Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
SAYFA CUMHURİYET
\
21 EYLUL 2004 SALI
14 KULTUR kulturffi cumhuriyet.com.tr
SAHNEDEN AYŞEGÜL YtKSEL
DTdedoksanoyunDevlet Tiyatrolan'mn 2004-2005
sezonu oyunlan açıklanır açıklanmaz
hızlı bir parmak hesabı yaptım. Yan-
hş saymadıysam 12 ildeki artık kaç
tane olduğunu bilemediğim DT sah-
nelerinde 90 adet ayn yapım sunula-
cak.
Her yıl şaşanm, bu yıl sayı bekledi-
ğimdende kabank göründüğü için da-
ha da şaştım. Kültürve Turizm Bakan-
hğı'nın 'Kültür' kanadındabulunanbir
genel müdürlüğün bürokratik yapısı
içinde milyonlarca seyirciyi hedefle-
yen bir kurumun sanatsal etkinliği söz
konusu..
Nicel gelişme/nitel gelişme tarnşma-
lannıçoktaneskittik.']SeredeoesldDev-
letTiyatrosu' nostaljisini de... Bir avuç
sanatçıyla biıkaç kentte birkaç özenli
yapımın kotanldığı 196O'lı yıllardan
bu yana köprülerin altından çok su ak-
tı. Türkiye'nin nüftısu kaça katlandı?
Eğitimden spora, halka hizmet veren
kurumlann sayıca artışı doğrultusun-
da tiyatro kunimlannda önemli bir ar-
tış görüldü mü? Ya seyirci sayısında?
Devletin tiyatrosu yeni yetişen kuşak-
lan tiyatroyla tanıştırmak açısından
önemli bir işlev taşıyor.
Özel tiyatro yapanlar son elli yıl
içinde hem licarethane' sayılmanın
sıkıntısını çektiler, hem de durmadan
değişen iktidarlarca ya 'iyi seçiın yat>-
nmı' sayılmadılar ya da 'siyasi erk'i
tehdit eden' bir güç olarak değerlen-
dirildiler. Bu iki nedenle özel tiyatro-
lar Türk tiyatrosunun her bakımdan
yükseliş dönemi sayılan 1960'larda
edindikleri etki alamnı genişletemedi-
ler. Yaygınlaşma edimini devletin ti-
yatrosu üstlendi. Dahası, özel tiyatro-
lann göze alamayacağı pahalı yapım-
lan gerçekleştirdi.
DT bir zorunlulutctur
Ya yerel yönetim tiyatrolan? Bun-
cayıldan sonra yalnızca birkaç ilde 'be-
lediye tiyatrosu' açılmışsa, Mersin,
Antalya, tzmit Şehir Tiyatrolan'nda
sanatçılar ve yönetimlerle ilgili tat-
sızlıklaryaşanmayabaşlanmışsa, Ba-
kırköy Belediyesi Zeliha Berk-
soyTu bir şehir tiyatrosu yöneti-
mini kaldıramamışsa, en köklü
tiyatro kurumumuz İBŞT birkaç
yılda bir ille de bir sarsıntı yaşa-
mak zorunda bırakılıyorsa siyasal
iktidarlara bağh yerel yönetimler ti-
yatroyu ülke çapında yaygın ve nite-
üklikümayolunda yayakalmış demek-
tir. Sonuç olarak da -beğensek de be-
ğenmesek de- ağıryükü devletin tiyat-
rosu taşımaktadır. Ûlke nüfusunun ço-
ğunluğu için 'tiyatroya gitmek', tele-
volelerde görüntülerinı izledikleri 'La-
üa'lara gitmek gibi 'uzaklannda' ka-
lan bir edimse bunun sonımlusu dev-
let olmalıdır. Devletin tiyatrosu bu
yüzden vardır. Devlet Tiyatrolan'nı
'özeDeştirmek' ya da 'yerel yönetim-
1-VasrfÖngören, 2- Giingör Dilmen. 3- Reşat Nuri Güntekiıı, 4- Turgut Özakmaa, 5- Nazım ftikmet, 6- Tuncer Cücenoğlu, 7- Haldun Taner.
lere bağlamak' gıbi 'pariak fıkirler'e
yüz verenler varsa, önce zaten 'mev-
cut olan' 'özel tiyatrolar' ile 'beJedKe
tiyatrolan'nın sorunlanna çözüm ge-
tirmeyi düşünmelidirler. Devlet Ti-
yatrolan'nın sorunlan başkadır. En
önemli sorunu 'bakanhk' olgusundan
bağımsız 'özerk' bir kurum olmayışı-
dır. Kuruluşundan bu yana 55 yıl geç-
miş olmasına karşın gerekli yapısal
setme'lerine engel olamayışıdır. Tüm
bu sorunlann (ve burada sayamadık-
lanmızın) çözülemeyişinin sonucun-
da da 'niteüV arayan kesimden seyir-
cisinı mutlu edemeyişidir. Son yıllar-
da ortaya çıkan bir başka sorun da ki-
mi yapımlar için gereksizce ağır har-
camalar yapılmasıdır. Bu yapımlann,
oyun tutmadığı için ya da oyuncular-
dan birinın hastalanması, ölmesi ya da
gerekmektedir. Yine de Devlet Tiyat-
rolan, Türkiye Cumhuriyeti Devle-
ti'nin en önemli kurumlarındandır ve
var olması zorunluluktur.
21 yerll oyun
Bu yıl sahneye gelecek 38 yeni ya-
pım var. Oyunlann 2 V i bizim yazar-
lanmızın elinden çıkmış. Çoğu artık
• Devlet Tiyatrolan 2004-2005 tiyatro dönemine 38'i yeni yapım
olan 90 oyunla giriyor. Böylesine ağır bir yükû sırtlamanın
getirdiği açmazlar sonucunda çoğu zaman 'tam nitelikli' ürünler
alınamıyor. Oysa -tüm sorunlanna karşın- yeni yetişen kuşaklan
tiyatroyla tanıştrrma işlevini yerine getiren, varlığını sürdürmesi
devlet için bir zorunluluk olan kültür kurumlanmızm başında geliyor.
değişiklikleri gerçekleştiremeyişidir.
Yanm yüzyıldır kemikleşmiş birtakım
alışkanlıklann ve ilişki biçimlerinin
üstesinden gelemeyişidir. Oyun dağa-
n oluştururken yeterince titizlik gös-
termeyişidir. Seçilenoyunlara nitelik-
li yönetmen bulmakta çektiği zorluk-
tur. Staj dönemlerini Anadolu'daki sah-
nelerde askerlik yapar gibi dolduran
gençlerin kendilerini terkedibnişhis-
başka bir yapımda görevlendirilmesi
durumunda kısa süredeprogramdan çı-
kanlması milyarlarca liralık zarara ne-
den olmaktadır.
Oyunlann yönetmenler tarafindan
en ince aynntılanyla projelendirilerek
önerilmesi, oyunun sahnelenmesine
ilişkin karar aşamasında, oyuncusun-
dan sahne tasanmına dek tüm öğele-
rin titizlikle incelenmesi, tartışılması
yaşamayan yazarlanmızın yapıtlan:
RecaizadeMahmut Ekrem den Musa-
hipzade CelaTe, Reşat Nuri Günte-
kiıı'den Orhan Asena'ya, Haldun Ta-
ner'den AztzNesm'e, NazımHikmetten
VasrfÖngören'e uzanan geniş bir 'sı-
nanmış' yapıtlar yelpazesi içeriyor.
(Sınanmış ve başanya ulaşmış yapıt-
lann yeni yapımlannı beğendirmek
ilk kez sahneye çıkanlan oyunlan be-
ğendinnekten çok daha zordur.) Yaşa-
yan yazarlanmız arasında da bu yıl
-yakİaşık kıdem snasıyla- TurgutOzak-
man, GiingörDilmen,TuncerCücenoğ-
lu, Erhan Gökgücü, Mehmet Akan,
Ttîrgay Nar, Özen Yiıla, Raşit Çelike-
zer, Gülşah Banda, Ali thsan Kaleci
yer alıyorlar. Oyunlann çoğu yine sah-
nede daha önce sınanmış olanlardan...
Daha çok genç yazarlann, daha önce
izlemediğim ya da okumadığım oyun-
lannı merak ediyorum.
Yabancı yazarlar arasında dört oyun-
la Shakespeare. iki oyunla ArthurMil-
kr başı çekıyor. Sofokles, Lorca ve
100. ölüm yılı nedeniyle Çehov gibi
devler de gündemde. Ne yazık ki bu
oyunlardan yalnızca ikısi Ankara'da
sahneleniyor. Ankara'ya gelmeyen
oyunlan izlememe çalışma koşulla-
nm elvermiyor. Anadolu sahnelerin-
deki oyunlar arasına aynm koymama
kaygısı dacabası... Umanmbaşanlıya-
pımlar, geçmiş yıllarda da olduğu gi-
bi turne yapar bizim kente.
Sevgili yönetmenlerden ve sanatçı-
lardan, kasılmadan, tökezlemeden,
'marifet'i allayıp pullamadan, su gibi
akan, zihni ve yüreği damıtan oyunlar
diliyorum. Başanlar!
tstanbul Büyükşehir Belediyesi Şehir Tiyatrolan yeni sezonda farklı oyunlarla izleyicinin karşısmda
'Ve perde' 1 Ekmı'de açıhyorKültür Senisi - Geçen yıl iki yıllık repertuva-
nnı açıklayan îstanbul Büyükşehir Belediyesi
Şehir Tiyatrolan 1 Ekim'de sezonu açıyor. Şehir
Tiyatrolan, "Biz hazmz!-" slogam ile başlattığı
geçen sezonu, bu sezon "VePerde" ile sürdürü-
yor. 2005 - 2006 repertuvannı da açıklayan Şe-
hir Tiyatrolan yetkilüeri, dünya tiyatrosundan
örneklerin yanı sıra Türk yazarlann oyunlannı
da seyirciyle buluşturarak oluşturduklan 'tema-
tikrepertuvar'ı çeşitlendirmenin gayretinde, ye-
ni temalar ve yeni oyunlarla bir dünya repertu-
van oluşturmayı amaçladıklannı belirtiyor.
ŞehirTiyatrolan ekim ayının ükhaftasında, Har-
biye Muhsin Ertuğrul Sahnesi'nde 'Kanh Ni-
gâr'; Fatih Reşat Nuri Sahnesi'nde 'Çengi'; Üs-
küdar Musahipzade Celal Sahnesi'nde 'Kirahk
Konak'; Kadıköy Haldun Taner Sahnesi'nde
'Antigone'u sahnelerken Gaziosmanpaşa Sah-
nesi'nde 'Cengiz Han'ın Bisikleti', Umraniye
Sahnesi'nde 'GayriResmiHurrem'i izleyicisiy-
le buluşturacak.
Sezonun yeni oyunlan...
Sopnokles'in yazıp Macit Koper'in yönettiği
'Antigone', 'Kiralık Konak' ve Îstanbul Kültür
Sanat Vakfı'nın düzenlediği tiyatro festivalinde
sahnelenen 'Can Ateşinde KanaÜar', Şehir Ti-
yatrolan'nın yeni oyunlan...
Prova aşamasında olan GeorgBüchner'in yaz-
dığı Alman yönetmen GunterKramer'in sahne-
ye koyduğu 'Danton'un Ölümü' ve Ahmet Kut-
si Tecer'in yazdığı, Şevket Avşar'ın yönettiği
'Köşebaşı' da sezon içinde izleyicisinin karşısın-
da olacak.
'Çocuklîyatrosu' anlayışına farklı bir yakla-
şrnıgetirmeyi amaçlayan Şehir Tiyatrojan, 'Kreş
• Şehir Tiyatrolan ekim ayının ilk haftasında, Harbiye Muhsin Ertuğrul
Sahnesi'nde 'Kanh Nigâr'; Fatih Reşat Nuri Sahnesi'nde 'Çengi'; Üsküdar
Musahipzade Celal Sahnesi'nde 'Kiralık Konak'; Kadıköy Haldun Taner
Sahnesi'nde 'Antigone'u sahnelerken Gaziosmanpaşa Sahnesi'nde
'Cengiz Han'ın Bisikleti', Umraniye Sahnesi'nde 'Gayri Resmi Hurrem'i
izleyicisiyle buluşturacak.
ya da tMğretimOkullarındaOkumaTiyatrosu'
başlığı altında bir çalışmanın hazırlıklannı sür-
dürüyor. Bu kapsamda kreş, yuva ve ilköğreti-
min 1. ve 2. suııflanna 'okumatiyatrosu'yap-
mak, bu amaçla seçilen öyküler, Türk ve dünya
yazınının çocuk edebiyatına ilişkin örneklerinin,
oyuncu, yönetmen ve dramaturgdan oluşacak
bir topluluğun ortak çahşması ile çocuklara su-
nulması amaçlanıyor.
Bu amaçla, İ.B.B. Şehir Tiyatrolan'nın akse-
suvar deposundan, atöTyelerine ve sahne gerisi
alanlanna kadar geniş bir alan, çocuklanmızın
ilgisine sunulacak.
Geleneksel buluşma haline gelen 'Çarşamba
Söyleşfleri'dev'am edecek. Şehir Tiyatrolan ay-
nca, 'Tiyatro Okuması' başlığı altında, 'Gölge-
ter', 'DevAynaa', 'GevezeBerber', 'Sekizinci1
,k
Sö-
nen Kandiİkr', 'Mahcuphıktmtihanı', 'Baykuş',
'Dökmeci', 'Duman' ve 'Şakaadokuz' adlı oyun-
lan farklı biçemlerle sunmaya hazırlanıyor.
2005-2006 sezonunun repertuvannda yer al-
masmı düşündüğü've bir kısmının hazırlıklannı
başlattığı seçkiyi açıklayan Şehir Tiyatrolan, bir
sonraki sezonun çahşmalanna ilişkin önerileri-
ni kamuoyu ile paylaşıyor. Bu oyunlann yazar,
telif hakkı, oyuncu, yönetmen ve teknik ekip
kadrosu oluşumu ile ilgili çalışmalan ise devam
ediyor.
Şehir Tiyatrolan'nın bir sonraki yıla ilişkin
düşündüğü oyunlar şunlar: Cesaret Ana (Ber-
tolt Brecht),' Çahkuşu (Reşat Nuri Güntekin),
Deü Dumrul (Güngör Dilmen), Fareler ve în-
sanlar(John Steinbeck), FerhadileŞirin("Nâzım
Hikmet), Guhabani (Hüseyin Rahmi Gürpınar;
uyarlayan.L. Oraloğlu), Hedda Gabter (Henrik
Ibsen), Hüzzam (Güner Sümer), IV. Murat (Tu-
ran Oflazoğlu), îhtiyar Adam ve Deniz (Ernst
Hemingway), İvanw (Anton Çehov), Karanhk-
ta Komedi (Peter Shaffer), Kerem ile Ash (Sela-
haddın Batu), Küpayı (Edward Albee), Kim Ki-
miKiminle(Alan Ayckbourn), KoçYiğitKöroğ-
lu(A. Kutsi Tecer), KomşuKöyünDeüsi(Üstün
Dökmen), LeviaÖeMecnun(î. Galip Arcan), Mah-
mud ile Yeziua (Murathan Mungan), Murtaza
(Orhan Kemal), Öfke(John Osborne), Pigmaflon
(Bernard Shavv), Sağanak(Yakup Kadri Karaos-
manoğlu),TürkmenDüğünü(AliYürük),ÜçKE
Kardeş (Anton Çehov), Ya Devlet Başa Ya Kuz-
gun Leşe (Orhan Asena), Yağmur Sıkuıüsı (Ok-
tay Rifat), Yunus Emre (Turgay Nar), Zencfler
(Jean Genet), Dık Sularda Durduk (Nihal Gey-
ran Koldaş), GemiDüdükleriYasakh(Mürsel Yay-
lalı), AğahkBelası(MustafaNogay Kesim), Yü-
rüyenTaşlar(Grimm Kardeşler, çe\-iren-. lclal Ay-
dın) ve Dans Eden Eşek (Erik Voss).
YAZIODASI
SELtM İLERİ
Behçet Necatigil'in Evi
Îstanbul anılan arasında Behçet Necatigil'in evi-
ni de hatırlıyorum.
Yaşamıyla şiiri, sanatı karşrtlıkoluşturmayan bir şa-
irdi Behçet Necatigil. Olgunlukşiirierinden "EskiSo-
kak"\a, "küçök ahşap birdizi" evlerden söz açar. Şa-
iron yıl önce oturmuşturorada. Sonra apartman, cad-
deler ve eski sokağını düşünmek:
"Sizdendik, yalnız biraz okumuş."
Birer ikişer çıkagelir, on yıl önce orada, eski so-
kakta yaşayanlar. Bir kadın ağlar, bir erkeğin bağır-
dığı işitilir. Şairin öksürtik sesine, hiç dinmeyen ve
mutlaka hasta bir insanınki eşlik eder, evler ötesin-
den.
Çocuklann oyun gürültülerinde bile, yüreği burkan
bir hüzün, eziklik gizlidir.
Bir başka, silik, sönük komşunun sabahlara ka-
dar bitmez makinede dikişi. Bir tanıdık söylemiştir.
Yalnız kadının bakmak zorunda olduğu üç yavrusu
vardır...
Şair, bütün bu kınk kişilere el uzatmak ister, ama
onlann gururundan çekinmektedir. Sonra, kuru ku-
ruya yardım neyi degiştirecek ki... Geriye utanç, te-
dirginlik kalır
"Bilinrnedi, ne çare, sizdendik,
Yalnız biraz daha iyi yaşamaya özlemli
Şimdi aynı uzaklık, aynı utanç,
Düşündükçe o sokağı, o evleri."
Oysa Behçet Necatigil'in yeni sokağı da, eskisi gi-
bi, eskisi kadar alçakgönüllüydü. Birçok kez gitmiş-
tim. Otuz yıl boyunca öğretmenlik görevlerini sürdür-
müş, emekli olmuş bir kankocanın eviydi burası. Be-
şiktaş'ta, orta halli bir apartmanın dördüncü katı.
Kapıdan girince, küçük salon, küçük yemek oda-
sı. Karşı duvarda, kurutulduktan sonra yine rengâ-
renk boyanmış çiçekleıie bezeli bir eski yazı, siyah
kadifeye sırmayla işlenmiş, çerçeve içinde. Onu o
kadar çok severdim ki, gözlerimi alamazdım...
Eskilerden kalma bir piyano...
Piyanoyu hertialde kimse çalmazdı.
Duvariar tümden kaybolmuş da, boydan boya ki-
taplıkta şiir kitaplan, öykü kitaplan, romanlar, otuz yı-
lın, kırk yılın bütün edebiyat dergileri, cilt cilt.
İç içe geçmiş şu iki küçük oda, bana çocukluğum-
dan, ilkgençliğimden bir şeyler soylerdi. Sanki aynı
kınk, özverili hayat.
Behçet Hoca'yla tanıştığımda babam ölmüştü.
Hemen bir iki yıl sonra annemin hastalığı başladı. Evi-
miz daha da kınlmıştı.
Necatigil, Beyler'de diyor ki:
"Sessizliği bir evin
Telefon, kapı
Açan yoksa
Bir şeyler olmuştur."
Bir şeyler olmuştu. Bu yüzden, çocukluğumun, ilk
gençliğimin ana-baba evine çok benzeyen bu evde
sıtmalı duygulara kapılırdım.
Oturma odasında bir süre yalnız kalırdım. Sonra
Behçet Necatigil gelirdi. Ona sonsuz saygı duyar-
dım.
Artık nasıl oturacağımı, ellerimi nereye koyacağı-
mı, ne yapacağımı, kahveyi dökmeden nasıl içece-
ğimi, sigarayaksam ayıp olup olmayaeağıru bilemez-
dim.
Bir daha kimseden öylesine çekinmedim.
Soracaklanmı telaştan, heyecandan unuturdum.
Oysa hazırlıklı gitmişimdir. Sormak, öğrenmek, tar-
tışmak istediğim ne çok şey! Çoğu kez dilim dola-
nır, sözcükler birbirine kanşır...
Bana öyle gelirdi ki, farkına varmadan kullanaca-
ğım hertıangi bir sözcük, bilmeden söyleyeceğim bir
iki söz, Necatigil'i gücendirebilir. Zaten çoğu kezsu-
sakalırdım.
Öneriler:
Kitap / Makber, Cem Mumcu, Okuyan Us Yayınla-
n, 2004. (Gözüpek bir ruh çözümlemesi romanı.)
Roma'da Iestival gecesi
• ROMA (AFP) - Roma'da bu yıl ikincisi
düzenlenen 'Notte Bianca'festivali
kapsamında Roma sokaklan 300'den fazla
konser ve tiyatro gösterisine ev sahipliği yaptı.
Gece boyu sanatseverlere açık olan tiyatro,
sanat galerisi, müze, kilise ve üniversitenin yer
aldığı etkinliklere Italya'dan ve dünyanın
çeşitli yerlerinden toplam iki milyon izleyici
katıldı. Belediye başkanı Walter Veltroni, bu
yüki teması 'In the Mood for Dreams' olarak
belirlenen festivalin Irak'taki rehinelere ve
Rusya'daki okul saldınsının kurbanlanna ithaf
edildiğini belirtti.Etkinliklere katılan yüzlerce
kişi terörü kınarken rehinelere özgürlük
sloganlan attı. 3.3 milyon Euro'ya mal olan
festivalin aslı, 'Nuit Blanche' adı altında
2002'de Paris'te gerçekleştirilmiş, sonradan
Roma ve Brüksel'de de düzenlenmeye (
başlanmıştı.
Buket Uzuner, halya'da
• Kültür Servisi - 23 - 26 Eylül tarihlerinde
îtalya'mn Lucera kentinde yapılacak 'Akdeniz
Bir Kültürdür' edebiyat festivaline îtalya'da
yayımlanan 'Kumral Ada - Mavi Tuna' (Ada
d'Ambre) romanı nedeniyle Buket Uzuner
konuşmacı olarak katılacak. Farklı Akdeniz
ülkelerinden davet edilen beş yazarla birlikte
tarihi Lucera meydanmda 'mekân ve etkileri'
bağlammda bir konuşma yapacak olan Buket
Uzuner, yerel mit ve geleneklerin, Akdenizli
edebiyata yansıyan fantazi ve gerçekliğini
irdeleyecek.
Karacahisar kazıları
• ESKtŞEHİR (AA) -Anadolu Üniversitesi
(AÜ) Edebiyat Fakültesi Sanat Tarihi
Bölüm Başkanı Prof. Dr. Ebru Parman,
Karacahısar Kalesi'nde yaptıklan kazı
çalışmalannda, ıç kalede erzak depolan
olarak kullanılan mekânlann birinde
büyük bir pithos (erzak küpü) bulunduğunu
bildirdi. Prof. Dr. Parman, AÜ Araştırma
Fonu'nun desteğıyle sürdurülen kazılarda
ortaçağda ınşa edilen ve Frigya bölgesüıde
konumlanduılan Karacahisar Kalesı'nin •
Eskişehir'in 7 kilometre güneybatısında yer
aldığını kaydetti. Parman, Türkler'in
Anadolu'ya göç etmesiyle birçok
kuşatmaya maruz kalan Karacahisar
Kalesi'nin daha sonra Osman Bey tarafindan
ele geçirildiğini belirtti.