Katalog

6 ARALIK 2005 SALI CUMHURİYET SAYFA HABERLER Malatya'daki ishal salgırunı yerinde inceleyen CHP heyeti,raporundaçarpıcı sonuçlaraulaştı: Hükümetolayıküçümsedi MALATYA Verem kapıda SELAHATTtNGÖKATALAY Salgının önlem ahnmaması ha- linde tifo, sanhkgibi hastalıklara yol açabileceği gibi veremin deye- niden görülmesine neden olacağı belirtildi Malatya Vali Yardımcı- stBayram Öz, ishalşikâyetiyle has- taneye başvuranların sayısınm 8 bin 471'e ulaştığını bildirdi öz, hastahğın görülme sıkltğtnın gide- rek azaldığım, önceki gün boyun- ca sağlık kuruluşlarına sadece 69 kişinin başvurduğunu söyledL Malatya Verem Savaş Derneği Başkanı RaşitAlaçık tifo, sanhkgi- bi hastahklann yanı sıra veremin hortiamasından endişelendiklerini ifade etti Bu arada başlatılan soruşturma kapsamında, Belediye Başkan YardımcısıHanifı Gül, Malatya Su ve Kanalizasyon tdaresi (MASKİ) Müdürü Sıtkı Şeker, Su Teknik Şefi Ümit Erenler ve Su Teknik Şefliği'nde görevli işçi Adnan Hanege 'nin açığa alındığı büdiriUL TELEFONUNUZUN KAYDINI KOLAYLIKLA YAPIYORUZ! Cep telefonları kayıt dışı ya da klonlu* olan abonelerimizin kaydını, hiçbir işlem yapmalarına gerek kalmadan yapıyoruz. 5 YTLtutarındaki yasal kayıtücretini, Hazır Kart'lı abonelerimizin KontörBizdendeki hediye kontörlerinden; faturalı abonelerimizin HediyeCell puanlarından düşerek. abonelerimiz adına devlete ödüyoruz. Bu tür cihazları kullandığı tespit edilen abonelerimize bilgilendirme mesajı gönderilecektir. Ayrıntılı bilgiyi TurkcellExtra'lardan, 444 0 532 Turkcell Müşteri Hizmetleri'nden ya da www.turkcell.com.trden alabilirsiniz. * Yasal olarak IMEI numarası yeniden düzenlenmesi gereken cep telefonları. TURKCELL AYŞE SAYIN ANKARA - Malatya'daki ishal olaylannı araş- tırmak üzere yerinde inceleme yapan millerv ekil- lerinden oluşan CHP heyeti, raporunda, AKP hü- kümetuıın olaya duyarsızlığını eleştirerek "AKP ve yerel iktidan bu olayda sınıfta kalmtşor" görü- şüne yer verdı. Salgına neden olan şebeke arıza- sının yerınin hâlâ saptanamaması nedeniyle ris- kin sürdüğü değerlendirmesine yer verilen rapor- da, AKP'lı Belediye Başkanı Cemal Akın'ın va- kalann çoğunun "psikolojiknedenlerdenkaynak- ladtğT değerlendirmesine de yer venldi. -NMELİ CHP Sıvas Mılletvekıli Nurettin Sözen başkan- lığında Denızlı Millerv ekılı Mehmet Neşşar. Ma- latya milletvekılleri Muharrem Kıhç, Mevlüt As- lanoğhı'ndan oluşan heyet geçen hafta Malat- ya'ya yaptıklan zıyarehn ardından hazırladıklan raporda çarpıcı sonuçlara yer verdıler. AKP hü- kümetınin bu olayı görmezden gelme çabalannı eleştiren Sözen, Malatya'ya gittıklennde değıl bakan. bir tek AKP mılletvekılıne bıle rastlama- dıklannı söyledı. TBMM Sağlık Komisyonu Başkanı CevdetEr- döl başkanlığındaki bir heyetin ancak dün itiba- nyla Malatya'ya gıttiğine dikkat çeken Sözen. "Sorunun kaynağı henûz tespit ediimiş degiL Şu anda sadece voğun kloriama yapıhyor, ama bu so- nınu çözmüyor, eski asbest bomlann nıutlaka ye- nilenmesi gerekjyor" dedı CHP heyetınin hazırladı- ğı raporda da özetle şu sap- tama ve değerlendırmelere yer venldi: • Malatya EczacılarOda- sı Başkanı Bülent Köse ik ya- pılan görüşmeler sonucunda eczanelerde mevcut salgm üaç- tanndan günde 4 bin 900 ku- ru ilaç sanldığı, son 7-9 gün içerisinde 40 bin kutu ilacın tükendiğL geçen yılki saüş Ue kıyaslandığında saüşın yüzde 42 artûğı öğrenilmiştir. • Mimar-Mühendisler Odası Başkanı'nuı verdiği ra- kamlara göre hesap hatalan olsa bile yaklaşık olarak suyun yûzde 30'unun sı- zınn ve patlaklardan dolayı kaybolduğu anlaşıl- maktadır. • Üniversitelerin sadece kız öğrenci vurdu, kentsuşebekesindenyararianmaktadır.Digerbö- lüm ve lojmanlar artezyen kuyusundan yararia- nıyoriar. Bu salgm süresince ilk gün (40-60)öğren- ci hasta olmuştur. Ünh ersitenin diğer bölümlerin- de hasta yoktur. • Bütün bu olaylar incelendiğinde, AKP ve yerel iktıdan bu olayda sınıfta kalmıştır. Bilgisiz, ilgisiz ve duyarsız kalmışlar, Malatya'ya gitme- mişlerdir. • Sağhk Bakanı, belediye başkanı ve Hıfossıh- ha yetküileri olayı doğnı değerlendirememişkrdir, olayıönemsiz gösterme gafletinde bulumnuşlardır. • Kent su şebekesi sağlıklı değildır. Kentın her noktasında hasta var. Antma bilimsel değildir ve yetersizdir. Şebekelerdeki saptanan anzalan gider- me konusunda Malatya Su ve Kanalizasyon tda- resi bilgisizdir. Şu anda bile kirlenme nokta veya noktalan saptanmamıştır, dolayısıyla da sorun gi- derilememiştir. • Öğrenci ve yoksuDara su, ilaç ve diğer des- tekler verümemiştir. thtiyaç sahibi kesimlerin bu salgm dolayısıyla kayıplan gkterilememiştir. ARAYIŞ TOKTAMIŞ ATEŞ • Salgına neden olan şebeke anzasının yerinin hâlâ saptanamaması nedeniyle riskin sürdüğünün vurgulandığı raporda, "AKP ve yerel iktidan bu olayda sınıfta kalmıştır" denildi. Kimlik Diye Diye... Gündemimizi günlerdir işgal eden "kimlik so- runu"; aslında, hiç hafife alınacak bir sorun de- ğildir. Bu bakımdan, gündemimizi bu denli yoğun işgal etmesini eleştirmemek gerekır. Hele, "Yeni Dünya Düzeni" adıyla yutturulmak istenen em- peryalist oyun düşünülürse tartışmaların gere- ğinden az olduğunu soylemek bile mümkündür. Yeni Dünya Düzeni olarak isimlendirilen düze- nin, ıki "ayağı" vardır. Bunlardan biri ekonomik, diğeri siyasaldır. Ekonomik ayak; "Yeni Libera- lizm" olarak isimlendirilen, fakat geçen yüzyıllar- da, sonuna dek mahkûm edilen "vahşi katipa- lizm"den başka bir şey değildir. Bu konuda daha önceleri aynntılı yazılar yazmış olduğum için ay- nntılara yeniden girmeyeceğim. Fakat şu kadan- nı yineleyeyim ki; bu düzen, "zengini daha zen- gin, fukarayı daha fukara yapan" bir düzendir ve savunulacak hiçbir yanı yoktur. Zaten eğer savu- nulacak bir yanı olsa, yeniden gündeme getirilir- ken farkh bir isimle piyasaya sürülmezdi. Siyasal ayak, "Yeni Demokrasi" adıyla karşı- mıza çıkartıldı. Bu demokrasi anlayışının temelin- de de üç yaklaşım yatar. Bu yeni demokrasi; "yan doğrudan", "yerel ağırlıklı" ve "alt kimlikle- rin ön plana çıkartıldığı" bir demokrasidir. Zaten dananın kuyruğu bu son noktada, "alt kimlikler" konusunda kopmaktadır. • • • Geçenlerde özellikle vurguladığım bir hususu yeniden dile getirmek isterim. "Alt kimlik"; kişile- rin tercihlerine göre "önemsiz kimlik" olmadığı gibi; "üst kimlik", gene bireysel tercihlere göre "önemli kimlik" demek değildir. Alt ve üst kim- likleri belirleyen şey, insanlann o kimliklerine iza- fe ettıklerı önem değil, o kimliklerin "paylaşım oram", yani ne derece "ortak kimlik" olduklandır. örneğin, bir insan için Müslüman olması, en önemli kımliği olabilir. Fakat toplumun büyük ço- ğunluğu tarafından payiaşılmasına karşın, toplu- mun tümü tarafından paylaşılmadığı için, bir "alt kimlik"X\r. Buna karşılık fazla önemsenmese bile, "vatandaşlık", ortak bir kimlik olduğu için, "üst kimlik"t\r. Türkiye'de, etnik olarak çok sayıda alt kimlik vardır. Laz, Kürt, Gürcü, Pomak, Tatar, Türkmen vs. gibisinden etnik alt kimlikler; TC va- tandaşlığı çerçevesinde, bir "üst kimlik" oluştu- rurlar. Anadil ne olursa olsun, resmi dilimiz Türk- çe ile birtikte bu üst kimlik, "7iM kimliğini" oluş- turur. Ama Laz asıllı Türk, ama Kürt asıllı Türk, ama Ermeni asıllı Türk vb... ••• Son dönemde, Sayın Başbakanımızın doğru bir şeyler söylemeye çalışırken yaptığı büyük ha- ta, "Türklüğü" de alt kimlikler arasında sayması oldu. Oysaki Türklük, diğer kimlikler gibi bir alt kimlik değil, o alt kimliklerin vatandaşlıktan kay- naklanan ortak özelliği olarak, üst kimliğimizdir. öyle sanıyorum kı Sayın Erdoğan alt kimlikleri sayarken; "Türk" demeyip de "Türkmen" ya da "Yörük" vb. gibisinden bir kimliği dile getirseydi, bu üzücü ve yıpratıcı tartışmaların hiçbiri olmazdı. Ama maaJesef olan oldu. ••• Kimlik sorunu, aslında eski bir sorunumuzdur. Bilinen hikâyedir; Fransa'ya okumaya giden gençlerimize, ulusal kimlikleri sorulduğunda, ya- nıt bulmakta zorianıriar. "Osmanlıyız" derier, "01- maz" yanıtını alırtar, "O devletin adı"... (Anlaşılan o zamanlar "devlet ulusu" kavramı bilinmiyor- muş.) "Müslümanız" derier, gene "Hayır" yanıtını alıriar, "O dininizin adı". Kendilerini "bölgeleriy- le" ifade etmek isterier, gene olmaz. Zira bölge- leri, ulusal kimlik tanımlamasını vermemektedir. (Ne derece doğru olduğunu bilemiyorum ama,) sonunda "Türk kimliği" akıllanna gelir... Yukarda, "Ne derece doğru olduğunu bilemi- yorum" dedim ama, "doğru" olma olasılığı çok yüksektir. • • • Kimi etnik gruplann üyelerinin kendilerini "Tür- kiye Cumhuhyeti'nin vatandaşı" saymalarına karşın, Türk" üst kimliğiyie ifade etmek isteme- meleri, günümüzün en ciddi sorununu oluştur- maktadır. Bu sorunun yanıtını bir sonraki yazımda araştı- racağım. UZMAN POLlSLERÎN YERLERİDEĞIŞTÎRÎLİYOR Istanbul EmniyetPnde garip uygulamalar ECEVtTKIUÇ Ford 2005'e dev bir kampanyayla veda ediyor. Yeni yıla yeni bir Ford'la girmek isteyenleri Aralık ayı boyunca inanılmaz fırsatlar bekliyor. Mondeo, Focus ve Focus C-MAX'te 18.OOO YTL; Fiesta, Fusion ve Fiesta Van'da 1O.OOO YTL; Ranger, Transit ve Transıt Connect'lerde 20.000 YTL kredi için %O faiz ve 24 ay vade imkânı Ford yetkili satıcılannda. Aynntılı bilgi için, Ford Direkt Hattı 444 3673 ya da www.ford.com.tr Tûrkiye'nin sayılı terör uzmanlan ara- sında yer alan Emniyet Müdürü Halfl Ka- rataş ilk önce Terörle Şube Müdürlü- ğü'nden alınarak Asayiş Şube Müdürlü- ğü'ne atandı. Çok sayıda önemli terör operasyonunda görev alan ve uzmanlık alanıyla ilgisi olmayan başka bir birimin başına atanan Karataş, bu kez de Zeytin- burnu Emniyet Müdürlü- ğü'ne kaydinldı. Istan- bul Emniyet Müdürlü- gü'nde yazdan bu yana yapılan atamalarda garip bir uygulama yaşanıyor. "Terör" konusunda uzman olan müdürler "asajişe" verilirken asa- yiş kökenliler ise organi- ze ve terör gibi özel uz- manlık gerektiren birim- lere atamyor. PKK'ye ve El Kaide'ye yönelik önem- li operasyonlarda görev alan Terörle Mü- cadele Şube Müdürü Halil Karataş hazi- ran ayında Asayiş Şube Müdürlüğü gö- revine verildi. Bu operasyonda Terörle Mücadele Şube Müdürlügü'ne ıse Seiim Kutkan getırildi. Kutkan, daha önce Zey- tinburnu Emniyet Müdürlüğü Vekili gö- revini yürütüyordu. Zeytinburnu Emni- yet MüdüıSüğü görevine ise MOstafa Kt- • Terör' konusunda uzman olan müdürler 'asayişe' verilirken asayiş kökenliler ise organize ve terör gibi özel uzmanlık gerektiren birimlere atamyor. zügüneş getirildi. Çevik Kuvvet Şube Müdürü görevini yürüten Kızılgüneş, ge- çen yıl 8 Mart Dünya Kadınlar Günü'nde kadiılara dayak atılması nedeniyle açı- lan soruşturmamn sonucunda bu göreve atandı. Geçen hafta emniyette yine ata- ma operasyonu getçekleştirildi. Asayiş Şu- be Müdürlüğü görevini yürüten Karataş, Zeytinburnu Emniyet Müdürlüğü göre- vine atandı. Karataş'm üçe emniyet mü- dürlüğüne kaydırümasın- da Vatan Caddesi'ndeki emniyet otoparkındaki resmi araçlann soyulma- sı etkili oldu.Merkez bi- namn otoparkının soyul- masımn faturası Mecidi- yeköy'deki binada görev yapan Karataş'a kesilmiş oldu. Zeytinburnu Emni- yet Müdürü Kızılgüneş ise daha üst bir görev olan Asayiş Şube Müdürlüğü görevine getirildi. Operasyonda Organi- ze Suçlar Şube Müdürü Ayban Burhan hakkında da soruşturma başlatıldı. Bur- han, terör örgütü bağlantılı kapkaç çe- tesinin çökertildiği "Katmer" operasyo- nu bilgilerini basına sızdırmakla suçla- myor. Burhan, haziranda başka bir gö- reve kaydınlmak istenmiş, ancak Emni- yet Genel Müdürlüğü'nün müdahalesi neMeniyle bu atama yapSamamıştı. ^