23 Aralık 2024 Pazartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
20 MART 2005 PAZAR CUMHURİYET SAYFA HABERLER Zeki Sezer: Duble kazık • BURDUR (Cumhuriyet)-DSP Genel Başkanı Zeki Sezer, Burdur ADD Şubesi'ni ziyareti sırasında, "Atatürk'ü kullamp, yanlış işler yapıp Atatürk'e zarar verenler var. Onun için gerçek Atatürkçüler çok çahşıp, doğru şeyler yapıp, laik, demokratik Cumhuriyet'in bekçisi, güvencesi oldııklannı göstermeliler. Atatürk'ün adını kullanarak 'Bütün Atatürkçüler benım partime oy verecek' diyenlerın Atatürk'e zarar vereceklerini düşünüyorum" dedi. Ardından Burdur Belediye Düğün Salonu'nda da vatandaşlarla bir araya gelen Sezer, "AKP hükümeti, bizden hükümeti alıp başa geçtiğinde hiçbir şey yapmadı. Sadece yatınm olarak gördükleri duble yol yapıldı. Bunlar duble yol değil, duble kazık. Geçen yıl yapılan yollar, bu sene onarılmaya başlandı" diye konuştu. TDK'den CHP'ye yeni dava • ANKARA (Cumhuriyet) - Türk Dil Kurıımu (TDK), Atatürk'ün vasiyeti gereği Iş Bankası gelirlerinden 2003 yılı için kendisine ödemesi gereken payı vermediği gerekçesiyle CHP aleyhine 17 tnlyon liralık dava açtı. TDK'nin, CHP'nin hissedan olduğu Türkiye Iş Bankası'nın hisse senedi gelirlerinden 2001 yılı için ödenmesi gereken payı vermediği gerekçesiyle parti aleyhine açtığı dava da sürüyor. Sağlık Bakanlığı personel alıyor • ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Sağhk Bakanlığı, 13 Aralık 2003 tarihinde yapılan sınava girip ışe yerleştirılmeyenler arasından 4 bın 476 sözleşmeli sağlık personelinin işe alınacağını açıkladı. Sözleşmeli sağlık personelinin işe yerleştirme işlemleri, Milli Eğitim Bakanlığı Eğitim Teknolojileri Genel Müdürlüğü Ölçme Değerlendirme ve Açıköğretim Kurumları Daire Başkanlığı'nca yapılacak. Işe yerleştirilmek isteyen adaylann başvuruları da ıl milli eğitim müdürlüklerindeki başvuru bürolarında alınacak. Başvurular, 23 Mart 2005 tarihinde başlayıp 1 Nisan 2005 tarihinde sona erecek. Okuyan'dan Erdoğan'a eleştipi • ANKARA (AA) - DTP Genel Başkanı Yaşar Okuyan, "SSK'lerden hiçbir fotokopi ve ek bir belge istenmeyeceğine" ilişkin Başbakanhk genelgesi ile hem belge istenmeyeceğinin belirtildiğini, hem de olası bir usulsüzlükten memurun sorumlu tutulduğunu kaydederek "Gariban memur Başbakan'ın cakası için feda ediliyor" dedi. CHP'li Öymen, Kara Kuvvetleri Komutanı Büyükanıt'a yönelik eleştirilere tepki gösterdi: 'Uyannın içeriği önemli'• Orgeneral Büyükanıt'ın terörle mücadelede sıkıntılı bir döneme girildiği yönündeki uyarıları nedeniyle siyasiler tarafından eleştirilmesine tepki gösteren Öymen, 'SayınBüyükanıt, sorumluluğu gereği uyanyor' dedi. ANKARA (CumhuriyetBü- rosu)-CHP Genel Başkan Yar- dımcısı Onur Öymen, PKK/Kongra-Gel militanları- nın büyük bölümünün Türkiye kırsalına geçtiklerını açıklayan Kara Kuvvetleri Komutanı Or- general YaşarBüyükanıt'ı eleş- tıren siyasılere tepki gösterdi. Öymen, "Eğereleştirilmesi ge- reken bir şey varsa, hükümetin neden buna daha önceden ön- lenı almadığıdır. Sayın Büyü- kanıt, sorumluluğu gereği uya- nyor" diye konuştu. CHP Genel Başkan Yardım- cısı Öymen, Büyükanıt'ın so- rumluluk taşıyan bir asker ola- HÜKÜMET YASAL HAZIRLIK DÜŞÜNMÜYOR ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Kara Kuvvetleri Komutanı Orgeneral Yaşar Büyükanıt, büyüyen terör tehlikesine karşı mücadele unsurlarının azaldığı eleştirisinde bulunurken, hükümet "Gerekli yasalar çıku. Bu konuda bir yasa hazuiığunız yok" mesajı veriyor. Orgenaral Büyükanıt, geçen hafta yaptığı açıklamada, terörle mücadelede ellenni sınırlayan yasal mevzuata ışaret etmiş ve PKK'nın silahlı unsurlarının sayısındaki artışa dikkat çekmişti. Bu konuda bılgi veren, ancak isminin verilmemesini isteyen bir bakan ise şu açıklamayı yaptı: "Polemiğe girerek, karşı yanıt vermek niyerinde değilim. Ancak AB sürecinde çıkması gereken yasalar vardı, Bu yasal düzenlemeler çıkü. Terörle mücadeleyi sınırlayan düzenleme olduğu inancında da degilim. Bu nedenle TBMM'ye sevkedeceğimiz bir yasal düzenleme bulunmuyor. Gitmesi gerekenlerin tümü Meclis'ezatengituT' rak görev alanı içerisinde önem- li bir uyanda bulunduğunu söy- ledi. Öymen, "Bu uyarının de- ğil de, Sayın Kara Kuvvetleri Komutanı tarafindan yapüma- suıabasuun birbölümünün öıı- ceük vermesini yadırgıyoruz. Tarnşılması gereken, uyannın içeriğidir" diye konuştu. Türki- ye'ye AbduÜah Ocalan'ın ya- kalandığı dönemdeki kadar te- rörist sızdığırıın söylendiğine dikkat çeken Öymen, "Bunla- ruı 1500 kadaruun da Türk sı- nırına yakuı konuşlandığı bili- niyor. Eğer eleştirilmesi gereki- yorsa, neden hükümetin daha öııcc buna önlern almadığı eleş- tirUmelidir" dedi. Dışişlerı Bakanı Abdullah Gül'ün sözlerinı yadırgadığını belirten Öymen, "Kendisinden beklenen, şerefli askerini eleş- tinnek yerine Kuzey Irak'taki PKKkonuşlanmasına niçin hü- kümetin engel olmadığmı açık- lamasıdır" değerlendirmesini yaptı. Hükümetin asker gön- derme yetkisi aldığına da dik- kat çeken Öymen, "Ama uygu- lamamıştır. Esasüzerindedurul- masıgereken konularbunlardır. Biz bunu Kuzey Irak'tan PKK'nin tasfiyesineyönelikhü- kümetin birpoütika oluşturama- ması olarak değerlendiriyoruz. Hükümet başanh birsonuç ala- madı. ABD'yi ikna edemedi. Sı- nır güvenliğimizi sağlayamadı" diye konuştu. Hiçbir yetkilinın Büyüka- nıt'ın sözlerini tekzip etmediğı- ni, çok başanh bir Irak politı- kasının olduğunu söyleyeme- diğini anımsatan Oymen, şu de- ğerlendirmeyi yaptı: "Bazı köşe yazarlan da koro- ya kaülmışlardır. Benceçok yan- lış ve haksızbir şey yapılmakta- dır. Komutanlann enönemligö- revlerinden biri ülkenin çıkar- laniçin çalışmaknr. Gerekli uya- nlarda bulunmaktır. O bakun- dan Kara Kuvvetleri Komuta- nı'nın açıklamalannın görevsa- hasıyla ilgili sorumluluk anlayt- şuıdan kaynaklandığuıa inaııı- yoruz. Şunu da kimse unutma- malı ki, PKK nedeniyle Türki- ye yeni şehitierverirse, bu konu- da dasorumluluktaşıyacakolan komutanlann uyangörevi yap- malan en doğal haklan ve gö- revidir. Çünkü, üziicü olaylar- da sorumluluk taşıyacak insan- lann bunlannortayaçıkmama- sı için önleyici bir poütika izlen- mesini talep etmek de en doğal haklandır. Sayın Kara Kuvvetleri Ko- mutanı'ııın verdiği bilgiler çok ciddi bir durumun ortada ol- duğunu gösteriyor. Ne yaak ki, hükümetten bu yönde bir açık- laına duyamadık." TOBB GÜNDEME GETİRDİ Ermenistan sınınm açma tartışması • TOBB, Türkiye'nin yatınm olanaklarının geliştirilmesi için Erivan- Kars sınırının da açılmasını isteyen bir rapor hazırlayarak EKK gündeminde konuyu tartıştırdı. Bu değerlendirmenin ardından konu, görüşleri alınmak üzere Başbakan Yardımcısı Şener tarafından Ulaştırma Bakanlığı'na soruldu. EBRUTOKTAR ANKARA-Kars-Eri- van sınırının açılması önerisinin Ekonomik Koordınasyon Kuru- lu'nun (EKK) ocak ayı toplantısında değerlen- dirildiği ortaya çıktı. Ya- tınmın önündeki her tür- lü engelnı kaldırılması- nın kararlaştırıldığı top- lantıda, Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği'nin (TOBB)buyöndekiçö- züm önerilerı masaya yatınldı. Başbakan Yar- dımcısı Abdüllatif Şe- ner de, öneriyi değer- lendirmek üzere Ulaştır- ma Bakanlığı'nın görü- şüne başvurdu. ABD ve AB'nin, açıl- ması için Türkiye'ye baskı yaptığı Ermenis- tan sınır kapısı konusu, hükümette de tartışıl- maya başlandı. Ekono- mik Koordinasyon Ku- rulu'nun (EKK) 28 Ocak 2005 tarihli top- lantısında; "ticaret ve yalırım sürecinde kar- şılaşılan bürokratik en- gellerin kaldınlması, işve çahşnıa hayannın kolay- laşbnlması, Tiirkrve'nin rakip ülkelere göre yan- nmiarda tercih edilme- si ve diinya ile rekabet etlebilnıesi" ıçın alınacak önlemler masaya yatı- nldı. Ticaret ve yatınm sü- recindeki engellerin kal- dınlması kararlaştınlan toplantıda, TOBB'nin sunduğu rapor da ele alındı. TOBB Rapo- ru'nda, "denizcilik, yat kayıt sistemi ve ulaşım sektörünü" ilgilendiren 15 başlık yer aldı. Rapo- run "Ulaşun Sektörii" başlıklı bölümünde; "Ermenistanile olan ka- rave demiryolu bağlan- tisı kapalıdır. Bu yüzden bölgedeki pazar payı başta Iran olmak üzere başka ülkelcr tarafın- dan paylaşılnıaktadır" saptaması yapılarak sı- nır kapısınm açılması istenen önen şöyle savu- nuldu: " Ermenistan ile olan sınır kapımızm kapalı olması, Türk mallannın bu ülkeye girişine engel ohııadıgigibi,üstelik baş- ka ülkelerin nakliyeci- lerive spekülatiftüccar- lanna büyük rant im- kânı yaralnıaktadır. Bu kapımızm açılması ha- linde ise bu tür grupla- ruı rant imkânı kalma- yacaktır." Başbakan Yardımcı- sı ve Devlet Bakanı Ab- düllatif Şener, Ulaştırma Bakanhğı'na da TOBB 'nin bu raporunu göndererek görüş istedi. Rapordaki konulann de- ğerlendirilmesini iste- yen Şener, sonuçlandı- rılmasında kamu yara- n olanlann süratle yeri- ne getirilmesi ve bakan- lığına bilgi verilmesi uyansını yaptı. ÇtZMEDEN YUKARI MUSA KART İNMEK İÇİN ACELB ETMEYİN, 1 NİSAN'I BEKLEYİN YENİ TÜRK CEZA YASA5I musakart@yahoo.com Ağar, hükümetin kamu kurumlannı yok pahasına elden çıkardığını belirtti: AKP özelleştirmiyor, güzelleştiriyor SABİTHORASAN/ SAVAŞ KÜRKLÜ KONYA/ADANA - DYP Genel Başkanı Mehmet Ağar, hükümetin Türkiye'de büyük emeklerle ortaya çıkan TÜPRAŞ gibi büyük eserleri özelleştirme adına altında yok pa- hasına sattığını vurgulayarak "Bunun adına dense dense 'güzelleştirme' denilir, birtakım eşi, dostu güzelleş- tirme..." diye konuştu. Konya Hilton Oteli'nde düzenle- nen DYP Konya tl Kongresi'ne ka- tılan Ağar, hububat ahm ofislerinin çoğunun kapatılması nedeniyle 2004 yılında buğday fiyatlarının 27 YKr'ye düştüğünü belirtti. Ağar, "Kendi çiftçinize vereceğiniz parayı, buğday ithal ederek clin çiftçisine verdiniz" dedi. DYP'nin "Adım Adım Türkiye" mitinglerinin ilkı dün Adana'da ya- pıldı. Yaklaşık 7 bın kişinin doldur- duğu Uğur Mumcu Alanı'na, "AKP Istifa", "Hükümet lstifa" sloganla- n ve partılilerın coşkulu tezahüratıy- la gelen Ağar, konuşmasında AKP hükümetine bugünden ıtibaren hal- kın önünde hesap soracaklannı vur- guladı. Ağar burada da çiftçi, üreti- ci, memur, ışçı ve emeklinin perişan olduğunu belirterek, "Sonunda bir simite muhtaç ettiler" dedi. Ağar, şöyle devam ettı: "Bu hesabı çittçi adına soracağız. Emekçi, emekli adı- na soracağız, Adana'ya gelirken Kon- ya'ya uğradım. Bana Konya Ovası yanıyor Buğday yandı, pancar bit- tı' dediler. Ama bilesiniz ki bu Kon- ya, Adana sorunu değil, Tüm Tür- kiye'nin sorunu. Ama bunun larkın- da değiller. Onlann ağalan dışan- da. Onlara ne söz vermişlerse onu yapmaya çauşıyorlar." Baykal, Ermenilerin iddialarını her platformda tartışmaya hazır olduklarını belirtti 'Soykınm iddialanyla yüzleşme başladı' ANKARA(Cumhuriyet Büro- su) - Ermeni soykınmı savlan- nın dayanak gösterildıği "Mavi Kitap"taki tezlerı çürüten çalış- malanyla tanınan ABD'li bilim adamı Justin McCarthy, CHP'nin davetlısı olarak geldi- ği Ankara ve Istanbul'da konfe- ranslar verecek. CHP lideri Bay- kal, McCarthy'nın bir hafta ko- nuklan olacağını belirterek, "Bu hafta boyunca Türkiye ve dün- ya her platformda, soykınm id- dialannı konuşacak, lartışacak. Yani Ermeni soykınmı iddiala- nyla yüzleşme başladı" dedi. Baykal, Justin McCarthy'nın Türkiye zıyaretiyle ilgili yaptı- ğı yazılı açüdamada, Türkiye'nin soykınm iddialanyla ilgili ilk kez inisiyatif aldığını ve kendi tezleriyle ortaya çıktığına dikkat çekti. CHP olarak, Ermeni soy- kınmı iddialanyla ilgili yüzleş- me çağnsı yaparken ıkı temel tez ortaya koyduklannı belirten Baykal, "Bunlardan birindsisoy- knimyapdmanuştır. İkinci,Tür- kiye'yi soykmmile suçlayanMa- vi Kitap mesnetsizdir, dayanak- sızdır" dedi Mavi Kitap'ın ABD'yi Ingiltere'nin yanında 1. Dünya Şavaşı'na sokmak için hazırlanmış propaganda amaç- lı bir kitap olduğuna işaret eden Baykal, "Bu konuda yıllardır sindirilmiş, susturulmuş olan Türkiye meydana çıkmış, kiıııin eünde ne varsa ortaya koysun, biıiikte inceleyelim ve gereğini yapatundemiştir" dedi. CHP'nin inisiyatif alma çagnsına TBMM ve hükümetin destek verdiğine işaret eden Baykal, bu konuda uz- man olan McCarthy ile yann bir görüşme yapacağını, konuk pro- fesörün aynca Ankara ve Istan- , bul'da konferanslar vereceğini, ' TBMM'de de bir toplantı yapa- cağını ifade etti. i Mavi Kitap'ın yazan Arnold f Toynbee'nin bile anılarında "kul- lanıldığı" itirafinda bulunduğunu belirten Baykal, uluslararası say- gınlığı olan bilim adamlan Tür- j kıye'nin tezlenne destek venr- ken bazı "yerli" aydınlann bu ; kitabı "sağlam bir akademik \ çahşma" olarak nitelendirmesine : dikkat çekti. POLİTİKA GUNLUGU HİKMET ÇETİNKAYA Alaca Bir Kuş... Gündüzün geceyle buluşan noktasında hoyrat bir kadının çığlıkları, alev alev yanan alaca bir ku- şu andırır... Bir sevdadır o anda yüreklerde dolaşan... Zamanın içinde yok olan yalnızlıklar, her ik- limden şarkıları söyletir insana... Seher vakti habersizce gara giren ekspres, yüz- lerdeki korkuyu alıp bir yerlere saklar... O koskoca Nâzım Hikmet, uçsuz bucaksız, donmuş Kuzey Denizi'nde ışıldakların gölgesinde gibidir... Bir şiir düşer o anda yasak aşkların geçit ver- meyen ormanına... Bir kadın gülümser, bir çocuk ağlar... Kırakof kentinin Kapris Barı'dır mekân... Bir koca kişi gülümser bir buluta belli belirsiz... Birses duyulur... Der ki: "Sesleniyorum, seni yitirmiş geri dönüyor se- simin yankıları..." Ayrılık çok kötü bir düştür. Ayrılık hüznün ırmaklarla buluştuğu akşamüs- tüler gibidir... Büyük korkularla selamlaşan ayrılık "Hoşça kal" dediğinde, avuçlarında birsıcaklığı saklar... Gözleri dolar insanın, ağlamak ister... Bilmem o anda neler geçer yüreğinizden... Benim bacaklarım sızlar, kulaklarım zonklar... Bir telefon zilidir çalan, hiç beklemediğiniz sa- atlerde... Kadın biraz utangaçtır: "Kocam evde bu akşam, dışarıya çıkamam..." Koskoca Nâzım, Bristol Oteli'nde alırsoluğu... Birşarkı mırıldanır yalnıztığın içinde... Ay diliminin üzerinde uyuyan genç kadını düşü- nür... ••• Kurşuni gökyüzüne bakan adam, hapishaneden dönen genç kadın, sevdanın pençesinden darma- dağın olmuş düşlerle buluşur... Bir tutam kış çiçeği olur vazonun içinde... Du- varda suluboya bir resim... Hüzün o anda çoğalmaya başlar... Kıpkızıl çizgide bölünmüş sıcak bir karanlık kap- lamıştır heryeri... Parmakların ucunda kalan, kokusu mudur sardunyayaprağının, bilinmez... Birşiirdirokunan şimdi, eski zamanları çalıp gö- türen... Belki bir aşktır mevsimlerin içinde yitirilen... Nâzım'dan gelen bir iki mektuptur başucumda duran: "Oyunda kaybeden aşkta kazanırmış. Beni se- viyorsun, amayalnızçocuğun, baban, arkadaşın, ağabeyin gibi değil, hatta kocan gibi de değil, âşı- ğın gibi de beni seviyorsun değil mi?" Duvardaki suluboya tabloya bakar... Bir içki doldurur bardağa... Odanın içinde menekşe kokusu vardır... Okumayı sürdürür: "Merhaba canımın canı! Cuma günü sabahı Istanbul'dan yola çıktım. Köprüden Yalova'ya kadar, güneşte pınl pırıl bir atlas kumaş gibi ışıldayan denizin Cıstünde, mas- mavi havayı ciğerime doldurdum da doldur- dum. Vapur Moda 'ya uğradı. Kalamış Koyu 'nu gör- düm. Yıldızlı birgece, altın birbaş ve hatıralar... Yalova'dan Bursa'ya otobüs yolculuğu, kâh dağlann tepesinde, kâh iki tarafı yemyeşil boğaz- lann içinde üç saat süren bir yol... Cumartesi günü dinlendim. Pazar günü işte ve ben yazıyorum sana! Ayrılışımızın garip bir tadı kaldı damağımda, acı birtat... Yarım kalmış bir öpüşmeye benzer bir şey!.. Seninle gırtlağıma kadar doluyum!.. Ben birtop- rak çanak gibiyim ve sen beni dolduran, baygın, acı kokulu kırmızı bir içkisin... Yaşım otuz sula- rında, fakatseni 14yaşında bir mekteplinin ve 60 yaşında bir felsefe adamının ikiz aşkıyla seviyo- rum... Buraya gelmeden, sana yakın olanlardan, her gün seni görebilen, sesini duyabilenlerden Vedat'; gördüm. Onun gözlerine bak, orda, beni, sana doğ- ru eğilen gölgemi görürsün belki..." *•• O zamanın içinde yok olan yalnızlıklar, her iklim- den şarkılar doldurur insanın yüreğini, gecenin bilinmeyen birsaatinde... Karlı gecelerde ona uzanan sıcak elleri bekler, öfkesinin bir anda sevince dönüştüğü yılları anımsar... Harlem'de söylenen birzen- ci türküsü, uyuyan bir suyun ansızın haykırışı özgürlüğün sisi miydi?.. Kederliydi ama umutsuz de- ğildi!.. O maceradan sadece silik fotoğraflar kalmıştı... hikmet.cetinkaya(« cumhuriyet.com.tr Faks numaramız: 0212/ 513 90 98 GENÇLlK KOLLARINDA SEÇlM AKP'de'tek aday' demokrasisi ANKARA (ANKA)- AKP Gençlik Kolla- n'nın 10 Nisan'da ya- pılacak kongresinde Ge- nel Başkanlığa birden çok aday çıkmasına, AKP yönetimi, "Parti- nin birlik ve bütünlüğü- nü bozacağı" gerekçe- siyle izin vermedi. Genel Başkan Zelkif Kazdal'ın tüzükte be- lirtilen yaş sınırlannı aş- tığı için yeniden aday olmayacağı 10 Nisan'da- ki AKP Gençlik Kolla- n Kongresi öncesinde AKP'de yeniden parti içi demokrasi tartışma- sı ortaya çıktı. Kongre- de Genel Başkan aday- lığı için gençlik kollan yönetiminde görev alan isimlerin hazırhk baş- latması parti yönetimi- ni harekete geçirdi. AKP yönetiminden, "AKP'nin birlik vebü- tünlüğünün bozulma- ması" için gençlik kol- lan kongresinin tek adayla gerçekleşmesi kararı çıktı. Parti yöne- timi, "Zorunhı olma- dıkça tek adaylı kong- re" ilkesi bulunduğu mesajını da vererek mevcut gençlik kollan yönetimiyle birlikte ge- nel başkanlık için tek aday belirlenmesi ama- cıyla çalışma başlattı:
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle