Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
SAYFA CUMHURİYET 12 EYLÜL 2005 PAZARTESİ
8 HABERLERIN DEVAMI
TURKIYE
Istanbul
Edime
B 28 Sinop PB 28 Adana A 34
B 31 Samsun Y 26
tocaelı B 28 Trabzon Y 26
•Canakkale B 30 Giresun Y 25
ETTİT B 31 Ankara B 27
Manisa B 32 Eskişehir B 28
/ydın
Denizli
A 34 Konya B 27
PB 21 Sıvas PB 22
Zonguldak PB 25 Antalya A 34 Kars
Mersın
Diyarbakır
Sanlıurfa
Mardin
Siirt
Hakkâri
Van
A
B
B
B
B
B
B
32
32
33
30
32
27
23
Y 20
Yurdun kuzey ke-
sımlerı parçalı bulutlu.
Orta Karadenız kıyıla-
n. Doğu Karadenız,
Doğu Anadolu'nun
kuzeydoğusu ıle Sı-
nop çevrelen sağanak
ve gok gürultülu sağa-
nak yağışlı, dığer yer-
ler az bulutlu ve açık
geçecek Havasıcak-
lığında onemlı bır de-
ğışıklık olmayacak
DIS MERKEZLER
Oslo
Helsınkı
Stockholm
Londra
Amsterdam
Brüksel
Paris
Bonn
B
PB
B
Y
Y
Y
Y
Y
18
17
16
24
22
23
26
24
Münıh Y 20 Zürih
Berlın
Budapeşte
Madnd
Vıyana
Belgrad
Sofya
Roma
Atina
Y
Y
PB
Y
Y
Y
Y
B
22
26
24
23
27
26
27
32
Y 18 Şam
Moskova
Aşkabat
Astana
Taşkent
Bakû
Bişkek
Tıflıs
Kahire
Y
B
PB
B
PB
PB
Y
B
36
13
33
27
29
19
31
A 34
0 Açık i " ^ " ^ Parçalı bulutlu Sıslı Bulutlu , Çok buiutk. - Yağmurlu , Gok gurjffijlü
Yürütmeyi durdurma kararı
YOK,
özerkliğini
koruyor
• YÖK'ün başvurusunu değerlendiren
Danıştay 8. Dairesi, Yükseköğretim
Yasası'na tabi öğretim üyesi dışındaki
öğretim elemanı kadrolanna yapılacak
açıktan ve naklen atamalar için
Başbakanhk Devlet Personel
Başkanlığı ve Maliye Bakanhğf ndan
izin alınması uygulamasına
"yürütmeyi durdurma" karan aldı.
tLKAYATA
ANKARA - Danıştay 8. Dairesi, Yükse-
köğretim Kurulu'nun (YÖK), yükseköğ-
retim elemanlannın a.çıktan ve naklen
atamalarında Başbakanlık'a bağlı Devlet
Personel Başkanlığf ndan ve Maliye Ba-
kanlığı'ndan izin alrtıa şartıyla ilgili
"yürütmeyi durdurma" karan verdi.
Kararda, üniversıtelerin "bilimsel
özerkliğinin" yanı sıra "idari ve mali
özerkliğinin" sağlanması gerekliliğinin
de kuşkusuz olduğu vurgulandı. YÖK,
Başbakanlık'ın 29 Mart 2005 günü Res-
mi Gazete'de yayımlanan Açıktan ve
Naklen Atamalar konulu 2005'8 sayılı
genelgesinin yürütülmesinin durdurul-
ması için açtığı davadan haklı çıktı. Be-
lirtilen genelge ile Başbakanlık, üniversı-
telere öğretim yardırncüannın (öğretim
görevhleri, okûtmanlar, araştırma görev-
lileri. uzman çevirici ve eğitim-öğretim
planlamacılan vs.) naklen ve açıktan ata-
malan için, Başbakamlık'a bağlı Devlet
Personel Başkanlığı ve Maliye Bakanlı-
ğı'ndan izin şartı getinyordu. YÖK'ün,
uygulamanın Yükseköğretim Yasası mev-
zuatına aykırı olduğunu vurguladığı dava
dilekçesini değerlendiren Danıştay 8.
Dairesi, öğretim yardımcılannın açıktan
ve naklen atamalarında tek yetkilinin
YÖK olduğu karanna vardı. Danıştay ka-
rannda şu ifadelere yer verildi: "Üniver-
sitelere, yüksek düzeyde bilimsel çaüş-
ma ve araştırma yapnıak. bilgi ve tek-
noloji üretmek, bilim verilerini yay-
mak, yurtiçi ve yurtdışında kurumlar-
la işbirliği yapmak suretiyle bilim
dünyasının seçkin bir üyesi haline gel-
mek, evrensel ve çağdaş gelişmeye kat-
kıda bulunmak amacıyla tanınan bi-
limsel özerkliğin gerçekleşebilmesi için
bu kurumlann mali ve idari özerkliği-
nin de sağlanması gerektiği kuşkusuz-
dur. Bilimsel özerkliğe sahip olan yük-
seköğretim kurumlarının öğretim üye-
leri (profesör ve doçentler) ile öğretim
üye yardımcıları (öğretim görevlüeri,
okûtmanlar, araştırma görevlüeri, uz-
man, çevirici ve eğitim-öğretim planla-
macılan vs.) arasında, bilimsel özerkli-
ğin amaç ve ilkeleri yönünden bir ay-
rım düşünülemeyeceği açıktır. Başka
bir anlatımla da kadro sınırlaması dı-
şında tutulan öğretim üyeleriyle ilgili
idari yaklaşımın, aynı sınırlamaya ah-
nan öğretim üye yardımcıları için de
gösterilmesi, aynı konumdaki kamu
görevlileriyle ilgili kurallarda bulun-
ması gereken eşitlik ve tutarlılığın bir
gereğidir." Danıştay karannda, üniversi-
telerin yetkili organlannuı, kamu görevi-
nin gereklerini ve bilimsel gereklilikleri
gözeterek özerklik anlayışı ıçınde hare-
ket edeceklerine kuşku bulunmadığı vur-
gulanırken, tersi yaklaşımlara karşı yargı
yolunun zaten açık olduğu belirtildi. Ka-
rarda. "Dava konusu edilen genelgenin
yürütülmesinin durdurulmasına oy-
birliği ile karar verildi" denılirken öğ-
retim elemanlannın atamalannda
YÖK'ün izninin arandığı, başka bır ko-
şul öngörülmediği vurgulandı.
Universitelere
kayıt için son gün
ANKARA (AA) - Universitelere 5 Ey-
lül'de başlayan kayıt süresi bugün sona
eriyor. ÖSS sonuçlanna göre 2005-2006
akademik yılında bir yükseköğretim prog-
rarrurıa kayıt yaptırmaya hak kazanan
adayların kayıt işlemleri, bugün mesai sa-
ati bitiminde tüm üniversitelerde tamam-
lanmış olacak. Her yükseköğretim progra-
rnının kayıt tarihinin farklı olması nede-
niyle. adaylann ÖSYS sonuç belgesüıde
belirtlen tarihte ilgili üniversitede kayıt
için hazır bulunmalan gerekiyor. Belirti-
len sûre içinde kayıt için başvurmayan ve-
ya kayıt işlemlerini tamamlamayan aday-
lar kayıt haklannı kaybedecekler.
Laik öğretim vurgusu• Baştarafı 1. Sayfada
lentilerini karşılayacak donanı-
ma sahip sağlıklı bireylerin ye-
riştirilmesinin ancak çağdaşeği-
tim ve öğretim programlannın
uygulanmasıyla olanaklı olabi-
leceğine dikkat çekti.
Türkiye Cumhuriyeti'nin ay-
dınlık ve mutlu geleceği için en
değerli varlık olduğunu vurgu-
ladığı genç nüfusun. e\Tensel de-
ğerleri özümsemiş, dünya ger-
çeklerini yorumlama becerisine
sahip, bilim, teknoloji, kültür ve
sanat yaşamındaki gelişmelere
duyarlı bıreyler olmasının amaç-
lanmasını isteyen Sezer şöyle
dedi: "Çocuklarımızın genç
belleklerini ezber, kalıp ve dog-
malara dayalı bilgilerle dol-
durmak yerine Ugi, beceri ve
yaratıcıhklarını dikkate ala-
rak yetiştirmeliyiz. Bugünün
öğrencilerini, sorumluluk ve
işbirliğinin önemine inanan,
anadilimiz Türkçeyi etkin.
doğru ve yerinde kullanan.
kendilerini baskı ve yönlendir-
meden uzak tutarak kendi ka-
rarlarını uygulayabilen, ba-
ğımsızlık ve özgürlüğü kişili-
ğinin değişmez ilkesi olarak
benimsemiş, ülkesine, toplu-
muna, kendisine güvenen bi-
reyler olarak görebilmek iç-
tenlikli dileğimizdir."
CHP Genel Başkanı Denız
Baykal, 2005-2006 eğıtim-öğ-
retim yılı nedeniyle yayımladı-
ğı mesajda, bütün gelişmiş top-
lumlarda olduğu gibı Türki-
ye'de de eğitimın, ulusal, bilim-
sel, karma, laik ve uygulamalı
olması gerektiğini kaydetti.
Cumhuriyetin salt bir yönetim
şekli değil, aynı zamanda bir
modernleşme projesi olduğunu
kaydeden Baykal, Atatürk'ün
yaşamı boyunca en fazla önem
verdiği alanın, modernleşme-
nin temel dayanağı olan eğitim
sistemi olduğunu belirtti. Bay-
kal mesajında şöyle dedi:
"Teknolojinin baş döndürü-
cü bir hızla gelişriği içinde bu-
lunduğumuz bilgi çağında, ye-
ni meslek ve hizmet alanları
artmış, çeşitlenmiştir. Ancak,
toplumsal ve bilimsel dinamik-
ler maalesefTürk Milli Eğitim
sistenıinin önünde sey retmek-
tedir. Bu nedenle de eğitim sis-
temimiz başta fırsat eşitsizliği
olmak üzere. sorunlar yumağı
olmaktan kurtanlamamıştır."
Ulusal Eğıtımcıler Derneğı
Genel Başkanı Zeki Sarıhan
ıse, 2005-2006 eğitim-öğretim
yılının en önemli özelliğinin,
Milli Eğitim Bakanhğı'nın 20
bin sözleşmeli öğretmen alma-
sıyla ilköğretim okullannda uy-
gulanacak yeni müfredat oldu-
ğunu söyledi.
Sanhan, "Sözleşmeli öğret-
menlik, eğitimde özelleştirme
ve öğretmen emeğini ucuza
getirme isteğinin bir sonucu-
dur. tlköğretimde bu yıl uygu-
lannıaya başlanan yeni müf-
redat iseAvrupa Birliği'nin is-
teği doğrultusunda, birey
merkezli. sivil toplumcu, çok
kültürlü. çok dinli bir anlayış-
la hazırlanmış bulunuyor. So-
ros Vakfı'nın ekonomik deste-
ğiyle hazırlanan yeni müfre-
datta ulusal öğeler olabildi-
ğince aza indirilmiştir " değer-
lendırmesını yaptı.
Yeni eğıtim-öğretım yılının
öğretmenler ve öğrenciler için
başanlı geçmesini dileyen San-
han, ulusal eğitımi destekleme-
ye de\am edeceklerini bildirdi.
Cumhuriyetin temellerinin atıldığı 4 Eylül Si-
vas Kongresi'nin 86. yıl etkinlikleri kapsamın-
da Kadıköy Meydanı'nda kutlama yapıldı.
Sivaslılar, Sivas
Kongresi'ni kutladı
Istanbul Haber Servisi - Sıvas Der-
neklen Federasyonu (SİDEF) Başkanı
Doç. Dr. Mustafa Bülbül, "Sivas Kong-
resi ruhuyla ulusumuzun birlik ve be-
raberliğini, yıkılmaz bir kale olarak
inşa etmek istiyoruz" dedi.
Cumhuriyetin temellerinin atıldığı 4
Eylül Sivas Kongresi'nin 86. yıl etkinlik-
leri kapsamında Kadıköy Meydanı'nda
Sivaslı sanatçılann da katılımıyla coşku-
lu kutlama yapıldı. Kadıköy Iskele Mey-
danı'nda SIDEF'in bu yıl ikincisıni dü-
zenlediği etkinliğe yerel yöneticiler, si-
vil toplum kuruluşu temsilcileri ve yurt-
taşlar katıldı. Atatürk Anıtı'na çelenk ko-
nulması ve saygı duruşunun ardından Is-
tiklal Marşı'run söylenmesiyle başlayan
kutlamalarda açılış konuşmasını yapan
SlDEF Başkanı Bülbül, millet olarak en
zor günlerimizi geçirirken Mustafa Ke-
mal ve arkadaşlan tarafmdan Cumhuri-
yetin temellerinin Sivas Kongresi'nde
atıldığını anımsatarak "Sivas Kongresi
ruhuyla ulusumuzun birlik ve bera-
berliğini yıkılmaz bir kale olarak inşa
etmek istiyoruz" dedi. Bülbül'ün ko-
nuşmasmın ardından konuşan yazar Mi-
ne Selimbeyoğlu, kongrede alınan ka-
rarlann Türk milletınin mayasuu oluş-
turduğunu vurguladı. Maltepe Belediye
Başkanı Fikri Köse ıse çok sayıda Sivas-
lının Istanbul'da yaşadığını ifade ederek
"Sivashlar ülkemizin lokomotifi olma-
ya devanı ediyor" diye konuştu.
ANKARA (Cumhuriyet Bü-
rosu) - ABD Ankara Maslahat-
güzan Nancy McEldowneyin
11 Eylül saldınlannın yıldönü-
mü nedeniyle düzenlenen tören-
de yaptığı konuşmada kullandığı
"Türkiye halkı" ıfadesi gergin-
liğe neden oldu. Törene katılan
Ankara Merkez Komutanı Tuğ-
general Abdullah Kılıçarslan,
McEldowney'in özür dilemesini
istedi. Kılıçarslan, tepkisini
"Türk devletini kurana Türk
halkı denir. Türkiye halkı diye
bir şey yok, tek halk var, Türk
halkıdır" dıyerek dile getirdi.
McEldowney. 11 Eylül saldın-
lannın yıldönümü nedeniyle Ke-
çiören'deki şehitler anıtrna çe-
lenk koydu. Türkçe olarak, "Bu-
gün sizinle bütün kalbimle ko-
nuşmak isriyorum. çünkü bu-
gün sizin ve Türkiye'nin yakın
ve sadık dostu olarak burada-
yım" sözleriyle konuşmasma
başlayan McEldovvney, 11 Ey-
lül'ün, tüm Amerikahlann büyük
bir acıyla andığı gün olduğunu
belirtti. "Bu «cı günde biz sade-
ce kendimizi düşünmüyoruz.
çünkü biliyoruz ki başkaları
da. bazen daha fazlasıyla bu
acıyı çektiler" diyen McEldovv-
ney, Türk halkırun on \illar bo-
yunca "bir cinayet şebekesi-
nin" terörüne maruz kaldığına
ve büyük değer verdiği demokra-
tık cumhuriyetini korumak için
hem kanıyla hem canıyla çok bü-
yük bedeller ödediğine işaret et-
ti. Nancy McEldovvney, "Biz bu-
rada Türk kahramanlarına,
uluslannı korumak için kendi
hayatmı feda eden bu kahra-
manlara saygı göstermek için
buradayız. Çünkü onlar de-
mokrarik değerleri korudular.
Şehitlerin acısını hisseden tüm
ulusunuzla beraberim" diye
konuştu.
"Ladin'le Öcalan'ın
arasında fark yok'
Banşa karşı terörü sürdürenle-
re hiçbir zaman izin vermeyecek-
lerini vurgulayan Eldowney,
"Bomba ister New York'ta, is-
ter tstanbul'da patlamış olsun,
teröristler hangi nefret ya da
yanıltma sloganmın arkasına
saklanırlarsa saklansınlar, te-
rörist ister Usame bin Ladin, is-
ter Öcalan, ister Zarkavi, ister
Karayılan olsun. birlikte, bura-
da böyle bir anıtta bir arada
durarak son derece açık ve ka-
rarlı bir mesaj vermiş olalım.
hiçbir kafa karışıklığı olma-
sm" diye konuştu.
Eldovvney' in, konuşmasının bir
bölümünde "Türkiye halkı" ifa-
desini kullanması tepki çekti. Tö-
rene katılan Ankara Merkez Ko-
mutanı Tuğgeneral Abdullah Kı-
lıçarslan, Keçiören Belediye Baş-
kanı Turgut Altınoktan konuş-
ması bitirir bitirmez, McEldovv-
ney'in "Türkiye halkı" ifadesi-
ni düzeltmesini istedi. Durumu
tam olarak anlamayan Altınok,
yeniden kürsüye gelerek Kıhçars-
lan'ın "Türkiye halkı yok,Türk
halkı var" uyansı üzerine açık-
lama yaptı. Kılıçarslan, tören son-
rasında gazetecilere, "Türk dev-
letini kurana Türk halkı denir.
TÜFkiye halkı diye bir şey yok,
tek halk var,Türk halkıdır " de-
di. ABD'h dıplomat, "ABD'li
kardeşleriniz PKK'nin lanet-
lenmesinde, aynı El Kaide için
olduğu gibiTürkiye'nin yanın-
dadır. Türkiye ve ABD'nin eri-
şemeyeceği güvenli bölge veya
saklanma yeri yoktur. Birlikte
teröristleri avlayıp yok edece-
ğiz" diye konuştu.
Keçiören Belediyesi ise
McEldovvney'in konuşmasında
"Türkiye halkı" şeklinde bir
ibarenin yer almadığını sa\Ttn-
du. Konunun bir "tercüme ha-
tasından" kaynaklandığı savn-
nulan açıklamada, "Bu durum
Belediye Başkanımız Sayın
Turgut Altınok tarafından da
tören sırasında dile getirilmiş-
tir. Ayrıca bazı basın organla-
nnda yer alan haberlerde id-
dia edildiği gibi Amerikan Bü-
yükelçiliği Maslahatgüzan ile
Ankara Merkez Kuvvetler
Komutanı Sayın Tuğgeneral
Abdullah Kılıçarslan arasın-
da da kriz yaşanması söz
konusu değildir" denildi.
A
SAĞLIK BAKANLIĞI:
Çocuklara
okulu sevdirin
ANK\R\ (Cumhuriyet Bürosu) - 2005-
2006 eğitim-öğretim yılının ilk ders zili bu-
gün çalıyor. Yeni eğitim-öğretim yıhnda 1
milyonun üzerinde çocuk "okullu" oluyor.
Sağlık Bakanlığı, öğretmenleri ve aileleri,
okula yeni başlayan çocuklann ruh sağlığı ve
öğrencilerin beslenmeleri konulannda uya-
nrken ögrencilere de öğütler verdi.
2005-2006 eğitim-öğretim yılının ilk dö-
nemi 9 Ocak 2006'da sona erecek. Yanyıl ta-
tili Kurban Bayramı ile birleştirildiği için öğ-
renciler 3 hafta tatıl yapacaklar. 2005-2006
eğitim-öğretim yıhnın ıkınci yansı 30 Ocak
Pazartesi günü başlayacak ve 12 Haziran
2006 Pazartesi günü tamamlanacak.
Sağlık Bakanlığı, öğretmenleri ve ailele-
ri, okula yeni başlayan çocuklann ruh sağlı-
ğı vebeslenmeleri konulannda uyardı. Temel
Sağlık Hizmetlen Genel Müdürlüğü'nden
yapılan açıklamada, okula yeni başlayan ço-
cuklara okulun sevdirilmesinin büyük önem
taşıdığı belirtilerek bu konuda öğretmen ve
ailelere önemli görevler düştüğü belirtildi.
En bü\ük görev öğretmenlerin
Açıklamada, çocuklann okulu sevmeleri-
nin, büyük oranda okulda gördükleri davra-
mş ve İcendilerine gösterilen ilgiyle ilişkıli
olduğu kaydedildi. Öğretmenlerin bu konu-
da önemli rol üstlendikleri vurgulanan açık-
lamada, "Anne ve babalanndan günün
önemli bir bölümünde ilk kez aynlan ve
okula yeni başlayan çocuklanmızın hata-
lannın hoşgörüyle karşılanıp başarıları-
nın desteklenmesi önemli olacaktır" de-
nildı. Öğretmen ve ailelerin, çocuklann ça-
lışma sorumluluğunu ahnalanna yardımcı
ohnalan gerektiği kaydedilen açıklamada.
okula yeni başlayan çocuklann üzerlerinde
hissetuklen baskınuı azaltılmasının, okulu
sevmeleri ve başanlanyla yakından ılişkili
olduğu vurgulandı. *-- . ... _ — '
ABD maslahatgüzannm katıldığı terör anmasında 'Türkiye halkı' tartışması
'Türkiye halkı yok, Türk halkı var'
GUNDEM MUSTAFA BALBAY
I Baştarafı 1. Sayfada
1- ABD, 11 Eylül sonrasında ilk Afganistan'a
saldırdı. Türkiye, NATO çerçevesinde ABD'ye ko-
numuna uygun düşen yardımlar yaptı.
2- ABD, Afganistan'ın ardından Irak planları
yapmaya başladı.
3- Ecevit hükümetinden deniz komandolarının
Irak'a girişi ve U-2 uçaklarının Irak üzerinde uç-
ması için izin koparan ABD, devamını getirmek is-
tedi.
4- Ecevit, Irak operasyonu için Türkiye'nin da-
ha fazla rol almasına karşı çıktı. Aynı süreçte hü-
kümet karıştı!
5- 3 Kasım 2002 seçimleriyle AKP iktidara gel-
di. ABD Erdoğan'ı daha başbakan olmadan Was-
hington'a davet erti. Erdoğan'ın, "Saddam bir
diktatördür. Biz bir diktatörle komşu olarak yaşa-
mak istemiyoruz" sözü ABD katında, "Bu hükü-
metten her şeyi isteyebiliriz" diye yorumlandı.
6- 2003'ün ilk aylarında Türkiye'de kullanaca-
ğı olası üslerde inceleme izni verilince ABD, "Ta-
mam" dedi, "Türkiye'yi istediğimiz noktaya getir-
dik."
7-1 Mart 2003'te tezkere Meclis'ten geçmeyin-
ce AKP-ABD balayısının "ba/"ı gitti "ay/"sı kaldı!
• • •
1 Mart tezkeresinin üzerinden 2.5 yıl geçti. Ara-
daki dev dalgalanmalar bir yana Türk-Amerikan
ilişkilerinin özünde bu tezkerenin izleri devam edi-
yor. CHP'yi kendi istemleri açısından "daha huy-
suz" bulan ABD, şu aşamada "AKP hükümetiyle
yol almaya çalışmaktan başka çare yok" diye dü-
şünüyor olmalı!
Diplomasi muhabirimiz Mahmut Gürer'in cu-
martesi günkü haberi iki ülke ilişkileri açısından
ilginç bir noktayı yansıtıyordu:
Son dönemde ABD Türkiye'ye, ilgili alanlann
ikinci ya da daha alt düzey yetkililerini gönderi-
yor. ABD'nin son Ankara Büyükelçisi Eric Edel-
man'ın yerine 3 aydır atama yapılmaması da dik-
kat çekici.
Gerçi Erdoğan, ABD'ye sık gidiyor, ama sıkı
görüşme beraberinde iyi ilişkiyi getirmiyor.
• * •
Bundan sonrasına bakarsak... PKK ile müca-
dele için Ankara'ya geldiği duyurulan ABD Avru-
pa Kuvvetler Komutanı Orgeneral James Jones
ve Merkezi Kuvvetler Komutan Yardımcısı Korge-
neral Lance Smith temaslarını tamamlayıp gitti.
Görüşmeler sonunda yine PKK ile mücadele açı-
sından tatmin edici bir açıklama çıkmadı. Artık tat-
min edici eylemden vazgeçtik, tatmin edici açık-
lama bekliyoruz!
Kerkük sorunundan peşmergelerin eğitimine
kadar her konuda Türkiye ile çatır çatır pazarlık
yapan, Irak 51. eyaletiymiş gibi hareket eden
ABD, konu PKK olunca şu yanıtı veriyor:
- Eee biz buna karışamayız. Biliyorsunuz ege-
men bir Irak devleti var. Biz bir şey dersek onlar
alınır. Bunu egemen Irakyönetımiylegörüşmeniz
gerekir. Onlaria anlaşın sonrasında da biz elimiz-
den geldiğince size yardım ederiz!
Tam Aziz Nesin'lik!
Org. Jones'un açıklamalannı ters çevirince san-
ki gerçekler ortaya çıkıyor gibi... İki örnek vere-
lim:
- PKK büyük mesele. (Yani, bu meseleyi hemen
bitirmeyeceğiz. Büyük tutmaya devam edece-
9iz.)
- Verimli görüşmeler yaptık. (Türkiye'ye bazı
şeyler Ver' dedik.)
Bu sözlerin devamı Erdoğan'ın beşinci ABD se-
ferinde!
ankcum c cumhuriyet.com.tr
Irak'ta kaçırılmıştı
Kuyumcu fidye
karşılığı serbest
HABUR (AA) - I-
rak'ta FeyazAlişan ad-
lı arkadaşı ıle birlikte
kaçınlan Adanalı ku-
yumcu Enver Ünvar,
200 bin dolar karşılı-
ğında serbest bırakıldı.
Alişan ise ıstenen para
ödenmediği için ser-
best bırakılmadı.
Şırnak'm Silopı ilçe-
si yakınlanndaki Ha-
bur Sınır Kapısı'ndan
Türkiye'ye giriş yapan
Ünvar, Irak'ta kuyum-
culukla uğraştığını ve
40 gün önce Bağdat'ta
Iraklı ışadamlanyla gö-
rüştükten sonra Türki-
ye'ye dönmek üzerey-
ken aracına ateş açıla-
rak durdurulduğunu
bildirdi. Kendilerini
"Irak mücahitleri"
olarak tanıtan kişılerin,
yanındaki arkadaşı Fe-
yaz Alişan'ı da alarak
4 araçlık bir konvoyla
bilmedikleri bir yere
götürdüklerini ifade et-
ti. Kendilerinin zindan
şeklinde yapılmış bir
eve götürüldüğünü
kaydeden Ünvar, şöyle
konuştu: "Bizi 200 bin
dolar karşılığında
serbest bırakacakla-
rını söylediler. Türki-
ye''nin Bağdat Baş-
konsolosluğu aracılı-
ğıyla durum aileme
bildirildi. Bana veri-
len süre dolmuştu. Ai-
lem 3 gün önce iste-
nen parayı getirme-
miş olsaydı ben bura-
da olmazdım. adam-
lar kafamı kesecek-
lerdi. Ailem istenen
parayı toparlayıp be-
ni kurtardığı için çok
mutluyum. Üzüldü-
ğüm şey ise arkada-
şım için de 200 bin do-
lar para isteniyor ve
henüz onun için bir
şey yapamadık ama
elimden geldiği kadar
ona da yardımcı ola-
cağım."
Unvar'ı karşılayan
akrabalan Vasfi Yıldız
ve Abidin Bağdemir
ise "15 gündür Irak'-
ta bekliyorduk. 3 gün
önce Irak'taki bazı ki-
şilerin aracıhğıyla
kendilerini mücahit
olarak tanıtan gruba
ulaşıp Enver'i 200 bin
dolar karşılığında al-
dık. Arkadaşı Feyaz
Alişan ise halen örgü-
rün elinde" dedilef.