20 Mayıs 2024 Pazartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
11 EKİM 2006 ÇARŞAMBA CUMHURİYET SAYFA HABERLER CHP’den okulda şiddet önergesi ? ANKARA (AA) CHP Tunceli Milletvekili Sinan Yerlikaya, Milli Eğitim Bakanı Hüseyin Çelik’in yanıtlaması istemiyle sunduğu soru önergesiyle, okullarda öğrencilerin birbirlerine ve öğretmenlerine uyguladığı şiddet olaylarını TBMM gündemine taşıdı. Yerlikaya, ‘‘Bu konularda ne tür tedbirler aldınız veya alacaksınız? Bunları kamuoyuna sunan basın ve medyaya tepki gösteren okul müdürleri hakkında ne tür işlem yapacaksınız’’ diye sordu. 7 DÜZ YAZI ORHAN BİRGİT “Atılacak Yanlış Bir Adım...” Fransız Parlamentosu’nda yarın oylanacak olan yasa teklifi, politika gündemimizin ilk sırasında olmanın yanı sıra, ülkenin tüm kesimlerinin de ortak tepki hedefi oldu. Sadece siyasi partiler değil. Sadece sivil toplum örgütleri de değil bu tepkinin sahipleri. Türkiye Cumhuriyeti yurttaşı olan Ermeni kökenli birçok kişi de Fransız Parlamentosu’nun bu “ucube” teklifi desteklememesini içeren görüşlerini açıklıyorlar. Açıklamalar, elbette farklı söylemler içeriyor. Böylelikle, güdümlü ve tek merkezden üretilmiş, totaliter ülkelerden farklı bir 2006 Türkiyesi’nin önemi de bizim dışımızdaki kamuoyunun dikkatinden kaçmayacak kadar artıyor. O farklı öneri ve söylemler arasında, uçuk olarak nitelendirilecekleri de var. Özentiden kaynaklandıkları, ilk bakışta ortaya çıkanları da. Doğrusu, Ankara ve Adana Büyükşehir Belediyeleri’nin, onca yıl ses çıkarmayıp da sözde soykırım olayı için kentlerine birer tepki anıtı dikmek için kollarını sıvamış olmalarına da bir anlam veremedim. Bu düşmanlık anıtlarından daha da anlamsız ve hatta tehlikeli bir başka öneri, iktidar ve muhalefet partilerinin aynı zamanda diplomat kökenli iki milletvekilinden geldi. Önce eski Dışişleri Bakanı AKP’li Yaşar Yakış, ardından onu destekleyen CHP Milletvekili Şükrü Elekdağ, Fransızların önerisinin yasalaşmasının önlenmesi için çözümü İstanbul’da “kaçak” olarak çalışan 70 bin Ermeninin sınır dışı edilmesinde gördüklerini söylediler. Gözlerini Dağlık Karabağ’a diktiği için, ülkesinin kıt ekonomik kaynaklarını daha çok silahlanmaya harcayan Ermenistan’dan kapağı İstanbul’a atan kadınlı erkekli 70 bin Ermeninin, kayıt dışı ekonomimizin de yarası olduğunu biliyoruz. Polisimiz de yapı işlerinde ya da ev işlerinde çalışan bu “kaçak” konuklardan elbette haberli. Fendiye Kartal’ın ilk romanı çıktı ? ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Fendiye Kartal’ın ilk romanı ‘‘Matruşka’nın Rüyası’’, okuyucuyla buluştu. Uzun yıllarını siyasi muhabir olarak sürdürdükten sonra, Anadolu Ajansı’nda redaktör olarak görev yapan Fendiye Kartal’ın ilk romanı ‘‘Matruşkanın Rüyası’’ yayımlandı. Sinemis Yayınları’ndan çıkan ‘‘Matruşkanın Rüyası’’, iç dünyasında yolculuk eden bir kadının, yeniden kendisiyle buluşmasını akıcı bir dille anlatıyor. İstanbul’un göbeğinde hastalara hizmet veren Şişli Etfal Eğitim ve Araştırma Hastanesi, Seyrantepe’de Galatasaray’ın yapacağı tesislerin yanındaki yeni binasına taşınacak. Yüksek gelir getirecek bölgelerdeki hastaneler kent dışına taşınıyor Hasta ranta kurban SİBEL BAHÇETEPE AKP iktidarı, kent merkezindeki rantı yüksek hastane ve okulları boşaltarak kentin dışına taşıyor. Başta Koşuyolu Kalp ve Damar Hastalıkları Hastanesi’nin Kartal’a taşınması ve ardından Şişli Etfal Eğitim ve Araştırma Hastanesi’nin Seyrantepe’ye, İstanbul Üniversitesi (İÜ) Tıp Fakültesi Hastanesi’nin (Çapa) Küçükçekmecede’ki Atatürk Olimpiyat Stadı’nın bulunduğu alana taşınmak istenmesi, iktidarın sosyal devlet ilkelerini yerine getirmediğini gösteriyor. Türk Tabipleri Birliği (TTB) ve İstanbul Tabip Odası, AKP iktidarının teknoloji yetersizliğini öne sürerek hastaneleri boşaltmasının arkasında bu bölgeleri büyük alışveriş merkezlerine dönüştürmek isteğinin somut göstergesi olduğunu belirttiler. Yoksulun, dargelirlinin hakkını koruyacağını iddia ederek iktidara gelen AKP’nin tüm uygulamaları, sermayeden yana olduğunu ortaya çıkardı. Başbakan Çocukları oyun ile koruyun ? ANKARA (ANKA) Psikolog Alanur Özalp, ailelerin çocuklarını çocuk pornoculardan korumaları ya da çocuklarının böyle bir deneyim yaşayıp yaşamadığını öğrenmeleri için oyuna başvurmalarını istedi. Özalp bu nedenle “Tedbir Ülkesi İçin Pasaport” adlı soru yanıta dayanan bir oyun da hazırladı. Oyun ve oyunda yer alan sorular şöyle: ‘Tedbir ülkesinde büyükler ve küçükler mutluluk içinde yaşarlar. Sen de bu ülkeye gitmek ve orada bir tedbir kahramanı olmak ister misin? Oraya varmak için kendini koruyabilmen lazım. Bunun için de tehlikeli durumların neler olduğunu bilip onlardan sakınmalısın. Yoluna çıkan tuzakları atlatmak için yanında ne götüreceksin? Gitmeden önce, daha güçlü olmak için sırlarını anlatabileceğin ve sana yardım edebilecek ailenden yetişkin bir yol arkadaşı bul.” ? AKP hükümeti rant alanı olan merkezlerdeki hastaneleri boşaltarak alışveriş merkezlerine dönüştürmeyi amaçlıyor. İstanbul Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi’nin acil servisi dışındaki tüm birimlerinin 4 yıl içinde Küçükçekmece’deki Atatürk Olimpiyat Stadı’nın bulunduğu Olimpiyat Köyü’ne taşınması planlanıyor. Şişli Etfal Hastanesi ise Galatasaray Kulübü’nün Seyrantepe’de yapacağı tesislerin yanına inşa edilecek modern binaya taşınacak. Recep Tayyip Erdoğan’ın 2005 yılında Acıbadem Kozyatağı Hastanesi’nin açılışında hastane sahibi Mehmet Ali Aydınlar’a, “Şişli Etfal’i verelim, bir de yer gösterelim. Orada modern bir hastane yap. Etfal’i de ister hastane yap, ister alışveriş merkezi” demesi, rant alanında bulunan kurumların alışveriş merkezlerine dönüştürülmek istendiğinin somut bir göstergesini oluşturuyor. İstanbul Üniversitesi İstanbul Tıp Fakültesi Hastanesi’nin acil servisi dışındaki tüm birimlerinin 4 yıl içinde Küçükçekmece’deki Atatürk Olimpiyat Stadı’nın bulunduğu Olimpiyat Köyü’ne taşınması planlanıyor. İÜ Rektörü Prof. Dr. Mesut Parlak, hastanenin, teknolojik gelişmeler karşısında yetersiz kaldığını belirterek taşınmanın koşullar gereği zorunlu olduğunu ve bu nedenle gerektiğini bildirdi. Şişli Etfal Eğitim ve Araştırma Hastanesi ise Galatasaray Spor Kulübü’nün Seyrantepe’de yapacağı tesislerin yanına inşa edilecek modern binaya taşınacak. Ayrıca deprem nedeniyle güçlendirilmek için bekleyen Haydarpaşa Numune Hastanesi’nin bahçesine yapılması planlanan köprülü kavşak projesinin ise Haydarpaşa Garı’nı da içine alan pojenin devamı olduğun öne sürüldü. SES UYARDI: Mutafyan’ın önerisi Dahası, bu sözde “kaçak” konukların durumunu Fransa’nın son çam devirmesi gündeme gelmeden birkaç gün önce Türkiye Ermenileri Patriği Mutafyan da, bence çok akılcı bir öneri ile ele almıştı. Patrik, Ermenistan vatandaşı olan dindaşlarının çocuklarının İstanbul’da bugünkü konumları ile okula gidemediklerinden yola çıkarak, hükümetten onların okuma yazma öğrenmelerinin sağlanmasında yardımcı olmalarını istiyor. Ankara bürokrasisi izin verirse, Kumkapı’daki Patrikhane, bu küçük soydaşları için okumayazma seferberliği başlatabilirdi. Dahası, onlara Türkçe okumayazma da öğretilir, o arada, aralarından din adamı olarak yetişmek isteyenler için “YÖK’ün belirleyeceği bir Türk devlet üniversitesine bağlı olarak bir Teoloji Meslek Yüksek Okulu” da kurulabilirdi. Ben Ermeni Patriği’nin bu önerisini hem akılcı hem de yapıcı bulduğumu söylemek istiyorum. Öneri, Fener Rum Patrikhanesi’nin Heybeliada’da açmak için ısrarla gündemde tuttuğu okul için, asla kabul etmek istemediği bir öğeyi de içeriyor. Ve YÖK’ün denetimini baştan kabul ettiğini söyleyerek, uluslararası arenanın bu konudaki ezberine ters düşecek görüşler getiriyor. İstanbul’da kaçak ya da yasal olarak 70 bin Ermeninin karınlarını doyurmak amacıyla ucuz işçi olarak yaşamaya çalıştığı bir gerçek değil midir? Hükümet, bu insanları sınır dışı etmeyi bugüne kadar düşünmemekle yanlış yapmamıştır. Onların çocuklarına, doğal insan haklarını kullanma olanağı tanımakta Türkiye açısından sakıncayı bir yana bırakınız; yarar da vardır. Taşnak partilerinin sadece Ermenistan’daki kendi soydaşları ile değil, dünyanın çeşitli yerlerinde sürdürmeye çalıştıkları soykırım masalları ile doldurulmuş propagandalarına karşı bu 70 bin Ermeninin kendileri ve özellikle çocukları, art niyetsiz, Türkiye Cumhuriyeti’nin sağlayıp destek vereceği eğitim tünelinde birer olgun insan olarak yetiştirilebilir. Böyle yetişmiş Ermeniler, kendi öz vatanları Ermenistan’a birer Türkiye dostu olarak döneceklerdir. Dünyanın çeşitli yerlerine dağılmış diyasporadaki soydaşlarına da 1915’in sözde soykırım söylemleri ile değil; 2000’li yılların çağdaş Türkiye’sinde kendilerine uzatılmış sıcak insancıl ellerin varlığından haberli olmalarını öğütleyeceklerdir. Fransa’ya da, Hollanda’ya da, tarihçilerin uğraşması gereken bir olayı, günlük seçim politikalarına dolgu malzemesi yapmak istedikleri için tavır almaya evet. Ama o tavırları almak isterken yanlış adım atmaya kalkışmaya hayır demeliyiz. Yalnız İstanbul değil Sağlık ve Sosyal Hizmet Emekçileri Sendikası (SES) Aksaray Şube Başkanı Songül Beydilli, benzeri uygulamaların yalnızca İstanbul ile sınırlı olmadığını, rantı yüksek olan her hastane için geçerli olduğunu vurgulayarak Sakarya’da da şehir merkezinde bulunan bir hastanenin şehir dışına taşınmasının söz konusu olduğunu kaydetti. Yetkililerin binaların depreme dayanıksız olduğunu öne sürdüğünü ancak bu konuyla ilgili bir çalışmanın da bulunmadığını anımsatan Beydilli, eskiden akıl hastalarının şehir dışında, Adalar’da tecrit benzeri bir uygulama ile tedavi edildiğini vurgulayarak şunları söyledi: “Türkiye’de ulaşım başlı başına sorunken hastanelerin şehir dışına taşınması yurttaşların sorunlarını artıracak. Hastaneleri şehir dışına taşıyarak ulaşımı çözmek mümkün değil. Bu, parası olanın hastanelere gitmesine neden olacak. Parası olamayan yurttaşlar ise bu hizmeti alamayacak. Ayrıca acil bir olay sırasında hasta en yakınındaki hastaneleri, yani özel hastaneleri tercih edecek. Yapılanlarla tek amaç, rant değeri olan yerleri özel sektöre peşkeş çekerek buralardan kazanç elde etmektir. Kentsel dönüşüm projesi öne sürülerek yapılanlar, aslında hastanelerin tecrit edilmesidir.” Unilever’den fikir yarışması ?Eğitim Servisi Unilever’in üniversite öğrencileri için düzenlediği pazarlama fikri yarışması Unilever Ideatrophy başlıyor. Lisans ve lisansüstü eğitim alan öğrencilerin katılabildiği yarışmaya son proje gönderim tarihi 6 Kasım 2006. Bu yılki markası Lipton olarak belirlenen yarışmanın sonuçları, 17 Aralık’ta açıklanacak. Öğrenciler, “Sıcak fikirleri olan var mı?” konulu yarışmaya, “unilever.ideatrophy.com” adresinden başvurabilecekler. Taşınmayı bekleyen hastanelerden biri Çapa. Koşuyolu Kalp ve Damar Hastalıkları Hastanesi ise Kartal’a taşındı bile. Hekimler, hastanelerin merkezden taşınmasını değerlendirdi: AKP iktidarının politikası Türk Tabipleri Birliği Genel Başkanı Prof. Dr. Gençay Gürsoy, kamu hastanelerinin şehrin dışına taşınmak istenmesinin AKP iktidarının bir politikası olduğunu belirterek “TTB olarak endişemiz hastane ve okulların şehir dışına taşınmasının altında büyük rantların yatmasıdır” dedi. Devletin, sosyal devlet ilkesi gereği vermesi gereken eğitim ve sağlık hizmetinin halkın elinden alındığını anımsatan Gürsoy, “Şehrin dışına taşınan hastaneler başta ulaşım olmak üzere birçok sorunu da beraberinde getirecek. Bunun en basit örneği Atatürk Olimpiyat Stadı’nda maç sonrasında yaşanan görüntülerdir. Kaldı ki insan sağlığında zaman çok önemlidir” diye konuştu. İstanbul Tabip Odası Başkanı Prof. Dr. Özdemir Aktan, kamu hastanelerinin şehir dışına taşınmak istenmesiyle kamu hastanelerinin batırılmak istendiğini öne sürerek “Aslında yıllardır hükümetler kamu hastanelerine kaynak ayırmayarak bunu bir şekilde yapmaya başlamışlardı” diye konuştu. Okulların da aynı politika ile şehir dışına taşınacağını ve bu politikaların IMF dayatmaları olduğunu anımsatan Prof. Dr. Aktan, “Bu uygulamalar parası olanın eğitim ve sağlık hakkından yararlanması olacak” açıklamalarında bulundu. Sosyal devlet anlayışının tamamen ortadan kalkacağını belirten Aktan, küçük bir ABD modelinin yaratılmak istendiğini ve bunun iyi sonuçlar doğurmayacağını dile getirdi. Faks: 0 212 677 08 21 obirgit?ekolay.net BAŞVURULAR 1618 EKİM’DE Üniversiteli olmak için 3. şans ? Baştarafı 1. Sayfada 2 milyon Avro’luk zehirli gemi ? AMSTERDAM (AA) Hollanda’nın Türkiye’ye sattığı, ancak yapısındaki asbest miktarını yanlış bildirdiği için geri gönderilen eski yük gemisi Otopan’ın asbestten arındırma maliyetinin 2 milyon Avro dolayında olacağı bildirildi. Çevre Bakanı Pieter van Geel tarafından parlamentoya verilen bilgiye göre, gemi bu hafta sonuna doğru Hollanda’ya ulaşacak. ‘Öğrencinin yüzde 80’i dışarıda’ ? Bilgi Üniversitesi Mütevelli Heyeti Başkanı Latif Mutlu, ÖSYM Başkanı Prof. Ünal Yarımağan’ın “Üniversiteye tek bir sınavla yerleştiren bizden başka ülke yok” açıklamasına hak verdi. MEHLİKA AKGÜN İstanbul Bilgi Üniversitesi Mütevelli Heyeti Başkanı Latif Mutlu, ÖSYM Başkanı Prof. Ünal Yarımağan’ın “Yalnızca test yapan ve tüm yükseköğretim programlarna tek bir sınavla yerleştiren bizden başka ülke yok” açıklamasını doğru bulduğunu söyledi. Mutlu, böyle bir sınavla öğrencilerin ancak yüzde 20’sinin üniversi telere yerleştirildiğini, yüzde 80’inin dışarda kaldığını dile getirdi. Avrupa’nın hemen tüm ülkelerinde öğrencilerin üniversiteler tarafından seçildiğini belirten Mutlu, “Her üniversite kendi usul ve uygulamalarıyla öğrencilerini seçiyor. Üniversiteler öğrencilerle tek tek görüşme yapıyor, öğrenciyi testlere tabi tutuyor, yazı yazdırarak anadilinde kendisini ifade edip etmediğine bakıyor. Uzun mülakatlardan sonra öğrenciyi alıyor” dedi. Mutlu, merkezi sınavın öğrencide analiz, sentez ve değerlendirme yapabilme seçeneklerini ölçmediğine dikkat çekerek “2 milyona yaklaşan adaydan sadece yüzde 20’sini seçerek yükseköğretime yerleştiren merkezi sistem, yol açtığı yarış nedeniyle ortaöğretimde sınavı ‘amaç’ eğitimi ‘araç’ durumuna getirdi. Öğrenciler tarafın dan sınava hazırlanma sürecinde, müfredat dışı okuma, sosyal uğraşlar, projelere katılım gibi aktiviteler zaman kaybı olarak görülüyor” diye konuştu. Mutlu, merkezi sistemin kendini ifade etmekte zorlanan, sorun çözme becerisi yeterince gelişmemiş, sosyal etkinlik deneyimi olmayan, toplumdan kopuk, ortaöğretimin temel amaçları ile yoğrulmamış bir lise mezunu profili çizdiğini vurguladı. Milli Eğitim Bakanlığı, OKS için böyle bir hakkın verilmesinin olanaksız olduğu yönündeki kararında ısrar ederken ÖSYM, üniversitelilerin yüzünü güldürecek bir adım attı. ÖSYM’den dün yapılan açıklamaya göre YÖK kararı uyarınca, 2006ÖSS sonucunda merkezi yerleştirmede boş kalan kontenjanlarla ek yerleştirme sonucunda boş kalan ve kayıt yaptırmayan adayların yerine 20062007 Akademik Yılı için ‘‘2. Ek Yerleştirme’’ yapılacak. Söz konusu haktan yararlanacak adayların 2. ek yerleştirmede tercih yapabilmesi için 2006 ÖSYS merkezi ve ek yerleştirmede hiçbir yere yerleştirilmemiş (Açıköğretim Fakültesi’nin kontenjansız programları hariç) olması gerekecek. Özel yetenek sınavıyla öğrenci alan yükseköğretim programlarına kesin kayıt yaptırmış olan adaylar ise 2. ek yerleştirmeye başvurabilecek. CUMHURİYET 07 K
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle