Katalog

SAYFA CUMHURİYET 25EKİM2006S/ OLAYLAR VE GORUŞLER Babıâli son soluğunu verdi! Daha önceki Is- tanbul'un ünlü semtlerî gibi... Cağaloğlu, Şeh- zadebaşı, Laleli, Kumkapı, Fatih, Samatya, Bakırköy, ftatta Erenköy, Goz- tepe, Bostan'cı, Üskyda^b.NBir kopma, EVET/HAYIR OKTAY AKBAL , Yeni Bir Atılım! bir yozlaşma!.. senrtfterde yaşai ±>iryabancı 1ı apartm .zell ızda bu şirjKli oralarda ılar, otuz kat- ... Tüm gü- lip atan anlayışlar, 5 80 yıllık yerinden çıktı git- "Cumhuriyetl kuran Yu- 'nin torunlan ve onlann çocuk- ptı bu işi! "Cumhuriyet" gazetesi- ' iRi/ftarihini, kişiliğini, ölümsüz variığını gör- mezden gelerek!.. Kendinize yakıştırdınız rnı, dedenizin, dayınızın binbir güçlükle 80 yıl yaşattığı "Cumhuriyet" gibi bir anıt gazeteyi yerinden etmeyi? Ben otuz yedi yıldır Cumhuriyet yazan- ytm. "Evet/Hayır"\ar sürüp gitmekte. Ya- şadıkça da, sevgili dost okurlar istedikçe d e gidecek! 1969'dan 2005'e karşılıklı söyleşilerimize, neredeyse kırk yıllık bir tanışık- lığa nasıl allaha- ısmarladıkdiye- bilirim. Yapı de- ğişse, odalar değişse, semt değişse.. telefonlar, fakslar değişse, cap- canlı kalan bir şey var, o da Cumhuriyet devriminin sönmez ateşini seksen yıldırelirt- de tutan "Cumhuriyet" gazetesinin varlı- ğı... Babıâli'den Şişli'ye.. Otuz yıl öncenin çalışanlan hâlâ nöbetyerinde, ama "Cum- huriyet" nedir bilen, anlayan genç arka- daşlar da var... Yannın "Cumhuriyefini onlar geleceğe taşıyacaklar. Nöbet sırası şimdi onlardai. Atatürk'ün gazetesini on- lara emanet edeceğiz, nasıl Atatürk, Tür- kiye Cumhuriyeti'ni genç kuşaklara ema- net ettiyse, öyleişte... Çok şey var anlatacak... Bir roman tu- tar "Cumhuriyet" anılan... Yalnız benim mi? Elli altrnış yıfdır "Cumhuriyet^ "Cum- huriyet" yapan herkesin yaşantısında anı- lar önemli yer tutar. Şimdi yeni bir atılımın sevinci içindeyiz. Tüm dost okurlanmız/a biriikte yannlara onurla, güvenle... Keenlemyekûn H. Basri Akgİray HııkukçııveEskJPariamenter B u Arapça sözcüğü ilk kez, hu- kuk fakültesinin birinci sınıfin- da. ışık içinde yatsın, değerli hocamız Ebülula Mardin'den duymuş- tum. Medeni hukuk hocamız olan Sa- yın Mardın, ders anlatırken eski huku- kun Arapça sözcüklerini kullanmayı pek severdi. Konulan çoğu kez, önce eskihukukkurallanna göre ınceler son- ra bizim medent hukuk açısından an- lanrdı. Ancak, yeni hukuka başlamadan önce "şimdivekadarolantakriraümız. ahkamı sabıkai zavrYeiriiyedndeotet- kıketefemıetnıektedir; şimdigekfciim ahkamıhazıraya" der ve bızun bu tüm- cedenbir şeyanlamadığımızı bıldiği için birkahkaha atar. sonra tümcenin Türk- çesini vererek derse devam ederdi. Biz de liseden yeni gelmiş öğrencıler ola- rak, gerçekten bir şey ardamadığımız için boş gözJerle bakıp kalırdık. Işte ben bu keenlemyekûn sözcüğü- nü de değerli hocamızdan duymuş ve sözcügün, bir hukuksaJ işlem, kararya da sözleşmenın, hukuken geçersiz ol- ması, yok sayılması anJamına geldiği- ni de o sırada öğrenmiştim. Şimdi, ülkemizi yönetenlerin aldığı kararlan, yaptığı sözleşmeleri gördük- çe hep o sözcüğü anımsıyor ve kafam- da şöyle bir soru cörekleniyor: "Aca- ba" diyorum, "bir gûıı gefip, iktidan- mrzın aJdığı bu kararlan >apOğı sözkş- mderKtenletmekûnsayılınasaı?'' Böy- le bir soru sürekli beynimi kurcalayıp duruyor. Gerçektea bir siyasal partinin, seçmen sayısının yüzde 25 'inin oyunu aldığı halde, hukukun genel ilkelerine aykın yasalaradayanarak, barajı aşama- yan partilerin oylannı da adeta gasp edercesine kendı hanesine aktanp ik- tidar olduğu, sanınm, hiçbir demokra- tik ülkede görülmemiştir. Birbaşka an- latımla. seçmenin yüzde 75'inin "sana, beniterasiletme>-etkisi uTmedim" de- diği birülkede, o yetmişbeşlik kitlenin oylannı da kendisıne mal edip ıktidar olan birparti yöneticilerinın "şapkala- nnı" diyemeyeceğim takkelerini önle- rine koyup düşünmeleri gerekir. Ger- çi, seçime dayalı bir düzende yöneten- lerin oybirliğiyle seçilme olanağı pek olanakh değildir ama oy çokluğu, de- mokrasinin temel kuralıdır. Ve hele eğer üctidar, böyle yüzde 25'lik bir oy- la tüm gücü eünde toplamak yoluylakı- şiselleşme biçimine dönüşmüşse, ora- da arnkbirhalk egemenliğinden söz et- me olanağı da kalmamış demektir. Oy- sa bilindiği gibi, demokrasilerde ege- menlik halkındır. Bu nedenle "Devlet benim" formülü, krallara, padişahlara özgü bir formüldür; demokrasilerde "Detfetbiziz'' kurah geçerudir.( 1) Böy- le olunca, yönetenlerin tutum ve dav- ranışlannda,yasayapma,kararalmagi- bi durumlarda, salt olarak yönetilenle- rin yaranna, onlann mutluluğunu sağ- layacak bir tutum içinde olmalan ge- rekir. Bir tutam yandaşlann oluşturdu- ğu topluluklardan alkış toplamayı, bir bölüm besleme medya kuruluşlann- dan övgüalmayı, "halkbia'destekli>wT ' bıçiminde gösterip dıledıgı gıbı salta- nat sürmek siyasal etıkle bağdaşır bir yönetim biçimi değildir, bu gibi davra- nışlar, halkın çoğunluk istencine da- yanmayan iktidarlann guçlü görünmek • Arkası 8. Sayfada PENCERE Yer misin, Yemezmisin Fırsat Bu Fırsat. Mustafa Balbay'ın AKP iktidanna ilişkin yo suzluklardan ibretlik bir bölümünü sergileyen be beri dünkü Cumhuriyet'in manşetiydi... Seçmenin yüzde 25'inin oyuyla Meclis'in yüz de 65'ini ele geçiren parti için fırsat bu fırsat... Devlet olanaklan deniz.. Yemeyen keriz.. Üstelik Van Yüzüncü Yıl Üniversitesi Rektö rü'nün tutuklanmasını eleştirenlere "yargıya mü dahale etmeyin" diye çıkışan AKP'lilerin kendile- ri yargıdan fellik fellik kaç/yorfar... • Bir okurum 21 Ocak 2003 günü bu köşede çı- kan yazıyı kesip saklamış... ŞakadeğiL Aradan 2.5 yıl geçmiş.. Peki, ne var o yazıda?.. Yazıda yapılan dökümün bir bölümünü biriikte anımsayalım: "Idris Naim Şahin, AKP Istanbul Milletvekili, üç yolsuzluk davasından sanık... Mehmet Mustafa Açıkalın, AKP Istanbul Mil- letvekili, dörtyolsuzluk davasından sanık... Akif Gülle, AKPAmasya Milletvekili, bir yolsuz- luk davasından sanık... Hilmi Güler, AKP Ordu Milletvekili, bir yolsuz- luk davasından sanık... Adem Baştürk, AKP Kayseri Milletvekili, beş yolsuzluk davasından sanık... Hüseyin Beşli, AKP Istanbul Milletvekili, bir yol- suzluk davasından sanık... Mikail Aslan, AKP Kırşehir Milletvekili bir yol- suzluk davasından sanık... Zülfü Demirağ, AKP Elazığ Milletvekili, bir yol- suzluk davasından sanık... Mustafa llıcalı, AKP Erzurum Milletvekili, bir yol- suzluk davasından sanık... AKP hükümetinde en önemli üç bakanlık, yol- suzluk suçlamasından sanık üç kişinin elinde... Enerji Bakanlığızanlı Hilmi Güler'in elinde.. Ulaştırma Bakanlığı zanlı Binali Yıldınm'/n elin- de.. Maliye Bakanlığı zanlı Kemal Unakıtan'ın elin- de.. Ama bu yetmiyor, şimdi bu hükümete bir yol- suzluk sanığını Başbakan yapmak için hazıriık sü- rüyor... Hakkındaki 5 yolsuzluk davasından toplam 36 yıl hapsi istenen Recep Tayyip Erdoğan 'ın Baş- bakanlık koltuğuna oturtulması için anayasa bile değiştirildi." Kimi eski yazıyı anımsamanın özel birzevki var- dır; demek ki AKP iktidan biryandan eski yolsuz- luk davalannın dosyalannı unutturmaya çalışırken, öte yandan yeni yolsuzluk iddialannın içine gırtla- ğına dek batmış... • Kurulalı bir yıl olmadan Türkiye'de koltuğa oturan AKP, Amerikan oyunuyla iktidara tezgâhlandı... ABD Ortadoğu'da bu oyunu Irak'a müdahale- de Türkiye'yi istediği gibi kullanabilmek için sah- neye koymuştu... Türkiye'deki iktidardeğişimi ilk operasyondu; Gür- cistan ve Irak'tan sonra şimdi Suriye ile Azerbay- can'ın eli kulağında... Durup dururken Amerika marifetiyle iktidara ge- tirilen Islamcı takımı için ise fırsat bu fırsat... Yer misin, yemez misin?.. Allah, peygamber, Müslümanlık, ramazan, oruç, iftar, türban derken Türkiye kim vurduya getiriliyor... Hem içerden.. Hem dışardan... DERSANELERtN DİKKATİNE! KPSS Hazırlık kursımu biriikte verelim! Yayın desteği bizden!.. un Uzman Yayın Ekibi'nin hazırlamış olduğu Yardımcı Kitap - Soru Bankası - Konu Tarama testlerinden yararlanarak, tüm öğrencilerinizi yüzde yüz başanya ulaştırabılirsiniz. Bilgi için: (0216 418 9240) WTVw.ilkumutcom.tr "Senia »dresin"tlkumut 24 yaşmda Istanbul Kadın Kuruluşlan Biriiği CUMHURİYET'İN 82. YILESDA AB YOLUNDA TÜRKTYE Açış Konuşması: Nazan MOROĞLU (ÎKKB Koordinatörü) Otunım Başkanı: Av. Kazun KOLCUOĞLU (îstanbul Barosu Başkanı) Konuşmacüar: SedaAKGÜL (TV 8 Haber Programcısı) Yiğit BULUT (Radikal Gazetesi Yazan) Önay ALPAGO (Kadından Sorumlu Devlet e. Bakanı) ÜmitZİLELl (Cuxnhuriyet Gazetesi Yazan) Tarih: 25 Ekim 2005 Salı Saat: 11:00-14:00 Yer: The Marmara Oteli Taksim Salonu Giriş ücretsizdir.