18 Mayıs 2024 Cumartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
SAYFA CUMHURİYET 23 AĞUSTOS 2004 PAZARTE 8 Istanbul HABERLERİN DEVAMI TURKIYE Edırne Y 24 Sınop Y 25 Adana Y 26 Samsun A 34 Y 28 Mersin A 33 Kocaelı Y 26 Trabzon PB 28 Dıyarbakır A 38 Çanakkale PB 26 Giresun PB 28 Şanlıurfa A 38 (zmır B 31 Ankara Manısa Y 30 Mardin Aydın _B 32 Eskışehir Y 26 Siirt Denizlı _B 31 Konya B 32 Hakkâri B 35 Sıvas PB 30 Van B Zonguldak Y 23 AntaJya B 36 Kars PB 30 J^f Yurdun Kuzey ke- Sımlen parçalı yer yer çok bulutlu Marmara- nın kuzey ve doğusu, ıç Ege Orta ve Doğu Ka- radeniî ıle Iç Anado- lu nun Kuzeybatısı ya- ğışfı, dığer yerier parça- lı ve az bulutlu geçecek Yağışylar Batı Karade- nız'de yer yer etkılı ol- mak uzere sağnak ve Gokgurultulu sağanak yağış şeklınde olacak. DIS MERKEZLER Oslo Helsınkı Stockholm Londra Amsterdam Brüksel Parıs Bonn PB Y PB Y Y Y Y PB 18 17 18 22 22 24 27 26 Münih PB 24 Zürih Berlin Budapeşte Madr/d Viyana Belgrad Sofya Roma Atına PB B PB B B B B B 23 26 33 25 25 26 28 31 Moskova Y 28 B 27 Şam Aşkabat Astana Taşkent Bakû Bışkek Tıflıs Kahire B PB B PB PB PB B 38 19 37 34 32 23 35 A 37 TaşKen Açık \ Parçalı bolutlu Sıslı s Bulutlu k Çok Dulutlu ' Yağmurhj (£_2>Karlı Sulu kar i Gok gurultul Belediye-İş üyeleri Işçiye 'sendika değiştir'baslası • Baştarafı 1. Sayfada Bize gelen duyumlar bu yönde. Bu ça- lışmalarda belediye başkanJannın ke- sin talimatı oluyor. Amasya'da böyle oldu." Belediyelerde vızeyle çalışan işçi- lere "Sendikanızi değiştirmezseniz, vi- zenizi yenilemeyiz" baskısı yapıldığını vurgulayan Başdemir, "Belediyelerdeki işçilerin çoğu da vizeyle çahşıyor ve hakiı olarak korkuyor" dedi. Bu yön- temle Amasya tia hafta başından bu yana belediyede çalışan 390 işçiden 100'ünün sendika değiştirmek zorunda kaldığını açıklayan Başdemir şöyle devam etti: "Ankara Gölbaşı Belediyesi'nde de bu tiir olaylar yaşanıyor. Amasya'da, örneğin işçilerin geçmişten hakkı olan ikramiyeleri; notere kaydını yaptınp Hak-İş'e üye olduktan sonra verili- yor. Beledive-lş'in çalışmaları beğe- nilmiyorsa, işçiler tabii ki sendika de- ğişrirebilir. Ancak baskı ve fehdit yo- luyla nereye kadar gidebilirler?" Munchun Madonna'tablosudaçalındı. 'Çığhk'ikind defaçalındı B Baştarafı 1. Sayfada 'Çığhk', 10 yıl önce de Norveç'te kış olimpiyatlan sırasında çalınmış ama hasar görmeden bulunmuştu. Müzede alarm olmadığı iddia ediliyor, güvenlik kameralan olsa da, maske takan hırsız- lann ldmliği bu yolla saptanamayabilir. 'Dışavurumcu' akımın öncülerinden olan sanatçı, kendi varoluşunu sorgula- dığı yapıtlanyla tanınıyor; Çığhk da bunlardan biri. Munch, sanatmın, "Ben neden diğerleri gibi değilim?", "\e- den kendi seçimim olmadığı halde dünyaya geldim'' gibı sorgulamalan- nın yansıması olduğunu söylemişti. Munch'a göre sanat, onun yaşamına bir anlam katıyordu. 'Çığük', izolasyon ve korkuyu betimlemesiyle, 'varoluşsal acının' ikonlanndan biri olarak kabul ediliyor. Alman resminin gelişim çiz- gisinin belirlenmesinde de önemli role sahip sanatçılardan biri olan Munch, 23 Ocak 1944'teyaşamıru yirirmişti. CNR Expo ev sahibi Istanbuleylülde fuara doyacak Haber Merkezi - İstanbul'daki CNR Ex- po, eylül ayı boyunca 8 fuara ev sahipliği yapacak. Iş dünyası 1-5 Eylül tarihieri arasında Yeşilköy'de Eşantiyon Fuan'nda buluşacak. Fuar, yurtiçe ve yurtdışından pek çok firmayı bir araya getirecek. CNR Expo, diş hekunlerini de ağırlayacak. 2-5 Eylül tarihieri arasında düzenlenecek 3. Uluslararası Ağız ve Diş Sağlığı Fuan'na 130 firmanın katılımı bekJeniyor. Yine 2- 5 Eylül tarihieri arasında yapılacak Ulus- lararası Mermer, Doğaltaş Urünleri ve Teknolojileri Fuan 2004 ise çevre ülkele- rin mermer ve doğaltaş konusunda Türki- ye'ye yönelmesini amaçlıyor. Sektörü de 9-12 Eylül arasında CNR Expo'daki yeri- ni alacak. Gıda 2004 Fuan'nda süt ve süt ürünlerinden dondurulmuş gıdaya, alkollü içeceklerden baharatlara kadar geniş bir ürün yelpazesine yer verilecek. Aynı gün- lerdeki 19. Uluslararası Ambalaj ve Pa- ketleme Sanayi Fuan ve 8. Uluslararası Satış Noktası Donanımlan Fuan ise Gıda 2004 Fuan'yla paralellik yaratma amacını taşıyor. CNR Expo, 21-26 Eylül tarihle- rinde ise Uluslararası Metal Işlem ve Tek- nolojileri Fuan'na evsahiplği yapacak. Fuarda en son teknolojiler sergilenecek. İdareye soruşturma• Baştarafı 1. Sayfada Ulaştırma Bakanı Binali Yıldı- nm, Karaman haklonda soruştur- ma izni vermezse Ankara Curnhu- riyet Başsavcılığı'nın bu karara karşı Danıştay'a itiraz etme hakkı bulunuyor. Pamukova'da 39 kişinin ölümü, 95 kişinin yaralanmasıyla sonuçla- nan tren kazasının ardından, CHP Izmir Milletvekjli Yılmaz Kaya, ÖDP ve Tüketici Haklan Derne- ği'nce, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, Ulaştırma Bakanı Bina- li Yıldınm ve TCDD Genel Müdü- rü Süleyman Karaman hakkında suç duyurusunda bulunulmuşru. Suç duyurulan dilekçelerinde, bi- lim adamlannın uyanlanna karşın "hiçbir bilimsel ve teknik altya- pı çalışması vapılmadan hızlan- dınlmış tren seferlerinde başlan- dığı" belirtilerek sorumJular hak- kında Türk Ceza Yasası'nın (TCY) "görevi köfüye kullanma" hük- münü içeren 240. maddesi uyann- ca dava açılması istenmişti. Hükümetin dosyası ayrı Başbakan Erdoğan ve Ulaştır- ma Bakanı Binali Yıldınm hakkın- da suç duyurusu dosyalan, Kara- man 'ın dosyasından aynlarak ilgi- li başsavcı vekılıne veriidi. Anayasanın 100. maddesine gö- re "Meclis soruşrurmasına" bağ- lı olan Başbakan ve bakanlar hak- kında soruşturma yapma yetkisı bulunmayan Başsavcılık, bazı du- rumlarda konuyu TBMM Başkan- lığı'na bir yazıyla bildirebilirken bazen de takipsizlik karan verebi- liyor. Pamukova'da meydana gelen tren kazasında aynca delillenn ka- rartıldığı, demiryolundagerekli alt- yapı oluşturulmadan ve önlem alın- madan aşın hız yaparak kazaya ne- den olunduğu, TCDD'de uzmanla- nn görevden uzaldaştınlarak AKP kadrolaşmasına gidilmesinin de ka- zada rol oynadığı iddialan dile ge- tıriliyordu. CHP'nin tren faciasına ilişkin raporunu hazırlayan grup içinde yer alan CHP Kocaelı MiIIetvekı- li Izzet Çetin, Başsavcıhğın gıri- şimınin olayda "örtbas edileme- yecek kadar derin ihmalierin varlığını" gösterdiğini kaydetti. Çetin. "AKP demokrasiye, hu- kukun üstünlüğüne inanıyorsa hem soruşturmanın sağlılclı yü- rütülebilmesi hem de konunun aydınlığa kavuşturulabilmesi için savcılığın talebine olumlu yanıt vermeli ve bakan ile genel müdür derhal görevinden çe- kilmeli" dedi. Çetin, "Burada- ki ihmalleri açığa çıkartan Tav- şancıl'dakj tren kazası da var. ATS sisteminin kurulmamış ol- ması gibi olaylar TCDD'nin teknolojiyi kullanmada geri kalmış olduğunu kanıtlıvor" diye konuşru. CHP: İsttfa etslnler CHP'li Cevdet Selvi de, siyasi kararla yapılmış bir ış ıçin siyasi bedelın ödenmesi gerektığini belır- tirken bu doğrultuda yargının rahat karar verebihnesi için Ulaştırma Bakanı ve Genel Müdürü'nün isti- fa etmesini istedi. îsyankâr, özgür ve ıııııtlıı Rockmüziğin, kapitalizmin değerlerini kabul etmeyen isyanın ifadesi olduğunu düşünenler, dünyayı mahvedenlere karşı hep birlikte rockşarkıları söylediler HATİCE TUNCER Rock müziğın, kapitalizmin de- ğerlerini kabul etmeyen isyanın ifadesi olduğunu düşünenler "Rock'n Coke"a inat "Banşa- rock Festivali"ndeydiler. Sanyer Mehmet Akif Ersoy Piknık Ala- nı'nda, susmayan silahlara, yıkım- lara, çocuklan ağlatanlara, kan akıtanlara. yoksullaştıranlara, ya- ni dünyamızı mahvedenlere karşı hep birlikte rock şarkılan söyledi- ler, dans efriler. Rockçı müzisyenler, rock din- leyıcileri ve "Küresel Banş ve Adalet KoalisyonıT'nun düzen- lediği Banşarock Festivali'ne ka- tılanlar cumartesi sabahı erken saatlerden itibaren kamp alanın- da çadırlannı kurdular. "Şnrayı rut, ipi uzat" telaşlı seslenişle- riyle, ses düzeninin son kontrol- lerini yapanlann sesleri birbirine kanştı. Yerlerde yeni hazırlanan pankartlara boyalarla son düzelt- meleryapıldı. "Bu dünya bizim. Atom santralları istemiyoruz", "Savaşa hayır" pankartlan ala- nın çevresine asıldı. Stuka grubuyla konserler başlar- ken siyah giysili, uzun saçlı, küpe- li delikanJılar, gözlerinin çevresi si- yah boyalı kızlar, sahnenin çevre- sinde toplandı. Moğollar'dan Taner Öngür festival öncesinde "Banşa- rock, rock müziğin manifestosu olacak" diyordu. Gerçekten de Ba- nşarock Festivali'nin ikincisine il- gi bu yıl geçen yıla göre arttı. He- avy metal, death metal müzik yapan genç gruplar art arda sahneye çık- tıkça alan hep birlikte kafalannı sal- layan gençlerle doldu. Popüler ol- mayan, albümleri bile bulunmayan ama rock müzikle yakından ilgile- nenlerin tanıdığı gruplar dinleyiciy- le buluşma firsatı yakaladı. 1 Eytül'de buluşma çağrısı Gece geç saatlerde sahneye çı- kan MehmetAli Alabora konuş- masına "Acelemiz var" diyerek başladı. Alabora, Necef te gün- de yaklaşık yüz kişinin öldüğünü, Filistin'de, Afganistan'da katli- amlar yaşandığını anımsatarak l Eylül Dünya Banş Günü'nde herkesi Beşiktaş Iskelesi'nde ya- pılacak "Karanlığa Karşı Mumlarımızı Yakıyoruz" eyle- mine çağırdı. Vedat Sakman. şarkılanyla fes- tivale duygu yüklerken Yolgezer, Abraxas,Anima,Çamur, Siya Si- yabend müziğin isyanım haykırdı. Gür Akad sahnedeki muhteşem Banşarock Festivali'nin ikincisine ilgi bu yıl geçen yıla göre arttı. Heavy metal, death metal müzik yapan genç gruplar art arda sahneye çıktıkça alan hep birlikte kafalannı saliavan gençlerle doldu. (Fotoğraf: VEDAT ARJK) performansınj bu yıl kaybettiğimiz Cem Karaca için yazdığı "Cem Abi" şarkısıyla tamamladı. 'Rock programda durduğu glbl durmaz' Objektif grubu sahne aldığında saatlergece 02.00'yi gösteriyordu, ama kimsenin çadıra gitmeye niye- ti yoktu. Programa uymuyordu ama festival broşüründe uyan vardı: "Bu bir rock fesrivali. rock prog- ramda durduğu gibi durmaz..." GUNDEM MUSTAFA BALBA) BOMBALI SALDIRI SONUCU KATLEDİLEN YAZARIMIZ UNUTULMADI Mumcu, doğum gününde anıldı ANKARA (Cumhuri- yet Bürosu) - Bombalı bir saldın sonucu aramızdan aynlan gazetemiz yazan Uğur Mumcu'nun 62. yaş- gününü dostlanyla birlikte mezan başında kutladık. Cebeci Asri Mezarlı- ğı"ndaki törene, Mum- cu'nun ailesi, Çankaya Be- lediye Başkanı Muzaffer Eryılmaz, Uğur Mumcu Araştırmacı Gazetecilik Vakfı üyeleri, CFIP Ankara ll Başkanı Hakkı Süha Okay ve Mumcu'nun dost- lan katıldı. Uğur Mumcu Araştırmacı Gazetecilik Vakfı YayınYönetmeni Or- han Tüleylioğlu, Mum- cu'nun 62. yaşını kutlamak ıçin gömüfü başında toplan- dıklannı söyledi. Mum- cu'nun, aydınlanma devri- mini özümsemiş, ödünsüz bir devrimci olduğunu, dü- şünce ve davraruşlannın bu değerlerden oluştuğunu an- latan Tüleylioğlu, "Mum- cu'nun eğilmeyen, bükül- meyen kalemi karanlık güçleri öfkelendiriyor, çi- leden çıkarıvordu. O, bir an olsun umutsuzluğa ka- Törene, Mumcu'nun ailesi, Çankaya Belediye Başkanı Eryılmaz, Uğur Mumcu Araştır- macı Gazetecilik Vakfı üyeleri, CHPAnkara İl Başkanı ve Mumcu'nun dostlan katıldı. pılmadı. En ön safta göre- vini üstlendi. Giderek top- lumumuzun gözü, kulağı, beyni oldu" dedi. En büyük suç: Susmak Mumcu'nun belgesiz ve bilgisiz hiçbir konu hakkın- da yazmadığını. siyaset- mafya-şerit ilişkilerini çöz- mek istediğini vurgulayan Tüleylioğlu, şugörüşleri di- le getirdi: "Ona göre çağı- mızın en büyük suçu, hak- sızlıklara. yolsuzluklara, halkın malını çalanlara, savaş kışkırtıcıbğına kar- şı çıkmayarak susmaktı. Uğur Mumcu, bu suçu iş- lemediği için öldürüldü. Yazılarıvla toplumu ay- dınlatan bir kişiye yapılan haksızlığı, bürün topluma yapılmış sayan Uğur Mumcu, kitlelere mal ol- muş bir yazardı. Ölümü ülkeyi ayağa kaldırdı. Çünkü öldürülen halkın kendisiydi; düşüncesiydi, umutlarıydı. Saldın laik- liğe, cumhuriyete, demok- rasiye, dürüst gazetecili- ğe, yurtseverliğe yönelikti. Tetiği çekenler yakalandı ama cinayeti tezgâhlayan- lara ulaşiiamadı." I Baştarafı 1. Sayfada AKP Istanbul ll Başkanı Mehmet Müezzinoğ- lu'nun geçen hafta, "Hükümette değişmesigere- ken isimler var" diye başlayan bir demeç verme- si AKP'nin iç gündemi açısından önemliydi. 28 Mart yerel seçimleri öncesinde dönemin beledi- ye başkanı Ali Müfrt Gürtuna'nın aday gösteril- meyeceği yine Müezzinoğlu'nun verdiği bir de- meçle netleşmişti. Başbakan Erdoğan söylemek istediği bazı şeyleri zaman zaman başkalanna söyletiyor. Müezzinoğlu da bunlardan biri. AKP'nin iç protokolü bildiğimiz protokol anlayış- lanndan farklı olduğu ıçin bir il başkanının hükü- met üstü olması doğal! AKP yönetiminin kendi ağzından aktarmak ge- rekirse görünüm şu: 1 - Iktidanmızın ikinci y)Unı dolduruyoruz. Artık enkaz devraldık edebiyatını topluma yutturama- yız. Toplum bize, "Iki yıl enkazla mı sürer, sen bi- zi en kaz mı sandın" der. Bu yüzden medya des- tekli "Durumumuz çokiyi" haberlerini gerçek an- lamda toplumun alt tabakalarının da hissetmesi- ni sağlamalıyız. 2- Işsizlik çok büyük sorun. Büyümeye de de- vam ediyor. Arada bir verdiğimiz, "TOBB'nın bir milyon üyesi var. Her üye bir işçi alsa sorun çözü- /ür'türünden demeçlerle komik hale geliyoruz. Bu konuda ne yapabileceğimizi bir an önce kesinleş- tirmemiz lazım. 3- Bülent Annç'ın Meclis Başkanlığı'nı yeni- den gözden geçirmek gerekiyor. Ancak Arınç'ı küstürme lüksümüz de yok. Parti içindeki denge- ler bunu gerektiriyor. Arınç da ikide bir, "Ben Er- doğan'ın ve Gü\'ün arkasında kalacağım birgö- rev kabul etmem" haberleri gönderiyor. Annç'ın karşısına daha ılımlı birini getirsek, CHP'nin de onu desteklemesini sağlasak iyi olur. Iki temel diş dayanak ~ 4- Meclis'in açılmasıyla birlikte bütün gücümü- zü AB sürecine vermeliyiz. Bu yüzden AKP'nin tar- tışma konusu olacağı hiçbir şeye ama hiçbir şe- ye girmemeliyiz. Parti tabanının istemlerinin önemli bir çoğunluğunu zaten AB kriterleri diye kabul ettiriyoruz. AB'nin Hıristiyanlıkla ilgili kimi is- temlerini de yine din özgürlüğü çerçevesine so- kup kabul ettirdik mi, onlara şöyle deriz: "Bakın, biz sizin dini konulardaki istemlerinizi kabul ettik. Siz de AKP'nin istemlerini AB'nin kri- terleri içine alıp Türkiye'ye söyleyin. Bunu yapar- sanız iç kamuoyuna, bunlan AB istiyor, biz değil, deriz. Tamam mı?" 5- Sistem üç ana ayak üzerinde oturuyor. Ya- sama, yargı, yürütme. Yasama ve yürütme işi ta- mamen bizim elimizde. önümüzdeki dönem yar- gıdaki yapı da aynı duruma gelmeli. Yargıtay Baş- kanı'nın görev süresi doluyor. Başkanın yıpratıl- ması süreci fena gitmiyor. Yargıtay'ı tümüyle bi- zimle hareket edecek çizgiye getirebilirsek sorun yok. Ancak bu zor görünüyor. Bunun yerine Ana- yasa Mahkemesi'ni öne çıkarabiliriz. Mahkeme- nin yasasını degiştiririz, üyelerini Meclis'in seçme- sini sağlanz. Görev tanımım da yenileriz. Yargı- tay'ın kimi işlevlerini buraya veririz. Böylece orta vadede önümüzde yargı engeli diye bir şey kal- maz... 6- Meslek örgütleri ve sendikaları da tümüyle kendi çizgimize getirme sürecimiz fena gitmiyor. Türk-lş'in adım adım eritilerek üyelerinin Hak-İş'e geçirilmesini tamamlamak gerek. llk operasyon- lar olumlu sonuç verdi. Meslek odalanndaki ağır- lığımızı mutlaka arttırmalıyız. Bunu yapamazsak alternatif kurumlar oluşturarak mevcut odaları ikincil hale getirmenin yollarını bulmalıyız. 7- Iktidarımızın iki temel diş dayanağı var: AB süreci ve ABD yönetimi... ABD'nin bizden istemlerini "as/rer/sfryor"zemi- nine itmemiz gerek. AB, Türkiye'den istediklerini almak için bizim iktidardan iyisini bulamaz. Bu yüzden önü ardı ne olursa olsun tam üyelik mü- zakereleri için bir tarih verecektir. Bütün hedefi- miz AB sürecinin rayında gitmesini sağlamak ol- malı. ankcum(a cumhuriyet.com.tr SÖYLESİ ATTİLÂ İLHAN 11 Aynı "Ağızlap'la, Aynı 'Tuzaklap'!.." B BaştarafıArka Sayfada "... Schlesinger'in daha sonra hatır- ladığına göre, 'bütün bu 'Komünist ol- mayan sol'u (harekete geçmeye) dür- tükleyen tezi, hepsi, Chip Bohlen, Isa- iah Berlin, Nicofas Nabakov, Averel Harriman, George Kennan hararetle desteklemiştt'. Totalrterliğe karşı en et- kili yolun Demokratik Sosyalizm oldu- ğunun farkındaydık. O dönemde, Ame- rikan diş polrb'kasında bu, kulaktan ku- lağa fısıldanan -hatta gizli- bir tema ha- line gelmişti..." (Frances Stonor Saun- ders / 'Parayı Verdi, Düdüğü Çaldı' / CIA ve Kültürel Soğuk Savaş' / s. 76-77, DK Doğan Kitap) Aydınların 'kötü pazarlığı'... (Açık lstihbarat/3."... CIA'nın Bab'da kültür hayatna el atmasının, demokra- sinin kaçınılmaz bir yanlışı olduğu dü- şüncesini destekleyen insanlann sayı- sı giderek azalıyor. Ahlak yönünden de- rin bir hayal kınklığı'ndan söz eden Andrevv Kopkind'e göre, ağızlardan düşmeyen 'açık toplum' sözü ile 'dene- tirn gerçekliği' arasındaki uçurum, hiç kimsenin düşünemediği kadar büyük- tü. Herhangi bir Amerikan kuruluşu adına yurtdışına giden herkes, şu ya da bu şekilde, dünyanın Komünizm ile Demokrasi arasında ikiye bölündüğü ve bu ikisi arasında kalmanın ihanet ol- duğu varsayımına tanık oluyordu. Mu- halifleştirme hayali devam ediyordu: CIA sosyalist soğuk savaşçılara faşist soğuk savaşçılara, siyah ve beyaz so- ğuk savaşçılara destek oluyordu. CIA harekâtlanna egemen olan açık fikirli- lik ve esneklik, bu harekâtlann önem- li üstünlükleriydi. Ama bu yalancı bir çoğulculuktu ve tam anlamıyla ayartı- cıydı..." "... astl sorun düşünsel araştırmanın doğal süreçlerine müdahale edilmiş ol- masıydı. 'Bizi en çok rahatsız eden şey' diye yazıyordu Jason Epstein, 'hükü- metin el altından parsa dağrtır gibi gö- rünmesiydi; her zaman en büyük payı, en büyükler almıyordu. Başka bürola- nn yanı sıra CIA ile Ford Vakfı, Soğuk Savaş'a karşı tavırlannın doğruluğuna göre seçilmiş bir aydınlar aparatı (ay- gıtı) oluşturmuşlar ve bunu finanse edi- yoriardı; bireysel yetenek ve başannın, ideolojiden önemli sayıldığı düşünü- len, bütün araştırmaların yerleşik inançlardan kuşku duymakla başladı- ğının kabul edildiği, terim yerindeyse, 'serbest aydınlar pazan'ndan seçmi- yorlardı bu kişileri.." "... Sonunda aydınlann ne kadar kö- tü bir pazarlık yaptıklan ortaya çıkt; herhangibir ülkenin iradesi doğrultu- sunda hareket etmek, ne sanat ya da edebiyatın, ne herhangi bir düşünce- nin, ne de insanlığın çıkannaydı..." (a.g.e.s., 440-441) lyı de 'Sistem'in, yıllar sonra tekrar, -bu defa 'Küreselleşme' ya da 'Medeniyet- lerÇatışması' ayaklanna yatarak-, aydın ve sanatçılan, aynı ağızlarla, aynı tuzak- lara düşürmesine ne demeli? Hadi bu be- zirgânlann işi diyelim, ya o tuzaklara gö- nullü gidenler, ya onlar; yıllar sonra hak- lannda yazılacak, bu türden kitaplan gör- dükçe utanmayacaklar mı?
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle