25 Aralık 2024 Çarşamba English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
1 EKİM 2006 PAZAR CUMHURİYET SAYFA HABERLER Gümrük Birliği kararnamesinde, Akdeniz ülkeleri arasında Filistin bile yer aldı 5 POLİTİKA GÜNLÜĞÜ HİKMET ÇETİNKAYA AKP, KKTC’yi yok saydı BAHADIR SELİM DİLEK Bir Resim, Bir Söz, Bir Yazı... Bir durgunluk vardı gökyüzünde. Maviye boyanmış bir göz. Bir şarkı vardı dillerde... Suların koyulaştığı saatlerde, bir nehrin suları sevinçten çavlanlar gibi sıçrarken ilkyazın anıları anlatılıyordu masalarda... Kıyı kasabaları boşalmış, İda Dağı yalnızlığa gömülmüş, Madran eteklerinde hüzünler çoğalmıştı... Datça alabildiğine sakin, Çeşme kendi halinde dingin, Alaçatı sessizliğin adı olmuştu... Bir hafta önce görmüştüm o güzel, o akıllı ve kültürlü kadının resmini... İlhan Selçuk, İbrahim Yıldız’ın odasında otururken ‘‘Masamın üzerinde bir fotoğraf var, bak bakalım tanıyacak mısın?’’ demişti bana... Odasına gittim ve tahta çerçeveli fotoğrafa baktım... Suyun üzerindeki rüzgâra benzeyen o kadını tanımamam olanaksızdı... Kararlı, dirençli ve gözüpek kadın Handan Selçuk’tu... Koltuğa oturup uzun uzun baktım Handan Abla’nın fotoğrafına... Onun sesini duyar gibi oldum: ‘‘Hikmet, üzmeyin İlhan Abinizi!..’’ ??? 1971 yılını düşündüm. İlhan Selçuk’un Ziverbey Günleri’ni, benim Handan Abla’yla İzmir’de buluşup uzun uzun sohbetimizi... Ben dün gece İstanbul’da gecenin ışıkları içinde oyalanırken boğazdan gemiler geçiyordu... Yıllar yılları kovalamış, orta yaşı çok gerilerde bırakmıştım... Gözlerimi yumdum... Telaşlı sabahları, günbatımlarını anımsadım... O bıçkın, hırçın, delibozuk günleri... Mücadeleyi, kavgayı, birlikteliğin gücünü... Sonra anılardaki yolculuğumu sürdürdüm tek başıma... Bir şiir kitabı aldım elime. Sırp şair Vasko Papa’nın ‘‘Senin Gözlerin Olmasa’’ şiirini gecenin içinde okumaya başladım: ‘‘Senin gözlerin olmasa / gökyüzü / inmez evimize hiç / Senin gülüşün olmasa / duvarlar / yaşanmaz gözlerinde hiç / Senin ellerin olmasa / güneş / gecelemez düşlerimizde hiç’’ Dünyadaki yıldızlı ellerin sonsuz düşünü arayan Vasko Papa’ya inat, İlhan İrem dizelerinden ‘‘anlasana’’ diye haykırdım... ??? İlhan İrem, Harbiye Açıkhava Tiyatrosu’nda binlerce hayranının önünde muhteşem bir çıkış yapmıştı on beş yıl sonra... Herkes onu konuşuyordu... Önümüzdeki hafta İzmir’de, ardından da Ankara’da dinleyicisinin karşısına çıkacaktı İlhan İrem... O her sevinci, her kederi, en olumsuz sevgiyi, anıları, umutları, ayrılıkları, yakarışları, mevsimsiz çiçekleri, gerçekleri çok iyi bilirdi... ‘‘Sensizliğin acısını / Sen nereden bileceksin / Sen hiç sensiz kalmadın ki / Mevsimleri saymadın ki Yıllar var ki ben böyle / Bekliyorum özleminle / Anıların, umutların, kaldı bende / Anlasana, anlasana / Biraz da gerçekleri anlasana’’ Özlüyorum Handan Abla’yı hem de çok!.. Bazen konuşuyorum onunla... Dertleşiyoruz!.. İlhan Abi’ye anlatamadıklarımı anlatıyorum Handan Abla’ya... Dostluğun zulasında tezgâh kuran ‘‘mezar soyucuların’’ adlarını veriyorum Handan Abla’ya... ??? Benim için hüzün yumağıdır sonbahar... Gök gürültüsü, yağmur ve sessizlik... 1982 yılının sonbaharında İstanbul’da bir hastane odasında tek başıma yatarken Handan Abla’yla İlhan Abi yanı başımdaydılar... Elini alnıma koymuştu Handan Abla ve şöyle demişti: ‘‘Sen hiç merak etme, yakında iyileşeceksin!..’’ Hiç unutamadım o günü, aradan 25 yıl da geçse!.. Hastane odasında o gün İlhan İrem’in bir kaseti dönüyordu... Bu ayrılık akşamında sen sustuğuma bakma / Konuşmaya gücüm yok beni anla / Söyleyemediklerimi bak gözlerimden anla / Her zaman yanımda kal hiç bırakma’’ Dün sabah Karacaahmet Mezarlığı’na gittim, bizim ‘‘kahraman’’ arkadaşımız Vehbi Bağcı’nın annesi için. Bembeyaz saçlarıyla bir çocuk gibi ağlayan Vehbi’yle sarılıp öpüştük... O benim Cumhuriyet’te en çok ‘‘kahrımı’’ çeken 40 yıllık bir emekçiydi... Gözlerine baktım... Gözleri yağmur!.. Karayalçın Dikili’de ? İZMİR (Cumhuriyet Ege Bürosu) Dikili Belediyesi, Olof Palme International Center, Ulaşılabilir Yaşam Derneği, Mezopotamya Kültür ve Dayanışma Derneği ile İşçi Eğitim Örgütü’nün düzenlediği ‘Halk Eğitimi, Barış ve Demokrasi Sempozyumu’ dün gerçekleştirildi. Etkinliğin açılışında konuşan SHP Genel Başkanı Murat Karayalçın insan haklarının tam anlamıyla işlediği, barışın, özgürlüğün olduğu bir ülkede azınlıklardan söz edilemeyeceğini vurgulayarak, ‘‘Bu topraklarda yaşayan, bu toprağa ve devlete bağlı herkes, bizim birinci sınıf yurttaşımızdır’’ dedi. ANKARA AKP hükümeti, Gümrük Birliği’ne ilişkin aldığı son Bakanlar Kurulu kararında, KKTC’yi yine yok saydı. Kararnamede, AB üyesi ülkeler olarak Türkiye ile Gümrük Birliği uygulayacak ülkeler arasında sadece Kıbrıs adına yer verilirken, kararnamenin birinci kısmının Akdeniz ülkeleri arasında Filistin bile yer aldı. Türkiye’nin resmen tanıdığı bir devlet olmasına karşın KKTC’ye yer verilmemesi dikkat çekti. AKP hükümeti özellikle AB ile ilişkilerinde KKTC’yi görmezden gelmeyi sürdürüyor. Bakanlar Kurulu’nun, ‘‘Türki ? Hükümet özellikle AB ile ilişkilerinde KKTC’yi görmezden gelmeyi sürdürüyor. Bakanlar Kurulu’nun Türkiye’nin Gümrük Birliği içinde olacağı ülkeleri sayan 2006/10895 No’lu kararnamesinin hiçbir bölümünde KKTC ifadesine yer verilmedi. ye ile Avrupa Topluluğu Arasında Oluşturulan Gümrük Birliği’nin Uygulanmasına İlişkin Esaslar Hakkındaki Karar’’ başlığını taşıyan ve Türkiye’nin Gümrük Birliği içinde olacağı ülkeleri sayan 2006/10895 No’lu kararnamesinin hiçbir bölümünde KKTC ifadesine yer verilmedi. Kararnamede, ülkeler resmi isimleri ile sayılmadı. ‘‘Kıbrıs Cumhuriyeti’’ yerine de ‘‘Kıbrıs’’ ifadesi yer aldı. Hükümet bu ifadeye yer verip, Rum Kesimi’nin Türkiye tarafından tanınmadığı mesajını verdi. Ancak, kararnamenin hiçbir yerinde KKTC’ye atıfta bulunmayıp, Türkiye’nin resmen tanımakta olduğu KKTC’yi yok saydı. Kararnamenin ‘‘Amaç, Kapsam ve Tanımlar’’ı içeren birinci kısmının Akdeniz ülkelerinin sayıldığı (s) bendinde, devlet kurumlarının işleyişi, demokrasinin düzeyi ve kalkınmışlık açısından KKTC’nin çok gerisinde olan Filistin bile sayıldı. Kararnamede Cezayir, Fas, Filistin, İsrail, Lübnan, Mısır, Suriye, Tunus ve Ürdün birer Akdeniz ülkesi olarak sıralandı. Ancak, Türkiye’nin resmen tanıyor olmasına karşın KKTC’ye yer verilmedi. Kararnamenin Amaç ve Kapsamı başlığı altındaki birinci maddesinde, ‘‘Bu karar, Türkiye ile Avrupa Topluluğu arasında oluşturulan Gümrük Birliği’nin uygulanması amacıyla, Türkiye veya Avrupa Topluluğu’nda serbest dolaşımda bulunan eşyanın ticareti ile Gümrük Birliği taraflarının üçüncü ülkeler üzerinden yaptıkları ticaret ile ilgili gümrük işlemlerine ilişkin usul ve esasları kapsar’’ deniliyor. Ancak, KKTC, kararnamenin hiçbir bölümünde yer almadığı için Türkiye ile hangi düzenleme çerçevesinde ticaret yapacağı da belirsiz duruma geliyor. Rum yönetiminin AB’ye katılım anlaşmasında Kuzey Kıbrıs, ‘‘AB müktesebatının geçerli uygulanmadığı bölge’’ olarak tanımlanmıştı. AKP hükümeti bu kararnamede KKTC’ye yer vermeyip, katılım anlaşmasında Rumların imza attığı metni onaylamış oldu. PARK OTEL TBMM’de ilk kez 5. dönem ? ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) TBMM’nin bugün yapılacak 22. Dönem 5. Yasama Yılı açılışı birçok ilk ve son olaya tanıklık edecek. Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer son kez Cumhurbaşkanı sıfatıyla TBMM’nin açış konuşmasını yapacak. Sezer’in konuşmasında önemli ve ciddi uyarılarda bulunacağı belirtilirken Bülent Arınç da TBMM Başkanı sıfatıyla yeni yasama yılının açılışını son kez yapacak. TBMM’nin bu dönem ilk kez 5’inci yasama yılının açılışı da yapılmış olacak. Erken seçime gidilmediği için milletvekilleri beşinci kez yeniden TBMM’nin açılışını yaşayabilecek. Ofer’e ‘imar’ kıyağı ? Kutman ve Ofer’e ait Park Otel’in imar planında değişiklik yapılarak bina ‘‘yönetim, ticaret, turizm eğlence ve konut’’ kullanımına açıldı. Böylece 34 milyon dolara satılan Park otel’in değeri 20’ye katlandı. İstanbul Haber Servisi İmar yetkisi Kültür ve Turizm Bakanlığı’nda olan, Global Yatırım Holding Başkanı Mehmet Kutman ile İsrailli işadamı Sami Ofer’e ait Park Otel’in imar planında değişiklik yapılarak değerinin en az 20’ye katlandığı bildirildi. Eski imar planında sadece otel yapılabilmesine olanak tanınan Park Otel, yapılan değişiklikle, ‘‘yönetim, ticaret, turizm, eğlence ve konut’’ kullanımına açılmış oldu. Sabah gazetesinde yer alan habere göre, Global Holding, Park Otel’de yapmak istediği değişiklikler için imar planında değişikliğe ihtiyaç duydu. Kültür ve Turizm Bakanlığı da holdingin yatırımlarını karşılayacak doğrultuda değişiklik yaparak isteme yanıt verdi. Böylece, Global Holding, projenin 60 bin metrekarelik bölümüne konut, 4 bin metrekarelik bölümüne alışveriş merkezi, restoran, sağlık ocağı, kapalı otopark yapabilme olanağına kavuştu. Bu imar değişikliğiyle 34 milyon dolara satılan Park Otel’in değerinin 20 kat artacağı bildirildi. Gayrimenkul uzmanları, o bölgede yapılacak rezidans dairelerinin metrekaresinin en az 6 bin dolardan satılacağını ve dairelerin daha yapılmadan satılmasının neredeyse garanti olduğunu belirtiyorlar. Böylece, yalnızca rezidans satışından elde edilecek gelirin 360 milyon dolar olacağı kaydediliyor. Yapımına 1984 yılında başlanan ve açılan davalar sonucu 1993 yılında inşaatı durdurulan Park Otel için 13 yıl aradan sonra yeni bir imar planı hazırlanmış oldu. KESK’ten AKP’ye siyah çelenk KESK üyeleri, AKP’nin kamu kurumlarındaki uygulamalarını protesto gerekçesiyle parti genel merkezi önüne siyah çelenk bıraktı. Ceyhun Atuf Kansu Caddesi’nde toplanan KESK’liler, AKP’yi protesto eden sloganlar atarak genel merkez önüne yürüyüşe geçti. Caddede barikat kuran polis, KESK’lilerin genel merkez önüne yürümelerine izin vermedi. KESK Ankara Şubeler Platformu Dönem Sözcüsü Özgür Bozdoğan, burada yaptığı açıklamada, AKP’nin iktidara geldiğinden bu yana kamuda tahribat yaratan uygulamalarını devam ettirdiğini söyledi. Kamu kurumlarında kadrolaşma çalışmaları yapıldığına dikkat çeken Bozdoğan, iktidarın, başta KESK üyeleri olmak üzere kendi gibi düşünmeyenleri baskı altına aldığını savundu. Bozdoğan, ‘‘Bu faaliyetler devam ederse emekçiler buna gereken cevabı verecektir. Kasım ayının son haftasındaki iş bırakma eylemimiz bütçe dengelerini bozup, AKP’yi zorlayacaktır’’ dedi. CHP’den irticai yayın sorusu ? İZMİR (Cumhuriyet Ege Bürosu) CHP İzmir Milletvekili Erdal Karademir, Devlet Bakanı Beşir Atalay tarafından yanıtlanması istemiyle verdiği soru önergesinde, irticai yayınlara dikkat çekti. Karademir, önergesinde ‘‘58 ve 59. AKP hükümetleri döneminde, İstanbul ve Ankara başta olmak üzere, diğer illerimizde yerel ya da ulusal yayın yapan kaç radyo ve televizyon kuruluşu ‘irticai ve bölücü’ yayın yaptığı iddiası ile RTÜK tarafından incelemeye alınmıştır ve bu kurumlara ceza verilmiştir?’’ ‘‘RTÜK İzleme ve Değerlendirme Kurulu tarafından ‘irticai ve bölücü’ yayın yaptığı iddiası ile haklarında rapor hazırlandığı halde RTÜK tarafından ceza verilmeyen yayın organı var mıdır’’ sorularına yanıt istedi. Nasco’nun taşınmazı satıldı Terör destekçisi Nasco’nun taşınmazının satılmasını Meclis’e taşıyan CHP’li Kılıçdaroğlu, satışın hukuksal gerekçesinin ne olduğunu sordu ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) BM Güvenlik Konseyi kararı uyarınca teröre finansal destek sağladığı gerekçesiyle Türkiye’de malvarlığı dondurulan Nasco Nasreddin Holding’in tekstil fabrikası 18 milyon 800 bin YTL ’ye satıldı. CHP İstanbul Milletvekili Kemal Kılıçdaroğlu, konuyu Meclis’e taşıyarak, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’a satışın hukuki gerekçelerini sordu. CHP’li Kemal Kılıçdaroğlu, El Kaide terör örgütüne finans desteği sağladığı için Bakanlar Kurulu kararıyla Nasco Nasreddin’nin Türkiye’deki malvarlığının dondurulduğunu anımsattı. Şirketin, Uluslararası Finans Kuruluşu’na (IFC) olan borçları nedeniyle İstanbul Zeytinburnu’ndaki taşınmazının 3. İcra Müdürlüğü’nün talimatıyla satışa çıkarıldığını kaydeden Kılıçdaroğlu, TOKİ’nin girişimi olan Emlak Gayrimenkul Yatırım Ortaklığı’nca 18 milyon 800 bin YTL ’ye satın alındığına işaret etti. CHP İstanbul Milletvekili Kemal Kılıçdaroğlu, Nasco’nun malvarlığının dondurulduğu kararnamede, Maliye Bakanlığı’nın izniyle tasarrufta bulunacağının öngörüldüğünü vurguladı. CHP’li Kılıçdaroğlu, konuyu Meclis gündemine taşıyarak, Başbakan Erdoğan’ın yanıtlaması istemiyle şu soruları yöneltti: Bakanlar Kurulu kararıyla malvarlığı dondurulan bir şirketin taşınmazları hangi hukuksal gerekçeyle satılmıştır? Satış sonrası alınan bedel, Bakanlar Kurulu kararı uyarınca dondurulmuş mudur? Bu satışa Maliye Bakanlığı’nca izin verilmiş midir? Verilmişse bu iznin dayandığı gerekçe nedir? Maliye Bakanlığı’nca izin verilmemiş, satış sonrası alınan bedel de bloke edilmemişse, uygulanmayan bir Bakanlar Kurulu kararı niçin çıkarılmıştır? hikmet.cetinkaya?cumhuriyet.com.tr Faks numaramız: 0212/ 343 72 69 COSTELLO ELEŞTİRİLİRKEN ATA’YA SAYGISIZLIK PROF. AŞKIN’DAN CEZAEVİ DEĞERLENDİRMESİ ‘Asimilasyon politikası’ ? ANKARA Avustralya gazetesinde çirkin karikatür SYDNEY (ANKA) Avustralya’da yayımlanan The Age gazetesindeki bir karikatürde, geçen hafta Atatürk’ü öven Avustralya Maliye Bakanı Peter Costello, elinde Atatürk’ün naaşını tutarken gösterildi. Alt kısmında ‘‘Costello Atatürk’ü diriltti’’ yazısı bulunan karikatürde, Atatürk’ün, elinde ‘‘Ermeni soykırımı’’ yazan bir kâğıt gösterildi. ‘‘Spooner’’ imzalı olan ve dört parçadan oluşan karikatürde Costello ayrıca, ‘‘kökten dincileri cezalandırırken, elinde ‘liberal’ yazan bir kâsede para toplarken ve daha yüksek bir güce erişmeye çalışırken’’ gösterildi. Karikatür, Dennis Altman imzalı makalede yayımlanırken, makalede, Costello’nun Türkiye’yi ve Atatürk’ü övmesi ‘‘ironik’’ olarak değerlendirildi. Atatürk’ün modern Türkiye’de dinin kamusal bir rolü olmasını istemediğinin belirtildiği makalede, Atatürk’ün bu görüşleri ‘‘gerek laik, gerek inançlı pek çok Avustralyalıyı şok edecek’’ bir sertlikle empoze etmeye çalıştığı ileri sürüldü. Makalede, Türkiye’nin de Atatürk’ün ‘‘pek çok sert kısıtlamasını yürürlükten kaldırdığı’’ belirtildi. ‘Öğrencilerin sokağa dökülmesini biz önledik’ ANKARA (Cumhuriyet sının ardından katılımcıların Bürosu) Van Yüzüncü Yıl sorularını yanıtlayan Aşkın, Üniversitesi Rektörü Prof. bir izleyicinin, ‘‘Siz cezaevinYücel Aşkın, ‘‘Yaşadıkladeyken öğrencilerin ortaya rımla ilgili olarak öğrenciler koydukları tepkinin az olduhiçbir zaman tepkisiz değilğunu düşünüyorum’’ demelerdi, çok öfkeliydiler. Öğrensi üzerine, ‘‘Öğrencilerin, socilerin sokaklara dökülmekaklara dökülmesini biz enYücel Aşkın. gelledik’’ dedi. Kamuoyunsini biz engelledik’’ dedi. Aşkın, İstanbul Teknik Üniversi dan gelen yoğun tepki üzerine, ‘‘siteliler Derneği’nce, İTÜ Evi’nde dü yasetin kırılma noktalarından birisi’’ zenlenen, ‘‘Türkiye ve Dünya Üzeri olduğunu kaydeden Aşkın, ‘‘Bu nokne...’’ adlı konferansa konuşmacı ola tadan sonra işler bazıları için iyi gitrak katıldı. Cumhuriyetin temel de memeye başladı. Hâlâ da o gidiş değerlerinin gerektiği gibi korunama vam ediyor. Reaksiyonun etkili oldudığını belirten Prof. Dr. Aşkın, siya ğunu düşünüyorum. Yoksa hâlâ busi iktidarların, bu değerlerin yaşatıl rada olamazdım. Eminim, benim arması, geliştirilmesi için fazla çaba har kamdan başka rektör olayları da güncamadığına dikkat çekti. Konuşma deme gelecekti’’ dedi. (Cumhuriyet Bürosu) Alevi Bektaşi Federasyonu Genel Sekreteri Fevzi Gümüş, ders kitaplarında Alevilikle ilgili genel kültür anlamında ‘bir bilgi dahi bulunmadığını’ belirterek, ‘‘Bu da bizce Aleviliğin inanç, felsefe ve öğreti olarak verilmek istenmediğinin açık bir kanıtıdır’’ dedi. Fevzi Gümüş, zorunlu din dersi uygulamasıyla hükümetin çocuklar üzerinden asimilasyon politikası yürüttüğünü kaydetti. CUMHURİYET 05 K
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle