18 Mayıs 2024 Cumartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
SAYFA CUMHURlYET 18EYLÜL2005PAZAR INCELEME Dar gelirlilereevhayalYıllıkgelirigiderini karşılayamayan, kazancınınyüzde 14'ü dolayında borçlanan en altgelir kümesiyirmiyıllık dönemde sadece 18 metrekare büyüklüğünde konuta sahip olabiliyor U lke geneunde, 2002'de hane halkı bı- reylennden yüzde 26'sı; 2003'te yüzde 28' ı yoksulluk sınınnınaltın- da yaşamaktadır. Bu. kentlerde söz konusu yıllarda yüzde 22 dolaylannda bulu- nurken, lariardayüzde 34.5'tenyüzde 37. l'e yük- sehniştir. Az nüfuslu (1-2 kişilik) hane halkla- n bireyleri kentlerde hem ülke genelinin hem de kır ortalamalannm altmda bir yoksulluk dü- zeyindedir. Gerçekten, küçük hane halklan 2002'de kentlerde yüzde 7.2 oranında iken, 2003'te küçük bır artışla 8.7 olmuştur. Kırsal- da bunlann oranı yaklaşık yüzde 28'den 2Te inmiştir. Bununlabirhkte, kentlerdeki yoksul olan kalabalık hane halklanrun payı yüzde 41 2'den 38.4'e inerken, kırsal hane halklannmki % 50.8'den 56.6'ya yüksehniştir. Çeşitli yıllarda DÎE'nin yaptığı hane halkı ge- lirleri ve giderlerine üışkın anket sonuçlanna gö- re Türkıye genelinde gelir dağılınundaki den- gesizlığe koşut olarak, kentlerimizdekı gelır dengesızhğı sürmektedır. 1978'den 1994'e alt beştebırlik hane halklan gelırden yüzde 6.5 pay alırken 1987'de yüzde 5.4; 1994'teen düşük dü- TOPLU KONUTTA YENİDÖNEM Kentterimizde Çeşitli Gelir Katmanlannda Hane Halklannın Gelir Dilîmindeki 4 Hane J Halklan 31 Ait Aj Att-Orta £ Orta Orta-Ust Üst Toplam ^ V 1978 M 64 j \ 10.5 15.0 21.5 46.6 100.0 Selirden Y 1987 5.4 9.3 13.6 20.7 50.9 100.0 Aldıkları ı 1 1 1994 4.8 8.2 11.9 17.9 57.2 100.0 Bulunan Beştebırlik Paylar (%) (1978-2003) "r 20020 5.5 9.7 13.9 %!,* 13.9 r 50.4 100.0 20O3(*) 6.1 10.3 17.5 11.5 48.3 100.0 Çizelge - 5 * 2002 ve 2003yıllarma ilişkin verilerm elde edilmesindeki veriler, öncekiyıllarda da- ha geniş kapsamlı Gelir ve Tüketim Harcamalarında farklı bir yöntemle edinildiğinden daha iyim- ser bir çiıelge çıkıyorsa da kenllerimizdeki gelir dağılımındaki dengesizliğin sürdüğü anlaşılıyor. zeyde (yüzde 48.3"lük) bir pay alabılmiştı. 2002 ve 2003 DÎE'nin değişikyöntem ve ömeklemey- le elde ettiği verilere göre en alt kümedekı beş- tebırlik gelir dilimindeki hane halklannın payı I994'e göreküçükbirdeğişme göstermektedir. Bununla birlikte, bu dengesizlık, daha doğru- su adaletsiz gelir dağılımı durumu. en azından 1978 yıhndaki dengesizliğe bır gidiş olarak ni- telendirilebilir. En üst gelir düzeyindekı beş- tebırlık hane halklan 1978 yılında gelirin yak- laşık yuzde 47 sını alırken, bu pay 1987'de yüz- de 51'e, 1994'te 57'ye yükselmıştır. Bu, den- gesizve adaletsiz olan gehrdağılımının 1978'den 1904"e çok daha bozulduğunu yansıtmaktadır. TABLO KÖTUMSER Gerçı farklı bır yöntemle yapılan 2002 ve Düzeylerine Dayalı Olarak Hane Halklannın Ödeyebilme Olanakları KrscN Taksmerini Ödeyebitecek Gelir Düzeylnde Bulunan Hans Halkının Yüzdesi Kradinin Konutun Maloluşundaki Payt (%) 100 (tamamı) 85 75 70 50 Edinilecak Konutun BüyüklOğu (m2) 60 m2'lik Konut ! 100 m2'lik Konut GoSrin %25'ine I Gelirin %33'ûne ! Gelirin %25'ioo Gelirin %33'One eşit taksrUerte [ esit taksitlerle I eşrt taksttterte | esit tak»röer1e 15 20 40 20 10 10 10 10 10 55 10 20 20 20 20 Gelir Dûzeyi, Konut Giderleri ve Biriktirim Gücüne Göre Hane Halklannın Yirmi Yıllık Dönemde Ödeyebilecekleri Kesesine Uygun Konut Büyüklükleri (m2) Hane Halklannın Yirmi Yıllık Dönemde Ödeyebilecekleri Keseye Uygun Konuttann Alanca BüyüktüUen (m2) Hane» Halklannın Beştebırlik GeSrDüzeyteri Alt 15 Çizelge - 6 Kaynak: Konut Müsteşarlığının Aralık 2002 % de yayınladığı "Türkiye'de Gelir Gruplanna Göre Konut Ödenebilirliği" araştırması. Aft-Orta Orta Geürterinin I5'inegöre|m2) Konut Gtderlerine göre(mZ) (A) 18 31 43 Ust-Orta Ust Ortalama 67 146 45 (B) 19 26 30 37 43 28 Biriktirim Gücü+Konut Giderleri Toptamı (m2> JC1 36 79 189 636 111 opiuınsat DıuıorJı Sovuamyto Toptu Kavt 20itçmvt*. Kazancınyarıyayakını kiraya K onut MüsteşarhğVnın yaptırdığı bir araştır- mada (2002) birikti- rim gücü ayn tutulup yalnızca gelir düzeyleri dikkate ahnarak, aylık gelirin belli bır yüzdesi karşılığında taksit ödeme yapacakları varsayılarak hane halklannın çeşitli kredi paylanna göre ödeyebilirlik durumlanyla il- gili kimi ipuçlanna ulaşılmıştır. 60 m 'lik bır konutun üretilebil- mesı içın 1994 fıyatlan sabit tutu- larak m" maloluşun 181 milyon TL olduğu temel alınarak 10 yıl- lık bir dönemde 10.9 rnüyar TL'ye yaptınlabileceğı noktasından ha- reket edibnıştır. Aylık gelirin yüzde 25'ınin tak- sit tutan olarak saptanması duru- munda, maloluşun tamamı kredi olarak venlmesı dunımunda yal- nızca en tepedekı yüzde 5'lik ha- ne halkının gücünün yetebüeceğı ortaya çıkmıştır. Kredinin konut maloloşundaki yüzdesi küçüldük- çe daha çok sayıda hane halkının kredi ödeyebilir duruma gireceği göriilmektedir (Çizelge - 6). Bu çahşmada biriktirim gücü dikkate alınmaksızuı yalnızca gelir düze- yine dayalı kestirimler yapumıştır. KREDİYI ÖDEYEBİLME Sözü edilen araştrrmanın verile- ri, hane halklannın büyük çoğun- luğunun (yüzde 45'ten 95'e değı- şen oranlarda) gelir düzeylennın sağlanan kredılerden yararlanma- ya yeterli olmadığını gösteriyor. Ortalama konut büyüklüğünün 60 metrekare ohnası ve hane halkı- nın öz kaynaklanndan yüzde 45 ile yüzde 60 oranlannda biriktır- meleri dunımunda. maloluşun ya- rısı (yüzde 50) dolayında kredı- lendirilmesi koşuluyla hane halk- lannın daha geniş bır bölümünün (yüzde 45 ile yüzde 55'ınin) kredi ödeyebilir durumda olduğu anla- şıhyor. Gelirin yüzde 33'ünü taksit ödeyebilecek olanlann daha elve- rişli durumda olduklan söylenebı- lirse de bu daha çok bır istatistik olmaktan öteye gerçekleri tam olarak yansıtmadığı söylenebilir. Bununla birlikte, gelirinin yakla- şık üçte bırıni konutun taksitıni ödemeye ayırabilecek hane halk- lanrun daha elverişlı durumda ol- madıkları Çizelge-5'ten anlaşıl- maktadır. Genelde, hane halklan- nın beşte biri krediden yararlana- bilecek gelir düzeyindedir. Fakat kredinin payı yüzde 50 olduğun- da, hane halklannın ancak yüzde 15'i bu krediyi geri ödeyebilecek Çizelge - 8 Konut ve K Hane He Beştennlk Dilimlerine Göre Hane Halklan En Alt Alt-Orta Orta Ust-Orta Üst Ortalama ira Giderler ılklarının G Konut ve Kir Harca | 1978-9 1987 14.2 13.3 12.7 12.5 11.2 12.7 24.6 25.3 27.2 28.9 19.1 25.1 inin Gelir öreceli (°/ a Gtderlerini malart Içind 1994 31.0 Düzeyterir o) Dağılım n Toplam Tük eki Payı (%) j 2002 2003 33.4 31.9 , 30.7 29.6 30.7 29.4 30.5 30.3 28.7 17.6 27.3 32.6 30.9 2003C) 33.6 33.4 30.3 32.0 29.6 , 30.1 21.7 28.3 27.8 30.2 eGc (197 etîm 2004 32.4 32.8 31.3 28.7 26.2 29.1 >re Kentsel '8-2004) Aff»n» <ötna üergca, CM32. Sâf» 4"*r «n t » i*m J9991 rOGAiE. Arim 5b ^nr*KHt. Cütonoı 2003 )*» •)*w {vvikrob ^tenıtiMv 2004 ıpn a. Ödenen Gerçek Kiranın Toplam Giderierdeki Payının Beştebırlik Gelir Düzeyindeki Hane Halklan Arasındaki Dağılım (%) (1994) o Baştebirtlk Dlllınl«rine Oör» Hane Halklan A l t Alt-Orta Orta Ödenen Gerçek Kiranın Toplam Giderler Içindeki Payı (%) Kentter 47.7 41.6 42.0 Ust-Orta 13.9 Köyler 3.6 5.2 Türkrye 23.5 24.3 6.9 Ortalama 29 6.6 23.2 16.7 6.0 20.9 Kaynak: C&vat Oeray, '2000lı Yıllann E$ığıne ToplumsaF Konut, Arsa ve Ksntsel Gelışme Yöneltılenmtze Toplu Bakış ", AmmG Idarmsj Dargisı, Cilt 32. Sayı 4 'fe/ı ayn bsst (Aralık 1999), TODAİE Ankara düzeyde bulunuyor. Kentsel Türkiye'de 1979 yüında gelır düzeyme, konut giderlerine ve bıriktirme gücüyle konut gi- derlen toplamına göre yaptığırruz bır çahşmada, hane halklannın güçlerinın yettiği konutlann alan- ca büyüklüklenne ilişkin bulgula- rımızı Çizelge - 6'da özetledik. Buna göre yıllık gelirin yüzde 15'inın konuta ayrılabüeceğini varsavarak ortalama 45 metreka- relik konut üretilebileceğini he- saplamıştık. Konut giderleri karşı- lığında 28; brriktirim gücü ile bir- likte konut giderleri karşılığında da 111 m 2 konut üretme gücü bu- lunduğu sonucuna varmıştık. Veriler 1987 yılına ilişkin ol- makla birlikte, Çizelge - 6 konut edinebılmek için en alttakı gelir düzeyindekilerin özellikle alt ve alt-orta katmanlanndaki hane halklannın güçlerinm yetmediğı açıkça görühnektedır. Orta gelırh- lerin 20 yılda 79, üst- orta kat- manlanndakilerin 189 metrekare- lik konut edinebılmeleri olanak- lıydı. Üst gelir düzeyindekilerin 208 m : 'lik üç daireye sahip olabi- leceği görülüyoT. Bunlann 150- 160 m : 'hk bir daıreyi 5 >ılda edı- nebilecekleri anlaşıhyor. CELİRİN ÇOCU KİRAYA Kira öder gibi konut edinebıl- mek için tükeüm harcamaları içinde ne kadannın kiraya gittiğı- nı de gözden geçirmekte yarar vardır. Anlaşılacağı gibi. kira ve konut giderleri kentlerimizde ha- ne halklannın tüketın harcamalan ıçınde önemlı bu" yer tutmaktadır (Çvzelge - 8). 1978'den bu yana bu tür harcamalann oranı giderek artmaktadır. Beştebırlik hane halklannın gelir düzeylenne göre. en üst katmandaki hane halklan için bu tür giderler genellikle or- talamanın altında kalmaktadır. Başka bir anlatımla, en üst gelır düzeyindekilerin ödedikleri kira- lar toplam tüketim giderleri içinde daha düşük oranda yer aldığından, özellikle kira >iikü en alttaki ve orta katmanlardakı hane halklan açısından neredeyse üçte bire ya- kın bır yer tutmaktadır. 1994 an- ketınin ödenen gerçek kırayla ilgili olarak sağladığı bulgular ilginçtır. Kentsel hane halklannın gelir dü- zeyleri yalnızca gerçek kira yükle- nne ilişkin venleri Çizelge - 9'da özetledik. Anlaşılacağı gibi en alt gelır düzeyindeki hane halklannın harcamalan ıçınde kiranın payı çok yüksektır (neredeyse yarıya yakın: yüzde 47.7). Alt-orta ve or- ta gelir katmanlannda da kıra yükü yüzde 42 dolaylannda ıdi. Buna karşıhk, üst-orta gelir katmanlann- dakilenn kıra yüzdesi en düşük düzeydeydi (yüzde 13.9). Üst gelir kümesindeki hane halklannın daha lüks ya da geniş evler için ortala- manın altında bir kira ödemektey- diler(yüzdel9.1). SÜRECEK 2003 venleri daha iyimser biçimde bir düzel- me gösteriyorsa da açhk \e yoksulluk sınırla- nrun altuıda yaşam sürdürmek zorunda olan hane halkı ve bıreyler dikkate ahndığında da- ha kötümser bır görünüm ortaya çıkmaktadır (Çı- zelgeler- 2 ve 3). Hane halklannın %e bıreylenn gelirleri ile gı- derlennı karşılaştırmaya son yıllardaki DÎE sa- yılamalan elverişli değildir. Bu olanaklı olabil- seydi, bize çeşitli gelir katmanlann- daki hane halklannın biriktirim ve ödeme güçlerinı ortaya koyabılirdi. Bu konuda bır görüş geliştirilmesıne yardımcı ohnak amacıyla, 1987 Ha- ne Hallcı Gelir ve Tüketim Harcama- lan anketlerine dayanarak yapmış ol- duğumuz ve yayımladığımız kimı ça- hşmalanmızdanöraekvermek ısteriz. TÜRKKENT'in 1993 yılına iliş- kin Çalışma Yazanağı'nm 23. sayfa- sında yer alan 22 sayüı çizelgede ha- ne haUdannrn ortalama olarak yüzde 14.5 oldugunu saptamışuk. Yıllık ge- lirlerine göre gelir gider farkını dik- kate aldığımızda, en alt gelır küme- O süıdeki hane halklannın giderlerinin tüketim giderlerini karşılamadığı, bi- riktirim yapması bir yana, hatta geli- rinin yüzde 14'ü dolayrnda (eksi bı- riktirimi olduğu) yani borçlandığı or- taya çıkıyordu. Gehr arttıkça hane halklannın biriktirim, ödeme gücü düzeyi de artmaktadır. Gerçekten, or- tanın altındaki düzeylerdeki hane halklan yüzde 5; orta gelir kümesin- dekiler yüzde 15; ortanın üstündeki- ler yüzde 21 ve en üst gelir kümesin- dekıler de yüzde 34 oranında birikti- rim yapabiliyorlardı. BİR KONUT İÇİN 55 YIL 1987 verilerine göre o yılın konutma- loluşlan dikkate alındığında. kentlen- mizde hane halklan bınktinm gücüy- le yılda ortalama 12.2 m : konut üreti- lebiÜT durumdaydı. Bu. maloluşlar ay- nı kahnak koşuluyla. on yılda toplam 122 m-'lık bir konutu, üretebıhne gü- cünü anlatıyordu. Büyük çoğunluğu (yüzde 41 'i) oluşturan hane halklan- nın ödeme gücünün, biriktıriminin ye- terlı ohnaması (daha dogrusu bınkti- rememesı) yüzünden konut eduıme olanağı yoktu. Bu katmandaki ailele- rin bannma sorunu konusunda devte- tinmülk konutdışındakiçözümlereyö- nebnesi zorunibdur. Ortanın altındaki gelır düzeyinde- ki yüzde 28'lik kümedekı hane halk- lannın biriktirimi ancak yılda 1.8 m-'lik bir konutu üretebümeye yetı- yordu. Bunlann yapun ederleri ve bı- riktinm gücü aynı kahnak koşuluyla 100 m-'lik bir konutu edinebihnek ıçın 55 yıl beklemeleri gerekecektir. Bunlann da toplumsal konut yönelti- si kapsammda desteklenmesi gereke- cektir. Hane halklannın yüzde 18'ıni oluş- turan orta düzeydeki gelır sahipleri,ko- şullar aynı kahnak koşuluyla, yılda ortalama 8.8 m: 'lik konut üretebıle- cek biriktırime sahiptır. Bunlar on yıl- da 88 m: Tik konuta sahip olabilecek ödeme gücü düzeyinde bulunmakta- dırlar. Toplumsal konut yöneltileri kapsamındabunlann kooperatıflerde örgütlenip bu süreyi kısaltmalan ola- nağı vardır. Yılda ortalama 21 m: bü- yüklüğünde konut üretme gücüne sa- hip bulunan, toplam hane halklannm yüzde 8.5'ını oluşturan gelir düzeyin- dekiler koşullann aynı kahnası duru- munda yaklaşık beş yılda konut sahı- bı olabıleceklerdir. Bunlann toplum- salkonutyönetilerinin kapsamına ahn- nıasınagereklinkkahnamaktadır.Yü- rürlükteki yönettüer ve uygulamalar bunlann yaranna işlemektedir. En yüksek gelir düzeyindeki yüzde 4.3 'ü oluşturanhane halklannın birik- tirimleriayrukoşullarda yılda 79 m-'lik bir konutu üretmeye gücü yetmektey- dı. Bu gelir kümesindekiler istedıkle- ri konutu bir iki yıluk biriktirimleriy- le edınmeleri olanağına sahip bulun- duklanndan toplumsal konut yönelti- lerinin dışuıda bırakümalan zorunlu- dur. Oysa, bugünkü dizgenin sağladı- ğı olanaklardan bunlar daha çok >B- rarianmaktalar. PAZAR ORHAN BURSALI Gözdeki Mentek ABD'nin dev bilgi ekonomisi şirketlerinden Oracle, bir yıl içinde iki "küçük bilgi ekonomisi" şirketini yaklaşık 11 ve 6 milyar dolara satın al- dı. Ford, oto kiralama şirketi Hertz'i ise 15 milyar dolara sattı. Intemet üzerinden telefon konuşma- sı sağlayan Skype şirketi de 2.3 milyar dolara sa- tıldı... Peki internet şirketi Google? Piyasa de- ğeri 80 milyar dolar! Bizim TÜPRAŞ'ın 8 milyar veTürkTelekom'un, eh işte 15 milyara yakın değerleriyle kıyasladığı- mızda, şüphesiz rakamlar Amerikan ölçülerine gö- re komik... Amerika'dan bakarsanız Türkiye'nin her şeyini küçümseyebilirsiniz: İki Google + bir şirket daha. Istanbul Borsası ediyor! ABD, kü- resel bir ekonomik güç. Sanayisi, uzay araştır- maları, savaş makinesi, bilimi ve teknolojisiyle... öyle bir bakış Türkiye'yi sinek gibi görür. Eko- nomik ve siyasal, neoliberalizmin, dünyayı bulun- duğu yörüngede neredeyse sarsacak çok boyut- lu faaliyeti yanında, yerel bir güç bile olamamış Türkiye'de TÜPRAŞ müpraş kimin umurunda!.. Bizde değer olarak işte bunlar ve birkaç çok iyi özel sektör şirketimiz var. Bu üç şirket üze- rinde kopan kıyametin nedeni, biraz da bu: "Bun- lar da elden çıkarsa..." Bu haklı psikolojiyi an- lamak lazım.. • • • Ama bu psikoloji ayrıca gerekli de.. Çünkü ik- tidarda, ne pahasına olursa olsun özelleştirme- yi ana politikası olarak benimsemiş, ama Türki- ye ekonomisine bilimsel, teknoloji ve stratejik derinlik kazandıracak düzgün ve bilimsel bir dü- şüncesi olmayanlar oturuyor! Çünkü stratejik düşünce sığlığı içinde ülke ve insan boğuluyor.. Karşı çıkan psikoloji sorguluyor Acaba kü- resel değerdeki bu şirketler de elden çıkarsa, Türkiye'nin gelirleri azalırvedahayoksullaşırmı- yız? Acaba bunları, ülkeye daha büyük katkı sağ- layacak bir yapıya nasıl kavuşturabiliriz? Doğru- su, satıp baştan savmak mıdır? Yurttaşlann, hak ve pay sahibi olduklan şirketler hakkında fikir ile- ri sürmek doğal haklandır? Ayrıca petrol de, çelik de ve Telekom da.. hep- si stratejiktir.. Petrol enerjidir, şu sırada dünya- nın kıvrandığı.. Çelik de hâlâ, alt düzeyde bile ol- sa yine stratejiktir. Ülkemizin ekonomik yapısı açısından; zaten çelik devlerinin ona sahip çık- ması da küresel değerini gösteriyor.. TürkTele- kom, yeni ekonominin şirketidir.. Tam stratejik- tir. Türk Telekom, telefonla görüştürme şirketi değildir. Türk Telekom, düşünce derinliği olan bir ikti- dann elinde, ülkenin bilgi ekonomisini yeniden oluş- turmanın, ülkemizde yüzlerce iletişim ve bilgi ekonomisi şirketi yaratmanın dinamosu olabilir- di.. Teşviki, katkısı ve işbirliği ile. Oysa Türk Te- lekom, tekelci konumunu kötüye kullanarak, on- yıllardır satılmaktan başka bir düşünce geliştir- meyerek, Türkiye'de bilişim-iletişim ve buna bağ- lı elektronik sektörün gelişmesine, bence hain- ce engeller çıkarttı ve sekte vurdu.. Türkiye'nin aleyhine çalıştı! Şimdi bu tekelci yapı, yabancı bir şirketin elin- de, bakalım ülkeye bu kötülüklerini nasıl sürdü- recek! • • • Yüzeysel düşünceye karşı çıkma psikolojisinin geliştirdiği bir değer de, evet ekonomik ilişki- lerde ulusallığı gözetmektir.. Başka ülkelerin sapına kadar ulusallığını gör- meyip de şu yoksul ülkenin bir gıdım ekonomik kıskançlığını ve ulusallığını gözünde mertek sa- yanlar ayıp ediyor. Amerikan ekonomisinin ulu- salcılığını bilmezler mi! Bugün dünyayı ateşe atan 20. Yüzyıl Amerika Projesi, bırakın ekonomiyi, siyasal anlamda en derin Amerikan ulusalcılığı de- ğil mi? Bu açıdan, ulusalcılık, tüm küreselleşme değerlerine rağmen, siyaset-ekonomik mütte- fikliğinde daha çoook uzun süre sürüp gider.. Koç dahil, birçok şirketimizde Türk/ye, yurt sev- gisi" düşüncelerinin, dışavurumu ile davranışla- ra biraz olsun yol göstermesinin, bu ülkeye ne zaran olabilir? Yaranndan başka? MALİYE BAKANI: Eko nomik düşünce derin- liği satma konusunda epey gelişmiş Maliye Ba- kanı, TÜPRAŞ'ın yüzde 14.76'sını, üstelik yüzde 10 iskonto uygulayarak gizlice satan bürokrati Me- tin Kilci'yi korudu. Anlaşılan satışta hepsinin ha- beri var. Diyor ki at pazarı tüccarı edası ve kan- dırmacasıyla "Fena mı yaptı, şimdi bu hisse be- davaya gidecekti".. Sormayalım mı: Sen o his- seyi, yüzde 51 'in dışında tutup şimdi satsaydın, Hazine yaranna akıllılık olmaz mıydı? Neden giz- lisattın,şeffafdavranmadın? Benim hakkımı gö- zetmedin? Bu tür gizliliğin ardında bit yeniği mut- laka vardır! Altından neler çıkar! obursali ı cumhuriyet.com.tr KDIHJT FAİZİNİN VERGİDENİNDİRİMİ Son noktayı hükümet koyacak ANKARA (Cumhuri>et Bürosu) - Uzun vadeli. uygun koşullu yenı konut finansman sistemi (mortgage) kapsamında, ipotekli konut kredilerinde ödenecek faizlerin gelir vergisi matrahından indirilip indirilmeyeceği konusunda, Sermaye Piyasası Kurulu (SPK) ve Maliye Bakanhğı farklı görüşünü koruyor. Bu konuda son karan yarın yapılacak Bakanlar Kurulu toplantısuıda hükümetin vermesi bekleniyor. SPK Başkanı Doğan Cansızlar, mortgage kapsarrunda kullandmlan kredilerin 100 bin YTL'ye kadar olan kısmına isabet eden faizin gelir vergisi matrahından düşülmesi görüşünü koruduklaruıı söyledi. Cansızlar, bu konuda, Maliye ile yapılan görüşmelerde bir sonuca ulaşamadıklannı kaydederken Gelir Idaresi Başkanvekili Osman Ano^u ise sistemdeki vergi istisnalanna karşı olduklannı bildirdi.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle