Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
25 EKİM2005SALI CUMHURİYET SAYFA
HABERLER
GüneydoğutöredeısrarlıDicle Üniversitesi tarafından bölgede yapılan araştırmaya göre, yasalardaki
ağır yaptırımlara rağmen namus cinayetleri hâlâ haklı bulunuyor
MEHMET FARAÇ
Dicle Üniversitesi'nin töre ile il-
gili Diyarbakır ve çevresinde yaptı-
ğı anketinin sonuçlan şaşkınlığı, acı-
masızhğı ve geri kalmışlığı çarpıcı
bıçimde gözler önüne seriyor. Namus
cinayetlerini haklı bulanlarrn oranı-
nın yüzde 37.4 çıkması, toplumun
sosyal yapısını korumakta ciddi bir
direniş gösterdiğini ortaya koyuyor.
Devlet birimleri, sivil toplum örgüt-
leri ve üniversitelerin çalışmalan bir
tarafa, bu tür cinayetlere ağır yaptı-
nmlar getiren yasa maddelerinin bi-
le yöre insanı üzerinde etkisiz kal-
dığı anlaşılıyor. Anket aynı zaman-
da doğuda kadını kumpasa alan kıs-
kacın çağdaş yaşama başkaldınsını
da anlatıyor.
Dicle Üniversitesi Tıp Fakültesi
Psikiyatri Anabilim Dalı öğretim
üyesi Prof. Dr. AyteldnSır'ın lOki-
şilik bir ekiple yaptığı anket çalış-
masında, Kürt, Arap. Zaza ve Ale-
vi kökenli 430 kişiden alınan veri-
ler bulunuyor.
Yüzde 78'i erkeklerden oluşan de-
neklerin yüzde 80'i kırsalda, yüzde
20'si de kırsalden kent merkezleri-
ne göç edenlerden oluşuyor. Denek-
lerin yüzde 12.5'i okuryazar değil,
yüzde 8.7'si okuryazar, yüzde 24.6'sı
ilk, yüzde 15.8'i ortaokul, yüzde
18.9'u lise ve yüzde 19.4'ü yükse-
kokul mezunlannı kapsıyor.
Denekler "Törenedir" sorusunu,
"Atalanmızın koyduğu kurallar, di-
ni kurallar, yaşam biçimi, erkeğe ve
büyüğe saygu kadma sahip çıkma, dü-
ğün-dernek-başhk parası, yabancıya
kız vermemek-soyun devamı, ber-
det-beşik kertmesi'' diye tanımlıyor.
"Namus nedir"sorusuna verilen
yanıtlar ve oranlan şöyle sıralanıyor:
"Kanm-bacım-annem-ailem
(32.9), kadmlann iffeti (102), kadı-
nın cinselöği-bekâreti (5.7), kadınla-
nn toplumsal kurallara itaari (3.5),
erkeğin şerefi-haysiyeti (13.7), kadm-
lann erkeklere itaari (1.1), dinin em-
rettikleri (18.4), diğer (14.2)."
Anketi yanıtlayanlann yüzde
23.9'u namusu korumanın babarun
ve ağabeyin, yüzde 21'i ise ailede-
ki bütün erkeklerin görevi olduğu-
nu belirtiyor.
Denekler "Namussuzluk nedir"
sorusunu ise şöyle yanıtlıyor:
tt
Kadınm bekâretini kaybetmesi
(10.6), kadııun açık gezmesi (12), er-
keklerle konuşması (0.7), âşık olma-
sı (0.9), ailenin istemediği birisi ile
evlenrnek istemesi (05), izimiz dışa-
n çıkması (0.5), zina yapması (485),
dedikoduya sebep olacak davranış-
lar sergüemesl (43), dilinin uzun ot-
ması (1.2), diğer (19.4), kadının be-
kâretini kaybetmesi-zina yapması
(12J)."
Anketteki, "Zorla evlendirilen ve
daha sonra eşini aldatan Berivan ce-
zalandınlmalı mı" sorusuna denek-
lerin yüzde 83.7'si "evet" yanıtını
veriyor.
Deneklerin yüzde 37.4'ü namus
gerekçesıyle öldürme olaylannı hak-
lı buluyor. Diğer cezalandırma yön-
temleri ise şöyle sıralaruyor:
"Cevap yok (4.0), eve kapatmak
(7.6), aç bırakmak (12), ahıra ka-
patmak (05), burnunu kesmek (05),
saçmı kazımak(05),zehirlemek(1.9),
intihar etmesini sağlamak (3.3), ce-
vap evetd e p (163), boşanınm(25.8),
aiksine gönderirim (0.2), dtşlamak
(0.2)"
Asıl çarpıcı veriler "Cezalandınl-
B-Kaide
operasyonu
• tSTANBUL(AA)-
Terör örgütü El-Kaide
üyesi olduğu ve
Antalya'ya gelen îsrail
gemilerine saldın hazrrlığı
yaptığı iddiasıyla
tutuklanan Louai
Sakka'nın üzerinden çıkan
sahte kimlikteki bilgilerin
gerçek sahibi olduğu
iddiasıyla yakalanan Salih
Olcay, Istanbul
Adliyesi'ne gönderildi.
tfadesi alınan Olcay,
"yasadışı örgüte üye
olmak" suçundan
tutuklanması istemiyle
nöbetçi mahkemeye sevk
edildi. Salih Olcay
mahkemece tutuklandı.
Gazeteci Yılıfenm
beraatetti
• ANKARA
(Cumhuriyet Bürosu) - Bir
internet sitesinde yer alan
makalesinde "Paşalar ser-
maye düzeninin koruyu-
cusu" dediği için
hakkında "askeri kuvvet-
leri tahkir ve tezyif" ettiği
iddiasıyla dava açılan
gazeteci Rahmi Yıldırım,
dün Ankara 12. Asliye
Ceza Mahkemesi'nda
hâkim karşıstna çıktı.
Dava konusu yazının,
bütün olarak
incelendiğinde, hakaret
suçunun, manevi unsur
bakımından oluşmadığını
belirten Savcı Sami
Güngör, Yıldnım'ın
beraatına karar verilmesini
talep etti. Mahkeme
savcının talebi doğrul-
tusunda Yddınm'ın
beraatına karar verdi.
3 Türk Viyana
medisinde
• VİYANA (AA)-
Avusturya'nın başkenti
Viyana'da, belediye
meclisi ve mahalle temsil-
cilerini belirlemek üzere
yapılan yerel seçimde, 3
Türk kökenli bayan aday
belediye meclisi
üyeliklerine seçildi. SPÖ
adayı Nurten Yılmaz.
Ö\T adayı Şirvan Ekici
^e Yeşüler Partisi adayı
Alev Korun, 100 üyeden
oluşan Viyana Belediye
Meclisi'ne girmeyi
başardı. Secime katılan
diğer 45 Türk adayın
durumu daha sonra
açıkhğa kavuşacak.
NAMUSSUZLUK NE DEMEKTİR? NECEZAVERİLMELİ?
Eskişehir'de olayh duruşma
Kaymaz cinayeti davasından önce çıkan olaylarda 13 kişi gözaltına alındı.
Müdahil avukatlar can güvenlikleri olmadığı gerekçesıyle davadan çekildi
mamah" yanıtını tercih edenler ara-
sından çıkıyor: "Nedenyok(6.6),so-
run hukuksal boyutta çözülmeti (35),
zorla evlendirilmiş (35), sevdiği için
(0.7), aynı odada olmak suç değildir
(0.9), suçlu olan geri-toplumsal gele-
neklerdir (0.9), özgür iradesi var (05),
atalann koyduğu töre, garibin biç
günahıyok(OJ)"
Sosyal kızm dramı...
Deneklere, "Tek suçu biraz sos-
yal ve şen şakrak olan bir kız ceza-
landırdmah mı" sorusu da yönelti-
liyor. Deneklerin yüzde 32.9'u evet,
yüzde 67.l'i hayır yanıtı veriyor.
Şeyhe sonıyoriar...
Bu soruya evet yarut verenler şu
yöntemleri öneriyor:
"Evekapatmak(262),»Ç bırakmak
(0.7), ahıra kiötfcmek (0.5), burnunu
kesmek (0.2), intihar etmesi-
ni sağlamak (05), öldürmek
(23)."
"Cezalandırmaöncesildme
damşırsuuz" sorusuna ise şu
yanıtlar veriliyor:
*Ce\apyok(33),şeyhe(L6),
ağaya (0.7)muhtara (0.7),ima-
ma (10.4), aile büyüğüne
(41.6), cevabı evet değil (163),
kendim (19.1), kanun (1.7),
dinime (0.2), avukat (0.2)."
Anket sırasında "Namus
konusunda toplumun göre-
vinin ne olacağT sorusuna da
ilginç yanıtlar veriliyor. De-
neklerin yüzde 12.3'ü toplu-
mun sokakta yaşayan kadın-
lan gözetlemesi, yüzde 10.2'si
hatalan affetmemesi, yüzde
12.5'i töreleri koruması ge-
rektiğüıi söylüyor.
Dicle Üniversitesi bu çalış-
mayı iki aşamada yapıyor.
İlk etapta 423, ikinci etapta
ise 358 denek kullanılıyor.
Uzmanlar ilk aşamanın ar-
dından töre ve namus cinayet-
lerine karşı yurttaşlan bilinç-
lendirmek için bilboard ve
klipleri kullanıyor. Ancak
Güneydoğu kentlerine asılan
"Namus kisvesi adı alünda
işlenen cinavetkre ortak ol-
ma" içerikli afişler ve tele-
vizyonlarda gösterilen uyan-
cı niteliğindeki klipler pek
etkili olmuyor.
Anketin ikinci etabında alı-
nan sonuçlardan, afış ve klip-
lerin bölge halkının töre ve
namus cinayetlerine bakışı
konusunda düşüncelerini pek
değiştirmediği anlaşılıyor.
Sosyal direniş...
CANHACIOĞLU
ESKİŞEHİR- Mardin'in Kızıltepe ilçe-
sinde 12 yaşındaki UğurKaymazve baba-
sı Ahmet Kaymaz'ın terörist olduklan id-
diasıyla öldürülmeleriyle ilgili davaya dün
Eskişehir'de devam edildi. Duruşma önce-
sinde çıkan arbedede 13 kişi gözaltına ah-
nırken müdahil avukatları can güvenlikle-
ri olmadığı gerekçesıyle davadan
çekildiklerini açıkladılar.
Eskişehir Ağır Ceza Mahke-
mesi'ndeki duruşma öncesinde
Selami Vardar Iş Merkezi önün-
de toplanan yaklaşık 40 kişilik
bir grup, duruşmayı izlemek is-
tedi. Adliyeyegeçmelerine izinve-
rilmeyen grupla polis arasuıda
arbede çıktı. Gruptan 13 kişi gö-
zaltına alınırken çe\Tedeki esnaf
da göstericileri darp etmeye ça-
hştı. Eskişehir'e çevre illerden takviye çe-
vik kuvvet ekibi ve panzer gönderildi.Du-
ruşmaya, tutuksuz yaîgılanan sanıkpolis me-
murlan Mehmet Karaca. Yaşafettin Açık-
giz, SeydiAhmet Döngel, SaKh Ayaz ile ölen
Ahmet Kaymaz'ın kardeşleri Muratve Re-
şatKaymazhazır bulundu. Yaklaşık 30 mü-
dahil, 15 de sanık avukatın, katıldığı duruş-
mayı aynca, valilik insan haklan komisyo-
nunu temsilen gözlemci sıfatıyla Eskişehir
Baro Başkanı Oğuz Sezer Arslan, Ingiltere
ve Galler Barosu Insan Haklan Komitesi üye-
si CatrionaVine ile sivil toplum örgütü tem-
silcileri izledi. Mahkemede müdahil avu-
katlar adma söz alan Diyarbakır Barosu
Başkan Yardımcısı Tahir Elçt tstanbul'dan
duruşmaya katıhnak isteyen yaklaşık 30
avukatın Eskişehir'e 10 kilometre mesafe-
Uğur ve Ahmet
Kavmaz'ın öl-
dürülmesn le U-
giB davanın Es-
kişehir'deki du-
ruşmasma ka-
tümak isteyen
40 kişjük gruba
polis müdahale
ettL(AA)
de kurulan polis barikatında bekletildiğine
dikkat çekerek duruşmanın aleni görünme-
sine karşın adeta gizlilik içerisinde gerçek-
leştirildiğini ve idarenin yargıya müdaha-
le ettiğini savundu. Ağır psikolojik ve fızi-
ki baskı altında görevlerine devam edeme-
yeceklerini ifade eden Elçi, "BukoşuDargi-
derttinceyekadarhiçbirbeyandabuhuuna-
dan duruşmadan avrdıyoruz. Koşuüar dü-
zeürse duruşmalara iştirak edeceğiz" dedı.
Daha sonra Elçi ve beraberindeki müdahil
avukatlarla Ahmet Kaymaz'ın kardeşleri
duruşma salonunu terk etti. Sanık avukat-
lanndan Veysel Güler de ilk duruşmanın
görüldüğü Mardin'de PKK sempatizanlan
tarafından tehdit edildiklerini öne sürdü.
Müdahil a\-ukatlann asıl amacının davayı
Avrupa Insan Haklan Mahkemesi'ne götü-
rüp maddi ve manevi tazminat ka-
zanmak olduğunu iddia eden Gü-
ler, "Bu dava aracıhğryla Türk-
Kürt çaüşması çıkanhnak isten-
mektedir. Terör örgütü elebaşısı-
na buradan mesaj verilmek isten-
mektedfir" dedi. Uğur Kaymaz'ın
165 santimetre boyunda 45 kilo
ağırhğında olduğunu, otopsisinde
de yaşuun 15-16 civannda oldu-
ğunun tahmin edildiğini belirten
Güler, mart ayında güvenük güç-
leriyle girdiği çatışmada öldürülen "Ke-
bat" kod adlı Nusret Bali'mn de olay günü
Ahmet Kaymaz"ın evinden kaçtığım iddia
etti. Güler, mahkeme başkanına PKK tara-
fından dağda silahlı eğitim alan 14-15 yaş-
larındaki çocuklar ile Mersin'de Türk bay-
rağını yakma girişiminde bulunan çocuk-
lann yer aldığı 10 fotoğraf sundu. Duruş-
ma 19 Aralık'a ertelendi.
Dicle Üniversitesi'nin bu
anketi birçok açıdan şok edi-
ci ve çarpıcı dersler veriyor:
^ Töre ve namus kisvesi
adı altında işlenen cinayetle-
rin bağnaz geleneklerin ürü-
nü olduğu konusunda toplu-
mu uyarmak ve eğitmek için
bir dizi kişi ve kurum 10 yıl-
dır çalışma yürütürken do-
ğuda insanlann sosyal yapı-
yı korumak için ciddi bir di-
reniş sergilediği anlaşılıyor.
^ Detişim araçlannın, çağ-
daş dünyanın tüm varlıklan-
nı ülkenin en ücra köşeleri-
ne kadar ulaştırmasına karşın
feodalitenin paslı zincirleri-
ni çözemeyenler kendi yasa-
lanyla yaşamakta ısrar ediyor.
i/ Töre, okumuş ya da ca-
hil olsun toplumun katman-
lan üzerindeki etkinliğini sür-
dürüyor, feodal kurallar tüm
etnik gruplar içinde varlığı-
nı koruyor.
• Bağnaz geleneklerin dini
unsurlar ve feodal yapının
katkılanyla ayakta durduğu
anlaşılıyor.
ENTERNET / MEHMET SUCU mehmet@ cumhuriyet.com.tr
Işyerlerinde internet kullanımının
/aygınlaşması ile birlikte iş yapma
/öntemleri de yavaş yavaş değişip dö-
nüşmeye başladı. Artık pek çok iş-
lem bilgisayar ağları üzerinden ger-
çekleştiriliyor. Insanlar birbirleri ile
haberleşmelerini büyük ölçüde sanal
dünyadayapıyorlar. Doğal olarak bu
Kullanımın iyi yanlan olduğu gibi kö-
tü yanlan da oluyor. llaç içirildikten
sonratecavüz edilen bir mankenin gö-
rüntüleri internette uzun süre dolaş-
tı. Cep telefonu ile çekilen görüntü-
ler herhalde intikam amacı ile sanal
âlemde birileri tarafından dolaştınldı
durdu.
8u görüntüleri yaydıkları öne sürü-
Büyük Birader'den Sanal Sözlük'e
lenler bir süre sonra polis tarafından
yakalandı. Yargı henüz bu kişilerin
suçlu mu suçsuz mu olduğuna karar
vermedi. Ama bu olayda çok daha
önemli bir başka nokta var.
Görüntülerin hangi bilgisayardan
yayımlandığını bulmak isteyen Em-
niyet, Microsoft'un ABD'deki merkez
ofısine başvurmuş. Bu başvuru son-
rasında Microsoft merkez ofisi, bah-
si geçen kullanranın internet kimlik ad-
resini (IP) Emniyet'e bildirmiş. Verilen
bilgilerin şahsın internet trafiği ve kul-
lanım sıklığı ile sınırtı olduğu yine Mic-
rosoft tarafından ifade edilmiş.
Sözün Türkçesi anladığım kadany-
la şöyle: Emniyet suçlu olduğuna inan-
dığı bir kişiye ait bilgileri vermesi için
Microsoft'a başvuruyor. Sıkça Büyük
Birader diye adlandınlan Bill Gates'in
şirketi ise söz konusu bilgisayara sa-
hip olan kişinin nerelere girip çıktığı-
nı, ne zaman, kime ne mesaj yolladı-
ğını, kısacası "internet trafîğini'' Em-
niyet'e yollamış.
Buradan hareketle her ne kadar
kendileri inkâr etse de Büyük Birader*in
şirketinin sanal dünyadaki hareket-
lerimizin büyük çoğunluğunu izleye-
bildiğini bir kez daha anladık. Bu ör-
nek sanal âlemdeki kötü ömeklerin en
başında gelenlerden birtanesi.
Başta söytediğimiz gibi internet za-
manla iş yöntemlerinin değişmesine
de neden oluyor. Hatta kitapla çok faz-
lahaşırneşirolmayısevmeyenleri bi-
le kitapla hatta sözlükle tanıştınyor.
Türk Dil Kurumu'nun (TDK) internet-
te geçen ay güncelleyerek hizmete
sunduğu, 104 bin 480 söz varlığının
bulunduğu sözlüğünde, ilk 15 gün
içinde 500 binin üzerinde kelime aran-
dı. İnternette "www.tdk.org.tr" adre-
sinde hizmete sunulan 10. baskı Türk-
çe güncel sözlükte 77 bin 407 keli-
me bulunuyor. Bir önceki baskıya
oranla 3 bin 700 yeni kelimenin ve 6
bin 400 yeni anlamın bulunduğu söz-
lük, 104 bin 480 söz varlığı içeriyor.
Sözlükte 29 bin 40 adet Türk edebi-
yatından seçilmiş cümle bulunuyor.
Açıklamalarla birlikte toplam söz
sayısının 1 milyon 236 bin 484'e ulaş-
tığı yeni sözlüğün daha etkin kullanı-
mı için TDK, internetteki bağlantı hı-
zını 2 katına çıkardı. Yetkililer, kelime-
lerin kolay aranması nedeniyle inter-
netteki sözlüğün giderek daha fazla
talep gördüğünü bildirdiler.
DUZYAZI
ORHAN BİRGİT
Rektöpün Duruşması
Van'da mı Yapılacak?
Başka bir mekân ve kürsü yokmuş gibi Erdo-
ğan'ın, üniversite rektörlerinin Van ziyaretini dili-
ne dolayarak "Siz işinize bakın "lı tümcelerie YÖK'e
hücum etmek için Istanbul Büyükşehir Belediye-
si'nin verdiği iftar yemeğini seçmesi, tek kelimey-
le yakışıksızdır. önce o yemeğin, kent bütçesin-
den karşılandığını, dolayısıyla belediye seçiminde
AKP'ye oy verenler kadar vermeyen hemşerilerin
de ödediği vergilerin ve harçların oluşturduğu bir
kaynaktan karşılandığını unutmamak gerekiyor.
Daha sonra da o yemeğe katılanlann, etbette onur
konuğunun bir konuşma yapmasını beklediklerini,
ancak o konuşmanın içeriğinde böylesine polemi-
ğin ve özellikle bir kesimin politik açılardan eleştiril-
mesini düşünmeyebileceklerini de hesaba katmak
öncelikle Başbakan tarafından niçin önemsenmiyor?
Başta "devletin temsilcisi" olarak Başbakan'la
aynı masayı paylaşan Istanbul Valisi. Yine aynı ma-
sada eşi ile birlikte televizyon kameralannın sapta-
dığı emniyet müdürü. Ve kuşkusuz politik düşün-
celerini, sadece seçim günlerinde ve sandık baş-
lannda oy eylemine dönüştürmek gibi bir yurttaş-
lık ödevi ile sınırlamalan gereken öteki kamu görev-
lileri... Dahası, iftar çağnsına katılırken bu tür bir em-
rivaki ile karşılaştıklannda içlerinden bir sesin "Ya
burayı terk et; ya da protestonu belli et" diye te-
dirgin edeceği karşıt düşüncelerin sahipleri...
Başbakan, kaç yıldan beri bu konuda deneyim
kazanmak için adeta staj yapmıyor mu? O halde
niçin bu kadar hesapsız konuşuyor? Hele kamu-
nun parası ile düzenlenen bu resmi yemeklerde,
devletin de demokrasinin de kurallannı çiğnemek-
ten geri kalmıyor?
Başbakan için yaşam biçimi
Tüm bu sorulann tek yanıtı var bence:
O kendisini tek adam olarak görmeye o kadar
alıştı ki... Aslında, Erdoğan'a bu gücü veren Türk
seçmeni değil mi? Medyası, sivil toplum örgütle-
ri ve aklınıza gelen tüm baskı gruplan ile "Aman
tekpartiden oluşan bir hükûmet" düşüncesinin ege-
men olduğu bir seçim kampanyasının birey ola-
rak herkesi nasıl yönlendirdiğini hatıriamalıyız.
Dtyelim ki parlamentoda ana muhalefet partisi,
bugüne değin yeterli içtüzük olanaklannı kullana-
madı. Ya büyükşehir belediye meclisindeki muha-
lefet üyeleri? Onlann o türlü direnme olanaklan da
yok ki. Bu yüzden güzelim Istanbul'da hangi ka-
mu taşınmazının kime, nasıl peşkeş çekileceği ko-
nusunda tek söz sahibi, Ankara'daki "tekadam"da.
O konvoy, izinsiz gösteri değil miydi?
O, ülkenin resmen tek partili olarak bilindiği dö-
nemlerde bile ne Atatürk ne de "Milli Şef" olarak
tanınan ve tanıtılan Ismet Inönü, tek adam olmak
için böylesine arzu beslediler. Hele gözlerini karart-
mayı hiç düşünmediler.
Başbakan, rektörlerin yasanın tedbir olarak ni-
telendirdiği "tutuklama" nedeni ile cezaevindetu-
tulan bir meslektaşlannı ziyaret amacıyla Van'a
gitmelerini belli ki içine sindirmekte zortanıyor! Ül-
kesinin bütün üniversitelerinin rektörierine işlerinin
ne olduğunu öğretmek isteyen söyleminin yanı sı-
ra YÖK temsilcilerini, ellerinde tek bir bilgisayar-
da hazırlandığı saklanmayan yazılı tepki dövizleri
ile kentin ana caddesinde karşılayan 20 otomo-
billik konvoyu düzenleyenler, acaba gösteri yürü-
yüşleri için gerekli izni almış mıydı?
Van Yüzüncü Yıl Üniversitesi'nde görev yapan
dekanlann ve öğretim üyelerinin hangi zoriuklar al-
tında olduklarını, o sadece suyun üstündeki bölü-
müyle görünen 20 araçlık protesto konvoyunun öl-
çülü olmasına özen gösterilmiş tepkisi bile yete-
rince ele vermiştir.
Adalet Bakanı'ndan beklenen yanıt
Prof. Dr. Teziç ve çalışma arkadaşları görevle-
rinin başına döndüler. Prof. Dr. Yücel Aşkın'dan
, "delilleh yok etmemesi" gerekçesiyle kapatıldı-
ğı cezaevinde aydınlanma yolculuğundaki icra-
atından pişmanlık duyduğunu açıklamaya adeta
zorianarak "işine bakması" isteniliyor.
Cumartesi ve pazar günleri, ortalarda görünme-
yen Yüzüncü Yıl Üniversitesi'nin öğrencileri, örgüt-
süz olarak bulundukları kentte "konuk" olarak ya-
şamanın zoriuklannı bilecek kadar deneyim kazan-
dıkları anlaşılan çocuklar.
Rektörier heyeti gitti. Gördü ve döndü. Van, yi-
ne o Yücel Aşkın'a tahammül etmek tstemeyen ege-
men güçlerin kol gezdiği kent olarak yerel med-
yası ve öteki baskı güçleri ile baş başa kaldı.
Kentte hangi ellerin, ne türlü at koşturduğu kuş-
kusu, sessizVanlılarcabilinen, amakolaylıklaaçık-
lanamayan bir düğüm.
Bence asıl yanıtlanması gecikmemesi gereken
soru ortada: Acaba Haşim Bayram'ın duruşma-
sını başka bir kente nakleden Adalet Bakanlığı, Yücel
Aşkın'ın duruşması için nasıl birtutum izleyecek?
Faks: 0 212 677 08 21 obirgrtje-kolay.net
ESKİHADEP BAŞKAN YARDIMCISI
Fidan dnayetinde
üç kişi tutuklandı
DÎYARBAKIR
(Cumhuriyet Bürosu) -
Diyarbakır'ın Bağlar
beldesinde öldürülen es-
kı HADEP Genel Baş-
kan Yarduncısı Hikmet
Fidan cinayetiyle ilgili 3
kişi tutuklandı.
Diyarbakır'da Bağlar
Kaynartepe'deki evine
girerken 6 Temmuz öl-
dürülen Hikmet Fidan
cinayetinin örgüt içi in-
faz olduğuna ilişkin ve-
rilere ulaşıldı. Olayla il-
gili gözaltına alınan 6
kişi tutuklanma istemiy-
le mahkemeye sevk edil-
di. Zanlüardan Fırat Ka-
rahanile Ve>*siAkkovıın
Fidan'ın öldürülmesi
olayıyla ilgili, Mustafa
KemalOkiseterörörgü-
tü PKK üyeliği suçundan
tutuklandı. Diğer 3 kişi
ise tutuksuz yargüanmak
üzere serbest bırakıldı.
Daha önce PKK'nin fa-
aliyetleri nedeniyle ceza-
evine girdikleri belirle-
nen 3 sanığın ifadelerin-
de Fidan cinayetini itiraf
ettikleri öğrenildi. Fi-
dan' ı PKK içinde faali-
yet gösterdiği sırada ta-
nıdıklannı anlatan sa-
nıklar, maktulü Diyar-
bakır'a çağırdıklannı ve
evine girerken vurdukla-
ruıı söylediler. Fidan ci-
nayetinde tetikçi olarak
görev yapan bir kişinin
de Kuzey kak'a kaçtığı
ileri sürüldü.