Katalog

17 ŞUBAT 2005 PERŞEMBE CUMHURİYET SAYFA HABERLER SEFİNE-İ TERAKKİ TURHAN SELÇUK snDÜRÜST TABİATLI İSTANBUL. EFENDİSİ ABDÜLCANBAZ IN HARİKULÂnE MACERALAEI HEKMİLİ BÎRDEN Tüm yurtta eylem yaparak AKP'yi protesto eden Emek Platformu genel grev çağnsında bulundu EmekçilerhükümetiuyardıHaber Merkezi - Emek Platformu, AKP ik- tidannın çıkardığı ve çıkarmayı düşündüğü ya- salara karşı başta Ankara, Istanbul, Zonguldak ve Adana olmak üzere tüm yurtta uyarı eylem- leri gerçekleştirdi. SSK hastanelerinin Sağlık Bakaıılığı'na devri, Köy Hizmetleri Gcnel Mü- dürlüğü'nün kapatılması, Kamu Yönetimı Ya- sası ve Kamu Personel Yasası başta olmak üze- re AKP iktıdannın son dönemde çıkardığı ve çı- karmayı planladığı yasalara tepkı gösteren Emek Platformu bileşenleri, AKP hükümetini alan- lardan bir kez daha uyardı. •Mumcu gittl sıra ampulcüde' Eylemlerin Ankara ayağmda, Emek Platformu üyeleri, Kızılay Ziya Gökalp Caddesi'ne yürü- düler. Burada, "Zaferdirenenemekçinin olacak", "İşçi memur el ele, genel greve", "Söz bitti, sıra grevde", "IMF uşağı hükümet isl ila", "Söz, yet- ki, karar, iktidar halka", "SEKA işçisi, direnişin simgesi" sloganlan atan emekçiler, "Mumcu git- ti, sıra ampulcüde", "AKP SSK'yi satıyor, halkı ölümc atıyor", "Kamu retbrmu aldatmacasına hayır", "Genel grev, genel direniş" yazılı döviz- lertaşıdılar. Emek Platfonmı Dönem Sözcüsii ve TMMOB Yönetim Kurulu Başkanı MehmetSo- ğancı, AKP iktidannın, reform uygulamaları adı altında IMF ve Dünya Bankası programlarını ya- şama geçirmeyi sürdürdüğünü beliı tcrek, "Ge- ncl sağlık sigortanız, paran kadar sağlık sigorta- sı demektir. Emeklilik yasanız, mezarda emekli- lik demektir. Aile hekimliği yasanız, koruyucu sağlık ve tedavi hizmetlerinin paralı hale getiril- mesidir. Tcmel sağlık yasanız, hastanın müşteri, hastanenin sağlıkişlelmesine dönüştürülmesidir. Kamu yönetimi yasanız, vatandaşın müşteri, ül- kenin pazar haline getirilmcsidir. Kamu personel yasanız, iş güvencesiz, perfurmansa göre sözleş- meli çalışma demektir. Yerel yönetim yasanız, ye- relleşerek hizmetlerin ö/elleştirilmesi demektir. Bunlarla bu ülkede tam bir sosyal-ekonomik yı- lom yapıyorsunuz" dedi. Ankara'daki eyleme, Emek Platformu üyesi Hak-îş ve Memur-Sen ıse katılmadılar. istanbul'da genel grev çağrısı Emek Platformu'na üye yüzlerce emekçi, is- tanbul'da Unkapanı'ndaki Tekei Genel Müdür- lüğü önünde toplanarak AKP'yi emekçi karşıtı politikaları nedeniyle uyararak genel grev çağ- rısı yaptı. Hava-Iş Sendıkası Genel Başkanı Ati- lay Ayçin de sendikalar için bir özcleştiri yapa- rak "Buzamanadekhepkonuştuk. Arükbirşey- ler yapmak gerek. Onlar SEKA'yı kapatmaya karaı Iıysa biz de bu salış iptal edilene dek kendi- nıi/i oraya kapatalım" diye konuştu. DÎSK Genel Başkanı Sfileyman Çelebi ise "AKP bir fire verdi, sanıldığı kadar giiçlü değil. Biz gücümüzü ortaya koyarsak oııları dağriınayı başannz" şeklinde konuştu. Sâ • ,i.ı« »''••• I y #/• 1ÇORUM AKP hükümetini protesto eden emekçiler eylemlerde "Zafer direnen emekçinin olacak", "tşçi memur el ele, genel greve", "Söz bitti, sıra grevde", "IMF uşağı hükümet islifa", "SEKA işçisi, direnişin simgesi" sloganlan atu. (Fotoğraflar: KORAY AVCI, ALİAYAROĞLU, ABİDtN YAGMUR) Adana: Adana'da lnönü Parkı'nda toplanan Emek Platformu üyeleri, hükümet aleyhinde slo- ganlar atarak AKP il binasına kadar yürüdü. Dö- nenı Sözcüsü Hüseyin Aücı ıle Türk-lş 4. Bölge Temsileisi llüscyin Kaya Elbek, bina girişine sı- yah çelenk bıraktı. Edirne: Emek Platformu'na bağli sendika üyelen, Belediye Başkanlıgı önünde toplanarak AKP Edirne tl Baş.kanhğf na yürüdüler. Samsun: Emek Platformu üyeleri, Samsun Merkez Yaprak Tütün Işletme Müdürlüğü önün- de toplandı. TMMOB Samsun îl Koordinasyon Kurulu Sekreteri Murat Akar, özelleştirmelerin ulusal bağımsızlık için bir tehdit olduğunu söy- ledi. Gaziantep: Atatürk heykeli önünde toplanan emek platformu üyelerine hitaben bir konuşma yapanZiraat Mühendisleri Odası Başkanı Kara- ca Bozgeyik, AKP'nin yıkım politikası uygula- dığını öne sürdü. Eskişehir: Emek Platformu Dönem Sözcüsü Simavi liakır, Vardar İş Merkezi önünde düzen- lenen eylemde, emekliliğin yaşlılığın bir güven- cesi olmaktan çıktığını iddia etti. Zonguldak: Madenci Amti önünde toplanan emekçilere hitap eden Zonguldak Emek Platfor- mu Dönem Sözcüsü Erdoğan Kaynıakçı, Türki- ye'de sosyal güvcnlik, sağlık, eğitim ve altyapı başta olmak üzere kamusal hizmetlerin halkın ya- ran dogrultusunda yeniden yapılandınlması ge- rektiğını anlattı... Afyonkarahisar: Türk-lş Afyonkarahisar îl Temsileisi Muharrem Uslu, temsilcilik önünde yapılan eylemde, SSK hastanelerinin devriyle sağlık hizmetlerinin paralı hale getirilmek isten- diğini iddia etti. Otorite kurulamayan yurtlan boşaltan kurumun, Ankara Gazi Kız Yetiştirme Yurdu'nu kapattığı ortaya çıktı SHÇEK yanhş atamalar kurbanı EBRtJ TOKTAR ANKARA - Sosyal Hizmetler ve Çocuk Esir- geme Kurumu'na (SHÇEK) bağlı yetiştirme yurt- ları ve çocuk yuvalan; AKP iktidarı döneminde "çocukçetelerivetaciziddialan" ile çalkalanıyor. Taşra ve merkez teşkilata sosyal hizmet uzmanı olmayan kadrolan taşıyan AKP hükümeti, dene- tim sağlayamadığı yurtlan kapatarak, sosyal re- lıabilitasyonu hiçe sayan bir yönetim sergiliyor. Son olarak Bornova Erkek Yetiştirme Yurdu'nun yanı sıra geçen günlerde Ankara Gazi Kız Yetiş- tirme Yurdu'nun da kapatıldığı ortaya çıktı. SHÇEK yurtlanndaki taciz, tecavüz ve çocuk jeteleri iddialanna her gün yeni boyutlar ekleni- /or. Barbaros Çocuk Köyü'ndeki taeiz iddiala- ının ardından, "çocukçetcsinüıkurulduğu'' suç- amasına konu olan Bonıova Erkek Yetiştirme Yur- iu'nun önceki gün sabaha karşı çevık kuvvet îaskını ile kapatılması, 13 çocuğun da öö/altına • Gazi Kız Yetiştirme Yurdu'nun SHÇEK tarafindan gizlice boşaltıldığı, yurdun çocuk yuvasına dönüştürüJdüğü, 13-18 yaş grubundaki kızlann Seyranbağlan Kız Yetiştirme Yurdu'na sevk edilerek soruşturma kapsamına alındığı ortaya çıktı. ahnması AKP iktidannda uygulanan yöntemle- ri tartışmaya açtı. üazi Kız Yeliştirme Yurdu'nun eylül ayında ka- patılarak, Seyranbağlan Kreş ve Gündüz Bakı- mevi binasına taşındığı öğrenildi. Seyranbağla- n 'nın daha sonra tamamen kız yetiştirme yurdu- na dönüştürüldüğü, ancak buradaki kız çocukla- nnın geniş kapsamlı bir soruşturmadan geçiril- diği ortaya çıktı. Bazı taeiz iddialanna konu olan yurda laborant kökenli ServetKarakaş'ın vekaleten getirilmesi sorunlan daha da ağırlaştırdı. Karakaş'ın, yurt- ta kalan çocuklann ailelerine tek tek telefon aça- rak, "Çocuklaruuzı alın, aksi halde başka bölge- lere sevk edeceğiz" dedığı öğrenildi. Ancak aile- lerinin yanına giden çocuklann 15-20 gün son- ra yeniden yurda döndüğü kaydedildi. TBMM'de bütçe görüşmeleri sonrasında konunun gündeme gelmesinin ardından Seyranbağlan Kız Yetiştir- me Yurdu'na vekâlet eden laborant kökenli Ye- ninıahallc Rehabilitasyon ve Aile Danışma Mer- kezi Müdürü Servet Karakaş, bu görevinden alın- dı. Ancak Karakaş, Yenimahalle'dcki görevini sürdürüyor. Son ild yılda 3 genel müdûr SHÇEK'te yaşanan sorunlar, kuruma yönelık atama hatalarını da gözler önünc seriyor. Taşra teşkilatı ve il müdürlerinin tamamına yakınının değiştirildiğı kurumda, merkez yönetimde de ıs- tikrarsağlanamadı. Cumhurbaşkani AhmetNec- det Sezer'in SHÇEK' in başına getirilecek ısim- leri veto etmesine karşın, AKP iktidan vekâle- ten görevlendirme yoluyla buna dırendı. Devlet Bakanı Güldal Akşit, istıkrar sağlayamadığı SHÇEK'te son iki yılda 3 genel müdürü değiş- tirdi. Kuruma vekaleten getırilen son isim ise Refah Partisi'nin eski Gölcük Belediye Başkanı tsmail Banş oldu. İlalıiyatçı başkan Kurumdaki genel müdür yardımcılanndan hiç- bırinin sosyal hizmet uzmanı olmadığı da vuıgu- landı. Tüm çocuk yuvalannın ve kreşlerin bağlı olduğu Aile ve Çocuk Hizmetleri Daire Başkan- lığı'na Istanbul Büyükşehir Belediyesi'nden tla- hiyat Fakültesı mezunu olan Erdal Çalor'ın atan- ması da, kurumdaki kadıolaşmayı ortaya koyuyor. GEÇMİŞTEN GELECEĞE ORHAN EBtNÇ Hayıriı BirBaşlangıçm? Eskiler "dideler ruşen" derdi. Bugünün diliyle "gözünaydın". Gelindetekrarlamayın.AvrupaBirliği'ninherde- diğini kabul etme anlayışı yerini ilk kez itiraza terk etti. Dileriz ki bununla kalmaz ve din konusu ile baş- lamış olmasına karşın Türkiye'nin ulusal çıkarları- na karşı oluşturulan öneriler de benzer bir duyarlı- lıkla ele alınır. • • • Avrupa Konseyi Irkçılıkla Mücadele Komitesi'nin raporunda zorunlu din dersi ile nüfus cüzdanların- da yer alan ve kişinin dininin yazılmasını zorunlu kı- lan uygulamayı eleştirmesi, Adalet ve Kalkınma Partisi (AKP) iktidarından "daha mürekkebi bile kurumadı" diye nitelendirilebilecek bir sürede tep- ki aldı. Din dersi örgün öğretimde önceleri yoktu. Son- raları seçmeli ders oldu. 12 Eylül 1980'in "Beşler"\ 1982 Anayasası'na "din kültürü ve ahlak" dersinin zorunlu olacağına ilişkin hüküm koydu. Bu uygulamadan kimlerin se- vindiği, Beşler'in cennetlik olduğuna değgin açık- lamalardan da anlaşılıyor. Kimileri de "Fena mı, ço- cuklar dinini diyanetini öğrenir" diyerek arkaladı- lar. Bu zorunluğun bir ayrımcılık olduğunu düşünen- lerin ise sesleri çıkmadı. Daha doğrusu çıkamadı. Çünkü halkoylamasına sunulan anayasanın eleş- tirilmesi yasak, dolayısıyla da suçtu. Arkalayanlar da sandılar ki anayasadaki hüküm müfredat programına aynen yansıyacak. Tabii öyle olmadı. Imam hatip okullarındakine benzer bir yaklaşımla öğrencilere din kültürü yeri- ne ibadete ilişkin bilgiler aktarılmaya başlandı. Ve itirazlar da birbirini izlemeye koyuldu. Çünkü Türkiye'deki dinsel inançlar "ehli sünnet" denilen mezheplerin tekelinde değildi. Ehli sünnet olarak inançta birleşen mezheplerin bile "amelde" yani ibadette farkları vardı. Aptes alınacak suyun temizliği konusundan başlayıp namaz kılarken ya- pılacaklann farklılığı, bu durumun en somut örnek- ieriydi. Bu nedenle piyasada her mezhebe özgü olarak hazırlanıp basılmış "ilmihal" kitapları satılıyordu ama bizimkiler kendilerine yakın olanı tekdüze ha- line getirip dayatmakta ustaydılar. • • • Avrupa Birliği'nin (AB) özellikle Türkiye'ye deği- şik bir yaklaşımı var. Başka üyeleri ya da üye aday- ları için öngördüğü kurallan, Türkiye söz konusu ol- duğunda değiştirmekte kendisini yetkili sayıyor. Bu duruma bizimkiler çanak tuttukları için karşı çıkamıyorlar. Aralanna kendi öznel düşüncelerini de sıkıştırma- yı ihmal etmedikleri yasa değişikliğini istenildiği gi- bi çıkardıklarını söylüyorlarama AB'nin işkillenme- sini ya da ayak sürümesini önleyemiyorlar. Bu kez karşılarına "uygulamayıgörelim" koşulu geliyor. • • • Türkiye'de zorunlu din dersine dönüşen uygula- madan, ehli sünnet denilen mezhepler dışında ka- lan ya da başka dinlerden olan öğrencilerin karşı karşıya kaldıkları durum, yıllardır yayın organlann- da yazılıp çiziliyor ve söyleniyor. Sağır sultanın bile duyduğu yakınmaları, Türki- ye'yi bütün olanaklan ve yandaşlanyla izleyen AB'nin duymaması olanaksız sayılabilir mi? Laiklik ilkesinin anayasasında yazılı olduğu tek AB ülkesi olan Fransa dışındaki ülkeler sanki laik değilmiş gibi yaklaşım var. Bula bula Türkiye'ye örnek gösterilecek ülke or- taya atılıyor: Ingiltere. Ama orada da "mezhepler üstü" biryaklaşımın geçerli olduğu, zorunlu olarak vurgulanıyor. Şunu da biz ekleyelim. Ingiltere'deki Anglikan Kilisesi'nin başkanı da kral, bugün içinse Kraliçe Elizabeth'tir. Fakat kalkıp da Ingiltere'yi ki- lisenin belirlediği koşullara uygun olarak yönetme- ye niyetlenmez. Zaten niyetlendirmezler de. *•• Nüfus cüzdanına gelince. Anayasasında "Kim- se dini inançlarını açıklamaya zorlanamaz" güven- cesini veren devletin, ardından yurttaşına dönüp "Di- nin ne" diye sorduğu demokratik(î) tek ülke herhal- de bizimkidir. • • • Bakalım "zina" dayatmasını sürdüremeyen bizim- kiler, zorunlu din dersi konusunda ne yapacaklar? oerinc(«>cumhuriyet.com.tr İL ÖZEL ÎDARE YASASI TBMM'DE 'Sezer'i dddiye almıyoruz'iması ANKARA (Cumhuri- yet Bürosu) - Devlet Ba- kanı MehmetAliŞahin, Cumhurbaşkanı Ahnıet Necdet Sezer'in tl Özel ldareleri Yasası'nı veto gerekçelerini "ciddiyeal- madıklarını" ima etti. Sezer'in başkanı olduğu dönemde Anayasa Mah- kemesi'nin merkezi ida- renın küçültülmesi yö- nünde karar verdigini sa- vunan Şahin, "Biz Ah- metNecdetSezer'inAna- yasa Mahkemesi Başka- nı olduğu dönemdeki lıu- kukçu görüşüne itibar ediyoruz. O yüzden söy- lenenleri ciddiye aunıyo- ruz" dedı. Sezer'in 14maddesi- ni iade ettiği tl Özel tda- relen Yasası, dün TBMM Genel Kurulu'nda ele alındı. Muhalefetin ya- sayla ilgili eleştirilerini yanıtlayan Devlet Baka- nı Şahin, görüşülen ya- sanın, yürürlükteki ya- sadan çok farklı hüküm- ler taşımadığını ileri sü- rerek "Bu şartiarda an- cak bu kadar değişiklik yapıldı" dedi. Yasanm bazımaddelerini iade et- mesi nedeniyle Sezer'ı hedefalan Şahin, 1997 yılmda Yargıtay Cumhu- riyet Başsavcıhğı'nın De- mokratik Kıtle Partisi'ne kapatma davası açması- nı örnek gösterdi. Şahin, Sezer'in başkanlığı döne- minde Anayasa Mahke- mesi'nin merkezi idare- nin küçültülmesi, vali, emniyct müdürü ve kay- makamlann da seçimle işbaşına gelebileceği gi- bi değerlendirmelerde bulunulan parti progra- mırun 'devletintekliği' il- kesine aykın olmadığına karar verdiğine dikkat çekti. Şahin, "Biz Se- zer'in Anayasa Mahke- mesi Başkanı olduğu dö- nemdekihukukçu görü- şüne itibar ediyoruz. O yüzden söylenenleri cid- diye alnnyoruz" dedi.