Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
SAYFA CUMHURİYET 29 EYLÜL 2004 ÇARŞAMBA
8 HABERLERİN DEVAMI
TURKIYE
Istanbul
Edirne
Kocaeli
Çanakkale
Izmır
Manisa
Aydın
Denizli
PB
PB
PB
Y
PB
PB
B
B
29
27
30
27
33
36
37
37
Sınop PB 25 Adana B 35
Zonguldak PB 29 Antalya
Samsun
Trabzon
Gıresun
Ankara
Eskişehir
Konya
Sıvas
PB
B
PB
PB
PB
B
PB
32
25
25
31
33
31
30
B 36 Kars
Mersın
Dıyarbakır
Şanlıurfa
Mardın
Siirt
Hakkâri
Van
B
A
A
A
A
B
B
32
36
38
32
35
28
22
PB 25
Yurdun kuzey ve bat kesım-
len parçalı bulutlu. Trakya ıle
Kuzey Ege kıyılan sağanak
ve gok guruftulu sağanak
yağtşlı, dığer yerief az bulut-
lu ve açık geçecek. Hava st-
caklığı Trakya'da bıraz aza-
lacak, dığer yerierde onem-
lı bır değışıklık olmayacak
Ruzgâr yurdun kuzey ke-
sımlennde guney ve batı,
guney kesımlennde kuzey
ve batı yonlerden hafif ara
sıra orta kuvvette esecek
DIS MERKEZLER
Oslo
Helsınkı
Stockholm
Londra
Amsterdam
Brüksel
Paris
Bonn
Y
Y
PB
Y
Y
Y
PB
Y
14
13
13
18
16
16
21
17
Münih Y 19 Zürih
Berlın
Budapeşte
Madrıd
Viyana
Belgrad
Sofya
Roma
Atina
Y
PB
B
Y
PB
Y
PB
Y
1b
20
30
21
19
19
23
28
Y 19 Şam
Moskova
Aşkabat
Astana
Taşkent
Bakû
Bışkek
Tiflis
Kahıre
Y
B
PB
B
B
B
B
B
14
31
20
31
30
24
18
35
A 38
Taşkent
'Tafıran
: SlSl k
Çok bulutlu • Yagmurtu Karl' Sulu kar Gok gurultulu
G U N C E L CÜNEYT ARCAYÜREK
I Baştarafı 1. Sayfada
revini biat ve itaat isteyen bir şeyhlik sanıyor".
Bu görüşü kanıtlamak için gerilere gitmeden
Kızılcahamam'daki güya partinin gelecek yıllar
izleyeceği engin politikalan saptamak için yapı-
lan toplantıya gözleri çevirmek yeterli.
"Biat ve itaat" isteyen şeyhlen toplantıya gelırken
ayakta, avuçları patlayıncaya kadar bakanı millet-
vekilı alkışlıyor. llk günkü eleştiriler "bakan beyefen-
dilerin milletvekili telefonlanna yanıt vermemesin-
den, dönüp aramamalanndan öteye" gitmiyor.
Bol kepçe parti içi demokrasi bu olsa gerek. A-
ma gerçek parti içi demokrasiden söz eden bir
milletvekili, Ertuğrul Yalçınbayır, "Bupartide 'fır-
çalı demokrasi' var" deyince; o dakikaya kadar
eleştirileri yanıtsız bırakan RTE, birden celalleni-
yor. Vay efendim, "Sen liderine hakaret eden ko-
nuşma yaptın" diye ayaklanıyor. "Fırçalı demok-
rasinin adresi benim. Seninle yüz yüze konuşaca-
ğız" diye Yalçınbayır'ın üstüne varıyor.
• • •
Iki bakan, biri Ulaştırma Bakanı (Binali Yıldırım)
iki kazadan malul. Diğeri Çevre Bakanı (Osman
Pepe) TCY'de çevreyi iki yıl boyunca kirletmeye
izin veren maddeyle. Partide tık yok.
Kamuoyuna, sağduyuya, mantığa göre, iki ba-
kanın istifa etmeleri gerekiyor, ama ne başbakan
ne de bakanlar istifayı akıllarının ucundan geçir-
miyor.
Biat ve itaatin yanı sıra Kasımpaşalılık da var ya
serde, bizimki şayet hükümette değişiklik yapar-
sa ahde vefadan, kardeşlikten, arkadaşlıktan söz
ederek, "Biz belediyeden beri 'Birlikte yürüdük bu
yollarda' diyerek bu iki bakanı koltuklannda mu-
hafaza" edebilir.
• • •
Parti içinde dizginler hâlâ RTE'nin elinde. Mu-
halefet açısından şanslı.
CHP lideri Deniz Baykal, iktidarın zina-imar-
çevre konularında üç hata yaptığının altını çiziyor.
Lakin, bir sıkıntısı var; bu konularda "doğrusunu
yapma şansını biz 'mutabakatla' onlann eline ver-
miştik" diyor.
Böylesi bir muhalefet Ingiltere gıbi demokrasi-
nin beşiği sayılan bir ülkeye ne geldi ne de geçti.
Bizdeki muhalefet kendini sakat yollarda yürü-
yen bu iktidarı doğru yola yönlendirmekle görev-
li sayıyor.
Hükümetin dün masaya oturduğu memur sen-
dikalarına -düne kadar- arka çıkan tek sözcük,
cümle söylemeyen bir muhalefet.
örneğin memur sendikalarının iktidarın kamu-
oyunu aldatmaya çalıştığını içeren açıklamalarını
ele alarak neden muhalefet görevini düne kadar
yerine getirmedi? Dün bir basın toplantısıyla ze-
vahiri kurtarmaya çalışıyor.
Yoksulluk sınırı 1.5 milyara dayanmış; sokağa
dökülen memurların zam isteklerini "Ne hakla?"
diye karşılayan bu Başbakan'a neden yüklenmi-
yor?
Muhalefet partisi; Başbakan'ın sendikaların ta-
leplerini saptırarak, memurların "önce yüzde 163,
sonrayüzde 164, son olarakyüzde 168zam" iste-
diklerini söylemesine neden ve niçin sessiz kaldı?
Şu örneği verse yine yol gösterme görevini ye-
rine getirmiş olacak: Bre insafsız; gerçek dışı zam
yüzdelerini söylerken memura verdiğin 200 bin
(rakamla 200.000) kira yardımına yüzde 1000 zam
yapsan iki milyon lirayı ancak bulacağını neden
hesaplamazsın?
Oysa, hesap kitap ortada; hükümetin savladı-
ğı gibi memurlar 72 katrilyon istemiyor, sadece 15
katrilyonla "her türlü, ama her türiü gereksinme-
lerini karşılayacaklarını" söylüyorlar.
Daha basite indirgemek gerekirse; en düşük ma-
aşın 840 milyon, kira yardımının 154 milyon, herço-
cuk için 38 milyon, çalışmayan eş için 96 milyon li-
ra istiyorlar.
Hükümet mi? Yüzde 8 zam, maaşlarda 48 mil-
yon artış! Ağanın eli tutulmaz dedikleri bu olsa ge-
rek!
Sendikaların daha güçlü muhalefet yaptıklarını
söylesek başımız ağrımaz!
Hükümetin 75 katrilyon aldatmacasıEkonomi Senisi - Hükümetin, ka-
mu çalışanlannın taleplerinın karşı-
lanması durumunda bütçeye yükünün
yüzde 168"ibulacağıaçıklamalannın
gerçekleri yansıtmadığı ortaya çıktı.
2004 yılı bütçesinden kamu çalışan-
lanna 28 katrilyon liralık ödenek ayı-
ran hükümetin 2005 yılı için ayırma-
yı planladığı ödenek ise 30 katrilyon
liralık personel harcaması ve 4 katril-
yon liralık sosyal güvenlik kurumla-
nna yapılacak prim ödemeleriyle bir-
likte 34 katnlyon liraya çıkıyor. 2005
yılı hedefleri çerçevesinde hükümet
aynca 9 katrilyon liralık personel gi-
derlerinı ilgilendiren diğer kalemler
Yüzde
11den
fazla zam
yapılabilir
Hükümetin "kaynak yok" yönündeki açık-
lamalannın gerçekleri yansıtmadığına düc-
kat çeken Gazi Üniversitesi Öğretim Üyesi
Aziz Konukman, "2004 yılı birmeden faiz
dışı fazla hedefî aşılarak 2.5 katrilyon li-
ralık fazla verildi. Sadece bu rakamla me-
murlara yüzde ll'den fazla zam yapılabi-
lir" diye konuştu. IMF Direktörler Kuru-
lu'nun 'faiz dışı fazlada olumlu sapma ol-
ması durumunda tasarruf yapın' uyansı-
na değinen Konukman, "Bütün mesele, si-
yasi iradenin nasıl tercih yapacağı" dedi.
için ödenek ayırmayı planlıyor. Böy-
lece hükümetin 2005 yılı kamu çalı-
şanlan için öngördüğü ödenek tutarı
43 katrilyon liraya çıkıyor.
Memurların 29 katrilyon liralık ta-
leple masaya oturduğunu savunan
AKP yönetimi, gelecek seneye ilişkin
43 katrilyon liralık ödenek hedefini
de dahil ederek yaptığı hesapla, me-
murlann toplu görüşme taleplennin
bütçeye yükünün 75 katrilyon lira ci-
vannda olduğunu iddia ediyor.
Taleplerinin hükümet tarafindan bi-
linçli olarak abartıldığını savunan
sendikalar ise hükümetin yıllık yük
hesabıyla sendikalann yıllık yük he-
sabı arasında büyük farklar bulundu-
ğuna dikkat çekiyor. Zira AKP yöne-
timi 2005 yılı bütçe hedeflerinin üze-
rine, sendikanın talebini üstelik ken-
di metotlanyla hesaplayarak eklıyor.
Türkiye Kamu-Sen tarafindan yapı-
lan araştırmaya göre ise kamu çalı-
şanlannın taleplennin karşılanması
Hükümetin önerisi yüzde 8.2
Memur
maaşında
uzlaşmayok
ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Hükümet ile
sendikalar, toplu görüşmelenn üçüncü turunda da uz-
laşamadı. Başbakan Yardımcısı Mehmet Ali Şahin,
Memurlara 2005 yılında yüzde 8.2 oranında zam ya-
pılması önerisini getirdi. Sendikalar, hükümetin öne-
nsini reddederken toplu görüşmelerin bugün de de-
vam etmesi kararlaştınldı. Memur sendikalan ile Ka-
mu îşveren Kurulu'nun sürdürdüğü toplu görüşmeler
dün Şahin'in başkanlığında yaklaşık 9.5 saat sürdü.
Zorlu pazarlık sürecinde, önce memurlann çalışma
koşullan, özlük ve sosyal haklan görüşüldü. Hükü-
met, mali konulan gündemin en alt sırasına aldı.
KESK ve Kamu Sen, hükümetin 2005 yılında me-
murlara yapılacak zamma ilişkin önerisini bir an önce
ortaya koymasını istedi. Şahm, memurlara 2005 yılın-
da yüzde 8.2 oranında zam yapabileceklerini belirtti.
Şahin, 8.2 oranındaki zammın bütçeye yüzde 3.3 kat-
rilyon yük getireceğini, ekonomınin dengeleri açısın-
dan yürütülen programdan taviz veremeyeceklerini
\iırguladı. Bunun üzerine araya giren KESK Başkanı
Sami Evren, Şahin'e "Vîcdanen rahat mısınız" di-
ye sordu. Şahin ise "Elimizdeki imkânlar bu" yanı-
tını verdi. EvTen, "Artık piyasalar, borsacılar, IMF
eminim ki rahatlamıştır" yorumunu yaptı. Sendika-
lar. hükümetin bu önerisini kabul etmedi. Toplu gö-
rüşmelere bugün de devam edilerek mali ve özlük
haklar konusunda nihai sonuca vanlması kararlaştınl-
dı. EvTen AKP hükümetine güvenmediklerini belirte-
rek memurlann sosyal ve demokratik haklan konu-
sunda da anlaşma sağlanamadığını kaydetti. Hükü-
met, sendikalann bazı özlük haklanna ilişkin taleple-
rine ise yeşil ışık yaktı. Bakanlar Kurulu'na götürül-
mesi beklenen öneriler şöyle:
U
657 sayüı yasanın 4-
b maddesine tabi sözleşmeli personel kadroya ahn-
sın. Bir memur kendi tercihi dışında 1 yıl içinde 2
aydan fazla geçici görevlendirilmesin. Disipün ce-
zalannın silinme süresi 6 yıldan 3 yıla indirilsin.
Bir memurun işlediği suça birden fazla ceza veril-
mesin. Eşi SSK ya da Bağ-Kur'a tabi devlet me-
murlarının atanmasına kolaylık getirilsin. Vekâle-
ten atamalar 2 ay ile sınıriandırılsın. Bu sürenin
sonunda asli atamaları yapılsın. Memuriyetten atı-
lan. ancak mahkeme kararı ile göreve iadesi ka-
rarlaştırılan memurlar işe başlatılsın."
Katbıuıı sorunu geçim.
B Baştarafı 1. Sayfada
Tanla, muhafazakâr, geleneksel ve
medorn kadrnlann belli konularda
benzerlik ve farklılıklanm ortaya
çıkarabilmeyi amaçladıklannı
kaydetti.
Türk kadınının yaşam biçimi,
değerleri, sosyal çevre, özgürlük-
ler, kamu yönetimi ile din-inanç
gibi konulardaki yaklaşmı ve ge-
lecekle ilgili düşüncelerini ortaya
koymayı amaçlayan çahşmadaki
bazı saptamalar şöyle:
^ Kadınlar Atatürk'ün kurdu-
ğu laik ve çağdaş Türkiye Cum-
huriyetfnin modernleşme ideolo-
jisine sahip çıkıyor.
^ Kadınlar değerleri, kimlik-
leri, bedenleri ve aile köklerinin
devamı konularında çok hassas.
Sorun kaduılar adma konuşan si-
yasetçiler ile dini kendisine göre
yorumlayarak erkek egemenliği-
ni savunan erkeklerin yaklaşımla-
nndan kaynaklanıyor.
• Türk kadınlannın en önemli
sorunu geçim sılontısı. Boş vakit-
lerini en fazla televizyon seyrede-
rek geçiren kadınlar, yerli dizi se-
viyor.
• Örtünmenin nedenleri eği-
timsizlik ve yoksulluk ile aile ve
çevre.
• Türbanlı, başörtülü ve başı
açık kadınlar bugün Türkiye'nin
en önemli sorununun terör oldu-
ğu konusunda hemfikir. Sadece
çarşaf giyen kadınlar "türbanı"
listenin başına çıkardı.
Başı açık kesim AKP iktidan-
nm türban sonmunu çözemeye-
ceğini belirtirken muhafazakâr-
lar bu konuda umutlu olduklarmı
söyledi. Başörtülü kesimde tam
bir kanaat yok.
\/ Dünyada ve Türkiye'de terö-
rün kaynağının radikal dinci ör-
gütler olduğunu muhafazakâr ka-
dınlar şiddetle reddederken ba-
şörtülü kadınlar bu görüşe karşı
dengeli yaklaşmı sergiliyor.
• Çarşaf giyenler dışındaki ka-
dınların büyük bir kısmı Türki-
ye'nin çağdaş hukuk kurallanyla
yönetihnesini ıstiyor. Bu oran tür-
banlı kadınlarda bile yüzde
60 Tarla başlıyor. Yahıız çarşaf gi-
yen kadınlann yüzde 41.5'i Tür-
kiye'nin dini kurallarla yönetil-
mesini istiyor. Bu istek toplam
içinde yüzde 10-12 düzeyinde bu-
lunuyor.
• Muhafazakâr kesim daha az
Milli Piyango bileti alıyor.
- Tüm kadınlar kişisel bakıma
önem veriyor. Kara çarşafin için-
de bulunmasına karşın yüzde
8.4'lük bir kesim modayı takip
ederken yüzde 40"a yakın bir ke-
sim de takı kullanıyor.
Takı kullanma ahşkanlığı kara
çarşaflı kadınlar arasında da yay-
gın. Türbanlı kesimde de makyaj
ahşkanlığı hatın sayılır bir oran-
da. Kara çarşaf giyen kadınlann
yüzde 9.4'nün de bakımına önem
vererek makyaj yapması dikkat
çekiyor.
'Tarikatlar kapatılsın'
• Derneklerle en fazla ilişkide
olan kesim çarşaf kullananlar.
Katı muhafazarkârlann sadece
dörtte biri dini cemaatlerle bağ-
lantılı görünürken, bu oran tür-
banlı kesimde yüzde 5'ler düze-
yinde.
Kadınlann dini cemaat ve tari-
katlara katılmalarında mahzur
görmemeleri, Cumhuriyetin te-
mel değerlerine aykın bir durumu
sergiliyor. Bununla birlikte çar-
şaf giyenlerin yüzde 5.6'sının ve
türbanlıların yüzde 14.7'sinin
"tarikatların faaliyetleri dur-
durulsun" demesi ilginç bir so-
nuç olarak görülüyor.
• Katı muhafazakârlann sınır-
lı bir yüzdesi dışmda imam-hatip
liseleri tercih edilen okullar ara-
sında bir ağırlık oluşturmuyor.
Çarşaf kullananlann yüzde 4O'ı,
türbanlılann ise yüzde 45 'i Kuran
kursuna gitmemiş.
• Düzenli gazete okuma ahş-
kanlığı oranı başı açık kadınlarda
bir hayli yüksek bir oran iken, on-
lan sırasıyla türbanlı, çarşaflı ve
başörtülü kadınlar izliyor. Çarşaf-
lı, türbanlı ve başörtülü kadınla-
nn yandan fazlası hiç radyo din-
lemiyor.
Kadınlann yüzde 83.4'ü inter-
net kullanmıyor.
Dubleyol mağdurlanyol kestiy
° ^ 2
2004\Tİınınilkbaharaylann-
da başlayan duble yol çabşmaları sırasında su borulannın patlaması sonucu 6 aydır su-
ı suz kalan köylüler sonunda isyan etti. D-100 karayolunun Çaydurt kesiminde eÜerinde ,
ı sopalarla yolu çift yönlii ulaşuna kapatarak eylem yapan köylüler, olay yerine gelen po-
| lis ve jandarma ekiplerine zor anlar yaşattılar. Karayollan görevlilerinin kullandığı iş
: makinelerine ellerindeki sopalarla saldıran köylüler, jandarma ekipleri tarafindan güç- '
ı lüklesakinleştirildLYetkililer tarafindan ikna edilen köylüler, eyleme son verdiler. (AA) !
I [ "_ |
CHP: Başbakan içeride
kaplan, dışanda kuzu
ANKARA (Cumhuriyet
Bürosu) - CHP, insanca yaşana-
cak ücret artışı isteyen kamu ça-
hşanlannı "Sen ne hakla yüz-
de 160 zam istiyorsun" diye
azarlayan Başbakan Recep
Tayyip Erdoğan'a sert tepki
gösterdi. CHP Grup Başkanve-
kih Haluk Koç, Erdoğan'ın, bir
yandan "fakir fukara" edebi-
yatı yaparken, öbür yandan zam
isteyen memurlan azarladığına
dikkat çekerek " Başbakan içe-
ride kaplan, dışanda kuzu"
dedi. Koç, dün düzenlediği ba-
sın toplantısında hükümetle
üçüncü kez toplu görüşme ma-
sasına oturan memur sendikala-
rının talepleri karşısında, hükü-
metin tutumunu eleştirdi. Tür-
kiye'de en fakir kesim ile en
zengin kesim arasındaki gelir
uçurumunun hızla büyüdüğünü
belirten Koç, ekonomide pem-
be tablolar çizen hükümetin, ka-
mu çalışanlannın zam istemi
karşısında "tablo pembe de-
ğil" söylemini benimsediğine
dikkat çekti.
Memurlann zam istediğini,
SSK emeklilennın hâlâ 300
milyon liralık farkı beklediğini,
çiftçinin aç olduğunu belirten
Koç, Erdoğan'ın bir dönem di-
line doladıgı "hortum edebi-
yatı" içinde boğulduğunu
söyledi. Erdoğan'dan batık
bankalann 37 milyar dolarhk
borcunu tahsil etmesini isteyen
Koç, "Gücün yetiyorsa, cesa-
retin varsa, çıkar ilişkin yok-
sa, 55 trilyon lirayı (37 milyar
dolar) tahsil et, memura ver
Recep Bey" diye konuştu. Yurt-
taşın asgari kazancı elde etmek
için çırpınırken, Erdoğan'ın
"sırça köşkten izlediğini" be-
lirten Koç, "Recep Bey, 6.5
milyar lirahk başbakan ma-
aşıyla geçinemediğini, onun
için ticaret yaptığını söylüyor.
Başbakan'ın kira gideri yok,
çocuklarının eğitim masrafı
yok. O yüzden fakir fukara
guraba lafı ağzına yakışmı-
yor" dedi. Koç, halkın "salta-
nat düğünlerini" yakından iz-
lediğine dikkat çekerek "AKP
bu nedenle çok çabuk yaşlanı-
yor" diye konuştu.
bütçeye ek olarak 22 katrilyon lira ge-
tiriyor.
Ote yandan 2003 'te personel gider-
lerine 28 katrilyon lira aktaran hükü-
met, faiz harcamalan için 65 katrilyon
lira ödedi. Personel giderlerinin mil-
li gelır içindeki payı son 5 yılda yüz-
de 9'u hiç geçemezken faiz ödemele-
n için bütçeden aktanlan kaynakların
mılli gelire oranı yüzde 14'ün altına
hiç düşmedi.
Bu yılın ilk 8 ayı itibanyla da büt-
çeden 19 katnlyon lıra personel har-
camalanna gıderken faiz ödemeleri-
ne 40 katnlyon liranın üzerinde para
harcandı.
Alman Büyükelçiliği
'Islam
uzmanı'kriziANKARA (Cumhuriyet Büro-
su) - Dışişleri Bakanlığı, Istan-
bul Milletvekili Emin Şirin'in
soru önergesi üzerine Almanya
Büyükelçiliği'ne gönderdiği no-
tayla görevli bir diplomatın kar-
vizıtinde neden "Islam uzma-
nı" yazdığını sordu. Dışişle-
ri'nin uyansının ardmdan, An-
kara'da îkinci Kâtip sıfatıyla
görevlendirilmiş olan Türk kö-
kenli Abnan dıplomat Serap O-
cak'ın kartviziti değiştirildi. Dı-
şişleri Bakanı Abdullah Gül,
Emin Şirin'in soru önergesine
verdiği yanıtta, Ahnanya Büyü-
kelçiliği'ne uyanda bulunularak
"Serap Ocak'm, Diplomatik
tlişkiler Hakkında Viyana
Sözleşmesi hükümleri uyarın-
ca, düzenlenmiş bulunan kim-
lik kartında yer alan tkinci
Kâtip sıfatım kullanması ge-
rektiğinin" iletildiğini bildirdi.
Gül, "Islam uzmanı" unvanı
için ise "Söz konusu unvan,
olağan diplomatik ilişkilerin
temelini oluşturan Diplomatik
tlişkiler Hakkında Viyana
Sözleşmesi ile Konsolosluk
tlişkileri Hakkında Viyana
Sözleşmesi'nde öngörülmedi-
ğinden, Bakanlığımca da ta-
nınmamaktadır" ifadesini kul-
landı. 11 Eylül olaylan sonra-
smda Ahnan Dışişleri Bakanı
Joschka Fischer'in talimaOyla
Ahnanya ve Müslüman ülkeler
arasmda kültürel diyaloğun
güçlendirilmesi amacıyla genel
müdürlük düzeyinde birim oluş-
turulduğu bilgisini de veren Ba-
kan Gül, bu kapsamda çalışan
diplomat ve uzmanlann, bulun-
duklan ülkelerdeki toplumsal
gebşme ve değişimleri izlemek,
rapor etmek, sivil toplum kuru-
luşlanyla temasa geçmek, ortak
projeler üretmekle yükümlü ol-
duklarmı söyledi.
CHP Istanbul eski Milletvekili
CHP eski Grup Başkanvekili
illi Eğitim ve Içişleri eski Bakanı
NECDET UGUR'kaybetmenin üzüntüsü içindeyiz.
Siyasetin saygın ve seçkin
temsilcilerinden Uğur'a rahmet,
ailesi ve CHP'lilere
başsağlığı ve sabır dileriz.
CHP GENEL BAŞKANLIĞI
u