Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
23 EKİM 2005 PAZAR CUMHURİYET SAYFA
J\_ U J_j J. U M\ kuttur@cumhuriyet.com.tr 15
KULE CANBAZI SUNAYAKIN
Ah Osman Hamdi, ah!..Bir şekilde elime geçti işte!.. Yazı-
nın başlığı "Hav di Hep Beraber Va-
roşlara"... Sefer Yılmaz imzasını
taşıyan yazı, sevgili dostum Ümit Zi-
leli'nin radyo programıyla başlıyor.
Sayın Yılmaz, Zileli'nin Oyuncak
Müzesi'ni anlattığı programı dinle-
yince kalemi eline alıyor ve bir bildi-
ri gibi dağıttığı yazısında babasıyla
yaşadığı şu anı hatırlıyor: "Sulta-
nahmet Camii'nin 6 tane minare-
sine baktı ve gördü. Demek ki da-
ha önceden de bakmıştı ama gör-
memişti. Anadolu ağzı üe basrı küf-
rü: 'Bu kadarminareye ne gerek var,
yetmiyor mu iki tane, diğer dördü-
nün yerine de bizim Sinop'ta bir şey-
ler yapsaydınız. Anadolu'dan topla-
dılar, hepsini Istanbul'a yaptırdılar'
dedi."
Cocuklanmgı yüzdeye vurmak
Sefer Yılmaz'ın yazısını okurken,
bizim Oyuncak Müzesi'nin Osman-
h'nın Anadolu'yu ihmal etmesiyle,
hele ki Sultanahmet Camii'nin mi-
nare sayısıyla ne ilgisi olabilir, diye
düşünmeye başladım. Sayın Yılmaz.
Curnhuriyeti ilan eden anlayıştan
1950'lerden sonra vazgeçildiğini
söyleyerek hayatından bir başka anı-
ya geçiyor. Okuyoruz:
"1974'lerde Sinop'ta terzilikten
kitap ve kırtasiveciliğe geçen Ah-
met Balkan diye bir ağabeyimiz
vardı. O günlerde de ağlayan çocuk
resimleri modaydı. Her arabada,
ber evde bir tane bulunuyordu.
Ahmet Balkanda bunlardan satı-
yordu. 'Bu çocuk neden ağlıyor?' di-
ye sorduğumda keyfinden 'Şırna-
nklığından ağlıyor' demişti. Nedeni-
ni sorduğumda, 'Kılıği, kıyafeti ter-
temiz; yanı, bakımlı bir çocuk. Kar-
nı aç, altı yaş bırine benzemiyor' de-
di."
Osmanh'nın ihmal ettiği Anadolu,
Sultanahmet Camii'nin minare sayı-
sı, 1950'li yıllann politikası ve ağla-
yan çocuk posteri!.. tyi, guzel de tüm
bunlann Oyuncak Müzesi 'yle ne iüş-
kisi olabıhr, diye düşünürken, Sayın
Yılmaz baklayı çıkanyor ağzmdan:
"tşte Sunay Akın'ın Ğöztepe'de aç-
tığı oyuncak müzesi de, o civarda
oturan % 90"ının karnı tok olan ai-
lelerin çocuklanna hiztnet edeeek-
tir. Zaten onlann evleri oyuncak-
larla dolu."
Ben ülkemde'%' denildiğinde ya-
şayan Müslüman oranını duymaya
alışığım. Bu anlayışa bir de " %
90'ının karnı tok" eklendi. Al biri-
ni, vur ötekine. Kadıköy'de yaşayan
çocuklardan " % 90'ının karnı tok"
diye bahsedilmesi sizi bilmem ama
benım kanımı dondurdu. Düzendeki
eşitsizliği çocuklann kannlanndaki
lokmalarla ölçmek çocuk sevgisizli-
ğinden başka bir şey değildir de, ne-
dir?.. Sayın Yılmaz, "Zaten onlann
evleri oyuncaklarla dolu" diyerek,
müzenın anJamını bilmediğini ele ve-
riyor. Evdekı oyuncakla müzedeki
oyuncağın farkım anlamayan, çocuk-
lara olan sevgisini kannlanndaki lok-
malann '%'leriyle ölçümlendiren bir
insamn yazısını neden önemsediğimi
merak ettiğinizi biliyorum. Evet, Se-
fer Yılmaz'ın elime geçen bu saçma
sapan yazısını önemsiyorum, çünkü
yazının sonunda adının başında şu
yazıyor. "EmekJi Öğretmen"!!!
Öncelikle sayın öğretmenimin şu
önyargısını kırmak istiyorum. Diyor
ki öğretmenim: "Varoşlardan yan
aç, yan tok insanların çocukları
oraya gelip o oyuncakları göreme-
vecekler"... Gönlünüz rahat olsun
öğretmenim. fstanbul Oyuncak Mü-
zesi'ne 'varoş'lardan öğrenciler de
geliyor. Onlardan hiçbir giriş ücreri
alınmıyor ve oyuncaklar, boya ka-
lemJeri gibi armağanlarla uğurlanı-
yorlar. Sadece Istanbul'un varoşla-
nndan değil, sivil toplum örgütlerinin
ve yerel yönetimlerin duyarlığı saye-
sinde Türkiye'nin heryöresinden ço-
cuklar Istanbul'a getirildiğinde mü-
zeyi ziyaret ediyorlar. Düzenin eşit-
sizliğini belirtmek için çocuklanmı-
z\ yüzdeye vurmayacak kadarduyar-
lı olan insanlar, öğretmenler az değil
bu ülkede, boş yere tasalanmayın siz!
Fikir sahlbl olmadan...
Sefer Yılmaz yazısına şöyle de-
vam ediyor: "Osmanlı ve
1950'den sonrası politikalannı
tenkit ederken, bizim aydın dedi-
ğimiz insanlar da, onlann yanlış
politikalannı bireysel olarak
yapmaya devam ediyorlar. Eği-
tim ve kültür yönünden geri kal-
mış yakın çevresinin içine gitmi-
yorlar. Sonra da 'Bu ülkenin hali
ne olacak?' diye dert yanıyorlar."
Sayın Yılmaz'ın müzeyi görme-
den, çahşmalannı inceleyip öğren-
meden sadece sevgili Zileli'nin
radyo programını dinleyerek vardı-
ğı önyargı yazının ilerleyen yerie-
rinde bir viriis gibi yayılıyor. Öyle
ki, yalnızca yoksul semtlerdeki
okullara değil, cezaevlerine de gi-
derek yüzlerce gösteri yapan, o in-
sanlann hayatlannda gördüğü ilk
ve belki de tek yazar olan benim
onca yıllık emeğimi de tukaka et-
meye çalışıyor. Sevgili öğretmeni-
min bunu kasıth yapmadığına ina-
nıyorum. Tıpkı müze konusunda
olduğu gibi bunun da bir tek nede-
ni vardır: Fikir sahibı olmadan bil-
gi sahibi olmak!
Sevgili ögretmenim Sefer Yıl-
maz: lyisi mi siz bırakın Sultanah-
met Camii'nin minarelerini. Orası
bir tarihi mekândır. Mimarinin anıt
eserlerinden biridir. Osmanh'nın
Anadolu'yu ihmal ettiği gerçeğini
tarihi değerlerimizi örnek vererek
anlatırsak, kilise resimlerindeki in-
sanlann gözlerini oyanlardan bir
farkımız kalmaz. Hem, sizin o 'va-
roş' dediğiniz yerlerde Sultanah-
met'i aratmayacak camiler yapıh-
yor. Gelin, ezilen, sömürülen insan-
ların haklannı anıt eserlere saldıra-
rak değil, sözünü ettiğim bu denge-
sizlikte arayalım!
Saldırmak neden?
Vay be!.. Osman Hamdi'ye de
acaba, Arkeoloji Müzesi'ni sur
dışına değil de, sarayın dibine
kurdu diye saldınlmış mıydı!?.
Sefer Yılmaz yazısının sonun-
da 'Ç.Y.D.D' ve 'A.D.D.' gibi si-
vil toplum örgütlerine şu çağnyı
yapıyor: "Haydi hep beraber
varoşlarda kurulmuş olan sivil
toplum örgütlerine gidip çalış-
maya başlayalım." Doğru bir
söz söyleyebilmek için karnı do-
yan çocuklara, tarihi eserlere,
müzelere saldırmak neden? Bu
soru beni daha çok antika oyun-
cak almaya, müzeyi daha da ge-
liştirmeye itiyor. Bir insanın,
hem de öğretmenin hiç görmedi-
ği, ne gibi bir özveri ve zorluk-
larla kurulduğu hakkında bilgi
sahibi olmayan, ülkenin belki de
tek 'sivil' müzesini karalamaya
çalışması Atatürk'ün şu sözünü
anımsattı bana: "Öğretmenler,
gelecek nesil sizin eseriniz ola-
caktır!"
Sefer Yılmaz'ın yazısını
önemsedim. Çünkü ben, 'öğret-
men' adının geçtiği her şeyi
önemseyecek kadar eğitim
emekçilerini çok seviyorum.
Küçük bir bilgi: Göztepe'deki
Istanbul Oyuncak Müzesi'nin i-
ki sokak aşağısındaki Taşmektep
Sokağı'nda çocukluğu geçenler-
den birinin adı: Nâzım Hik-
met!
Düzenin çarpıklığını belirtmek
için çocuklann kullanılmaması
umuduyla son sözü Nâzım Hik-
met söylesin:
Koşuyor altı yaşında bir oğlan
Uçurtması geçiyor ağaçlardan
Siz de böyle koşmuştunuz bir
zaman
Çocuklara hymayın efendiler
KULTUH • SANAT
PANELSanat ve Yerel Yönetimler"
Selami ÖZTURK
Muhsin DALGIC
Mazlum KİPER
Prof. Zeliba BERKSOY
Ragıp SAVAŞ
Şiikrü TÜREN
Murat KARASU
. Kadıköy Beledıye Başkanı
: Alaçatı Beledıye Başkanı
: İ.B.Ş.T Genet Sanat Yönetmeni
: Beşiktaş Bld.K.S.P Başkanı
• Izmit Ş.T. Genel Sanat Ybnetmeni
: Eskisehir Beld. Tiy. Gen. Sanat Yönetmeni
: Oturum Başkanı
23 Ekim Pazar 2005 Saat: 15.00
Besiktaş Belediyesi Ortaköy Kültür Merkezi
Afife Jale Sahnesi
Dereboyu Cd. Prencess Otel Yanı
BülentErkmen afışlerine
onur
Kültür Servisi - Tasanmcı Bülent Erkmen 'in
îstanbul Devlet Tiyatrolan'nın 2004- 2005 sezo-
nu oyunlan için tasarladığı oyun afişleri, 15-16
Ekim'de Çek Cumhuriyeti'nde düzenlenen 10.
Uluslararası Tiyatro Afişleri Bienali nde onur
ödülüne değer görüldü. Erkmen'in 'Çayhane',
'Bedreddin'. 'Çok Yaşa Komedi' ve 'Ötopark
Cinayetleri' adlı oyunlar için tasarladığı afîşler,
Amerika, Isviçre, Polonya ve Ispanya'dan önem-
li tasanmcılann yer aldığı bir seçici kurulca de-
ğerlendirildi. Erkmen; oyun afişlennı tasarlarken
bu oyunlara işaret eden ve her biri aynı zaman-
da o>
r
unun kendi işareti olan 'maske'leri, o oyun-
lardan seçilen gerçek oyunculann yüzlerine tak-
ma düşüncesini görselleştirdiğini belirtiyor.
34 ülkeden tasanmcılann hazırladığı 716 afi-
şin değerlendirildiği bienalde, birinci Polon-
ya'dan Slawek Ivvanski, ikinci Hollanda'dan
Maarten Evenhuis. üçüncü ise Polonya'dan To-
masz Boguslavvski oldu. tsviçre'den Erich
Brechbühl ise Bülent Erkmen'le birlikte onur
ödülünü paylaştı.
2932466 12<» • 15OÎ -160) - 2HX3
>*)3rtffl M0VB>LEX 2190960 1100-14tt>-17-00-l830-2MC-2130-CmX6230C
<J*ff,HCayW00tPAHAWSC 3482099 11-30-U"S-17-00-20-30
AtreadeCAHTOlSPKIBUIIM56133 30 1230 - 17J0 • 22:10
«MRABÛVÛLUFaEP 1250100 1230-1530-1830-2120
'93 12'5-'515-"KO-2113
»HKARAhiLRMAK 1255393 12HO-1M0-1800-20-45
ÜSKÜDAR 4. tCRA MÜDÜRLÜĞÜ'NDEN GAYRİMENKU-
LÜN SATIŞ İLANI
DosvaNo 20059:4 Tal
Bir borçtao dbla\ı hacızlı bulıman ve aşagıda t^>u ka>dmda adedı. cınsı. e\-safi. kı>metı ve onenüı özellıklen ıle saoş şartian be-
lırtılen taşmmazdakı borvhı>a aıı bagunsız bölûm mudürlu|uffluzce açık artnma sureuylç saüiârak paıava çevnlmesıne karar vml-
aıısnr Tıp* luydı: Isanbul A Lsİcüdar ılçesı. Buigurtu MahalksL AlemdaŞ Caddesi. 19 pafk 38 ada, ""I parsel sa\ilı 10195.09
m2 nukaiı asa uzennde kurulmuş bulunao 46 no'lu Masaldan Iş Mertea'nın A Blok bınncı bodrum kada (11 ve (2ı no'lu I5\en
üezemınkatı3l ve 14) nc'lu dûkkânhnn lamamı bocçlu adına kavıüıdır tmır dıınımu: l skudar Beledıv? Baştaıhğı. imar ve
Planlama Mûdûrlüğü'nün 18 06.2002 önh ve 2801 sayılı vnzısmdan. Cskûdar ılçesı. Bulgurlu Mahallesı. "9pafta. 38 adâ. "1 parsel
sayılı ver 11 08 2001 11 h 1 (000 öiçeilı Csküdar. Bulguriu. Kısıklı unar pJanuıda H= Î2 50 m. ırüööa ön bahçe mesafesı rmm-
murn 5 00 m. vm ve arka bahçe mesafesı tnınımum 3 00 m çekme mesafeknnde TAKS=0 25 K.yCS=l 50 emsalde avrü( mara
tKareı-konuı alanında kalmato oldugu anlaşılmışdr T»şııunızın âdresi: GavTimenkuI Usfcudar ılçesı. Bulgurlu \fahallesL \lem-
dağ Caddesi. 46 kapı no'lu Vfasaldan ts Merkea'nde A Blok bmncı bodrum kana 11) ve (2ı no'lu ısyen üe zemın kat (3) ve I4|
no'lu dûklinlardır Evsafı >e halihi^r donımu: Satı^a esas gavîimenkul L sküdar ılçesı. Bulgurlu Vlahallcsı. .Alemdag Caddesi
üzenndekaın~9paiia.3Sada."l parsel savilı 10195 09 m2 mıİaarlı arsa üzennde kurutmuş olan 46 no'lu Masaldan Iş Merkea bfr
tonarme kargır ış merkeztennden A Blok bınncı bodrum kao (1 / ve ı2) no'lu ış>en ıle zemın kffl (3) ve |4| no'lu dûkkâniarm üma-
mıdır Ana bına 2 bodrum - zama - 3 nonnal kanan ıbaret tamamı 6 kadı bahçelı betonarme kargır ı^ merkezıdır Bınanm zemın
katdı$cephesıtravertencınsı mermer, yolcephesıalünuııv-umdograrnalı a\dırme cephe. dığer cepbelen bsmerı rruneral sıv^ltkıs-
men de pres tugia ıle kaplıdır Bma üzen açu\ teraslıdır. bına zemın kad3n sonra dört cephesınde 1 50 m. kadar kapalı çıkmahdır Bt-
na>3 arka cepbeden bahçe ıçınden 5 adet mermer basamaklı merdıven ıle çıkılarak alümınvıım dogramaiı cameiânh kapıdan gml-
mektedır Bınada kadar arası mermer basamakh. pınnç v e demır korkuluklu ıkı a\n merdıv eru vardır Bınada eleklnk. su vç doğat-
gaz de çaüşan kal kalonfen teasaû de kadar arası çaljsân çıft asansör leskdao mevcur ohip fâakfrr. bmanın tamamı [Ş>çn olarak kui-
lanılmakladır Bınncı bodram kat (11 ve (21 No'tu ışyenne .MemdaŞ Caddesi ûzennden beton kılıt taş ıle kaplı rampalı voldan ınıle-
rek bahçe ıçmden alummv-um dogıamalı camekanlı kapıdan gınlmektedır {11 ve (2) no'lu böhımİCT ortak kuUanımlı ve Kk haamlı
olup omamı 600 m2 mıktariıdır tsvennın zemını mermer duvarlan sıvalı. bovalı olup. kullanım amacına gore alumınyum dogra-
malı camekanla bolumkndınlmıs odalan vardır Bodrum kattan zemm kat ışvenne demır konstrüksı\onlu merdıven ıle ırrıbadjdtr
îşven nalen makeı atolvesı olarak faab>et göstermektedır tşvennın cephesı alümınvTjm doğramalı. camekanİL vıtrmlıdır Isvennde
zemmlen mermer. duvarlan lavans ıle kaplı klozet ve lavabolu WC'sj lardır Işvtruıde eleklnk, su ve kalonfer lesısaa ınencut olup
öaldıı Zemın kat ı'l ve |4| No'lu ışyen ortak kuUanımlı ve tek hacımlıdır KuUanım amacına göre alumınyıjın doğramalı came-
kanla bolûmleDdınlmiî olup lamamı 600 m2 mıktariıdır Isyerıne Akmdag Caddesi Yaı yol. Hanım Saı Sokagj üzennden 5 adet
mermer basamaklı pınnç korkuluklu merdıven ıle çıkılarak alümımum doğramalı camekanlı ıkı ayn kapıdan gınlmektedır tsvenne
aynca bına ıçı merdıven sahanlığmdan uübatlı möbleiı çdık kapdan v^dır lş\ennın zemını kısmen mermer kısmen de lamınat par-
ke ıle kaplı olup duvarlan bovau. tavanîan kısmen asma tavanlıdır Isvennm üç cephesı alûmmvTim doğramalı. camekafllı. vininu.
çıft kat ısı camlıdır lsv ennde zemını mermer. duvarlan fav^as ıle kaplı uzen mermer tezgâhb muriak bölûmu vardır Işyçn halen ta-
nıtım ve ofis yen olarak kullandmaktadır Isvennde elektnk. su ve kalonfer tesısan mevcut olup fâaldır Gavrimenkulün kjymtü:
GavTimenkulûn bulundugu semt kullaoıldı»ı malzeme kalıtesı ve ışçılık de dı|er etkı edecek faktörla eöz onunde tutularak ga>n-
menkuldekıbon;luadınakavıtJı.ll)No'tukısmındegen230 000.00YTL-(2)'No'luki5mindeeen230"000.00"ıTL
(3) N'o'lu lasmın değen 315 000.00 YTL -14) No'hı kısmnı dejen 315 000.00 YTL'sı miıhammen bedel takdır dunmuştur
Sıöşş»tl»n:l-Bınncısatıs28 11 2005günü (l)No'ludükkinıcınsaat 10 00-10 10arasmda.(2)\o'ludukkanıçın 10 15-1OJ5
arasında. (3) No'lu dükkân ıçın 1030-1040 arasında. (4ı No'lu dukkân ıçın ise 10 45-1055 arasında Ûskûdar 4 İcra Müdûrlü-
gü'ndeaeıJc ardrma sureûvle v-apılacakür Bu arürmada tahnun edılen kıvTnetma
o60'ını ve rüçhanlı alacakhlar varsa aiacaklan mec-
muunu ve saüş masraflannı geçmek şam ıle ıhale olunur Bövle bir bedelle alıa çıkmazsa en çok aruramn oahhûdu bakı kalmak
şartı\la avm tasınmaz 8 12 2005 tanhınde ayiu ver ve avıu saatlerde ıkmcı artırmava çıkanlacaktır Bu arürmada da bu mıktar elde
eddmemışse g3>Timenkuller en çok amranm Bahhudu saklı kalmak uzere amrma ılanında göstenlen muddet sonunda en çok artıra-
na ıhale eddeceknr Şu kadar b arorma bedelıran malın tahmın edılen kıvmetmın o
o40ıru bulması ve saDş ıste\ram alacagma rûç-
hanı olan alacaklann toplamından fazla otoıabi VÎ bundan başka paraya çev mne ve paylastnma masraflannı gecmesı lazımdır Boy
le fazla bedelle alıcı çıkma2sa sattş talebı dusscektır Arûrmava ısorai edeceUerm. lannıın edılen taymenn "«20'sı nısbetmde nakîi
'YTLTL'sıve>3burrukıarbdarrndlıbırrjankanmterrararrekwbunuvermelenlazımdıı Saospeşınparadedır Alıcııstedığınde
10 günü geçmemek uzere mehd verdebılır Ihale pulu. tapu alım harcı ve'olSKDValıcıv-aaıtnr Bınkmt) vergıler tapu satım hara
ve tellalıve sans bedelınden ödenır tpoek sahibi alacaklılarla dığer dgılılenn ı* I bu gaynmenkul üzenndekı haklannı hususıvie fâız
ve masrafâ daır olan ıddLalannı day-anağı belgeler de on bes eûn ıçınde daıremıze bıldırmelen lazımdır Aksı takdırde haklan tapu
sıcdı de sabtt olmadıkça pavlaşmadan hanç bırakılacakJardır Ihaleve kaülıp daha sonra ıhale bedelmı yatırmamak sureayle ıhalenın
feshıne sebep olan tûm abcılar ve kefillen teklıf emklen bedel de son ıhale bedelı arasındakı farktan ve dıöer zarariardan ve avnca
temenût faızmden muteselsden mesul olacaklardır Ihale ftrkı \ e temerrût raızı a\nca hıikme hacet kalmaksızın daıremızce lahsıl
olunacak. bu fark temınat bedelınden alüiacaktır Şartname ılan onhınden lübaren herkesuı görebılmesı ıçın daıre açık olup masrafı
venldıgı Bkdırde ısteven alıcıva bir ömeğı gondenk Satışa ıştırak edenlenn sannamevı gormûş ve mûnderecatını kabul etnuş sa\>
lacaklan. baskaca bilgi aimak ısteyenlenn 2005 924 Tal savılı dosya numarasıvla muduriugumüze basvurmalan dan olunur Sans
ılanı ılgıhlenn adreslenneteblıgegöndenlrmşolup adresteteblıgat vapılamaması vevaadreslen bılınmevenlenndeteblıg venneka-
LM olmak uzere üanen teblığolunur I" 1020051*I İlgddertabtnne ımfak hakkı sahıplen dedahıldır Basın 49021
ŞANLIURFA 2. İCRA
MÜDÜRLÜĞÜ'NDEN
(İLANEN İLAMSIZ TAKÎPLERDE
ÖDEME EMRİ)
DosyaNo: 2003 2617
1- Alacaklı ve varsa vekilının adı. soyadı ve ikamet-
gâhı: Necati Bulut, Vekili Av. Fadıme Atalar, Atatürk
Bulvan, Urfa tşhanı Kat: 2 No: 219 Ş. Urfa
2- Borçlunun ve varsa kanunı temsilcisinin adı ve soya-
dı: Hahl Ak. On tkiler Mah. Yetkin Sokak No: 74 Ş. Urfa
3- Alacağın Türk parasıyla tutan, faiz miktan ve fa-
izin işlemeye başladıfı gün: Fazlaya dair talep hakkı-
mız, munzam zaranmız saklı kalmak kaydıyla ve tahsil-
de tekerrür eönemek kaydıyla, 01.04.2003 tarihi itiba-
rıyla, 460.000.000.-tl anapara, 1.305.290.000.-TL
05.11.1999-01.04.2003 tarihleri arası işlemiş yülık %84
akdi temerrût faizi.
1.765.290.000.-TL toplam alacağımızın, 05.04.2003
tarihinden tamamen tahsiline kadar anapara ûzerinden
faize faiz yürütûlmemek kaydıyla işleyecek %84 akdi
faizi, icra harç ve masrafları ve vekâlet ücreti Ue tahsili
talebidir.
(Gerektiğinde BK. 84'e göre ödemelerde öncelikle
faize mahsup edilecektir.)
4- Senet ve tarihi senet yoksa borcun sebebı:
05.11.1999 tarihli senet.
5- Bir terekeye karşı yapılan takiplerde mirasçılann
adı, soyadı, şöhıet ve ikametgâhlan: Işbu ödeme emri-
nin tebliği tarihinden itibaren (ödeme emri gazetede ilan
edildikten yedi gün sonra tebliğ edilmiş sayümaktadır)
borcu ve takip masraftannı yirmi iki gün içinde ödeme-
niz (teminatı vermeniz), borcun tamamına veya bir kıs-
mına veya alacaklrnın takibat ıcrası hakkına dair bir iti-
razınız varsa, senet altındaki imza size ait değilse yine
bu yedi gün içinde aynca ve açıkça bildirmeniz, aksi
halde icra takibinde bu senedin sızden sadır olmuş sayı-
lacağı, imzayıreddettijinıztakdirde mercı önünde yapı-
lacak duruşmada hazır bulunmanız, buna uymazsanız
vaki itirazınızın muvakkaten kaldtnlacağı, senet veya
borca itirazınızı yazılı veya sözlü olarak icra dairesine
yirmi iki gün içinde bildirmediğiniz takdirde aynı müd-
det içinde 74. madde gereğince mal beyanında bulun-
manız, aksi halde hapisle tazyık olunacağınız, hiç mal
beyanında bulunmaz veya hakıkate aykırı beyanda
bulunursanız, hapisle cezalandınlacağımz, borç öden-
mez veya itiraz edıhnezse cebri ıcraya devam edileceği
ihtar olunur. (Ic.Jf.K.60) Basın: 49637
ESÎNTÎLER
ZEYNEP ORAL
Türkiye, Nereye?
Dün sizlere, yurtdışında katıldığım bir toplantıdan,
Marsilya'daki 'Euro-Med Medya' toplantısından genel
izlenimler aktarmaya çalıştım. Ama söylemediğim bir
'aynntı' vardı. Şimdi söyleyeyim, 'aynntı' olup olmadı-
ğına siz karar verin!
O aynntı, üç gün boyunca, yaşadığım ruh hali, ruh par-
çalanması... Yabancı meslektaşların soruları karşısında
habireyutkunupdurmam... "SusZeynep, söylemeZey-
nep" diye diye, sözcükleri ölçüp biçip, tartıp yoklayıp,
söylemekten vazgeçip gerisingeriye yutmam... Kendi-
mi ha bire sansürden geçirmem... Sonuçta, şizofrenik
birdurum...
Fas, Tunus ya da Cezayir'den bir gazetecinin toplan-
tıda, Türkiye'nin AB ile müzakerelere başlaması, tüm
Magreb ülkeieri için bir umut, olumlu bir gelişme oldu"
demesinden sonra yalnız bu ülkelerden değil, Mısır,
Lübnan, Israil, Filistin'den ama aynı zamanda Fransa,
Ingiltere, Yunanistan ve Italya'dan da gazeteciler bilmek
istiyorlardı:
Türkiye'de basın yasasındaki anti-demokratik mad-
deler değiştirilmiş miydi?
Şey... Ih... mıh... Reformları yapıyoruz ama...
Biri BBC'den Ingiliz, öteki Tunus'tan iki kadın gaze-
teci, özellikle töre ve namus cinayetleriyle ilgileniyoriar-
dı, hükümetin bu konulardaki tavnnı soruyorlardı:
Bakın işte o konuda kadınlar çok çalıştı ve ceza ya-
sasında olumlu değişiklikler yapılmasını sağladılar. Bu-
nu dedim ama, şu son hafta içinde iki kadının daha 'na-
mus' ve 'ahlak' diye diye öldürüldüğünden; hükümet
yetkililerinin bu konuda tek caydıncı laf etmediklerinden
söz etmedim elbet...
Marsilya, malum Ermeni nüfusunun yoğun olduğu bir
kent. Bir Fransız gazeteci, Ermeni konferansını bir mah-
keme yasaklarken öteki mahkemenin nasıl serbest bı-
raktığını soruyordu...
Şey... Hak, hukuk, guguk, guguk... Demedim elbet...
Bizdeki popüler bir deyişi yineledim:
"Demokrasilerde çare tükenmez..." dememle birlikte,
yanı başımızdaki ikinci bir Fransız gazeteci, "Bilirkişi ra-
poruyla aklanan Hrant Dink'/n mahkeme tarafından
mahkûm edilmesi de demokrasi gereği mi?" diye sor-
maz mı... Yoo buna sinirlendim işte. "Keşke siz Hrant
Dink'in tüm dizisini okusaydınız, o zaman, Türklüğe ha-
karetten değil, Ermeni diyasporasına hakaretten dava
açardınız" deyiverdim!
Türkiye tutkunu Lübnanlı bir gazeteci, beni bir köşe-
ye çekmiş, "Duyduklanma, okuduklanma inanamıyo-
rum, şimdi de Türkiye 'de kimi belediyeler ramazan diye
içkiyi yasaklıyormuş, bu nasıl olabilir" diye benden he-
sap soruyordu...
Yok öyle şey diye ağzımda gevelerken, Mısırlı bir ga-
zeteci yüzünde büyük bir gülümsemeyle, telaşıma nok-
tayı koydu: "Atatürk, sizzavallı Türkleri dininizden, ima-
nınızdan uzaklaştırmıştı, şimdiki hükümetiniz bu zaran,
bu yanlışı düzeltmeye çalışıyor..." dedi.
Do'nüş yoluna geçtiğimde, adeta rahatlamıştım. Artık
yabancı gazetecilerin AB müzakerelerine başlayan Tür-
kiye bu mu sorularına muhatap değildim. Ruh parça-
lanmam, şizofrenik durumum, kendi ülkeme dönünce
sona erecekti. Bu düşünce ve umutla uçağa yerleştim.
önüme açtığım gazetelerdeki birfotoğraf, yalnız parça-
lanmışlığımı, umutsuzluğumu ve şizofrenimi değil, tüm
öfkemi de tetikledi.
Van Yüzüncü Yıl Üniversitesi Rektörü Yücel Aşkın, i-
ki polisi koluna almış hapishaneye gidiyordu.
Bırakın yabancı gazetecileri, asıl biz, kendimiz, Tür-
kiye nereye gidiyor diye sormakta çok geç kaldık...
Van'da yaşananlar merceğinde: Eğer bugün, yargı
bağımsız olamıyor; hukuk, hükümetin gerici, ayrımcı,
bölücü siyasetine alet ediliyorsa, bize düşen görev, yar-
gıyı yargılamak, hukukun işleyişini sorgulamak... Gaze-
teci olarak, insan olarak...
zeynepc zeyneporal.com
faks:0212-25716 50
MSG'ye yeni yönetnn
• Kültür Servisi - Musiki Eseri Sahipleri Grubu
Meslek Birliği MSG'nin yönetim, denetim, haysiyet
ve teknik kurullan seçimi 3 ayn listenin seçime
katılması ile oylamaya sunuldu. Toplam 130 üyenin
oy kullandığı seçim sonrası, Garo Mafyan
başkanhğındaki liste 64 oy alarak yönetim, denetim,
teknik bilim ve haysiyet kurullanna seçildi.
Türkiye'deki pek çok besteci ve söz yazannın üye
olduğu meslek birliğinin yeni yönetim kurulunu,
Garo Mafyan başkanlığmda, Zeynep Talu, Özcan
Deniz, Aşkın Tuna, Volkan Gücer, Feyyaz Kuruş,
Gönül Şen, Ipek Kadılar Altıner, Metin Özülkü ve
Cengin Erdem temsil edecek.
DERSANELERİN DtKKATt.NE!
KPSSHazırlık kursırnu birlikte verelim!
Yayın desteği bizden!..
I l k l i m U t un Uzman Yaym Ekibi'nin
hazırlarruş olduğu Yardımcı Kitap - Soru
Bankası - Konu Tarama
testlerinden yararlanarak,
tüm öğrencilerinizi yüzde yüz başanya
ulaştırabilirsiniz.
"tTjCUMUT
tlkumul 24 vaşında
BUgi için: (0216 418 92 40)
www.ilkuinut.com.tr
u
Senin adresüı"
İSTANBUL 1. İFLAS
MÜDÜRLÜĞÜ'NDEN İFLASEV
AÇILDIĞEVA DAİR ÎLAN
Dosya No: 2005 23
Müflisin Adı Soyadı: Hasan Karamehmet (Mehmet
oğlu, 1957 doğumlu) îkametgâhr Büyükdere Cad. Me-
şeli Sokak No: 9 Levent-îstanbul Yukanda adı ve adresi
yazılı kişinin tstanbul 5. Asliye Ticaret Mahkemesi'nin
2002,1277 esas sayısıyla 19.10.2005 günü saat 15.10"da
iflasına karar venlerek tasfiye işlemlerine daıremizde
başlanmıştır. İcra ve Iflas K'nin 166. maddesi gereğince
ilan ve tebliğ olunur. 20.10.2005 Basın: 49681
Nüfus cüzdanımı kaybettim. Hükümsüzdür.
BUKETAKÇİL
Nüfus cüzdanırnı ve pasomu kaybettim.
Hükümsüzdür.
AYNURAKÇİL
Ehliyetimi kaybettim. Hükümsüzdür.
KIYMET KARAHAN