19 Mayıs 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
İmtiyaz Sahibi: CUMHURİYET VAKFI adına İLHAN SELÇUK C ? Baştarafı 1. Sayfada Genel Yayın Yönetmeni: İbrahimYıldız ? Yazıişleri Müdürleri: Mehmet Sucu, Güray Öz (Sorumlu) ? Haber Merkezi Müdürü: Hakan Kara İstihbarat: Cengiz Yıldırım ? Ekonomi: Hasan Eriş ? Dış Haberler: Özgür Ulusoy ? Kültür: Egemen Berköz ? Spor: Abdülkadir Yücelman ? Makaleler: Sami Karaören ? Düzeltme: Abdullah Yazıcı ? BilgiBelge: Edibe Buğra ? Yurt Haberleri: Mehmet Fa Yayın Kurulu: İlhan Selçuk (Başkan), Emre Kongar (Başkan Yardımcısı), Orhan Erinç, Hikmet Çetinkaya, Şükran Soner, İbrahim Yıldız, Orhan Bursalı, Mustafa Balbay, Hakan Kara. Ankara Temsilcisi: Mustafa Balbay Atatürk Bulvarı No: 125, Kat:4, Bakanlıklar Tel: 4195020 (7 hat), Faks: 4195027 ? İzmir Temsilcisi: Serdar Kızık, H. Ziya Blv. 1352 S. 2/3 Tel: 4411220, Faks: 4418745 ? Adana Temsilcisi: Çetin Yiğenoğlu, İnönü Cd. 5 S. Aksoğan İş H. Kat 1 Tel: 363 12 11, Faks: 363 12 15 Antalya Temsilcisi: Ahmet Oruçoğlu Cumhuriyet Meydanı Yıldız Apartmanı B Blok No: 80/5 Tel: 0242 2480057 Faks: 0242 ? İdare Müdürü: Hüseyin Gürer ? Mali İşler: Bülent Yener ? Satış: Fazilet Kuza ? Cumhuriyet Reklam: ? Genel Müdür: Özlem Ayden ? Genel MüdürYardımcısı: Nazende Pal Tel: (0212) 251 98 74 75 /251 98 81 82 Faks: (0212) 251 98 68 Rezervasyon: (212) 343 72 74 Faks: 212 343 72 53 İmsak: 5.39 Güneş: 7.05 Öğle: 12.58 İkindi: 16.04 Akşam: 18.39 Yatsı: 19.58 Yayımlayan ve Yönetim yeri: Yeni Gün Haber Ajansı Basın ve Yayıncılık A.Ş, Prof. Nurettin Mazhar Öktel Sk. No: 2. 34381 Şişli/İstanbul. Tel: (0/212) 343 72 74 (20 hat) Faks: (0/212) 343 72 64 Yaygın süreli yayın Baskı: Merkez Gazete Dergi BasımYayıncılık San. ve Tic. AŞ Fatih Mah. Hasan Basri Cad. Samandıra Kartal/İstanbul Dağıtım: Merkez Dağıtım Pazarlama San. ve Tic. A.Ş. www.cumhuriyet.com.tr 12 EKİM 2006 GÜNCEL CÜNEYT ARCAYÜREK saptadığı irticaın varlığını ve rejimi giderek daha büyük ölçüde tehdit eder duruma gelmesini gündemden uzak tutmaya, küçümsenmesini sağlamaya çabalıyor. Bu yoldaki çabasını her hafta kendine özgü nedenler, gerekçeler bularak sağlayacağını sanıyor. Dolaylı ifadelerle Cumhurbaşkanı’na, askerlere sataşıyor. Önceki gün AKP grubunda yaptığı konuşma bu konuya örnek olacak bir belge. Bir Başbakan, ülkesinin sağlam kurumlarının varlığından kaygıyla söz ettiği bir tehlikeyi ancak bu Başbakan kadar doğal zemininden kaydırabilir. Hatta bir Başbakan ancak bu kadar cesaretle, bu denli hevesle irticaı reddedebilir, hatta savunabilir. Ne diyor: ‘‘Cumhuriyetin değerlerine karşı tehlikeler’’ varmış, ama, bu tehlikenin ne olduğunu ağzına almamaya gayret göstererek; ‘‘bunların toplumun geneline yayamayacağımız aşırı uçlar olduğunu ve bunların takibinin ceza yasası içinde yapılması gerektiğini’’ unutmamalıymışız. ??? Hayli gelişme var RTE’nin irtica konusuna bakış açısında. Taa Londra’dan ‘‘İrtica yoktur’’ diye bağıra çağıra geldi. Beyefendiye göre yok ya irtica; var diyenlerle kapalı kapılar ardında önce irticaın tarifini, sonra yasal önlemler paketini hazırlamayı önerdi. Bir hafta on gün sonra önüne sayei hükümetinde irticai gelişmelerin o daldan bu dala hızla sıçrayıp genişlediğini gösteren örnekler konulmaya başlayınca, çevir kazı yanmasın der gibi, ‘‘Cumhuriyetin değerleri’’ sözcükleriyle üstü kapalı biçimde irticaya dokundu. Bunlara bir de yeni ad taktı; ‘‘aşırı uçlar’’ dediği irticaya karşı, ceza sistemiyle gereken yapılırmış, demeye başladı. Hani ya, RTE’ye göre aşırı uç içinde yer alan üç beş kişi de ‘‘bizim insanlarımız’’mış, kazanmalıymışız! Arkasından gericiliği gündemden çıkarmak için ‘‘Cumhuriyetin değerleri’’ arasına aldığı, ne ki açıkça söylemediği irticaı ‘‘İhtilaf konusu olmasını, gündelik polemiklere malzeme edilmesini engellemek zorundayız’’ gibi kimsenin inanmadığı bir görüşle savundu. İrticaın ‘‘toplumun geneline yayılmamış’’ aşırı uç olduğuna inanıyorsa; laik Cumhuriyeti İslam kurallarına göre değiştirmeyi savunan gericiliği belgelenmiş Müsteşarı Ömer Dinçer’i tabii onun gibi düşünmüyorsa kolundan tutup kapının önüne koyması gerekmiyor mu? Bu adamın her konuştuğuna rafta dolma var yersen gözüyle bakmak gerek. ??? RTE elbette bu savunularda yalnız değil. Örneğin irticaın siyasal simgesi türbanla başlayan kavgasını askere kadar uzatan Millet Meclisi Başkanı Bülent Arınç da, tabii dolaylı biçimde, üstelik kimi amaçladığı da bugüne kadarki açıklamalarıyla ortada ‘‘millet iradesine müdahale etmek isteyenler’’ olduğunu söylüyor. Sormak lazım: Birinci Millet Meclisi gericilerin, hatta yakın arkadaşlarının da içinde bulunduğu hilafet yanlılarının egemen olduğu bir Meclis’ti. Ama Mustafa Kemal bu Meclis’e hilafeti kaldırttı. Gericileri bir bir ayıkladı. Laik rejimin temellerini böyle kurdu. Atatürk’ün kurduğu laik rejimi, millet iradesini temsil eden bugünkü Meclis mi ortadan kaldıracak? Demek istenilen bu ise; Başbakan’ıyla, Meclis Başkanı’yla tüm kadro dolaylı yoldan konuşmayı bıraksınlar, açıkça söylesinler de boylarını görelim! Cezayir soykırımına ilişkin yasa tasarısı alt komisyona havale edildi GÜNDEM ? Baştarafı 1. Sayfada MUSTAFA BALBAY TBMM’den ders ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) TBMM Adalet Komisyonu, Cezayir soykırımının kabul edilmesi ve Ermeni soykırımını kabul etmenin suç sayılmasına ilişkin yasa önerilerini alt komisyona havale etti. Komisyonda, önerilerin yasalaştırılması yerine Türkiye’nin tavrını ortaya koyan bir rapor hazırlanması görüşü ağırlık kazandı. Alt komisyonun öneriler üzerinde teknik bir çalışma yapmak yerine sorunun tarihçiler tarafından çözülmesi gerektiği, parlamentoların tarih yazamayacağı yönünde bir rapor hazırlaması bekleniyor. Görüşmeler sırasında iktidar ve muhalefet milletvekilleri, Fransa’nın tavrını sert biçimde eleştirdiler. Aydınları Ermeni soykırımı iddiaları karşısında duyarsız kalmakla suçlayan Adalet Komisyonu Başkanı AKP’li Köksal Toptan, ‘‘Zırt pırt bildiri yayımlayan entelektüeller nerede, 301. madde için çağrıda bulunanlar şimdi nerede?’’ diye konuştu. Öneri sahiplerinden ANAVATAN’lı İbrahim Özdoğan, Türklerin Ermenileri değil Ermenilerin Türkleri katlettiğini belirterek söz konusu önerilerin mutlaka yasalaşması gerektiğini söyledi. Kurtuluş Savaşı ile Türkiye’yi parçalayamayan Avrupa’nın Sevr’i hortlatmaya çalıştığını kaydeden Özdoğan, ‘‘Fransa, Cezayir’de soykırım yapmıştır. Katil gelmiş, şimdi yargıç koltuğuna oturmak istiyor’’ dedi. Bağımsız Milletvekili Mahmut Koçak, TBMM olarak Fransa’nın tavrına yanıt verilmesi gerektiğini belirterek önerileri savundu. Koçak, ‘‘Rousseau hayatta olsaydı Sarkozy’yi giyotine vurdururdu’’ dedi. Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın ‘‘Pisliği pislikle temizlemeyiz’’ sözlerini eleştiren Koçak, ‘‘Temizlik maddesi olarak hijyenik olması için amonyak yerine gülsuyu kullanamazsınız. Global bir ahlaksızlık ve saldırı ile karşı karşıyayız. Aklımızı başımıza almalıyız’’ görüşünü dile getirdi. TBMM Dışişleri Komisyonu Başkanı Mehmet Dülger, önerilerin gerekçelerine katıldığını, ancak Türkiye’nin Fransa’nın durumuna düşmemesi gerektiğini söyledi. Dülger, inkâr yasa önerisinin Sosyalistler tarafından verildiğine dikkat çekti. CHP’li Muharrem Kılıç ise Dülger’e tepki göstererek ‘‘Sayın Dülger, Fransa hükümetini savunur gibi konuşuyor. Bu öneriyi Sosyalistler vermiş olabilir, ama Fransa’nın yasası olacak’’ dedi. ‘Entelektüel terorizm’ AKP’li Hakkı Köylü, ‘‘Fransa kendini küçültmüştür. Biz de bu önerileri kabul edersek kendi tezlerimizi çürütmüş oluruz, onların tezlerini meşrulaştırmış oluruz’’ diye konuştu. AKP’li Bekir Bozdağ, parlamentoların tarih yazamayacağını belirterek Türkiye’nin de Fransa’nın düştüğü hataya düşmemesi gerektiğini söyledi. CHP’li Orhan Eraslan ise ‘‘Herhalde Voltaire ve Montesquieu’nün bu öneri karşısında yüzü kızarırdı. Bugün Fransa’nın yaptığı entelektüel terorizmdir. Biz de kendi hukukumuzu kirleterek entelektüel terör yaratmayalım’’ dedi. AKP’li Mahmut Durdu ise Avrupa’da çocuklara tecavüz suçunun çok ağır olduğunu belirterek ‘‘Ama buna ağır cezalar veren hâkimler, Endonezya’ya gidip 10 dolar vererek aynı suçu işlerler’’ diye konuştu. TEPKİ YAĞIYOR Fransa’da bugün oylanacak yasa tasarısına Türkiye’den tepki yağıyor. Emekli asker ve gaziler tarafından kurulan dernekler, yasa teklifini protesto etmek için Fransa’nın Ankara Büyükelçiliği önünde buluştu. Burada bir açıklama yapan Türkiye Emekli Subaylar Derneği Başkanı Emekli Tümgeneral Rıza Küçükoğlu, tasarının düşünce ve ifade özgürlüğü, demokrasi ve hukuk devleti ilkeleriyle bağdaşmadığını söyledi. HERHANGİ BİR MAHKEME KARARI YOK TÜRKİYE BAROLAR BİRLİĞİ UYARDI AİHM’ye direkt başvuru yolu açık BAHADIR SELİM DİLEK ‘Fransa ile bütün ilişkileri keseriz’ ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Fransız Parlamentosu’nun ‘‘Ermeni soykırımı yapılmamıştır’’ yönündeki görüşlere ceza öngören yasa tasarısına bir tepki de Türkiye Barolar Birliği’nden (TBB) geldi. TBB, tasarının yasalaşması durumunda Fransız baroları ve üniversiteleriyle olan bütün ilişkilerini keseceklerini duyurdu. TBB Başkanlığı, Fransa’daki yasa tasarısıyla ilgili bir bildiri yayımladı. Bildiride, ‘‘Fransa’nın düşünce özgürlüğü gibi kutsal bir kavramı, birtakım gündelik siyasal hesaplara kurban eden ve 21. yüzyılda hâlâ geçmişteki emperyalist amaçlarını gerçekleştirmek peşinde olan çirkin yüzü karşısında da sessiz kalamayız’’ denildi. Açıklamada, ‘‘TBB, Fransız Millet Meclisi’nde görüşülen bu tasarının kabul edilmesi halinde, Fransız baroları ve üniversiteleri ile olan bütün ilişkilerini kesecek ve Fransa’da ‘Ermeni soykırımı yoktur’ etkinlikleri düzenlemek gibi eylemleri birer birer yürürlüğe sokacaktır’’ görüşü kaydedildi. TBB, bugün görüşülecek olan yasa tasarısını “insanoğlunun uzun yüzyıllar büyük ve kanlı mücadeleler sonucu kazandığı, insan derisi ile kaplı anayasalar ve yasalar ile güvence altına alınan düşünce özgürlüğünü ortadan kaldıracak bir yasa teklifi’’ olarak niteledi. SEZER KARARNAMEYİ ONAYLADI Namık Tan Tel Aviv’e atandı ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer, Dışişleri Bakanlığı’nın merakla beklenen Büyükelçiler Kararnamesi’ni onayladı. Dışişleri Bakanlığı Müsteşarı Ali Tuygan, yaş haddi nedeniyle Madrid Büyükelçiliği yerine UNESCO nezninde daimi temsilciliğine atandı. Dışişleri Bakanı Abdullah Gül, dün Çankaya Köşkü’ne çıktı ve Büyükelçiler Kararnamesi’ne son hali verildi. Kararnameyle, Ali Tuygan, yaş haddi nedeniyle Madrid Büyükelçiliği yerine UNESCO nezninde daimi temsilciliğine atandı. Madrid Büyükelçiliği’ne ise Ekonomik İşlerden Sorumlu Müsteşar Yardımcısı Ender Arat getirildi. Sezer’in Özel Kalem Müdürü ve Dış Polika Danışmanı Selim Sermet Atacanlı Tokyo Büyükelçiliği’ne atandı. Asya Pasifik Genel Müdürü Süha Umar Varşova Büyükelçiliği’ne atanırken Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Namık Tan ise Tel Aviv Büyükelçiliği’ne getirildi. Milli Güvenlik Kurulu Genel Sekreteri Yiğit Alpogan Londra Büyükelçiliği’ne getirildi. Bağdat Büyükelçisi Ünal Çeviköz’ün yerine Derya Kanbay getirilirken Lefkoşa Büyükelçisi Aydan Karahan’ın yerine ise Türkekul Kurttekin atandı. Cenevre’deki Birleşmiş Milletler Temsilciliği’ne ise bakanlık müsteşar yardımcılarından Ahmet Üzümcü getirildi. Daha önce Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği’nde danışman olarak çalışan Nihat Akyol’un Caracas’a atanması öngörülüyor. Kararnameyle toplam 44 kişinin ataması gerçekleştirilirken dışardan 34 büyükelçinin ataması yapıldı. Merkezden ise ilk kez büyükelçi olarak 10 kişi yurtdışına çıkacak. ANKARA Türkiye, Sözde Ermeni soykırımını inkâr edenlere ceza verilmesini öngören yasal düzenlemenin Fransız Parlamentosu’nda onaylanması durumunda, ‘‘iç hukuk yollarının tüketilmesi’’ sürecine takılmadan direkt olarak Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’ne (AİHM) ‘‘devlet başvurusu’’nda bulunabilecek. Cumhuriyet’in ulaştığı bilgilere göre, Dışişleri Bakanlığı’nın ilgili daireleri, 12 Ekim’den sonrası için kapsamlı bir çalışma içine girdi. Fransız meclisinin tartışmalı düzenlemeyi yasalaştırması durumunda Ankara, AİHM seçeneğini değerlendirmeye aldı. Bu çerçevede, Türkiye’nin devlet başvurusunda bulunabileceği gibi söz konusu yasadan mağdur olan bireyler için de AİHM yolu açık olacak. Ancak bireysel baş vurularda, Fransa’daki iç hukuk yolları tüketilmek zorunda olacağı için zaman kaybı ortaya çıkacak. Ancak devlet başvurusunda böyle bir süreç işlemeyecek. Türkiye Cumhuriyeti adına Dışişleri Bakanlığı, yasal düzenlemenin onaylanmasının hemen sonrasında AİHM’ye gidebilecek. Sözde Ermeni soykırımına ilişkin bugüne kadar herhangi bir uluslararası veya ulusal mahkemenin verdiği bir karar olmadığından ötürü, yüksek mahkemenin Türkiye lehine karar vermesine kesin gözüyle bakılıyor. Ermenilerin bugüne kadar sözde soykırım iddialarını uluslararası veya ulusal mahkemelere taşımamış olmasının Ermeni tezlerinin zayıflığının bir göstergesi olduğu değerlendirmeleri yapılıyor. Ermenilerin böyle bir karar çıkartamadıkları için konuyu siyasi platforma taşıma çabası içinde oldukları belirtiliyor. dece bir bölümünün etrafından geçirmişler; tablonun çerçeve dışında kalan bölümü sırıtınca da ‘‘Onu görmeyin, orası şimdilik yok’’ diyorlar! Görüp de görmemek, ya gafletten ya dalaletten ya da iyi niyetten olur! Peşrevi kısa tutup sıcak gelişmelere geçelim. PKK terörü ile mücadeleye 3 pencereden bakalım: Terör örgütünün durumu, ABD ve Türkiye... Örgütün açık haberleşme kaynaklarında yer alan bilgilere göre PKK gelişmelerden son derece memnun. Duruma ve önümüzdeki döneme ilişkin değerlendirmeleri şöyle: Gelinen nokta lehimizedir. Bunu koruyup geliştirelim. Bu aşamadan sonra artık örgütümüzü yok edemezler. Uluslararası konumumuz daha da güçlendi. Silah bırakmaya ilişkin iradede Ankara’daki gelişmeler de etkin oldu. Bizden istenen adımı attık, şimdi gelişmeleri izlemekte ve sözden çok eylem beklemekteyiz. ??? ABD ise inisiyatifi eline almış olmanın rahatlığıyla Türkiye’ye ve Irak’a yaklaşıyor. ABD’nin terörle mücadele özel temsilcisi Ralston bugün Ankara’da ikinci kez ağırlanacak. Ralston gelmeden mesajı geldi. Ankara’ya şunu öneriyor: ‘‘Silah bırakmayı önemseyin!’’ Tam Amerikan işi bir tümce. ‘‘Önemseyin’’ ne demek? Terör örgütü silah bıraktıysa, siz de bırakın ve masaya oturun mu demek? Eğer şu aşamada masaya oturacak iklim yok diyorsanız, sizin yerinize biz yaparız ama, bizim bulacağımız çözümlere hazır olmanız gerekir mi demek? Terör örgütü biz devreye girdikten sonra sözümüzü dinlemeye başladı; eğer bizim devrede olmadığımız çözüm arayışlarına girerseniz örgüt yine eline silah alır mı demek? Yoksa bunların tümü mü demek? Daha ilk günden terörle mücadele konusunda böyle bir mekanizma oluşturuluyorsa bu mücadeleden çok mukaveleyi ve masaya oturmayı hedeflemektedir görüşünü ortaya koymuştuk. Gelişmeler bunu doğruluyor. Eğer böyle olmasaydı Ralston’un şu mesajla Ankara’ya gelmesi gerekirdi: ‘‘Bir terör örgütünün silah bırakması, sadece elini tetikten çekmesi anlamına gelir. Terör örgütü tüm silahlarından arınmadığı sürece bizim bu tür silah bırakma girişimlerinden olumlu beklentimiz yoktur.’’ Bunu yapmayan ABD’nin terörle mücadelesi bize göre ‘‘hata’’, İngilizcesiyle ‘‘error’’ veriyor! ??? Terör örgütü ve ABD’nin bu kendince açık durumu karşısında Ankara’daki sisli hava devam ediyor. AKP’nin Türkiye ile paylaşmadığı bir gündeminin olduğu artık iyice ortaya çıktı. Daha önce sormuştuk: AKP bu sürecin neresinde? Tablo tam ortasında olduğunu gösteriyor. Terör konusunda görüş üreten dışımızdaki çevrelerin AKP ile adı konmuş ya da konmamış bir mutabakat içinde oldukları anlaşılıyor. AKP 2007 yılıyla ilgili hedeflerine giden yolu her türlü mayından arındırmak istiyor. Görünen koordinatörlerin yanı sıra görünmeyen bir dizi başka koordinatör var. Terörle mücadelede son durumu şöyle özetleyebiliriz: PKK elini tetikten çekmiş... ABD elini etikten çekmiş... AKP de elini eteğini çekmiş! ankcum?cumhuriyet.com.tr ESKİ İNGİLİZ BAKAN MACSHANE: Tabiplerden mektup Öte yandan, Türk Tabipleri Birliği (TTB) Merkez Konseyi de, Fransa Tabipler Birliği’ne gönderdiği mektupta, ‘‘Siz meslektaşlarımızdan beklentimiz, Fransa parlamenterlerine düşüncelerimizi aktararak bu vahim hatanın önüne geçilmesi yönünde çaba göstermenizdir’’ denildi. Avrupa,Türkiye’yi istemediğini anlatmaya çalışıyor Dış Haberler Servisi İngiltere’nin eski AB’den sorumlu bakanı Denis Macshane, Financial Times gazetesinde yayımlanan makalesinde ‘‘Avrupa, Türkiye’nin artık AB’de istenmediğini anlatmak için elinden geleni yapıyor’’ değerlendirmesinde bulundu. İşçi Partisi Milletvekili Macshane tarafından kaleme alınan makalede, Avrupa’nın Türkiye’ye yaklaşımı ‘‘kazanımı az, kaybı büyük olacak çok riskli bir oyun’’ sözleriyle tanımlandı. ‘‘Laik, demokratik ve Müslüman olan bu ülke daha ne kadar Doğu’ya dönmek yerine Batı’ya bakıp geleceğini Avrupa’da arayacak?’’ sorusunu yönelten Macshane, Fransa Cumhurbaşkanı Jacques Chirac’ın Ermenistan ziyareti sırasında söylediği, ‘‘Türkiye Ermeni soykırımını kabul etmelidir’’ sözleriyle, Türkiye’nin AB üyeliğine yeni bir şart getirdiğini belirtti. Makalede, bunun, İngiltere Başbakanı Tony Blair’in Madagaskar veya Cezayir’e giderek ‘‘Fransız askerlerinin savaş sonrası ayaklanmaları bastırmak için yaptıkları katliam nedeniyle Fransa’nın özür dilemesi gerekir’’ diye çağrıda bulunmasına benzediğine işaret edildi. Macshane, makalesinde, ‘‘Ermeni katliamının kötü bir yara olduğunu, ama bunun sorumlusunun modern Türkiye değil, ‘Osmanlı İmparatorluğu’ndaki kokuşmuş unsurlar’’ olduğunu yazdı. ‘‘Türkiye her ay gözlerini açıp Avrupa yolu üzerine yeni bir engel konulduğunu görüyor’’ diye yazan Macshane, Türkiye’yi hor görmenin Avrupa için tehlikeli bir oyun olduğu ve Türkiye’nin yüzünü Doğu’ya dönebileceği uyarısında bulundu. ‘‘Türkiye de Batı’daki dostlarını çıldırtmak için çok çaba sarf ediyor’’ görüşüne yer verilen yazıda ‘‘Yazar ve gazeteciler aleyhinde açılan davalar demokrasi anlayışına hakarettir’’ denildi. Macshane ayrıca, yukarıdan bakmak, cehalet ve düşmanlık duyguları nedeniyle Türkiye’yi Avrupa tartışmasında zorlamanın Avrupa’nın en büyük varlıklarından birinin çatışma ve gerginlik kaynağına dönüşmesine yol açacağı uyarısında bulundu. ABD: Ateşkesi ciddiye alın ? Baştarafı 1. Sayfada ‘‘Artık PKK diye bir terör örgütü yok. Ateşkes ile birlikte eylemleri sona erdi’’ şeklindeki açıklamasının, Ralston’un bölgedeki temaslarıyla ilgisi olup olmadığını da sorduğu ifade edildi. Bunun yanı sıra görüşmede Türk tarafınca, Ralston’un yine Irak’ta KDP lideri Mesud Barzani ile gerçekleştirdiği görüşmenin de gündeme geldiği öğrenildi. IRAK BAŞBAKANI VE KOORDİNATÖRÜ ANKARA’YA GELİYOR Ralston’un ardından kritik ziyaret ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) ABD’nin PKK ile mücadele koordinatörü Joseph Ralston’un Ankara’daki temaslarının hemen ardından Irak Başbakanı Nuri El Maliki, Irak Koordinatörlüğü’ne atadığı Ulusal Güvenlik Bakanı Sebti El Valili ile birlikte 16 Ekim’de Türkiye’ye gelecek. El Maliki’ye, Dışişleri Bakanı Hoşyar Zebari ve Maliye Bakanı Cabir Solak da eşlik edecek. El Maliki’nin üst düzey bir heyetle yapacağı Ankara ziyaretinde, Türkiye açısından ana gündem maddesini PKK ve Kerkük konuları oluşturacak. Joseph Ralston’un temaslarının hemen ardından Valili’nin Ankara’ya gelecek olması ise Irak’ın bu sürecin dışında kalmama çabası olarak değerlendirilirken hem Dışişleri Bakanı Zebari’nin hem de Maliye Bakanı Solak’ın heyette yer alacak olması, Maliki’nin Türkiye ile yapacağı görüşmelerin çerçevesini geniş tuttuğunu da ortaya koydu. Türkiye daha önce Iraklı yetkililere verilmiş olan listede yer alan PKK’lilerin iadesine ilişkin adım atılmasını isteyecek. Bu çerçevede, PKK’nin Irak’ın kuzeyinden sürülmesi için neler yapılabileceği gözden geçirilecek. KK ile etkili biçimde mücadele edilmesi, bu terör örgütünün Kuzey Irak’tan atılması ve buradaki faaliyetlerine tamamen son verilmesi’’ olduğunu söyledi. Ralston’un bugün de Dışişleri Bakanı Abdullah Gül tarafından kabul edilmesi bekleniyor. ‘3’lü toplantı yok’ Şans Topu devretti ? ANKARA (AA) Şans Topu çekilişinde 5+1 bilen çıkmadığı için 533 bin 406 YTL 91 YKr haftaya devretti. Kazanan numaraların 1, 5, 8, 10, 28 + 2 olarak belirlendiği çekilişte 5 bilenler 2 bin 424 YTL 90’ar YKr, 4+1 bilenler 183 YTL 70’ar YKr, 4 bilenler 18 YTL 45’er YKr, 3+1 bilenler 10 YTL 75’er YKr, 3 bilenler 2 YTL 10’ar YKr, 2+1 bilenler 3 YTL 25’er YKr, 1+1 bilenler 1 YTL 65’er YKr kazandı. Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Namık Tan, haftalık basın toplantısında ‘‘üçlü toplantının yapılıp yapıl Joseph Ralston. mayacağı’’ şeklinde bir soruya, ‘‘Üçlü bir toplantı öngörülmemektedir. Bu her la ABD’nin terörle mücadele nasılsa basınımızda bu şekilde özel temsilcisi Ralston ile ele takdim edilmiştir. Üçlü bir alınmakta olduğunu kaydetti. Itoplantı bizim bilgimiz dahi rak’ın terörle mücadele temsilcilinde değildir’’ dedi. Mekaniz si atamasının ardından taraflar manın üçlü olmadığına, hiçbir arasında temas olup olmadığının zaman da olmayacağına işaret e sorulması üzerine Tan, Irak’ın den Tan, konunun esas itibarıy atadığı temsilciyle bir toplantı yapıldığına dair bilgisi bulunmadığını, bu kişiyle arzusu olduğu takdirde görüşülebileceğini, ancak böyle bir planlamanın yapılmadığını belirtti. Ralston ile yapılacak görüşmelerin hedefinin de malum olduğunu ifade eden Tan, bunun ‘‘P CUMHURİYET 08 K
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle