Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
29 EKİM 2005 CUMARTESİ CUMHURİYET SAYFA
HABERLER
Tepkiler
sürüyor
• DENİZBAYKAL
(CHP lideri)
Olaylann sadece
Malatya'da olduğunu
farz etmek kendimizi
aldatmak olur Olayın
ardından yapılan
açıkdamalarda AKP
Malatya Milletvekili
"Biiyük pişmanlık
içjndeyim. Bu
müdürü oraya ben
tayin ettirdün" diyor.
Bır milletvekilinin
sosyal kurumun
yöneticisini tayin
ettirmesi bizim hukuk
sistemimizin
neresinde var1
Daha
sonra, basında bu
çocuklara işkenceleri
yapan insanlann,
AKP kadın
kollanndan oraya
aktanldıklan yer aldı.
Bu konuda bir
eğitimleri var mı?
Yok, AKP kadın
kollannda olmalan
yetiyor. AKP bu
yurdu kendi
anlayışını, zihniyetini
yansıtacak şekilde
kontrol altına almış.
• MUSTAFA
SAR1GÜL (ŞİŞİİ
Belediye Başkanı)
Malatya olayı
basına yansıdığı için
dikkatleri çekti. Diğer
yetiştirme yurtlannda
ne olduğunu
bilmiyoruz.
Çocuklanmıza bakan
eğitmenleri eğitelim.
Bu olay eğitim
eksikliğini gözler
önüne serdi. Akademi
Dadı Okulu işbirliği
ve eğitmenleri ile
Şişli sınırlannda
çocuk bakıcılığı
yapan herkese
eğitimler veriyoruz.
0-6 yaş arası çocuklar
için bakım, eğitim,
sağlık ve acil
müdahale
konulannda
eğitiyoruz. Şişli'deki
tüm yurttaşlan,
288 99 51 numarah
telefonlan arayarak,
bakıcılannın
eğitilmelerinde
belediyemiz ile
işbirliği yapmaya
davet ediyoruz.
• ERKAN MUMCU
(ANAVATAN llderi)
Her meselede bir
günah keçisi ilan edip
sonra da rahatlama
huyumuzdan
vazgeçmemiz gerekir.
Geriye dönük bir
sorgulama yapmaya
mecburuz. Bu
sorgulamayı öncelikle
sistem üzerinden
yapmamız gerekiyor.
Nitelikli, eğitilmiş,
hak eden vasıflı
personel yerine,
torpilli personel
isrihdarnını mümkün
kılan sistemi
sorgulamamız
gerekiyor. Türkiye'de
yaşlılar, engelliler,
kadınlar, çocuklar
insanlık dışı
rr.uamelelere maruz
kalıyorlar.
• ALAADDİN
DİNÇER<Eğİtİm-
Sen Başkanı)
Binlerce çocuk
işlişimi mezunu
cereönen adayı
iısizken, işin ehli
dmayanlann düşük
tcretle ve güvencesiz
ohştınlması, yeni
sddet olaylanna
smin hazırlamaktan
teşka işe yaramaz.
• OSMAN
1LDIZ (Ylllt-
ıyder Adana
aşkanı)
Türkiye'nin diğer
Jerinde de
aşandığını
ıldiğimiz bu
laylann
nlenmesinin tek
olu, siyasilerin
Uerini kurumlardan
ekmeleridir.
Sağlıkve SosyalHizmetEmekçileriSendikası GenelBaşkanı, SHÇEK'teki atamalara dikkatçekti:
AKP taş üstündetaşbırakmadı
ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) -
Sağlık ve Sosyal Hizmet
Emekçileri Sendikası (SES) Genel
Başkanı Köksal Aydın, AKP
hükümetinin Sosyal Hizmetler ve
Çocuk Esirgeme Kurumu'nda
(SHÇEK) liyakata dayanmayan
birçok atama yaptığını söyledi.
Aydın, "AKP SHÇEK'te taş
üstünde taş bırakmadı" dedi.
SHÇEK'te yaşanan kadrolaşmayı
değerlendiren SES Genel Başkanı
Aydın, hükümetin, kurumda gerekli
akademik formasyona sahip
olmayan ve liyakata dayanmayan
çok sayıda atama yaptığını söyledi.
Bu atamalann ciddi aksaklıklara
yol açtığını vurgulayan Aydın,
SHÇEK'i atamalar konusunda sık
sık uyardıklannı, ancak sonuç
alamadıklannı kaydetti.
Bu arada SES'in, 8 ilden aldığı
bilgiler, hükümetin SHÇEK'teki
kadrolaşmasmın boyutlannı da
gözler önüne serdi. Buna göre AKP
hükümeti döneminde kurumun,
Adana, Ankara, Antalya, Izmir,
tstanbul ve Mersin'deki tüm il
müdürleri ve kuruluş müdürleri
değiştirildi. Bursa'da huzurevi
dışındaki tüm kuruluş müdürleri
değişirken Diyarbakır'da da Çocuk
ve Gençlik Merkezi hariç tüm
kuruluş müdürleri başka yerlere
kaydınldı. Kenrte, çocuk yuvasına
satın alma memuru atandı.
CHP heyeti: Yuvadaki 40 çocuktan 21 'inin vücudunda darp izi var
Sistematik işkence
AKP'li Başkurt
Vekilin
atama
itirafı
ANKARA (Cıımhuriyet Bürosu) - AKP Ma-
latya Milletvekili AH Osman Başkurt, Niyazi
Y ıbnaz ın Malatya Çocuk Yuvası'nın müdürü ol-
ması için kendisinin dışında 5 milletvekilinin
daha "yeterü şartian taşKhgı için tavsiyede buhın-
duğunu" söyledi. Başkurt, adının olaylarla gün-
deme gelmesinden üzüntü duyduğunu ve "psi-
kolojisinin bozukhığunu" kaydetti.
Başkurt, gazetecilerin sorulanru yarutlarken yu-
va müdürü Niyazi Yılmaz'ın "Idrvea" değil, ar-
kadaşı olduğunu ifade etti. Kendisinin dışında 5
milletvekilinin daha Yılmaz'ın il müdürü olma-
sı için tavsiyede bulunduğunu savunan Başkurt,
Yılmaz'ı, daha önce Milli Eğitim II Müdür Yar-
dımcıhğı görevinde bulunduğu ve yeterli şartla-
n taşıdıgı için tavsiye ettiklerini anlattı.
Başkurt, 3 bin kadro talebinin karşılanmadı-
ğını, bu kurumlara pedagojik donanımlı insan-
lann alınması gerektiğini beürterek "Malatya'da
oldu. l manm herkese ders olmuştur. Diğer
kurumlar ak mı pak mı? Herkes görevini yap-
sm. Hîçbirimizsüttençıknıışakkaşıkdeğfliz'
1
dedi.
CHP miDetvekiDeri (soldan) Meviüt Aslanoğlu, Çerçioğlu, Kıbç ve Karademir TBMM'de basuı tupianbsı düzenledL (AA)
Malatya ÇocukYuvası'nda büyüyen Î.Ç. çarpıcı açıklamalar yaptı
'Falakayayabrddık
9
EMtNEKAPLAN
ANKARA - Malatya Ço-
cuk Yuvası ve Yetiştirme Yur-
du'nda bir süre kalan I.Ç.,
1997 yılına kadar 15 yıl yurt-
ta bulunduğunu, bu süre için-
de kötü muamele ve işken-
ceye maruz kaldığını söyle-
di. Defalarca falakaya yatı-
nldıklannı kaydeden l.Ç.
"Tuvalete kühienir,günlerce
aç bıraküırdık. Yürda bağış-
lanan kurbanlann i>ibötüm-
lerini çahşanlar ahr, bize ya-
ğından yemek yapdırdı. Ğe-
len gjryecekleri çahşanlar ço-
cuklarma götürürdü" dedi.
I.Ç., CHP îzmir Milletve-
kili Canan Antman'ı ziya-
ret etti. Çocuk yuvasına 3
• Çocuk yuvasına 3 yaşında kundaktaki
kardeşiyle gelen I.Ç., ayağındaki yaralann,
sırtındaki demir sopanın izlerinin hâlâ
durduğunu söyledi. Î.Ç., "Gürültü yaptığımız
zaman cezalandınlır, tuvalete kilitlenirdik.
Tüm temizlik işlerini bize yaptınrlardı" dedi.
yaşında kundaktaki karde-
şiyle geldiğini anlatan I.Ç.,
yaşadıklanru şöyle aktardı:
"Tüm temiziik işlerini biz-
lere yapurnianh. Yemekha-
neyi temiziemek için yerier-
desüründürülürdük Sürek-
lidayakatariar, 'Sızi gidi piç-
ler, sizi doğurup doğurup bu-
raya bırakıyor. başımıza be-
la ediyorlar" diye hakaret
ederlerdi Falakaya yannhr-
dık, iki kişi tutar, bir kişi de
a\<
aktanmt2maluna sopalar-
la vururdu. En azceza 25 so-
paydı. Ayağımdaki yarala-
nn,sn-tmidaki demirsopanın
izlerihâlâduruyor. Demirso-
palaıia döverlerdL Bahçede
gürültü yapmamız yasaktL
Yapöğmıc zamanttrvaleteki-
Btlenirdik. Çoğu zaman da 2
gün aç btrakıhnnk."
Devletin 18 yaşına gelin-
ce çocuklan yurttan çıkar-
dığına dikkat çeken I.Ç..
"1997 y*nda81 Idgiydkyurt-
tan çıİonak zorunda kalan.
Bunlann sadece 6'sı iş bula-
bildi, 7'si ise Malatya'da kal-
dLDiğerierinin ne olduğunu
bilmiyorum. Çaldiğunız her
kapıdan kovuluyonız, iş bu-
lamryoruz" diye konuştu.
Yurttan çıkan çocuklann iş
bulamadıklan için sokakta
yaşamak zorunda kaldığını
kaydeden I.Ç., "Bizisokağa
bırakryor. Ne gidecek yeri-
miz ne yapacak bir işimiz_.
O nedenle birçok arkadaşı-
ınızyahırsıznkvapryor ya da
dikncilik. Ben yurtta taıuşü-
ğnn bir kırfa evtendim. Birde
koıın var.Hurda toplayarak,
fıtre kabul ederek gecimimi
sapanıarvaçahşryorunr dedi.
Geciken önlem: Artık vasıfsız personel banndınlmayacak
Üç kişininişine son verildi
SELAHATTİN GÖKATALAY
MALATYA - Küçük çocuklann acı-
masızca dövüldüğü Malatya Çocuk Yu-
vası'nda çalışan 3 bakıcı annenin işine
son verildi. Onceki gün çıkanldıklan
mahkemece serbest bırakılan 2 zanlıy-
la ilgili dün de rutuksuz yargılanma ka-
ran çıktı.
Malatya Sosyal Hizmetler îl Müdürü
Dr. SuatYalçınsoy, görevine son verdik-
leri bakıcı annelerin yerine dünden iti-
baren çocuk gelişimi mezunu 3 perso-
nelin işe başladığuıı, 2 kişinin daha is-
tihdam edileceğini söyledi. Bundan son-
ra yuvalarda vasıfsız persorTSl banndır-
mayacaklannı dile getiren Yalçınsoy. 10-
15 gün sonra çocuklann psikolojik te-
davilerinin başlayacağını kaydetti.
Öte yandan yuvada kalan çocuklann,
yaşadüdan olaylann meydana getirdiği
travmalan atlatabilmeleri için hayırse-
ver işadamlan da seferber oldu. Malat-
yalı işadamı AB Fuat Kıbç, yuvada ço-
cuklan ziyaret ederek onlara çeşitli oyun-
caklar ve çikolata verdi.
Çocuklan acımasızca dövdükleri
gerekçesiyle tutuklanan 5 kişiyle birlik-
te gözaltına alınan N.T. ve İ.Y, önceki
gün rutuklanmalan istemiyle sevk edil-
dikleri Sulh Ceza Mahkemesi'nce rutuk-
suz yargılanmak üzere serbest bırakıldı.
• Malatya
Çocuk
Yuvası'ndaki
minikler şu
sıralar alışık
olmadıklan
bir ziyaretçi
trafiği
yaşıyor. Dün
de çocuklan ziyaret eden
yardımseverler miniklere
oyuncak armağan ederek
moral vermeye çalıştı.
• CHP, Malatya Çocuk
Yuvası'ndaki incelemelerini
rapor haline getiriyor.
Heyet, olayın temelinde
AKP hükümetinin
kadrolaşma amacıyla uzman
kişileri görevden alıp
yerlerine çocuk gelişimi ya
da sosyal hizmetler
konusunda eğitimsiz ve
bilgisiz kişileri atamasının
yattığına dikkat çekti.
ANKARA(CumhuriyetBürosu)-CHP
Malatya Milletvekili Muharrem Kıhç,
Aydın Milletvekili Özfem Çerçio^u ve lz-
mir Milletvekili Erdal Karademir'den
oluşan heyet, Malatya'da iki gün boyun-
ca yuvada kalan çocuklar ve yuva yöne-
ricileri ile yaptıklan görüşmelerden elde
ettikleri izlenimleri rapora dönüştürecek.
Heyet, incelemelerinden sorunun kayna-
ğının siyasi kadrolaşmaya dayandığınm
anlaşıldığuıı belirterek konuştuklan ba-
kıcı kadınlardan birinin "Evde de dövü-
yDrum, bunu niye abarnyorsunuz
n
dedı-
ğını belirtti. Malatya Çocuk Yuvası'nda-
ki çocuklann "sistematik işkence"ye ma-
ruz kaldığı vurgulanırken yuvada sadece
bir tane sosyal hizmet uzmanı bulundu-
ğuna dikkat çekildi.
DE DOVUYORUM'
Heyetten Kıhç, "görevinesonverienba-
laa annelerinyerine,yineaynı temizlik fir-
masuıdan 3 eleınanın, bakıcı anne olarak
tşeabndığ]
1
' bilgisini venrken Malatya'da-
ki diğer çocuk yuvalanna gitmeyi düşün-
düklerini, buralara ilişkın de duyumlan
bulunduğunu belirtti.
Batacı annelerden biri ile yapnğı konuş-
mayı aktaran Îzmir Milletvekili Karade-
mir ise "4 çocuk annesi, kocasından bo-
şannus, 'Evde de dö\Tİyorum, bunu niye
abartıyorsunuz' drvor.Terniztikşirketinin
sahibiyle de görüştük. Bana, 'Oraya, hiç-
bir eleman benim kanalımla gitmiyor' di-
yor. Anlaşüan,fonnalitebir firma var. Ele-
manlan kendi tespit edemhor. il müdürü
tespitediyor'' diye konuştu. Çocuklann sı-
cak su ile banyo yaptıklanna inanmadı-
ğını da ifade eden Karademir, sıcak su ve-
recek cüıazın bozuk olduğunu tespit et-
tiklerini bildirdi.
BAKICILARIN ÇOCUKLARI
Heyet Ankara'ya dönüşü sonrasında
dün Meclis'te düzenlediği basın toplan-
tısında izlenimlerini şöyle anlattı:
"Ytrvadaki40cocuktan2rinin\ücudun-
da darp izleri ve çirik vartü. Yiıva yetkili-
leribu çiziklerin çocuklannbirbirierini ür-
malaması olarak açüdarnalanna karşm bu
biç inandıncı değiL Çocuklar, uygulanan
sistematik işkence nedeniyle ruhsal an-
lamda ciddi sorunlar yaşıyor. Yiıvada 23
kadrolu, 9'u da temizlik şirketi elemanıol-
mak üzere toplanı 32 kişi göre\ japıj'or.
Ancak bunlanniçindesadecebir tanesos-
yal hizmet uzmanı bulunmaktadır. Bakı-
a anne olarak görev yapanlann hiçbirisi
bualandaeğitim alnıadığıgibi.l2'sminegi-
thn düzeyi okuryazar ya da ilkokul mezu-
nu düzeyindedir. Temizlik şirketinden ab-
nan ekmanlann ahnma nedenleri 'bakı-
cı anne' olarak gözükmektedir. İdare bi-
le bile bakıcı annelik konusunda hiçbir
bilgisiveeğhımi olmayan buinsanlan,' sı-
yasi kadrolaşma' çerçevesindeburayaver-
leştirmişrir. Bu bakıcı anneler, yapüklan-
nın biuncinde değildir. Bakıcılann çocuk-
lan da korunma alüna ahnmahdır."
N DENETJM 2000 DE
Heyet üyeleri, yuvalarda yeterli ve et-
kin denetim yapılmadığını da belirterek
"Malatya \ alüigi taranndan 2-3 ayda bir
yapılan denetimlerde sadece Gelindi, bir
olaya rastlanmadı' denüerek baştan sav-
ma denetim yapümışur. Sosyal Hizmetler
veÇocukEargemeGendVlüdünügü'nün
en son >ııvada yapoğı denetim tarihi ise
02.05^Ö0O'dir""dedi. J
CUMARTESİ
YAZILARI
ATAOL BEHRAMOĞLU
İstanbul'u Öldürmek
Kentler de ınsanlar gibi, doğar, yaşar ve ölürier.
Aradaki fark, kentlerin doğum-yaşam-ölüm süreç-
lerinin, çok daha uzun bir süreye, yıllara değil yüzyıl-
lara, belki bin yıllara yayılması...
Teknolojinin bugün geldiği aşamada bir kentin öm-
rij sonsuzca da uzayabilir...
öte yandan, yine günümüzde sahip olunan nükle-
er silahlar, bir kenti (sadece bir kenti mi?) içinde yaşa-
yanlarla birlikte bir anda yok edebilir.
Ve bir kenti yok etmenin (nükleer silahlar ya da do-
ğal afetler dışında) başka yollan da var.
istanbul'la ilgili olarak bu olguyu, günübirtik bile de-
ğil, neredeyse her an görüp yaşamaktayız...
• • •
Tarih kitaplan MÖ 7. yy'da Byzantion adıyla kuru-
lan Yunan kentinden günümüze herhangi şey kalma-
dığınıyazıyor...
Çünkü bu tarihten dokuz yüzyıl sonra (İS 2. yy'da)
kenti kuşatan Romalılar bu ilk İstanbul'u yakıp yıkmış-
lar.
Buna karşılık kente kendi adını veren Constantini-
us döneminden (MS 4. yy'dan) başlayarak Istanbul;
surtan, yerleşim bölgelerinin konumlan ve sınırian, din-
sel ya da günlük yaşama ilişkin anıtsal yapılanyla, onu
Istanbul yapan görünümünü kazanmaya başlamış...
Istanbul'un tarihine ilişkın bilgiler, bu gelişimin, ken-
tin topografik (yerbetimsel) konumuna uygun olarak
19. yy'ın ikinci yansına kadar Osmanlı döneminde de
sürdüğünü gösteriyor...
Yunan Byzantion'u, Bizans Konstantinopolis'i ve
Osmanlı İstanbul'u birlikte var olmayıp bir sonraki bir
öncekinin yerine geçmiş olsa da, bütün bu yüzyıllar
boyunca kentleşme süreçleri, topografik yapıya (ken-
tin coğrafi konumuna, bulunduğu coğrafyanın doğa-
sına) ters düşmemiş, aykın olmamış, bu doğal konu-
mu bozup yok etmemiş...
1950'lerde başlayan bir süreçte ise, yani önceki ya-
şamına oranla göz açıp kapayasıya kadar kısa bir sü-
rede, kentin tarihini de coğrafyasını da hiçe sayan, yok
eden, bugünkü sağlıksız, hastalıklı büyümeye, yaşı
uygun olanlar tanıklık ettiler.
Ve bugün gelinen noktada, kundaktaki bebekten en
yaşlı insanına kadar da herkes, günümüzün Istan-
bul'unda yaşamak zorunda oluşun artık bir mutluluk
olmadığını her an duyumsamakta, bu sağlıksız şişip
büyümenin dayanılmazlaşan sonuçlanna katlanmaya
çalışmaktadır...
• • •
İlk kez yaklaşık kırk yıl önce gördüğüm Paris'i her
gidişimde elimle koymuşum gibi buluaım. Paris'te,
izinsiz, birinin kendi evinin duvanna çivi çakamayaca-
ğı söylenir. Paris'te benim tanık olduğum süreçlerde
de büyük dönüşümler yaşandı kuşkusuz. Les Halles
bölgesindeki oluşum bunlardan başlıcasıdır. Fakat
hiçbir siyasal erk, hiçbir yönetim, hiçbir parasal güç,
Paris'in artık yerleşmiş siluetini, kentin yüzyıllar için-
de otuşmuşdokusunu bozmaya yettenemez, cüret ede-
mez. Buna öncelikle Parisliler karşı çıkar, Fransa ayak-
lanır.... Batı'nın büyük küçük bütün tarihsel kentleri
için aynı şeyi söyleyebiliriz. Sadece bizim değil bütün
bir insanlık kültürünün İstanbul'u ise, yanm yüzyılı aş-
kın süredir, cahil, kaba, bilgisiz, sevgisiz, görgüsüz el-
lerde yağmalanmakta, horlanmakta, yok edilmekte-
dir. Şu son süreçlerde yapılmak istenenlerin ve bu
yönde atılan adımlann, bugüne kadar yapılmış kötü-
lüklerin de çok ötesine geçeceği anlaşılıyor. Haydar-
paşa Limanı ve Gan'na, Galata'ya ilişkin "mega-pro-
/e'lerden, bilmem kaçıncı Boğaz köprüsü tasanmın-
dan, şeyhlere yaptınlacak dev (daha doğrusu dev üs-
tü) gökdelenlerden, ve kentin dokusunu bozmaya yö-
nelik gereksiz cami vb. tasanmlanndan söz ediyorum.
Bütün bu niyet ve girişimlerin arkasında, paranın ve
kültürsüzlüğün işbirliğini, Türkiye'yi kendi tarihsel do-
kusu üstünde gelişip yükselecek bir Batı ülkesi olma
yerine ABD'ye eklemlenmiş bir Suudi ülkesi yapma-
nın çabalannı görmemek olası değil...
• • •
23.08.2005 tarihli "Cumhuhyet"Xe bu konuyla ilgili
olarak "Canavarprojeyi durdurun" başlıklı bir haber
yayımlandı. Haberde, Ingiltere'deyayımlanan "Archi-
tectural Review" adlı dergideki bir yazıda Haydarpa-
şa ümanı'nda yapılmak istenen gökdelenlerin ''ken-
tin tarihsel siluetini bozacak rezalet proje" olarak ni-
telendiği bildiriliyor ve bir alıntı yapılıyor: "Boğazın ta-
rihi girişini ve Istanbul'un Asya yakasını mahvedecek
Manhattan stili kulelerin durdurulmaması halinde,
şimdiye dek hiçbir kentin başına gelmediği biçimde
ıstanbul, Dûnya Mirası Listesi'nden çıkanlabilecektir''...
Ingiliz dergisinin duyarlılığını yadırgamıyorum. Çün-
kü kültür değerleri ve özellikle de bu çapta olanlar, kim-
senin babasının malı değil, bütün bir insanlığın ortak
zenginliğidir. Istanbul ise, "pazariamak", "babalargi-
bi satmak" kavramlanyla özdeşleşmiş-özdeyişleşmiş
bir kliğin keyfine ve heveslerine bırakılamayacak ka-
dar önemlidir.
Istanbul, modem zamanlarda, bombalarya da do-
ğal afetlerle yakılıp yıkılmışlar dışında, gerçekten de
"hiçbirkentin başına gelmedikbiçimde" kötü biryaz-
gıyı yaşıyor. Genetiğiyle oynanmış, bozulup sakatlan-
mış canlı bir organizma gibi, git gide daha çok bir "hil-
kat garibesi"ne dönüşerek can çekişiyor. Engel olu-
namazsa eğer, onun son nefesini vermesine kendi ya-
şam süreçlerimizde tanık olabileceğiz...
ataolb'â cumhuriyet.com.tr
Faks:(0212)513 85 95
Dincigazeteler
dayağı görmedi
tstanbul Haber Servisi - Sosyal Hizmetler ve
Çocuk Esirgeme Kurumu'na (SHÇEK) bağlı Ma-
latya Çocuk Yavası'nda, 0-6 yaş arası çocuklara
yapılan işkenceyi, yalnızca, AKP'ye yakınlığı
ile bilinen dinci gazetelerden YeniŞafakve Ana-
dolu'da Vakit gazetelen manşetlerine taşımadı.
AKP ıktıdanna yakınlığıyla bilinen YeniŞafak
ve Anadolu'da Vakıt gazetelerinin dışındaki tüm
gazeteler ise Malatya'da yaşanan vahşeti manşet
haber olarak okurlanna sundu. Anadolu'da Va-
kit gazetesi çocuk şiddeti haberini 1. sayfasına bi-
le taşımazken, YeniŞafak gazetesi ise Dışişleri Ba-
kanı Abdullah Gül'ün eşi Hayrünnisa Gül'ün
düzenleyeceğı Cumhunyet Balosu'na, Cumhur-
başkanı AhmetNecdetSezer'i eşiyle birlikte da-
vet etmesinı, çocuklara yönelik işkenceyi görmez-
den gelerek manşetine taşıdı.