Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
SAYFA CUMHUR/YET 24 TEMMUZ 2005 PAZAF
10 P A Z A R YAZDLARI dishab@cumhuriyet.com.tr
'Bilge Stefan'ı yitirdikA dını "yitirmek'" fiilinin yanına en iri harflerle
jrlL yazsam, acaba yokluğunu kendime kanıtlayabüir
miyün?...
Oostlar, o dağ gıbi, dünyalar güzeli adam, Stefanos
Verasimos başıyla sonu arası 15 gün süren, sevgili eşi
Udkıs Taşkeser'in deyimiyle "doğa terörii* bir hastalık
yrizıinden 19 Temmuz'da vefat etti. Ona her
zamankinden daha fazla ihtiyacımız olduğu bir
dönemde sessizce ve aniden süzülüp gitti. Artık "Bilge
Stefan" yok... Ona Büyüklsfcender'den beri
Türkiye'nin tanıdığı "En Büj-ûkıMaJiedon" dersek
çoğunuza abartılı gelebilir. O ordular yûrütüp ülkeler
fethetmedi. Kılıcı, aJdı ve bilgisi; fetihleri, yetiştirdikleri
ve ürettikJeriydi. 0 önce olağandışı bir sosyal ve siyaset
bilimci, araşnrmacı, düşünür, öğreönen ve eşsiz
dürüstlükte aydın bir insandı. 0nun teme] özgünlüğu şu
dünya koşullannda Tûrkiye Cumhuriyeö vatandaşı ve
gerçek bir Türkiye âşığı oluşu, Türkiye'nin uluslararası
bilimsel platforrnlarda eşsiz. tartışmasız en objektıf, en
saygıdeğer "yandaşı" kalmasında yatıyordu. Elbetteki
birçok resmilerin veya günü zevahiri kurtarmaya
çalışanlann paralelinde bir "yandaş"(!) değildi. Böyle
de bir kaygısı yoktu. Ama o ne Fransa'daki "Ermeni
hassasrvedi enteJektüel teröre" ne de "ucuz Kürt
edebiyatına" pabuç bırakmıştı. 0nun girdiği her
ortamda herkes -mecazi anlamda- önünü ilikler, sarf
edeceği söze bir başka dikkat edip konuşurdu. Yolu hep
aydınJıktan yana, pusulası sorgulayan akılcüık, enerji
kaynağı araştırmaktı. îlk izlenimde çoğu kişiyi çarpan
sert ve dolaylı bakışı, soğuk gözüken tavn, utangaç ve
alçakgönüllü kişiliğinin maskesiydi. Yufka yüreği,
bilgisini paylaşmaktald olağanüstü cömertliğini zaaf
sananlar, onun bilimsel ciddiyetine tosladıklannda
yaruldıklannı acı acı anlarlardı. "Hiç künsenin vakti
vok. Bir tek benim var~ Nasl reddedeyün çocuklan"
derdi. Stefan uzun yıllardır yalnızca Türkiye'den gelen
genç yaşh yüzlerce kişinin değil, kendine başvuran,
ulaşan her insanın danışmanı, yönlendiricisi,
ağabeyiydi. Sabırla dinler, anlatır, açıklar, el verirdi.
Onun 24 saati adeta 48 saatti. Yoksa o kısacık hayata
onlarca sorumluluk (UNESCO ve Fransız Dışişleri
Bakanhğı danışmanlığı, yayınevi editörlüğü, dergi
yönetmenliği, hocalık, yazarlık veya örneğin dünyaca
ünlü müzdsyen "DJ Dimitri from Paris"in babalığı, özel
ve güzel yemek yapmasını seven ev eşhği...), 38 kitap,
90 kolektif kitaba katkı, 2O0'ün üstünde makale, sayısız
konferans, ders ve benzerlerini nasıl sığdırabilirdi?.. 30
yıl önce evine ilk kez gittiğimde
gözüme çarpan ilk şey, Bacb'ın
Barok anlayışla yani
bestelendiği devrin
enstrümanlanyla Harnoncourt
ve Leonhardt tarafindan
yeniden yorumlanmış 20-22
kutuluk "Toplu Kantaaan"
olmuştu. "iNîpn?" demiştim.
Yanıimıyorsam'
PARIS
UĞURHÜKÜM
"Çûnkü
orijinali, doğrusu bu. Ben eteştirisel araşûımacı olarak
daima doğnmı aramak zorundayım" diye cevaplamıştı.
Meraklı okurlanmız hatırlayacak, 1994-99 arasında
Istanbul'da Fransız Anadolu Araştırmalan Merkezi'nde
müdürlük yaptığı sürede sadece rekor seviyede yayın ve
araştırma yapmakla yetinmemişri. Klasik Türk
müziğinin eski notalar ve bestelendiği devrin
enstrümanlarla yorumlanmasıru sağlayan Fîkret
Karakaya yönetimindeki Bezmara Topluluğu'nun
lcurulmasına da öncülük etmişti. Paris'te "Kanuni
Suftan Sükyman", Versailles'da "Topkapı SarayT
sergileri de ağırlıklı olarak onun eseriydi. "OsmarüTnuı
da bir Edebiyaü vardır" savıyla Actes Sud yayınlannda
Türk Kitaphğı dizisini yaratan da odur... Makedonya ve
Girit Rumu atalardan gelip, nasıl mimari ve şehircilik
tahsil edip, niye tarihçi ve 8. Paris Üniversitesi Fransız
Jeopolitik Enstitüsü'nde kürsü başkanı olduğunu veya
Osmanlı mutfağı uzmanlığını merak edenler, şimdilik
tek kaynak, Babür Kuzucuoğlu'nun Troya
Yayınlan'ndan çıkmış "Paris'te Türkiye Hareteri"
kitabını (s 88-95) okuyabilirsiniz. Gerçi hiçbir zaman
Yerasimos'un 1966'da akademik kariyer başvurusunu
TC Milli Eğitim Bakanlığı'nın niçin reddettiğini(!)
anlayamazsınız ama Sayın Aii Kazancıgü'ın deyişiyle
"Ayasofya'ya heykeli diİdlmesi gereken (bu eşsiz)
insan"ın Fransa ve dünyada kariyer yapmış olmasına
neden olduğu için o ilkel anlayışa şükran borçlu
olduğunuzu anlarsınız... Sen, bize rağmen bizi seven,
zira "biz" olduğunun bizden fersah fersah ileri
bilincinde bir "bflge" idin... doğru bildiğini söylemek
için değil, doğruyu bulabilmek için konuşurdun. Sen
antik Yunan fılozoflan gibi bilgili, soyu tükenmiş
Anadolu Mevlevileri gibi arif, o topraklara derin bir
tutkuyla bağlı bir Türk gibi Türkiyeliydin. Her zaman
saydam, dostuna vefah, bilgini görgünü herkese
vermekte sonsuz cömert, sapına kadar dürüst bir
insanduı. Bilge Stefan, hayarının tek büyük haksızlığmı
63 yaşında, en verimli çağında 19 Temmuz gecesi saat
23.50'de çok zamansız bir zamanda "bizP, özellikle
buralardaİdleri öksüz koyup giderek yapün. Türkiye'yi
bir eviadından mahrum bıraktın. Yarın, senin gibi yeri
doldurulamayacak Balzac. Bourdieu, Chopin, Eluard,
Gay-Loussac, Yıimaz Güney, Melies, Modigtiani,
Montand, ıMorrison, VTsconti, \Vllde vd. yanında Pere
Lachaise Mezarlığı'nda son yolculuğuna çıkacaksın.
Toprağın bol, kişiliğin ve bitmemiş eserin gelecek
nesillere örnek olsun...
ugur.hukumSparB.com
Pekin'de 26 Çinliye 1 köpek düşüyor
LEVTLNTULUÇER
uûAer her şeyi yedikleri gibi köpek
y eti de yiyorlar. Ancak köpek etı.
restorana gidildiğinde bir kıymaymışçasına
yemeğin içine atılmış bir et parçası olarak
insanın karşısına tesadülen çıkmıyor.
Yiyenler köpek etinin lezzetli olduğunu
söylüyorlar, ama diğer etlere göre pahalı. O
nedenle ancak sipariş üzerine masaya
gelıyor. Aynca köpek eti her lokantada da
bulunmuyor Geçen yıl Güney Kıbns'ta
öğrenim gören Çinli
PEKINöğrenciler medyaya
malzeme
olmuşlardı: Başıboş
köpekleri kesip
yiyen Çinli
öğrenciler, bahçeye
gömdükleri
kemıklerin başkalan
tarafindan
bulunmasıyla
gündeme oturmuşlardı. Anlayacağınız,
bızdeki gibi Çin sokaklannda başıboş
köpeklere rastlanmıyor! Çin'de her şeyin
tescıllenmesi zorunlu. Tıpki arabalann
tescıllenmesi gibi. Mesela caddelerde gezen
milyonlarca bisikletin her birinin tescilli
olması gerekiyor. Çin hükümeti her
bisikletten az da bir tescil parası alıyor, ama
bu kurala artık pek uyan yok desek de
kurallara saygılı Çinlilerin de var olduğunu
hatırlatmak lazım. Çin'de kedi-köpek gibi
evde beslenen hayvanlar da tescillenmek
zorunda. Sadece başkent Pekin'de,
tescıllenen kedi-köpek sahiplerinden 80
mihonyuan(13milyon llObin YTL)
topİanmış. Hükümet yetkilileri paranın,
hayvanlann kuduz aşısı ve işletme gibi
giderlerinde kullanıldığııu açıkladılar. Pekin
Belediyesfnin bu tescilleme parasıru
toplama tarihi çok da eskiye gitmiyor;
henûz 9 yıl. Bu tarih itibanyla köpek
besleyenlerden alınan tescil parası oldukça
yüksekti; 5 büı yuan (825 YTL). Belediye
2003tensonrayeni birkararçıkanp bu
miktan 1000 vuana(165 YTL) kadar
Filistin'de
duvar
protestosu
Bati Şeria'nın BiKn kö-
yüode toplanan \iizkr-
ce FilistinJi, Israilü ve
uluslararası banşevienv
cisi. tsrail'in bölgede in-
şa ettiği "gü^enlik du-
vannı" protesto ettiler.
ABD Başkanı George
Bush'un maskelerinide
taşrvan evierocüer,Was-
hJngtDn'mİsraiTe \vnü-
ğidesteğikesmesini iste-
diler. Eylemciler, Israil
veFUtstin'detemaslarda
bulunan ABD Dışişleri
BakanıCoDdofcezzaRi-
ce'ı da protesto etti.
(Fotoğraf: REUTERS)
indiriyor. Haliyle, 1000 yuana kadar düşen
köpek tescilleme parasının eskiye oranla az
olması, Pekinlileri köpek sahibi olma
konusunda daha çok kamçılamış gibi.
Resmi rakamlara göre Pekin'de kayıtlı
köpek sayısı 458 binin üzerinde. Kayıtsız
olanlann sayısı belli değil. Pekin'in kayıtlı
nüfusu 12.2 milyon. Kaba bir tahminle
Pekin'de her 26 kişiden 1 'ine 1 köpek
düştüğü ortaya çıkıyor. Yine kayıt dışı
köpek sayısını da göz önüne alırsak
Pekin'de ne kadar da çok köpek olduğunu
anlayabilirsiniz. "Burakamlar Pekin'de
neden bu kadar çok" somsuna bir yanıt da
acaba Çin'deki tek çocuk poötikası"
olabilir mi? Özellikle nineler ve dedeler
için bu daha zor olsa gerek! Çünkü onlar
sadece 1 torun sevebiliyorlar. Toruna
duyulan sevginin evlattan daha çok olduğu
söyleniyor, ama sevginin fazla gelip
kullanılamayan tarafinı, evde evcil bir
hayvana vermenin ne gibi bir zaran olabilir
ki? Artık Çin'in zengini de fakiri de evde
evcil hayvan besliyor. Yaşlılara dahi dost ve
hatta bir nevi torun olan bu köpekler,
Pekin'de iyi bir sektör de oluşturmuş. Pekin,
2008 olimpiyatlanna hazu'lanırken eski
olan her şey yıkılıyor. Bu, daha çok kent
merkezinde böyle. Ancak Pekin'i
çevreleyen 2., 3., 4. ringlerden doğru
açılmaya başlanıldığında eski ve fakir Pekin
daha çok göze çarpıyor. Ilginç olan, bu
fakir bölgelerde açılmış olan "pet sbop"Iar.
Bulunduklan yer itibanyla göze oldukça
çelişküi görünen bu kedi-köpek
dükkânlannda her tür hayvan var. Fiyatlar
el yakıyor, ama dükkân sahjpleri işlerinden
memnunlar. Çin bu nedenle, kedi-köpek
konusunda, Türkiye'den Çin'e mal
satmanın zorluğunu yaşayan işadamlan için
iyi bir pazar gibi görülüyor. Türkiye'de
yakın zamana kadar Çin'de kedi-köpek
beslemenin "Bir burjuva ahşkanhğı ve
yasakoktuğu" bilgisi vardı. Bu bilgınin
"komünizmi körüJerne" döneminden kalmış
olduğunu belırtmek lazım. Böyle bir yasak
hıç olmamış. Türkiye sokaklannda başıboş
dolaşıp belediyelerin infaz ekiplerine
kurban vermek zorunda kaldığımız kedi ve
köpeklerimiz Türkiye'nin yeni döviz girdisi
olabilir mi? At etini Türklere yedirip
gündemi meşgul eden "at eti gjrişündleri'
1
acaba köpek etini Çinlilere
yedirebilecekleri gibi, yavrulannı da Çin
pet shop'lanna satıp para yapabilecek
yetenekteler mi?
Jcventulııcerta hoönaiLcom
t
17 temmuz 2005 pazar günü Onur'u kaybettik.
Herkesi aydınlatan elektrik o gün bizleri karanlığa
mahkum etti. İçinde kaldığımız karanlıkta yaktıkları
ışıkla, ayakta durmamıza yardımcı olan, acımızı
paylaşan, telefon ve telgrafla arayan, çiçek gönderen,
her an yanıbaşımızda olan dostlarımıza, aile
yakınlarımıza, kurum ve kurufuş temsilcilerine,
öğretmenlerine ve 7-F sınıf arkada^larına
teşekkür ederiz.
SERPİL-MEHMET-DENİZ GÖZEL
17 temmuz 2005 pazar günü Onur'u kaybettik.
Bizimle olarak, telefon ve telgrafla arayarak,
çiçek göndererek derin acımızı paylaşan;
TMMOB YÖNETİM KURULU' ve BAJKAKI'najZMİR BÖrÜK^EHİR BELEDİYE BA^KANI'na
EMO ONUR VE DENETLEME KURULU'na,ELEKTRİK MÜH. 0DA5I YÖNETİM KUKULU'na
HAKİNA MÜH. ODASI YÖNETİM KURULU'na,EMO İZMİft ŞUB£ YÖNETİM KUKULU'na,
EMO ADANAŞUBE YK'na,EM0ANKAMŞUBEYKna EMOAffTALYAŞUBEYK'na
EMO BUR5A JUBE rC'na,EMO DENİZLİ ŞUBE YK'na,EM0 OİYARBAKIR ŞUBE YK'na
EMO GAZİANTEP ŞUBE YK'na.EMO İSTANBUL ŞUBE YK na.EMO KOCAELİ ŞUBE YK'na
EMO MERSİN ŞUBE YK'na.EMO SAMSUN ŞUBE YK'na,EMO TRABZON ŞUBE YKna
TMMOB ANKAKA İL KOORDİNASYON KURULU'na,GEDİZ ELEKTRİK OAGITIM A.Ş İZMİR
MÜESSESESİ'ne, ÇEVRE MÜH. OOASI.HARİTA KADASTRO MÜH. ODASI, MAOEN MÜH. ODASI
MİMARUR ODASI, İNŞAAT MÜH.ODASI JEOFIZİK MÜN.ODASI, JEOLOjf MÜH. 0DA5I.GIDA MÜH.ODASI,
ZİRAAT MÜH.OOASI.GEMİ MÜH.ODASI. TEKSTİL MÜH.ODASI,İÇ MİMARLAR ODASI.MAKİNA
MÜH.ODASI.PEYZAJ MIMARLARI ODASI .ŞEHİR PLANCILARI ODASI İZMİR ŞUBELERİNE,
KİMYA MÜH.ODASI, 0RMAN MÜH. ODASI EGE BÖLGE ŞUBELERİNE,
EMO MANISA.MUGLA.U5AX İL TEMSILCİLİXLERİ'ne,EMO BODRUM İLÇE TEMSİLCİÜĞİ'ne,
EMO İZMİR JUBE ÇALIŞANLARIna, OLEYİS EGE BÖLGE BAŞKANUĞC na,
SES İZMİR ŞUBESİ'ne.EĞİTİM-SEN 2 NOLU ŞUBESİ'ne,ESM İZMİR ŞUBESİ'ne,
İZMİR TABIB ODASI'naJZBETON A.Ş.'ne,ESBAŞ A Ş.'ne.BİRGÜN GAZETESİ VE ÇALIŞANLARI'na,
BUCA LİSES) 1970-76 YATILIURI'na,Ö.D.P. İL ÖRGÜTÜ'ne.Ö.D.P. ItARJIYAKA İLÇE ÖRGÜTÜ'ne,
KARŞIYAKA İLKÖĞRETİM OKULU'na, 7-F SINIFI'na
teşekkür ederiz.
MEHMET GÜZEL
TMM08 İZMİR IIK00RDINA5V0K KURULU SEKRETERI
175-25: Nemutlu
Belçikalıyımdiyene!
JT'ederal parlamentoyu 7 bin 100
M? kişi gezdi, askeri geçit
törenini ise 100 bin kişi izledi. 21
Temnıuz Perşembe akşamı yapılan
ulusal bayram kutlamalan, yoğun
ilgi gösterilen Brükserdeki havai
fişek gösterisiyle sona erdi.
Bundan bir gün
önce yapılan dünyanın en büyük
bandosunu oluşturma rekor denem
esi ise 1000 çalgıcı daha bulunabil
seydi, rekor için gereken 11 bin 15
8 rakamına ulaşabilecekti. Olsun,
Belçikalılar yine de bu denemeleri
yle dünya rekoru kıramadılar ama
en azından A\Tupa rekorunu elleri
ne geçirdiler. Belçika21 Temmuz'
da kuruluşunun 175. yılım kutladj.
Kuruluşun 175, federalizmin ise
25. yılı kutlamalanna yıl boyunca
çok geniş bir yelpazede düzenle
nen bir dizi etkinlikle sahip çıktı.
Belçikalılar. Her şeylerini planlı pr
ogramlı yapan Belçikalılar, hemen
oturup kutlamalan çok önceden bir
proje haline getirdiler. Amaç, geç
mişe tıkanıp kalmak ve nostaljik bi
r şekilde kutlama yapmak değildi.
Felsefelerini "gelecek, gençük,
buhışmalar ve konukseverük"
üzerine oturttular. Belçika
tarihinden önemli
sayfalann da mecburen
tekrar açıldığı
kutlamalarda Belçika'nın
devlet yapısı, yarahcılığı,
girişimciliği ve yeni
fıkirlere ve icatlara
açıklıgı, sosyal gelişme,
kültürel övünç
kaynaklan, ülkenin - ^ — .
olumlu tanınmasına katkıda
bulunmuş tarih yazan Belçikalı
sembol kişiler, kısacası
Belçika'nın geleceğinı üzerine
oturtacağı öğeler dikkate alınmış.
Bu nedenle gençleri etkinliklere
çekmek en önemli hedef. 175-25
kutlamalan kuşaklar arası ve farklı
külrürler arası buluşma için de bir
firsat olarak düşünülmüş. 175-25
düzenleyicileri imaj konusunun
önemli olduğunu bildilderi için
Belçika'nın içeride ve özellikle
dışandaki imajını olumlu yönde
etkilemeyi de hedefleri arasına
koymuşlar. Belçika'nın ne kadar
modern ve dinamik bir ülke
olduğunu gösterip yabancı
yatınmcılan çekmeyi akıl etmiş
organizatörler. Kutlamalar 7 ana
tema altında topİanmış. Gençlere
Belçika'nın siyasi ve idari yapısnıı
anlatmayı amaçlayan etkinlikleri
kapsayan "Kurumsal ve federal
Bcîçtka"; motosiklet geçit töreni,
bisiîdet yanşlan ve spor
etkinliklerinden oluşan "Belçika
hareket etfiyor"; resim, müzik,
edebiyat ve sinema gibi kültürel
etkinliklerin yer aldığı "Kültürel
Beiçtka"; gerektiğinde sokaklara
da taşmacak folklor ve geienekleri
kapsayan "Folklor ve geieneklerin
BekâkasT; Belçika sosyal
sisteminin anlatıldığı ve 175
yenilikçi girişimcinin ya da ürünün
tanıtıldığî "BeJçika: tcat ve
Yeniliklerin ülkea" sergisini içeren
"Ekonomik ve sosyal Belçika";
çeşitli kentlerde düzenlenen, 21
Temmuz'da da Brüksel'de finali
yapılan "Bdçika dans edjyor" gibi
binlerce kişinin birlikte dans ettiği
BRÜKSEL
ERDtVÇlTKU
çok ilginç bir etkinliği de
bünyesinde banndıran "Eğlenen
Bdçika" ve çevre, gıda, yüzlerce
çeşit bira, genç tasanmcılar, spor
ve kültür altyapısından yararlanma
ve dernekleşme konulannın ele
alındığı "Yaşam kalitesinin
Bdçikaa".
Bayram bitti, ama etkinliklerin
bazılan yıl sonuna kadar devam
edecek. Yıldönümü çerçevesinde
20-23 Temmuz arasında
Brüksel'de dünyanın ilk Tenten
Festivali düzenlendiğinı; gerçek
boyuttaki 175 rengârenk at
heykelinin 21 Haziran-21 Eylül
arasında tüm Belçika'yı
renklendireceğini iki hafta önce
yazmıştım.
Yüzlerce etkinlikten beni etkileyen
iki tanesini daha yazmadan
edemeyeceğim. "Nemutlu
Belçikalr>ım diyene" sloganıyla
tanıtılan 8 Mart'ta başlayan ve 30
Kasım'a kadar sürecek olan Made-
in-Belgium başlıklı sergide
müzikten bantkarikatüre, spordan
karikatüre, Belçika'nın alanında
öne çıkan kişiliİderi ve ürünleri
sergilerüyor. Pamuk ipliğiyle
birbirine bağlı farklı toplumlan bir
arada tutmak için çaba
gösteren Belçika'da
kral bile bayram
konuşmasında
"Belçikalılann yüzde
87'sinin bir arada
yaşanıak istediğini"
gösteren bir kamuoyu
yoklamasında ortaya
çıkan sonuca sığındı
ve "Belçikalılar bötünmek
istemiyor" dedı. Hangi koşullarda
ve ne anlamda söylendiğini
araştırmayanlar tarafindan sanki
ırkçı bir söylemmiş gibi haksız
yere eleştirilen Atatürk'ün "Ne
mutlu Türküm dheoe" sözünü
Belçikalılar yıllar sonra bir
birleştirici harç olarak
keşfetmişler. Türkiye'ye Belçika
modeli önerenlere özellikle
duyurulur. Sanki Belçika, çözümü
Atatürk modelinde anyor; "Ne
muflu Belçikalıvım (fiyene".
Tervuren Afnka Müzesi'ndeki
"Kongo anılan: Sömürgecflik
dönemi" sergisi ile sömürgeci
geçmişini gözler önüne serme
cesaretini gösteren Belçika, diğer
Avnıpa ülkelerine örnek oldu.
1908'de başlayan Kongo
sömürgeciliği Belçika
"uygarhğı''nın önemli bir parçası.
20. yüzyılın başında 10 milyon
kadar Kongolu, zamanın Belçika
kralı H. Leopold'ün emrinde
öldürüldü. 1960'taisyanlan
bastıramayan Belçika, Kongo
üzerinde kontrolü kaybetti ve
Atatürk'ün emperyalizme karşı
verdiği mücadeleyi örnek alan
Patrice Lumumba liderliğindeki
Kongo özgürlüğünü ilan etti.
1961 'de ulusal kahraman
Lumumba, Belçika'nın bilgisi
dahilinde öldürüldü. Belçika küçük
ama çok karmaşık bir ülke. Zaten
175-25 kutlamalan Belçika'yı
sıradan Belçikalıya anlatmak
istiyor. Ortalama bir Belçikaünın
"sürekB degişen Belçika'jı'' normal
koşullarda izlerne ve anlama şansı
yok. Biz nasıl anlayahm!..
GAYRÎMENKULLTV AÇIK ARTTERMA İLANI
SAMANDAĞ SULH HUKUK MAHKEMESİ SATIŞ
MEMURLUĞU'NDAN
Savı 2OO5 6Satış
Satılmasına karar \erilen ga>Timenkulün cınsı. kıjmetı. aded/. e\safi
Samandağ ılçesı Kapısuvoı köv-ü, ard Çevlık mevkıınde bulunan 20 ada, 2~" no'lu parsel tapu-
da suJu tarla nıtehğindekr 3936 m2 olup, zemınde parselde >ol cephesınde gazıno \e pansıyon
olarak kullanılan tek katlı. 550 m2'lik betonarme vapı mevcuttur Yapı şaklaşık 15-20 yıllık
olup yer döşemesı karo, kapı \e pencereler ahşap doğrama boyalıdır Yine parse] ıçırıde tek
katlı, mesken olarak kullanılan 140 m2"lık. yaklaşık 15-20 yıllık betonarme bına me\cuttur.
Parsel ıçensınde muhtelıf meyıe agaçlan mevcuttur.
.\rsanın bu konumu ıtıbanyle bına. mey~ve ağaçlan \e arazi değerlen ıle bırlıkte toplam de-
ğennin 414.061 00 YTL olarak kıymet takdın bıçılmış \e bu deger üzennden satışa çıkanlmış-
tır.
tMAR DURUMU. belediye sınırlan djşındadır.
SATIŞ ŞARTLARI "
27 no'lu parseiın satışı 20.09 2005 gün saat 14 OO'ten 14 I0'a kadar.
Samandağ Be)edı\esı Nıkah Salonu'nda açık arttırma suretı\Ie vapılacaktır Bu arttırmada
tahmin edılen kıymetın ° o 60 \ e rüçhanh alacaklılar \ arsa alacaklan mecmuu v e satış masrafla-
nnı geçraek şartı ıle ıhale olunur Böyle bir bedelle alıcı çıkmazsa en çok arttıranın taahhüdu
bakı kalmak şanıyla 30 09 2005 günü aynı saatlerde ıkıncı arttırmaya çıkanlacaktır. Bu arttır-
mada da bu miktar elde edılememışse gayrunenkul en çok arttıranın taahhüdu saklı kalmak
üzere arttırma ılanında göstenlen müddet sonunda en çok arttırana ıhale edılecektır Şu kadar
ki, arttırma bedehnın malın tahmin edılen kıymetının % 40'ını bulması ve satış ısteyenm alaca-
ğına rüçhanı olan alacaklann toplamından fazia olması ve bundan başka. paraya çeMrme ve
paylaştırma masraflannı geçmesı lazımdır. Böyle fazla bedelle alıcı çıkmazsa satış talebi düşe-
cektır.
2. Arttırmaya ıştırak edeceklenn tahmin edılen kıymetın °o 20'sı nıspetınde pey akçesi veya
bu miktar kadar mıllı bir bankanın temınat mekrubunu \ermefen lazımdır Satış peşın para ıle-
dır. Alıcı ıstedığınde 10 günü geçmemek uzere mehıi verılebılır Tellalıye resmı. ıhale pulu. ta-
pu harç ve masraflar alıcıya aıttır. Bırıkmış vergıler satış bedelınden öde'nır
3. Ipotek sahıbı alacaklılaria dıfer ilgıiılenn (*) bu gavnmenkul üzerındekı haklannı husu-
sıyle faız \ e masrafa daır olan ıddıalannı dayanağı belgeler lie on beş gün ıçınde daıremıze bıl-
dırmesı lazımdır. Aksı takdırde haklan tapu sıcılı ıle sabıt olmadıkça paylaşmadan hanç bırakı-
lacakJardır.
4 thaleye katılıp daha sonra ıhale bedelinı vatırmamak suretıjle ıhalenin feshıne sebep olan
tüm alıcılar ve kefillen teklıf ettıklerı bedel ıle son ıhale bedelı arasındakı farktan ve diğer za-
rarlardan ve a>nca temerrüt faızınden müteselsılen mesui olacaklardır. Ihale farkı \e temerrüt
faızı aynca hukme hacet kalmaksızın Daıremızce tahsil olunacak, bu fark \arsa öncelıkle temı-
nat bedelınden alınacaktır
5 Şartname. ilan tanhınden ıtıbaren herkesın görebılmesı ıçın Daırede açık olup masrafı ve-
nldıği takrdırde ısteven alıcıya bir örneğı göndenlebılır.
6. Satışa ıştırak edenlenn şarmameyı gormûş ve munderecatını kabul etmış sayılacakları.
başkaca bılgı almak ısteyenlenn 2005/6 Satış sayılı dos\a numarasıyla Müdürlügümuze baş-
vurmaları ilan olunur
(lc tf K 126) 14 07 2005
(*) llgıliler tabınne ırtıfak hakkı sahiplen dahıldir.
Yönermelık Ömek No 27
Not- tş bu satış ılanı teblıf edilemeyenlere teblığ nitelığmdedir Basın 35109