17 Mayıs 2024 Cuma English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
SAYFA CUMHURİYET 30 NİSAN 2005 CUMARTESİ 8 HABERLERIN DEVAMI TURKIYE Istanbul Edirne Y_ 15 Sinop Y 14 Adana Y 21 Y 17 Samsun Y 14 Kocaelı Y 16 Trabzon Y 15 Çanakkale 17 Gıresun Y 15 Izmır PB 20 Ankara Y 13 Manisa PS 21 Eskışehir Y 12 Aydın PB 21 Konya Y 15 Denızli PB 20 Sıvas Y 13 Zonguldak Y 12 Antalya PB 24 Kars Parçalı bulutlu Mersin Diyarbakır Şanlıurfa Mardin Siirt Hakkân Van Y PB PB PB PB PB PB 21 24 26 22 24 18 18 Butun yjrt parçalı yer yef çok bulutlu, Marmara, Iç Ege, Doğu Akdeniz, Iç Ana- dolu. Karadenız, Doğu ve Gurteydoğu Anado-u'nun batısı ile Erzurum ve Kars çevrelen sağanak , r e gOK gunjltulu sağanak yağtstı geçecek. HavasıcaHığı Do- gu Karadenız ın doğusu He Doğu ve Guneydogu Ana- dolu'nun doğusunda braz artacak. dığer yerterde hıs- sedılır derecede azalacak DIS MERKEZLER Oslo Helsınki Stockholm Londra Amsterdam Brüksel Parıs Bonn Y PB PB PB PB PB B PB 13 9 11 22 20 21 24 27 Münih PB 23 Zürih Berlın Budapeşte Madrıd Vıyana Belgrad Sofya Roma Atina PB B B PB PB PB B B 20 20 28 20 18 16 22 22 PB 25 Şam Moskova Aşkabat Astana Taşkent Bakû Bışkek Tıflıs Kahıre B Y PB PB B Y Y A 1b 31 21 27 22 24 12 29 B 37 Sslı ~, BUutu ^ Ço« bulırtİL . Yagrpurlu Kartı _i Sulu kar ı 3ok gurj ulu G U N C E L CÜNEYT ARCAYÜREK • Baştarafı 1. Sayfada mışıl mışıl uyuyor mu? Uyuyor. Bakanı alaya alan yok. Neredeyse ninni söyleyecekler başucunda. Hükürnet üyesi Koç; içinde bulunduğu ekibin vergi uygulam-alarını eleştirirken halkı (kaz deme- si gerekirken) yolunan tavuğa benzetiyor. Doğru- dan halkın carı na okuyan dolaylı vergilerin top- lanan vergilerde yılın ilk üç ayındaki payının yüz- de 69.2'ye yükseldiğini bilerek mi bu değerlen- diımeleri yapıyor, belli değil. Vergilerden sooımlu Unakıtan soyadlı bakan da (Başbakan'ın bir taksi durağında şoförierie sohbet etmesinden sonra) özelden ticariye dö- nüştürülen araçlardan alınacak vergiyi bir yük- seltiyor, bir indıriyor. • • • Hükümet; medyadan, muhalif partilerden, de- mokratik kurultışlardan şikâyetçi olabilirama; bü- rokratlardan yakınması olanaksız. Işte bir örnek: Merkez Bankası Başkanı Sürey- ya Serdengeçti üstelikTBMM Plan ve Bütçe Ko- misyonu üyelenne verdiğı brifingde -tıpkı Başba- kan gibi konuştu-, öyle dudak bükmeden dinle- yıniz lütfen, "ekonomide 'müthiş' bir iyileşme" yaşandığını söyledi. Daha neler söyledi, neler. Geçenlerde bir ya- bancı gazeteye verdiği demeç nedeniyle hükü- metin eleştiri oklarına hedef oldu ama... Şimdi "bu hükümet döneminde hemen herşeyin olağa- nüstü tıkınnda g/ttiğini" söyleyerek acaba affı şa- haneye mazhar oldu mu? Olduuuuu! Enflasyon ve büyüme rakamlarının "çokiyisey- rettiği" ifadesini olumlu saptamalarına ekledikten sonra, lütfen dlerin bir nefes alınız ve... bir kıyas- lama gerekirse ha RTE, ha Serdengeçti fark et- mez dedirten şu sözlerine sakın hayret etmeyiniz. (DİE'nin nüfusun yüzde 11 'inin işsiz olduğu açıklamasından sonra) Serdengeçti; "...Işsizlik sorunu dünya konjonktüründen kaynaklanıyor. Bütün dünyada (RTE de böyle diyor) ışsizlik artı- yor. (RTE de şöyle diyor) Bize özgü bir durum yok. Ancak bizdeki büyüme (RTE de böyle diyor) istih- damı arttırmaya (ışsizlikazalmaya) başladı" diyor. Bu söylem madalyonun bir yüzü. Ya öteki yü- zü? • • • Merkez Bankası Başkanı'nın açıklamalarına suspus olmayacak bilgi sahibi milletvekillerı de var komisyonda. CHP Antalya Milletvekili Os- man Kaptandinliyor Serdengeçti'nin, herşeyden geçen konuşmasını ve... Breefendim insaf, diyor: "Etiyopya 'da da enflasyon yüzde 5.5, büyüme ise yüzde 11. Yani ekonomikgöstergelerTürkiye'den daha iyi durumda. Veiakin insanlar açlıktan kınlı- yor. Bizde de enflasyon ve büyüme rakamlan iyi ama insanlaraçlıkyaşamaya başladı." Başkanla vekil arasındaki şaşırtıcı tezat açılıp saçılınca; nediyecek derken, Serdengeçti; "Ora- da da yüzde 30 büyüyen ekonomiler var, var ama açlıkyaşanıyor. A frika 'ya ben de şaşınyorum " de- mez mı? Der, diyor. Türk halkı da nüfusun büyük bölümünün açlık sınırındayaşam savaşı vermesinden habersizgö- rünerek aynı telden çalan Başbakan'la Başkan'ın açıklamalarına şaşırıyor. Onlar Afrika'ya, biz on- lara! MESELA DEDİK ERDAL ATABEK Yeni hayvanlar bulunuyor... I Baştarafı Arka Sayfada hayvan, bu bıçimin dışında da görülebiliyor. Siz bunu zararsız saıup yanınıza sokulmasına izin veriyorsunuz. hatta acıyıp yardım ediyorsunuz, kimi zaman banıuna. kimı zaman yemek sorununu hallediyorsunuz. Ama işte adı da öyle, 'hain akrep' sizi hiç ummadığınız an- da sokup bir tarafınızı felç ediyor. Bir süre düşünemı- yorsunuz. kolunuzu kaldıramıyorsunuz. öyle hiç hare- ket etmeden durumun düzelmesıni bekJiyorsunuz. O ise, yaptığı işten tnemnun, bekleyip duruyor. Bekliyor ki, siz yeniden 'herhalde kaza oldu' deyip ona yak- laşırsanızyenidensoksun. "Nedenbunuyapıyor?'di- ye sormanız boşuna olur. onun huyu böyledir, 'hain akrep' sokmadan duramaz, duramayacaktır. Işte bunu bilirseniz, böyle 'hain akrep' türüne yapılacak olanı baştan yaparsınız, siz de kurtulmuş olursunuz, çevre- ye de yarannız dokunur. Yılanus dolanus... D u da 'dolanan yılan' dıye yeni bir yılan rürü olu- JLJ yor. Ev yılaıudır, hem zararsızdır hem de uğuru vardır dıye bıliniyor. Öyle sanılıyor ama bu yenı türün öyle olmadığı sonradan anJaşıhyor Bu 'yılanus dola- nus', sizı çok seviyor gibi yaklaşıyor, siz de başını se- vip okşuyorsunuz, yılanlardan uzak kalmak ne yanlış- rruş diyorsunuz. Bu yılan da tatlı tatlı sıze dolanıyor, ama sonradan öyle bir oyun oynuyor ki şaşıp kalıyor- sunuz. Size dolandığı için elınizı kolunuzu da kıpırda- tamıyorsunuz. Istediği süre size dolanıp alacağını alı- yor. Işi bittiği zaman da sizden çözülüp uzaklaşıyor. Siz yılanın hâlâ sûren sıcaklığıyla uzanmış yatarken aslın- da zehirlenmiş olduğunuzu anlıyorsunuz ama artık ya- pacak bir şeyiniz yok. Eğer ölmez de sağ kalırsanız bir daha öyle bir yılanın başını okşamayacağmızı biliyor- sunuz. Pahalıya gelen bir ders oluyor da, gene de geç- miş olsun demek gerekiyor. Memurlaratüpbebek • ANKARA (AA) - Memur ya da memur eşi ka- dınlar ile yeşil kcart sahiplerinin tüp bebek tedavi- sine ilışkin uygulamanın esaslan belirlendi. Sağlık Bakanlığı Müsteşan Necdet Ünüvar imzasıyla il valiliklerine gönderilen genelgeye göre tüp bebek işlemi, kadın ha.sta 40 yaşma kadar en fazla 3 uy- gulama ile sınırlı olmak üzere yapılabilecek. Incirlîk'te tarüşmalı izin Sezer'in onayladığı kararnameIncirlik'in 'lojistikmerkez'olarak kullanımını içermiyor. ABD, üssü lojistikmerkez olarakkullanmaya Başbakan 'ın 'îalimatnamesiyle 'başlayacak AYHAN ŞİMŞEK ANKARA - Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer, Irak'ta- ki koalisyon güçlennın Türki- ye'deki üslerden yararlanması- nı "1 yü süreyle" uzatan Ba- kanlar Kurulu kararnamesini onayladı. Sezer'in dün onayla- dığı kararnamenin Incirlik'in "lojistik merkez" olarak kul- lanımını içermediği, yalnızca 23 Haziran 2003 te çıkanlan genel kararnamemn 1 yıl uzatıl- masını kapsadığı öğrenildi. Hükümetin yeni bir kararaa- me çıkarmadan, Başbakan'ın "talimatnanıesiyle" .ABDye Incirlik'te geniş yetkiler tanı- ması soru işaretlerine neden ol- du. Cumhurbaşkanı'nın dün onayladığı kararname, 23 Hazi- ran 2005 'ten itibaren geçerli olacak. Türk ve ABD'li askeri yetki- lıler ise Başbakan'ın sıyası ta- lımatının ardından încirlik'in lojistik merkez olarak kullanı- mı konusunda mutabakatı ta- mamladı. tncirlik"in ne zaman lojistik merkez amaçlı olarak kullanılmaya başlanacağı ko- nusunda ise Türk ve ABD'li yetkililerden bilgi alınamadı. Hükümetin, Irak'taki koalis- ABD'NİN BOP ÜSSÜ İNCİRLİK1 tstanbul Haber Seryisi - îstanbul Barosu Başkaru Kazım Kolcuoğlu, tncirlik Üssü'nün. ABD tarafindan kullammına izin veren kararnamenin süresinin bir yıl daha uzatılmasının, ABD'nin Büyük Ortadoğu Projesi'nin yaşama geçirilmiş olduğu bir dönemde, ABD ve yandaşı ülkelerin uçaklanna blok izin verilmesi anlamma geldiğıni söyledi. Kolcuoğlu, "Tek kutuplu ve küresel boyuttaki Yenı Dünya Düzeni'ne karşı ulusal politika saptanması yerine, tncirlik'in bölgeyi tümden kontrol altında tutacak bir üs haline dönüşmesine yol açacak olan bu tür kararlardan sakınılması gerekmektedir" dedi. yon ülkelerine Türkiye'deki üs- leri kullanma izni veren 23 Ha- ziran 2003'teki kararnamesi "gizli kararname" olduğun- dan, uzatma kararnamesinin de Resmi Gazete'de yayımlanma- sı beklenmiyor. Gizli kararname temel alına- rak ABD'ye verilen izin, lojis- tik amaçlı askeri uçaklann tn- cirlik'i "blok izin" ile kullana- bilmesini içeriyor. Buna göre ABD, Irak ve Afganıstan'a gi- decek öldürücü olmayan aske- ri malzemeleri, dev sivil kargo uçaklan ile tncirlik'e, buradan da askeri uçaklarla operasyon bölgelerine taşıyabilecek. ABD uçaklan her iniş ve kal- kış için izin almayacak, bildi- rimle yetinecek. ABD BÜYÜKELÇÎLÎĞI 'Türkiye'nin dostuyuz'ANKARA (Cumhu- riyet Bürosu) - AB- D'nin Ankara Büyükel- çiliği, "Türkiye'nin P- KK terörünü yok etme çabalarında ABD'den daha iyi dosru olmadı- ğını ve bu yöndeki iş- birliğinin süreceğini" bıldırdi.Elçüik,KuzeyI- rak'ta serbestçe dolaşan terör örgürü eski yöneti- cisı Osman Öcalan ın yerini bılmediklerinı, ya- kalandığı takdirde Türki- ye "ye teslim edileceğini bildirdi. ABD Dışişlen Bakan- lığı tarafindan yayımla- nan "Küresel Terorizm Modelleri 2004" rapo- runda, PKJC'nın amacı- nın "bağımsız ve de- mokratik bir Kürt dev- leti kurmak" olarak be- lirtilmesinin, bazı gaze- teler tarafindan eleştiril- mesi üzerine büyükelçi- likten yapılan açıklama- da, aym ifadenin önceki raporlarda da yer aldığı arumsatıldı. Açıklamada şöyle deni'.di: "Söz konusu cümle yalnızca PKK'nin ama- cını kendi tarif ettiği şe- kilde belirtmektedir. Hiçbir şekildeABD'nin bn amaçları destekledi- ği anlamını taşımamak- tadır. PKK'nin bir te- rör örgütü olduğu yo- lundaki ABD görüşün- de ve ABD'nin PKK tehdidinin saf dışı edil- mesine yardımcı olma konusundaki yükümlü- lüğünde hiçbir değişik- lik yoktur. tnsan öldü- ren, sindirme polirikası güden, gasp yapan ve diğer yasadışı faaliyet- lerde bulunan gruplar, amaçları her ne olursa olsun terörist örgütler- dir. PKK gayet açık şe- kilde bu kategoride yer almaktadır." Öcalan nerede? Bu arada Osman Öca- lan'm yerini bilmedikle- rini kaydeden ABD'nin Ankara Büyükelçiliği yetkilileri, yakalandığı takdirde Türkiye'ye tes- lim edileceğini bildirdi. Yetkililer Öcalan'ın da PKK gibi terörist oldu- ğunu vurguladılar. Atatürk'ün manevi kızı öğrencilerle Atatürk'ün manevi kızı Ülkü Adatepe, Fe>"ziye Mektepleri Vakfi Özel Erenköy Işık llköğretim Okulu'nda öğrencilerle bir araya geldi. Ata- türk'ün Çankaya'dan Florya'ya, Gazi Çiftliği'nden Savarona'va kadar can yoldaşı olan Adatepe, çocukluğunun en güzel günlerini geçirdiği Atatürk'le ilgili anılarını anlattı. Adatepe, Atatürk'ün rahatsızlığına karşın Hatay'ın Türk topraklarına katılması için Antakva'ya gittiğini belirterek "Doktorlar, Atatürk'ün oraya gitmemesi durumunda 7 yıl daha yaşayabileceğini söylemişlerdi" diye konuştu. (Fotoğraf: AA) Erdoğan: Avrupa tahrik ediyor ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Başbakan Tayyip Erdoğan. Ermenistan ile siya- si ilişki kurabılecekJeri mesajı verirken etnık milliyetçiliğe karşı Türk yurttaşhğı yerine Türkiye yurttaşhğı üst kimliği- ni kullanma taraftan olduğunu belirrti. Erdoğan, ülkeye dönü- şünde "davul zurna Ue kutla- dığı" 17 Aralık tarihi için ise bu kez "tçimden bir tel kop- tu" eleştirisini yaptı. Erdoğan, Milhyet yazarlany- la yaptığı görüşmede şu mesaj- lan verdi: -AB eleştirisi: 'Gecikmeksi- zin' denmesıne karşın, bir yıl ilerisine tarih verilmesi bizi üz- müştür. Aynca bu unlü 19. pa- ragraf Kıbrıs ile ilgili' önümü- ze gelince 'Bu iş olmaz' dedik.. Içimden bir tel koptu... Gelen paragrafin ilk hali bizi şoke et- 'PROVOKASYONLARA İZİN VERMEYECECİZ' ANKAR\ (Cumhuriyet Bürosu) - Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, hükümete yönelik eleştirilere "Ulusa Sesleniş" ko- nuşmasmda yanıt vererek. "Açık veya örtülü tahriklere, provokasyonlara asla prim vermeyeceğiz. Kuru hamasetle, asüsız vehimlerle, kısır çekişmelerle ve içi boş sloganlarla bir yere varüamaz"' dedi. Ekonomideki gelişmelerin sosyal yaşama ve piyasalara yansımadığmı da itiraf eden Erdoğan, bunun zamanla etkisini göstereceğini savundu. Başbakan, hü- kümetin AB macerasında yeni bir dönemin kapısım açtığını, 3 Ekim 2005 tarihinde tam üyelik müzakerelerinin başlayacağı- m söyledi. Müzakere sürecinin son derece çetin olacağmı kay- deden Erdoğan. "Zaman zaman hepimizi zorlayacak, hatta isyan ettirecek sıkıntılı tartışmalar yaşanabilir" dedi. ti. Eğer paragraf meselesi hal- lolmasa bir defa, oradan kopar gelirdik. -Milliyetçilik: Bana sorduk- lannda Güneydoğu'da birinci parti olduğumuzu söylüyorum. 'Ben Siirt millervekiliyim, eşim Siirtli, Arap' diyorum. A- ma AB burada kasıtlı olarak mil- liyetçi cereyanı tahnk ediyor. Tabii birbaşka milliyetçilik dep- reşmeye başlıyor. Bunlar yanlış. -Türkiye yurttaşhğı: Anaya- sa 'Türkiye Cumhuriyeti'ne vatandaşlık bağıyla bağlı herkes Türk'tür diyor. Ancak Türk vur- gusu yapınca bazı vatandaşlar yanlış kavnyor. Başka köken- den olanlar farklı kavnyor. Tür- kiye vatandaslığı eşittirTürk ifa- desi dendiği zaman evet, orada sıkıntı yok. Tabii ki vatandaşlık esas. Vatandaslığı halkm nasıl anladığı da çok önemli. Üst kimlik Türkiye Cumhuriyeti va- tandaşlığıdır. -Ermeni sorunu: Eğer Erme- nistan samimiyse o da arşivleri- ni açsuı. Üçüncü ülkeler de aç- sın. Bunun üzerinde tarihçiler, siyaset bilimciler, uzmanlar ça- hşmalannı yapsın. Ondan son- ra siyasetçiler bu işin nihai ka- rannı versin. Biz tarihimizle he- saplaşınz. Onlar da tarihleriyle hesaplaşmaya hazır mı? AB halkımn ruh sağhğı bozuk • Baştarafı 1. Sayfada bıraktığını söyledi. Dünya Sağlık Orgü- tü'nün son araştırmalanna göre Avrupa'da- ki nörolojik hastalıklann tüm hastalıklar içindeki payının yüzde 35'i bulduğunu da hatırlatan Olesen, "Bütün bu hastalıklar AB'ye 386 milyar Avro'ya mal oluyor. Bunlara bir de 30-40 yıl süren bakım ve tedavi sonrası hizmetler de katıldığında, yılda 600 milyar Avro'nun üzerinde bir tutara ulaşıyoruz" dedi. Olesen, uygarlık stresinin neden oldu- ğu hastalıklann yanı sıra yaşlanan Avru- pa toplumunun da nörolojik bilimlere yö- nelik bir meydan okuma olduğunu belir- terek AB 'nın bu alandaki bilimsel araştır- malar için yenı fonlar ayırması gerektiği- ni savundu. Bir başka endişe venci tam da Budapeşte Üniversitesi ögretim üyelerin- den Prof. Tamas Freund tarafindan dile getirildi. Freund, "Özellikle Doğu Avru- pa ülkelerindeki dönüşümlerden sonra bu bölgelerde, insanların özel hayatla- rındaki güvensizlikler, ışsizlik korkusu ve gelecekten umut kesmeleri, nörolo- jik hastalıklarda devasa bir gelişime y- ol açtı" dedi. G U N D E M MUSTAFA BALBAY • Baştarafı 1. Sayfada değerlendiriyorlar: "Halk bizi seçtiğine göre, tabii ki devlet kurum- larına da hâkim olacağız!" Eğer bu mantık geçerli olursa; her iktidar deği- şikliğinde devlet yeniden yapılanacak demektir ki, buna hiçbir ülke dayanamaz. Çöker! • • • Nisan ayı, devlet kurumlarıyla hükümet arasın- daki baharın bittiğini ortaya koydu. Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer hükü- metle temas anlannda yaptığı uyarılarını önemli günlerdeki konuşmalarıyla ve açıklamalarıyla bir üst boyuta çıkardı. Genelkurmay Başkanı Orgeneral Hilmi Özkök. 20 Nisan'daHarpAkademileri'nde yaptığı konuş- mayla içte ve dışta Türkiye'nin durumunu kendi kurumunun penceresinden aktardı. Konuşmada hükümetin uygulamalarına yönelik değerlendir- meler de vardı. Anayasa Mahkemesı Başkanı Mustafa Bumin mahkemenin kuruluş yıldönümü nedeniyle 25 Ni- san'da düzenlenen törende hükümet üyelerinin gözlerınin içine baka baka şu mesajı verdi: "Türbanla uğraşmayın. Yasa yapmakla hak elde etmiş olmazsınız. Geçmişte bu işle uğraşan par- tiler kapatıldı. Bunu Avrupa Insan Haklan Mahke mesı (AİHM) de onayladı." AlHM'deki Türk yargıç Rıza Türmen'in Bu- min'in konuşması paralelinde açıklama yapması hukukun doğasıydı. Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısı Nuri Ok, dün Yargıtay Onursal Günü nedeniyle düzenlenen top- lantıda yukanda altını çizdiğimiz mesajlan genel- leyerek sürdüren bir konuşma yaptı. Ok'un konuşmasını Adalet Bakanı Cemil Çi- çek ya da hükümet üyelerinden bazıları da dinler diye düşünüyorduk. Olmadı. Arkadaşımız llhan Taşcı bunun nedenini araş- tırdı. Şu çıktı: Çiçek de dahil olmak üzere siyasilere davetiye gönderilmemiş. İlk kez böyle bir geleneğin başla- tılması benimsenmiş. önceki yıllarda bu toplantılara Adalet Bakanı katılır, dinlerdi. Bu, kuvvetler ayrılığı mı kopuş mu? • • • Sezer ve özkök'ün ardından Bumin'in açıkla- maları hükümet katında değişik yankılar uyandır- dı. Tüm Meclis'in başkanı mı yoksa AKP'nin Mec- lis Başkanı mı olduğunu zaman zaman karıştıran Bülent Annç, durumu yasakçılık olarak yorumla- dı. Başbakan Erdoğan, hak hukuktan doğar deyip derin bir değerlendirme yaptıktan sonra, millı ira- deye gönderme yaptı. Dışişleri Bakanı Abdullah Gül, demokratikleş- menin devam edeceğini anlattı, ülkelere göre öz- güriük tarifi değişmez, dedi. Adalet Bakanı Cemil Çiçek ise konuşmanın ki- şisel olduğunu, yeni bir şey içermediğini, büyüt- memek gerektiğini söyledi. Bu tablo şöyle özetlenebilir: Dağınık! özeti biraz daha açmak gerekirse... Devlet kurumlan AKP'yi kendine gelmesi için sarsıyor. Duruma göre sallıyor... AKP ise devlet kurumlarını sallamıyor... ankcum " cumhuriyet.com.tr SHP tepklll: Utanç tttlfakı Harineyardımı yeniden Köşk'te ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Hazine yardımı alacak partileri sınırlayan yasa. TBMM Genel Kurulu"nda ikinci kez görüşülerek yeni- den Çankaya Köşkü'ne gönderildı. Cumhurbaş- kam'nm daha önce yasayı iade etmesi, AKP ile CHP arasındaki uzlaşmayı etkılemedı. TBMM Genel Kurulu'nda dün görüşülen yasa, AKP ve CHP milletvekillerinin oylanyla yeniden yasa- laştınldı. Siyasi Partiler Yasası'nın geçici 16. maddesinin kaldmlması sonucu, Meclis'te se- çim sonrası katıhmlarla temsil olanağına ka\Ti- şan partilerin Hazine yardımı alması engellendi. Buna göre, Meclis'te 3 ile 20 milletvekili ara- sında temsil edilen partiler. son seçimde yüzde 7'nin altında oy almışsa Hazine'den yardım ala- mayacak. Bir partinin Hazine yardımı alabilme- si, son seçimde yüzde 7 oy alması veya grup kurması koşuluna bağlı olacak. Bu durumda, son istifalarla Meclis'te temsil edilen ANAP ve SHP'ye yasanın yürürlüğe girmesinden sonra devlet yardımı verilmeyecek. Devlet yardımı alan partiler, AKP, CHP. DYP, MHP ve GP ile sınırlı olacak. Yaptığı açıklamada AKP ve CHP'ye tepki gösteren SHP Genel Başkanı Murat Karayalçın. düzenlemenın yasalaştınl- ması için bir "utanç ittifakı" oluşturulduğunu belirrti. Karayalçın. "Bu yasaya oy veren ve onaylayan tüm CHP ve ÂKP miûervekilleri yaşama görevini kötüye kullanma suçu işle- mişlerdir" ifadesini kullandı. Kartal'ın tahliye talebi reddedildi • İstanbul Haber Servisi - DHKP Cnın üst düzey yöneticilennden Ercan Kartal'ın "Saban- cı suikastı"run talimatını verdiği gerekçesiyle yeniden yargılanmasına devam edildi. İstanbul 14. Ağır Ceza Mahkemesi'ndeki duruşmada Kartal, "Bayrak yakıldı sa\ lan ile halkımızı al- datanlann vatan sevgisi ile alakalan yoktur. Va- tan sevgisinin olabilmesi için bağımsızhktan söz edip bu yolda mücadele edilmesi gerekli" dedi. Kartal'ın tahlive talebi reddedildi.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle