25 Kasım 2024 Pazartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
Cumhuriyet tmtiyaz Sahibi: CUMHURİYET VAKFI ıdına İLHAN SELÇUK GenelYayınYönetmeni: tbrahim Yıldız # Yazıişleri Müdürü: Salim Alpaslan # Sorumlu Müdür: Mehmet Sucu# Haber Merkezi Müdürü: Hakan Kara tstıiıbarat CengizYıldınm • Ekonomı: Hasan Eriş 9 Kültür: Egemen Berköz # Spor. Ab- dülkadir Yficelman • Makaleler Sarai Ka- raören • Düzeltme- Abdullah Yazıcı • Bil- gi-Belge Edibe Buğra • Yun Haberleri Meh- met Faraç • Avrupa Temsücısi Güray Öz YayınKurulu llhan Selçuk (Baş- kan), Emre Kongar (Başkan Yardımcısı). Orhan Erinç, Hik- met Çetinkaya, Şükran Soner, tbrahim Yıldız, Orhan Bursalı, Mustafa Balbay, Hakan Kara. Ankara Temsıîosı Mustafa Balbay Ataturk Bulvan No 125, Kat 4. Bakanlıklar Tel 4195020 (7 ha» l, Faks 419502"'«îzmırTemsılcısı Ser- darKıak.H ZıyaBh. 1352 S 23Tel 4411220. Faks.4418745•Adana Temsılcısı Çetin Yi|jenoğlu. tnönü Cd 5 S Aksogan Iş H. Kat 1 Tel 363 12 11. Faks 363 12 15 AntafyaTemsılcısi Ahmet Oruçoğiu Denız Mah Çelıkbaş Is Merkea Kat 6 Tel 0242 2480051 Faks 2487517 • ldan\eMahtşler BülentYener • Satıs Fı- zilet Kuzı • Cumburivet Reklım: • Genei Mûdür ÖzlemAvden ^Genel MüdürYardım- cısı: Nazende Pal Tel (0212)251 98 74-75 '251 98 81-82 Faks (0212)25198 68 Rezervas- yon:(212) 512 05 05 Faks: 212 513 84 63 YmntayjKYenGünHaberAjanaBasınveYaviKilıkAS, Tâkocagı Cad 394! CagaloSlu 343*1 lsanhıı Pk 246 - Sniecı W 5 laTo lft:i:ı 5120MK'20 ta) Faks ı Bı«kı:M«ricczGazEKDergıBasım\svıa:ılıkSan \eTıc \Ş Faöh Mah. Hasan BasıCad Samandıra î^nait^anbd Dtğmm: Meıkez DaöDm Pazanama San. \çTk. VŞ lUı 513 85 55 \aypn sûreiıvajııı www cumhunvet comtr 26 EYLÛL 2005 lmsak-5 25 Güneş: 6.48 Ögle 13 03 îkındi 16.23 Akşanr 19.05 Yatsı:20 24 tek taraflı'• Baştarafı 1. Sayfada "Ankara Kulisi" programına katıldı. Bay- kal, burada Ermeni konferansıyla ilgili ola- rak yöneltilen sorulan yanıtlarken "bu top- lantınıo Türkiye'de Ermeni sorunuyla il- gili bilimsel, özgün tarihi araştırmalara dayalı yeni bir açılımı ortaya koymaya yö- neiik çabşma olduğunu söyleme imkânı olmadığuu; bu konuya belli bir perspek- tiften bakan, angaje yaklaşmu olan dar bir kadronun Türkiye kamuoyunu bu sözleri dinlemeye ahştırmak için planlan- dığı ve gerekli işbiriiklerini sağladıklan- nın anlaşıldığını" söyledi. Baykal, "Erme- ni sorunu\la ilgili siyasal. ideolojik yönü ağır basan bir söylemi Türkiye'ye dinlet- me, aüştırma, hazırlama, bunun da bir görev olduğunu kabul etme anlayışıyla yapddı" dedı. "Türkiye bugüne dek hep tek taraflı tezi dinlemedi mi" sorusu üzeri- ne ıse Baykal şu görüşlen dile getirdi: "Biz bilimsel bir tartışma yapıyoruz diyorlar. Hep tek taraflı konuşuldu, demiyorlar. Konferans bilimsel değildir, tek taraflıdır, bunu söylemekten korkmamak lazım. Özgün tarihçilerden oluşmuyor katüımcı- lar. Bunlar, tarihin polemiğini yapan, si- yasetini yapan insanlar. Bilinen Ermeni tezlerini Türkiye kamuoyuna kabul ettir- mek için yapümıştır. Ancak, bu konuda bir toplantının yapılmasının engellenmek istenmesi de yanüş olmuşrur. Bunlann yanlış olması orada yapılanın doğru oldu- ğu anlamına da gelmez. Biz bu düşünceyi pazarlamak istiyoruz. Peki, madem öyle söylersiniz kardeşim." 'Gündeme taşımaya çalışıyoriar' Baykal, "Ermeni konusunun ülke günde- minin önünde olmadığını, büyük bir dert olmadığını, ancak birilerinin bu konuyu gündeme taşımaya çalıştığını" söyledi. Baykal, Başbakan Erdoğan'ın "Kürt soru- nu"yla ilgili açıklamalan ve AKP sözcüleri- nin bu konuda kendilerini hedef alan eleşti- nleriyle ilgili sorulara da şu yanıtı verdi: "Türkiye'de insanların etnik Idmliklerini açıkça ifade edebilmeleri ve belli bir et- nik kimliğe mensup olanlann insan taak- ları çerçevesinde dilini konuşabilmesi, müziğini yapabilmesi hukuku yeni yeni kabul edildi. Bu kabul ortaya çıkmadan önce Türkiye'de etnisite problemi vardı. Bu. artık aşıldı. Bireysel etnik kimlik ba- kımından hiçbir hukuki engel yoktur. An- cak, pek çok çevre 'Bununla iş bitmedi' di- yor. Kürtleri devlet yapısı içinde özel bir konuma yerleştirin, tek millet yoktur, biz bu milletin bir parçası değiliz. diyor. Bu anlamda bir etnik sorunu kabul etmek, benimsemek yanlıştır. Başbakan'a sorun, aynı şeyi şimdi söyleyebiliyor mu? AKP sözcüleri Meclis'te tekrar edebildiler mi? Başbakan pişman olmadıysa çıksın söyle- sin. Bir başbakan günlük siyaset yapa- maz. Bu iş, Ofer'le konuşup konuşmadıgı- m hatırlamamaya benzemez." 'YAŞANANLAR UTANÇ VERİCÎ' Arınç ve Patrik'ten protestolara tepU Haber Merkezi - Meclis Başkanı Bülent Annç, Ermeni konferansına yönelik protes- tolar için "Ibretle izliyoruz" dedi. Ermeni Patriği Mutafyan da, protestolann "Ata- türk'ün hedefleri için utanç verici" oldu- ğunu söyledi. Manisa'da konuşan Annç, "4- 5 insanın, elindeki ufak tefek pankarttarla ortaya çıkmasını, Türkiye'nin imajını ze- delemeye çalışmasını ibretle izliyoruz" de- dı. Protestolara tepki gösteren Ermeni Patriği Mutafyan da, "Ulu önderimiz Atatürk'ün çağdaşlaşma bedefl çizdiği bir ülkede ya- şananlar, utanç vericidir" diye konuştu. Konferansa katılanlara yumurtalarla saldı- ranlan "Tam bir anza hali içindeler" diye niteleyen Mutafyan, bu gruplann psikolojflc terapiye ıhtiyaçlan olduğunu söyledi. Mutaf- yan, konferansla ilgili mayıs ayından bu yana yaşanan süreci ünlü Fransız yazan Moli- ere'in komedyalanna benzetti. KONFERANS DIŞ BASINDA ( Çığır açan bir olay 9 LOS ANGELES (ANKA) - ABD'nin önde ge- len gazetelennden Los Angeles Tımes, Ermeni konferansını "Mahkeme karanna ve resmi söyleme meydan okuyarak düzenlenen Er- meni konferansı çığır açan bir olay" şeklinde değerlendirdı. Konferansın yoğun güvenlik ön- lemleri altında ve mahkeme karanna meydan okuyarak düzenlendiğine dikkat çeken gazete, konferansın, ilk kez Türk akademisyenlerinin ülkenin "Ermeni soylannu"na yol açan olay- lannın resmi versıyonuna meydan okuyabildiği "çığır açan" bir etkinlik olarak nitelendirildi- ğıni belırttı. Konferansın yumurta ve domates atan göstencilerce protesto edildiğini belirten gazete, göstencılerin birçok Türk'ün ülkenin "acı verici" geçmişinin tartışmaya açılmasına duyduklan öfkeyı dile getirdiklerini öne sûrdü. Ermenikonferansı bitti'Osmanlı Ermenileri 9 konulu konferansta 'Ermeni 9 tabusununyıkddığını belirten konuşmacılar, sorunun Türkler ve Ermeniler arasında çö'züleceğini savundular tstanbul Haber Servisi - "lm- paratorluğun Son Döneminde Osmanlı Ermenileri: Bilimsel Sorumluluk ve Demokrasi So- runlan" başlıklı ikı günlük kon- ferans dün sona erdi. Bügı Üni- versitesi Dolapdere Kampu- su'ndaki konferansta konuşmacı- lar "Ermeni" tabusununyıkıldı- ğına dikkat çekerken konunun Türkler ve Ermeniler arasında çö- züleceğini savundular. Konferansın son gününde "AnüarTanıklıklar" oturumun- da, eski Tokat sağlık bakanlann- dan Dr.Cevdet Aykan "Anılann anlamı ve zamanın, politikanın sorumluluğu" başlıklı konuşma- sma "vicdan borcu" nedeniyle geldiğini ifade ederek başladı. "1946-2000 Demokratik Süreç veAnüar" kitabmda 1915'teTo- kat ve Erbaa'da Ermenilere iliş- kin anılan, büyüklerinden duy- duklannı derleyerek yazdığmı söyledi. Ankara Üniversıtesı Si- yasal Bilgiler Fakültesi öğretim üyelerinden Prof. Dr. Baskın O- ran, konferansın "BirYüzleşme Eşiğinden Tabulann Oluşması- na" başlıkb oturumunda "Bir ta- bunun kökenleri: Türkiye ka- muoyunu n Ermeni sonınunda- ki tarihsel-psikolojik tırmanışı" konulu bir konuşma yaptı. Türkiye'de yıkılmayan tek tabu olan "Ermeni" tabusunun kon- feransta iki gündür yıkıldığını BİNAYA YUMURTA ATTILAR - Osmanlı ErmenUeri konulu konferans dün yapılan oturumlarla sona erdi. Konferansın yapıldı- gı Bilgi Üniversitesi Dolapdere Yerleşkesi önüne sabah saatlerinde gelen BBP ve Kültür Vakfı Derneği üyeleri "Kana kan intikam in- tikam", "Kanımız aksa da zafer tslamın" sloganlanyla gösteri yap- tı. Bazı BBP'üler üniversite binasına yumurta ve domates atü.(AA) söyleyen Oran, Sevr Antlaşma- sı'mn 62. maddesine göre özerk bir Kürdistan'ın kurulabileceğini belirttı. Oran, planlanan Ermeni devletinin güney sınırlannın bel- li olmaması nedeniyle Kürtlerin Kurtuluş Savaşı'nakatıldığını ile- n sürdü. Türkiye'de "Ermeni me- selesi" söyleminin ASALA cina- yetlerinden sonra başladığuıı an- latan Oran, dünyanın çeşitli ülke- lerındekı Ermenilerin önceleri "Büyük Felaket" diye adlandır- dığı 1915 olayım Yahudi soykın- mına benzetmesinin anlaşılır ol- madığını söyledi. Oran, "Nasıl 1915'in o korkunç kınmı Erme- ni halkında büyük bir tepki ya- rattıysa, 35-40 kadar Türk dip- lomatının öldürülmesinin ceza- sız kalması, katillerin kaçıp git- mesi, çok az bir ceza abp ertesi yıl çıkip dolaşması, Türkiye'de bu tabuyu güçlendiren bir fak- tör olmuşrur" dedı. Sorunun Ermeniler ile Türkler arasında olduğunu savunan Oran şöyle devam etti: "Türkiye'de resmi tezin karşıtı anlatılmıyor, dünyada diyasporanın tezi tar- tışüırken Türkiye'nin tezi dün- yada gülünç bulunuyor." Baskın PROF. ÇUHADAROĞLU'NUN SUÇLAMALARI TEPKİ ÇEKTl Salonda tartışma çıktı"Ermenilik Halleri" oturumunun tartışma bölümünde söz alan Marmara Üniversitesi Diş Hekinıliği Fakültesi'nin eski kurucu dekanlann- dan Prof. Dr. Gürhan Çuhadaroğlu konuşma- cılann Ermeni kimliği üzerine açıklamalannı eleştirerek "Sanki Ermeniler kimliksizmiş gi- bi bir hava var bu toplantıda. Osmanlı tmpa- ratortuğu Ermenilere kimliğini vermiştir" de- di. Toplantının tek taraflı olduğunu belirten Çu- hadaroğlu, "Bu toplantıda mecazi anlamda soykınm kelimesi kullanüdı. Bir de Kürt me- selesi gündeme getirildi. Herkesin tabü ki ko- nuşma hakkı \ ardır.Ama bizim taribimizi çiğ- nemeye kimsenin hakkı yoktur" dedi. Çuha- daroğlu, DoğuAnadolu'dakatledılenTürklerden söz edilmedigini, Ermenilenn Türkiye'nin her tarafinda katliam yaptığım belirtti. Çuhadaroğlu'na konferansın hazırlık komite- sinden Doç. Dr. Halil Berktay, "Siz yalancısı- nız" diye tepki gösterdi. Agos Gazetesi GenelYa- yın Yönetmeni Hrant Dink ise "Bırakın efen- dim, doğru söylüyor" dedi. Dink'ın sözlerine Çuhadaroğlu, "Mecazi konuşmanız beni çok etküedi" yamtuıı verdi. Çuhadaroğlu, kendısı- ni sakinleştirmek isteyen Bilgi Üniversitesi Rek- törü Aydın Uğur'a "Hiçbir üniversite bu kon- feransı yapmadı. Siz insan haklanndan söz ediyorsunuz. Bu konferansa nasıl izin verirsi- niz" dedi. Çuhadaroğlu'nun sözleri dinleyiciler tarafından alkışlarla protesto edildi. Çuhadaroğ- lu, konferansı kendi karan ile terk edeceginı söy- lerken gergınlık nedeniyle oturum kapatıldı. Oran'ın bu düşuncelennı bir grup izleyicı alkışlarla protesto etti. Konferansın "Ermenilik Hal- leri" başlıklı dokuzuncu oturu- munda konuşan Agos Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Hrant Dink, Ermeni konferansının Tür- kiye demokrasisi açısından çok önemli olduğunu belirterek "Türkiye demokratikleşmeden Ermenilerin iyileşemeyeceğini" söyledi. Konferansın Ermeni dün- yası için de çok büyük bir önem taşıdığına dikkat çeken Dink, di- yasporanın "neler oluyor" diye şaşıracağını söyledi. Özdemir: Koz olacaktı Konferansın "Bugün ve Gele- cek" konulu kapanış oturumun- da konuşanYeşiller Partisi ve Av- rupa Parlamentosu Millervekili- Cem Özdemir. "Konferans ya- püamasa Türkiye'nin AB'ye girmesini istemeyenler bunu koz olarak kullanacaktı." dedi. Sabancı Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Tosun Terzioğlu, kon- feransın Türkiye'de üniversite özerkliğinin varhğını göstermesi açısından önemli olduğunu belir- terek "Akademisyenlerin, düşü- nürlerin fıkirlerini rahatça tar- tışabilmesini göstermesi bakı- mından çok önemliydi" dedi. Zaman zaman yaşanan gerginlik- lerin bir ölçüye kadar doğal kar- şılamak gerektiğini kaydeden Terzioğlu, dışanda da bazı grup- lann çoğu zaman uygarca göste- rilerde bulunduğunu ifade etti. Üç dinin temsilcüerini buluşîuran toplantının açılışına katılan Başbakanprotesto edildi Antakya'da hoşgörü buhışması "1. Hatay-Anüoch Medeniyetler Buluşması" dün Antakya'da başladı. (Fotoğraf: AA) Vakıflı köylüleri, yoğunlaşan ilgiden memnun değil 'EsHyi unutupyeniyi tutacağız' AYKUT KÜÇÜKKAYA ANTAKYA / VAKIFLI KÖYÜ - Medeniyetler Bu- luşması yapılan Hatay'ın Sa- mandağı ilçesine bağlı Vakıf- h köyündeyiz. Bu köyde yal- nızca Ermeni yurttaşlar yaşı- yor. 38 hanede 140 nüfus... Ermeni Konferansı'nin Is- tanbul'da gürültüler kopardı- ğı bir dönemde dünyada Er- menistan dışında yerleşim bi- rimleri olan Ermenilerin köy kahvesine konuk olup 10'a yakın Ermeni yurttaşıyla ko- nuşuyoruz... Muhtar Berk Kartun, son dönemde köy- lerine yoğunlaşan "ilgi"den pek memnun değil. "Rekla- mm iyisi ya da kötüsü ol- maz" dense de eninde sonun- da sorulann 80 yıl öncesinin "körü anüan"na gittığıni söylüyor muhtar. Kartun'un "Sorunu tarihçilere bir tür- lü bırakamadık" sözlen ıse birçok şeyi anlatıyor... Köyün en büyük sorununun ekono- mi olduğunun altuıı çizen Kartun, köy toprağının üçte ikisinin vaİaflann elinde ol- duğunu anımsatıyor ve bu topraklarda yapılan organik tanmdan köylüye çok az pa- ra kaldığını üstüne basarak söylüyor. Bedo Kartun da '"Eskiyi unutup yeniyi tuta- cağız" sözleriyle Vakıflı kö- yünden Istanbul'a çok anlam- lı bir mesaj gönderiyor. Er- meni konferansına ilışkin ola- rak sadece konferansın erte- lendiğini duyduklannı söyle- yen Tomas Şirin, Boğos Gökçe ve muhtar Kartun'un sözlerini başlanm sallayarak onayhyor. Söz, köyde öncekı gece verilen, "Ermeni Gre- ogoryen Patriği Mesrob 2"nin de katıldığı yemeğe ge- liyor... Köyün yaşhlanndan biri duygulannı "Yemekte Patrik hazretlerinden izin aldık, o şarap içti biz de kendi yaptığımız rakıvı iç- tik" şeklinde anlatıyor. Din ve medeniyetinbir ara- ya geldiği Vakıflı köyünde ne Ermeni soykuımı ne de kon- ferans tartışmalan gündeme geldi. Köyden dönerken kula- ğımızda yahıızca Bedo Kar- tun'un sözleri vardı: "Ben Türk'üm ama Hıristiya- nım. Türkiye'nin başkenti Ankara, dünyadaki ikinci Hıristiyan şehriAntakya da banşın başkenti olsun..." MEHMET ALÎ SOLAK ANTAKYA - Antakya'da ilk kez yapılan "1. Hatay-Antıoch Medeniyetler Buluş- ması" olaylı başladı. Başbakan Recep Tay- >ip Erdoğan'm tören alanına girişinde "Bu medeniyetler buluşması değil, dinler bu- luşması. tnkâr etmeyin" ve konuşma yap- tığı sırada "Katil ABD, işbirlikçi AKP" sloganlan atan 9 kışi gözaltına alındı. Mustafa Kemal Üniversitesi Kampu- su'ndayoğun güvenlik önlemleri altında ger- çekleştinlen "Medeniyetler Buluşma- sı"nın açıhş töreni Erdoğan ve Diyanet Iş- leri Başkam Prof. Dr. Ali Bardakoğlu, îs- tanbul Rum Ortodoks Patriği Bartholome- os, Türkiye Ermenileri Patnğı Mesrob Mu- tafyan, Türkiye Musevıleri Hahambaşı tzak Haleva ve çok sayıda din adamımn katılı- mıyla gerçekleştinldi. Üç semavi dinin ko- rolannın dinletilerinden sonra kürsüye gelen Erdoğan, bugün tanık olunan çatışmalann, farklılıklann doğasmdan kaynaklanmadığı- m, yanlış yorum ve inamşlann esen olduğu- nu \Tirgulayarak "Medeniyetler çatışması- na hayır, medeniyetler itrifakma evet" de- di. "tslami terör" tanımına olan tepkisini konuşmasında yıneleyen Erdoğan, "Bugü- ne kadar antisemitizm nasıl bir insanlık suçu olarak kabul edilmişse, Islamafobia anlayışı da aynı biçimde insanlık suçu ola- rak kabul edilmelidir. Bunu da tüm in- sanlığın kabul etnıesi gerekir" dedi. "Küresel banş hepimizin temennisi ol- malıdır" diyen Erdoğan dını lıderlere şöy- le seslendi: "Artık çatışmacı saflaşmalar- la, eski kavgalan geleceğe taşımak yeri- ne, daha banşçü bir dünya inşa sorum- luluğu bizleri beklemektedir. Medeniyet- ler buluşmasmda başanlı olmaya mec- buruz. Çatışma ve şiddet kültürüne tes- lim olmamalıyız. olamayız. Bu yüksek a- maç için hepimize büyük sorumluluklar düşmektedir. Unutmayalım ki. insanuğın ortak kaderi bu çabalann sonucuna bağ- b olacaktır. Zaman banşı ve refahı küre- selleştirme, zaman çalışma ve diyalog za- manı, zaman farklılıklar yerine ortak paydaları vurgulama, zaman insanlık de- ğerlerini yüceltme zamanıdır." G U N D E M MUSTAFA BALBAY • Baştarafı 1. Sayfada Unakıtan'ın satışlar konusundaki eleştlrilere verdi- ği geleneksel iki yanıt vardı: - Babalar gibi satanm! - Parayı veren düdüğü çalar! Buna bir yenisi eklendi: - Biz aktif pazarlama yapıyoruz! Zaten ortaya çıkan tablo da bu gerçeğin yansıma- sr. Satışta pazarlama, buna karşı çıkanlara yanıtta, azartama... Ancak Unakıtan'ın "Parayı veren düdüğü çalar" ta- nımının biraz "düdük" bir tanım olduğu, bu deyimin yaşama şöyle geçtiği anlaşılıyor ilişkiyi kuran, düdüğü çalar! • • • Çoğu zaman salt bir olay, bir iktidann yönetme an- layışını tümüyle ortaya koymaya yeter. Hükümetin Is- railli işadamı Sami Ofer'le ilişkisi ve Ofer'in Türki- ye'deki satışlardaki alışlan, tek başına gidişi özetle- meye yetiyor. Israil'in dördüncü büyük bankasının sahibi olan Ofer, dünya zenginler sıralamasında da 188'inci. Sa- nınm, AKP hükümeti sayesinde daha üst sıralara ür- manacak. Ofer'in, TÜPRAŞ hisselerinin yüzde 15'lik dilimini, kamuoyunun bilgisi dışında, ikili görüşmelerin ürünü olarak nasıl aldıği bir ölçüde ortaya çıktı. Ancak iliş- kilerın tümünün aydınlandığını söylemek için henüz erken. Başbakan'ın hatıriayamadığı öteki görüşme- lerinde, hatıriayamadığı bazı sözler verilmış olabilir mi, henüz bilmiyoruz. Ofer TÜPRAŞ'ta, Ocak 2OO5'te 446 milyon doJar koydu, Eylül 2005'te bu değer 1.2 milyar dolar oldu. Bunun ekonomik anlamı olabilir, ancak siyasal açtk- lamasının da olması gerekiyor. Ofer'in, Istanbul Galataport ve Kuşadası Umanı'nı alış öyküleri de ayn bir yazı konusu olacak genişlik- te. Başbakan ve Unakıtan, satışa karşı olanlan azar- layarak bu pazarlamanın içinden çıkamaz. • • • Muhalefet partileri Ofer olayının "Yûce Divanlık" ol- duğunu söylüyoıiar, er ya da geç hükümetin sorum- lu kişilerinin bunun nesabını vereceğinı vurguluyorlar. Türkiye'de ne yazık ki şöyle bir gelenek oluştu: Bakanlar, başbakanlar, sanki hıç iktidardan düşme- yecekmiş gibi pervasız adımlar atıyoriar. Hükümetten düşünce sonraki iktidar onlan Yüce Diyan'a gönde- riyor. Olayın üzerinden çok zaman geçtiği için karrtu- oyu vicdanı da nasıriaşmtş otuyor. Bu anlamda, hükümetin başının ve üyelerinin ileri- de Yüce Divan'da yargılanma olasılığının neredeyse hiç önemi yok! Son olarak Ofer'in bütün alışverişlerine aracılık e- den, gerektiğinde ileride değişecek yasalardan bile haberdar olabilen Mehmet Kutman'a değinelim. Kutman'ın şirketinin adı ne? GlobaR Demek ki globalleşme böyle bir şey! ankcum(a cumhuriyet.com.tr Kazancı: Soykınm uygulanmadı tstanbul Haber Ser- visi -ADD ve Kültür ve Töre Derneği üyeleri, Bilgi Üniversitesi'nde dün sona eren konferan- sı protesto etti. ADD'nin 538 şubesi adına basın açıklaması yapan Genel Başkan Ertuğrul Ka- zancı, "Osmanlı tari- hinde vatandaşlarımız olan, sadık millet ola- rak adlandınlan Er- menilere karşı bir soy- kınm uygulanmamış- br. Birinci Dünya Sava- şı sırasında emperya- list kışkırtmalarla or- dulannuzı arkadan vu- ran, Ermeni çeteciler- dir. Katliamlan yapan onlardır ve bu yüzden tehcir kanunu zorunln olarak çıkmıştır. Erme- nilerin sözde soykunm dedikleri budur" dedı ' Yargıya müdahale' ANKARA (Cumhu- riyet Bürosu) - MHP Genel Başkan Yardımcı- sı Oktay Vural, Başba- kan Tayyip Erdoğan'ın sözde Ermeni soykınmı iddialarmı ileri sürenle- •rin hamisi olduğunu be- lirterek "Başbakan ne demokrasiden ne de hukuk devletinden an- lıyor. Başbakan'ın ka- fası basmıvor" dedi. Vural, dün yaptığı ya- zılı açıklamada, Ermeni konferansına sahıp çıkan Erdoğan'ın bağımsız yargıya müdahale etme- yi görev saydığını kay- detti. Erdoğan'nı "dı- şarda husumetle içerde ihanet" ittıfakına sahip çıktığını vurgulay an Vu- ral, Erdoğan'ın dıktatör- lük özlemi içinde oldu- ğunu söyledi. Atatürk Resimlerinden RahatsızOlanlar!.. • Baştarafı 2. Sayfada ilkeler olduğunu görmezden gelmektedirler; "Atatürk îlke ve Devrimleri"nın aşındınlması karşısında bi- linçli ya da bilinçsiz olarak tepkisiz kalmaktadırlar. Bu çevreler gerçektenTürkiye'nin ulus tümlüğü ve ülke bütünlüğü ile, bugünkü suıırlan ile, üniter yapısı ile; yani anayasal nitelikleri ile Avrupa Büiigi'ne üye ohnasını istıyorlar ıse her şeyden önc« bu yapının an- cak "Atatürk Dke ve Devrinüeri" ile korunabüece- gini, ayakta durabileceğını bihnelen gerekir!.. Eğerbu- nu bilmiyorlar ise büyük bir yanılgı içinde olduklarmı er geç anlayacaklardır. Bılmelerine ragmentepkisiz ka- hyorlar ise; ya tehlikeleri göremiyorlar ya direnç gös- teremiyorlar ya da dile genrdiklen düşünceleri ardın- da şimdilik dile getirmedıkleri başka bır düşünce taşı- yorlar demektir!.. Buradan şu sonuç çıkmaktadır. Ki- milerininAvrupa Birliği içinde görmek istediği Türki- ye; herhalde "Türkiye Cumhuriyeti Anay«stsı M nda öngörulen yapıdakiTürkiye değil'. Başka birTürkiye!.. "Siyasal lslam"ın Türkıye'deki yandaşlan bugün "Avrupa Birliği"ne üyelik bahanesi ardına sığınarak, "Avrupa Birliği" ile ortak olan emellenni gerçekleş- tirme yolunda uygun adımlar atmakta, uygun ortara yaratmaktadırlar. Cumhuriyetin tüm kazanımlannı "Avrupa Birli- ği" yolunda birer birer feda edenler, günü geldiğin- de "Avrupa Birliği ndeki dostlannın "Coğrafyası de- ğıştınlrruş bir Türkiye" arzuladıklannı gördükleri zaman; umanz ki yapdabilecek her şey bitmemiş; Vakit çok geçmemiş olur!..
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle