25 Kasım 2024 Pazartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
SAYFA CUMHURİYET 7 AĞUSTOS 2005 PAZAR 12 M/\MI/\ W\ le>la.tavsano$u(5 cumhuriyet.com.tr İki kutuplu bir dünya pek çok açıdan ve siyasi nedenlerden iyi değildi. Yeni dünya düzeni ise hâlâ yerli yerine oturmuş değil. Samsun-Ceyhan boru hattı projesi sonbaharda mutlaka hayata geçecek. Boru hattından daha çok Hazar petrolü * akacak. / Son terör olayları zinciri iki ülkeyi, Türkiye ve Rusya 'yı ciddi biçimde rahatsız etti. O nedenle tehditlere karşı çok A uyanık olmahyız. / ABD'nin Irak'tan sonra Suriye ve İran 'a askeri bir harekâta girişeceğini sanmıyorum. Bunun da nedeni Irak'ta aldığı^. dersler. / Rusya Federasyonu'nun Ankara Büyükelçisi diplomat ve tarihçi Petr Vladimiroviç Stegniy: uluslararasıbirlik şartSÖYLEŞİ LEYLMAVŞANOĞLU Rusya Federasyonu'nun Ankara Büyü- kelçisi Petr Vladimiroviç Stegniy hem dip- lomat, hem tarihçi. Stegniy"le Rusya'nın An- kara'daki Bü>iikelçilik binasında, tarihı sa- londa bır araya geliyoruz. Konulanmız dün- ya çapında tırmanan terörün boyutlan, Tür- kıye-Rusya ilişkileri, tek kutuplu dünyaya uyum sağlama yolunda neler yapılması ge- rektiği ve tabii ki Genişletilmiş Ortadoğu Projesi (GOP). Büyükelçi Stegniy, Rus- ya'nın da GOP'a taraf olduğunu ve doğru uygulamalarla bundan iyi sonuçlar alına- bıleceğinı savunuyor. Konuşurken de ta- nhçi olmasuun etkisiyle süreklı tarihten ör- nekler veriyor: benzetmeler yapıyor... - Dünya 11 Eylül'den bu yana giderek artan terör dehşetini yaşıyor. ABD 'nin terörün kaynağım kurutmak bahanesiy- le Irak'ı işgal etmesi uluslararası terörü daha da alevlendirdigibigörünüyor. Siz- ce dünya bu durumda nereye doğru gidi- yor? STEGNİY - Terörle savaşta uluslararası çabalan daha da yoğunlaştırmak zorunda- yız. - Ama göründüğü kadanyla bu yolda somut çabayok. Terörün başı olarak ni- telenen L'same bin Ladîn hâlâ yakalana- madu El Kaide açıkça tehditler savurma- ya devam ediyor. Öbürbütün terör örgüt- leri, PKK dahil harekâtlanm sürdürüyor. O zaman ne biçim bir terörle mücadele bu ? STEGNİV - Bihyorsunuz, yeni bir dün- ya ortaya çıkıyor. tki kutuplu bir dünya pek çok açıdan ve siyasi nedenlerden iyi değil- di. Yeni dünya düzeni ise hâlâ yerli yerine oturmuş değil. Hâlâ dengeler ve karşı den- gelerin neler olacağını bekliyonız. BM, AGlT gibi uluslararası güvenliğin temeli olan örgütlerin çok ciddi, radıkal bir reformdan geçmeleri gerekiyor. NATO'ya siyasi bir gerçeklik kazandırmak lazım. Gördüğünüz gibi güvenlik mekanizmalan bugün yetersiz kalıyor. Her şeyden fazla da insanların mantalitelerinin değişmesı la- zım. Bugün küreselleşme ve küreselleşme karşıtlığıru yaşıyoruz - Evet de küreselleşme başarısız oldu- ğunu kamtlamadı mı? STEGNİY - Evet, inişler. çıkışlar yaşa- nıyor. Ancak bir gerçeği kabul etmek zo- rundayız Bugün artık her şey küreselleşti Bilgi, ekonomık hareketlilık her şey küre- sel. Dolayısıyla da bu akımla baş etmemiz lazım. Dünyaevrenselleşti. Bütünülkeler. herşeybırbırinebağımlı. Yenistratejileral- tında nasıl istikrar sağlayabıleceğimizi an- lamalıyız. Karşımızda bundan geri dönü- lemeyecek yeni birjeopolitik gerçek var Bu bütün dünyada böyle. Dolayısıyla da geçiş dönemleri hep risklerle doludur. Biz buna, yeni tehditler. diyoruz. Ama bizler savaş- tığımız şeyin gerçek doğasını kavrayabil- meliyiz. Bunu kavramamız da zaman ala- cak. Son terör olaylan zıncın tkı ülkeyi. Türkiye ve Rusya'yı ciddi biçimde rahat- sız ettı. O nedenle yüz yüze olduğumuz tehdıtlere karşı çok uyanık olmahyız. Şim- di söyleyeceğiın, benim kişisel görüşüm. Bi- zim somut gerçeklere, radıkallerın tabanı- na kendimizi odaklamamız lazım. - ı\'asılyani? STEGNTY - Binncil ya da ikincıl konu- lar vardır. Ama kimı ıkincil konular çok önemlidir. Örneğın cinsiyet eşitliği çok önemlidir. Yine de bunu gerçekleştirmek za- man alacaktır. Şimdi söyleyeceğim belki sı- zı kızdıracak, ama Genişletikniş Ortadoğu Projesi (GOP) doğru yaklaşımla hayata ge- çırilırse kabul edılebilir. iyi bir projedir. - Peki, burada doğru yaklaşım nedir? STEGNTY-Yöre ya da ülke halkı düşün- ce ve ifade özgürlüğüne kavuşmadan, dı- şardan demokrasi ya da ekonomik yardım dayatılamaz Evet. ABD. öteki güçlü ülke- lerden hareket gelebilir. Ama esas olarak o ülke ya da yöre halkının daha ıyı yaşam ko- şullan için ne istediğini saptayıp açıkça söylemesi ve bu ısteklerin dınlenmesi önem- lidir Ama esas temel konu, bana göre me- deniyetler arasında diyalogdur. - Yani medeniyetlerin çatışması değil, diyaloğu mu? STEGNİY - Evet, tam anlamıyla öyle. Karşılıklı konuşmalı ve Soğuk Savaş son- rasında ortaya çıkan gerçeklere uyum sağ- lamaya çalışmalıyız. Elimize geçen bu al- tın firsatı kaçırmamalı, somut konulara odaklanmalıyız. Bu ınsanlann neden teröre başvurdukla- nnı anlamaya çahşmahyız. Insanlara daha adıl, daha ahlak ılkelenni temel alan, daha şefFaf biçimde yaklaşıhnalı; çifte standart- lara daha az prim verilmeli. - O insanların ekonomik kallanmala- rına katkıda bulunmak da havayıyumu- şatmaz mı? STEGNİY-Hiç kuşkusuz. Aynca da iyi. kötü terörist nedir, ona da bakmak lazım - O da uygulanan bir çifte standart de- ğil mi? Benim teröristim iyi, seninki kö- tü, yaklaşımı olabilir mi? STEGNİY -Bu çok somut ve ciddi bir ko- nu. Son terör olaylanndan ders almak Ia- zım. Bunu çok çabuk ve ortak uluslararası çabalarla gerçekleştirmemiz zorunludur. Burada da çok duyarh yaklaşım gerekir. Halk diyaloğu, halk diplomasisi çok önem- li. Bunu yerleştirmeye çok ihtiyacunız var. Bu bağlamda uluslararası alanda terörle mücadele örgütlerinin çalışmalannın ve karşılıklı bilgi alışverişlerinin güçlendiril- mesı hayati önem taşıyor Öncelikle de insanların yasadışı yollar- dan dış ülkelere kaçınlmalan, uyuşturucu, sılah kaçakçıiığını denetim altına almak için ciddi önlemlere başvurulmalıdır. O ne- rici sonuçlar aldık. Ama ileri gelen Avras- ya ülkeleri olaylara daha başka açılardan ba- kıyor. Orada Türk ortaklanmızla daha ge- niş çaplı işbirliği yapabüiriz. Ama şurası ke- sin kı çok hızlı ve pratik anlayışla hareket etmemiz gerekiyor. - Peki, somutprojeler var mı? STEGNİY- Ben terör konusunda uzman değilim. Ama bır diplomat olarak, kuzey ve güney arasındaki yoksulluk ve zenginlik çanşması, doğu ve batı arasındaki eşitsiz- likleri aşma konusunda diyaloğun genişle- tilmesini isterim. Bu çalışmanın uluslararası kuruluşlar bünyesinde yapılması, BM'nin bugünkü yeni dünyanın gerçeklerini göz önünde tu- tarak daha etkın ve akılcı bir yapıya kavuş- turulabilmesi gerekmektedir. Aynca BM Güvenlik Konseyi'nde reform yapılması gerektiği tartışmalan da hayati önem taşı- maktadır. - Yani ikisi arasında çok değişik griton- ları mı var? STEGNİY - Evet, var. O nedenle de si- yasi ve kültürel yaratıcılığa fena halde ih- tiyacımız var - Sizin bir tarihçi olarak yeni bir tarih yaşamayı çok sevdiğinizi biliyorum... STEGNTY - Tarihçi olarak aynı anda farklıyüzyıllardayaşamayabavüıyorum 19 tarihi bir deneyim olduğu kesin. Bız Sovyet modelını başarmaya çalıştık. Kımi ülkeler o yönde bir kalkınmayı dene- mek zorundadırlar. Bız başaramadık, o ka- dar. Ama kim kaybetti. kim kazandı? Onu bilmiyorum. Sistem değişikliği tercihinin genç kuşağa, kısmen de orta yaş kuşağının büyük bölümüne ait olduğunu biliyorum. Psikolojik olarak da buna hazırdık. Çok hızlı biçimde değişime ve farklı bir kalkın- ma biçimine ihtiyacunız olduğunu biliyor- duk. Ama bugün siyasilerin ne yaptığını ir- deleyecek değilim. Benim için tarihi kaçı- nılmazlık gerçeği daha önemlı. Bugün sü- per bir gücün dağılmasıyla ortaya çıkan duruma bakalım. 16 yeni ve bağimsız ül- ke doğdu Bu ülkeler halklanna daha mü- reffeh bir yaşam sağlamak için mücadele venyorlar. - O zaman Sovyetler Birliği neden da- ğıldı? STEGNİY - Bakın, belli bır zaman dilı- mı boyunca bu ülkelerin bir şemsiyeye ih- tiyaçlan vardı. O da Sovyetler Birliği'ydi. Görüyorsunuz ki tarihin mantığı trajik. Sonuçta Sovyetler Birhği'nin bağımsız- lık isteyen üyeleri bunu başardılar ve haya- ta geçirdiler - Bugün bağimsız olan eskiSovyet cum- huriyetlerinin hemen hemen hepsinde si- \v \ »V Rusya Federasyonu'nun Ankara Büyükelçisi Petr Vladimiroviç Stegniy terörle savaşta ortak tavır ahnması gerektiğinin alûnı çizdl denle de bazı ülkelerle ikili temaslar yapı- yoruz. Bu yolla çok daha iyi pratik işbir- liklerimiz var. Kimi ülkelerle ise bu işbir- liğinin daha güçlendirilmesi lazım. - Sizce ABD, Irak'tan sonra Suriye ve İran 'a müdahale edecek kadargözü ka- ra davranabüir mi? STEGNİY-ABD'nin oralarda askeri bir harekâta girişeceğini sanmıyorum. Bunun da nedeni Irak'ta aldığı dersler, uluslarara- sı toplumun çok daha etkin bir rol oynama- sı, bölgedeki değişimler, etkin biçimde da- ha geniş çaplı ve yeni işbirliği olanaklan ara- yışı içine girmiş ohnamız. Buna GOP da- hil. Bakın, GOP fıkri temelde kötü değil Bölge ülkeleri tarafindan kabul edilirse iyi biçimde hayata geçirilebilir. GOP, bölgenın sonınlannı göz ardı etmekten çok daha iyi- dir. Hakça davranmamız, birlikte hareket et- memiz ve çifte standartlara kaçmamamız lazım. - Peki, Rusya Federasyonu GOP'ta et- kin bir katılımcı olmak ister mi? STEGNTY - Şu anda GOP'ta etkin ola- rak katılımcıyız Ama hâlâ GOP'u hayata geçirme aşamasında değiliz. Hâlâ ınışler çı- kışlar yaşıyoruz. Buna rağmen süreç, hız- lı ohnasa da gelişiyor. O nedenle bu proje- nin hayata geçmesi, genel uluslararası ik- hme bağlı. Geçmişteki sürtüşmeler ve an- laşmazlıklann hâlâ esirleriyiz. Dünya bu- gün ülkelenn bırbirlerine karşılıkh bağım- lı olduklan bir yer halinde. Daha geniş ulus- lararası işbirliği şansı arttıkça gerçek ban- şa ulaşma firsatı da büyüyecektir. - Peki, Türkiye'yle terörle mücadele alanında nasıl bir işbirliğiyapıyorsunuz? STEGNTY - Son zamanlarda bu konuda Türkiye'yle işbirliğimizde memnunluk ve- ve 21. yüzyıllar arasında pek çok benzerlik var. -Nasıl? STEGNİY - Edebıyat dünyasında sade- ce 16 özgün konu vardır Bir 17.'si yoktur. Aşk, cinsellik, casusluk. polısiye olaylar, entrika, devletlerarası hasmane olaylar, si- yasilerin yanlışlan, ınsani beklentiler gi- bi... Bütün konular, ınsan toplumlannın ge- lişimine göre farklı düzeylerde hep tekrar- lanır. Farklı kitaplan okuduğunuzda size fark- lı konular anlatıhyormuş gibi gelir. Ama te- mele bakarsanız hep aynıdır. Ama farklı zamanlarda, farklı yüzyıllarda yaşanan ay- nı olaylan. koşullar farklılaştığı için o ça- ğın koşullanna göre ele almak gerekir. - Bu benzerlik nereden kaynaklanıyor? STEGNh' - Fransa Kralı 16. Louis, son Rus împaratoru'nun tıpkı kopyasıydı. Ka- derleri de birbirinin aynı. tkısi de ihtilalde idamedildi îkisidezayıfiradeliinsanlar- dı. Ama güçlü devlet adamı değillerdı. - Bu bağlamda Mihail Gorbaçov'un devlet adamlığım nasıldeğerlendiriyorsu- nuz? STEGNİY - Sayın Gorbaçov bir reform- cuydu. Reformcunun kaderi de hep trajik- tir. Ben ülkemdeki herhangi bir reformcu- dan daha akıllı ohnaya öykünmem. 1986 ile 1989 aras'ı ben Gorbaçov'u bü- yük bir güçle destekleyenlerdendim. Her yaptığı benim için iyiydi. Zaten başımıza gelen de olaylann doğal sonucuydu. - Yani Sovyetler Birliği'nin dağılması mı? STEGNTY - Evet Sovyetler Birhği'nin dagılmasının nedenleri bugün farklı biçim- lerde izah ediliyor. Ama bunun çok büyük yasi istikrarsızlık görülüyor. Onyılı aşkın süreyle durumlarından memnundular. Şimdi birdenbire değişime uğruyorlar. Sizce bunun nedeni nedir? STEGNİY - Bu durum geçiş aşamasın- daki ülkeler için doğaldır Pek çok temel hız- met alanı Sovyet dönemıne kıyasla kötüleş- ti. Örneğuı sağlık, eğitım sektörleri gibi... Ama buna karşıhk da pek çok şey kazan- dık. Bu da bireysel özgürlüklerimıze kavuş- mak. Bunun hayati önemi var. Belki bu bi- reysel ınsani özgürlük her şeye değer. tn- sanlar artık kendı yaşamlannı düzenlemek- ten kendilen sorurnlu. Başansızlığa uğrar- larsa bundan kendilerinin sorumlu olaca- ğını da bilıyorlar. Benim ülkem ve öbür ba- ğimsız ülkelerde devletler artık vatandaş- lannababalıketmi\or Bubugününgerçe- ği Bu gerçeğe uyum sağlayanlar var, sağ- lamayanlar var. Ama kendi ülkemden ko- nuşrnak gerekirse biz refahı halka mümkün olduğunca geniş biçimde yaymak için ça- lışıyoruz. - Batılı ülkelere baktığımız zaman son yıllarda yeni bir oluşum ortaya çıkıyor. ÖzellikleABD 'de devletin daha fazla ba- balık etmeye başladığı gözlemleniyor. Ge- lişmiş Avrupa ülkelerinde de aynı durum görülüyor. Sizce bunun nedeni nedir? STEGNTY-Yani totaliter sısteme doğru mu kaymaya başladıklannı söylüyorsunuz'1 - Belki totaliter değil, ama hiç kuşku- suz devlet babanın giderek egemen oldu- ğu bir sistem... STEGNtY - Bakın. Amenkalılar siyasi sistemlerinde çok esnektirler. Bu sistem özellikle yeni demokrasiler tarafindan ör- nekalınryor Kendı hesabtma.onlardantek- nolojik açıdan pek çok şeyi kopya etmemiz gerektiğini düşünüyorum. Demokrasi sis- temı ülkelere göre farkhuklar gösteriyor. Av- rupa ülkelerine bakın. Hepsinde farklı fark- lı demokrasiler var. Şimdi söyleyeceğime belki şaş^acaksuıız, ama benim ülkemde de köklü bir demokrasi temeli var Demok- rasi eğilimı ülkemde pek çok kez sekteye uğradı. O nedenle şimdi benim kuşağımın görevi bu eğilimı, bu demokrasi geleneği- ni güvenceye almaktır. Bakın, tarih kitabı değil de gazete okumayı tercih edenler bel- ki çok şaşıracak. ama silahlann smırlandı- nlması gereği fıkrini ilk ortaya atan. 1815 'te- kı Viyana Kongresı'nden hemen sonra Rus Çan L Aleksander'dır Ingiliz parlamenter sisteminı benımsedı. Daha sonra onun izin- den giden ILAJeksander 1861 'da radikal re- formlar yaptı. Sizin de Türkiye olarak 19. yüzyılda ılk demokrasi arayışlanmz oldu. Biz iki ülke birbirimizin tarihi deneyimle- rini paylaştık, izledık. Bu süreklı böyle ol- du. Burada, yanlış yapmamak için karşüık- h yaşanan olumsuzluklan da unutmamak gerekir. - Birkaç hafta önce Rusya Enerji ve Sanayı Bakanı Hristenko İstanbul'a gel- di, Devlet Bakanı Kürşad Tüzmen 'legö- rüştü. Eşbaşkanlar olarak Türkiye-Rus- ya Karma Ekonomik Komisyonu toplan- tısını yaptılar. Bu toplantıdan nasıl so- P 0 R T R E PETRVLADİMİROVİÇ STEGNh Yükseköğrenimini 1968'de Moskova Devlet Uluslararası îlişkiler Enstitüsü nde tamamladı. Aynı yıl SSCB Dışişleri Bakanlığı 'na katıldı. Merkezde ve yurtdışı misyonlarda çeşitli görevler üstlendi. 1968-71 arası SSCB Hartum Bü\iikelçıliğı, 1973- 75Aden Büyükelçiliği, 1975-80 Kahire Büyükelçiliği, 1986-90 Trablus Büyükelçiliği nde görev yaptı. 1992-98 arası Rusya Federasyonu 'nun Kuveyt Büyükelçisi oldu. 1998 de Dışişleri Bakanlığı 'nin Tarih ve Arşiv Genel Müdürlüğü görevini yürüttü. Mart 2003 'ten beri Rusya Federasyonu Ankara Büyükelçisi. nuçlar çıktı? STEGNİY - Çok sonuç çücn. Biliyorsu- nuz Hristenko nun da Tüzmen'ın de çok ya- ratıcı beyinleri var. Çok dinamikler ve ye- nilikleri ele alıp bunlardan olumlu sonuç çı- karacak derecede açık fîkırliler. Pek çok sorun için konfeksiyon, hazır çözümlerimiz yok. Rusya-Türkıye işbirliği için bır kere yasal düzenlemelerin bir an önce yapılma- sı şart. Bır kere ıkılı tıcaret hızla artıyor. Ben iki yıl önce göreve başladığımda ikili tica- ret hacmi 5.2 mılyar dolardı. Bugün bu ti- caret hacmi ıkıye katlandı. Yıl sonunda 15 milyar dolan bulacağımızı hesaphyoruz. Eksiğimiz, uzman düzeyinde pratik so- runlan çözebilme mekanizmasının ohna- yışı. Biliyorsunuz bir domates krizi çıktı. 16 Hazıran'da Erdoğan'la Putingörüşme- sinde konu oldu. O düzeyde çözülmeye ça- lışıldı. Şimdi tavuk eti, ulaşım, bavul tıca- reti sorunu var Sovyet döneminde imzala- nan hükümetler arası anlaşmalar bugün ye- tersiz kalıyor. Tüzmen'le Hristenko görüşmesine ge- luıce. Çok başanlı oldu. Çünkü pratik so- runlan çok açık ve net bir biçimde ele al- dılar. - İkili ticarette Türkiye aleyhine olan ar- tan açık ele alındı mı? STEGNTY - Evet. Biz Rus tarafi olarak giderek artan bu açığı görmezden geleme- yeceğimizi beyan ettik. Çünkü tıcaret hac- mi ne kadar artarsa açık da ona paralel ola- rak artacak. Dolayısıyla da Türkiye'nın Rusya'yla ticaret kalemlennı çeşitlendirme- miz gerektiğinde karar kıldık. Örneğin, enerjiden elde edilen kârlann bir kısmının Türkiye "nin petrol ve gaz sa- nayiine yatınlması ele alındı. Biz Rusya olarak Türkiye 'nin kaygılarınınfarkındayız - Enerji tankerlerinin Boğaz 'dan geçme- lerini en alt düzeye indirecek enerji boru hatlan çeşitlendirilmesiprojesi nasılgidi- yor? Bu konuda somut önlemler alınıyor mu? STEGNİY - Karşımızda yepyeni bir ya- şam ortaya çıkıyor. O nedenle Erdoğan-Pu- tin zirvesinde pratikte uygulanabılecek an- laşmalara henüz vanlamadı. Evet. bazı si- yasi kararlar alındı. Biz Türkiye'nin kaygı- lannın farkındayız. Bunlan anhyoruz ve eli- mizden geldiğince de yardımcı olmaya ça- lışıyoruz. Ama her türlü projenın hayata ge- çişi de özel şirketlenn sorumluluğunda. Si- yasi kararlar alındı. ama esas olarak da so- rumluluk petrol şirketlerinde. Şimdi. boru hatlan için 12 ayn yol projesi var. Örneğin Samsun-Ceyhan boru hattı projesi... - Peki, siz Bakû-Tiflis-Ceyhan projesi- na nasıl bahyorsunuz? STEGNİY - O proje sonbaharda hayata geçecek. Boru hattından daha çok Hazar petrolü akacak. Samsun-Ceyhan nispeten yeni bir proje. Bir de Kıyıköy-Saroz proje- si var. Bu projede petrol bizim Karadeniz'de- ki Novorossisk limanından tankerlerle ge- lecek. Ama bunlar hâlâ müzakere ediliyor. Daha başka pek çok yeni fikir var. Ama so- nuç olarak sürecin çok yaratıcı olduğunu ve devam ettiğini söyleyebilirim. Mesele aynı ilkeleri paylaşmak. Şimdi projenin fizibili- tesi ana konu. tki liderimiz bu projeye onay verdiler. Ama petrol şirketleri paralannı or- taya koyarak bu projeye oy verecekler. O ne- denle de en iyi seçeneği bulma ve hayata ge- çirme aşamasındayız. -Birde Avrasya Ekonomik îşbirliğipro- jesi var. Projeye taraf olmayı kabul eden ülkelerin eylülde Bakû 'da birprotokolim- zalamaları ön görülmüştü. Bu protokol imzalanıpAvrasya Ekonomik İşbirliği ha- yata geçecek mi? STEGNtY-Türkıye ve Rusya dışişleri ba- kanlan. Kasım 2001 'de ortak bir eylem pla- nına imza atmışlardı. Ama ortak ikili ya da çok taraflı ekonomik projeler zaman alıyor. Hâlâ devlet ve özel şirketler arasında koor- dinasyonun nasıl kurulacağı tespit edileme- di. Avrasya'da etkin olan Rus şirketlerinı teşvik etmeye çahşıyoruz. Türk hükümeti de AvTasya'da etkin Türk şirketlerine yönelik benzer bir çahşma yapıyor. Ama bu çok du- yarlı bir alan. Sizin çok deneyirniniz var. Müteahhitleriniz deneyimli. Yüksek kalite- li inşaatlar yapıyorlar. Vestel, Arçelik gibi şirketleriniz Rusya'nın çeşitli kentlerinde çok etkinler. Türkiye'nin özel ve devlet sek- törü ilişkilerinde çok daha ileri ve deneyim- li olduğunu kabul etmeliyim. DEtKbünye- sindeki Türkiye-Rusya İş Konseyi ve Avras- ya İş Konseyi çok iyi ve başanlı işler yapı- yor. Ama bız hâlâ bu yeni deneyimimizin pra- tik sonuçlannı bekleme durumundayız. Çün- kü daha işin başlangıcındayız. Ama bu tür işbirliği için pek çok olanak ve frrsat var. Ör- neğin Karadenız Ekonomik İşbirliği (KEl). - KEİ'ye ne oluyor? Son zamanlarda etkinliği epeyce düştü gibi görünüyor... STEGNİY - KEl'den alınan sonuçlardan biz fazla memnun değiliz. Siz de değilsiniz. Ama bunlar olurken o dönemin Karadeniz bölgesi için zor zamanlar olduğunu da unut- mamamız lazım. Beklenmeyen gehşmeler, değişimler çok hı/lı oldu. Ciddi bir siyasi is- tikrarsızlık var. Bu pek çok şeyi izah ediyor. Ama öte yandan KEl için hukuksal zemin hazırlanıyordu. Parlamentolar arası temas- lar sürüyordu. Si\il toplum kuruluşlan top- lantılar yapıyor, insanlar yüz yüze geliyor- du. Yani bir tıkanma. durgunluk söz konu- su değil. Son aylarda, özellikle eski Gürcis- tan Dışişleri Bakanı olan yeni Genel Sekre- ter, Büyükelçi TedoJaparidze ve Rusya"dan bü> r ükelçi Andrej' Urnov göre\i üstlenince KEl daha aktif hale geldi. AB'yle. Bağim- sız Ülkeler Topluluğu'yla temaslara başla- dılar. Şimdi biz işbirliği olanaklanmızı art- tırmak için ekonomik entegrasyonu AVTU- pa'yia, A\Tasya'yla, Karadenizbölgesiyle yer- leştirmeye çahşıyoruz. Evet, KEÎ'den hâlâ tatmin edici sonuçlar almadığımız konusun- da sizinle aynı fıkirdeyim. Ama merkezi Selanik'te olan Karadeniz Bankası çok ba- şanh işler yapıyor. Şimdi doğru yolda iler- liyoruz. Umanm. yakında sonuçlan alınz.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle