Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
7 EYLÜL 2005 ÇARŞAMBA CUMHURİYET SAYFA
SÖZ OKURUN
- r < - Fikret Dağlıoğlu
posta@cumhııriyet .conı.tr
Faks:O 212 513 9O 98
Şu ÇılgınTüıider...
C
UMOK'lar, ADD ve ÇYDD'liler, ülkemızi
çağdaş laik, demokratik birhukukdevleti ola-
rak görmek isteyen tüm yurtsever dostlar, sö-
züm sizlere. Kısacık dinlencemde sevgılı 1\ırgut
Özakman'ın Şu Çılgın Türkler kitabını nefes nefe-
se okudum. Bilıyorum on binlerce insanımız da böy-
le yaptı. Ama bu yetmiyor. Bu kitabı okuduktan son-
ra binlerine vermeliyız, o birileri de dığerlerine ve
sayı milyonlara, on milyonlara ulaşmah değıl mi?
Bu kitap günümüzde neden önemli? Derslerde
çocuklanmıza basmakahp, çoklukla da olumsuz yo-
nmılarla anlatı\ erilen Türk Aydınlanma Devrimi'nin
ilk adımlannın Kurtuluş Savaşımızın etiyle kemiğiy-
le. Anadolu insanının, Yunan'ın, tngıliz'ın, Hint-
linın gözünden şiirsel bir dille, şu gün yaşanmışça-
sma canlılıkla verilmesi "öğrenmek ve aıüamak
sonra da içseDeştirmek" için çok dogru ve gereklı
bir yöntem.
Kurtuluş Savaşımızın topraklanmızı işgal edenle-
re karşı verilmesi, dırenme ve dayanma gücünü art-
tıran en önemli etken. Ancak bütün sivil ve askeri
olaylan, ıç içe geçmiş şekilde yöneten, yönlendiren
Mustafa Kemal' in o olağanüstü uzgörüsü, dayaruk-
hlığı, kararlılığı ve bunlan ufku o denli geniş olma-
yan ama özde yurtsever olan çevresine yansıtışı.
adeta bakışlanyla, sözleriyle, hareketleriyle anlatı-
şı ve kabul ettirişı kanımca tam bir tansık.
Kitapta beni en çok etkileyen, TBMM'dekı, sayı-
sı haylı kabank muhaliflenn (Ittihatçı. Enverci, Pa-
dişahçı vb.) yarattıklan direniş, çelme ve dedikodu-
lann acımasızhğı ve Mustafa Kemal'in direnişi!
Düşünüyorum da, bu büyük insanın aramızdan
en verimli yaşlannda aynlmasında, sağlığını bozu-
cu bir yaşam sürmesinde, "pişmiş aşa su katmak"
için var olmuş bu aymazlann epey katkısı olmuştur!
Keşke.. demenin bir yaran yok ama acaba bunlar bi-
ze biraz olsun ders olabilir mi?
Atatürk'ün de\Tİmlerini, laik düzenimizi koruma
ve geliştirme yolunda akıl ve el bırliğı dileğiyle.
Prof. Dr. Türkan SAYLAN
-.ı ı
Yıkıcı değil
yapıcı olalım
O
tuz yıldan fazla AKM'de halkıma hizmet
vermiş, operasanatçılanndanbiriyim. 1970
yılında yanışını televizyonda izlediğimde
hıçkînklarla ağlamıştım. Çalışmalara devam ka-
ran ahndığında, gittiğim ilk gün çektiğim acıyı
anlatamam. Hiçbir tesisat çahşmıyordu. Binanın
koridorlanndan geçerken üstümüze kurumlar
, düşüyor, bastığımız yerlerde kapkara yanık par-
çalar ayağımızın altmda çatırdıyordu. Dar çalış-
ma odalannda. küçük gruplar halinde, sırtımız-
da paltolar, başımızda bereler, soğuktan tutama-
dığımız notalan yün eldivenlerle çevirmeye ça-
hşıyorduk. Çoğumuz hastalandı. Fakat her şeye
rağmen, son gayretimizle görevimizi sürdürdük.
Eserlerin sahnelenmesi, kiralanan sinemalann
seans aralannda gerçekleşti. Hiçbir yer buluna-
mazsa, Taksim gezisinde çadır kurulup, oyunla-
nn sürdüriilmesi bile düşünülüyordu. Yedi yıl
sonra, AKM'nin tekrar açıhşı gerçekleştiğinde,
herkes davetliydi ve sahnedeki asansör sistemi
görübneye değerdi. O gün, kalbimin göğsüme dar
geldiğini hissetmiştim. AKM yıkılmamalıdır,
çünkü orada, sanatçısı, personeli ve seyircisiyle
zor ve tath yaşanmışlıklar vardır. AKM sadece
orada çahşanlara değil, herkese aittir.
Atilla ENGİNOL
DT atamalan
M
aliye Bakanı Unakrtan'vnher şeyi "satmasma",
Dışişleri Bakanı Abdullah Gül'ün her şeye
"gühnesiııe*', DevletBakanı KürşatTüzmen'in
sürekli "dalmasına". Kültür ve Tunzm Bakanı
Koç'un sürekli dahp dahp gitmesine ahştık... Baş-
bakan Diyarbakır'da "gaT1
yaptı, Kültür ve Turizm
Bakanı heryerde "gaF yapryor... Buarada "Büknflfr-
rin" de eli armut toplamıyordu ya. Başladılar saç-
malamaya... Bu olaylar ve
tt
oyunlar
r
aklı şaçında
olanlar tarafindan görülmese de, aklı başında olan
herkes tarafindan görüldü... Îlginçtir, bu arada bor-
sanın da yükseldiği görüldü. Türkiye'nin başına
çorap örüldüğü günlerde borsanın yükseldiği görü-
lür zaten!.. "Oyun" dedim de aklıma geldi.
Devlet Tiyatrolan Genel Müdürlüğü'nde oynanan
"oyunlar" işın çıcığmı çıkardı!.. ^Derin deviete
karşıyız" diyerek, derinliği ve ciddiyeti olan her ye-
ri deşip berbat etmenin, basit ve yüzeysel konular-
la topîumu meşgul etmenin âlemi var mıydı?Bu
"oyunlarT oynayanlar, mılleti bu kadar da "koyıuT
sanmasmlar!.. Devlet Tiyatrolan"ndayapılan*ata-
malardaıT derhal vazgeçilmelidir. Çünkü işin için-
dekı saygın sanatçılann söyledikleri sözler, yaptık-
lan açıklamalar yabana atılacak türden değil!..
Yerinde ve hakh tepkiler Kültür Bakanı Atilla
Koç'un uykusunu kaçıracak gibı görünüyor!..
Mustafa DURNA
Çmarcık'a
18 metrelik
Atatürk anıtı
Yalova'nm Çınarcık Uçesinde,
HeykeltıraşTankutÖktemta-
rafindanyapılan 18 metreyük-
sekliğindeki Atatürk anıü, tö-
renk açüdbu Çınarcık Kayma-
kamı ŞükrüKara,ilçe mevda-
nında yaptmlan amtmyerinde
bulunan Atatürk heykelinin
daha önce kaldınkuğuu anım-
satû. Anıtı,Uçeje yakışan daha
büyük, dahagörkemh'bir Ata-
türk anıtı yapmak amacıyla
kaldırdıklannı betirten Kara,
"Başka amacmuzyoktu Ancak
baa ktşUer bunu degişik şekil-
deyorumlayarakbenineredey-
se Atatürk düşmanı olmakla
itham edecekkadar Ueri gitti"
dedL Konuşmalann ardından
dev anıü saran Türk bayragı-
nın kurdelesi,YalovaVaKsi \\ı-
suf Erbay,ÇınarcıkKaymaka-
mı Şükrü Kara, Karamürsel-
bey Eğhim Merkezi Komuta-
nı Tuğatnind Mustafa Orhon,
Tankut Öktem ve hayırsever
yurttaşMacide Aip tarafindan
kesildi. (Fotoğraf: AA)
ELEŞTIRILER
# Sayın tlhan Selçuk
28.08.2005 tanhli "Empeı-yalist Tuzak IJyansT başhklı yazınızda
aynen şu ifadelere yer vermişsiniz: "Ülkede birtakım sorunlaruı
yanında dincink büyük bir sorun olarak karşunıza çıkryor. Kökten
ve iktidara geçtiler. Bizün örgütienecekyenibir partiyegereksuümimiz
var." Yeni birparti derken eskı olup. yenilenmesı ve bırleşmesi gereken
sol partilerden bahsediyorsanız sizin de çok ıyi bildiğiniz gibi bu kısa
vadede pek mümkün görünmüyor. Sol partilerin, yıllardır kendi
aralannda yaptıklan kısır çekişmeler nedeniyle birleşmeleri çok zor.
Eğer yeni, yepyeni bir partiden bahsediyorsanız;
örgütlenmekte olan yeni bir parti mevcuttur!
Türkiye'de eski siyaset devn kapanmıştır. Yeni bir siyaset devri
açılmıştır. Yeni siyaset yeni bir parti ıle, Halkın Yükselişi Partisi ile
başlamıştır. Türkiye'nin neresinde olursa olsun. kurulan her yeni siyasi
parti öyle ya da böyle Türkiye için yeni bir umut olabilir ve tlhan Selçuk
bunu görmezden gelemez, gelmemelidir.
Sizın çizginizi bilıyoruz, ancak HYP yeni bir partidir ve bir Türkiye
gerçeğidir. Tarafsız, gerçekçi yazılannızın sürmesi dileğiyle.
TülayHERGÜNLÜ
HYP Genel Başkan Yardımcısı
> Sayın Emre Kongar, Türkiye'nin tslamlaştı-
nhnasının doğal bırgereksınımi olan burjuva-
zınin tslamlaştmlması bu ülkenın başına öriil-
mekte olan çorabınbu"parçası. Ancak sızin de
belırttiğinız gibı iş bu noktaya varmışsa.. işte
o zaman yandığımızı ve uzatmalan oynadığı-
mızı fark etmeliyız. Fark etmemiz gerekirken
biz ne yapıyoruz? Gündemi bu kez de bır şar-
kıcının, parlamentonun ana muhalefet -CHP
bu tammlamayı aslında sayısal durumu dışın-
da hiç hak etmıyor- hderineyönelttiği abuk id-
dıalara odaklamış bulunmaktayız. DenHBay-
kal'labaşaçıkmakbuncaraldbının arasındaBü-
tent Ersoy'a kalmışsa -kı arkasındakim ve ne
olursaolsun öyle görünüyor- zaten biz toplum
olarak Islamlaşmama diye bir savaşı kazana-
mayız. Bu toplumun îslamlaştınlamamış, Ba-
tılı anlamda bir gerçek burjuvazisi olmuş ol-
saydı zaten bugünlere gelir miydik? 0 burju-
vazi de dıncı kesim dışında kalan sol-sağ ik-
tidarlarla, onlannbürokrasisi değil mi zaten ba-
şımızabugün örülençoraplannasılnedeni? Na-
sıl bır dar görüşlülük, nasıl bir kurumsallaşma
eksikliği, nasıl bir cehaletmiş ki bu, 85 yıl ön-
cesinin özgürlük savaşını kazanabilmış bır top-
lum, 21. yüzyılın başında bu hale düşebilmış?
Gene de sonuna kadar direnip elımizden ge-
leni yapmalıyız diye düşünüyorum ama üzü-
lerek söyleyeyim kikaybedıhniş bir sa\r
aşı sür-
dürüyoruz. Şu Çılgın Türkler'i okumuş oldu-
ğunuzu düşünüyorum. Bu romanın fıhru ya-
püamaz mı acaba?
Üstün SANVER
) 20 Ağustos tarihlı gazetenın 12. sayfasında bir
başlık:tt
tki cami arasında beynamaz..r Bey-
namaz acaba büıamaz mı olmalı? Yani na-
mazsız anlamına. Sizin de bileceğinizi uma-
nm; bu kelime eski harflerle yazüırken 'b'den
sonra 'i
1
yerine *y' kullanılırdı. Kelimenin
beynamaz diye okunması, eskiden bazı kişi-
lerin bır kelime oyunu yapması şeklinde yo-
rumlanabilir.
Dr. Semih TULPAR
\ Cumhuriyet'in azunsanamayacakbir
süredir, sanat sayfalannda sürekli
Rock'n Coke'dan bahsetmesi beni
ve eminimbenim gibi rockseverle-
ri şaşkma uğrattı. Nedeni ise; rock
müziğin o protest yapısun, bozuk
kapitalist düzene duruşunu, eleşti-
risel yüzününasıl ohıp da Coca Co-
la üe yan yana getırmeyi düşüne-
bileceğini bile anlayamadığun bu
"festivaHn", Cumhuriyet gibi kali-
tenın adeta aktığı, öz değerlerine
bağlı bir gazetenin sayfalannda bu
kadar yer alması... Aynca buradan
rock müziğe ügisi olan arkadaşla-
ra sesleniyorum: Lütfenbiraz olsun
bu dünyada ne olupbittiğiyle de il-
gilenin. O zaman dinlediğiniz bu
"gürüMlü" müzik, yaşam tarzı-
mızlabütünleştp dahabiranlamka-
s
zanacakür. f
DidemALACA
ı 4 Eylül 2005 günkü Cumhuriyet
gazetesmın ilk sayfasmda oldukça
büyük bir Hakan Şükür fotoğraft
vardı. Fotoğrafın altındaki açüda-
mada bu rutbolcudan rrulli takımın
yddızı olarak bahsediliyordu. An-
caksporsayfasmda sözkonusu ma* f'
çın anlatüıp tutbolculara 10 üze--
rinden notların verildiği yerde ay-
ru fotoğrafm dahabüyük boydayer
aldığını görüyor ve Hakan Şükür'e
4, gollerimizi atan Tümer'e 7,
Okan'a 6takdır edildiğini okuyor-
sunuz. Gollerimizi atan oyuncula-
ra iltifat edeceğinize düşüknot ver-
diğiniz kişinin iki kere fotoğrafinı
basıp ondan "takmnn yjknzı'' ola-
rak söz etmenizi doğrusu çok ya-
dırgadım.
O.ZekiAVRALIOĞLU \
ı Gazeteniz yazan Oral Çahsjar, 28 Ağus-
tos'ta köşesinde yazdığı yazıda: 3 Ekim'de
başlayacak müzakere sürecinin Türkiye için
demokratikleşmede ısrarlı olup olmamak
konusunda bir sınav haline geleceğinı söy-
lüyor ve ekliyor: ^.^'yekarşı olan, ABkar-
şısında tereddütlü olan çevreler. AB'den ge-
len çadak sesler üzerine, bak işte istemiyor-
lar drverekbuişten vazgeçilmesini istejecek-
ter. YönümüzüDoğu'ya döneBm diyerekne
olduğubefliofanayanbirtakımönerflerte mü-
zakerelerin kesilmesine gajTet edecekler."
Sayın Çahşlar. bunlan söyledikten sonrabir
de şu ilaveyi yapıyor: "Türkiye doğusuna
döndüğü zaman hangi getişnüş demokrasi-
yi kendisine örnek alacak? Hangi eşhük ve
adalet sistemini tercihedecek?Böylebir ör-
nek var nu?" Ne yazık ki esasen topluma
yol göstermesi gereken bu aydınımız, Ata-
türk'ün kurup yücelttiği Türkiye Cumhu-
riyeti'nin çağdaşlaşma yolunda başka bir
ülkeyi örnek almadan herhangi bir adım
atabileceğini düşünemiyor, bizi Osmanirdan
ben sömürmekte ısrar eden "EmpenaBstBa-
ü"ya bağlı ohnadan kendine bir eşitlik ve
adalet sistemi sağlayabileceğini de. Türki-
ye Cumhuriyeti, ne yazık ki Ulu Önder'in
vefatından sonraki iktidarlann ve çevresın-
deki sözde aydınlann teslimiyetçi kafalan
yüzündenbugünbuhaldedir. Türkiye Cum-
huriyeti, kendi kendine yeterek de "muasır
medeniyeöer seviyesine'7
ulaşabileceğini
cumhuriyetin ilk yıllannda göstermiştir;
Atatürk'ünvatanı emanet ettiği gençlerin de
kimsenin demokrasive eşitlik üzerine nutuk-
lannanasihatlanna ihtiyacı yoktur. Mus-
tafa KemalAtatürk'ün çokbilinenbir sözüy-
le yazımı noktalamak istiyorum: "Hangiis-
tildal v'anbr kL yabancılann nasihatlanyla
ve planlamla\iikselebUsin? Tarihböyle bir
olay ka>detmemiştir..."
Cenk ÖZKÖMÜR
o
Cumhuriyet, sayfalannı CUMOK'lara açtu "Söz
Okurun " sayfamızda yayın ilkelerimize uygun tüm
haberlere, duyurulara, görüşlere ve eleştirilere yer
veriyoruz. CUMOK'lar bu gazetenin gerçek
sahibidirler; iilkeyayın yaşamına yepyeni katkılarda
bulunup ufuklar açacaklanna, ülkenin yerel ve genel
sorunlarını yansıtmakta önemli işlevler üsüenecek-
lerine inanıyoruz. ADD ve ÇYDD'nin varoluşlarım
hızlandıracak iletişim ağmın "Söz Okurun " sayfasmda
gerçekleşmesi de olanak kazanacaktır. 2000 vuruşu
aşmayacak görüş ve eleştirilerinizi bekliyoruz.
posta(S. cumhurivet.com.tr Mektup Adresi: Türkocağı
Cad. 39/41 Cağaloğlu/ISTANBUL Faks; 0212 513 90 98
Halktan
uzak bir
başkan
Sacit Ozgü. Söz Okurun sayfasında
CHP mıHetvekiUerinin halktan uzak
ohnalanndan şıkâyet ettı. Ya CHP'li
belediye başkanlan?.. tzmir, Çeş-
me'nın Ilıca ilçesüıde, CHP'li belediye
başkaru, yaz boyunca turistlenn tatille-
rini bunınlanndan getirmek için elin-
den geleni yaptı. Beledıyeler "Dogayı
Koruma* projelen yaparken Sayuı Fa-
ikTürüncüoğlu o güzelım sahili beton-
laştırmak ıçın, sabahın erken saatlenn-
de buldozerler çahştırdı, sahilde keres-
teler, betonlar yığıldı. Otelimızın önün-
deki plaja kum yerine beton döküldü
ve sonra tahta döşendi. Velhasıl inşaat
alaruna dönen kıyılarda toz dumandan
geçilmedi. Denıze gırmek bir sorun ha-
line geldi. Sahil boyunca serilen elekt-
nk tel ve kablolan, elektnk kesıntileri
yaşamı büsbütün güçleştirdi. Bu güzel
kıyılann, hem de tunstle dolup taştığı
sırada, betonlaşmasını, plajlara kum
yenne beton dökülmesini ve Mısır'dan
tanesı 750 milyon liraya ithal edilen
çirkın ağaçlann sahil boyunca dikilme-
sinı hiç kimse anlayamadı. Ilıca, nefıs
koylan, plajlan, termal sulanyla Al-
lah'ın bır cennetı. Ne var kı yıllardır bu
güzel yerde viran büıalardan, çöp ve
moloz yığınlanndan geçılmiyor. O
güzelun plajlann çöplüğe dönüşmesini
önlemek için hiçbir şey yapılmıyor.
CHP'li belediye başkanı halkın bütün
şıkâyetlenne sağır kalmayı sürdürüyor.
Bır Halk Partisi halktan bu kadar uzak
olabilir mi?
YıldızSERTEL
Sultançiftliği
halkı yakınıyor
Bizler Sultançiftliği halkı olarak ula-
şımda büyük bir mağduriyetin içeri-
sindeyiz.. 2001 yılmdan beri süren
metro çalışması nedemyle yollanmı-
zın artık bır tarladan farkı kalmadı.
Gerek plansız yapılan çahşmalar ge-
rekse metro çalışmasını yapan şirket-
lerin \-urdumduymazhgi sayesinde
ulaşım artık büyük bir çıle hale gel-
miştir. Bizim sayın belediye başkanı-
mızdan istediğimız, bir defaya mahsus
bu güzergâhı kullanarak yolu kullan-
ması. Nasıl bir vahim durumda oldu-
ğumuzu kendileri daha net anlayacak-
Ur. tnamn gidilecek bir yol yok artık.
Ara sokaklar bile ne asfalt ne de trafik
bakımından bu yükü kaldıracak du-
rumda değil. Sayın Kadir Topbaş tak-
dir eder ki önümüzde kış mevsimi var.
Buralar çamur olduğu zaman trafık
karmaşası başka bir boyut kazanacak.
Diğer taraftan yapılan çalışmalann so-
nucunda sözde işi biten yerlerin trafi-
ğe açılması neye göre yapılıyor saym
başkanun? Diğer bir derdimiz ise so-
kaklanmızda ışık namına bir şey yok.
Diğer üçelere baktığımız an sokakla-
nn ışıl ışıl olduğunu görüyoruz.
AhmetDEMİRLİ
İETT biletleri
el yakıyor!..
Sayuı Topbaş, inanın size, samimi ve ob-
jektif izlenimlerimi ve araştınnalanmı,
halkın içınden ve halktan birisı olarak
duyurmak istiyorum...tnsancıklar, bu
agtr ekonomık şartlarda, biluıdıği gibi
zaten nefes almaya zorlaruyorlar... tş-
sizlik, yoksulluk dizboyıı...Sayın Baş-
kan, bır aıle elektriğıru, su>oınu, telefo-
nunu, yakıtını daha az kullanabilir. Ge-
reğinde yemesini, içmesini elinden gel-
diğince kısabilir... Gıyim ve başka mas-
raflannı denetleyebilir... Paltosu yoksa
kazak ve ceket ile kışı çıkarabilir... Si-
zin de bildiğiniz gibı halk, dar gelirli,
işine, okuluna, hastanesine giderken,
toplu taşıma araçlannı kullanmak zo-
rundadır. Sızin de bıldiğıniz gibi ülke-
mizde asgari ücret 350 milyon TL dola-
yında, aynca bu işı bulmak ve çalışmak
için insanlar can atıyor. Özellikle bugün
büyük şehirlerde, her 4 kişiden 1 kişi i§-
siz... Bu insanlar ış görüşmesine bile
nasıl gidecekler...
y Saip CANATAI%