayrılacak ve Türkiye Cumhuriyeti’nin on birinci başkanı ya Erdoğan ya da onun şahadet parmağıyla işaret ettiği birisi olacaktır. Görev süresinin tamamlanmasına tam bir yıl kalan Cumhurbaşkanı’nın, ‘‘Atatürk ilke ve devrimlerini tek yol gösterici kabul eden, aydınlanma felsefesinden ayrılmayan, ulusal değerlere yürekten bağlı, yurdunu ve Cumhuriyeti korumayı temel görev bilen Türk Silahlı Kuvvetleri’’ mensuplarına verdiği konferans, çok yaşamsal unsurları içeriyor. Öyle olduğu için de, adeta kızım sana söylüyorum gelinim sen anla özdeyişine göre, asıl muhataplarını çileden çıkartıcı bir tarihsel belge olarak görülüyor. Ve önce bizzat Erdoğan’ın konuşmaları ile daha sonra da yakın çevredeki bakanlar tarafından yaylım ateşine tutuluyor. Bugünkü görevine tarafsızlığını ve yansızlığını kanıtlayan bir çevreden gelmiş olan Sezer’in, Cumhurbaşkanlığından ayrıldıktan sonra özellikle yine politika dışında bir yaşam sürdüreceği bilindiği halde, kendisini yıpratmaya kalkışmanın nedeni olmalıdır. Erdoğan, isim vermeden, ‘‘dindar insanları siyasetten alıkoymak’’la suçlarken sözcülüğünü yapan gazeteler daha abartılı bir strateji izliyorlar. Oysa Cumhurbaşkanı’nın sorunu dindarlarla değil, gericiliği kendilerine politikada bir yerlere ulaşmak için araç olarak seçenlerle. Öyle olduğu için de Harp Akademileri’ndeki konferansında, bazı Batı ülkelerinde sergilenen son karikatür olayını ‘‘İslamın kutsal değerlerine saldırı’’ olarak nitelendirmek ve böyle bir saldırının hoş görülemeyeceğinin altını çizmek gereğini duymuştur. Yine aynı konuşmada, Avrupa’da pek çok çevrenin salt dinsel ve kültürel yönlerden farklı olduğu için, Türkiye’yi AB içinde istemeyişleri de ‘‘ayrımcı yaklaşımlar’’ olarak nitelendirilmiştir. Otobüslerde sivil polis Terör örgütü PKK’nin hedefinin toplu taşıma araçları olması nedeniyle polis, çareyi belediye otobüslerine sivil polis yerleştirmekte buldu. Küçükçekmece, Esenler, Bağcılar, Nurtepe ve Gültepe’deki İETT otobüs seferlerinde sivil polisler de yer alıyor. Son dönemde terör saldırılarının yoğun olarak yaşandığı bazı semtlere ise akşam belli bir saatten sonra belediye ve özel halk otobüsleri gitmiyor. Küçükçekmece’deki Söğütlüçeşme Halkalı, Kanarya, Tepeüstü, Bayramtepe, Güvercintepe, Konuttepe ve İnönü Mahallesi’ne akşam saat 19.30’dan sonra otobüs bulmak çok zor. Buna tepki gösteren yurttaşlar, ‘‘Şoförlerimizin can güvenliği yok’’ yanıtıyla karşılaşıyor. Terörün hedefi kentler Terör örgütünün hedefinin artık masum yurttaşlar olduğunu vurgulayan emniyet yetkilileri, eylem için de iç semtlerin tercih edildiğini söyledi. Bunun nedeninin ise kalabalık ve merkezi yerlerdeki güvenlik önlemlerinin yoğunluğu olduğunu vurgulayan yetkililer, ‘‘Merkezi semtlerde 24 saat sürekli sokakta görev yapan polis ekipleri var. Bu nedenle buralarda saldırı gerçekleştiremiyorlar. Ayrıca Taksim, Bakırköy ve Şişli gibi semtlerin neredeyse her caddesini kameralarla kontrol altında tutuyoruz. MOBESE’yi gittikçe yaygınlaştıracağız. Merkezden kameradan tespit edilen olayla ilgili en yakın ekipler yönlendiriliyor. Onlar da hemen müdahale ediyor’’ dedi. K entteki terör olayları, çete, hırsızlık ve kapkaç suçlarında son dönemde yaşanan büyük patlama, toplumda büyük bir güvenlik korkusu yarattı. İnsanlar artık otobüs, metro, vapur gibi toplu taşıma araçlarını kullanmamaya, büyük alışveriş merkezlerine gitmemeye çalışıyor. Sitelerin yanı sıra neredeyse her apartman ve işyeri güvenlik kameralarıyla korunuyor. Patlamalar nedeniyle bazı semtlere akşam saat 19.30’dan sonra toplu taşıma araçları gitmezken, kapkaç ve hırsızlık suçlarının önü kesilemiyor, sokak ortasında çatışmalar yaşanıyor. Terör örgütü PKK’nin düzenlediği bombalı saldırılar son dönemde iyice arttı. Bu saldırılar tamamen sivillere yönelik oldu. Esenler’de belediye otobüsüne saldırı düzenleyen teröristler 3 kadını yaktı. Kocamustafapaşa’da otobüs duraklarındaki çöp konteynırına konulan bomba sonucu yine bir yurttaş yaşamını yitirdi. Saldırıda çocuklar da yaralandı. Şehir Hatları’ndaki bir vapura yönelik bombalı saldırı ise son dakikada polisin istihbaratı sonucu önlendi. Yine Esenyurt’ta mezarlığa gömülmüş 11 kilogram A4 patlayıcı bulundu. Hâkim ve savcılara yönelik saldırı ise bomba düzeneğinin bağlı olduğu cep telefonunun şarjının bitmesi üzerine şans eseri gerçekleşmedi. En son önceki gün Bakırköy’de düzenlenen bombalı saldırıda ise 31 kişi yaralandı. Sosyolog Prof. Dr. Narlı, çarpık yapılaşma ve göçün şiddeti tetiklediğini belirtti ‘Eğitimsizlik suça itiyor’ ahçeşehir Üniversitesi Rektör Yardımcısı Sosyolog Prof. Dr. Nilüfer Narlı, suç istatistiklerinde son 10 yılda hızlı bir artış olduğunu belirterek bunların nedenini homojen toplumdan heterojen topluma geçişle birlikte değişen değer yargıları ve sokaklarda zararlı alışkanlıklarla iç içe yaşayan çocuklar olduğunu söyledi. Kentte artan terör, kapkaç, hırsızlık gibi olaylarda bireylerin eğitimlerinin de önemli olduğunu vurgulayan Narlı, suç tiplerinin mala ve cana yönelik olduğunu ifade etti. Narlı, özellikle mala yönelik suçlarda artış olduğuna dikkat çekerek ‘‘İnsanlar yaşadığı toplumda kendini güvende hissetmek ister. Emniyet Genel Müdürlüğü verilerine baktığımız zaman özellikle darp, adam yaralama, tecavüz gibi olaylarda artışın olması insanların kendini güvensiz hissetmesine neden olabilir’’ dedi. PKK’nin de son dönemde özellikle kentlerde düzenlediği bombalı saldırıların arttığını anımsatan Narlı, çarpık kentleşmenin getirdiği sorunların da bunları tetiklediğini söyledi. Türk toplumunun değer yargılarının, yaşanan kentleşme ile birlikte önemli dönüşüm gösterdiğini anlatan Narlı, ‘‘homojen’’ olarak nitelendirdirdiği toplumlarda neyin doğru neyin yanlış olduğunu belirleyen kuralların kesin olduğunu belirterek ‘‘Oysa insanların hızlı sosyal değişim yaşadığı kentlerde kurallar kesin çizgileriyle belli olmadığından normsuzluk (anomi) söz konudur. Tüketim toplumlarında insanların maddi beklentilerinin artması, ellerindeki araçların da amaçlarına ulaşmada yetersiz kalması insanların gayri meşru yollara başvurmalarına neden olur. Gaspla, hırsızlıkla ulaşamadıklarına ulaşmaya çalışınca yaptıklarını ‘meşru’ görmeye başlar’’ dedi. Bireyin böyle bir durumda kararsızlık yaşadığını anlatan Narlı, bireyin bu süreçte yeterli donanıma sahip olmamasının onu rahatlıkla suça itebildiğini söyledi. Türkiye’nin mafya kültürü kuşatması altında olduğunu belirten Narlı, aile içindeki şiddet oranının yüzde 58 olduğunu vurguladı. Narlı, suç oranlarının azaltılması için devletin öncelikle olayların temelinde olan eğitime yeterli para ayırması gerektiğini söyledi. B Birilerini çileden çıkaran sözler.. Sezer, sözünü ettiğim konuşmasında, Başbakan’ın atacağı çamurlardan haberliymişçesine ‘‘gericiliğe karşı bu savaşımın, halkın dinsel inançlarına karşı çıkmak gibi gösterilmesi de, başlı başına bir din sömürüsüdür’’ diyor. Demokratik laik düzenin, inanç sahibi insanlarımızın birey olarak dinsel yükümlülüklerini yerine getirmelerine engel oluşturmadığını vurguluyor. Dahası, ‘‘Türkiye Cumhuriyeti’ni ileriye götürecek ve geleceğe taşıyacak ana öğeler’’in ‘‘laiklik ve çağdaşlık’’ olduğunu bir kez daha vurguluyor. ‘‘Bu konuda asla ödün verilmemesi temel ilkemizdir’’ diyor. Çok konuşmayı sevmediğini bildiğimiz Cumhurbaşkanı Sezer, kim bilir başka hangi tarihte böylesine geniş bir söyleşi yaparak Çankaya’da nöbeti devredeceği kişiye sorumluluğunu bütün açıklığıyla anlatacak? Aslında, Çankaya’nın Nisan 2007’deki yeni sahibine de değil, Harp Akademisi Konferansında söylenilenler. Türkiye Cumhuriyeti’ni Atatürk’le birlikte kurmuş, bugünlere kadar taşımış olan herkese.. İR AYDA 6 BİN GÖZALTI BHırsızlık, gasp ve kapkaç olaylarındaki artış had safhaya çıktı. İstanbul polisinin 16 Mart4 Nisan tarihleri arasındaki 20 günde aydınlattığı hırsızlık ve kapkaç sayısı 975. Yine aynı tarihler arasında 1782 cinayet, yaralama ve çocuk kaçırma suçu işlendi. Bu operasyonlarda toplam 5 bin 311 kişi gözaltına alındı. İstanbul’da son bir ay içinde, jandarma bölgesinde 637 hırsızlık ve kapkaç olayı aydınlatıldı. Bu süre içinde jandarma bölgesinde meydana gelen cinayet, yaralama gibi şahsa yönelik işlenen suç sayısı ise 879. Bu suçlarla ilgili de 947 kişi gözaltına alındı. Jandarmanın son bir ay, polisin de 20 gün içinde yaptığı operasyonlarda 660 ruhsatsız tabanca ele geçirildi. 152 kurusıkı tabanca ve 19 av tüfeğinin yakalandığı bu operasyonlarda binlerce mermiye el kondu. Operasyonda yakalanan silahlar arasında el bombaları bile var. ZEL GÜVENLİK YETMEDİ ÖBaşta terör olmak üzere yaşanan bu suç İki yaralının durumu ciddi Terör örgütü PKK’nin önceki gün Bakırköy’de düzenlediği bombalı saldırıda yaralanan 31 kişiden 1’i çocuk 2’sinin durumu ciddiyetini koruyor. Saldırıda yaralanan 29 kişi Özel Acıbadem ile Bakırköy Sadi Konuk Eğitim ve Araştırma hastanelerinde ayaktaki tedavilerinin ardından taburcu edildi. Ağır yaralanan Hatice Gözükızıl ise hemen Özel Acıbadem Hastanesi’nde ameliyata alındı. Yine aynı hastanede tedavi altına alınan 10 yaşındaki E.K.’nin de durumu ciddiyetini koruyor. E.K’nin kafatasında kırıklar tespit edildi. (AA) Parola Özellikle kendisinden sonra bayrağı devralacak olan cumhurbaşkanını ya doğrudan seçecek olan TBMM üyelerine ya da onların da üstüne olması gereken sade vatandaşlara verilmiştir 12 Nisan 2006 Konferansı. Önlerinde henüz vakit varken neyi, nasıl yapmaları gerektiğini soğukkanlılıkla düşünüp karar vermelerini sağlayabilmek için. O sade vatandaşların parolası, tüm gerçek Cumhuriyetçilerin güç birliğinde 2007 Nisan ayından önce yapılacak bir erken genel seçim olmalıdır. artışları, yurttaşları kendi güvenliklerini kendileri sağlama yöntemine itti. Yurttaşlar önce güvenlik şirketlerine yöneldi. Tüm ticari işletmeler özel güvenlik şirketleriyle çalışırken, sitelerin yanı sıra apartman kapılarına da güvenlik görevlileri konuldu. Polisin yetersiz olması, yurttaşların yanı sıra devlet kurum ve kuruluşlarının da özel güvenlikle çalışmasına yol açtı. Artık her üniversite ve hastanede özel güvenlik elemanları görev alıyor. Hatta Beylikdüzü’nde olduğu gibi belediyeler bile suçu azaltmak için silahlı özel güvenlik birimleri oluşturdu. AMERALI KORUMA KAncak özel güvenlik de yetersiz kaldı. ‘AKP hükümeti başarısız’ Başkent Üniversitesi Öğretim Üyesi Emekli Albay Prof. Dr. Kadir Varoğlu, Erdoğan hükümetinin terörü önlemede hiçbir stratejisinin olmadığını söyledi BERİV AN TAPAN Faks: 0 212 677 08 21 obirgit?ekolay.net Özellikle terör olayları karşısında alışveriş merkezleri veya apartmanların önlerine konulan özel güvenlik elemanları fazla işlev gösteremedi. Bunun üzerine yurttaşlar suçu önceden önleyebilmek için kameralı sistemlere hücum etti. MOBESE’nin de etkisiyle bugün neredeyse her ticari işletmede ve apartmanda kameralı sistem var. Apartmanın çevresine yerleştirilen kameranın görüntüleri kablolu televizyonla seçilen bir kanalın ekranına yansıtılıyor. Bu görüntüler nedeniyle son dönemde polise yapılan ihbarların sayısında büyük bir artış var. KP’nin teröre karşı izlediği stratejinin ‘‘stratejisizlik’’ten ibaret olduğunu söyleyen Başkent Üniversitesi Öğretim Üyesi, emekli Albay Prof. Dr. Kadir Varoğlu, terörün önüne geçmek için ‘‘ulusal kültür’’ün güçlü kılınması gerektiğini belirtti. Varoğlu, AKP hükümetinin, Güneydoğu’da başlayan olayları kontrol edemediğini vurguladı. Türkiye’nin terör konusunda tarihi ısınmalar yaşadığı için artık gereken reaksiyonları gösteremediğini anlatan Varoğlu, terörün neden önlenemediği konusunda şu örneği verdi: ‘‘Kurbağayı kaynar suya atarsınız tüm gücünü kullanarak zıplar ve kendini kurtarır. Ancak kurbağayı oda sıcaklığında bir suyun içine koyup daha sonra suyun sıcaklığı A nı yavaş yavaş arttırırsanız o zasanlardan oluştuğu göz ardı edilman kurbağa gücünü kaybettiğinmemeli’’ diyen Varoğlu, toplumcu den kendini kurtaramaz.’’ AKP ve işbirliğine önem veren ülkelerhükümetinin son zamanlarda yade terörün barınmasının zor olduşanan olayları önleme konusunda ğuna işaret etti. ‘‘Terör örgütleri, başarısız olduğunu belirten Varoğdüzenin kahramanlarını ve bayralu, ‘‘Hükümet, Güneydoğu’da çığını aşağılayarak kendi kahramankan olayların kendi kontrolü altınlarını yaratıyor’’ diyen Varoğlu, teda olduğunu söylemesine karşın Prof. Dr. Varoğlu rörün var olabilmesi için ‘‘öteki’’ne olaylar gün geçtikçe yayılıyor, artıihtiyaç duyduğunu belirtti. Varoğyor. Ülke kurulduğunda izlenen stratejilerlu, ‘‘ötekinin’’ sesini yükseltebilmesi için den uzaklaşıldı. Artık stratejisizlik, strateji gerekli olan ‘‘çıkar konularının’’ genellikgibi algılanıyor’’ dedi. le dışsal destekle sağlandığına dikkat çekti. Varoğlu, ‘‘Bu çıkarlar genelde dışarıdan bir güçle yaratılsa da çare dışarıda aran5 ÇAPULCUNUN İŞİ DEĞİL mamalıdır. Türkiye’nin kendi iç denetimlerini oluşturması gerekir’’ dedi. Türkiye’de 12 Eylül sonrası terör konusunda hiçbir terörü önlemek için ilk yapılması gerekesağlam adım atılmadığını ve sorunun Turnin, ‘‘her ülke için farklı biçimde tanımlangut Özal döneminde söylendiği gibi ‘‘35 mış, halkların oluşturduğu öncelikler’’ diçapulcunun işi’’ olmadığını anlatan Varoğye tanımladığı ulusal kültürün güçlü kılınlu, 12 Eylül’ün sağ ve sol terör örgütleriması olduğunu söyleyen Varoğlu, terör nin, günümüzde etnik örgütlenmelere döolaylarını tek tek incelemektense sorunun nüştüğünü belirtti. ‘‘PKK, halkın gözünde tümüne bakmak gerektiğine işaret etti. marjinalleştirilmeli. Örgütün, eli silahlı in BAŞSAĞLIĞI 68 kuşağının vefalı dostu, 61 Anayasası Kurucu Meclis Üyesi, Türkiye Milli Gençlik Teşkilatı’nın (TMGT) eski Başkanı, eski Vatan Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni, Değerli Hukuk İnsanı 3 yitirmiş olmanın derin acısını, tüm ailesi, yakınları ve hukuk evrenimizin devrimci, demokrat ve yurtsever kadrolarıyla paylaşır, başsağlığı dileriz. ALP KURAN’ı 68’liler Birliği Vakfı Yönetim Kurulu CUMHURİYET 07 K