17 Mayıs 2024 Cuma English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
SAYFA CUMHURİYET 24 AĞUSTOS 2005 ÇARŞAMBA 14 J v U J L l LJ M\ kuttunacumhuriyet.com.tr Oradabirfestival varuzakta 19-21 Ağustos tarihleri arasında itincisi düzenlenen 'Uluslararası Zeus Kültür ve Sanat Festivali 'ne MidilliAdası ve Romanya dan konuldar katıldı NENAÇALÎDİS ÇANAKKALE/KÜÇÜKKUYIJ - Büyük kentlerde yaşayanbizler için festivallerin öne- rnibüyüktür. Çoğumuz birkaç aydan öncebaş- lanz kendimize göre festival programımızı oluşturmaya. Oysa biryükşehirler dışında da festivaller düzenleniyor. Hem de canla başla. Zorluklar ve büyük özverilerle. Geçen günler- de Küçükkuyu'da düzenlenen D. Uluslarara- sı Zeus Kültür Sanat Festivaü de böyle bır ça- banın ürünü. Mitolojı tannlannın balayı geçirdiği, Afro- dit'in Hermes'le aşk yaşadığı, Parisın He- len'e aşkını sunduğu 1da (Kaz) Dağı etekle- rindela, yeşılin maviyle buluştuğubirbelde Kü- çükkuyu. 19-20-21 Ağustos tarihleri arasında düzen- lenen festivale Midilli Adası ve Romanya'dan da konuklar katıldı. Mandomodos Belediye Başkanı Stefanos Apostolou, Kalloni Beledi- ye Başkanı George Krîozis, Köstence Başsav- cısı Valatin Stefan, Dobruca Türk Işadamlan Demeğı Başkanı RamazanGür, Romanya Ti- caret Odası Başkanı Dan Dimitru gibi... Festivalin yaratıcısı beldenin Belediye Baş- kanı Dr. Yusuf Aksoy. Aslen Konyalı olan Ak- soy aynı zamanda tıp doktoru. Belediye baş- kanı olmadan önce Küçükkuyu'da doktor ola- rak çalışan Aksoy yöre halkını, halkın istek- lerinı çok iyı biliyor ve en önemlisı çok sevi- liyor. Belediye başkanı olduktan sonra Kü- çükkuyu için daha fazla şey yapması gerekti- ğini düşünmüş. Kültürel mirasın herkesin ol- duğunun, onu korumak ve sahip çıkmak ge- rektiğinin altını çıziyor. Beldedekışın 10.000 olan nüfusun yazın 40,O00'e kadar çıktığını söy- leyen Aksoy'untüm çabalan Küçükkuyu'nun daha çok tanınması için. Festivale çevre köy- lerin sakinlerininkatıldığını, amaçlannın Tür- kiye'nindörtbiryanırıdakiinsanlaraulaşıpon- lara da Küçükkuyu' yu tanıtmak olduğunu be- lirtiyor. 'Denlz kokusu' Eski bır yerleşım yeri olan Küçükkuyu ya- ni Gargarona Cumhuriyet sonrası Gırit ve Midillili Türklerin yanı sıra Karadeniz, îstan- bul, Izmir ve Ankara'dan yerleşenler olmuş. Zeytınyağı, balığı ve otlanyla tanınan belde- nin sokaklan zeytinyağı kokuyor. Kıyısı ise ço- ğumuzun neredeyse unuttuğu "deniz koku- su". Mavi ile turkuaz, mavi ile yeşilin kımi za- man bu üç rengin birleştıği denizi de bir han- ka. Küçükkuyu'nun zeytinyağı fabrikası festi- val için heykel galerisine dönüştürülmüş, Ge- niş araziye kurulu fabrikanın girişinde sabun kazanı kayruyor, çevreye zeytinyağı kokusu ya- yıhyor. Kazanın yanındaki barakada ise sabun- lann döküldüğü tekneler duruyor. Yaşh sabun ustası sabunlan mavi mürekkepli iplerle işa- Mandomodos Belediye Başkanı Stefanos Apostolou, Kalloni Belediye Başkanı George Kriozis, Köstence Başsavcısı Valatin Stefan. Dobruca Türk tşadamlan Derneği Başkanı Ramazan Gür, Romanya Ticaret Odası Başkanı Dan Dimitru'nun da katıldığı festival kapsamında konserler, çeşitli dans gösterileri yapıldı, sergiler açıldı. retleyip kesiyor. Çevre sabun ve temizlik ko- kuyor. Galeriye dönüştürülen fabrikada Anadolu Üniversitesi Eğitim Fakültesi Güzel Sanatlar Bölümü'nün Resim ve Heykel Sergisi'nin ya- nı sıra tstanbul Heykeltraşlar Odası'nın hey- kel sergisi ile Nur Küsmez ve Küçükkuyulu Kadınlar Resim Sergileri de bulunuyor. Her- kesin yakından tanıdığı Bamteli programının yapuncısı Tayfiın Tafipoğlu' nun da beldeyle bü- yük bir bağı var. Festival programının sunu- culuğunu üstlenen Talıpoğlu yaptığı konuşma- da her fırsatta beldenin öneminden söz ettı. Fes- tivalin ikinci günü için hazırlanan program karşı kıyının insanlanna dostluk ve sevgi gön- derme üzerine kurulmuştu. tlk önce sahneye Ermenı kökenli Knar Topluhığu çıktı. Erme- ni halk müziğınden örnekler sunan topluluk bildığimiz bazı türküleri Ermenice seslendır- dı. Midilli Halk Danslan Topluluğu Midil- li'nin yerel danslannı sahneledi. Barış ve Dostluk halayı Özellikle Istanbullu müzikseverlerin yakın- dan tanıdığı Yanıûs Saulis, kanun sanatçısı eşi Görkem Saulis ve Rembetıko Orkestrası çal- dığı parçalarla izleyenleri farklı bir yolculuğa çıkardı. Geceye renk katan diğer iki sanatçı Nu- ray Hafîftaş ve Kamil Sönmez oldu. Gece, çe- kilen Banş ve Dostluk halayıyla son buldu. Festivalin üçüncü gününde dınletiler, halk dansları göstenlerinin yanı sıra Egenin de konseri vardı. Küçükkuyu'nun en önemlı tarihi yapılann- dan biri kuşkusuz Zeus Altan (sunak). Tann Zeus'un Troya ile Akhalar arasındaki savaşı bu sunaktan izlediği söylenir. Sunağın altın- da bulunan ve oda büyüklüğündekı sarnıca Zeus Mağarası adı veriliyor. Homerosun D- yada sında Tann Zeus'un Hera'yı gördüğü ve âşık olduğu yer olarak anlatılan Zeus Altan Kü- çükkuyu'ya 3 km uzaklıktaki tepenin üzerin- de. Adatepe de görülmesi gereken bır başka yer. Zeus Altan "nın gölgesinde kurulan, işgal yıllannda çok sayıda Rum ailenin de gelip yerleşmesiyle Rum ve Türk kültürünün birlik- te yaşayıp İcaynaştığı bir köy. Kültür Bakanh- ğı'nın koruma altına aldığı, taş binalannın çoğu restore edilen bu şırin köyün bır diğer özel- liği de tarihi Adatepe Taş Mektebi. KSTİ1ÂU www.barisarock.org Yaklaşık2500kişininkaülmasıbekleniyor Gençler Dikili y de I buluşuyor KültürServisi- 7 yıl önce 'DünyaGenç- lerininBergama Buluşması' kampım dü- zenleyen EvrenselKültürMerkezi, bu yıl 22 - 31 Ağustos tanhleri arasında Diki- li'de 'Bergama'danDikUrye GençlikBu- luşmasT kampım kuruyor. Yaklaşık 2 bin 500 kişininkatılması beklenen kampın slo- ganı 'Banş ve Kardeşnk İçin Ege'de Bu- luşuyoruz'. 1998'deki kampta; dünyanın dört birya- nından gelen yüzlerce gencınyanı sıra ay- dın. sanatçı ve akademisyenler, Bergama köylüsünün siyanürle altın çıkartılması- na karşı verdiği savaşıtnı desteklemek ıçın buluşmuştu. Bu yılki 'Bergama'dan Dikili'yeGenç- likBuluşması'nda dünya gençlen savaş- sız, sömürüsüz yannlar; bıreyselcıliğe karşı birlıkteliğın üstün geldiğı bır dün- ya umuduyla yeniden bir araya gelecek- İer. Birçok aydın, akademisyen, şair. ya- zar, oyuncu ve kurumun desteklediği kampta söyleşiler, konserler, film göste- nmleri, atölye çalışmalan, şiir geceleri, sergiler, geziler, oyunlar ve spor etkinlik- leri yapılacak. A. Galip Konuk'şiir ve ta- sa\-vuf',Aydın Şimşek "yaratıcı yazarlık', Selma Ağabeyoğlu 'toplumcu gerçekçi şiir', Gediz Akdeniz 'BOP'un karmaşık- lık kuramı ile kritiği'. Ankara Ünh'ersi- tesi'ndenSeçüOzsm ve IşılÜnal 'Küba'da eğitim',AMBaUoz"emek öykülen', Cen- giz Bektaş, Necati U\'ar, Dr, Nura\ r Bay- raktar,Yrd. Doç. HaticeKurtuluş,Sunay Akın' kentleşme', Hakan Ke\san. İsken- der Günen. Mahmut Sert Futbol ve Po- püler Kültür', Nejat tşler, Olgun Şimşek, Erkan Can, Mehmet Ali Nuroğlu sine- ma ve popüler kültür' konulannda konu- şacaklar. Her gece yapılacak film, belge- sel ve saydam gösterimlerinin yanı sıra, Hahık Levent, Burhan Berken, Agıre Ji- yan,Grup Patika,Grup Kibele,Vedat Ül- ger, Adile Yadırgu Nurdan İpek, Dawn- falL, Grup Alaz, Güneşe Yolculuk, Suri- ye'den bir müzik topluluğu, Grup Gün Yüzü, Nilüfer Beledhesi Müzik ve Folk- lorTopluluğu, Grup Şimal,.\kmü>a Kar- şı, Grup Daimler,NirmalAnat, Grup Çir- kef, Grup Beserek, Biyap Kaştaş konser verecekler. .Mmanya, tngiltere. Fransa, Yu- nanistan. Ispanya ve diğer ülkelerden ge- len konuklann katılacağı 'Uluslararası Gençlik Gecesi'nde gurbet ve göç konu- su tartışılacak. Kazım Koyuncu anısına gece Genç yaşta yitirdığimiz Kazım Kojıın- cu anısına bir gecenın de düzenleneceğı buluşmada 'Aşkuı Vatanı Yoktur' (Öz- gürBaşkaya). "\atandaş' (GençOyuncu- lar Sahnesi). "Canlar Ölesi Değfl' (Genç OyuncularSahnesi). 'Bir însanBaşı Üze- rine' (OzgürBaşkaya, Selim Kahç ve Fab- ri Bozbaş), 'AçUğuı dili olmaz' (Özgür Başkaya), 'OnurveBanş' adlı oyunlann yanı sıra Tiyatro Umut Sahnesi, Malatya Bölge Tîyatrosu Genç OjTincular Sahne- si, Duvara Karşı Tı\"atro Grubu, Esen- yurt Belediyesi Tiyatro Grubu, Diyarba- ku- Gençlik Parlamentosu Tiyatro Gru- bu, Kocaeli Bölge Tiyatrosu da izlenebi- lecek. Kamp süresince sabah İO.OO-I l .30 ara- sında dapaneller yapılacak'Banş veKar- deşlik' konulu bır de film şenliği düzen- lenecek. Şenliğin seçici kurulu Erden Kıral, Engin Ayça, Aytaç Arman, Ömür Ata\ r ve ÖnderÇakar'dan oluşuyor. Genç- lik Buluşması'na kaûlacak olan isımler ara- sında Aydın Çubukçu, .\sun Gönen, Ya- şar Atan, AhmetHaşimKöse, Ahmet Ön- cü, Cem Somel, Prof. Dr. îşaşa Cşür, Ne- jat İşler, Olgun Şimşek, Erkan Can, Meh- met An Nuroğlu, Özgür Başkaya, Cengiz Gündoğdu,Prof. Dr Fahrilşık, Prof. Dr Ha\va Iskanlşık. Doç. Dr. ÜterBelek,Ca- naniKaygusuz, Aydın Şimşek, Selma Ağa- beyoğlu, Şeref BirseL Suna\ Akın, TevTık Taş, Gülsüm Cengiz, Ali BaUoz, Dr. Nu- ray Bavraktar da bulunuyor. DEFNE GÖLGESİ TURGAY FtŞEKÇt Unutamadığım Melih Cevdet Sevene, baktığı, gördüğü her şey sevdiğini ha- tıriatırmış. Ben de şu yaz günlerinde odamda oturmuş, Melih Cevdet'ın yaz aylarını geçirdiği Milas'ın ören köyünden gazetemize gönderdiği, Ege'nin antikçağ bilgeleri gibi doğa ve hayat üzerine hik- metlerle dolu yazılannı özledim. Neyse ki, yazılarının tamamınayakını kitaplaş- tı da, istediğinizde kolayca açıp yeniden okuya- bilmek olanaklı. Insan denen varlığın temel sorunlan, çağlar- dan bu yana aslında hiç değişmedi. Nedir bunlar? önce maddi gereksinimler. Bannma, koaınma, karnını doyurma gibi hayatı sürdürebilecek te- mel gereksinimler. Sonra, insana insan olduğunu duyumsatan yaşadığı dünyayı bilme, anlayabilme, paylaşabil- me, bilim, sanat ve küttürel etkinliklerden tat ala- bilme gibi düşünsel gereksinimler. İnsana ilişkin bütün sorunlar, bu iki temel un- surun çevresinde oluşuyor. llkel toplumda da böyleydi, bugün de böyle. 1980'lerin başlarında kitle iletişim araçlannın, uydular vb. ile sınırlan aşıp bugünkü küresel ya- yın olanaklanna kavuşacağı anlaşılınca çoğumuz sevinmiştik. Türlü yasaklar nedeniyle konuşula- mayan, tartışılamayan şeyler konuşulacak, halkı aydınlatmanın, bilinçlendirmenin önündeki en- geller kalkacaktı. Oysatam tersi oldu. Günümüz bastn yayın ku- ruluşlan, küresel ölçekte insanı, insani olan so- njnlann tümüyle dışına taşıyarak toplumu bulun- maz bir afyonla uyuşturma işlevini yüklendi. Bugün gazete sayfalannda, televızyon ekran- lannda insanın temel sorunlannın yer tuttuğunu söyleyebilir miyiz? Bakın Melih Cevdet, 20.10. 1989 tarihli yazı- sında ne demiş: "Insanoğlunun büyüklüğü yal- nız düşünmesinde değil, çıkarsız düşünmesin- dedir. ölümlü olduğunun bilincindedir. Buna kar- şın felsefeyi, bilimleri, sanat/an yarattı; doğruyu, güzeli bulmak için çırpındı durdu, yılmadı. Birtür ölümsüzlüğü arayış, ölümsüzlüğe inanıştır bu. Ortak aklımızdır bizi bu inanışa bağlayan, ölme- yecek olan birey değildir, insanoğludur. Bunca sanat yapıtı onun yüceliğini kanıtlamak için ya- ratıldı. Sanaî uzun, yaşam kısa." Evet, insanoğlu yüzyıllar boyu bilimle, sanatla uğraşarak doğrulan buldu bulmasına ama sanki şimdi doğrular işine gelmiyormuş gibi davranıyor. Savaşlann, sömürünün, açlık ve yoksulluğun ol- madığı bir dünyanın kurulabilmesi için bilgi ve üretim olanaklanna sahip ama bunu istemiyormuş gibi davranıyor günümüz insanı. Yani gerçeğin uza- ğında yaşıyor. Bunun için tek tek insanları suçlayabilir miyiz? Insanlann bilinçleri yaygın ve etkili medya gücüy- le biçimlendirilip yönlendiriliyorsa, bilinçsiz kalmış insanoğlu ne yapsın? Geçenlerde ülkemize gelen ünlü sinemaoyun- cusu Sean Connery, Leyla Umar'la yaptığı bir televizyon söyleşisinde ülkesi Iskoçya'da ulusal birbilinçlenmenin gerçekleşmesinin olanaksız ol- duğunu, çünkü bütün basın yayın kuruluşlannın Ingiliz ve Amerikan sermayesinin elinde olduğu- nu, basındaki bu durum sürdüğü sürece de ül- kesinde bir bilinçlenmenin gerçekleşemeyece- ğini söyledi. Günümüz edebiyatçılan ve düşünce insanları arasında Melih Cevdet gibi birinin eksikliği beni hem üzüyor hem de düşündürüyor. İnsanı insan eden temel sorunlar üzerinde dü- şünmeyecekse, yazmayacaksa, konuşmayacak- sa, bir insanın edebiyatçı, düşünüryadagazeteci olmasının ne anlamı kalır? turgay <ı fisekci.com Koçyigtt Altm Portakai Seçici Kunriu'nda • KÜLTÜR SERVİSİ- Bu yıl, Türkıye Sınema ve Audıovisual Kültür Vakfı iTÜRSAK) ile Antalya Kültür Sanat Vakfı'nın işbirliğryle 24 Eylül -1 Ekim tarihleri arasında yapılacak olan 42. AJtın Portakai Film Festivali'ne Türk sinemasının önemli oyunculanndan Hülya Koçyiğit seçici kunıl üyesi olarak katılacak. Altın Portakal'da 'En lyi Kadın Oyuncu' dalında beş kez ödül kazanarak Altın Portakal'ın Kraliçesi unvanını alan Koçyiğit, festivalin Ulusal Yarışma bölümünde seçici kunıl üyeliği yapacak. K Ü L T Ü R # Ç İ Z t K K A M Î L M A S A R A C I
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle