19 Mayıs 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
21 EYLÜL 2004 SALI CUMHURİYET SAYFA EKONOMI ekonomi@ cumhuriyet.com.tr 13 ş Buyumıx'i pazara sundu • tSTANBUL(AA)- Sütaş, çocuklann fiziksel ve zihinsel gelişmeleri için ihtiyaç duyduğu temel besinleri içeren yeni iirünü meyveli taze peynir "Büyümix"i piyasaya sundu. 6 milyon Euro'luk yatınmla gerçekleşen yeni ürünün tanıtım toplanüsında konuşan Sütaş Ar-Ge'den sorumlu Genel Müdür Yardımcısı Gülay Özcan, Büyümix'in fermente süt üriinü olarak kalsiyum, protein, fosfor, A, B2, B12 vitaminlerini içerdiğini belirtti. Süt ve doğal meyvelerle üretilen Büyümix, çilekli, orman meyveli, kayısı-şeftalili ve elma- armutlu 4 çeşit olarak 50gramlık4'lü paketlerle tüketicilere sunuluyor. Tahıl üretinıinde artif bekleniyop • LONDRA (AA) - Birleşmiş Milletler Gıda ve Tanm Örgütü FAO, dünya tahıl üretiminin bu yıl yüzde 5.3 artışla 1 milyar 985 milyon ton olmasını bekliyor. FAO'nun hazırladığı "Gıdaya Bakış" raporuna göre, 2004 yıh ürerimi, nüfiıs artışı nedeniyle dünyada tahıl ürünlerine artan talebi karşılarken stoklann tüketilmesini engelleyecek. Dünya buğday üretiminin yıllık yüzde 9.5 artışla 613.2 milyon ton olmasını bekleyen FAO'ya göre, geçen yıl 934.1 milyon ton seviyesinde gerçekJeşen iri taneli tahıl üretiminin de bu yıl 965.5 milyon tona ulaşmasını bekleniyor. Yeni üyelerden AB'ye işçi akın • BRÜKSEL/ ANKARA(AA) - Polonya başta olmak üzere mayısta Avrupa Birliği üyesi olan 10 yeni ülkeden eski Birlik ülkelerine yönelen işçi akını hızlandı. EU Observer internet sitesinin haberine göre geçen yıl mayıs-ağustos döneminde tsveç'e, yansı Polonyadan olmak üzere yeni AB üyelerinden 1113 çalışma izni başvurusu yapılırken bu yılın aynı döneminde söz konusu 10 ülkeden îsveç'te çalışma izni almak isteyenlerin sayısı, yüzde 74 artışla 2 bin 17oldu. Bilgi transferi projesi • lZMtR(AA)-Ege Üniversitesi Tekstil Mühendisliği Bölümü Başkanı Prof. Dr. Kerim Duran, teknik tekstiller konusunda AB'nin önde gelen uzman ve eğitimcilerinin, ûniversiteye gelerek eğitim vereceğini kaydetti. Duran, yaptığı açıklamada, Marie Curie Bilgi Transferi Programı çerçevesinde, Slovenya'nın Maribor Üniversitesi Tekstil Mühendisliği Bölümü Öğretim Üyesi Doç. Dr. Bojana Voncina'nrn Izrnir'e geldiğini bildirdi. Fon'u 2001 krizinin baş sorumlusu olarak gösteren Petrol-îş alternatifler önerdi: 'MF'denracükalkopuş şart' 10000 • "IMF Tahribatı- Türkiye 2000-2004" araştırmasında Türkiye'nin IMF'ye sunulacak üretici bir programa sahip olması gerektiği belirtildi. Sıcak para girişinin denetim altına alınmasının şart olduğu vurgulandı. Ekonomi Servisi - Ulus- lararası Para Fonu'nun (IMF) neden olduğu 2001 krizi ile ekonomide ve sos- yal alanlarda ciddi tahribat yaşandığını belirten Petrol- fş Sendikası, yaşanan bunca acı deneyimden sonra bugü- ne kadar yürütülen ekonomi politikalannda ciddi bir ko- puşa ihtiyaç olduğunu bil- dirdi. ' Ekonomist Mustafa Sönmez'ın koor- dinatörlüğünde Petrol-îş tarafından ha- zırlanan "IMF Tahribaö-Türkhe 2000- 2004" isimli araştırmada Türkiye'nin 2000'de başlayan IMF macerasının dört yılını doldurduğu ve yeni bir IMF anlaş- masının gündemde olduğu hatırlahldı. Dört yılın bilançosuna bakıldığında yo- ğun bir işsizlik, derirüeşen bir gelir da- ğılırru uçurumu, aşınan üretim eşiği, bü- yüyen borç yükü ile Türkiye'nin düze IMF BORÇLARI NASIL ARTTI? (Milyon S) 672 6O3 394 1 997 1 998 2OO2 2OO3 Dış Borç Takvimi 2004 2. yan 2005 2006 2007 2008 2009 2010 Milyon dolar 19,140 28,919 26,966 14,450 11,675 7,496 38,018 A 146,6 Sıcakpara şebekesiş nün betirtildiği araşünnada, "Uluslararası sıcak para şebekesi Türkiye'nin de aralannda bulundu- ğu borca sıkışık ülkeleri reel faiz karşılığı fonhıyor ve bir tür şantajla bu reel fairin her koşulda yük- sek turulmasını sağlıyor" deniiiyor. Reei faurin, özeüikle toplam borçlardaki payının yüzde 45'e yak- laşan piyasa için, yüzde 20'lerde seyrettiği kaydedttirken bu red faizlerie borçlan çevirmenin tür- kiye ekonomisinin yeni bir yöneümine engel olduğu vurgularuyor.Faiz dışı fazlalann (FDF) ise tsanü- dığı gibi asli bir rol oynamadıtoplam borcun ancak yüzde 10-H'inin finanse edildiği vurgulanryor. çıkmak yerine yeniden bir kriz tehlikesi yaşadığı belirtilen araştırmada "Bu du- rumda bu doludizgin süreci yavaşlatma- nın ve olası bir krizi önlemenin yolu bir dizjradikalönlemdengeçmektedir" de- nildi. Sıcak paraya dayalı sanal büyüme mo- delinin, yeni kur, faız, yatınm polirika- lanndan oluşan alternatif bir büyüme modeli ile değiştirilmesini öngören ra- dikal bir kopuş gerçekleştirilmesi gerek- tiği savunulan araştırmada alternatif yaklaşımın unsurlan şöyle sıralandı: - Sıcak para girişine zemin hazırlayan 32 sayılı karar revize edilmeli, bu tür ser- maye hareketleri denetim altına alınma- hdır. - Merkez Bankası salt "önceliği fryat istikranm sağlaınak"tan ibaret bir kuru- luş olmak yerine döviz piyasalannda dengeyi sağlayacı görevler de üstlenme- lıdir. Ekonominin makro dengelerini bo- zacak spekülatif sermaye gi- rişlerini caydırmalıdır. - Bir "fetiş" haline getirilen yüzde 6.5 faiz dışı fazla hede- fı yerine kamusal hizmet üre- timim anlayışını ön plana çı- karan ve reel kaynaklara daya- lı bir kamu yanrımı stratejisi hayata geçirilmelidir. - Kamusal kaynaklann ulus- lararası sermaye çevrelerine yok pahasma satışına hizmet eden ve bir rant transferi şek- linde çalışan özelleştirmeye son verilmeli. KlT'ler, tekno- lojik yatınmlan yenilenerek Türk sanayiine öncülük eden kuruluşlar haline getirilmeli- dir. - Vergi reformu yapılmalı. Yüzde 70'lere varan dolayh vergilerin payı azaltılmalı her- kes ekonomik gücüne göre vergilendirilmelidir. Brezilya gibi yapahm Araştırmada Türkiye ve Ar- jantin'le beraber IMF kaynaklannın üç- te birini kullandığı tahmin edilen ve bu yıl sonunda Fon'la yeni bir anlaşma yap- maya hazırlanan Brezilya'nın, bütçe di- siplinini riske atmadan daha fazla altya- pı yapmayı Fon'a kabul ettirdiğine dik- kat çekiliyor. Brezilya'nın tanm politi- kalannda ABD, AB ve Dünya Ticaret Orgütü'ne karşı hak arama mücadelesi verdiği belirtilerek "Brezflya'nın yapü- ğuu neden Türkiye yapmasuı deniiiyor. Ö'YE BAŞVÜRABİLİR ABD pirinçte ısrarlı ANKARA (Cumhuriyet Bü- rosu)-ABD, Türkiye'nin pirinç ve et ithalatına dönük kısıtla- malannı kalduması yönündeki ısrarını sürdürüyor. ABD Bü- yükleçisi Eric Edelnıan dün Ta- nm ve Köyişleri Bakanı Sami Güçlü'ye bu konudaki sorunla- nn giderilmesi istemini iletti. Edelman, konunun çözüme ka- vuşturulmaması durumunda Dünya Ticaret Orgütü'ne gide- cekleri mesajmı da verdi. Edehnan'la Sami Güçlü ara- sındaki görüşme yaklaşık 40 dakika sürdü. Tanm Bakanhğı ve Dış Ticaret Müsteşarlığı, 1 Kasım 2004-1 Kasım 2005 ta- rihleri arasında düşük gümrük vergisiyle pirinç ithalatı için ta- rife kontenjanı açılması karan ahnıştı. Türkiye'nin pirinçte uyguladı- ğı yüksek gümrük vergilerinin ardından, tarife kontenjanı da başlatma girişimi ABD'yi rahat- sız etmişti. Bu nedenle eylül ayında Türkiye'ye gelen ABD'den Ticaret Bakanhğı Müs- teşar Yardrmcısı Eric Stewart, 'konu ile ilgili' baskı yapmıştı. Bakan Güçlü'yle Edelman ara- sında yapılan görüşmede günde- me gelen diğer konunun da, et it- halatına izin verilmemesi olduğu belirtildi. Türkiye et ithalatına izin verilmeme gerekçesi olarak "BSE" hastalığını gösteriyor. Yetkililer, birçok ülkenin aynı ge- rekçeyle et ve canlı hayvan itha- latına izin vermediğini; bu ne- denle de konunun DTÖ günde- mine gelmesi durumunda sorun çıkmayacağını belirtiyorlar. Uluslararaa vergüendirme sisteminden gelebilecek 50 milyardolaryoksuDaraaktanlacak. Fransa ve Brezilya önayak oluyor Küresel vergi çağnsı Ekonomi Servisi - BM tarafından dün Nevv York'ta başlayan açhk ve yoksulluk- la mücadele konulu zirvenın ana gündem maddesinin tüm dünyayı küresel bir \ er- gi düzenlemesinin gerekliliği konusunda ikna etmek olacağı belirtildi. Fransa Cumhurbaşkanı Jacques Chirac'a göre, uluslararası vergi taslağı gündeme geçi- rilebihrse sağlanacak kaynaklardan yok- sullukla mücadele için gerekli olan 50 milyar dolarlık bir fon oluşturulabilir. Brezilya Devlet Başkanı Luiz Inack» LuJa da Sflva'nın başkanlık ettiği zirve- de mali işlemler, silah ticareti gibi konu- larda ortak bir vergilendirme sistemine başvurulması konusunun göz önünde bu- lundurulacağı da belirtildi. Uluslararası vergilendirme konusun- da en çok gündeme gelen vergi sistem- lerinden biri de Tobin vergisi. 1970'li yıl- Iarda James Tobin tarafından gündeme getirilen Tobin vergisinin özü binde 0.5'ten daha az oranda bir verginin ya- bancı sermayenin küresel hareketlerinde her ülke tarafindan uygulanmasına da- yanıyor. Bu vergiden beklenilen, çok sık yer değiştiren spekülatif sermaye hare- ketlerini caydırması. Zirvede katılımcılann, yoksulluk gibi konularda kaynak yaratmak ve uluslara- rası işbirliğini arttırmak için öncülük yapma amacında olduklan ifade edildi. Ancak, hükümetlerin yoksulluğa ayırdı- ğı fonlann azalması bu hedeflere ulaşı- lamayacağı yönündeki endişeleri arttın- yor. Verilere göre, günde 1 dolardan da- ha az bir parayla geçinmeye çalışan 1.2 milyar, açhk sınınnda yaşayan 840 mil- yon ve suya ulaşamayan 1 milyar insan bulunuyor. ÎSKRAPORHAZIRLADI Metal işçisinin işi zortstanbul Haber Servisi - DÎSK'e bağlı Birleşik Metal Işçileri Sendi- kası (Birleşik Metal-Iş) tarafından hazırlanan "Metal İşçisinin Gerçeği 2004" adlı rapor bir basın toplantı- sıyla açıklandı. Toplantıda yaptığı konuşmada son zamanlarda çoğalan tren ve ma- den kazalannın az insan gücü ile çok iş yaptınlmasından kaynaklan- dığını belirten DfSK Genel Başka- nı Süleyman ÇelebL bunun çok cid- di bir patlama yaratacağını söyledi. Hükümetin "Sosyal Güvenlik Re- formu" adı altında sosyal güvenlik sisteminı alrüst ettiğini ifade eden Çelebı. "En az 70 bin işçi, sendikal nedenleıie aöldıklan için işJerine ge- ri dönmeyi beküy or. Bu, Türkiye'de sendikalaşma özgürtüğünün obna- dıgının ve İş Güvencesi Yasası'nın işlemediğiıün kanıüdır. Şu an İşsiz- lik Sigortası da rafa kakhnlnuş gibi gözüküyvr. labii bu fonda biriken 11 katrihona da birileri gözünü dikti" dedi." Rapora göre metal eşya imalatın- da, 2003 'te 25 bin 184 ış kazası oldu. Bu kazalarda 69 işçi yaşamı- nı yirirdi. Aynı yıl 101 işçi meslek hastalığına yakalandı. Raporun "MESS işyerierinde reel ücreder" başlıklı üçüncü hsmına göre ise 1994 yılında 100 olan ücretler, 2004'te 88'egeriledi. "Sonuçveta- leplerimiz" başlıklı son bölümünde ise şu isteklere yer verildi: "Ücret zamlannın, eşitsiznğin azalülması içinyiizdeB olarak degil seyyanen \«- rilmesL İse giriş ücretinin 3 milyon liraya ylikseltilmesi ve bu sayede ucuz işçüiğın önüne geçilmesl Fazla mesaüerirj haftabk olarak snurlan- dınlması. Sağlık ve Güvenlik İşçi TemsUciliği Kurumu kurulmasL" Vergide hep aynı kara tablo • Servis aracından sinema salonlanna, dolmuşçulardan antikacılara, düğün salonlanndan sosyete pazarlanna kadar herkes vergi kaçınyor. 2001 yılında kaçak oranı yüzde 306'yı buldu ' Y*ar 1999 2000 C 2001 ^ 2002*Si 2003 Toptam Ktynak (THyonTL) Bayan Ecflen Geür p s - r ^ 271.5 '' ^ 1223.4 =w*j(P 3.858.5 ^^Sfe1.256,0 " ^ ^ ^ 4 518.5 11.128,0 Mlllyt Bmkanlıjlı Kaçmlan Gdr 513,0 ^ 959,0 ' f — 11.787.8 x' 2.178,5 . j , . 9.649,9 ^_^? 25.088^ * * 1 Kaçak Oranı% 189 78 C 306 S^ 173 ÜJIPS. 2 1 4 '0:0 22 5 ANKARA (Cumhuriyet Bürosu)- Türkiye, alınan bütün önlemler ve getirilen cezalara karşın bir türlü vergi kaçağımn önüne geçemiyor. Servis aracmdan sinema salonlan- na, halk ekmek bayilerinden halk otobüslerine, dolmuşçulardan anti- kacılara, düğün salonlanndan sos- yete pazarlanna kadar herkes vergi kaçınyor. Ankara Defterdarlığrmn bu yılın 8 ayında gerçekleştirdiği yaygın ve yoğun vergi denetimleri sonucu, ül- kedeki vergi kayıp ve kaçağımn bo- yutlan bir kez daha gözler önüne serildi. Bu yılın ocak-ağustos döneminde piyasada yapılan gündüz denetimle- rinde incelemeye alınan 164 bin 885 mükelleften vergi kaçırdığı ya da ge- tirilen düzenlemelere aykın hareket ettiği belirlenen 32 bin 802'isi için ceza tutanağı düzenlendi. Gece de- netimlerinde ise 10 bin 544 mükel- lef nezdinde incelemede bulunuldu. Bu denetimîerde de 1669 mükellef için cezai işlem yapıldı. Böylece gündüz denetimlerinde, incelemeye alınan her 5 mükelleften 1 'ine, ge- ce denetimlerinde ise her 6 mükel- leften 1 'ine ceza kesildi. Ankara'da yürütülen vergi denetimlerinin di- ğer sonuçlan ise şöyle belirlendi: - Ev sahiplerinin yansı vergi kaçı- nyor: Bu incelemede, özel gider in- diriminde kullamlan 58 bin 520 ki- ra kontratına karşılık, beyan edilen kira geliri sayısı 11 bin 380, devlet- ten gizlenen kira geliri tutan da 11 trilyon 792.3 milyar lira olarak tes- pit edildi. Bu şekilde de kira geliri bulunan her 2 ev sahibinden birinin vergi kaçırdığı anlaşıldı. -Kaçak işçi çahşönlryor: Büyüteç altına alınan 8 bin 415 firmanın 1684'ünün işe başlama bildirimin- de dahi bulunmadığı ortaya çıktı. tşverenlerin çalıştrrdıklan işçileri bildirip bildirmediklerine ilişkin denetimîerde de, 5 bin 254 işyerinin çalışan sayısını tam bildirmesine karşılık, 2 bin 423'ünün eksik, 738'inin ise hiç bildirmediği ortaya çıktı. İŞÇİMIV EVRENtVDEN ŞÜKRAN SONER Komplo Teorileri Kamu çalışanlan günlerdirsokaklarda, kamuoyu- nun ilgisini sözde sözleşme masası bağlantılı so- runlanna çekmeye çalışıyorlar. 12 Eylül'den bu ya- na kamu çalışanlarının gerçek ücretlerinden kayıp- lar, Türkçesi yoksullaşma ve yoksunlaşmanın bo- yutları ürkütücü. Çalışanlan sokaklara döken ger- çekleri görmeliyiz.. Petrol-lş'in yeni bir çalışmasının raporu tüm ilgi- li olabilecek gazetecilerin masasının üstünde. 2000-2004 IMF tahribatını bu rapora dayalı olarak size aktarmak gerek. IMF'nin eksiksiz uygulanan programı sonunda yaşanan 2001 krizi, son dört yı- lın yıkımı herkesçe bilinmeli.. Bilgisayanmda haftalardır, AJi Rıza Uçer tarafın- dan gönderilmiş Tıp Kurumu'nun ilaç sanayiinde olup bitenlere ilişkin son raporu duruyor. Dünyanın en zengin ülkelerinde sağlık harcamaları içinde ilaç harcamalan ortalama %10-20'lik bir pay tutarken Türkiye'cle %50'yi aşıyorolmasının çıkmazına bağ- lı olup bitenleri anlatıyor. Sadece ilaçla hasta teda- visi çıkmazına, %60'ın üstünde ulus ötesi ilaç te- kellerine, ithal ilaca bağımlı olmanın sorunlannı ek- leyin, Bu karabasanın üstüne, SSK, Emekli Sandı- ğı ve Bağ-Kur'da her şeyi özelleştirmeye kalkışan Erdoğan hükümetinin hızla yaratmakta olduğu sağlık hizmetlerindeki yıkımı katın. • • • llgi alanım gereği son maden kazası bağlantılı, Zonguldak, kömür, madenlerdeözelleştirmelerpo- litikalan, enerji çıkmazı, işçinin yoka sayılması..üze- rine başta maden mühendislerinden gelmiş bir di- zi bilimsel çalışma ve raporlardan olup bitenleri ak- tarmalıyım. Bu arada KlGEM'in son çalışma- s\,"özelleştirilen Istikbal: Türk Hava Yollan" rapo- ru geldi. Kamuoyunun pek de umuru olmasa da, Cumhuriyet okurunun olup biteni bilmek isteyece- ğinden eminim.. Ama karşımdaki oda dış haberler, sağımdaki eko- nomi olunca, günlük haberler üzerine konuşmala- n duyunca, "AB üyelik takvimi- zina-piyasalar çık- mazı üzerine son gelişmeler" gündeminin dışına çı- kamaz oluyorum. Komplo teorilerinin sonu gelecek gibi değil. Sahipleri, AKP iktidannın iktidar ittifakı, büyük dayanışmanın ortakları ..Yani ABD, AB, Tür- kiye'nin büyük sermaye ve iktidar güçleri.. Kim ki- minle oynuyor, kim kime kazık atıyor, zina günde- me gelene kadar kol kola, sırt sırta görünenler ara- sında hiç belli değil.. Diyoriar ki..ABD her gündeme geldikçe Türki- ye'nin AB üyeliğini destekler görünse de, aslında bu ortaklığa çomak sokmakta. ABD'nin müttefiki, dil sürçmesi gerçekte arka bahçesinde sağ kolu Türkiye böyle kalmalı. Emperyal poltikalara karşı tam bağımlı, sesi çıkamayacak, ılımlı Islam iktidar yapılanması, Irak'ta, Afganistan'da biçilecek roller için, AB ortağı bir Türkiye uygun olmayabilir. Erdo- ğan hükümetine liberalizm adına, siyasal Islamla bulaşık, demokrasiyle çelişik düzenlemeler için ye- şil ışık yakılabilir. ABD'deki tarikat büyükleri aracı- lığıyla da, türbandı, zinaydı, eğitim politikalannda laiklikten sapmalardı, rejimi sallayacak yönetim ya- pılanmalanydı.. telkinlerinde bulunulabilir. Çaktır- madan AB ilkeleri ile uyum çabası adına uyumsuz- luk için gereken gündemler yaratılabilir. AB'de isteruk korosunda, Türkiye üyeliğini, her şeyi ile büyük, sorun olması bağlantılı (AB denge- lerini altüst edecek nüfus, toprak, ekonomik geliş- mişlik, kültür.) aslında istemeyenler boş duracak değiller ya.. AKP iktidannın kimliğini, yaptıklanyla Türkiye'yi AB'den uzaklaştıımakta olduğunu göre göre, destekler, sırt sıvazlar göründüler. Aslında AKP iktidanndan kendilerinin de işine gelen, baş- ka hükümetlerin kolay kolay yapamayacaklan ko- nular için bol bol yararlandılar. Türkiye'ye takvim ve- rilmesinde, hayır diyemeyecekleri bir noktada da zi- nayı bulunmaz fırsat, bahane olarak yakaladılar. Şimdi "AB ilkelerine uyumsuz, hukuk tanımayan, şeriat hukukuna zaafı olan..iktidann gidişi ile ortak- lık olmaza.." sanldılar. Bizim liberal, 2. Cumhuriyetçiler, AKP'yi düne ka- dar destekleyen cephe, kızgın, Erdoğan hüküme- tinin AB üyeliğine bu kadar yaklaşılmışken, göze göre göre yanlış yapmasını akla mantığa sığdıra- mıyor, kendilerine bile açıklayamıyorlar. Onların ürettikleri komplo teorilerinin başında Erdoğan hü- kümetinin takıyye yaptığını keşfetmek var. AKP ik- tidannın AB aşkını, şimdilerde siyasal Islamın önü- nü açmak, kendi gücü ile yapamayacağı yasal de- ğişikiiler, düzen değişikliği için kullanmak olarak açıklıyoriar. Burası azıcık benim komplo teorim olacak: San- ki çok destekledikleri Erdoğan hükümetini hizaya getirmek üzere para piyasalanyla özellikle oynuyor- lar. Yükselen faizler, dolar, Euro, düşen borsa için "Işte böyle pahalıya malolur) vurgulamalan öne çı- kıyor. Elbette AKP hükümetinin son dakika dönü- şü, AB ile uzlaşma umutlannı koruyorlar. Tüm bas- kı güçlerini bunun için kullanıyoriar.. soner@ cumhuriyetcom.tr Efes'ten Sırbistan'a üçüncü fabrika İSTANBUL (ANKA) - Ana- dolu Efes Biracı- lık'ın iştiraki olan Hollanda'da kurulu Efes Brevveries International N.Y (EBI), Sırbistan-Kara- dağ'da Zajecar şehrinde kunılu "7 Septambar AD Zajecar Brewery" bira şirketinin yüzde 64.4'ünü satın aldı. Anadolu Efes'ten İMKB'ye gönderilen açıklamada, Zajecar'ın hisselerinin çağn yo- luyla satın alınması sü- recinin tamamlandığı belirtilerek, EBI'nin Zajecar'ın yüzde 64.4 hissesini satın aldığı kaydedildi. Şirket hisselerinin yüzde 100'ü için yakJa- şık 18.5 milyon Euro değer öngörülerek yapı- lan satınalım sonucun- EFES Plfaten da, EBI'nin hisse- lerin yüzde 64.4'ü için yaklaşık 12 milyon Euro öde- yeceği bildirildi. EBI'nin Zajecar fabri- kasının satın alınmasıy- labirlikte Sırbistan-Ka- radağ'daki 2003 yılında aldığı Pancevo ve We- ifert bira fabrikalanyla yıllık bira üretim kapa- sitesini 140 milyon lit- reye çıkardığı belirtilen açıklamada, bira paza- nndaki üretim payını da yüzde 10.4'e yükselte- rek pazardaki en büyük üçüncü bira şirketi ko- numuna geldiği kayde- dildi. Açıklamada, 100 milyon litre üretim ka- pasitesine sahip Zajecar Bira Fabrikası'nın, 2003 yılında 44 milyon litre bira satışı gerçek- leştirdiği belirtildi. _
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle