Katalog

19 EKİM 2006 PERŞEMBE CUMHURİYET SAYFA HABERLER Emekli koruma müdürü Çukurlu, eş dost atamalarının yol açtığı skandalı değerlendirdi 5 POLİTİKA GÜNLÜĞÜ HİKMET ÇETİNKAYA ‘Hiyerarşiyi altüst ettiler’ İLHAN TAŞCI Yağmur... Bazen yorulur insan, bazen hüzünlenir, yitirdiği yılları ve sevinçleri aramaya koyulur... Ufukta ince bir bulut, kimsesiz bir gölge gördüğümde ‘‘Bağdat’ın Çocukları’’nı düşünürüm, kalıcı olacak acıları, yalnızlıkları... Şair Nazik el Melaike’nin o gelmeyen ziyaretçisi, belki de sabırlı bir günbatımını bekliyordur Bağdat’ta çocuklar ölürken... Yine yağmur yağdı İstanbul’a dün sabah... Ne zaman yağmur yağsa kirpikleri ıslanan kadınları düşünürüm... Coşku ve sevinç ararım, ama yokturlar... Bir ses duyarım odamda kitapları karıştırırken: ‘‘Gecenin bitiminde toz lekesi gibi geçmişim...’’ O sırada yağmur odanın camlarını dövmektedir... Bilmem yağmurlu gündüzleri, geceleri sever misiniz? Ben hiç sevmem!.. Siyahın yanığı altında bir düş kurarım yağmur yağarken... Salt Bağdat’ın çocuklarını düşünmem. Kara Afrika’ya giderim, Tibet yaylalarında dolaşırım. Yaşadığım topraklarda gezinirim. Toroslar’a, Kaçkarlar’a çıkarım. Malabadi Köprüsü’nden geçerken Fırat’ın, Dicle’nin kıyısındaki ‘‘cenanlar’’ çıkar karşıma, aç ve susuz... Anılarım tazelenir yağmur yağarken... 1993 yılında Diyarbakır’da PKK yüzünden sokağa çıkamayan kamu görevlileri, Hizbullah canileri gelir aklıma... Devlet içinde örgütlü silahlı çeteler... Tifodan ölen çocuklar, tarlada davar otlatırken terörist sanılarak öldürülen çobanlar... Çöp yığınına dönmüş sokaklar, çeşme suyuna karışan kolibasili, atık suyla büyüyen karpuzlar... ??? Ankara’yı, İzmir’i anımsarım, Gençlik Parkı’nı ve fuarı... Giriş kapılarında ne yazıyordu anımsar mısınız Gençlik Parkı ve İzmir Fuarı’nın: ‘‘Asker ve köpek giremez...’’ 1976, Diyarbakır... Subay lojmanlarına giden caddeye girdiğimde nöbetçi asker yolumu kesmişti: ‘‘Girmek yasak hemşerim!..’’ 12 Mart 1971’i anımsarım, 85 yaşındaki Liceli Hamit Amca’nın ‘‘sol örgüt’’ kurmaktan tutuklanışını... Batman’da intihar eden 1617 yaşındaki kızların sorunu gelir aklıma... Hakkâri’de, çöplükte artık yiyecek toplarken bombanın patlamasıyla ölen çocuklar... Yağmur hızını hiç kesmedi... Bir minik kumru kondu balkon demirlerine... Gagasıyla cama vurdu birkaç kez... Ekmeği ufalayıp koydum pervazın önüne... Kumru kanat çırparak havalandı... Az sonra yeniden geldi. Ekmek parçalarını gagalayıp yedi. Teşekkür etmek için iki kez kanat çırpıp yeniden havalandı... Bense hâlâ başlamamıştım yazıma... Gazeteleri elime aldığımda Şadan Gökovalı’nın ‘‘Cumhuriyet Ege’’de çıkan ‘‘Balıkçı 33 Yaşında’’ başlıklı yazısını okudum önce... 13 Ekim 1973 yılında ölmüştü Halikarnas Balıkçısı. 33 yıl önceyi anımsadım... Nasıl uğurlamıştık Bodrum’da Balıkçı Baba’yı... Manevi oğlu Şadan, Balıkçı Baba’nın ‘‘vasiyeti’’ni yerine getiriyor tam 33 yıldır. Öykülerden çocuk kitabı bile yaptı Şadan. Bilgi Yayınları’ndan çıkan ‘‘Bütün Eserleri’’ 22’yi buldu. Yağmur yağarken hüzünlü oluyorum ben... Bir bakıyorum, Söke Ovası’ndan geçip Bafa’ya iniyorum, bir bakıyorum Harran’dayım, Birecik Köprüsü’nde gökyüzünü seyrediyorum... ??? Akşam geçip gittiğinde belki Iğdır’da, Trabzon’da, Edirne’de, Çorum’da gözlerin izlerini yakalıyorum çocuk bakışlarında; her kelimede, her anlamda... Gecenin içinde, o ufuk çizgisinde, bir sahra fırtınasında oluyorum hiç kimseye sezdirmeden... Çocuklarla konuşuyorum uzun uzun, ‘‘çocuk gözleri’’nde yaşamı duyumsayarak, biraz hüzünlü, biraz da kırılgan... Hâlâ yağıyor yağmur. İstanbul sırılsıklam... Nazik el Melaike’nin sabırlı günbatımını bekliyorum, bulutların dağılmasını, yıldızların doğmasını!... Server Tanilli um:ag’ın konuğu ? ANKARA (Cumhuri yet) Uğur Mumcu Araştırmacı Gazetecilik Vakfı’nın (um:ag) perşembe günleri düzenlediği ve geleneksel hale gelen ‘‘18.30 Söyleşileri’’nin bugünkü konuğu Prof. Dr. Server Tanilli olacak. Tanilli, Kavaklıdere Paris Caddesi 14 numaradaki um:ag’ın toplantı salonunda ‘‘Kadın Sorununun Neresindeyiz?’’ başlığıyla, katılımcılara hitap edecek. İletişim için ise ‘‘417 77 20’’ No’lu telefon ve ‘‘www.umag. org.tr’’ internet adresine başvurulabilir. ANKARA Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın rahatsızlanmasıyla ortaya çıkan hatalar zincirinin en önemli halkasının ‘‘eş dost’’ görevlendirmesi olduğu anlaşıldı. 9. Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel’in koruma müdürü Şükrü Çukurlu, bu görevde ‘‘hatır gönül işinin olamayacağını’’ söyledi. Akraba görevlendirmesiyle hiyerarşik düzenin bozulduğuna işaret eden Çukurlu, ‘‘Normalde makam aracının yedek anahtarı hemen arkadaki eskortun torpido gözünde bulunur. Ama camlar balyozla kırılıyor, tam ilkellik’’ dedi. Emekli koruma müdürü Şükrü Çukurlu, Erdoğan’ın rahatsızlığının ardından yaşanan koruma skandalını gazetemize değerlendirdi. Korumada başarının yüzde 100 olması gerektiğini be ? 9. Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel’in koruma müdürü Şükrü Çukurlu ‘‘Normalde makam aracının yedek anahtarı hemen arkadaki eskortun torpido gözünde bulunur. Ama camlar balyozla kırılıyor, tam ilkellik’’ dedi. lirten Çukurlu, ‘‘Yüzde 1 başarısız olunursa işte Başbakan’ın yaşadığı olay olur. Korumayla hiç alakası olmayan yakınını, yeğenini görevlendirirse en büyük zararı kendisi görür’’ dedi. Erdoğan’ın yakın korumalığını yapan yeğeni Ali Erdoğan’ı anımsatan Çukurlu, şu değerlendirmeyi yaptı: Necmettin Erbakan döneminde de benzer durum yaşandı. Sakarya grubu çıktı, RP Genel Merkezi’nde resmi korumayı komaya sokana kadar dövdüler. Ama dönemin başbakanı sesini çıkarmadı. Resmi korumalar arasında bu tip kişileri görevlendirirseniz, korumalar görevini yapamaz hale gelir. Erdoğan olayında da bu görülmüştür.’’ Birikime, tecrübeye önem verilmemesinin hastane önünde yaşanan olaylarda etkili olduğunu anlatan Çukurlu, ‘‘1 trilyon lira değerinde makam arabası alıyorsunuz, hastane önünde balyozla camını kırıyorsunuz. Bu tam bir ilkellik. Yarı baygın haldeki Başbakan balyozla müdahale sırasında hangi psikoloji içine girmiştir? Bunları kimsenin düşündüğü yok. Koruma görevi hatır gönül işi ile olmaz. Devletin resmi polisi, görevini, kardeşten, yeğenden daha iyi yapar. Çünkü bunun eğitimini almıştır’’ dedi. Hizmet veremezdik Çukurlu, makam şoförlerinin de eğitimli polisler olması gerektiğini, uygulamada, yedek anahtarın makam aracının hemen arkasındaki eskortun torpido gözünde bulunduğunu kaydetti. Kendisinin 35 yıl koruma olarak görev yaptığını anımsatan Çukurlu, ‘‘Başarımın ardındaki asıl neden, Sayın Demirel’in benim işime hiçbir zaman karışmamasıdır. Eğer herkes kendine göre yaptığımız işe müdahale etseydi, bizler de hizmet veremezdik’’ diye konuştu. Tecrübeye önem verilmiyor ‘‘Resmi polisler Başbakan’dan çok o çocuğa hizmet ederler. Görevliler, onun hıncını, zararını görmek istemez. Yakın ve yeğen görevlendirmesi nedeniyle korumadaki hiyerarşik düzen altüst oldu. ATAMALAR TARTIŞILIYOR ÇİZMEDEN YUKARI MUSA KART ‘Terör, teslim olurlarsa biter’ ? MALATYA (AA) Malatya Orduevi’nde şehit ve gazi ailelerine verilen iftar yemeğinde konuşan 2. Ordu Komutanı Orgeneral Hasan Iğsız, ‘‘Kimse hayaller kurmasın, yanlış hesaplar peşinde de koşmasın. ‘Efendim Silahlı Kuvvetler bu işi ne zaman durdurur?’ Durdurur mu? Durdurur. Ne zaman? Dağda elinde silah olan terörist kalmayıncaya kadar. Başka? Kendilerini ve silahlarını gelip Türkiye Cumhuriyeti adalet sistemine teslim ederlerse Silahlı Kuvvetler de ondan sonra mücadeleyi sonuçlandırmış olarak bırakır’’ diye konuştu. AKP, eş dostla ülke yönetiyor ? AKP hükümeti, bugüne kadar üst düzey bürokraside 4 bine yakın atama gerçekleştirdi. Bürokrasi, İstanbul Büyükşehir Belediyesi kadrolarıyla doldurulurken bakan ve milletvekillerinin akraba ve dostları üst düzey görevlere getirildi. EMİNE KAPLAN Bakan eşlerinin yurtdışı gezileri ? ANKARA (AA) CHP İzmir Milletvekili Canan Arıtman, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan ve bakanların, yurtdışı gezilere eşleriyle katılmasını TBMM gündemine getirdi. TBMM Başkanlığı’na sunduğu soru önergesinde Arıtman, Erdoğan’a, ‘‘İktidarınız döneminde başbakan eşi ve bakan eşlerinden kaçı yurtdışı gezilere resmi davet üzerine eşleriyle birlikte katıldılar’’ sorusunu yöneltti. Çiçek’e Adnan Hoca sorusu ? ANKARA (AA) CHP İzmir Milletvekili Ahmet Ersin, “Adnan Hoca” olarak bilinen Adnan Oktar hakkındaki davanın “nasıl zamanaşımına uğratıldığını” sordu. Ersin, Adalet Bakanı Cemil Çiçek’in cevaplandırması istemiyle TBMM Başkanlığı’na sunduğu soru önergesinde, zamanaşımı nedeniyle düşürülen davaların büyük çoğunluğunun, bazı siyasiler ve bürokratların karıştığı rüşvet, görevi ihmal ve görevi kötüye kullanma, ihaleye fesat karıştırma, kaçakçılık gibi yüz kızartıcı suçlarla ilgili olduğu iddiasına dikkat çekti. Teoman Evren yaşamını yitirdi ? ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Türkiye Barolar Birliği eski başkanlarından Teoman Evren Ankara’da yaşamını yitirdi. Evren, bir süredir Gazi Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi’nde tedavi görüyordu. Evren’in cenazesi, yarın Kocatepe Camisi’nde kılınacak cenaze namazının ardından Karşıyaka Mezarlığı’nda toprağa verilecek. 197678 yılları arasında Ankara Barosu Başkanlığı yapan Teoman Evren, bir süre Türkiye Barolar Birliği Genel Sekreterliği görevini yürüttü. Evren, 19 Şubat 198427 Mayıs 1989 tarihleri arasında da Türkiye Barolar Birliği Başkanlığı yaptı. ANKARA Başbakan Tayyip Erdoğan’ın rahatsızlığı nedeniyle yaşanan koruma zafiyeti, hükümetin bugüne kadar gerçekleştirdiği atamaları yeniden gündeme getirdi. 4 bine yakın bürokrat ataması yapan hükümet, ‘‘liyakat ve deneyim’’ ilkesi yerine Erdoğan’ın ‘‘vücut dili’’ ilkesini ön plana çıkardı. Bürokrasi, İstanbul Büyükşehir Belediyesi kadroları, bakan ve milletvekillerinin akraba ve dostlarıyla dolduruldu. AKP hükümeti, bugüne kadar 26’sı müsteşar, 112’si müsteşar yardımcısı, 243’ü genel müdür, 480’i genel müdür yardımcısı, 1175’i başkan veya daire başkanı, 1299’u il müdürü, 351’i müşavir, 26’sı müstakil başkan, 3’ü genel sekreter ve 4’ü de genel sekreter yardımcısı olmak üzere yaklaşık 4 bine yakın bürokrat ataması gerçekleştirdi. En fazla atamayı 392 kişiyle İçişleri Bakanı Abdülkadir Aksu, en az atamayı ise 7 kişiyle Devlet Bakanı Mehmet Aydın yaptı. 2002 yılından bugüne kadar atamalarla ilgili olarak 6 bin 391 dava açılırken 1977 atama kararı yargıdan döndü. 83 bürokrat hakkında yargı kararlarını uygulamadığı için dava açıldı. Milletvekili dokunulmazlıklarının kaldırılmasına ‘‘memurların dokunulmazlığını’’ gerekçe göstererek yanaşmayan AKP, soruşturma izni istenen 44 personelin yalnızca 5’inin yargılanmasına izin verdi. Bürokrasi, Erdoğan’ın Büyükşehir belediye başkanlığı yaptığı dönemde belediyenin çeşitli kademelerinde görev yapan kişilerle dolduruldu. İstanbul Büyükşehir Belediyesi İktisadi Teşekkülleri’nden (BİT) sorumlu danışman Ömer Dinçer, Başbakanlık Müsteşarlığı’na; İETT Genel Müdür Yardımcısı Süleyman Karaman, TCDD Genel Müdürlüğü’ne; İstanbul Konut İmar Plan Sanayi ve Ticaret Anonim Şirketi Genel Müdürü Erdoğan Bayraktar, TOKİ Başkanlığı’na; Büyükşehir Belediyesi İktisa di Teşebbüsler Daire Başkanlığı yapan Candan Karlıtekin THY Yönetim Kurulu Başkanlığı’na getirildi. İstanbul Büyükşehir Belediyesi Emlak ve İstimlak Daire Başkanı Yusuf Beyazıt, Vakıflar Genel Müdürlüğü’ne; İstanbul Büyükşehir Belediyesi Spor AŞ Genel Müdürü Mehmet Atalay, Gençlik ve Spor Genel Müdürlüğü’ne, İSKİ Genel Müdürü Veysel Eroğlu, DSİ Genel Müdürlüğü’ne atandı. Bürokrasiye, İstanbul ekibiyle birlikte AKP’li bakan ve milletvekillerinin akraba ve dostları arasından da atamalar yapıldı. [email protected] Başbakan epilepsi mi? Erdoğan’ın sık sık yaşadığı ani rahatsızlıklar, sağlığıyla ilgili soru işaretlerini de beraberinde getirdi. Erdoğan’ın şeker veya epilepsi hastası olabileceği bildirildi ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın önceki gün yaklaşık 9 saat boyunca hastanede tutulması ve rahatsızlığının yalnızca aşırı yorgunluk ve oruca bağlı olarak kan şekerinin düşmesi olarak açıklanması, akıllara çeşitli soruları getirdi. Ankara kulislerinde Başbakan Erdoğan’ın epilepsi (sara) krizi geçirdiği ileri sürülüyor. Başbakan Erdoğan, bu yılın başında bir kez daha rahatsızlanmış ve 3 gün boyunca evinden çıkmamıştı. Erdoğan’ın grip olduğu ve sesinin kısıldığı açıklanmıştı. Erdoğan geçen nisan ayında da ciddi bir rahatsızlık geçirmişti. Bakanlar Kurulu toplantısı sırasında fenalaşan Başbakan, toplantıyı tamamlayamadan odasına çıkmıştı. Erdoğan daha sonra da eski Başbakan Bülent Ecevit için yaptırılan asansörü ilk kez kullanarak, Başbakanlık’tan ayrılmıştı. Erdoğan’ı muayene eden Atatürk Eğitim ve Araştırma Hastanesi doktorları, Başbakan’a ‘‘kas spazmı’’ teşhisi koymuş ve rahatsızlığının ilerlememesi için dinlenmesini önermişti. Bunun üzerine Erdoğan, bazı önemli programlarını iptal etmişti. Subayevleri’ndeki evine ziyaretçi kabul etmeyen Erdoğan, daha sonra yeniden normal yaşamına dönmüştü. rat’ın, önceki gün hastane önünde Başbakan’ın şeker hastası olabileceği yönündeki açıklamaları da dikkat çekti. Bunun yanı sıra kulislerde, Erdoğan’ın epilepsi (sara) hastası olduğu, bu nedenle kriz nöbetleri geçirdiği ileri sürülüyor. Başbakan’ın, epilepsi tedavisinde kullanılan ‘‘Depakin’’ adlı bir ilacı kullandığı belirtiliyor. Başbakan’ın hastane önünde arabasından çıkarılırken, ağzının sıkı sıkıya kapalı olması da sara krizinin belirtisi olarak gösteriliyor. Erdoğan’ın bugüne kadar iki kez de kolu çıkmıştı. ‘Depakin’ kullanıyor Erdoğan’ın sık sık yaşadığı bu ani rahatsızlıklar, sağlığıyla ilgili çeşitli soru işaretlerini de beraberinde getirdi. Sağlık uzmanları, Erdoğan’ın kronik şeker hastalığının bulunabileceğine işaret ederken, AKP Genel Başkan Yardımcısı Dengir Mir Mehmet Fı hikmet.cetinkaya?cumhuriyet.com.tr Faks numaramız: 0212/ 343 72 69 Ekibi İstanbullu Evinde dinlendi FIRAT KOZOK ANKARA Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın hastaneye kaldırılmasının ardından yaşanan skandallar AKP liderinin korumalarını yeniden gündeme getirdi. Erdoğan’ın makam şoförü Harun Kandemir, Erdoğan’ın İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı döneminde de makam aracını kullanmıştı. Kandemir’in, Başbakanlık Koruma Müdürlüğü personeliyle bir eğitimden geçmediği belirtiliyor. Erdoğan’ın baş şoförü olarak görev yapan Ra mazan Sarı’nın da Başbakan’la ilişkisi belediye başkanlığı dönemine dayanıyor. Erdoğan’ın kuzeni, aynı zamanda da sivil koruması olan Ali Erdoğan, Başbakan’la belediye başkanlığı döneminde çalışmaya başladı. Erdoğan’ın bir diğer koruması Keramettin Kurt, Başbakan’la 1995’te tanıştı. Belediye başkanlığı döneminde Erdoğan’ın koruması olarak görev yapan Kurt, AKP liderinin cezaevine girmesiyle birlikte emniyetteki görevine döndü. Erdoğan, cezaevinden çıktıktan sonra Kurt’u yanına aldı. ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Hastaneden taburcu edildikten sonra evine çekilen Başbakan Recep Tayyip Erdoğan dünü dinlenerek geçirdi. Kan şekerinin normal seviyeye gelmesinin ardından önceki akşam saatlerinde taburcu edilen Başbakan Erdoğan evinde dinleniyor. Erdoğan’ın dünkü programları iptal edildi. Erdoğan’ın doktorlarının tavsiyesine uyarak oruç tutmadığı öğrenildi. Doktorunun periyodik aralıklarla Başbakan Erdoğan’ın kan şekerini ve tansiyonunu ölçtüğü bildirildi. Hafta sonuna kadar tüm programlarını iptal eden Erdoğan, bir süre daha evinde dinlenecek. Başbakanlık Sözcüsü Akif Beki ise Başbakan’ın rahatsızlanmasıyla birlikte yaşanan skandalların ardından basını suçladı. Beki, Başbakan’ın makam şoförü ve korumasına ilişkin haberleri ‘‘Yanlış, asılsız, mesnetsiz bilgi ve ayrıntı’’ olarak nitelendirdi. Makam şoförü Harun Kandemir’in Erdoğan’la bir akrabalık ilişkisinin bulunmadığını anlatan Akif Beki, koruma ekibinin tecrübesiz olduğu iddialarını da yalanladı. CUMHURİYET 05 K