Katalog

16 ŞUBAT 2006 PERŞEMBE CUMHURİYET SAYFA HABERLER Tepkilerin yersiz olduğunu söyleyen Bakan Güler, ‘Kararlıyız’ dedi 7 Hükümet nükleerde ısrarlı İstanbul Haber Servisi Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Hilmi Güler, ‘‘Nükleer enerji kalkınma ve enerji ihtiyacı için şart’’ dedi. İstanbul Teknik Üniversitesi (İTÜ) Enerji Enstitüsü’nün ‘‘Isıtma Sistemlerinde İleri Teknolojiler ve Biyoyakıtların Kullanımı Çalıştayı’’na katılan Bakan Güler, daha sonra Romanya Ekonomi ve Ticaret Bakanı Ioan Codrut Seres ile denizaltından elektrik hattıyla enerji alışverişini sağlayacak projeyi imzaladı. Güler, Seres ile yapacağı toplantı öncesinde gazetecilerin sorularını yanıtladı. Nükleer enerji çalışmalarının belli bir program çerçevesinde yürütüldüğünü belirten Güler, bu konudaki tepkilerin yersiz olduğunu savundu. Güler, ‘‘Nükleer enerji konusundaki tepkiler, tamamen konuyu detaylı incelemeden verilen tepkilerdir. Konunun aslı kendilerine anlatılınca yersiz olduğunu görecekler. Bu konuda iki tür tepki veriliyor. Birincisi konuyu yeterince bilmeyenlerin tepkisi, ikincisi de doğruyu bilip de belli çevrelerin değişik nedenlerle karşı çıkması... Biz kararlı şekilde bu yatırımları yapmak durumundayız’’ diye konuştu. Artan petrol fiyatları ve dışa bağımlı enerji politikalarına dikkati çeken Güler, ileride karbondioksit vergisinin söz konusu olacağını, bunun da maliyetleri daha fazla arttıracağını kaydetti. Nükleer enerji konusunda karbondiok GEÇMİŞTEN GELECEĞE ORHAN ERİNÇ Bari İşe Yarasın... İnsan Hakları Avrupa Mahkemesi’nin Leyla Şahin’in sıkmabaş davasında Türkiye’deki kuralları insan haklarına aykırı bulmadığını açıkladığı günlere dönmüş gibiyiz. Anımsarsınız, mahkeme, verdiği kararla Türkiye’yi haklı bulmuş, bu yaklaşımın Türkiye’yi yöneten siyasal kadroları memnun etmesini beklerken, başta Başbakan olmak üzere yöneltilen eleştirilere şaşırmıştı. Mahkemenin önceki gün, yine sıkmabaş sınırlamasının iptali için yapılan iki başvuruyu reddetmesinin, Danıştay İkinci Dairesi’nin sıkmabaşlı bir bayan öğretmenle ilgili kararının tartışıldığı günlere denk gelmesi ilginç bir rastlantı oldu. Tartışmaya dışarıdan da yeni bir boyut eklendi. Bakalım bu kez neler izleyeceğiz. ??? Bayrak Anaokulu Müdürlüğü’ne atanan, ancak göreve başlayamayan Bayan Aytaç Kılınç’la ilgili Danıştay Dairesi kararını konu eden haberleri, karara karşı çıkanlarla destekleyenlerin görüşlerini gazetelerde okuduk, radyolarda dinledik, televizyonlarda izledik. Şimdi anımsayamadığım bir televizyon kanalının haberinden kulağına çalınan bir cümle, içime Danıştay kararının içeriğine ilişkin bir kurt düşürdü. Haberlerin eksik bir yönü olduğu kuşkusuyla karar metnine Ankara’da görevli arkadaşım İlhan Taşcı sayesinde ulaştım. Kararın tümünü okuyunca gülmekle ağlamak arasında geçen bir süreç yaşadım. Çünkü Bayan Kılınç’ın müdürlüğüne atandığı Bayrak Anaokulu, Bayrak Garnizonu’nun içindeydi. Bayan Kılınç, göreve başlamadan çalışacağı okula gitmek için garnizona girmek durumundaydı. Nizamiyedeki nöbetçi asker kendisinden öğretmenlik kimliğini isteyince ‘‘Kaybettim’’ yanıtını almıştı. Verdiği nüfus hüviyet cüzdanındaki resmi de sıkmabaşla çekilmişti. Bu yüzden de nöbetçi kendisini içeriye bırakmamıştı. İşte, Danıştay’ın kararına neden olan hukuksal süreç böyle başlamıştı. Bayan Kılınç, bunun üzerine Gölbaşı İlçe Milli Eğitim Müdürlüğü’ne bir dilekçe ile başvurmuş ve durumu anlatmıştı. İlçe milli eğitim müdürlüğü 6 Temmuz 2001 günü kendisi hakkında soruşturma açmış, soruşturma sonunda da bir günlük aylıktan kesme cezası verilmişti. Bayan Kılınç daha sonra Ankara Valiliği’nin oluru üzerine yöneticilik görevinden alınıp Mamak Kıbrıs Köyü İlköğretim Okulu’na çocuk gelişimi öğretmeni olarak atanmıştı. Bayan Kılınç, müdürlük görevine başlatılmamasını gerekçe göstererek Ankara 6. İdare Mahkemesi’nde iptal istemiyle dava açmıştı. Söz konusu mahkeme, 22 Mart 2002 günü verdiği kararla Bayan Kılınç’ın müdürlük görevine başlatılmasını uygun görerek idarenin uygulamasını iptal etmişti. Bu gelişme sonunda idare mahkemesinin kararı temyiz edilmiş ve İkinci Daire bire karşı dört oyla, idare mahkemesi kararını 26 Ekim 2005 günü bozmuştu. ??? Kararın, verildiği günden 109 gün sonra öğrenilmiş olması, gazetecilik açısından başarılı bir süreç geçiremediğimizi gösteriyor. Ama konuyla ilgili tartışmaları iki bölümde irdelemekte yarar var. Yayın organlarının ve konuyla ilgili çevrelerin tartışmaya katılmasını yadırgamamak gerekiyor. Çünkü kendi yayın ilkelerine ya da ideolojilerine göre yayın yapıyorlar, görüş açıklıyorlar. Ancak Başbakan ve bakanların tepkileri, Danıştay’dan yapılan açıklamada da vurgulandığı gibi anayasaya aykırı. Anayasaya bu tür bir aykırılığın yaptırımı yok. Yok ama, ağır biçimde eleştirdikleri karara neden olan temyiz başvurusu yine yürütmenin katlarından birinden gelmiş; Ankara Valiliği’nden. Şimdi güler misiniz, ağlar mısınız? ??? Başbakan konuyu partisinin önceki günkü grup toplantısında da irdeledi ve çok önemli bir değerlendirmeyi dile getirdi. ‘‘Mahkeme kararları da eleştirilebilirdi.’’ Anlaşılıyor ki Başbakan’a bilgi veren hukukçular sağduyulu bir yaklaşımı temsil edenler arasından gelmişlerdi. Keşke aynı hukukçular, Basın Yasası ile Türk Ceza Yasası’nın oluşturulması sırasında kurulan alt komisyona katılmış olsalardı. Böylece Başbakan, eleştirinin suç oluşturmayacağını söylerken, kesinleşmiş yargı kararlarını eleştiren gazetecilere biri 6 yıla kadar hapis cezası, diğeri 50 bin YTL para cezası öngören iki yasa maddesinin tasarılarını sahiplenmez, Bakanlar Kurulu olarak yürütülmesini de üstlenmezdi. Dileriz bu görüşlerini yaşama geçirmek için de harekete geçer. Çünkü şimdi tam zamanıdır. sit vergisinin söz konusu olmayacağını dile getiren Güler, ‘‘Çevre konusunda hükümetimiz son derece hassas. Biz insana rağmen, çevreye rağmen teknoloji peşinde değiliz. İnsan için, çevre için teknoloji peşindeyiz. Nükleer enerji kalkınma ve enerji ihtiyacı için şart’’ dedi. Güler, nükleer santralın nerede kurulacağına ilişkin bir soruya, ‘‘Çalışmalarımızı yaptık, yeri konusundaki açıkla mayı sonra yapacağız’’ diye konuştu. Hilmi Güler, İTÜ’de gerçekleştirilen ‘‘Isıtma Sistemlerinde İleri Teknolojiler ve Biyoyakıtların Kullanımı Çalıştayı’’nda da enerji ihtiyacının şu anda 88 milyon ton petrole eşdeğer olduğuna işaret etti. Güler, enerjide yüzde 7072 oranında bir dışa bağımlılığın söz konusu olduğunu, bunun yüzde 38’ini petrol, yüzde 23’ünü doğalgazın oluşturduğunu söyledi. Güneydoğu’da gergin gün Abdullah Öcalan’ın Türkiye’ye getirilişinin yıldönümü nedeniyle Diyarbakır, Batman, Mardin, Siirt, Şırnak, Hakkâri, Şanlıurfa ve Van’da eylemler düzenlendi. Cizre’de polisle çatışan 6 kişi gözaltına alındı DİYARBAKIR (Cumhuriyet Bürosu) Abdullah Öcalan’ın yakalanmasının yıldönümü nedeniyle Güneydoğu’da kentlerde yürüyüşler düzenlendi, esnaf kepenk kapattı, yurttaşlar bazı ilçelerde evlerinden çıkmadı. Cizre’de göstericiler güvenlik güçleriyle çatıştı. CİZRE: Öcalan’ın Türkiye’ye getirilişinin yıldönümü nedeniyle sabah saatlerinden itibaren kepenk açmayıp evlerinden çıkmayan Şırnak’ın Cizre ilçesi, İmralı’dan gelen haberle hareketlendi. Avukatların Öcalan ile haftalık olağan görüşmeleri gerçekleştiremedikleri haberi üzerine, Karayolları Kavşağı olarak adlandırılan bölgede, çoğunluğu çocuklardan oluşan bir grup eylem için sokaklara çıktı. Biraz ilerideki İdil Yolu üzerinde barikatlar kuran bir grup, özel harekât timleri ve askerlerin müdahalesiyle karşılaştı. Polis havaya ateş açtı ve göz yaşartıcı bomba kullandı. Yol üzerinde hurda kamyon parçalarını sürükleyerek barikat kuran göstericiler de molotofkokteylleri ile karşılık verdi. Bir süre sonra olaylar kontrol altına alındı. Edinilen bilgiye göre olaylar sırasında polise karşı koyan en az 6 kişi gözaltına alındı. DİYARBAKIR: Örgütün karalar giyerek Öcalan için yas ve oruç tutma, kepenk kapama ve okulları boykot etme çağrısı, kentte yankı bulmadı. Diyarbakır’da sabahın erken saatlerinden itibaren yaşam normal seyrinde devam etti. BATMAN: Kıbrıs Şehitleri Caddesi üzerinde bulunan Hava Meydan Komutanlığı Lojmanları duvarı önünde bulunan telefon kutusunun üzerine bırakılan boru tipi bir bomba, dün saat 22.15 sıralarında patladı, can ve mal kaybı yaşanmadı. Saldırıyı Batman Apocu Gençlik İnisiyatifi adlı PKK sempatizanı bir örgütün üstlendiği açıklandı. MARDİN: Nusaybin ve Derik ilçelerinde Öcalan’ın Türkiye’ye getirilişinin yıldönümünü protesto etmek amacıyla esnaf kepenkleri açmadı, öğrencilerden bazıları okulları boykot etti, sabah saatlerinde yurttaşlar sokaklara çıkmadı. İlçe merkezlerinde ise polis ekipleri zırhlı araçlarla ABdullah Öcalan Türkiye’ye getirilişinin yıldönümünde bazı kentlerde esnaf kepenk kapattı. Polisin aldığı geniş güvenlik önlemleri altında gerçekleştirilen eylemlerde sık sık Abdullah Öcalan ve PKK lehine sloganlar atıldı. Eylemlere müdahale eden polis, çok sayıda kişiyi gözaltına aldı. devriye gezdi. Güvenlik güçlerinin, çarşı merkezlerinde ve mahallelerde dolaşarak kepenklerini açmayan esnafın isim listesini tuttuğu bildirildi. Yeni Turan Mahallesi’ne kadar yürüyen gençler, sivil ve resmi polisler tarafından dağıtıldı. Müdahale sırasında 2 kişi gözaltına alındı. SİİRT: Bazı işyerleri kepenklerini açmadı. Kepenkleri kapalı olan dükkânların yerleri ve isimleri sivil polisler tarafından not alındı. ŞIRNAK: Yaklaşık 600 kişilik bir grup, eski DEHAP binası önünde 5 dakika oturma eylemi yaptı. Bahçelievler, Yenimahalle, Dicle, Gazipaşa, Gündoğdu, Cumhuriyet ve Yeşilyurt mahallelerinde protesto gösterileri yapıldı. Eylemlerde Öcalan posterleri ve KONGRAGEL bayrakları taşınırken sık sık Öcalan ve PKK lehine sloganlar atıldı. HAKKÂRİ: Kepenk indirme eylemine büyük ölçüde uyuldu. Yurttaşlar, ekmek ihtiyaçlarını açık bulunan 2 fırından, ilaç ihtiyaçlarını ise 1 eczaneden karşıladı. Yüksekova ilçesinde ise yasadışı yürüyüş düzenlendi. Şemdinli’deki esnaf, kepenk kapatma eylemi gerçekleştirdi, vatandaşlar evlerinden çıkmadı. ŞANLIURFA: DTP önünde toplanan bir grup, ellerinde Öcalan’ın ve ölen PKK militanlarının resimleri ile PKK bayrağı açtı. Karakoyun İş Merkezi önüne kadar yürüyen grup, PKK ve Öcalan lehine sloganlar attı. VAN: Dükkânlarını dün sabah açmayan az sayıdaki esnaf da daha sonra güvenlik güçlerinin çağrılarıyla kepenk kaldırdı. Kuzey Irak’ta gösteriler yapıldı Öcalan’ın getirilişinin yıldönümü dolayısıyla Kuzey Irak’ta gösteriler düzenledi. Süleymaniye’de toplanan bir grup, terör örgütü lideri lehine sloganlar atarak yürüdü. Kurulan bir çadıra giren göstericiler Öcalan’ın Türkiye’ye teslim edilmesini protesto etmek için bir gün sürecek açlık grevine başladılar. Kerkük’te düzenlenen gösteride kent merkezinde toplanan bir grup Kürtçe sloganlar atarak valilik binası önüne kadar yürüdü. Türkmenlerin karşı eylem yapacağı ihbarı üzerine Irak güvenlik güçleri yoğun önlem aldı. oerinc?cumhuriyet.com.tr Danıştay’ın kararını uygulamıyor Erdoğan’ın ‘pahalı enerji’ ikilemi ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, pahalı enerjinin nedeni olarak doğalgaz çevrim santrallarını göstermesine karşın Danıştay’ın bunların yürütmesini durdurma kararlarını uygulamıyor. Erdoğan, son olarak önceki gün, pahalı enerjiden yakınan işadamlarına, ‘‘Şu anda sanayide enerjiyi pahalı kullanıyorsak bunun tek nedeni doğalgaz çevrim santrallarından çok pahalı olarak alınan enerjidir’’ demişti. Kamu İşletmeciliğini Geliştirme Merkezi (KİGEM) Vakfı’nın açtığı davalarda Danıştay, EnkaIntergen ortaklığındaki İzmir, Adapazarı santrallarıyla BayındırNational PowerMimag ortaklığındaki Ankara santrallarının sözleşmelerinin yürütmesini durdurmuştu. Önceki gün işadamlarına, ‘‘Türkiye’nin geçmişte uygulanan yanlış politikalar nedeniyle doğalgaz çevrim santrallarına mahkum edildiğini’’ söyleyen Erdoğan, Danıştay’ın 2005 Ağustosu’nda bu mahkumiyeti geri çevirecek nitelikte verdiği İzmir Santralı’nın yürütmesinin durdurulması kararını uygulatmamıştı. VEFAT Merhum Dr. Rauf Ahmet Hotinli ve merhume Fatma Hotinli’nin kızı, merhum Edhem Dirvana ve merhume Refika Dirvana’nın gelini, merhum Fuad Simavi’nin yeğeni, merhume Gültekin Hotinli’nin kardeşi, Bihterin Berkin ve Metin Hotinli’nin ablası, Nilgün Hotinli, Fuad Hotinli, Rauf Gülru Hotinli’nin halaları, Can Hotinli’nin görümcesi, Necmettin Berkin’in baldızı, merhum Mahid Dirvana’nın eşi, İstanbul Üniversitesi Edebiyat Fakültesi emekli Profesörü FRANSIZ LE FIGARO GAZETESİNİN YORUMU ‘Tansiyon yükseliyor’ PARİS (ANKA) Fransız Le Figaro gazetesi, İstanbul’da son günlerde gerçekleştirilen terörist saldırılara dikkat çekerek ‘‘PKK lideri Abdullah Öcalan’ın tutuklanmasından yedi yıl sonra Türkiye’de gerilim artıyor’’ yorumunu yaptı. Gazete ‘‘Terörist bir Kürt grubu, İstanbul’un kalbine vuruyor. PKK lideri Abdullah Öcalan’ın tutuklanmasından yedi yıl sonra Türkiye’de gerilim artıyor’’ diye yazdı. İstanbul’daki saldırıların Kürdistan Özgürlük Şahinleri’nce sahiplenildiğine dikkat çekilen haberde, Abdullah Öcalan’ın İtalyan avukatlarının müvekkillerinin bir enfarktüs geçirdiğini ve durumunun ağır olduğunu belirterek tansiyonu yükselttikleri vurgulandı. Baştan beri Abdullah Öcalan’ın tutukluluk koşullarının bitmeyen tartışmalara konu olduğunu kaydeden gazete, İtalyan avukatlarının aksine Türk avukatların Öcalan’ın sağlığı konusunda kendilerine alarm verici bir bilginin ulaşmadığını söylediklerini yazdı. Le Figaro, Adalet Bakanlığı’nın PKK’nin AB ve Washington tarafından da terör örgütü olarak değerlendirildiğini anımsattığını belirtti. Ceza ve Tevkifevleri Genel Müdür Yardımcısı Türker Tok’un ‘‘Abdullah Öcalan’ın sağlığına ilişkin bilgilerle uluslararası kamuoyu yanıltılmaya çalışılıyor’’ sözlerine de yer verildi. 14 Şubat 2006 tarihinde vefat etmiştir. Merhumenin cenazesi 17 Şubat 2006 (Cuma) günü öğle namazını müteakip Teşvikiye Camii’nden alınarak, Merdivenköy Mezarlığı’ndaki aile kabristanına defnolunacaktır. HATİCE NESTERİN DİRVANA AİLESİ CUMHURİYET 07 K