Katalog

23 ŞUBAT 2005 ÇARŞAMBA CUMHURİYET SAYFA HABERLER AKP TRT Genel Müdürü'nü gözden çıkardı, CHP görevden alınmasını istiyor Sırada Demîröz varTİJREY KÖSE ANKARA-AKP iktidarı, uzun tartışmalann ardından göreve getirdigi TRT Genel Müdürü Şenol Demiröz'le yollannı ayırma noktasına geldi. Bütçesi onaylanmayan, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın görüşmcyi bile reddettiği belirtilen Demiröz'ün Türk cumhuriyetlerınden birine büyükelçi olarak atanabileceği söylentileri yaygınlaştı. TRT Genel Müdürü Şenol Demiröz'ün atanmasi gibi, görevden aynlması süreci de sancılı işliyor. Kulıslerde, hükümetın Demıröz'ü gözden çıkardığı, yerine Başbakan Erdoğan'ın basından sorumlu danışmanı Nabi Avcı'nın gctirilcbileceği söylentileri yaygınlaştı. Demiröz'ün ıstıfaya zorlandığı, önümüzdeki süreçte görevden alınmasının gündeme gelebileceği de dile getirildi. CHP Yozgat Milletvekili Emin Koç, bugüne dek 40 dolayında sonı önergesi vererek TRT'deki çeşitli uygulanıalann su yüzüne çıkmasını sağladı. Demiröz'ün atanması öncesinde "sicili temiz olmadığT için uyanlarda bulunduklannı anımsatan Koç, bugün gelinen noktayı şöyle değerlendirdi: "Şimdi kendi aralannda sorun çıktı. Ancak bu bir paylaşım sorunudur. Kadrolaşma konusunda aralannda bir sorun yok. Dcmiröz MHP kadrolaşması yapıyor, deniyor. AKP'lilerin geçmişi ne, onların bir bölümü de MHP kökenli değil mi? AKP yanksı bir yayıncılıkyapdıyor. lktidann bu konuda şikâyeti olamaz. Kadrolaşmada sorun yok. Sorun paylaşım kavgası. Başbakan Erdoğan ve çevresine pek iş gitmiyor demek ki. Akıl almaz bir israf var, yolsuzluklarla ilgili dedikodular giderek artıyor. Dizi pazaıiıkları, araya girenlerle ilgili çok ciddi söylentiler var. Yayınlanmayan dizilere trilyonlar ödendi. tzlenme oranlan çok düşük. Şimdi bir elçiliğe atanması için kulis yapılıyor. Adı bu kadar çok yolsuzluğa kanşaıı birini hangi yüzle elçiliğe atayacaklar? TRT hem zararda, hem izlenemez halde. Başbakan Erdoğan da, ilgili bakan Beşir Atalay da, Demiröz de bu gelinen noktadan utanmalıdırlar. Bunun hesabını vermelidirler. Ilâlâ dizi anlaşmalan yapıyorlar, giderayak paralar çekiliyor." Haber-Senden eleştlrl Haber-Sen Genel Başkanı Kemal Keleş, "kurum ve personelini suçlayarak işe başlayan" Demiröz'ün "TRT ile izleyici olmamn dışında ilişkisi olmayan kişileri kurum dışuıdan üst yönetime getirdiğini, çalışanlar arasında ayrımcılık yapüğını rı vurguladi. Özerklik ve tarafsızlığın bir yana bırakıldığını kaydeden Keleş sözlenni şöyle sürdürdü: "TRT, Tayyip'in Radyo ve Televizyonu' oldu. TRT haber bültenlerinde iktidar partisinin adı AKP olarak yazılıp okunurken 23 Ocak 2004 tarihinden itibaren Ak' Parti olarak yazılıp okunmaya başladı. 1 lalkın parasıyla yayıncılık yapan TRT ekı aııları, radyolan halkın ve muhalif kesimlerin scsine kapatılriı. TBMM'ye bile sansür uygulandı. Kamu yayıncılığı bir yana hırakılarak özcl televizyonlara benzemeye ve onlarla yarışmaya başlandı. Demiröz'ün bir yıllık icraatının özeti siyasal kadrolaşma, kıyıııı ve talandır. Yayın içerikleri ve sunuculanyla TRT ile tarikat destekli televizyonlar arasında tıiçbir fark kalmadı. TRT ekı aıılaı ıııı, tarikat destekli televizyonlann sunuculan işgal ctti. TRT'de yaşananlar AKP'nin kamusal alanı yok etmesinin, talan etmesinin bir uzantısıdır. Devlet Denetleme Kuruhfnun Demiröz'ün tüm harcamalannı incelemesi gerekiyor. Demiröz, bir yılda yaptığı harcamanın hesabuu lıalka vermelidir. Tarafsızlığını yitiren ve ağır hizmet kusuru işleyen Demiröz istifa etnıelidir." İzlenmeyen dizilere 10.5 trilyon lira Şenol Demiröz döneminde TRT, en çok izlenen 100 program arasına bile giremeyen 28 diziye, tam 10.5 trilyon lira ödedi. CHP Yozgat Milletvekili Emin Koç'un soru önergesini yanıtlayan Devlet Bakanı Beşir Atalay, TRT'nin 2004'te, kurum dışına yaptırdığı 28 diziye, 10 trilyon 448 milyar lira (10 milyon 448 bin YTL) harcadığını açıkladı. Bir kez gösterilen Paydos, Üvey Ana, Dudaktan Kalbe, Yol Palas Cinayeti, Aşk Mahkûmu ile Sihirli Lamba programlan için 944 milyar lira ödendi. Demiröz, bir soru önergesini yanıtlarken "2003'ün 23 trilyon lira zararla sonuçlandığuu, 2004'te de 126 trilyon lira zararla kapanacağı ve 63 trilyon lira finansman açığı olacağının tahmin edildiğini" bildirdi. ÇALIŞANLAR KULLANILMADI 'Dtşarıdan' sunuculara astronomik ücret • Şenol Dcmiröz, kurum çahşanlarına güvenmediğini çeşitli beyanlanyla ortaya koydu. 8 bın TRT çahşanı varkenprogramlar, belgeseller "dışarıdan" yönetmenlere yaptınldı, sunduruldu. • Demiröz, soru önergelerine verdiği yanıtlarda kurumda "sunucu" kadrosu bulunmadığını, bu nedenle "dışandan" sunucuların görevlendirildiğini söyledi. TRT'de "sunucu" kadrosu yok, ancak sunuculuk görevini üstlenmesinde sakınca olmayan "spiker" kadrosunda 136 kişi bulunuyor. • Stadyum ve Tele Lig programlannın TRT'ye aylık maliycti 127 milyar 840 milyon lira. Bu iki programda TRT kameramanları, muhabirleri çalışıyor, montajlar TRT'de kurum çalışanlarınca yapılıyor. TRT'nin tüm olanaklarından, araç ve gerecinden faydalanılıyor. TRT'de bir spiker ortalama maaş ve ikramiye dahil 2 milyar 200 milyon lira maaş alıyor. Çetiner ise 98 milyar 400 milyon lira alıyor. TRT çahşanlan, Çetiner' in aldığı paranın TRT'nin 40 spikerinin maaşına eşit olduğuna dikkat çekiyor. • IkbalGürpınarTRTekranlannınyeni gözdelerinden. Gürpınar, sabahları "Gün Başlıyor" programını sunuyor, hafta içinde "Çalsın Davullar" programını sunmak için ekrana çıkıyor. tki programdan aylık kazancı 13 milyar lira. Soru önergelerine verilen yanıtlarda, sunduğu 3. programdan söz edilmiyor, eksik bilgi veriliyor. Oysa, TRT'nin aylık radyo ve televizyon dergisinde Gürpınar'ın TRT INT'de "HaydiÇocuklar" adlı programı sunduğu aktanhyor. Genel Müdür Şenol Demiröz bir soru önergesine verdiği yanıtta tersini söylemesine karşın, Gürpınar aynca Samanyolu TV'de "Kimse Yokmu" adlı programı sunmayı sürdürüyor. \/ TRT'de program sunan Vatan Şaşmaz, Orhan I lakalmaz, Sümer Ezgü gibi ısimler başta olmak üzere çok sayıda sunucu özel televizyon kanallannda da program sunuyor. Kadrolaşma ve sansür dönemi Şenol Demiröz, 12 Ocak 2004 tarihinde TRT genel müdürlüğünc atandı. Bir yıl geçtikten sonra varlığı "kendisini tüm itirazlara, uyarıla- ra karşın atayan" iktidar partisi açısından bile tartışmalı duruma geldi. Demiröz vc ekibinin bir yıllık icraatı ana başlıklarıyla şöyle: • Şenol Demiröz, koltuğa oturduğunda ilk icraat olarak 13 kadın yöneticiyi görevden uzak- laştırdı. Bir yıl içerisinde 21 daire başkanı, 6 böl- ge müdürü başta olmak üzere yaklaşık 200 yö- neticiyi görevden aldı. • Istanbul Belcdiyesi ekibindenCevdetTel- lioğlu müşavir olarak atandı. î/ Kadrolaşma tüm birimlerde sürdü. Telli- oğlu, akrabalanm TRT'de yayımlanan bazı prog- ram larda danışman gösterip maaşa bağladı. • Trabzon Bölge Müdürü'yken selefine si- lahla saldırdığı için dört ay ceza alan Melımet Atalay, Demiröz'ün danışmanı oldu. • Trabzon Bölge Verıciler Müdürü'yken teftiş kurulu raporu sonucu Diyarbakır'a gön- derılen, Diyarbakır'da da hakkında soruşturma yürütülen llaındi Karbuzoğlu soruşturma ta- mamlanmadan alım ve ikınal dairesi başkanlı- ğına getirildi. i/ Demiröz, kadrolaşmanın önünde engel olarak gördüğü yönetmelikleri değiştirdi. Eski yönetmelikte, TRT yayınlarını denetlemekle görevli yayın denetleme kurulu başkan, baş- kan yardımcısı ve üyeliklerine atanma koşul- ları ağırken bu değiştirildi. */ Yönetmelikle 5 teknik daire başkan ve başkan yardımcılıkları ile bazı müdürlüklere atanacaklarda mühendis olma şartı kaldırıldı. • 500'ü aşkın ses ve saz sanatçısının söz- leşmesi, "tasarruf ve müzikaliteyi arttırmak" gerekçesiyle feshedildı. \/ Bir yandan kadrolaşma sürerken diğer yandan görevden uzaklaştırılanlar cezalandı- nldı. Görevden alınanlara "Televizyon izJenıenö- beti" cezası verildi. • Demiröz'ün jakuzili lojmanının onarımı için 30 milyar lira harcandı. • Dinı içerikli programların sayısı 2'den 5'e yükseldi. "Diyanet Saati" ve "tnanç Dünyası" progamlannayenileri eklendi. Cuma namazı ön- cesinde Diyanet Işleri Başkanf nın sürekli ko- nuk olduğu canlı bir program yayına kondu. "Sonsuzluk Yolcusu" ve "Düşünce İklinıi" ad lı programlar yayına girdi. • Atilla llhan, Seynan Levent, Baki Özilhan ve Nurzen Amuran'ın sunduğu programlar ya- yından kaldırıldı. >/ Çekimi tamamlanan ve Temmuz 2004'te yayına hazır hale getirilen Aziz Nesin öyküle- rini yayımlamadı. Aziz Nesin öyküleri için Ne- sin Vakfı ile TRT arasında Yücel Yener döne- minde bir anlaşma imzalandı. Vakıf 50 öykü- nün film hakkını belirli bir süre için TRT'ye ver- di. 50 öyküden 32'sinin çekimi planlandı. Çe- kilmesi planlanan 32 bölümden 5'i TRT'nin ödüllü yönetmenlermden Fide Motan, 3'ü de ünlü yönetmcn Ömer Kavur'ca çekildi. 8 bö- lüm bugüne dek yayımlanmadı. %/ TRT ekranlan muhalefet partilerine, mu- halif sivil toplum örgütlerinc büyük ölçüde ka- patıldı. Sıhhiye Alanı'nda Kamu Yönctimi Te- mel Yasası'nı protesto etınek için 100 bini aş- kın kişi toplandı. Çok sayıda CHP milletveki- linindekatıldığıeylemTRTl'in 17.00 ve 19.30 haber bültenlerinde verilmedi. */ Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın ye- rel seçimler öncesinde AKP adaylannı tanıttığı "Akadaylar" toplantısı TRT ekranlanndan nak- len yayımlandı. TRTCenelMüdürüSenolDeniiröz: M, %. Mülklve basmüfettlsleri Ifldeler ve Dumanlı vaıdı 'Bütçe reddedilmedV JPrtaklık rapora yansıdıtstanbul Haber Servisi - TRT Genel Müdürü Şenol Demiröz, hakkında basında çıkan "Bütçesi yönetim kurulu taı atiıulan onaylan- madı" ve "Ortağı olduğu şirkete ihale verdi" şeklindeki haberlerin doğru olmadığını açık- ladı. Demiröz adına basın sözcüsü Cevdet Tellioğlu'nca yapılan açıklamada, Genel Mü- dür'ün yönetim kurulu üyelenyle problem yaşadığı ve bu nedenle TRT bütçesınin yöne- tim kurulunda onaylanmadığı yönündeki id- diaların gerçeği yansıtmadığı, bütçenin he- nüz onaylanmamış olmasının rcddedildığı anlamına gelmediği belirtildi. Kurumun ana gelir kaynağı olan enerji gelirlerinin yüzde 3.5'ten yüzde 2'ye indirilmesi nedeniyle ana gelir kaynağının yüzde 43 oranında azaldığı- na ve 2003'te 24 tnlyon lira olan bütçe açığı- nın geçen yıl sonu itibarıyla 41 trilyon liraya yükseldiğıne dikkat çekilen açıklamada, Ma- liye Bakanlığı'nın denk bütçe ıstemesinden hareketle TRT Yönetim Kunılu üyelerinin de bu konuda ısrar etmesi nede- niyle yeni ve denk bir bütçe çalışmalarının sürdüğü bil- gisine yer verildi. Şenol Demiröz'ün Istanbul Bü- yükşehir Belediyesi Kültür tşleri Daire Başkanlığı gö- revine atandıktan sonra yö- netici olduğu Bırlik TV'den 1 Haziran 1994 tarihinde is- tifa ettiği, bu şirketteki 1/18 hissesini de 29 Ağustos 1994 tarihinde devrettiği belirtilen açıklamada, televizyon kurmak amacıyla kurulan Birlık TV'nin ortak yapısı ve yönetim kurulunu tamamen degiştirerek 5 Ekim 1994'teİLTAAŞ ismiyle yenıden yapılan- dırıldığı öne sürüldü. MtYASEİLKNUR Istanbul Büyükşehir Belcdiyesi Kültür lşleri Daire Başkanlığı görevi sırasında ihaleler verdiği İLTA AŞ'nin ortağı olmadığını açıklayan Şenol Demiröz'ü belgeler yalanlıyor. Demiröz, bir televizyon kanalı kuruluşunu araştırmak amacıyla kurulan Birlik TV'ye ortak oldu- ğunu ve belediyede görev aldıktan sonra bu şirketteki görevinden 1 Ha- ziran 1994 tarihinde istifa ettiğıni, istifasına ilişkin yö- netim kurulu kararının 27 Haziran 1994 tanhınde Beyoğlu 13. Ho- terliği'nce onaylandığını, hisse- lerinin devir işlemlerinın ise 29 Ağustos 1994 tarihin- de yine aynı noterlikte i ! gerçekleştiğini belirtiyor. Bu açıklamaya gö- re, Birlik TV'nin İLTA AŞ adını almasından önce Şenol Demiröz, bu şirketteki görevin- den istifa ediyor ve 1/18 hissesini de devre- diyor. Ancak ÎLTA AŞ'nin Istanbul Ticaret Odası kayıtlannda eskı yönetim kurulu üye- leri arasında Şenol Demiröz'ün de ismi bu- lunuyor. Ayrıca İLTA AŞ'ye verilen ihaleleri de soruşturan Mülkıye başmüfettişleri Ser- dar tğdeler ve Mithal Dumanlı'nın raporla- rında, 22 Temmuz 1996 tarihinde yayımla- nan Ticaret Sicili Gazetesi'nde yayımlanan tLTA AŞ Yönetim Kurulu karanna göre, Şe- nol Demiröz'ün sermaye arttınmına katıldı- ğına dair bir ibarenin bulunmadığı, ancak 21 Ağustos 1996 tarihinde yayımlanan Ticaret Sicili Gazetesi'nde yayımlanan İLTA AŞ'nin 1994-95 yıllan Olağan Genel Kurul tutanağına ekli listede Şenol Demiröz'ün 1/14 hisse ile ortak olduğunun görüldüğü belirtiliyor. DUZYAZI ORHAN BÎRGÎT Erdoğan'ın Zor Günleri 27 ay göz açıp kapatıncaya kadar hızla geçti. AKP ve özeilikle Erdoğan için zor günler dönemi başladı. Haftanın ilk günü Cumhurbaşkanlığı makamında geçirilen iki saat on dakika, sadece toplantı sonuçlarını bekleyen basın için değil, televizyon- lardan gelecek haberi merak edenler için de tam anlamıyla bir "sabır törpüsü" niteliğindeydi. Sanıldı ki Başbakan, neredeyse ikinci Erdoğan hükümetini kurmak amacıyla Cumhurbaşkanı'na çıkmıştır ve bir düzine yeni isim etrafında görüş alışverişi yapılmaktadır. Nereden bilinsin ki Erdoğan'ın koltuğunun altında bakanlıktan ve AKP'den ayrılan Mumcu'nun yerine Çelik, onun Kültür veTurizmBakanlığı'naatanmasıylaboşalan Milli Eğitim Bakanhğı'na Beşir Atalay kaydırılarak tam bir idare-i maslahatla yetinilecektir. O arada Cumhurbaşkanı'nın 18 Kasım 2002 tarihinde başbakan olarak 58. hükümeti onaylaması için kendisine sunduğu listede Atalay'ın Milli Eğitim Bakanlığı karşısında yazıldığını, ama Sezer'in, Kınkkale Üniversitesi'nin eski rektörünün bu makama getirilmesine yeşil ışık yakmadığını da çoktan unutmuş olduğu varsayılacaktı. Sayın Sezer, "dün dündür"cü olmadığını, Çankaya'da bir ilke adamı olarak görev yaptığını anlatıncaya kadar çok çaba sarf etmiş olmalıdır. Prof. Beşir Atalay'ı Eğitim Bakanı yapamayınca Basın Yayından Sorumlu Devlet Bakanhğı'na kaydıran Abdullah Gül'e de yoksa "BakAbdullah, ben sen değilim. Aramızda o kadar fark olsun. Benim listem dönmez" mi demek için aynı yanlışı tekrarladı Erdoğan? 364 kişilik iktidar grubunda, bir hükümet içi değişikliği de olsa elindeki üç isimle yetinmek istemesi Başbakan'ın nasıl biraçmaz içinde olduğunu ortaya koymuyor mu? Çünkü geçen zaman dilimi AKP grubunda oynatılacak en küçük taşın büyük heyelanlara yol açacağı kuşkusunu açığa çıkarttı. 2005 Şubat ayının sonunda Mumcu'nun istifasıyla karşılaşılan emrivaki, AKP Genel Başkanı'nın manevra alanını hayli daralmış olduğu açık açık görünen bir döneme rastladı. "O olursa şöyle mi olur, bunu yaparsam öteki ne der" soruları bir başbakanın kafasının içine çökmüşse, o kişi artık sağlıklı düşünmekte zorlanacaktır. Yeni Turizm Bakanımız turizmi ne kadar iyi bildiğini, göreve başladığı ilk gün bir devlet memuru olarak 33 yıl ülkenin birçokyerini gezip dolaştığını anımsatarak anlattı. Bakanlıgının kültür bölümüyle olan ünsiyetini de her gece ahçı yemeği yercesine birkaç kitabı alıp, bir ondan bir bundan okuduğunu söyleyerek kanıtladı. Demek bu üstün nitelikleri Erdoğan'dan bu makamı kendilerine emanet etmesini bekleyen bir düzine AKP'Iİ milletvekilinin, en azından bu aşamada hava almasına yol açıyor. Ankara'dan gelen haberler, aldıkları havadaki karbon monoksitten sıkıntılı olan AKP'li milletve- killeriyle Erdoğan'ın her hafta gruplar halinde bir araya gelmeleri için bir düzenlemeye gidileceğini bildiriyor. Tecrübeler DP grubunda 1955'li yılların ikinci yansında baş gösteren huzursuzluğu aynı yön- temle gidermeye çalışan dönemin başbakanı Men- deres'in hangi güçlüklerle karşılaştığını göstermiş olmalı. Adnan Bey de göreve başladığı zaman kendisine gülücükler gönderen Atlantik ötesindeki Büyük Ağabey'le köprüleri atmak durumunda kalmıştı. Türkiye'ye gelip de bir acı kahve içmek isteyen Pulliam adında Amehkalı bir gazetecinin kahve bulamadığı için yazdıkları The Wall Street Journal yazarınınkinin yanında limonata gibiydi. Adnan Menderes, dönemin ABD Başkanı yerine Sovyet liderini ziyaret etmeyi gündeme alınca VVashington'ın tepesi attı. • •• Ne yapsın Tayyip Bey? Brüksel'de kendisinden başka tüm NATO başkan ve başbakanlanna randevu veren Bush ile ayaküstü bir el sıkışabilmek amacıyla tüm danışmanlarını toplantının yapıldığı binaya dağıtmış, haber bekliyor. "Alo Sayın Başbakanım! Bush şimdi kuzey yönündeki tuvalete doğru gidiyor. Koşarsanız yakalar bir fotoğraf olsun çektirebilirsiniz." Bu işi başaracak kişi, garanti bakan olur. Faks: 0 212 677 08 21 obirgit@e-kolay.net OSMAN KÖSE: TRT halkın sesini ekrana taşımalı' ANKARA (Cumhuri- yet Bürosu) - Haber-Sen Genel Basın Yayın Sek- reteri Osman Köse, TRT'nin sahibinın halk olduğunu söyledi. Köse şu görüşleri dile getirdi: TRT'nin sahibi kim ya da TRT'nin televizyon- ları, radyoları kime ait? Bu soruya herkesin bir yanıtı vardır. Ama doğ- ru yanıtı bulabilmek için önce başka soruları ya- nıtlamak gerekir: Kanal D'nin, CNN Türk'ün, Milliyet'in, Hürriyet'in, Radikal'in sahibi kim? Aydın Doğan (Doğan Holding). TGRT'nin, Türkıye gazetesi'nin, TGRT FM'ın, tHA'nın sahibi kim? EnverÖren (thlas Holding). NTV'nin, CNBC-e'nitı sahibi kim? FeritŞahenk (Doğuş Holding). Çün- kü bu televizyonlann, ga- zetelerin, radyoların, ajanslann parasım bu ki- şiler veriyor. TRT'nin pa- rasını kim venyor? Halk! Halk burada soyut bir kavramdegil.Işçısı, me- muru, işsizi, emeklisi, köylüsü, çiftçısı, varsılı ve yoksuluyla somut bir kavranı. Yani TRT'nin arkasında bir holding, bir sermaye grubu yok, halk var. Halk bu parayı nasıl veriyor? Elcktrik fatura- lan aracıhğıyla! TRT'nin kasasına gi- ren her 100 liranın yak- laşık 70 lirası çoğunluğu yoksulluk ve açlık sını- nnın altında gelire sahip olan halkın cebinden çı- kıyor. TRT yöneticileri ve çahşanlan, maaşlan- nı hükümetin değil hal- kın verdiğini akılların- dan çıkarmamalıdır. Ya- pılan her işte konunun bir tarafının da halk ol- duğu unutulmamalıdır. Işçiler, memurlar, emeldiler, ışsızler, yok- sullar seslerini TRT'de görmek istiyorlar. TRT yöneticilerinin ve çalı- şanlarının binnci görevi halkın sesini ekranlara, radyolara taşımaktır. TRT'de görev yapan ya da yapacak olan herkes kurumun ilk Genel Mü- dürü Adnan Özrrak'ın "TRT'nin ve bütün dev- let organlannın, hakkı' yoktur. Onlar, sadece; görev ve yetki snlıibidiı - ler. 'Hak', vatandaşlara aittir" sözünü temel ilke edınmelidir.