Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
SAYFA CUMHURİYET 24 KASIM 2005 PERŞEMBE
OLAYLAR VE GORUŞLER
EVET / HAYIR
OKTAY AKBAL
GÖP Temaşal
^ geldi! Biraz erken geldü. Alışmıştık yılbaşı-
na doğru-kar yağışlanna... Güzün içindeyken ülkeyi
beyazîığtn kaplaması epey şaşırtıcı olmadı mı?
Herşeydeğişiyori Doga yerinde dururmu? Deprem-
ler, setler, fırtınalar, kasırgalar... Doğa insanlardan öç
alıyor diyeceğim geliyori Sen, boyuna onu yap, bunu
yap, onu kışkırt, bunu kışkırt! Bombalar yap, bomba-
lar at, atom gücündeyıkımlaryap! Insanlığayarariı bu-
luşlaryapacağına, insanlan dahaçok, daha çabuk, da-
ha hızlı yok etmenin çareterini bulmaya çalış! Bir yan-
dan da insan haklan, demokrasi, özgüriük diye, hem
kendini hem de tüm dünyayı aldatmayi sürdür...
Yaşamak, biraz uzunca yaşamak elbet iyidir. Ama
çirkinlikler, basitlikler, adilikler, aşağılıklar, zulümler,
acımasızlıklar günden güne çoğalmışsa, günden gü-
ne insanlık geçmiştekileri aratan bir çıkmaza, bir uçu-
ruma doğru yol almaktaysa, sen de bunlan yakından
iziemişsen, o zaman yaşamak bir çeşit işkence sayıl-
mazmı?
Keşke bunlan görmeseydim, keşke bu kadaryaşa-
masaydım, demez mi kişi!.. Çocukluğun, sevinçler,
umutlar çağlayanı ıçinde geçmiş; gençliğin bir büyük
aydınlanmanın verdiği güvente, coşkuyla geçmiş, son-
ra gelmiş, kopuşlar, aldanışlar, boş umutlann balon gi-
bi patlaması!.. Bugün yurttaşlar son elli yılda kendile-
rine güven veren, yaşam sevincini duyuran bir zaman
parçasını anımsayabiliyorlar mı? Hep korku hep bek-
leyiş... Birşeylerin olmasını, umulanlann gerçekleşme-
sini beklerken, tersine akla hayale gelmeyecek olgu-
lann her gün bir yenisinin, daha çirkininin gelmesi!..
Bu bir çalkantı da değil! öyle olsa gelip geçer. Bu-
nalım, kriz deriz, atlatınz. Bugün öyle, ama yann var,
yannlar var.. Bir şeyler olacak, bir güneş doğacak,
toplumda bilinç denen degerin dirilmesi, yaygınlaşma-
sı... Bütün bu yaşadıklanmızın bir karabasan, bir kö-
tü düş sayılması...
Yannlar daha iyi olacak diye kendini kandınş... Bu-
nu kimse anlamryorda bir sen mi anlıyorsun? Bak seç-
menler büyük çoğunlukla oylannı vertyoriar, kendile-
rini daha güzel yaşamlara sürükleyecek olanlara mı,
yoksa dünyalannı daha da karartacakJara mı? CHçü bu,
ölçebilirsen, ölçmek gücün varsa!..
Son CHP Kuruttayı'nda değişmez genel başkan
Türk halkına seslendi. "Kendini kurtarmanın gücü
sende" dedi. Ama salonu dokiuran belli bir kalabalı-
ğın alkışıyla yetindi! Cumhuriyet Türkiyesi'nin tek kur-
tuluş yolunun büyük bir birliktelikte olduğunu gorme-
di, göremedi, görmek istemedi... 0 zaman, boş, an-
lamsız değil mi bu tür konuşmalar, büsbütün umut kı-
ncı değil mi?
Sadece Bir Öneri...
Macide TANIR Devlet Sanatçısı
B
undan sonra Türkiye smırlan
içinde Türkçe konuşmak, Türk-
çe tabela asmak, TV'lerde rek-
lamları Türkçe üe yapmakyasak-
lanmalı, bu konularda ivedilikle
yasa çıkarmah, aksine davrananlan. yani ya-
salan dinlemeyip, bu işleri Türkçe yapanlan,
bir daha hayata dönemeyeceği kadar işkence-
lerle cezalandırmah!..
Çok şükür büyük şehirlerimizde yaşayan-
lar, biraz daha gayret gösterirlerse, bu ağır ce-
zadan kendilerini kurtaracaklar...
Bundan sonra günaydın, merhaba, hayırlı
günler vs. gibi selamlama biçimi yerine good
moming, bonjour (hayır, ikincisini geri al-
dım, bonjour olmaz, uymadı) denecek... Hat-
ta good kalkabilir, aziz ve necip Türk ulusu-
nun, çalışkan bireylerinin olur olmaz laflarla
vakit kaybetmemesi için sadece morning ola-
bilir!
Bütün Türk mutfağı kaldınhp, yerine fast
food ve de sulak yerde yetişmiş azman pata-
tesin içine uyduruk kaydınk bir şeyler tıkış-
tınp tıkınsınlar... Aflfedersiniz afıyetle yesin-
ler ve de ıh ıh ıh diyerek (çok güzel anlannna
geliyor bu ıh ıhlar)... Bu iniltileri çıkanrken
baş mutlaka iki yana sallanacak. Türkiyemiz-
de üretim yapan bütün kurumlar ortalıktan
kalkacak...
Nedir o? Benim kuşağım, yani Atatürkku-
şağı sokaklarda takım takım, yerli malı yur-
dun mab, her Türk onu kullanmalı diye gırt-
lağımızdan bas bas bağınrdık. Yabancı dili
konuşanlan duyduğumuzda, özellikle yanla-
nndan geçerek, vatandaş Türkçe konuş der-
dik. Aman ilahi Macide, sen bu geri kafalı-
lıkla bıraktığım yerde duruyorsun!..
Konservatuvarda yanlı olan bizlere, Sümer-
bank'tan ayakkabı, paltoluk kumaş vs. alınır-
dı ve bizler iftiharla, övünerek dolaşırdık.
Çok şükür bugünlere de kavuştum. Baba-
lar gibi satanm, Sümerbank'ı tarihe gömdüm,
diyerek övünen bakanlanmız oldu...
Yıllar yıh hasretleri kavuşturan, hasrete
gönderen, o tarihi, o güzelim Haydarpaşa bi-
nasının da yıkılacağı söylentileri dolaşıyor.. tki
düşünce varrruş. 1 - Cami yapmak, 2- Gökde-
lenler yapıp Manhattan'a benzetmek!.. îkin-
ci madde yerine getirüirse, artıkın oralarda
Türkçe konuşmakhiç yakışık almaz!..
Bence cami yapıhnalı, hatta Türkiye sınır-
lan içinde iskân edilen bütün binalar yıkılma-
lı. Yerlerine cami yapümah. Biz artık cami-
lerde yaşamalıyız. Çok cami yapmahyız hat-
ta her kişiye veya her aileye bir cami düşme-
li! Düzce'nin yaknılannda 120 nüfuslu bir
beldeye, trilyonlar harcayarak bin küsur kişi-
lik bir cami yapılmış ya! TV'de gösterdiler, o
camide bir kişi, evet yalnız bir kişi namaz kıl-
makta iken fotoğrafinı çekmişler, bence bures-
mi çeken foto muhabirini bulup kulaklanndan
tavana asmalı... Bak gör, öbürleri ibret ahp na-
sıl adam olurlar.
Oysa IstanbuTda bakmaya kryamayacak ka-
dar güzel, zarif, oya gibi işlenmiş camilerimiz
var, ama olsun. Ben hep tek adam taraflısı ol-
muşumdur. Yani diktatörlüğü severim, ger-
çek inançtan aynlıp gönül gözüyle bilmeyi
büemeyip, sadece gösterişe önem verdiğimiz
için bize bu kadar çok cami gerekli...
Bir de eğitim çıktı başımıza!.. Eğitim de
neymiş?.. tstim arkadan gelsin.
Doğru dürüst eğitim veren okullarda oku-
sunlar, bilgi sahibi olsunlar!.. Yaaa, sonra biz
ne olacağız? Onlan nasıl yola getireceğiz, na-
sıl idare edeceğiz?
Bak, bir ilimizdeki üniversiteyi medrese-
leşmekten kurtarmak için çırpınan, gereksiz
mescitleri kapatan, türbana (ki örtünme olma-
yıp, yalnız şeriatım simgesi olarak kullanılan
türban) karşı çıkan rektörü yaka paça hapse
götürdüler. Bir emniyet görevlisinin buyurdu-
ğu gibi kelepçe takmadılar ya! Ne olmuş ya-
ni... o da bir başına çete kurmasaydı. tnsan,
gözetlesin diye birkaç kişiyi yanma almazsa
sonu böyle olur tabii! Yani hükümetteki bey-
ler mi gidecekti zatı âliniziniz yerine, onlann
dokunulmazhk zırhlan var, hatta ve hatta ken-
dilerine isnat edilen suçu, affeden yasalar çı-
kardılar babalar gibi!..
Siz sade, onurlu, bu ülkenin aydınlığa ka-
vuşması için çahşan bir rektörsünüz. O kadar!..
Bakın, Sayın Başbakanımızın umurunda bile
değil sizin hapiste olmanız. Omrünüzün en gü-
zel yıllannı bu uğurda, seve seve vermişsiniz
oysa, çok ama çok sevgili büyüğümüz, başta-
Akbank'tan
tüm öğretmenlere
mutlu...
#• #
•».**!
curuz Bush Bey, Türkiye'ye dımh Islam Cum-
huriyeti gömleğini biçmedi mi? Sokaktaia ço-
cuk bile biliyor da siz, koskoca rektör olmuş-
sunuz, ama bundan haberiniz yok! Siz de hap-
si hakettinizha!.. Yargıçlann yerinde olsam,
davanın göriilme aşamasına bir yıl sonra baş-
lanm. Makamınız boş kalacak değil ya, hü-
kümet olarak düşüncelerim, planlanm doğrul-
tusunda vekâleten bir rektör atanm. Oh, mis
gibi keyfime bakanm.
Sonra Türkiye'nin bütün rektörleri ayağa
kalktı. Ziyaretler falan filan. Ne oluyor abi-
ler! Anlayalım. Sonra müsteşar beyin kitabı-
nın çalıntı olup olmadığını, yok biryıldır araş-
tınyormuş. Siz bunu her saniye tekrarlasanız
da size inanamam. Çünküleyin: Hükümetin ba-
şı ve değerli bakanı öç almak için yaptılar di-
yor. Şimdi ben kime inanayım?.. Müsteşan-
mın o unvana ihtiyacı yok, diyor.
Ne yalan söyleyeyim burada durakladun ve
üzüldüm. Bilgi sahibi olmadan fikir sahibi
olunmaz demiş diyen. Üniversitede büim yu-
vasında ders vermenin, insan yetiştirmenin
yaşamda hiçbir şeyle ölçülemeyecek derece-
de değerli olduğunu bilmeleri gerekirdi. Keş-
ke, müsteşar bey istifa etseydi. Gönlüm böy-
le istedi.
Bu kirlilikle yaşamak, onuruna düşkün bir
insanın kabul edemeyeceği kadar zor olmalı
diye düşündüm.
Insan oğlu böyledir işte. Türkçeden başla-
dık nerelere geldik, derin devlete daldık, sö-
zünü etmem gereken pek çok konu var ama
burada duralım; haaa, unutmadan söyleye-
yim: -Tamam mı? -Tamam oldu mu? -Sizi iyi
gördüm. -Kendine iyi bak.
Bu cümleler tngilizceden tam tamına çe\i-
ri idi. Şimdi artık Türkçeyi yasakladığımıza
göre rahatlıkla tngilizcesini söyleyebilirsiniz.
Canun Türkiyem ve güzel Türkçem! Hadi
hayn:lısı...
Not: Yargıçlann yerinde olsam davanın gö-
riüme aşamasına bir yıl sonra başlanm diye
yazmışım. 125 gündür tutuklu bekleyen, gu-
rurlu, haysiyetli, dürüst Enver Arpahdayana-
madı. Geciken adalet ölüm getirdi. Kendisi-
ne Tann"dan rahmet, kederli ailesine sabırlar
diliyorum. Değerli rektörümüz Yücel Aşkın'a
da sağlık dilerim.
•
faizle Ihtiyaç Kredisi,
Akbank'tan sadece öğretmenlenmıze ozel Ihtiyaç Kredısı.
Aralık ayı sonuna kadar % 1,49 faizle İhtıyaç Kredısı kullanm.
aylık 51,61 YTLden** ba$layan taksitlerle ihtıyaçlarınızı kolayca giderin.
'Bu faır oranı ık\ tane olomatık odeme talımati veren öğretmenlerimiz için geçerlidır.
*" Taksıt tutarı 1.000 YTL üzennden 2U ay vadeye göre hesaplanmıştır.
S*-3ŞÇhiJ&* ?*«=?«*•" 5* R-«y^«ssam»s.î
Gerçek
Bilgelere
Saygı...
Nusret ERTÜRK
H
ani sizin geçmişiniz-
de anlata aıilatabiti-
remediğiniz bilgin-
lere saygı vardı? Akşemset-
tin, MoDa Gûranigibi kışıler
agzuuzdan düşmezdi?.. Bu
bilgınlerin atının ayağından
sıçrayan çamurlarbile insan-
lan kırletmezdi
9
Onlara, Is-
tanbul'u fetheden Fatih'ın
önünde yer açılmadı mı°
Dünün Akşemsettin'leri el
üstünde tutulup devrin yö-
neticileri önünde yer verilir-
ken bugünün imam kafahla-
nnın gözünde, en son bilgi-
lerle donanmış üniversite rek-
törleri ise "üçkoynngütmek-
ten adz" kişiler diye sunulu-
yor. O da yeterli görülmüyor
zındana ahlıyor.
Ne oldu da hava birden de-
ğişti? Bir rektör, tartışmalı
bir bıçimde tutuklandı. Dün-
yada bir örnegi görülmemiş
bu olayı görüşmek üzere
YÖK ve tüm üniversite rek-
törleri bir araya geldiler. Hü-
kümetten anında aşağılama,
kınama: haddınızı aşmayın,
işınize bakın... gözdagı içe-
rıkli çıkışlar...
Bizdendeğilsen,rektörbi-
le olsan güvencen yoktur.
Bizdensen. "bffimseleserhır-
sızhğı'' da yapabılirsin... O
durumunla.başbakanbkmüs-
teşan görevinle rahat rahat
oturabılirsin... Bueyleminle
-dört dördük adam" onur
belgenidealırsın...
Daha on >ıl önce bu kafa
değil miydi "rektörier.imam
haupükre selam duracakür"'
od alıcı sözlerini mınldanan-
lar!.. Bilmezler ki, alûn yere
duşmekle değerindenbir şey
yitirmez. Üsteük, bu durum-
lan yaratanlann alınlannda.
çaldıklan karalarhep kalacak-
hr.
İyi ki, yvo. akımız, onuru-
muz Cumhurbaşkanımızvar.
Sayın Sezer. tuttu Cumhuri-
yet Bayramı'na tüm üniver-
site rektörlerini davet etti.
Cumhurbaşkanımız. Cum-
huriyetBayramı'na, cumhu-
nyetüniversitelerininrektör-
lerini davetediyor. Başbakan
Ta»ip Bej'den anındayorum
geldi
M
BayramdeğQ,seyran
değiL'' Bu yüksek anlayışa
ha>Tan kaldık.. Bilmezler ki,
"BiUmden giditaneyen >olun
sonu karanhknr".
Gerçek bilim adamı. çok
iyi bilir ki "bilim için, rahat
ve geniş ana cadde yoktur"
Böyle sanlgan dikenlerle
de uğraşmak cabadan...
PENCERE
Leyla Şahin
Ne Yapıyop?..
Televizyonlarda türban tartışmalannı izliyorum; tür-
banı savunan tesettürlü hanımlanmızı görüp konuş-
malarını izledikçe parmak ısınyorum...
En başta Avrupa Insan Haklan Mahkemesi'nde
(AİHM) dava açan Leyla Şahin ve dün Turhan'ın
kaıikatüründe çizdiği Merve Kavakçı, Hayrünni-
sa Gül ve Emine Erdoğan olmak üzere, kadında
tesettürü savunan bütün hanımlanmızı kutlanm...
Çok marifetliler.
Ağızlan laf yapıyor.
Hem mazlum, hem saldırgan kişilikleri var...
Karşıdevrim politikasında iyi yetişmiş birer nefer
rolünü çok iyi benimsemişler..
Dinci karşıdevrim adına türban ve şeriat siyase-
tint bir arada yürütüyoriar..
Başörtülü Anadolu kadınını tavlayacak ezilmiş-
lik edebiyatını çok ustalıkla kullanıyorlar...
•
Diyoriar ki:
- inancı nedeniyle başını örten Müslüman kadı-
na okuma hakkı neden verilmiyor?.. Demokrasi
böyle mi olur?.. Yazık değil mi bizlere?..
Eh, bu savunma karşısında akan sular durur...
Avrupa Insan Haklan Mahkemesi'nin karanna
gelince..
Haksız..
Yanlış..
AlHM'ye büyük umutlarta başvuran Leyla Şahin,
artık AİHM'nin karşısındadır..
Tesettürü şahin gibi savunan Leyla Şahin, bütün
özel komplekslerini inanç kılıfına sanp sarmalaya-
rak TV'lerde sergiliyor..
Doğrusu bu yolda başanlı!..
•
AİHM laiktir..
Haydi, dincilerin. şeriatçılann, Islamcılann diliy-
le yineleyelim: 'Latkç/'dir...
Neden?..
Çünkü 'Insan Haklan Bildirisi' laiktir...
Laikliğin olmadığı yerde ve toplumda insan hak-
kı olmaz...
Leyla Şahin'e ve benzerierine sorulması gereken
nedir?..
- Kızım sen tesettürü savunmakla insan hakla-
nnı reddediyorsun!.. Kadın insan değil mi?.. Neden
erkeğe tesettür uygulanmıyor da kadın çarşaflanı-
yor, örtülüyor, türbanlanıyor?.. Kadının erkekleeşit
sayılmadığı yerde, ülkede, coğrafyada, okulda,
üniversitede insan hakkı yok demektir!.. Sen ken-
dini erkekle eşit saymadığın için insan haklanndan
sözaçamazsın!..
•
Leyla Şahin diyor ki:
- Ben Türkiye'de okuyamadım, ama Avrupa'da
okudum...
Avrupa'da okursun kızım...
Avrupa'da tesettürü öngören Kuran inancı ge-
çerli değil...
Avrupa'da, Türkiye'de olduğu gibi, kadınlar ikin-
ci sınrf insan değil...
Avrupa'da sen bir Vst/sna'sın!..
Kemalist devrimle Avrupa'dan Medeni Kanun'u
(Yurttaşlar Yasası) almışsın sen...
Avrupa'dan aldığın aile ve miras hukuku Ku-
ran'daki bütün hükümteri değiştirdi... Sen işin bu
tarafına hiç ilişmıyorsun da neden türbana takılı-
yorsun?..
Çünkü sen AKP'nin karşıdevrimi yörüngesinde
takıyyecilik yapıyorsun!..
ISTANBUL ÜNTVTRSİTESİ MEZUNLARIDERNEGI,
DEMOKRATtK DAYANl^MA DERNEĞ1
AYDEVLANMA SOYLEŞİLERÎ
Yıl: 7, No: 2
Konu
HUKUK DEVLETİNEDİR?
Yönetmen
Dr. AlevCOŞKUN
Konuşmacüar
Prof. Dr. Tayfun AKGÜNER
PTof. Dr. Yüdızhan YAYLA
Gün: 26 Kasım 2005 Cumartesi, saat 10.30 -13.00
Yer: Beşiktaş Belediyesi Ortaköy Kultûr Merkezi
Derebov'U Caddesı, E>ere Çıkmazı, No: 1 - Ortaköy
lletişım: 1 Ü. Mezunlan Demeği
(FatoşTaştan)0 212 238 03 21
Aydınlık Yannlar Özlemi Içindeki
Tüm Yuntaşlanmız Davetlidir.
Giriş Serbest ve Ücretsizdir.
EMİNÖNÜ HALK EĞİTİM MERKEZİ
SAHNE SANATLARIKURSU
1 Arahk 2005 -1 Haziran 2006
T9MS\RAN KıntLBAN
TriBroUb, HjrftrtUb.
Fahı \KSCLA8 V«a 4LIÇ
* BEDEMMİZ SAĞLIĞIMIZ
* OYUNCUNUN BEDENİ
• HAREKET LAB. (Temel Tebnik)
•OYUNCUIUK
• MODERN DANS
•B.M.ELAB (DmamıkDenge)
G«na McMElîN
DınUb.
StntzDfiVdKÎL AyriaERSÖZ
•• KONUK SANATÇILARLA Program dışı çalışraalar
" EHEM ÇOCUKLAR Halk 0>ıınlan Kursu
• Dündar tNCESU ıle kurayerleruı kültûr sanat tabanlı yaptüdan
bıreysel ve gnıpsal aıaştırmalar program dışı belırlenecek
semıneıteTde taıtışıls.rak oluşan urunler kuüamalarda
sergılenecektir.
• Kursıyerlenn devamlan oranında kanlun belgesi venlecektir.
Açılış ve Tarutım 25 Kasım 20O5 Saat 13 OO'te yapılacaktır.
Mûracaat . Eminönü Halk Eğıöm Merkezı Mudûrlü|ü
Bab-ı Âlı Cad. No i
1
Cagaloğlu - İSTANBUL
Telefon
GSM
e-posta
0212-51939 47
0 532 201 00 52
dncesu(§ yahoo.com
»KAYAİLHAN * SUNA KAN KATK1LARIYLA
EĞÎTİME DEVAM