19 Mayıs 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
11 ARALIK 2005 PAZAR CUMHURİYET SAYFA HABERLER Pamuk yeniden Avrupa basımnda • LONDRA(AA)- Orhan Pamuk davasının başlamasına günler kala, Avrupa basınının ilgisi tekrar ünlü yazara döndü. Ingiltere'de yayımlanan Times gazetesine konuşan Pamuk, Türkiye'yi sadece baskıcı yasalara kozmetik reformlar yaparak Avrupa Birliği üyeliğıni almaya çalışmakla eleştirdi. Gazetede gelecek cuma başlayacak Pamuk davasının Erdoğan hükümeti için derin bir utanç olduğunu ve Pamuk'un suçlu bulunması halinde Türkiye karşıtı ülkelerin eline koz geçeceği yonımunu yaptı. Financial Times gazetesi de "Türkiye Batıh ve modern olduğunu dile getiriyor, ancak Avrupa Birliği'nde bir sanatçı, 'devlet karşıtı eylemleri nedeniyle' nesillerdir yargılanmıyor" denildi. Bahçeli'den kimlik eleştirisi • ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, partisüıin genel merkezınde düzenlediği basın toplantısında, maksatlı bir kimlik tartışması başlatıldığını, hedefin Türkiye'nin milli birliğini parçalamak, milli devlet niteliğini tasfıye etmek, ülkesi ve milletiyle ' jlünmez bütünlüğünü yıkmak olduğunu söyledi. Bahçeli, "Türkiye'nin milli birliğini hedef alan tartışmalarda sürekli ön plana çıkan Başbakan Erdoğan, Türkiyelilik ve anayasal vatandaşlık hezeyanlanyla bu son tahrik kampanyasının da bayraktarhğını yapmıştır. Başbakan'ın en büyük destekçisi de ne hazindir ki tmralı'daki cani olmuştur" dedi. BaşapısnJıkları tescillendr • ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - ANAVATAN Genel Başkan Yardımcısı Edip Safter Gaydalı yaptığı yazılı açıklamada, AKP'nin kendi yaptırdığı ankette, iktidann başanlı olduğu sonucunun çıkanlmasını eleştirdi. "Yolsuzluk ve yoksulluğu bitireceğiz" savıyla halktan oy isteyen AKP'nin sözünü tutmadığını, kendi yaptığı anketle ortaya koyduğunu belirten Gaydalı, "AKP yöneticisi tarafından, bu hükümetin yolsuzluk, yoksulluk ve işsizlikle mücadelede başansız olduğu tescillenmiştir" dedi. Mimarlardan AKP'ye eleştiri • ADANA (Cumhuriyet Bürosu) - Peyzaj mimarlan, orman mühendislerinin çahşma alanlarmı genişleten ve TBMM Tanm, Orman ve Köyişleri Alt Komisyonu'nda kabul edilen "Orman Mühendisliği, Orman Endüstri Mühendisliği ve Ağaç Işleri Endüstri Mühendisliği Hakkında Yasa Tasansı"nın anayasaya aykın olduğunu iddia ederek yasaya tepki gösterdiler. DlSK'in öncülüğünde yapılan toplantıda siyasetteki tıkanmayı aşma formülleri tartışıldı Solda yenilenme hareketiBARIŞ MUMYAKMAZ Devrimci Işçi Sendikalan Konfederasyonu (DlSK) Genel Başkanı Süleyman Çelebi, AKP'nin artık yıpranmaya ve oy kaybetmeye başladığını be- lırterek "Bu koşuflarda muha- lefet partilerinin yükselişe ge- çerek demokratik bir alterna- tif yaratması beklenir. Ancak Türkiye siyasetinin sol kana- dında ciddi bir tıkanma yaşa- myor" dedi. DlSK'in düzenlediği ilki Bo- lu'da yapılan "Solda Yenilen- me'' konferaslannın ikincisi dün Istanbul'da yapıldı. Dede- man Oteli'nde düzenlenen top- lantıya, aralannda Erdal İnö- nü ve Aitan Öymen'in de bu- lunduğu, akademisyenler, sen- dika ve sivil toplum kuruluş- • DÎSK Genel Başkanı Süleyman Çelebi, "Gerçek bir sol siyasal hareket yaratmanın ve iktidar seçeneği oluşturmamn yol ve yöntemlerini bulmaya çahşmak için Solda Yenilenme Platformu kurulmasını" önerdi. lannın temsücileri, yazarlar ve sanatçüar katıldı. Açılış konuşmasını yapan Çelebi, konferansın 10 Aralık Dünya Insan Haklan Günü'nde yapılmasının rastlantı olmadı- gını belirterek insan hak ve öz- gürlüklerinin bütün boyutlany- la hayata geçırilmesini gerçek- leştirecek tek gücün solda ol- duğunu belirtti. Soldaki hiçbir partinin iktidar seçeneği olma- dığı gibi güçlü bir siyasal mu- halefet de üretemediğini ifade eden Çelebi, "Şimdi görev ne- pimize düşüyor. Gefiniz, artık geçmişlemeşgulotanayalım.So)- dayeııflerımeyi,bütünleşmeyive kitJeselleşmevi sağlayacak bu ortak guişimi genişletehm. So- lu, sosyal demokrasiyi halkla bütünleştirip iktidar yapahm" diye konuştu. "Bizter bir arada durduğu- muzda, 'sol artık solun kurdu olmayacak' diyebildiğimizde, birbirimizi dövmektenvazgeçe- rek bûükte çalışnıaya başladı- ğunızda, hepsinden önemlisi 'bensiz olmaz' yerine 'sensiz ol- maz' ttiypftavrandıgimi7/la,gn- rükcekurki; buülkede sol, halk- la bütünleşecek, birey ve toplu- mu dönüştürücü güçlü bir mu- halefetyaratacakveenyakınge- lecekte iktidar olacaknr." Konferanstaki arayışın sade- ce bir tarhşma olarak kalmama- sı için "Solda Yenilenme Plat- formu" oluşturulması gerekti- ğini belirten Çelebi, "Buplat- formun, bugün sol ve sosyal de- mokrasi adına halkın karştsına çıkanlanyanhşfotoğrafindeğiş- tirflmesini hedeflemesi, gerçek bir sol siyasalhareketyaratma- nın ve iktidar seçeneği oluştur- mamn yol ve yöntemlerini bul- maya çahşması gerekiyor" de- di. Yenilenen solun en büyük gücünü toplumun çalışan, üre- ten, çağdaşlıktan yana olan, eşitlik ve özgürlük isteyen bü- yük çoğunluğundan alacağıru vurgulayan Çelebi, "Yeni solda kadmlarm ve gençlerin de ka- nhmını esas alacağız. Farkhhk- larnnızaynüksebebideğil,zen- gmHğimizolarak görülmetidir " dedi. Sosyal Demokrasi Derneği Başkanı Erol Tuncer de, Ba- tı'da solun sürekli bir arayış içinde olduğuna, ama bu ara- yışın Türk solu için geçerli ol- madığına değinerek "Sosyal demokratlann görevi, ezilen in- sanlann çözümü ohnaknr. Hal- kunız böyle bir sosyal demok- rasiyi iktidarda görmek istiyor" dedi. Prof. Dr. Burhan Şenata- lar ise, Türkiye 'de solu yenile- me ihtiyacının sadece CHP'nin içinde bulunduğu iktidar soru- nundan kaynaklandığını dü- şünmenin dar bir anlayış oldu- ğunu vurguladı. SHP LÎDERİ KARAYALÇIN 'Sorunlann nedeni politik' tstanbul Haber Servi- si-SHP Genel Başkanı MuratKarayaJçm, "Bu- güne kadar tanmın ve köyhmün sorunlamı ha- lımn altına süpürdük. Şimdi bunlan çözmek, üretimiartarmakzDrun- dayn" dedi. Dünya Ticaret Mer- kezTnde,"Catering2005 Fuan" kapsamında "Tarladan ve Çiffikten SofrayaSağMiGjdaZir- ves" düzenlendi. Kara- yalçın, toplantının açılı- şında yapnğı konuşma- da Türk tanmının sorun- lannın bilgisizlikten de- ğil, politik nedenlerden çözülmediğini belirterek buğday-mazot paritesi- ne dikkati çekti. AKP'nin 3 Kasım 2002'deki se- çim beyannamesinde, 2 kilogrambuğdayla 1 lit- re mazotun alındığının yer aldığını anımsatan Karayalçuı, bugün 1 lit- re mazot için 6 kilogram buğday gerektiğini söy- ledi. Karayalçın, önü- müzdeki yıl sektörde "kitfcsel terlder" bekle- diğini vmguladı. AB mü- zakereleri sırasında Türk tanmının özel bir duru- munun olduğuna da de- ğinen Karayalçın, "Ta- nmınaltdallanndaüre- tim kotalan verflecek. O kotalarmneolacağLönu- müzdeki 10 yıldald ba- şanya bağfa. Onun için bu 10 yıh iyi değerlendir- meliyiz. 2006 bütçesin- den tanma 42 katrüyon frafck kaynakavnkk An- cak ABUeuyıım için ta- nma yılda 11 niflyar do- butk yaürun yaprfması gerekiyor. Tarunda yeni yapüanmalara ihtiyaç var" dedi. Medis'te eylem SHP Genel Başkan Yardımcısı ve Mersin Milletvekili Ersoy Bu- nıt da muz ithalatında gümrüklerin kaldınlma- ması için "TBMM'yi terketmeme" eylemi ya- pacağını açıkladı. ÇİZMEDEN YUKARI MUSAKART ACELE ETMEYİN, ÖNCE ŞİŞEYİ DEVİRELİM J [email protected] CHP GenelBaşkan Yardımcısı, dış yönlendirmeyle iktidar olmanın sonunun 'hüsran' olduğunu söyledi Oymen: Hükümet yakında gider BERİVAN1APAN CHP Genel Başkan Yardımcısı Emek- li Büyükelçi OnurÖymen, Türkiye'nin çok kritik bir dönemden geçtiğini be- lirterek "Diğer ülkelerin başbakanlan zorunhı ohnadıkça yılda en fazla 3-4 de- fa yıutdışma çıkarken, bizim Başbaka- nımız üJkede terör kol gezerken, AB Qe en kritik döneme ghihmşken yurtdışı- na uzun süreti yolculuklar yapıyor. Bu hükümet içerde gerici, dışanda verici, yakmda da gkticidir" dedi. Bahçeşehir Üniversitesi Beşiktaş Yer- leşkesi'nde gerçekleştirilen Siyaset Oku- lu'nun "Soğuk Savaş Sonrası Dünya- daki Stratejik Değtşimler" konulu se- minerinde konuşan Öymen, sözde Er- • Yanlış politikalar nedeniyle milyarlarca dolann toprağa gömüldüğünü, hükümetin teröristlerle pazarhklar yaptığını ifade eden Öymen, "îyi hükümetler gördük, kötü hükümetler gördük. Ama böylesini görmedik" dedi. meni soykınmı iddialan ile ilgili ise şunlan söyledi: "Hîçbirkanıtyokkenbir ulusu bu tür ithamlarta karalayamaz- smız. 'Mavi Kitap'ta yer alan iddiala- rm sa\aş propaganda bürosu tarafindan yazıldığını tngüizler bile kabul etti. Ta- rihhnizi feda edeme\1z. Bir ülkenin ata- lan hiçbir kanıt ohnaksızm katil ilan edflemez." Hükümetin teröristlerle pazarlık yap- tığını savunan Onur Öymen, "tyi hüku- medergördük,kötü hükümetler gördük. Ama böylesini görmedik. Atatürk'ün Türkijesi'ne bu yataşmıyor" diye ko- nuştu. Dış yönlendirme ile iktidar olmannı sonunun "hüsran* olduğunu ifade eden Oymen, hükümetten ulusal çıkarlann ko- runmasını istediklerini belirtti. Türk ulusunun Türkiye'de yabancılann ege- menliğine izin vermeyeceğini söyle- yen Oymen, yanlış politikalarla mil- yarlarca dolann toprağa gömüldüğünü ifade ederek "Zengin ülkenin faldr ço- cuklanyız. Çünkü Türkiye kötü yöne- tiKyor" dedi. Irak'ta yaşananlar ile Kürt politikası konulannda petrolün önemi- ne değinen Oymen, Türkiye "de iktida- nn ve muhalefetin, petrol konusunda or- tak ulusal politikalar oluşturması gerek- tiğini vurguladı. Oymen, sözlerinı şöyle tamamladı: "Türkiye'de son 5 yıkhr, heryıl5 ton pet- rol üretimi azahyor. Kuzey Irak'taİd § bin teröristin Türki>'e'ye tesum edflme- mesinin hesabı sorulmah. Dış pootika- larda ricacı ohınmaz. Türkiye, hiçbir zamanyabancılannkarşKindadizleriçö- kük, boynu bükük olmanuşnr. Biz Ata- türk'ten böyle görmedik.'' SEZER'DEN ERDOĞAN'A SERT ELEŞTİRİ 'Elindemetin olma&a ne dediğinibümiyor' ABİDİNYAĞMUR MERSİN-DSP Genel Başkanı Ze- ki Sezer, Başbakan Recep Tayyip Er- doğan'ın üst kimlikle ilgili sözleri ve "ITkeyipazarlayacağım'' açıklamala- nna tepki göstererek "Erdoğan, efin- demetin oimadan konuştuğunda ne de- diğmi bflmiyor" dedi. Sezer, partisinin Mersin tl Başkan- hğı'nca Edip Buran Spor Salonu'nda düzenlenen toplantıda partililere ses- lendi. Erdoğan'ı ülke kaynaklannı ve değerlerini pazarlamakla suçlayan Se- zer, Başbakan'ın bu alışkanlığının Ye- ni Zelanda gezisinde de sürdüğünü belirtti. Sezer, "Başbakan YeniZelan- da'da Getibohı yanmadasuu da pazar- hk konusu yapü. Yann, 'geçilmez' di- yerektarih yazdığnnızGefibohı'da ege- menfik haklanmız tarüşma konusu ohırsa AKP bunun altmdan kalka- maz" diye konuştu. Erdoğan'ın ortaya attığı "Türkiye Cumhuriyeti yurttaşhğı üst kinüiği" tartışmalanna da değinen Sezer, söz- lerini şöyle sürdürdü: "A\Tupa'dan yüzyıllar önce Anado- hı'da aydmlanma yaşandL Bu toprak- larda kadın-erkek eşitüği sağlandı. AKP bunun gerisinegttmekistiyor.AB bahanesiyle Türkiye'de alt Idmtikler, a7inhklar yaratümaya çahşıhyor, bunu da bizzat Başbakan yapıyor. Erdoğan, elinde metin oimadan konuştuğunda ne dediğini bilmiyor." 500 KİŞÎ PROTESTO YÜRÜYÜŞÜ YAPTI TuncelVdesürgünlere tepkilersürüyor TUNCELİ (Cumhuriyet) - Tunce- li'de 9 nıemurun sürgün edilmesine tepkiler sürüyor. Eğitim-Sen Genel Başkanı Alaaddm Dinçer, Tunceli Va- lisi MustafaErkal'a seslenerek "Ken- disi de sürgün mağdunı olan vafi, me- murlan sürgün etmekten vazgeçsm" dedi. Sanat Sokağı'nda toplanan yaklaşık 500 kişi, son iki ay içinde 6'sı Eğitim- Sen, 3 'ü Yapı Yol Sen, Kültür Sanat-Sen, Tanm Orkam-Sen yöneticisi olmak üze- re toplam 9 memurun sürgün edilmesi- ni protesto etti. Gruba Eğitim-Sen Ge- nel Başkanı Dinçer, Genel Sekreteri Emir AH Şunşek, EğitimSekreteri ts- mail Sağdıç ve "Eğitim Sen'in bölge il- leri başkaman da destek verdi. Grup sloganlar atarak Cumhuriyet Meyda- nı'na doğru yürüdü. Yeraltı Çarşısı üze- rinde toplanan grup adına bir konuşma yapan Dinçer, sürgün karannı çağdışı bir uygulama olarak niteledi. Sürgünlere karşı sessiz kalmayacaklannı vurgulayan Dinçer, "Statükocu, inkârcı anlayış kimi zaman Susurluk'ta, Şemdinli'de, Eğitim- Sen 'inkapatma davasında, l rfa'da, Tun- ceB'deyaşanan sürgünlerde açığa çıkıyor. Tuncefi'nin bu poütikalara karşı koyuşun öncüsüoünasıgerek" dedi. Dinçer, Tun- celi Valisi Erkal'ın merkeze alındığını, ancak mahkeme karanyla 2 yıl önce ye- niden göreve döndüğünü anımsatarak, "Kendisi de bir anlamda sürgün edilnüş birinin bu tarz davTanışuu yanhş bulu- yoruz" diye konuştu. ÜĞÜPOLİTtKA GÜNLÜĞÜ HİKMET ÇETİNKAYA Arif Kanakoç'u Ammsamak... O gece yağmur yağmıştı Izmir'e. Bir süre Kor- donboyu'nda yürüdük Serdar Kızık ve Tayyar Eraslan'la. Karşıyaka bir genç kız gibi gülümsüyordu ışıl ışıl... Cenap'ın "Mto'sunda soluklandığımızda Prof. Dr. Şadan Gökovalr'yı karşımda buldum. Şadan, Halikarnas Balıkçısı'nın, yani Cevat Şakir'in manevi oğludur. Balıkçı'yla ilgili pek çok kitabı vardır. Şadan Gökovalı gazetecidir, radyocudur. Mito- lojiyi çok iyi bilir. Yazardır, bilim insanıdır. Masada Şadan Gökovalı olunca ne konuşulur? Şiir... Yıllardırşair Arif Karakoç'u göremiyordum. Şi- irierini çok severdim. Şadan'a "Arif ne yapıyor?" dedim. Arif, altı yıl önce ölmüş. Duymamıştım. Bir yağmur bulutu üzerimden geçti... Arif'in dizelerini Şadan anımsattı: "Kadınlar hapishanesinde Gülsiye/ Bir omuz- dan biromuza saçlan/ Biromuzdan biromuza suç- lanl Ne sorgusu biterl Ne gözyaşlan." Yıldızlı bir gökyüzünün altında, san ışıklarla do- natılmış Kemerattı günlerini, Veyset Çıkmazı'nda- ki meynaneleri anımsadım. Demokrat Izmir gazetesinin merdivenlerinden ağır ağır çıkan Attilâ llhan'ı, Naci Sadullah Da- niş'i, Samim Kocagöz'ü görür gibi oldum. Şadan Gökovalı, Arif Karakoç'un şiirterini bir ki- tapta toplamıştı. Krtabın sayfalannı karıştırmaya başladım. • • • Salihli'deki "Şiir lkindileri"r\\ düzenleyen Zafer Keskiner, şiiri seven bir belediye başkanıydı. Kimlergelip kimlergeçmişti "Şiirlkinclileri'nden... Cemal Süreya, Aziz Nesin, Nahrt Ulvi Akgün, Cahrt Külebi, Salâh Birsel, Can Yücel, Arif Ka- rakoç veötekileri... O gece uzun uzun Arif'i konuştuk Şadan Göko- valı'y'a- Eski gazeteci dostlann, Erol Akıncılar'ın, Orhan llhan'ın, özden Alpdağ'ın, Kaya Çelikkanat'ın kulaklannı çınlattık. Şadan, Azra Erhat'ın Arif'e yazdığı mektuplan koymuştu kitaba. Kitap, Salihli Belediyesi Küttür Yayınlan nca yayımlanmıştı 14 Mayıs 2OO5'te. Dışarıda bir imbat serinliği vardı. Şadan coştuk- ça coştu Arif'in dizelerini okurken: "Ayıngeçlere su yürüdü hanımıml Su yürüdü ka- dındakişekere/Anlarbalgibikondu çiçeMereJKon- du sevişmek üzerel Sevişirken çıkagelse elleril örümcekler gibi sevişirlerdi." Bu şiirin bir öyküsünü anlattı Şadan. Arif'i, Ha- likarnas Balıkçısı'yla tanıştırmıştı. Arif de Balık- çı'nın konuşmasından etkilenerek "Çıkagelse El- leri" şiirini yazmıştı: "Narda nar, elmada elma var/ Nasıl da anlamış- \arl Kabuğun içindeki sevişmeyi/ Sevişirken çıka- gelse elleril Bırakırdı sevişen ağaç/ Dalında mey- va dişlemeyi." • • • Şadan Gökovalı, Arif'i şöyle tanımlıyor "Çıkagel- se Elleri" kitabında: "Arif'le bundan sora birioç kez daha gittik Ba- lıkçı'ya. Bu vesile ile Balıkçı'nın gönüldeşi, benim anamAzra Erhat'la yazışmaya başladı Arif. Yazış- malardan da anlaşılacağı gibi Azra Ana, Arif'ten, kendi doçentlik tezi olan 'Sappho'dan ŞiirlerV Türkçeye çevirmesini istedi. Arif büyük bir he- vesle girişti bu işe. Ne var ki; kendisini tutamıyor, 'Sappho bugün yaşasaydı böyle yazardı' diye şi- irin özünden sapıyordu. Oysa Azra Ana bilim ada- mıydı, sırtında yumurta küfesi vardı. Bana şöyle diyordu: 'Isterse kendi adınayayımlasın. Ama ben, özgünün tek sözcüğünün değişmesine razı ola- mam.' Tarihe bilgi ve belge olması için bu kitaba, Azra Eriıat'ın Türkçe çevirisinden Arif'in yaptığı çe- virileri atıyorum. O Türkçe söylemeden, 'aşk çi- çeğidir şiir/ onu sevmeyenler/ sevilmeyecektir* bugün bile Izmir'de dillerde dolaşır. Yeri gelirse, Arif'e, anlattığım ya da kaynak verdiğianekdot ve öykülerden şairimizin yazdığı 'Prometheus' ve 'Iskitler' şiirierini aktarınm size. Ama galiba daha iyisi, 'Iskit Köleleri' şiirini, Azra Anamın mektup- lanna ilişkin notlar arasına koymak." • • • O gece hiç bitmesin istedim... Uzun bir yolculukta gibiydim. San ışık gölgele- ri, ağaçlarvedeniz... Uria Iskelesi'nde olmalıydım. Belki Necati Cu- malı'yla buluşur, sonra Şükran Kurdakul'la Kar- şıyaka Istasyon Kahvesi'nde çay içerdik... Ne bileyim, Arif'in "Çıkagelse ElterTni Şadan yeniden okurdu bize: "Dağ yerinde durmuş terbiyeli/ Duman ayakta durmuşteriDİyeli/Biraskerresmiçektinvişlerdört köşeli/ Sevişirken çıkagelse elleri/ Yanardı asker- likleril Sil baştan sevişirierdi." hikmet.cetinkaya(â cumhuriyetcom.tr Faks numaramız: 0212/343 72 69 ACI KAYBIMIZ Atatürkçü, aydın, ekonomist MUSTAFA KEMAL ERTAÇ 10.12.2005 günü vefat etmiştir. Cenazesi 11.12.2005 Pazar günü Bostanlı Beşikçioğlu Camii'nde kılınacak öğle namazını müteakip Doğançay Mezarlığı'nda defnedilecektir. ERTAÇ AİLESİ Çiçek gönderilmemesi, Çağdaş Yaşamı Destekleme Demeği'ne bağış yapılmasıricaolunur.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle