Katalog

SAYFA CUMHURİYET 2 EYLÜL 2004 PERŞEMBE 18 SPOR spor(5 cumhuriyet.com.tr Başkan Aziz Yıldınm ve yönetim, Daum'un ısran karşısmda istemeyerek Rüştü'nün dönüşüne 'evet' dediler Fenerbahçe'dezoraki evlilik Aziz Yıkünm: Rüştü'nün döniişünden hoşnut değiL • Yönetimden hemen hemen hiç kimse Rüştü'nün dönüşüne sıcak bakmıyordu. En başta da başkan. Aziz Yıldınm şimdi sinir küpü. Kendisine "Rüştü'yü al" diyenlere büyük öfke kusuyor, en başta da teknik direktörü Daum'a. HİLMtTÜRKAY Fenerbahçe'de Rüştü'nün dönüşü hıç de görkemlı olmadı. Havaalanında kendisini karşılayan topu topu 5-10 kışilik taraftar topluluğu vardı. Dün servisimizın telefonlan hemen he- men hiç susmadı. "Volkan-Recep ikilisi varken Rüştü niye geri döndii, şimdi bu gençlereyazıkoknayacaknıı?'' sorusu hep ağırlıktaydı. Rüştü'yü sadece Daum'un istediği bir gerçek. Yönetimden hemen hemen hiç kimse Rüştü'nün dönüşüne sıcak bakmı- yordu En başta da başkan Aziz Yıldınm. Hatta başkan Yıldınm, bır basın organına da açıklamada bulunmuş ve "Rüştü üçün- cü kalecimizdir" demışti. Başkan şımdı si- nır küpü. Kendisine "Rüştü'yü al" diyen- lere büyük öfke kusuyor, en başta da Al- Fenerbahçe'den lig provası Fenerbahçe, ulusal takıma gi- den oyunculanndan eksik kad- rosuyla bugün îran Birinci Lig takımlanndan Ekbatan takımı ile özel bir maç oynayacak. Samandıra Tesisleri'ndeki karşı- laşma saat 15.00'te başlayacak. Teknik direktör Daum'un sakatlıklan geçen isimlere şans vermesi bekleniyor. Maçı yö- neticiler de izleyecek. man teknik direktör Daum'a. Bir gerçek var ki koca bir sezon Barcelo- na takımında 2-3 maçta ancak forma giyen kaleci, dönüşünde eski havayı bulamadı. Çünkü kendisine kırgın olan büyük bır taraf- tar topluluğu vardı. Şimdi ulusal takım kam- pında. Imzayı attı, soluğu orada aldı. Rüştü'nün şu günlerde en büyük destek- çisi kaptan ÜmitÖzat. Ümit, Rüştü'den es- kiden yaşadıklannı unutmasıru ve yenı bır sayfa açmasını istiyor ve ona destek venyor Ancak Rüştü'nün işı zor bu kez. Kalede her ne kadar yeniden rekabet yaşanacaksa da o- nun eskı sevgiyi hemen bulamayacağı da or- tada. Fenerbahçe yönetimi kendisine gıtme- mesi için çok yalvarmış ancak o karannı yurtdışı için kullanmıştı. Bu nedenle de kır- gın olanlann sayısı yüksek. Volkan'ın morali Volkan Türk rutbolu için gelecek vaat e- den bır ısım. Bugün yann Rüştü'nün adının ön plana çıkması ıster istemez moralını bo- zacak. Ama o yine de kendisine çok güve- nıyor ve "kale benim" diyor. Daum işleri arapsaçına dönüştürecek, baş- kan Rüştü'yü görünce tüyleri diken diken olacak, Volkan bır gün kım bilır gehp hoca- sına patlayacak ve huzursuzluk yaşanacak. Fenerbahçe'yi kale konusunda anlayacağı- nız gıbı çok zor günler beklıyor. Şimdilik Daum kazandı Rüştü'yü durup dururken almak hataydı. Sonuç olarak bu işten yine Alman çalıştın- cı kazançlı çıktı. Geçen sezondan bu yana is- tedığı her futbolcuvu yönetime aldırma ba- şansı gösteren teknik adam, Rüştü konusun- da da ısrannı sürdürdü ve istedığinı bir kez daha yaptırmış oldu. Volkan ıkinci kaleci durumuna düşerse Re- cep ne yapacak? Bu da bır başka merak ko- nusu. Zaman zaman Fenerbahçe kalesinı ko- rusa da gelecek ıçın adından söz ettirecek dı- ğer bır ısim Recep Bıler'i yönetim kadro da tutmak ıstıyor ancak futbolcunun karan ne olurbılınmez. Bakarsınız Daum, Recep'e de "git kendioe başka taJom buT dıyebilır. Rüştü Barcetona'da forma şansı bulamadL Vicente Del Bosque: Yönetimden ültimatom almadım Spor Senisi -Beşiktaş teknik dırektoru Dei Bosque. "Beşjktaş bana hiçbir ültimatom verme- di" dedı Ispanyol EFE radyosu- na verdığı demeçte, Ispanyol Marca gazetesinde çıkan "Be- şiktaş'ın ültimatom verdiği'' habennı yalan- layan Del Bosque, "Yönetim Kunıhı Oetop- landun. Durumu iyikştirmekiçin çözüm an- yoruz. Kulüp ile aramdaki ilişki üstüne çıkı- lamayacak düzeyde. Bu tecrübe benim için fantastik" dıye konuştu. Tayfiın ve Juanf- ran'ın sakatlıklannın oyun düzenlennı boz- duğunu kaydeden Ispanyol teknik adam, maçlann dış sahalarda oynanmasının da alı- nan kötü sonuçlarda etkılı olduğunu savun- du. Del Bosque, Real Madnd'e donme ola- sılığı olup olmadığıyla ılgılı soruya da "Bu- nu çok zor göriiyorum. l stelik. onlar (Real Madrid yönetkiİeri) ile ilişkim bu aralar so- ğuk.BenimleolanJariadaiyiotmayaııbirüs- lupla yoUannı ayınhlar" yanıtını verdı. G.Saray îkinci Başkanı Ergun Gürsoy, transfere izin vermeyen Fenerbahçe'ye yüklendi: Fatih'i vermekten korktular Galatasaray 2 baş- ekanı Ergun Gürsoy, Fatih Akyel'm trans- ferının neden gerçek- leşmedığını Cumhu- riyet'e anlattı. Gür- soy, "Fenerbahçe oynatmadığı bir oyuncuyu bize vermekten korktu"dedı. San-Kırmızıh yö- netıcı, Fatıh'ın Fenerbahçe'den yıllık 900 bin dolar bır ücret al- dığuu belırterek "Bize vermek- tense bu parayı ödemeyi kabul ettiler. Fatih herfirsattabize gel- mekistediğini söylüyordu. Biziın de sağ bekte bir sıkmtimız var- dL Taraftannuzı karşımıza ala- rak bu transfere yeşil ışık yakük. Fenerbahçeü yöneticiler önce bu transferin olabikcegini belirtti- ler. Ancak sonra vazgeçtikr" şeklınde konuştu. Daha iyi olacağız Galatasaray'ın lıgdeki 4 maçın- da 4 galibıyet aldığına dikkat çe- ken Gürsoy, şöyle devam etti "Transfer döneminde çok ağır eleştiriler aldık Ancak ilk dört hafta zaman zaman olumlu işler yapok. Ama transfer dönemi ka- pandı. Takunımıza güveniyoruz. Hagı'nin de arkasındayız. Sonuç- ta yeni bir takınuz, Başan yüdız oyunculariagebniyor.Önemliolan takım olabilmek." Basına olumsuz haber yansıdı Sponsorluk sözleşmesi feshedildi r. Galatasarav Fatih Akverde ısrarbvdL GÖRÜŞ / DOĞAN HASOL Atina Olimpiyatlarının Ardından Bir olimpiyat daha geride kaldı. Atina'da 108 yıl sonra tekrarlanan olimpiyat oyunları Yunanistan'a fi- nansman boyutuyla belki pahalıya mal oldu ama, örgütlemedeki başa- rı nedeniyle getirdiği artı puanlar açık. Anımsanacağı gibi olimpiyat oyunlannı Istanbul'da düzenlemek için biz de birkaç kez aday olmuş- tuk. Bu işe içtenlikle inanmış tek ki- şi galiba Sinan Erdem'di. O fîkrin Sinan Erdem'le birlikte uzaklaştığı- nı düşünüyorum. Erdem'i ve çaba- lannı bir kez daha anmak isterim. Atina olimpiyatlanna damgasını vuran olay, doping oldu. Doping ol- gusu öteden beri biliniyordu. Ama daha önce hiçbir olimpiyatta böyie- sine ciddiye alınmamıştı. Bu kez do- ping nedeniyle birçok sporcu yanş- maya katılamadı, madalya iptalleri bile oldu. 202 ülkeden 11 bin sporcunun katıldığı olimpiyatlarda Türkiye ba- şanlı mıydı? Büyük çoğunluğu gençlerden oluşan 70 milyonluk bir ülke yalnızca 10 madalya alabilme- sinin yanı sıra en azından, tahmin- lerin, umutiann gerisinde kaldığı için başansız sayılmalı. Spordan sorum- lu bakan bile başansızlığı kabul etti. Umutlanmız Süreyya Ayhan, Şule Şahbaz doping denetimine takıla- rak Atina oyunlannın dışında kaldı- lar. Elvan Abeylegesse 5000 ve 1500 m'lerde bekleneni veremedi; ata sporu olduğu söylenegelen gü- reşte de beklediğimizi bulamadık. Yalnızca 10 dalda katılabildiğimiz yanşlardan beş dalda alabildiğımiz madalya sayısı 3 altm, 3 gümüş, 4 bronz olmak üzere toplam 10... Ka- zanılan madalyalar hep gencecik sporculann bireysel yetenek ve ça- balanna dayalı. Takım sporlannda kaybolduk. Sözüm ona çok iddialı olduğumuz futbola, basketbola ne oldu? öteki takım sporlannda nere- deyiz? Güreşimize nazar mı değ- di?(!) Bu sorulan aslında bütün spor dallannda yaygınlaştırabiliriz. Sporu futbol maçlannı seyredip, argo de- ytşle, geyik muhabbetine indirgedik- çe daha iyi sonuçlar alınması bek- lenmemeli. Görüldüğü gibi, sağlanan başa- rılar bireysel; takım oyunlarını be- ceremiyoruz, çünkü örgütlenemi- yoruz. Orgütlenmeeksiklığinin ge- ri kalmışlığın göstergelerinden bıri olduğunu göz ardı etmeyelim. Da- ha önceki olimpiyatlarda aldığımız madalyalar da yine, çoğu güreşte olmak üzere hep bireysel spor dal- larıyla ilgiliydi. Sporu yaşamın ve eğitimın bir parçası haline getirme- dikçe, başan ancak bireysel pınltı- lardan ibaret kalıyor. Genç nüfusumuzu çağdaş dü- zeyde eğitip yetiştiremiyoruz. Başı- mıza gelenler aydınlanıp çağdaşla- şamamaktan. Yetersiz okul eğitimi- ne ek olarak, ev-okul- dersane üç- geninde sıkışıp kalan gençler ken- dilerini o cendereden, giriş sınavı ya- nşı baskısından kurtanp spor etkin- liklerine zaman ayıramıyorlar; kısa- cası, kendileri sporun bir parçası olamıyorlar. Çağdaş toplum olabil- mek için önce çağdaş eğitim gerek- tiğini belki de bir gün kavranz. Anlaşılıyor ki, spor için okullardan hayıryok. Kulüpleregelince... Büyük kulüpler için spor yalnızca futbol, öteki spor dallan üvey evlat konu- munda... Bu durumda sporu geliş- tirmek üzere devlete düşen görev- lervar. Kısacası "sporu planlamak" şeklinde tanımlayabiliriz bunu. özel- likte amatör spor dallannı yurdun çe- şitli bölgelerine bir plan çerçevesin- de dengeli olarak dağıtıp oralarda yeşertmek... Kurulacak uzmanlık kulüplerini desteklemek... Parasal kaynak, yeni yasanın verdiği spon- sorluk olanaklanyla da sağlanabilir. Yıllar önce yüzmede yaşadığımız Adana deneyini anımsayalım. Ada- na'da yapılan bir yüzme hayuzu Adanalı gençleri Istanbul'dakilerle yanşır duruma getirmiş, hatta rekor- lar düzeyine çıkarmıştı. Gençlik ve Spor Genel Müdürtü- ğü böyle bir örgütlenmeyi başarabi- lir mi dersiniz? Başaramazsa, Pekin olimpiyatlannda da durum bugün- künden farklı olmaz. Spor Servisi -Galatasaray Sportif A.Ş.'nin, Postel Uluslararası Ticaret A.Ş. ile yaptığı sponsorluk ve lisans anlaşmalan feshedildi. Galatasaray Sportif A.Ş.'nin, Galatasaray Kulübü'nün resmı internet sitesinden yaptığı açıklamada, Postel Uluslararası Ticaret A.Ş. ile ilgili basına yansıyan olumsuz gelişmeler çerçevesinde, sözleşmelerde yer alan hükümler ve fesüı maddelerine istinaden, her iki sözleşmenin de feshedildiği ve durumun Istanbul Menkul Kıymetler Borsası'na bıldinldiğı kaydedıldı. Bu arada kulübün resmi dergisine konuşan başkan Özhan Canaydın, Galatasaray inancının, bırhk ve beraberliğınin, 100. yılda kendilerini hedeflerine ulaştıracağını belirtti. Federasyon Başkanı Bıçakcı, tek hedefin final olduğunu söyledi Para değilbaşan E-Posta: merkez(a hasmimarlik. com- Faks: (212) 211 34 20 Futbol Federasyonu Başkanı Levent Bıçakcı, Gürcistan maçının galibiyet priminin 20, Yunanistan maçının galibiyet priminin ise 120 milyar lira olduğunu açıkladı. SporServisi - Türki- ye Futbol Federasyo- nu Başkanı LeventBı- çakcı, Ulusal Futbol Takımfna grup ele- melennden başlaya- rak 2006'da Alman- ya'da yapılacak Dün- y a Şampıyonası final- lenne kadar uygulana- cak pnm sıstemını açıkladı Bıçakcı, federasyo- nun Levent'tekı bına- sında Ulusal Takımlar Teknik Direktörü Er- sun \anal ve federas- yon yönetim kurulu üyesı \ e Ulusal Takım sorumlulanndan Ze- keriya Alp ile birlikte düzenledığı basın top- lantısında, ulusallann 2006'da Dünya Şam- pıyonluğu'na ulaşma- sı durumunda alacağı pnmın 50 tnlyon lıra- yı bulacağını söyledi. Ulusal Takım'ın fi- nallere katıhnaya hak kazanması durumun- da 15 trilyon lıra kaza- nacağını kaydeden Bıçakcı, "50 trilyon li- ra toplam bedel belir- lendi. Bunun 15 tril- yon lirası fınallere ka- tılması durumunda ödenecek. Bu 15 trU- yonun 7^ trilyonu ka- tüma hakkı elde edil- diğindcdiğer 7.5 tril- yon liralık bölümü de maç basına ödenecek. 35 trihon lira da final- lerde şampiyonluğa uzanan süreçte galibi- yet \ç almacak başan- lara göre ödene- cek"diye konuştu. Bıçaüccı, Gürcistan maçının galibiyet pnmının 20, Yuna- nistan maçının gali- biyet priminin ise 120 milyar lira oldu- ğunu açıkladı. Soruşturma açılacak Başkan Levent Bı- çakcı, bazı hakemlere maç venlmedığı ve bu konuda çeşitlı spekü- lasyonlar yapıldığı şeklindekı bır soruya ise şu yanıtı verdı: "Merkez Hakem Ku- rulu yeni yasamız so- nucunda özerk olarak seçilmiş bir kurum- dur. Futbol Federas- yonu'nun hakem ata- malanna müdahalesi hiçbir şekilde söz ko- nusu olamaz. Kendile- ri özerk olarak çalış- maktadır. Savm Ce- mal Aydın ve Mutlu Çelık hakkında. eğer bu beyanlan kendileri vermişlerse disiplin soruşturması açılma- sı için gerekli çalışma- lar başlamışor.' NEYMŞ Servet sakaüandı Cumartesi günü yapacağı 2006 Avrupa Şampiyonası Eleme Grubu ilk maçuun hazırlıklannı sürdüren ulusal takımın akşam antrenmamnda Servet sakatlandı. Flona Metin Oktay Tesis- leri'nde,TeknikDirektörErsun Yanal yönetimindegerçekleştir- ikn antrenmanda, top kapma çalışması sırasmda sakatianan Servet'in sağ diz iç yan bağlarında zoıianma meydana geldiği ve durumunun bugün kesinUk kazanacağı bildirildi ABDÜLKADÎR YÜCELMAN Fenerbahçe Dünya Kulübüne Doğru Atagün Yalçınkaya Atina'da ülkemize gümüş madal- ya kazandıran bir boksörümüz. Gururla onun henüz spo- run başında ve 17 yaşında olduğunu söylüyoruz. Dünya, 17 yaşındaki genç bir boksörün Olimpiyat Ikincisi olma- sını hiç de yadırgamış değil. Bu genç boksörümüz ringe damdan düşmedi. Bır geçmışi var; emek verdiği, alın ten döktüğü yıllar var. O halde bu gencin ringe ne zaman düş- tüğüne bakalım. 9 yaşında çıkmış ringe, yani daha ilkoku- lun ikinci sınıfında. Hocası ona eldiven vermiş, çalıştr- mış... Bütün bunlan şu nedenle didikliyorum. Anımsaya- caksınız, bundan birkaç yıl önceTV programında yanılmı- yorsam Eskisehirli iki küçük boksörün ringdeki çocuksu mücadelesi günlerce tartışılmıştı. Bu yaştakı çocuklara boks yaptınlır mı yaptınlmaz mı tartışması çocuklann an- ne ve babalan hakkında soruşturma açılmasına dek uzan- mıştı. Peki bugün Atagün Yalçınkaya'nın 9 yaşında bok- sa başladığını neden sormuyoruz, annesini babasını ne- den sorgulamıyoruz? Dün dündür bugün bugündür kafası ışte... Işin doğrusu, boks yaşı dığer sportardan bıraz daha sonra başlıyor. Fut- bol 6-7, boks 8-9 yaşında başlıyor. Bizler çocuk yaştaki boksörierın nasıl çalıştınldıklannı bılmedığımız, araştırma- dığımız için de gürürtü koparıyoruz. Çocuklar mahallede kendi aralarında dövüşürier, bu dönemi hep yaşadık, hat- ta kızlar bile vardı aramızda "Erkek Fatma" derdık onlara. DÖvüşürdük, saç saça baş başa, yani düzensız, olabildi- ğince ve alabildiğince. Oysa hocalann kontrolündaki ço- cuklar boksun oyununu bırsıstem ıçınde öğrenıyorlar. Uy- gulamalı bır boks oyunu mahalledeki dövüşten çok daha sağlıklı değil mi?.. Bıigi kadar sporun da eğıtimle ılgısı var. Bu çocuklar hem sporu hem sporun eğitımım birlikte öğ- renince de ışte Atagün'ler ortaya çıkıyorlar. Türk sporunu yöneten veyönlendırenler için Atagün Yal- çınkaya çok güzel bır örnektır. Sporun altyapısı ve temel ılkelerı konulmadıkça alman sonuçlar ancak rastlantı ya da çok büyük yeteneklerle ortaya çıkar. Oysa yetenek ne den- li önemliyse temel eğıtım ve çalışma da o denli önemlidır. Sporcu kendı özvensını ortaya koyarken ilgı ıster. Ata- gün Yalçınkaya bu açıdan şanslı; çünkü Fenerbahçe hem ona hem boks sporuna sahıp çıkmış. Başkan Aziz Yıldı- nm boksörler için ayn bir salon yaptırmış, onlara gerekli maddi ve manevı desteğı vermiş, genç boksörlerin başı- na da 5 tane antrenör dıkmış. Bir başka Olimpiyat madalyalı sporcumuz çekiççi Eş- ref Apak da Fenerbahçe'nın sporcusu. Eh ne demışler, ağacı diken meyvesını de yer. Bugün Fenerbahçe'nın Ati- na'da gümüş ve bronz Olimpiyat madalyası kazanmış ıkı sporcusu var. Aziz Başkan'ın "Dûnya Kulûbü"ne doğru ilk adımı bu olsa gerek... E-Posta: ayucelmanıa yahoo.com - Faks: (212) 5138595