Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
SAYFA CUMHURİYET 10 TEMMUZ 2005 PAZAR
HABERLER
Türk yükseköğretimini karalama kampanyasının sürdüğünü belirten Prof. Dr. Isa Eşme:
'BolognaKamesi'zayıfdeğil
FİGENATALAY
YÖK üyesi Prof. Dr. Isa Eşme,
Türk yükseköğretimini karalama
kampanyasının devam etriğini be-
lirterek "BolognaKarnesr (Bolog-
na Scorecard) sonuçlannın kamu-
oyuna farklı şekilde yansıtıldığını
söyledi.
Prof. Eşme, "Bolognasüredkar-
nesi içjn 2, 'zayıf not' degil, 'geliş-
me var' derecesiniifadeetmektedir.
Kaldı ki Türkhe'nin karne notu 2
değil, 3.44 tür. Bunun anlamı da Bo-
logna sürecinde Türkiye, 'iyi per-
formans' göstermiftir" dedi.
Türkiye'nın 2001 'de kanldığı Bo-
logna sürecinin, Avrupa Yükseköğ-
retim alanının güçlü bir şekilde oluş-
masını ve gelişmesini hedef aldığı-
na dikkat çeken Prof. Dr. Eşme, bu
süreçle ilgili 19-20 Mayıs 2005 'te
yapılan toplantıda, önümüzdeki iki
yıl içerisinde gerçekleştirilmek üze-
re üç öncelik alanının belirlendiği-
ni vurguladı.
Bunlar şöyle sıralanıyor:
• "Katite Güvencesi" (Quality
Assurance),
• "tkHiçaşamahderece sistemi"
(Two-cycle degree system),
^ "Yükseköğretim diploma ve
derecelerinin tanınmasr (Recogni-
rion of degrees and periods of srudy-
ECTS).
Prof. Eşme'nin verdiği bilgilere
göre Boiogna Karnesi rakamlardan
çok renklerle ifade ediliyor. Buna gö-
re performansı gösteren renklerin ifa-
de ettikleri sonuçlar şöyle:
• Yeşil: Mükemmel performans.
• Açik yeşil: Çok iyi perfor-
mans.
• San: İyi performans.
TBMM'DEN DÖNDÜ
Abarülı
faturalar
ANKARA(ANKA)-Meclis, geçen
ekim ayından bu yana sağlık harca-
malanna ilişkin 126 bin fafurayı in-
celedi. Bunlardan 1130'u abartılı bu-
lunarak geri iade edildi.
TBMM'de bulunan baştabiplik bu
yasama döneminde 81 binin üzerin-
de poliklinik ve yaklaşık 39 bin labo-
ratuvar hizmeti verdi. Meclis' in dışa-
ndan aldığı sağlık hizmetleri için gön-
derilen 126 bin fatura da Fatura Kont-
rol Birimi tarafindan incelendi ve bun-
lardan 1130'u yönetmeliğe aykın bu-
lundu. Meclis, böylece 3 milyon 150
• binYTL'likhaksızödemeyapmaktan
f kurruldu. Meclis 'in bu yıl, ilaç kulla-
nımında gerçekleştirüen yöntemler-
' le toplamda yüzde 58'lik bir tasarruf
yaptığı da biîdirildi.
Meclis'in bu yılki bütçesi 282 mil-
yon 466 bin 558 YTL olarak hazır-
lanırken ilk altı ayda bunun 121 mil-
yon 659 bin 36 YTL'lik kısmı harcan-
dı. Harcamalann yüzde 67'si millet-
vekili ve personel maaşına, yüzde
15'i mal ve hizmet alımına, yüzde
17'si cari transferlere ve yüzde l'i
yatınma gitti.
SAĞLIK BAKANIAKDAĞ
Cankurtaran
izni çıkmadı
ANKARA (ANKA) - Sağlık Baka-
nı Recep Akdağ, bakanlık hastanele-
rindeki ambulanslara Türkçeyi koru-
mak amacıyla "Cankurtaran" ismi ve-
rilmesi fikrini desteklemedi.
AKP Karaman Milletvekili Mevlüt
Akgün. bakan Akdağ'ın yanıtlaması
istemiyle Meclis Başkanlığı'na bir
önerge vermişti. Akgün'ün "Sağhk
BakanhğTna bağh hastaneler-
de kuüanılan ambulanslann
isminin Türkçenin korun-
ması ve yaşaülması adı- T
na Cankurtaran olarak
değiştirilmesi konusun-
da ne gibi çalıştnalar yapıhnakta-
dır" sorusuna olumsuz yanıt veren
Akdağ, "ambulans" sözcüğünün tüm
dünyada kabul edilmiş olmasını öne-
riye ret gerekçesi olarak gösterdi.
Sağlık Bakanı Recep Akdağ, tngi-
lizce "Ambulance* sözcüğünün Türk-
çede okundugu gibi kullanıldığını da
anımsattı.
Türkiye'nin Boiogna Süreci Karnesi
Değerlendirme Alanı
Kalite Güvencesi
İki Aşamah Derece Sistemi
(Lisans, Yüksek üsans)
Yükseköğretim Diploma ve
Derecelerinin Tanınması
Genel Sonuç
Sonuç
Renk
Turuncu
Yeşil
Açık Yeşil
San
Not
2
4.67
3.67
3.44
Anlamı
Gelişme var
Mükemmel
performans
Çok iyi
performans
İyi performans
• Boiogna süreci verileri toplu olarak
değerlendirilince Türkiye'nin karne
notu, Hırvatistan, Bosna-Hersek,
Lüksemburg, Romanya gibi ülkelerden
üstün, îtalya, Yunanistan, Ispanya gibi
ülkelerle hemen hemen aynı. Prof. Dr.
îsa Eşme: "Türkiye, Boiogna
sürecinde 'iyi performans' gösterdi."
• Tlıruncu: Gelişme var.
• Kırmızı: Gelişme az.
Karneye göre genel sonuç 3.44 ye-
rine 3.50 olsaydı bunun renk karşı-
lığının açık yeşil (çok iyi perfor-
mans) olacağıru belirten Prof. Eş-
me, şunlan söyledi:
"Karne, kamuoyuna her neden-
se hatah yansrabnıştır. Şöyle ki:
• Türk yükseköğretiminin kali-
te alanındaki notu 2'dir deniüyor.
Doğrusu katite alanıdeğü, kalite gü-
vencesidir. Kalite güvencesinin öl-
çütieri şöyiedir:
• Kalite güvencesi sisteminin ge-
tişün aşamasL
• Değerlendirme sistemlerinin
önemli unsurlan.
• Öğrencilerin sürece kaühm dü-
zeyi
• lluslararası kaühm, işbiriiği ve
netvvork düzeyi.
Türk yükseköğretiminde, ulusal
bir kalite güvencesi sistemi kurmak
için çalışmalar başlatılmıştır. Üni-
versiteler birçok değerlendirme ve
akreditasyon sürecine katılmaktadır.
Yükseköğretim Kurulu'nun hede-
fi, 2005 yılında bir ulusal güvence
kurumunu hayata geçirerek.2007
yılında Londra'da gerçekleşecek
olan bakanlar konferansından önce
önemli sayıda değerlendirmeyi ta-
mamlamış olmaktır.
• Türkiye'nin iki-üç aymnh de-
rece sistemi notu 4 olarak ifade edi-
fiyor. Bu not 4 değil, 4.67'dir.
• Kredi transferi (ECTS) ve yük-
seköğretim diploma ve dereceleri-
nin tanınması alaıunda notumuzun
3 olduğu öne sürülüyor. Doğrusu 3
değü,3.67'dir. _ *
• Avrupa ÜnKiersitelerBir-
liği'nin (EUA) yürüttüğü
'Uluslararası Akreditasyon ve
Kurumsal Değerlendirme Sü-
reci'ne 77 üniversitenıiznı baş-
vurduğu ve yalnız 10 üniver-
sitemizin kabul edildiği söyle-
niyor. Bu tespit doğru degil. |
Öncetikk bu sürece dahil ola-
bilmek için üniversitelerin
ElA'ya üye ofanası gerekmek-
tedir. Bugün tâbanyla 77 Türk
ünrversitesinin 38'i EUA'ya
tam üye, 7tanesiiseortaküye-
dir (assodate member). Ayn-
ca yukanda adı geçen sürece
kaülun, tüm üyeler için zo-
runhı değildir.
ELA tarafindan her yıl ma-
yıs ayında duyurusu yapılan
'Kurumsal Değerlendirme
Programı Başvuru Çağnsı'
ile üye üniversiteJer bilguendi-
ritirve bu programa kaülma-
yi talep eden üniversiteler, baş-
vuru formunu doldurarak ve
başvurulan kabul edilirse
programa kaühm ücreti olan
27binAvro'yuyaürarak busü-
rece dahil olabilmektedirler.
Boiogna Süreci verileri toplu
olarak degerlendiriflnce Tür-
krye'nin karne notunun; Hır-
vatistan,Bosna-Hersek, Lük-
semburg, Romanya gibi ülkelerden
üstün oiduğu, ttarya, Yunanistan, Is-
panya gibi ülkeleıie hemem hemen
aynı olduğu görülür."
Türkiye 'nin
performansı iyi
r
Tl
ürkiye'nin Boiogna
1. sürecinde "iyi
performans " gösterdiğini
vurgulayan Prof. Dr. Isa Eşme,
Türk yükseköğretiminin
uluslararası
değerlendirmelerdeki yeri
tartışıhrken, bilinmesi gereken
noktalan da şöyle sıraladı:
- AB ülkeleri ve ABD gibi
gelişmiş ülkelerde üniversiteler
gayri safı yurtiçi hasılamn
yüzde 2-3 'e yakın oranını
alırken Türkive'de bupay yüzde
0.36'dır.
- AB ülkeleri, ABD, Japonya,
Güney Kore gibi ülkeler,
araştırmaya yüzde 2-3
oranında pay aymrken,
Türkiye'nin araştırmaya
ayırabildiği pay sadece yüzde
0.64'tür. Bu veriler, tüm
olumsuzluklara rağmen
Türkiye'nin Boiogna sürecinde
karnesinin iyi olduğunu
göstermektedir.
Artık ilaçlarm piyasada ulaşılabilir olup olmadığı dikkate almacak
'Eşdeğer'e yeıri düzeıdeme
/ Temizliği
doktorlar
^yapıyor
"TAoktoriara zonınhı
J_Vhizmetk ilgifi yasal
düzenlemelerin
gündemde olduğu şu
günkrde, kırsal
kesimlerdeki sağhk
ocaklannda görev
yapan doktorlar,
eleman sıkmüsı
nedeniyle asti
görevlerinin y anında
temiztik yapmak
zorunda kahyor.
Hatay'ın Samandağ
ilçesine bağh Sutaşı ve
Mızrakh sağhk
ocaklan, personel
sorunu nedeniyle kapah
tutulurken Mağaracık
ve Tekebaşı
beldelerinde sadece
birer doktor görev
yapıyor. Doktorlar,
tahsilat, enjeksiyon gibi
yardımcı sağhk
personeli hizmeüerini
de kendileri yapmak
durumunda kahyor.
(Fotoğraf: AA)
Listeden çıkanlan bazı ilaçlar
Bedeli ödenecek ilaçlar
Iistesüıden çıkanlan toplam 350
ilaçtan bazılan şöyle:
AlfoxU 250 mg 24 TB, .\lfasinn 250
mg 24 kp, Bactrim 400/80 mg 5 ml 1
amp, Candidin 50 mg 3 kp, Novalgm
1000 mg 5 supp (büyük), Ogastro 15
mg 30 mikropellet kp, Orfarin 5 mg
lOOtb, tzotonik sodyum klorür yüzde
10 dex 1.000 ML Sol (Kansuk törba),
yüzde 20 Mannitol 100 ml sol (Kansuk
torba), 1/6 Molar Sod Laktak lOOOrnl,
Albumin Hemasure yr
üzde 20 50 ml 1
flk, >lethotrexeate Roger BeDon 50
mg/5ml lflk, Naprosyn 250 mg 20 tb,
Negopen 250 mgl flk, Nolvafen 10 mg
250 tb, 1000 ml Sol (Kansuk torba),
Locoid 15 gr krem, Magnezyum sulfat
yüzde 1510 ml 100 amp (biosel)
Famodin 40 mg 15 tb, diazem 2 Mg 50
Kp, doloksen 250 mg 20 Tb, Fucidin
yiîzde 215 gr krem.
Talimata göre gerekli düzenlemeler
yapılan ilaçlar da şöyle:
Sennalas 20 mg 30 enterik tablet,
Zyprexa 10 mg 7 ftb, Zyprexa 5 mg 28
ftb, Masibone 70 mg 4 tb, Fosamas 70
mg 4 tb, Osalen 70 mg 4 tb, Insulatard
hm 100 nı/ml 3 ml 5 kartuş, Norvasc 5
mg30 tb, Norvasc 10 mg 30 tb, Coversyl
8 mg 30 tb, Atacand phıs 16 /12.5mg 28
tb, Nerium 20 mg 14 ent kaph peDet tb,
Nexium 40 mg 14 ent kaph pellet tb,
Crestor 10 mg 28 tb, Crestor 20 mg 28
tb, Crestor 40 mg 28 tb, Ventofor
inhakr 60 kp, Gynoferon depo 30 drj.
• Maliye Bakanlığı'nın talimatıyla
350 ilaç, bedeli ödenecek ilaçlar
listesinden çıkanldı. Uygulamaya
göre, "Geri Ödeme Açısından
Eşdeğer (Benzer) ilaç Uygulaması"
kapsamnıda tüm kurumlar eşdeğer
ilaç bedellerinin ödenmesinde en
ucuzunun yüzde 30 fazlasına
kadannı dikkate alıyor.
ANKARA(AA)-Eşdeğeruygulamasuıatabi tu-
tulan ve eşdeğer gruplannda en ucuz ilaç olarak
baz alınan, ancak piyasada bulunamaması nedeniy-
ie sorunlara neden olan toplam 350 ilaç, Maliye Ba-
kanlığı' nın bütçe uygulama talimatıyla, bedeli öde-
necek ilaçlar listesinden çıkarıldı.
Tedavi yardımına ilişkin 2005 MaBYıh Bütçe Uy-
gulama Tahmatı dünkü Resmi Gazete'de yayım-
landı. Talimatta 1 Temmuz 2005'ten itibaren uy-
gulamaya başlayan genişletilmiş eşdeğer ilaç uy-
gulamasına ilişkin olarak gerek Türk Eczacılar
Birliği'nden, gerek geri ödeme kurumlannda Ge-
ri Ödeme Komisyonu'na yapılan müracaatlarda
eşdeğer ilaç uygulamasına tabi tutulan ve eşdeğer
gruplannda en ucuz ilaç olarak baz alınan bazı
ilaçlann piyasada bulunamadığı ve bu durumun so-
runlara neden olduğunun anlaşıldığı belirtüdi.
ULASILABILIRLIK
Talimata göre bu çerçevede "BedeB Ödenecek
Üaçlar Listesi"nde yer alan
ilaçlardan bazılan çıka-
nldı. Bundan böyle, eş-
değer ilaç uygulamasın-
da ilaçlann piya-
sada ulaşılabilir'
olup olmadıklan
dikkate alınarak Geri Ödeme Komisyo- j
nu'nca güncelleştirmeler yapılacak.
Maliye Bakanlığı'nın talimanna göre "Ge-
ri Ödeme Açısından Eşdeğer (Benzer) Daç Uygu-
laması" kapsamında tüm kurumlar eşdeğer ilaç
bedellerinin ödenmesinde en ucuzunun yüzde 30
fazlasına kadannı dikkate alıyor. Fiyatlan en ucuz
olarak referans abnacak ürünlerin eczacdar tara-
findan ulaşılabilir olması gerekiyor.
Y E T K I L İ CERİ ÖDEME KOMİSYONU
Bu amaçla, tavana esas en ucuz ilaç olarak be-
lirlenen ilactn en az 5 ay piyasada bulunma ve il-
gili eşdeğer ilaç grubuna dahil olan ilaçlar arasın-
dan en az yüzde 1 pazar payına sahip olması gö-
zetiliyor. Söz konusu süre ve pazar payının her bir
eşdeğer ilaç grubundaki ilaç sayısı dikkate alına-
rak yeniden belirlenmesine ve bunlara ilişkin te-
reddütlerin giderilmesine Geri Ödeme Komisyo-
nu yetkili bulunuyor.
Talimata göre toplam 350 ilaç bedeli ödenecek
ilaçlar listesinden çıkanlırken, 18 ilaç için de mev-
cut kamu kod numaralan korunarak gerekli düzen-
lemeler yapıldı.
PAZAR
ORHAN BURSALI
Oku Ne Kadar Geriye...
Şüphesiz çok göstergeli bir kavram uygariaşma. Gü-
nümüzde "insani kalkınmışlık" kavramı altında, Bir-
leşmiş Milletler'in, OECD'nin geliştirdiği çeşitli para-
metrelerle ölçülüyor. Ama bunlar arasında olmayan,
belki de sadece bir "parametre" bile uygarlık düze-
yi konusunda temel bir referans noktası olabilir özel-
liktaşıyor: Ülkelerin, topraklarında kendilerinden ön-
ce yaşamış uygarlıkları sahiplenme ve koruma dere-
celeri!
Van'a yaptığımız üç günlük bir gezi(*) sırasında
Urartu uygarlığının izini sürerken, bildiğimiz birdurum-
la yine yüz yüze çarpıştık: Geçmiş uygarlıklan ve ta-
rihi sahiplenme ve yarınlara taşıma konusundaki za-
vallılığımız, vurdumduymazlığımız, yok etme beceri-
miz, bu zenginliklerden bugün için ekonomik değer
yaratma yeteneksizliğimiz vb...
Nezih Başgelen, Doğu Anadolu'da MÖ. 900-700
yıllan arasında birçok açıdan çok ileri bir uygarlık kur-
muş olan Urartulardan hangi eserlerin kaldığı soru-
suna şöyle yanıt veriyor: önemli bir kısmı British Mu-
seum'da, bir kısmı Alman müzelerinde ve son 50 yıl
içinde kaçınlanlar ise Israil'de. öyle çok eser gitmiş
ki Israil bir Urartu Müzesi kurmuş.
Düşünün ki taa 1700'lerden itibaren Ingilizi, Alma-
nı, Fransızı ve diğer Avrupalısı, sonra Amerikalısı,
Anadolu'ya adeta "dadanmış" durumda. Götür gö-
tür bitirememişler. Biz hep seyretmişiz. Hatta yer yer
onay vermişiz. "O taşlardan bizde bol var, alıp götü-
re" diye... Veya sahip çıkamadığımız için götürülme-
sine göz yummuşuz.
Neden? Avrupalısı, Amerikalısı, Israillisi, Japonu
vb. insanlığın kültür tarihine sahip çıkmanın önemini
bizzat eylemleriyle kavnyor, bu tarihe sahip olabilmek
için inanılmaz bir emek, para sarfediyor. Peki biz bu
bilince niye ulaşamıyoruz? Parasızlık demeyin, çok
gülerim..
• • •
Işte, yazının başında "uygartık ölçüsü" olarak ilan
ettiğim aynma gelip dayanıyoruz. Yanıtı burada.. Elog-
lunun ulaştığı insanlık ve uygarlık bilinç düzeyi ile bi-
zim düzeyimiz, bizimle onlar arasındaki bir yol kav-
şağıdır...
farihi ve bütün geçmişi sahiplenme ile, bugünkü
uygariığa ve insanlığa, sanatta, bilimde, teknolojide
vb. büyük büyük katkı yapma arasındaki paralelliği
kavrayamayan yönetimlerin altında inliyoruz. Bir ge-
netik miras gibi, her hükümet bu tavn devralıyort
Şimdilik bizim iktidarlar için uygarlık ölçüsü ve uy-
garlık tarihimizin hacmi ve sınırlan, Osmanlı padişah-
ları ve yaptıkları fetihlerdir. Istanbul Belediyesi'nin
Dünya Mlmarlık Kongresi için hazırlattığı, Fatih'in
Istanbul'undan düşünce olarak bugün için bir nebze
nasiplenmemiş anlayış mı desem, Anadolu uygariık-
lanna ve Mustafa Kemal'in toplumsal devrimlerine
reddiye mi desem, belki hepsini birden içeren yayı-
nı, bizim geçmişe bakışımızın sakatlıklannın somut ifa-
desidir..
Her kim ki uygarlığı kendi ideolojik çizgisi ve din-
sel inanışlarıyla sınırlı bir tarihi koridor aralığında gö-
rür, onlann bırakın insanlığa, gelecege ve ülkeye ka-
tabileceği bir değer olamaz!..
Bu nedenle diyorum ki, biz ne zaman Anadolu'nun
geçmişine, büyük bir kıskançlıkla sahip çıkacağız.. geç-
mişin her bir mirasını ortaya çıkarmak ve korumak için
para akıtmaya başlayacağız.. Ne zaman ki sahip ol-
duğumuz bu müthiş zenginliği ülkemiz için büyük bir
kazanç kaynağına dönüştürme yoluna gireceğiz?..
Işte o zaman ülkemizin gerçek bir kalkınma ve uy-
garlaşma yoluna girdiğinin işaretleri ortaya çıkacak-
tır..
• • •
Van Müzesi'ni bu sabah dolaşacağız. Burada dev-
leti temsil edenlerin kişisel çabalarıyla sınırlı bir sahip-
lenme ve koruma kıvılcımlan yok değil. Ama Urartu
uygarlığı, önemli ölçüde başka müzelerde.. Anado-
lu'nun bütün diğer eski uygarlıkları gibi..
Van Gölü Akdamar Adası'ndaki ömeği olmayan ki-
lisenin siyasi nedenlerle onarımı başlamış gerçi, ama
bütün müzelerimiz yol geçen hanı gibi, talana bıra-
kılmış. Onlarcası bekçisizlikten, müdürsüzlükten, ye-
nilenememekten, bakımsızlıktan Allahına terk edil-
miş durumda.
Anadolu'nun tarihsel zenginliğini başa dert olarak
gören çağdaş iktidarlann resmi geçidini yaşıyoruz. Şu
atasözüf) bütün gerçeği ne kadar çarpıcı ortaya ko-
yuyor: "Oku ne kadar geriye çekersen, o kadar ileri-
ye gidersin!"
C) Garanti Bankası "Anadolu Sohbetleri" Van top-
lantısı vesilesiyle düzenlenen kültûr gezisi.. Ve bu
atasözünü anımsatan da, toplantıda 'Türkiye'de hay-
vancılık" üzerine konuşma yapan ve arkeolojinin ve
eski uygaıiıklann büyük gönöldaşı olan Ethem San-
cak...
obursali@cumhuriyet.com.tr
YÖK 2005TE DAVA AÇMIŞTI
Yine 130 öğrenci
yurtdışma gidecek
ANKARA (ANKA) - Türkiye 'den yurtdışına
Milli Eğitim Bakanlığı ile Yükseköğretim Ku-
rumu (YÖK) tarafindan gönderüecek öğrenci
sayısı 2005 yıhnda olduğu gibi 130 olarak be-
lirlendi.
Maliye Bakanlığı'nın, Resmi Gazete'de ya-
yımlanan 2006-2008 yüı bütçe çagnsına iliş-
kin tebliğde, 2006 yılında Türkiye'den yurtdı-
şına gönderüecek öğrenci sayısına da yer veril-
di. Tebliğde, toplamda 130 olan yurtdışına eği-
rim-öğretim için gönderilecek öğrencilerden
80' i YÖK tarafindan kullanılacak. Milli Eğitim
Bakanlığı da geriye kalan 50 kadroyu yurtdışı-
na ilk defa gönderilecek burslu öğrenciler için
kullanacak.
Öte yandan YÖK, 2005 yılında verilen yurt-
dışuıa lisans üstü eğitim-öğretim için gönderi-
lecek 80 öğrenci kadrosunu hükümet ile pro-
sedür konusunda ortaya çıkan uzlaşmazlık ne-
deniyie kullanmamıştı.
YOK, söz konusu kadrolann kullanımının
Devlet Personel Başkanlığı, Maliye Bakanlığı
veBaşbakanhk'ınizninebağlarımasınatepkigös-
termiş, genelgeyi dava ederek, sonuçlanana dek
kadrolan kullanmayacağını bildirmişti.