Katalog

8 H/WZİRAN 2005 ÇARŞAMBA CUMHURİYET SAYFA HABERLER AKP hükümetinin sağlık hiztnetlerindeki reform aldatmacası yurttaşı perişan ediyor DUZ YAZI Kuyruk çilesine devamBemetton'a protesto İSTA^NBUL (ANKA) - Kenruıcky Fried Chicken'a yönelık renkli protestolanyla LZ bırakan uluslararası hayvan haklajı örgütü PETA. Türkiye'ye yeniden gelerek bu kez Efcenetton'u protesto edecek. PET^cılar. yün keserken koyıunlara işkence edildığını öne s"ürdükleri A\r ustralya"dan yün a.lınmasını protesto ederken vatan<<laşın karşısına bu kez koyun postlu yanm gıysileriyle çıkacak. PETA üyeleri. 9 Haziran'da tstanbul Beyoğlu'nda bulunan Benetton mağauzası önünde saat 11.45'te bir araya gelecek. Burada koyun postlanyla eylem yapacak PETVcılar halkın dikkatini Avusfcralya'dakı koyun kırpım konusuna çekmeye çalışacak. Hastane enfeksiyonu 12fcişiyiöldürdü • LONDRA (AA)- İngıltere'de ortaya çıkan yeni bir tur hastane enfelcsiyonunun 12 kışinin ölümüne yol açtığı ve Sağlık Bakanlığı'nın bütün hastaneleri izlemcye aldığı açıklandı. "Colstridium dıfficıle'" adı verilen enfeksıyonun sadece Stoke Mandeville ve Bucks hastanelerinde son 18 ayda 300 kez gorüldüğüne dikkatı çeken yetkililer. virüsün 12 olümün doğrudan ya da dolaylı sebebı olduğunu da ifade etti. Enfeksiyonun yaşlılan daha kolay etkilediğine ve ölen 12 hastanın yaş ortalamasının 85 olduğpına işaret eden Sağlık Bakanlığı yetkililen, enfeksıyona yol açan virüsün daha once ABD ve Kanada'da etkıli olduğunu bildirdi. Öğretmenler göz sopunu yaşıyor • ANKARA (ANKA) - İlkokul Öğretmenleri Sağlık ve Sosyal Yardım Sandığı'nın (llksan) Ankara ve tstanbul "da toplam 753 öğretmen üzerinde yaptığı g.öz taramasında öğretmenlerin \Tİzde 85"inde göz problemı bnılunduğu saptandı. İlksan'ın Ankara'da 503, Istanbul'da 250 ögretmeni kapsayan göz sağlığı taramasında öğretmenlerin göz sorunu yaşadığı ortaya çıktı. Akşamcı gençlere uyarı • LONDRA (AA) - tngütere'de Milli Sağlık Sistemi için araştırma yapan uzmanlar, gençler arasında giderek artan "akşamcılık" kültürünün zararlanna dikkat çekerken. bu gençlerin "ebeveynlerinden önce ölebileceği" uyansında bulundu. Sadece Norfolk'daki devlet hastanelerine geçen bir yıl içinde yapılan hasta kabullerinin yüzde 44'ünün alkol yüzünden ve bu yaş grubuyla ilgili olduğunu acıklayan uzmanlar, alkol yüzünden hastaneye kabul edilen gençlerin onda birinin yasal alkol kullanma yaşırun altında olduğuna işaret etti. ŞLXE KÖKTURK SSK'liler. özel hastanelerden hızmet almalannı sağlayan uy- gulamada, özel hastanelere ek ücret ödendiğini öğrendıkten sonra kamu hastanelerindeki kuyruklara geri döndüler. Uy- gulamaya isyan eden SSK'liler, "Carni yaDoracaldanna hastane, okul \ aptırsınlar, bizim sorunla- nmıza çözüm bubunlar" derken çalışanlar, uygulamanın "SSKTi- leri veya çahşanlan değil, özel hastane sahipkrini rahatiatüğı- nı" vurguladılar. Nisan ayında SSK ilk etapta Istanbul "da 27, Izmır'de 5 ve Te- kırdağ'da bir olmak üzere toplam 33 özel hastane ıle çeşitli branş- larda anlaşma yaparak, SSK has- talannın özel hastanelerden ya- rarlanmasının yolunu açtı. Uy- gulama yenı ve ücretsız gibi du- yurulsa da ne yeniydi ne de ücretsız. SSK uzun yıllardır, özellikle kalp cer- rahisi branşlannda özel hastanelerle anlaşmalı olarak hizmet alıyordu. Hız- met satın alımında, ek ücret ödemek zo- runda kalmıyordu. Ancak, 2004'te SSK kapsamı genişletmeye başladı ve özel hastanelerle çeşitli branşlarda hızmet satın alımı anlaşmasını ımzaJadı. Bu yıl ise SSK'lilenn sevksız özel hastanele- re gıdip muayene olabihnesinı sağla- yan anlaşmalan imzaladı. Anlaşmaya göre, hastadan, önceden bildirilmek şartıyla ek ücret alınabıle- Yurttaşlar tedavi olabilmek için günlerdir bekliyor. cek, anlaşma yapılan branşlar dışında hızmet satın alınırsa. örneğın röntgen, kan tahlili anlaşma dışındaysa, bunun ücretıni hasta ödeyecekti. Uygulama- yı. uygulamalı olarak öğrenen SSK'li- ler, şartlan görünce kamu hastanelerin- deki kuyruklara gen döndüler. Bakırköy Dr. Sadı Konuk Eğıtım ve Araştırma Hastanesi'ne saat 08.00'de gıttiğı halde halen muayene olamayan KadirDoruköz, *SefaHastanesi"ndel5 l'fuk Hastanesi'nde 17 YTL (milyon b- ra) ahyorlar. Ameliyata da para alryor- lar. SSK'kr bize yetiyor, özele verecek param yok" diyor - hastanelenn anlaş- ması bulunmuyor ama Duruoz anlaş- ma yapıldığını düşünerek bu hastane- ye gidiyor-, Birgül Ozçeük ıse Büyük- çekmece'deki özel hastanelenn hiçbi- nnde SSK ıle anlaşma yapılmadığı için akrabasının doğumunu kamu hastane- sinde yaptırdıklannı anlatıyor. ÖZEL HASTANELERİ RAHATLATTILAR Sağlık Bakanlığı Istanbul Eğıtım ve Araştırma Hastanesi Osmaniye Polik- liniği'nde ise yurttaşlar sabahın erken saatlennden itıbaren kuyruk oluştur- maya başhyorlar. Ismini ver- mek istemeyen bir çalışanın ifadesıne göre, sabah 06.30- 07.00'de hastanede kuyruk oluş- turmaya başlayanlar, "içeri gi- rebilmek için birbüierini öldü- recekler". Randevu almadan hastanede sıraya giren hastaların günde 2-3 bını bulduğunu ifade eden çalışan, randevu alanlarla bir- lıkte polıklınıkte yaklaşık 5 bin hastaya hızmet verildiğjni, yüz- lerce kışinin ise muayene ola- madan gen döndüğünü anlatı- yor. Başbakan Erdoğan ın kuy- ruklann azalacağı şeklindeki sözlenni de anımsatan çalışan, "Başbakan SSK'H>i veya çab- şanı değil, özel hastane sahiple- rini rahatiattT dıyor. Isrrunı vermek istemeyen bir hasta ise Avcılar Hospital'de muayene olmak için yaklaşık 40 YTL ek ücret alındığı için oraya git- mekten vazgeçtığıni belırterek. "Bura- da da saatlerce telefon başında rande- vn almaya uğraşıyorum, alama>inca buraya geliyorum sıra bekliyorum. Bu sıralar hastane açılmadan erimez. Her gün cami açıp imam hatip lisesi ile uğ- raşacaldanna hastaneaçsmlar,bizim pe- rişanlıgımtzı önJesinler" diyor. Kımı 1 hafta uğraşıyor randevu al- mak ya da muayene olmak için kimi 9 kımı 10 gün. 65yaşındakiRecepKan- tarcı ise 1 aydır göz muayenesı için rande\-u almaya çalışıyor... Tüketicinin bilinçlenmesi gerektiğini belirten GGD, okullarda eğitim verecek Cıda güvenliği yaşamsal ilıtiyae istanbulHaberServisi-Türkiye'de, f~" yeni gıda yasasına karşın gıda terörü 1 hızla sürerken uzmanlar, halkın "gıda % konusunda bilinçlenmesi. güvenli gıda istemesi gerektiğini'' vurguladılar. GGD tarafından düzenlenen Gıda Güvenliğının benimsenmesıne yönelık iletişim yatınmla- nnın açıklandığı danışma kurulu toplantısı Feriye Lokantası'nda gerçekleştinldi. Toplantıda konuşan Gıda Güvenliği Derneği (GGD)Başkanı Samim Saner. Türkıye'de gıda güvenlı- ğınin yaşamsal bır ihtıyaç olduğunu ve bunun benimse- tilmesi gerektiğinin altını çizdi. Saner. gıda konusunda tü- keticının bilinçlenmesi gerektiğini \11rgulayarak, "Tüke- tici güveniür gıdayı talep etmetidir. Bunun içinde bilinç- lenmesi gerekir'' dedı. Samım, bu yıl yapacaklan gıda güverurliği ıle ilgili çahşmalanrun mâksımum faydaüret- mesi için ülke çapında devlet-üni- versite-özel sektör-basın arasın- da işbiriiğı yapılmasının önemi- ne değınerek "llköğretim okul- lan. halk eğitim merkezleri, gı- da servis sektörü, markeder- de uygulanacak çeşhü projeler ile mihonlarca kjşhe gıda gü- 1 venüği konusunda eğitim ve bflgi vermeyi amaçhyoruz" de- dı. Tanm Bakanlığı Gıda Tescil Daıre Başkanı HaKsKorkut da. 5179 sayılı Yenı Gıda Yasası ile pro-aktifkontrol sistemınin temel alndığını belırterek "- . bu sıstemle gıdada oluşa- 4,. x bilecek tehlıkelerin önce- t^* denbelirlenipönlemalına- *- - büeceğıni dıle getirdı. Kor- kut haksız rekabetin önlen- mesi ve gıda güvenliği için tüke- ticilerin bilinçlenmesinin şart olduğunu söyledi. Gerjetiği değiştirilmiş lere dikkai İZMİR (AA)- Ekolojik Tanm Organizasyon (ETO) Derneği Başkanı Doç. Dr. Ahmet Alûndişli, Genetiği Değiştirmiş Organizmalar'ın (GDO) insan, hajTan sağlığı, biyolojik çeşitlilik, çevre ve doğadaki sosyo ekonomik yapıyı bozması açısından büyük risk oluşturduğunu bildirdi. Altındişli, Türkiye'de 10 bin 754 tür endemik, alt tür ve varyetelerinden 2 bin 698'inin tehdit altında olduğunu iddia etti. Dünyada 120 ülkede 24.1 milyon hektar üzerinde kontrollü ve sertifıkalı olarak organik üretim yapıldığını ifade eden Altındişli, Avrupa, ABD ve Japonya'nın gelişen pazarlar olarak ilk sırada yer aldığını söyledi. Altındişli, Türkiye'de 1990'a kadar sadece 8 üründe olan ekolojik üretimin bugün 300 ürüne ulaştığını belirtirken organik tanmın, GDO'lu ürünlerin üretilmesiyle ciddi şeblde yok olma ve yapılamama tehdidi altında kalacağını iddia etti. KARACtĞERl ETKlLtYOR 'Bitkisel ürün histerisi var' tstanbul Haber Servisi - Marmara Üniversi- tesi Tıp Fakültesi Gastroenteroloji Bilim Dalı Başkanı Prof. Dr. NurdanTözün. "aioevera"lı ürünlerin karaciğer yetmezliğine yol açtığını belırterek bazı vakalarda karaciğer naklinin ge- rekebileceğini söyledi. Türk Karaciğer Araştırmalan Derneği tara- fından Swissotel'de düzenlenen 5. Uluslarara- sı Hepatoloji Kongresi'nde yapılan basın top- lantısında konuşan Prof. Dr. Nurdan Tözün, "bir bitkisel ürün histerisi yaşandığına" dikka- tı çekerek bu bitkilerin çoğünun karaciğere tok- sik etki (zehır etkisı) yaptığını \nrguladi. Bun- lar içinde Sağlık Bakanlığı'nca yasaklanmış ürünler de olduğunu vurgulayan Tözün, bitki- sel ürünlerin laboratuvar çalışması olmadığı gi- bi insan üzerinde de çalışmasının yapılmadığı- nı söyledi. Tözün, "Bunlardan bir tanesi de aloevera. Bunlar karaciğere doğrudan toksik et- ki yapabilirier, karaciğer hücrelerinin hasanna nedenolabttirier.oksitatifstresyapabUirkr. Ba- zen karaciğer içi küçük safra kanaîlannda tikan- ma\a neden ohryorlar" dedi Karaciğere zarar- h bitkıler arasında germander, karabaşotu, bö- rek otunu sayan Tözün, "Uzun süre kuDanıkb- ğmda sinamekinin de zaran olabilir. Harta ba- zı kişilerde doza bağh ohna\aru hassasiyete bağ- h olan zaran da olabilhor. Türkrve'de en çok kul- lanılan ısırgan otu, aloe vera ve adaçayı. Isırgan orunun bilinen bir zaran yok, adaçavmoı pişir- meye bağh zaran olabilir'' diye konuştu. ORHAN BİRGİT Böbrek hastası gençlerle ilgilenen Çocuk Böbrek Vakfı "Umut Köyü" projesi için destek bekliyor 6 Bu çoculdarı beraber sahiplenelim' ÖZLEMYÜZAK Onun yaşamla ölüm arasındaki ince çizgisinin adı şiır. 26 yaşında. ancak 12-13 yaşlannda bir kız çocuğu görünümünde. 6 yaşlanndayken has- talığının tarusı konuluyor: "Kronik böbrek has- tası". Ve 20 yıldan beri haftanın 3-4 günü diya- lize bağh geçen bir yaşam. Hastaneler, serumlar. ığneler, ıki kez başansız böbrek nakli... Umutla- nn yüksehnesı ve ardından gelen devasa çöküş- ler... .\ncak şiir olabılmiş tutunabildiği dünya. Yazıyor. sürekli yazıyor. "Esldden birinin bana haksıznk yapüğnu dü- şündüğümde \a da öfkelendiğimde sesimi çıka- ramaz. yalnızca titrerdim. Ardından bir köşeye gi- dip yazardım. Sonra yazdıklarımı yırtıp atardun ama ben de rahaüanuş olurdum. Şimdi atnuyo- rum. Şiir, bir başka şiiri besByor" dıyor. "Ben hiç çocukolmadım ki anne._" dizeleri ıle başlayan ve hastane odalannda geçen uzun yıllan anlatan şı- ın, onun yaşamının bir anlamda özetı. Adı mı? Adı Serpfl Cıngülı Ama o, her şeyden önce on bınlerce böbrek hastası çocuk ve gençten valnız- • Kronik böbrek hastası çocuklann yatılı olarak kalabilecekleri, hem diyalize bağlanıp hem eğitimlerini sürdürebilecekleri bir merkez olarakplanlanan "Umut Köyü"projesi özel sektörün ilgi ve desteğini bekliyor. ca bir tanesi. Zorlu bir yaşam onlannki, haftada 3 gün 4-5 saat süren diyaliz seanslan, doğal ola- rak eğitimlerinden tutun çmeleri ıle kurabildik- leri ilişkılen de etkilıyor. .Aksayan dersler, çocuk- lannı diyaliz sırasında beklediklen için aıle bi- reylerinin kaybolan işgücü, maddı sıkıntılar... Fi- zıksel açıdan yaşıtlanndan gen kalmanın yol aç- tığı sorunlar ve kimı zaman bundan kaynaklanan toplumsal dışlanmışlık... Oysa onlann tek eksiği, böbrek hastası olma- lan. O kadar... Umutlan başkasından aktarabile- cek ve bedenlerine uyum sağlayabilecek tek bır böbreğe sahip olabilmek. Bunun dışında yaşam sürüyor. Kimi zaman aksayarak ama sürüyor. Bir vakıfvaronlara sahip çıkmaya çahşan: Çocuk Böb- rek Vakfı. Bu çocuklan ve gençleri topluma ka- zandırabılmek için 1997 yılından beri hizmet ve- riyor. Halk eğitim müdürlügü tarafından vakıfta görevlendinlen ögTetmenler, haftanm 5 günü gençlere ahşap, kumaş ve seramık boyama, bil- gisayar okur yazarlığı gibi eğitimler venyor. TİYATRO CRUPLARI BİLE VAR Gönüllü öğretmenler fen, Türkçe, matematik, Ingüizce gıbı dersler vererek eğitimlerini des- tekliyor. Böbrek hastası gençlerin oluşturdukla- n bir tıyatro grubu bile var. Çocuk Böbrek Vak- fı'nın başkanı Prof. Dr. FaikTanman. Tanman, yaşamını çocuk sağlığına adayan bir doktor. Emeklı olduktan sonra bir grup gönüllü ile kur- duğu bu vakıfta ılerleyen yaşına karşın imreni- lecek bir enerji ile çahşıyor. Vakfin asıl hedefı. bu çocuklann yatılı ola- rak kalabilecekleri, hem dıyaliz tedavisi görüp hem de egitimlerine de\am edebılecekleri, sosyal fa- aliyetlerini gerçekleştinp farklı beceriler kazana- bilecekleri geniş ve donanımlı bir alan. Adı bile hazır: Umut Köyü. Kendileri ile a\ııı hastalığı taşıyan diğer çocuklann yanında daha rahat yaşama olanağına kavuşacaklan, hastalık- lan ile banşık yaşamayı öğrenecekleri Umut Köyü. Böylelikle aıleler de iş kaybına uğrama- dan hem diğer çocuklanna da zaman ayırabile- cek hem hafta sonlan hasta çocuklan ile ilgile- nebilecekler. Gelişmış ülkelerde böbrek hastası çocuklann toplumsal dışlanmışlık yaşamamalan ve eğitim- lerini sürdürebilmelen içm yürütülen uygulama- lar bu şekilde. Ancak ne yazık kı Çocuk Böbrek Vakfı'nın "Umut Köyü" projesi maddi imkân- sızlıklar. arazi tahsıs edilmemesı ve yeterli gönül- lü desteği sağlanamaması yüzünden bir türlü ya- şama geçirilemiyor. "Umut Köyü" ve köylerini isteyen çocuklar ise "Lütfen bizi görün, aranız- davız, biraz ügi istiyoruz" dıye sesleruyor. Çocuk Böbrek Vakfı ile ılçılenenler ıçın telefon. 0 212 570 43 44-660 60 ll AKP DemokrasisiKabinede yapılan değişikliğin yöntemi, Başba- kan'ın fazla gergin zamanına rastladı. O arada, ça- lışma arkadaşlarına öteden beri tepeden bakmaya alışkın bir yöneticinin, yol ayrımı zamanı geldiğinde nasıl davranması gerektiğini bilemediğini de sergi- ledi. Anayasamız başbakana, bakanlann atanma bi- çiminde olduğu gibi onları görevden almak için de cumhurbaşkanına başvurma hakkını vermiştir. Bu iş- lemin adı politik literatürümüzde "az//"dir. Ancak Başbakan, 26 aylık hükümetinde görev ya- pan Kadından Sorumlu Devlet Bakanı'nı da, Bayın- dırlık ve Tanm bakanlannı da Resmi Gazete'de ya- yımlanan tezkerelere göre azil yolu ile değil, istifala- rı nedeniyle kurul dışında bıraktığını belirtmiştir. Bu dışanda bırakış biçimsel olarak doğru görünüyor. öyle anlaşılıyor ki 26 ay önce kabinesinde görevlen- dirdiği tüm bakanlardan birertarihsiz istifa mektubu almayı şart olarak koşmuştur. Bu şartı göreve gel- me uğruna "kuzu kuzu" benimseyen sayın milletve- killeri de Erdoğan Hükümeti'nde makam, koltuk ve kırmızı plakalı otomobil sahibi olabilmişledir. Sayın Başbakan, zaman zaman çıkan kabine değışikligi söy- lentilerini -ortam ve koşullaröyle gerektırdiği için- her defasında yalanlamakla kalmamış; sırf birileri ve o ara- da basın istediği için değışiklik yapılmayacağını söy- lemiştir. Bakanlannın çalışma temposundan mem- nun olduğunu da eklemiştir. Canlı yayında soğuk duş Ta ki geçen haftaya kadar.. Abartmadan söyleye- lim. Belkı o dönemlerde televızyon denılen alet he- nüz bulunmadığı için sabıkTanm Bakanı Sami Güç- lü'nün 2 Haziran Perşembe günü karşılaştığı soğuk duş, Cumhuriyet tarihinin 58. hükümetinde görev yapan öteki bakanlann hıçbirisini ürperterek ıslatma- mıştı. Sabık Tanm Bakanımızı CNN televizyonunun An- kara srüdyosunda canlı yayına almışlar. O, yakala- dığı fırsatı değeriendirmek amacıyla, yaptıklannı ve yapacaklannı hararetle anlatıyor. Aynı saatlerde Baş- bakan Çankaya'ya çıkmış; Cumhurbaşkanı'na Ba- kanlar Kurulu'nda değışiklik yapmak ıstediğıni söy- lüyor; aynlan bakanlann istifa mektuplanndan söz edi- yor ve yenilerini onaya sunuyor. Soyadı Güçlü de olsa; bu tatsız sürpriz bir politi- kacıyı en acımasız bir ortamda ekranda yakalıyor Ta- nm Bakanı'nın dilinin ucunda. ertesi günkü çalışma takvimine giren gündemle ilgili anlatılacaklar. Gelen telefonda ise örtülü azil haberi. Benzer bir başka soğuk duş, Kadından Sorumlu Devlet Bakanı Güldal Akşit'i bekliyor. Bakanlıktan istifa edişinin nedenini soran gazetecilere Bayan Ak- şit öyle bir şey olmadığını söylerken samimi ve iç- ten. Nereden bilsin ki bir gün aleyhine delil olarak kul- lanılacak bir istifa mektubu Başbakan'm sumenin- den gün ışığına çıkarılmıştır. Borç senedi gibi istifa mektupları.. Bir başbakan, birlikte yol arkadaşlığı yapacağı ba- kanlardan niçin peşin istifa mektubu alır ve onlan bi- rer tehdit silahı olarak saklar? Bunu anlamak zordur. Başbakanlar, bakanlan ileanlaşmazlığadüşebilir- len yorgun olduklannı gözlemlerler. Haklannda par- ti grubundan, yönetimden, kamuoyundan, seçmen- den gelen eleştirilerin yoğunluğunun bir yol aynmı kav- şağına geldiğini görürler. Yapacaklan şey, o bakanı davet ederek kendisine durumu anlatmak ve istifa- sının beklendiğini münasip bir bıçimde söylemektir. Sayın Erdoğan'ın beraber yürümek içm yola çık- tığı üç arkadaşını, o çok sevdiği söyleniien şarkıda- ki dizelerin aksine "yağan yağmurda ıslanmaya terk etmesi", bence bir karakter yapısını ele verme açı- sından ilginç bır ömek olarak politik tarihe geçecek- tir. Bakanlar Kurulu'ndaki öteki yol arkadaşlannı da, kendi elleri ile yazıp Başbakan'a verdikleri o yürür- lük tarihi boş bırakılmış istifa mektubu silahlannın han- gi tarihte vadesi gelmiş bir borç senedi olarak kar- şılanna çıkanlacağı sürprizi bekliyor Neylersiniz? Demokrasi ile tek adamlık yöntem- lerini bir arada götürmekte sakınca göımeyen ül- kelerin tadından yenmez cilveleridir bunlar. Anayasanız yürütme yetkısi ve görevi "Cumhur- başkanı ve Bakanlar Kunılu tarafından kullanılır" hükmünü koyarken "başbakan "lara "Bakanlar Kunılu'nun başkanlığı" dışında ayncalık vermez. Ay- ncalığı veren sizsiniz. "Beyefendi" diye söze başlar, "emredersiniz" diye bitirirsiniz. Onlar da emretmeyi analannın karnından itibaren kullandıklanna öylesine inanırlar ki.. Ne demiş şair? "insan putunu kendi yapar. Ken- di tapar.." Faks: 0 212 677 08 21 obirgrt(ğ e-kolay.net TERLE DE BULAŞIYOR Hepatit B'den aşı ile korunun tstanbulHaberServisi-Türkiye'de 5-7 milyon Hepatit B, 2-3 milyon Hepatit C hastası bulunu- yor. Uzmanlar, siroza, ardından kansere dönüşen Hepatit B hastalığından korunmanın aşı ile ön- lenebilecegini belırttiler. Türk Karaciğer Araş- tırmalan Derneği'nce düzenlenen, 5. Uhısal He- patoloji Kongresi'ne katılan uzmanlar hepatit hastalığına dikkat çektıler. MÜ Tıp Fakültesi Gastroenteroloji Bilım Dalı Başkanı Prof. Dr. Nurdan Tözün, Türkıye'de her 3 kişiden l'inin Hepatit B \ırüsü ıle karşılaştığını belırterek "Top- hundayüzde5-8 oranında Hepatit Btaşrnası.yüz- de 1^ oranında da Hepatit C taşryicısı bulunuyor. Hepatit C'nin \iizde 80'i kronikleşr>or, B tipi he- patitin ise yüzde 5-8'i kronikleşerek sonra siroza ve kansere dönüşüyor" dedi. Avustrarya Royal Brisbane Hastanesi Araştır- ma Vakfı Klinık Araştırma Merkezi Dırektörü Prof. Dr. Graham Cooksle> de Hepatit B ve C'nin si- roz ve kanser yoluyla toplumu önemli oranda et- kilediğini belirterek Hepatit B'den korunmanın yolunun aşı olduğunu söyledi. AÜ Tıp Fakülte- si Hepatoloji Enstitüsü Müdürü Prof. Dr. Cihan \urdayduı da Hepatit B virüsünün kan yoluyla, cınsel yolla bulaştığını anımsatarak "Hepatit B ve C viriisü terde ve tükürükte de bulunuyor ve bir başkasıyla yakın temas sırasında, eğer o kis>- de açık yara varsa hastalık bulaşi\or" dedı. -