23 Kasım 2024 Cumartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
SAYFA CUMHURİYET 18 MART 2006 CUMARTESİ 6 HABERLER OGSKGS almak ‘Deveye hendek atlatmak’ gibi CHP’den Koç’a Allianoi sorusu ? ANKARA (AA) CHP İzmir Milletvekili Erdal Karademir, Kültür ve Turizm Bakanı Atilla Koç’a, Allianoi antik kentinin ziyarete açılması için çalışma yapılıp yapılmadığını sordu. CHP’li Karademir, Bakan Koç tarafından yanıtlanması istemiyle TBMM Başkanlığı’na sunduğu yazılı soru önergesinde, Yortanlı Barajı’nda su tutulmasıyla su altında kalacak olan 1800 yıllık Allianoi antik kentinin 1. derecede arkeolojik sit alanı ilan edildiğini, ancak kentin kurtarılması için yürütülen girişimlerde bugüne kadar bir sonuç alınamadığını da hatırlattı. CUMARTESİ YAZILARI ATAOL BEHRAMOĞLU ‘Emekli’ Askerin Uyarıları... ‘‘Emekli’’ sözcüğüyle nitelemek Sayın Doğu Silâhçıoğlu’na haksızlık olur. 1948 doğumlu olduğuna göre henüz 60 yaşında bile değil. Birkaç ay önce ‘‘Cumhuriyet’’ gazetesinde tanıştığımızda kibarlığı ve alçakgönüllülüğüyle beni şaşırtan Emekli Tümgeneral Doğu Silâhçıoğlu’ndan söz ediyorum... Onun ‘‘asker’’ olduğunu da tahmin edemezsiniz. Zarafeti, son derece özenli giyim kuşamı ve entelektüel kişiliğiyle, bu uzun boylu, yakışıklı adam daha çok bir diplomatı andırıyor. Diplomat dediysem, günümüzün ‘‘hasbelkader’’ diplomatlarını değil, bu sözcüğü her anlamda hak eden seçkin bir meslek grubunun insanını... Sonra ‘‘Cumhuriyet’’in ikinci sayfasında, söyledikleri kadar, fikir berraklığı, sözü eveleyip gevelemeden dile getirişiyle de dikkati çeken yazılarını ve sonra bir ‘‘dizi yazısı’’nı okuduk. Ve bunların hemen arkasından da ‘‘Kuşatılmış Türkiye’’ adlı kitabı geldi... Aynı fikir berraklığı, aynı yurtsever duyarlılık, aynı bilgi donanımı ve yurdumuzun geleceğine ilişkin aynı derin kaygılar... Dokuz bölümden oluşan bu kitabın her bölümünün başlığı ‘‘Türkiye’’ sözcüğüyle noktalanıyor... ‘‘Köktendincilik ve Türkiye’’, ‘‘Bölücü ayrılıkçı hareket ve Türkiye’’, ‘‘Yeni dünya düzeni ve Türkiye’’, ‘‘ABD ve Türkiye’’ vb... Bugün ülkemizi en can alıcı noktalarda ilgilendiren hiçbir konu yok ki bu kitapta yer almış olmasın. Fakat bu yazıda ben, Doğu Silâhçıoğlu’nun, Türkiye ile ilgili kaygı duyan herkesin mutlaka okuması ve başucunda bulundurması gereken bu çok önemli kitabından (‘‘Günizi Yayınları’’) değil, arkadaşımız Leyla Tavşanoğlu’nun onunla yaptığı bir söyleşideki sözlerinden söz etmek istiyorum... ‘‘Emekli askerin uyarıları’’ dedim, fakat belki şu daha doğru olurdu: Bir yurtseverin uyarıları, kaygıları, hatta alârm çığlığı... ??? Bir düşüncenin matematiksel bir kesinlikle dile getirilmesi bilimsel disipline özgü sayılsa da, belli ki böyle bir kesinlik askerin aldığı eğitime de uygun düşüyor... Leyla Tavşanoğlu’nun, söyleşinin sonlarına doğru yönelttiği sorulardan biri şöyle: ‘‘Bu hükümetle nereye varılır dersiniz?’’ Başbakan’dan hâlâ medet umup ummadıklarını bilemeyeceğim kimi aydın ve solcularımızın belki hoşuna gitmeyecek olsa da, yanıt da soru kadar net: ‘‘Sadece çağdışı bir yaşamın hüküm sürdüğü, dinsel yönetimlerin geçerli olduğu, antidemokratik ülkelerin bir arada bulunduğu Ortadoğu’ya varılır, hepsi bu kadar. ‘’ Tavşanoğlu soruyor: ‘‘Peki bu tehlikeli gidişe dur demek mümkün değil mi?’’ Yanıt: ‘‘Tabii ki mümkün! Türkiye’yi içinde bulunduğu bu tehlikeli durumdan kurtarabilecek bir iradeye sahip, ulusal duruş sergileyebilecek yeni bir hükümet teşkil edilebildiği takdirde bu gidişe dur demek mümkün. Demokratik solcuların, özgürlükçü sağcıların adreslerinin belli olduğu bir Türkiye’de bu hareket kendiliğinden doğacaktır.’’ ‘‘Demokratik sol’’ ve ‘‘özgürlükçü sağ’’... Yan yana görmeye alışılmamış bu iki kavram belki de ilk kez bu sözcüklerle ve bu açıklıkla dile getirilmiş oluyor... Tavşanoğlu’yla söyleşide (‘‘Cumhuriyet’’, 1213 Mart 2006) ‘‘emekli askerin’’ söylediklerini burada yinelemek hem olanaksız hem gereği yok. Kitabında olduğu gibi Silâhçıoğlu’nun bu söyleşide (‘‘ılımlı İslam’’dan ulusal eğitime, ABD’nin Büyük Ortadoğu Projesi’nden Türkiye’nin sınır sorunlarına kadar) dile getirdiklerini de, ‘‘solcu’’, ya da ‘‘sağcı’’, ya da sadece yurtsever herkesin hem tekrar tekrar okuması hem çevresine anlatması ve okutması gerekiyor... ‘‘Soldaki’’, ‘‘sağdaki’’, ‘‘ortadaki’’, kendini yurtsever sayan bütün siyaset kurumlarına ve yöneticilerine gelince... Bir an önce, ama gerçekten bir an önce, emperyalizmin yaratıp yönlendirdiği ‘‘köktendinci’’ siyasete karşı, etkili, inandırıcı, samimi güç birliğinin ‘‘adres’’ini topluma gösteremez, bencil ve kısır çevrelerinizin dışına çıkamazsanız, yaptığınız şey ‘‘vatana ihanet’’ bile olamayacak... Çünkü ne ‘‘vatan’’ kalacak... Ne de siz kalacaksınız... 3 Nisan’dan itibaren köprülerden otomatik geçilecek. ‘Otomatik Geçiş’ daha kolay ama işin kolayına kaçmak daha zor gın. Gişeye kredi kartınızı sokuyorsunuz, cihaz bankadan ‘olur’ almadan geçişinize izin veriyor. Eğer sahte kredi kartı vs. kullanmışsanız ya da krediniz bittiği halde kartı kullanmışsanız canınıza okunuyor, ağır para cezaları, hatta ‘sahtekârlık’ suçlamasıyla hapis cezaları ile karşı karşıya kalıyorsunuz. O yüzden buna cesaret eden çıkmıyor. Eğer bu yöntem bizde de uygulansa, işin epey kolayına kaçmak olur ki, öyle yağma yok. Dekanlardan MEB’e tepki ? ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Ankara, Atatürk, Cumhuriyet, Dicle, Gazi, Gaziosmanpaşa, Hacettepe, Karadeniz Teknik, Marmara, Orta Doğu Teknik, Selçuk ve Yüzüncü Yıl üniversitelerinin eğitim bilimleri fakültelerinin dekanları yaptıkları ortak açıklamada, MEB’in düzenlemeyi düşündüğü Pedagojik Formasyon Kursu’na tepki gösterdiler. Dekanlar yaptığı ortak açıklamada, ‘‘Ülkemizde, okul öncesinden başlayıp ortaöğretimin son sınıfına kadar bütün sınıflarda görev yapacak öğretmenleri yetiştirme görevi eğitim fakültelerine verilmiştir’’ görüşünü belirttiler. Kayıp trilyonda ilk hapis ? Haber Merkezi Kapatılan Refah Partisi’nin eski Kayseri İl Başkanı ve Milletvekili Şaban Bayrak, kayıp trilyon davasında aldığı 4 aylık hapis cezasını çekmek üzere cezaevine konuldu. Zincidere Cezaevi’ne konulan Dışişleri Bakanı Abdullah Gül’ün kardeşi Macit Gül’ün kayınpederi olan Bayrak, 4 ay cezaevinde kalacak. Aynı davada 2 yıl 4 ay hapis cezası alan Necmettin Erbakan’ın durumuysa sağlık raporu sonucuna göre belli olacak. AKP’nin, Erbakan’ın cezasını evinde çekmesi için hazırladığı yasa Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer tarafından veto edilmişti. anırım, işin kolayına kaçmak bize zor geliyor. Bu kadar kolay işi herkes yapar, zorluklardan kaçmamalıyız.. diye düşünüyoruz herhalde... Şu OGSKGS alma işinin zorluğunu, bildiğimiztanıdığımız, her zaman karşımıza çıkan zorluklardan birine benzetmek kolay değil. O yüzden ben daha başka bir yol deneyeceğim. Her ne kadar ‘Deveye hendek atlatmak’ konusunda şahsen bir deneyimim olmamasına karşın, Arapların yarattığı benzetmeye güvenerek, zorluğun simgesi sayılan ‘Deveye hendek atlatmak’ yöntemine benzeteceğim. Alt tarafı köprüden geçeceksin... Pekâlâ parayı verip geçmek vardı. Para yerine her yerde kolayca bulunabilecek biletlerden satın alıp, onları vererek geçmek de vardı. Çok kolay geldiği için bunlardan vazgeçtik. Trafik tıkanıyor.. gerekçesiyle önce gişelerin büyük çoğunluğunu OGSKGS’ye çevirdik. Böylece durumu, para veya bilet verip geçenler için epey zorlaştırdık. İkiüç gişeye sıkışan paralı veya biletli yolcular uzun kuyruklarda beklemek zorundaydılar. Yine de görece kolay bir şekilde parayı ödeyip geçenler oluyordu. Bu ölçüde kolaylık Allah’tan reva mıydı? İşi biraz daha zorlaştırmak için yetkililer ne bekliyordu? Aslında hiçbir şey beklemiyorlardı. Onlar işleri yeterince zor hale getirdiklerini düşünerek işleri biraz gevşetmişlerdi sadece... Tabii sonunda uyandılar. Neler oluyordu? Yoksa vatandaşa kolaylık mı sağlanıyordu? Niye hâlâ herkes köprülerden geçip duruyordu? İşte bu düşüncelerle ‘Herkes OGSKGS ile geçecek’ buyruğu gecikmedi. Bilindiği gibi 3 Nisan’dan itibaren S VAR MI ÖYLE YAĞMA? Ziraat Bankası veya PTT şubesine girdiğinizde sıra numaranızı alıp, önünüzdeki 3040 kişinin işini bitirmesini bekledikten sonra gişedeki görevliye, OGS alacağım.. derseniz görevli size de Var mı öyle? der gibi bakıyor önce... Sonra ‘Otomatik Geçiş Sistemi (OGS) Kullanım Bedeli Karşılığı Tahsis Uygulaması Kullanıcı Sözleşmesi’ aldınız mı, diye soruyor. Ayrıca ‘OGS Elektronik Etiket Talep Formu’ndaki Aracın sahibine ait. Araca ilişkin. Banka hesabınıza ilişkin... bölümleri doldurup doldurmadığınız ve yanınızda getirip getirmediğiniz soruluyor. Bunları nasıl okuyup, doldurup yanınızda getirebilirsiniz ki? Daha önce adlarını bile duymuşluğunuz yok. İşte şimdi öğrendiniz... Artık sıra elinize, neredeyse bir kitapçık boyutundaki 32 maddeden oluşan sözleşmeyi ve birkaç maddeden daha oluşan taahhütnameyi tutuşturmaktadır. Fakat, ne var ki, bu belgeler bankada da kalmamıştır. Aşırı ilgiden dolayı hepsi bitmiştir. Şansınız varsa, bir görevlinin elinde tesadüfen bir tane kalmıştır. Kalmamışsa şansınızı ertesi gün bir daha sınamanız gerekmektedir... Allah’ın sevgili kulu iseniz ricaminnet bir yerlerden ‘sırf sizin için’ bulunup getirilir ve Gidin, bunları doldurup öyle gelin.. denir... Trafiği rahatlatmak amacıyla paralı gişeler OGSKGS’ye çevrililiyor. köprülerden herkes otomatik geçecek veya geçemeyecek. Otomatik geçiş kartı almayanlar köprülere veda edecek. Hangi tarafta ise o tarafta kalacak. İtiraz olarak Yahu biriki gişeyi de parayla geçenlere ayırsak. Adam henüz otomatik kartını almamıştır veya başka bir kentten İstanbul’a gelmiştir. Tek geçiş için otomatik kart mı edinecek dendi ise de Deli Dumrul’lar kararlarını vermişti: Köprüden geçen de, geçmeyen de OGSKGS alacak.. buyurmuştu KOLAYA İZİN YOK! Madem öyle, siz de bir Ziraat Bankası, Halk Bankası ya da bir PTT şubesine gidiyorsunuz. Başka bir banka ile çalışıyor olsanız bile, o bankalardan OGSKGS almak daha kolay olabilir diye buna da izin verilmiyor. Hatta kredi kartları ile geçmek de vardı. Neden olmasın? Avrupa ve ABD’de paralı geçişlerde bekletmeyen kredi kartı uygulaması çok yay Bu nasıl sözleşme? en bunu almayayım, bir de KGS’yi deneyeyim derseniz, keyfiniz bilir. Halk Bankası emrinizde... Bankada en az 1000 YTL’lik vadeli hesabınız veya kredi kartınız var mı? Yoksa buyurun, kredi kartı başvuru formunu doldurun, bankada bir hesap açtırın, tabii bir de gelirken yanınızda bir kefil bulundurun.. şeklinde bir talimatla evinize postalanıyorsunuz. İkinci kez yine sıranızı bekleyip, görevlinin önüne geldiğinizde, aman dikkat, eksik bir bilgi veya belgeniz olmasın sakın. Baştan söylenmiyor ama ayrıca şu belgeler de isteniyor. Nüfus kâğıdınız ve fotokopisi Sağlık karneniz ve fotokopisi Vergi kartınız ve fotokopisi B Eski Göztepe başkanı tutuklandı ? İZMİR (Cumhuriyet Ege Bürosu) Türkiye’nin köklü spor kulüplerinden Göztepe’nin geçen yıl başkanlığını yapan, kulübün dernek başkanlığını da yürüten Fırat Yiğit, kendi yerine başkasını para karşılığı askere gönderdiği iddiasıyla tutuklandı. Askeri mahkemeye çıkarılıp tutuklanan Yiğit’in, yasaya göre 510 yıl hapis istemiyle yargılanacağı bildirildi. Öte yandan Yiğit, kulüpten ihraç edildi. Aracınızın ruhsatı ve fotokopisi. Yeter mi? Yetseydi, çok kolay olurdu. Ayrıca elinize verilmiş sözleşmenin 32 maddesini de okumuş ve anlamış olmanız gerekiyor. Fakat bunu okumuş ve anlamış olmanızın size bir faydası olmuyor. Çünkü söz konusu belgenin adı ‘sözleşme’ olduğu halde ve sözleşmenin anlamı ‘karşılıklı anlaşma’ olduğu halde herhangi bir maddesine itiraz etme hakkınız yok. Ben bu sözleşmenin filan maddesini beğenmedim, istemiyorum, diyemiyorsunuz. İmzalamazsanız köprülerden geçemiyorsunuz. O yüzden ben okunmasını tavsiye etmem. Böylesi sizin için daha kolay olur. Yoksa sözleşmenin bazı maddeleri rüyanıza girebilir. Örneğin ‘Madde 8’de OGS aldıktan sonra ataol b?cumhuriyet.com.tr. Faks: (0212) 513 85 95 ÇYDD’DEN ‘AKTİF SİYASET’ ÇAĞRISI arabanızı satmaya kalkarsanız, otomatik geçiş hakkınızı arabayı satın alana nasıl devredebileceğinizle ilgili işlemler anlatılıyor ki, insan onca formaliteyi yerine getirmemek için, arabasını satmaktan bile vazgeçebilir ve ömrünü yıllanmış arabasıyla geçirebilir... ‘Kadınlar yoksa aydınlık olmaz’ İstanbul Haber Servisi Çağdaş Yaşamı Destekleme Derneği (ÇYDD) Bakırköy Şubesi’nin kadın üyeleri, Türkiye’de kadınların siyasette aktif rol alması gerektiğini belirterek ülkeyi çağdaş Türk kadınının kurtaracağına inandıklarını söylediler. ÇYDD Bakırköy Şubesi’nin geçen yıl yaptığı kültür merkezinde bir araya gelen şubenin yönetim kurulu üyesi kadınlar, Türkiye’de kadınların aktif siyasette daha ön sıralarda yer alması gerektiğini söylediler. Bakırköy ÇYDD Başkanı Gülser Alparslan, ‘‘Bu ülkeyi kurtaracaksa kesinlikle kadınlar kurtarır. Kadınlar siyasete el atmazsa ülke aydınlığa çıkamaz’’ diyerek Atatürk devrimlerinin peşinde olduklarını belirtti.Alparslan, ‘‘Bunun için okumayazma bilmeyen kadınlarımıza ücretsiz okumayazma kursları veriyoruz. Yine iş hayatına atılmalarına yardımcı olmak için dikişnakış, boncuk gibi kurslar da sunuyoruz. Bu eğitimler ile çağdaş Türk kadınlarının çoğalmasını hedefliyoruz’’ dedi.Alparslan, ayrıca gençlere yönelik ‘‘Deniz Yıldızı’’ projesi yürüttüklerini ve çok sayıda öğrenciye burs verdiklerini, bursların da can damarları olduğuna dikkat çekti. Orgeneral Başbuğ, Atatürk’ün düşüncelerinin sürekli geçerliliğini koruyacağını söyledi Dayakçı kocaya Yargıtay cezası ? İZMİR (AA) Yargıtay, eşe şiddet uygulayan kocanın ödeyeceği tazminat ve nafakayı arttırdı. İzmir’de eşini dövdüğü iddia edilen Okan Şencan’ın ödeyeceği 3 bin YTL tazminat ve 100 YTL nafakayı az bulan Yargıtay, yerel mahkemenin verdiği kararı bozunca, mahkeme davayı yeniden görüşerek Şencan’ın eşi Canan Şencan’a ödeyeceği tazminatı 5 bin YTL ’ye, nafakayı da 175 YTL ’ye çıkardı. ‘Devrimin temelinde kültür var’ Orgeneral Başbuğ’un açılış konuşmasını yaptığı gecede Sertab Erener de konser verdi. (Fotoğraf:SALİM HALİMOĞLU) İstanbul Haber Servisi 1. Ordu Komutanı Orgeneral İlker Başbuğ, ‘‘Atatürk’ün düşünceleri dün olduğu gibi bugün ve yarınlarda da geçerliliğini aynen koruyacaktır’’ dedi. Restorasyonu tamamlanan Harbiye Orduevi Ahmet Muhtar Paşa Salonu, törenle açıldı. Açılışta konuşan Orgeneral Başbuğ, Türkiye Cumhuriyeti’nin doğuşu ve gelişiminin Türk devrimi olduğunu, bunun temelinin de kültür devrimine dayandığını, Atatürk’ün 10. Yıl Nutku’ndan örnekler vererek anlattı. Orgeneral Başbuğ, ‘‘Atatürk, 10. Yıl Nutku’nda Türkiye Cumhuriyeti’nin değişmez hedefini ve görmek istediğini şu şekilde ifade etmiştir: ‘Ulusal kül türümüzü çağdaş uygarlık düzeyinin üzerine çıkaracağız.’ Bu iki cümle, nutkun ana fikrini oluşturmaktadır. İki cümlede de ortak kavram ulusal kültürdür. Yaşamı boyunca bir devrimci olarak ulusal kültürün oluşumuna ve gelişimine çok önem veren Atatürk’e göre; ulusal kültür, Türkiye Cumhuriyeti’nin damarlarında dolaşan kandır’’ diye konuştu. Topkapı Sarayı Müzesi Başkanı Prof. Dr. İlber Ortaylı, da açılış dolayısıyla ‘‘Türk Ordusu ve Kültür’’ başlıklı bir konuşma yaptı. Çok sayıda davetlinin katıldığı açılış töreninde Devlet Sanatçısı Suna Kan ile müzisyen Fahir Atakoğlu ve Sertab Erener birer konser verdi. CUMHURİYET 06 K
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle