Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
U5T0S 2004 PAZARTESl CUMHURİYET SAYFA
17
Kamyon yolunda yaşam
Sadışı işlerin uzmanı Yard.
3ç Dr. Faruk Güçlü. Anado-
yciannda dolaşırken birkam-
>nji üzerindeyazan "Hostes
rar
yor" sözünden etkiten-
liş.Demiş, "8u kamyancular
ayıpar, ne eder, ne kadarça-
fir /aşama nasıl bakar?", al-
iıs' 5 ögrencisini yanına, Bo-
ı-kanbul-Ankara ve Sıvas'ta
•00omyoncuylayüzyüze gö-
üşnüş. Işte sonuçlann genel-
smesi: "Kamyoncular, genel-
'klesiyasalyapının radikal sağ
lamdındayeraimaktadır. Kam-
'onzuiann çoğunluğu meslek-
e&den, yaptıklan işten hoşnut
teğldirter. Kamyoncular; aile-
'erirden ve eşlerinden uzun sü-
re uzakta kalmalan sebebiyle
guroeti, özlemi, sevgiyi özüm-
serriş kişileroiarakkarşımıza çı-
kıyoriar. Kamyoncular, biline-
nin aksine, kaba ve görgüsüz
insanlar değildirler. Alabildiği-
ne ülke sorunlanyla ilgili ve sı-
cak kanlı bir yapı sergileyen,
toplumsalsorunlara duyartı bir
kftle olduklannt ortaya koymak-
tadırlar. Kamyoncular, kendi
gelirieriyle kıt kanaat geçine-
bilmektedirler. Sürücülerin ço-
ğunun sosyal gûvenliği olma-
dığından, emeklilikhaklannı el-
de edememektedirler. 0nun
için de çalışabildiklehyaşa ka-
dar çalışmaktadııiar. "Kısaca-
sı" diyor FarukGüçlü, "ülkemiz
karayolu taşımacılığının ağıryû-
künü taşıyan kamyoncular, bi-
rer sabır küpü halindedirter."
Bir kamyon yazısında olduğu
gibi: "Yaşamaya söziü, ölüme
nişanlıyız."
Yok sayılanlar için
(şsizlik ve kaptan
Uluslararası Çalışma örgütü
(ILO), bu yılın başında küresel
işsizliğin, ILO tarafından bugü-
ne değin kaydedilen enyüksek
işsızlik rakamına ulaştığını açık-
lamıştı. ILO'ya göre dünyadaki
işsizsayısı 185 milyon 900 bin-
di. Türkiye'deki işsiz sayısı da,
resmi rakamlara göre 2 milyon
830 bin. Yani, ILO'nun rakam-
larına oranlandığında dünya-
daki işsizlerin yüzde 1.52'si biz-
de. Prof. Or. Alpaslan Işıklı da,
çeşitli kaynaklara dayanarak
hem Türkiye hem de yerküre
üzerindeki işsizliğin daha va-
him durumageldiğini belirtiyor.
"Olkemizde işsizlik oranı, en
iyimserhesaplamalara göre da-
hiyüzde 10 dûzeyini aşmış bu-
lunuyor. Bu oranınyakın birge-
lecekte yüzde 16'ya varacağı-
nt TÜSIAD araştırmacıları da
açıklamış bulunuyorlar. Tüm
dünyadaki işsizlerin ve gizli iş-
sizlerin toplamı ise 1 milyanaş-
mıstır."
işsizlerin çığltğı kulakla du-
yulurhalegeldi. AKP iktidan ne
yapıyor peki? Recep Tayyip
Erdoğan işin kolayını buldu.
Açıkladı dabunu. Dedi ki, "Dev-
letistihdam kapısı olmayacak."
Ya ne olacak? Işsizlik soru-
nunutek başınaözel sektörçö-
zecek... Alpaslan Işıklı, Başba-
kan'ın aynı konuda "Uçak, işi-
ni bilen tecrübeli kaptanlann
elinde"dediğini de anımsatıpşu
yorumuyapıyor "Halhmz, Baş-
bakan'ın ne denli usta bir sü-
vah olduğuna çokşükürki çok
fazla birhasar olmaksızın tanık
olmuştu. Dileriz, kaptanlığı ko-
nusunda da fazla birhasarayol
açmadan durum anlaşılır..."
Medyanın ekranlannda, ekonomi
sayfalarında "toz" oldular sanki. Markaların,
limitetlerin, fonların, portföylerin arasında
yitip gittiler.
Toz mu oldular işçiler?
Abdullah Baştürk Işçi Öyküleri Ödülû'ne
katılanlara bakılırsa toz olmamışlardı,
oradaydılar, vardılar, Eray Kannca da, "Toz
Adamlar" öyküsünde tüm gerçekliğiyle
birini yazmıştı: İşim, en alt kattaki, Tonga
Dairesi' denilen bölümde. Iki kişi, yirmi-yirmi
beş kiloluk demir kapaklan birer kulpundan
tutarak yaklaşık bir buçuk metre
yüksekliğindeki, içi yaprak tütün dolu
arabalann üstüne koyuyoruz. Sonra tonga
denilen makinelehn altına itiyor; tütünler
sıkışıp bası/ınca da geri çekip balyalanmak
üzere götürüyoruz. Gün boyu yüzlerce kez
yapıyoruz bunu. Kollanmız kopuyor,
makinelerden üstümüze bulut bulut
savrulan tütün tozlan ile ilk beş dakikadan
sonra birer toz adam oluyoruz. Ağzımızı,
bumumuzu sıkıca örtmemiz de yetmiyor.
Sıkça verilen molalarda, canımız çeksin
çekmesin ayranlara yumuluyoruz. V7ne de
dönüşte zehrin sarhoşluğu yorgunlukla
birieşiyor ve servis otobüsüne biner
binmez, oturacak koltuk bulabilirsek,
uyuyup kahyoruz."
Abdullah Baştürk Işçi Öyküleri ödülü
yanşması, insansızlaştırmaya karşı bir
silkiniş. Yok saymaya dur demek için işçi
öyküleri yazmak gerek. 19 Kasım 2004'e
değin süre var: "Edebiyatçılar Derneği,
Abdullah Baştürk Işçi öyküleri ödülü,
özveren Sokak 3/8, Demirtepe/ANKARA"
Bayindıriık Bakanlığrnın üze-
rinde çalıştığı "Kentsel Dönü-
şüm Yasa"taslağı, adtyla koşut
bir hedefe mi yöneliyor? Kent-
leri mi dönüştürüyor?
Kentieri bilemeyiz, ama bir
şeyler dönüştürdüğü kesin.
TMMOB'ye göre taslak,
"kentsel dönüşüm planı ile ya-
pılaşmış alanlardayapı yoğun-
luğunu arttırarak, piyasa me-
kanizması ıçincte konut üretimi
sağlamak, bu üretimin bir tas-
mını bu bölgelerde oturanlaria
paylaşmak, diğerbölümünü de
finans kaynağı oiarak kullan-
mak" ana ilkesi üzerine oturu-
yor.
Dönüşecek olanlap
Her ne kadar taslakta "va-
tandaşın mağduriyetinin önlen-
mesi göz önünde bulundurul-
muş, imaraffı kavramınınyeret-
memesi için arsa üzerinden hak
verilmesiyoluna gidilmeyip ko-
nut verilmesi öngörülmüştür"
dense de, er»r>de sonunda "imar
affı"nayol açabilecekdüzente-
meler içeriyor. TMMOB'nin tas-
lak üzerine yaptığı çaltşmalar-
da da aynı kanı dile getiriliyor:
"Böytesi birtaslakile, ûzeriör-
tûlü oiarak da olsa, kentsel dö-
nüşüme konu olacak alanlann
nasıl ve kimin tarafından, han-
gi <5/çüWertebeliheneceğikonu-
su da belirsiz bırakılmıştır. Bu
belirsizlik, toplumda sonyıllar-
da yoğunlaşan içeriksiz, kay-
nak israfına yol açan, sosyal
boyutlanyadsıyan ve gecekon-
dulan çok katlı apartmanlara
çevirmeyi başan oiarak sunan
projelerin, kentsel dönüşüm
oiarak meşruiyet kazanmasına
yol açacaktır."
Taslağın yalnızca kaçak ko-
nutlariçin değil, özellikle kaçak
sanayi kuruluşlannın dayasal bir
statû kazanmasına yol açabile-
cek hükümler içerdiğine vurgu
yapan TMMOB, kesin bir yar-
gıyla "Bu taslak îmar affıdır"
vurgusu yapmaya gerek duyu-
yor. "Taslak, genel gerekçesin-
de yer alan açıklamalara ve
amaç maddesindeki hükumle-
re rağmen imaraffı niteliğinde
bir düzenleme oiarak algılan-
maktadır. Üstelikbu düzenleme,
süresiz bir af niteliğindedir."
Imar Yasası değişikliği için-
de değerlendirilmeküzere şim-
dilik askıya alındığını duyduğu-
muz taslak yasalaşırsa; kimler,
nasıl dönüşecekşimdiden bel-
li gibi.
ÇALIŞANLARIN
SORULARI/SORUNLARI
Y1LMAZ ŞİPAL
Sosyal GüvenlikYasaları
ve Yaş Düzeltimi
Ülkemizde, çeşitli nedenkre dayah, yaş düzeltimıne sıkça rastlan-
maktadır. Yaş düzeltimi, ancak yargı yoluyla yapılabilmektedir.
4721 sayılı Türk Medenı Kanunu'nun (Tüık Yurttaşlar Yasası) 38.
maddesı konuyla ılgilidir "Mahkeme karan olmadıkça kişisel durum
siciliıün hiçbir kavdında düzettme yapüamaz.'"
Emekli olurken yaş düzeltimi, sosyal güvenlik yasalannda önem ka-
zanmaktadır.
sa soorâki tarih mi olacakör?" sonısunun yanıtını, yasalannda araya-
lım.
5434 sayılı T.C. Emekli Sandığı Yasası'na göre:
Yaş düzeltimiyle ilgili uygulama 5434 sayılı T.C. Emekli Sandıgı Ya-
sası"nın 105. maddesinde açıklanmaktadır. T.C. Emekli Sandığı kap-
samında yer alan "iştirakçikre ait çeşitü hükümlerinin" uygulanma-
sında; emeklilik hakkı tanınanbir göreve ılkkez atanma sırasmda. "ku-
rumlara gösterikn nüfus hfl\i>
ı
et cüzdaıüarmda >unh doğum tarihk-
ri, eger 18yaşını tamamJadıktan sonra yaş düzeltitmesiyapüımş ise 18
yaşının doİdurulması tarihindeki doğum tarihleri* geçerli olmaktadu
Aynca. dul ve yetımler hakkındaki hükümlerinin uygıılanmasında da,
dul ve yetim aylıklanna veya (toptan ödemeye) hak kazaıuldığı tarih-
lerde bunlann kayıtlı bulunduklan nüfus idarelerindeki doğum tarih-
leri esas tutulur. Nürnshüviyet cüzdanlanndakı doğum tarihleri ile nü-
fus kayıtlarındaki doğum tarihleri arasında fark varsa, nüfus kayıtla-
nndakı tarih ve birden fazla nüfus kaydı bulunanlann bu kayıtlan ara-
sında fark varsa, tarıhı eski olan kayıt; sonraki kayıt idare veya kaza
mercilerinden veriknış bir karar ile yapılmış veya düzeraTmiş ise ka-
r flar nüfus kayıtlanna henüz geçirilmemiş olsa bile iştirakçiler için
Vs a karar 18 yaşın doldurulmasından evvel alınmış olmak şartıyla bu
kayıt esas olur. Ancak, doğum tarihlerinde, iştirakçiler için 18 yaşın
dokhnuhnasındansonra, dul ve yetimleriçin de aylığaveyatoptanöde-
meye istihkak tarihlennden geriye doğru bir yıl içinde yapılan düzelt-
mder" göz önüne alınmaz.
'Doğum tarihlerinde av gösterümemiş ise o yıhn temmuz avının bi-
riıtci günü; a\ yazıü, gün gösterümemiş ise o a>in birinci gûnü doğum
günü sayıhr."
506 sayüı Sosyal Sigortalar Yasası'na göre:
Yaş düzeltimi ile ilgili uygulama 506 sayüı Sosyal Sigortalar Yasa-
sı nın 120. maddesinde yer almıştır.
"(„) Malullük. yaşhhk ve ölüm sigürtalanna itişkin yaş ik ilgili hü-
kiınkrin u>gulanmasmda,sigortahlannve haksahibiçocuklaruun, (-)
bı kanuna tabi oiarak ilk defa çahşmaya başladığı tarihte nüfus kütü-
ğMMİe kayith bulunan doğum tarihleri, sigortahnın sigortaya tabi ola-
rtk ük defa çahşmaya başladığı tarihtcn sonra doğan çocuklaruun da
nifus kütüğüne ilk oiarakyazılan doğum tarihleri esas tutulur.
NüfuskavTÜanndadoğuma\ \vgünkriyaaholma>unlar 1 Temmuzda,
ooğuaı a\ı yazıh olup da günü yaah olmavanlar o ayın l'inde doğmuş
KtM KİME DUM DUMA BEHtç AK bebicak(a turk.net
OTOBÜSTEKİLER KEMAL URGEHÇ kjurgenc(q yahoo.com
HAYAT EPtK TtYATROSU MVSTAFA BiwtN hayatepikCa mynet.com
y
2)2925 sayılı Tarım tşçileri Sosyal Sigortalar Yasası'na göre:
Tanm Işçileri Sosyal Sigortalar Yasası'nda da yaş düzeltimi ile ilgi-
ı tryJiüama, 506 sayılı Sosyal Sigortalar Yasası'ndaki öngörülen uy-
çulnıa ile çakışmaktadır.
"(_) MaluBük yaşhhk ve öhun sigortalanna ilişkin >"aş üe ügiti hü-
cönierinuygulanmasmda,sigortahlannvehak sahibiçocuklaruun (_.)
w tanuna tabi oiarak ilk defa çahşmaya başladığı tarihte nüfus kütü-
jÜBİe ka\ıth bulunan doğum tarihleri. sigortaunın sigortava tabi ola-
rakilk defa çahşmaya başladığı tarihten sonra doğan çocuklaruun da
DÛfts kütüğüne ilk oiarak\aalan doğum tarihleri esas tutulur.
>üfuska>tJİann(la doğuma>vegünleri>p
azılıohnay'anlar 1 Temmuz'da,
doşım ayı yazüı olup da günü yazıh ohnayanlar o a\ın l'uıde doğmuş
saytaf "
*:) 1479 sayılı Bağ-Kur Yasası'na göre.
v
aş düzeltimi ile ilgili uygulamaya 1479 sayılı Bağ-Kur Yasası'nın
6C maddesinde yer verilmiştİT.
•Malullük. yaşhhk ve ölüm sigortalanna ihşkin yaş ile ilgili hüküm-
lern uygulanmasmda, sigortahlann ve hak sahibi çocuklaruun, sigor-
tatoun bu kanuna tabi oiarak ilk defa çahşmaya başladığı tarihte nüfus
kdtüğünde ka>rthbulunan doğumtarihkri sigortaİınınbu kanuna tabi
»brak ilk defa çahşmaya başladığı tarihten sonra doğan çocuklaruun
dbnüfus kütüğüne ilk oiarak yazdan doğum tarihleri esas tutulur.
Süfus kayıüanndadoğumayvegünleriyazıhotmayanlar 1Temmuz'da,
^ğum ayı yaah olup da günü yazıh ohnayanlar o ayın l'inde doğmuş
2926sayılıTanmda KendiAdmaveHesabmaÇahşanlarSosyal Sigor-
taiar Yasası'na göre: 2926 sayılı Tanm Bağ-Kur Yasası'nın 5. maddesi
xannca, tanmda kendi adına ve hesabına çahşanlar, "on sekizyaşmı
«ıtdurduklan tarihitakipedenyılbaşuıdan itibarensigortah sa\ ılıriar."
Özetle. sosyal güvenlik yasalannda. iştırakçi ve sigortahlann ilk
fcz çahşmaya başladığı tarihteki yaşlan geçerli. sosyal güvenlik kap-
ianına ahndıktan sonra yapılan yaş düzeltimi geçersiz sayılmaktadır.
TARİHTE BUGÜTS Mv 23 Ağustos invic.jnunitaz-tirikan.com
S0VYET-NA2I ANTLASMASII.
1933'DA SUGİJN, NAZİ ALMAUYA'S) İLE SOVYETU-R
SİRLİ6İ ARASINPA SİR SALDIRMAZIIK PAKT7 l'M-
ZALANPI. SON SIRALARpA AÇIK.ÇA GÖRÜlSN AL-
MAN GEMİ$L£M£ PGÜTİKAStNA KAISŞl,/NGİL7E-
R£ ve FKAHSA, SOVYETLGK SiHÜĞİ >L£ P'«
ANTLAÇMA YAPMAYA ÇAUÇtRKEN, HıTLER KUd-
NAZCA BİR G/e/ŞİML£ SmUN'i KAN&/RMAYI
BA$ARMIÇTt. STALİN, İNGlLTZRB VE FRANSA'YLA
ANLAŞMAkTAN YA2GEÇİP ALMANYA'NIN TEK.-
ÜFİNE yANAfH.ALMANYA 7TEMSİLCJSİ RıggEM_
TfZDP(rt£imd£.,atjakttl soldan üçüncü) İLE SOVYET-
LEA Blf^LİSl TEMSİLCİSİ MOLOTOV (O+uran), SAL-
PIRMAZLIK. MflDOELEZİYLE Bi£ÜKm, G'/ZLİ ÛlA-
RAK. POCJOMYA'NIM BÖLÛÇÜLMESİNİ PE İÇEREH
AHTIAÇMAY/ Mû&KOvA'M İM2ALA0ILAR...
ŞİŞLİ 1. ADLE MAHKEMESI'NDEN
Esas No: 2003/127
Davacı Bülent Topaktaş tarafından davalı Sevda Topaktaş aleyhüıe ikâme olunan boşanma davasında: Kurtuluş Cad. No: 67 4 Şişli
adresüıe tebligat yapılamamış. yapılan araştırmada adresi de tespit edilememiş olduğundan davalıya dava dilekçesi ve duruşma günü-
nün ilanen tebligine karar verilmiştir. Davalı Sevda Topaktaş'm duruşmarun atılı bulunduğu 07.09.2004 güBÜ saat 10.15'de mahkeme-
mızde duruşma salonunda hazır bulunması veya kendisıni bir vekılle temsil ettirmesi, mazeretsiz oiarak duruşmaya gelmediğı veya
kendismi bir vekil ile temsil ettirmediği takdirde yokluğunda cereyan eden işlemlere itiraz edemeyecekleri hususu davetiye yerine ka-
vm olmak üzere HUMK. nun 213 ve müteakip maddesi gereğince ilanen tebliğ olunur. 25.05.2004 Basın: 38045
SAGNAK
NtLGÜN CERRAHOĞLU
TekMras:Mammali irclî!'
Fallacı'nin İslamı (3):
ROMA - "Ispanya, Avrupa'nın Islamlaşmasında ki-
lit ülke" diyor Oriana Fallaci. Meğerse Cordoba Müs-
lümanlan "Endülüs'ün Islama Geri Dönüşü" adlı bir
demek kurmuş. Granada'da da "devlet içinde devlet"
yaratmışlar, kendi (şeriat)yasalan, kurumlan, hastane-
leri, mezartıklan, mezbahalan, gazeteleri ("La Hora de!
Islam-lslam Saat/"), yayınevleri, dükkânlan, bankalan,
kütüphaneleri ve(Kuran) okullan ortamında yaşıyoriar-
mış.
'AB değil, Avro-Arabistan...'
Endülüs'te - Malaga'dan Cebelitank'a; Cadiz'den, Se-
vilya'ya; Cordoba'dan Granada'ya- en güzeltoprakla-
nve evleri Suudi milyonerier, Faslılar, Körfezemirieriele
geçirmiş. Faal, etkin bir propagandayia Iberik Yanma-
dası'nı hızla Islamlaştmyorlarmış. Müslümanhğı seçen
"kadın dönmelere", doğurduklan erkek çocuk başına
"6 bin dolar" dağıtıyortarmış, tesettüre giren kadın ve
kızlara "biner dolar" veriyorlarmış.
Nisandan bu yana 11 baskı yapan Fallaci'nin "Aklın
Gücü" kitabı, "Avrupa'daki Islam korkusunu" işte böy-
le kaşıyor. "Islam burnunuzun dibinde günden güne
yayılıyor da haberimizyok!" diyor Fallaci. Başta Ispan-
ya; Islamın hızla yayıldığı ülkeleri sıralıyor. Hollanda,
Danimarka, "memum Osmanlı Imparatorluğu'nun şu-
besi Almanya"... Almanya'da "Islamcı mafya, işçiler-
den kestiği devrim vergisini, Türkiye'de Atatürk mira-
sını yok eden Islamcı pariilere akıtıyor" diyor Fallaci...
Ardından etkileyici birkaç rakam sıralıyor AB'de ("Av-
ro-Arabistan") Islam, 20 milyonu bulmuş. Müslüman-
lar son yanm yüzyıldayüzde 235 oranında artarken Hı-
ristiyanlann nüfus artış oranı yüzde 47'de kalmış...
Yaşadtklan irili ufaklı Avrupa kentlehnde her geçen
gün sahiden de başörtülü, çarşaflı kadınların çoğaldı-
ğını fıziken gören ve yaşayan "orta/ama Avnjpa//"nın,
Fallaci'nin bu satıriannı okurken gonlü daralıyor, klast-
rofobik bir kuşatılmışhk duygusuna kapılıyor. "Yayılma-
cılık Islamın ruhunda var" diyor Fallaci: "Yayılmacılık-
ta kimse on/aria yanşamaz. Istila, fetih, baş eğdirmek...
'Allah'ın çocuklan' yanlız bu sanatı biliyor..."
"Mamma li turchi! -Tannm Türkler Geliyori- dehşe-
ti dışında uygarlığa /s/amdan başka hiçbir şey kalma-
dığını" öne süren yazar, tarihi fetihlerçetelesinden son-
ra, Müslüman göçmenlerin "Avrupa çıkarmasını" an-
latırken: "Islamla hoşgörü içinde bir arada yasayabi-
leceğimizi düşünen işbihikçiler(!)" diyor, "yakılıp, yıkı-
lan kil/se ve manastırlann, ırzına geçilen rahibelerin, ha-
reme kapatılan Hmstiyan ve Yahudi kadınlann tarihini
oturup yeniden okusun/arf.."
'Uygaıiık yanlız bize kalsınl'
Fallaci'nin "işbiriikçilikle'' suçladığı kesim "solcular"
oluyor. italyan solu; Fallaci'yi muhatap almadığı için
yazar tarafından "Islamla işbirlikçilikyapmakla" suçla-
nıyor. "Antisiyonist, anti-Âmerikan, öçünücü dünyacı
sol, Islamın doğal müttefiki" diyor Fallaci: "8u uğurda
kendi laik geçmişlerini bile ayaklaraltına alarak şeriat-
çı Islamla ittifak yapıyoıiart"
"Işbiriikçilerin gûnahı" Müslüman göçmenleriçin "si-
yasi haklan" savunmalan... Müslümanîara seçimlerde
"oy hakkı" tanınmasını isteyen tüm siyasi lider ve ku-
rumlaradiş biliyorFallaci. Avrupa Parlamentosu'nun bu
yoldaki kararlannı kınıyor, komünistlereçatryor, Prodi'ye
ateş püskürüyor, "yerel seçimlerde oy hakkı öneren"
(neo- faşist kökenli) Başbakan Yardımcısı Fini'ye dahi
sövüp sayıyor.
"Batı uygaritğtnm kazanımlan olan siyasi ve demok-
ratik hakiar" Fallaci'ye göre Müslümanlaria paylaşıl-
mamalı... Batı değerleri, Batı ilkeleri, Batı'nın laikyasa-
lan "Batı'nın malı kalmalı"\ Sömürge düzenlerinde ol-
duğu gibi.. "Biz biryangın yaşryoruz!" diyeferyatedi-
yor Oriana Fallaci: "Dûnümüz, bugûnümüz, yannımız
alev a/ıyor... Avro-Arabistan bu yangını söndüremez.
Avrupa ancak (saf ve an) Avrupa kalarak yaraya mer-
hem olabilir."
"Hafızanızı şöyle bir yoklaym! Muhteşem Süley-
man'ın hedefiediği Islam Cumhuriyeti de Avrupa değil
miydi?.." diye okurlanna son bir uyan yapan yazar.
"Ge/in beni dinleyin!" diyor "Ve aklın gücüne (saf, an
Avrupa'ya) sahip çıkın..."
Fallaci'nin vasiyet gibi sunduğu "Aklın Gücü" bu
sevgili okuriar. Bunlan kanserin pençesindecebelleşen
yaşlı bir kadının hezeyanlan oiarak okumak da müm-
kün. Ancak Oriana Fallaci; Eski Kıta'yı teslim alan ye-
ni bir ırkçılığın temsilcisi, "aysbergin ucu" gerçekte. 11
Eylül'den bu yana konuya ayırdığı üç kitap ("öfke ve
Gurur", "Aklın Gücü", "Fallaci Fallaci ile Söyleşiyor")
bu yüzden peynir ekmek gibi satıyor.
Türkiye'nin aralık randevusuna 4 ay kala "Avrupa'nın
ruh hali" bu. Bilmekte yarar var.
B U L M A G A SEDATYAŞAYAA
1 2 3
SOLDAN SAĞA:
1/ Denizaltılar-
da, tanklarda,
siperlerde kul- 2
lanılan ve bir
engelin üstün-
den görmeyi
sağlayan optik
aygıt. 2/ Görü-
nüşe göre ola-
cağı sanılan... 7
Lisan. 3/Yerin- g
denoynamışbir
nesnenin düş-
memesi için konulan
destek. 4/ Seryum ele-
mentinin simgesi... Pa-
muk, yün gibi şeyleri
eğirmekte kullanılan
araç. 5/ Sürtme yoluy-
la kâğıt ya da bir baş-
ka düzgün yüzey üze-
rine aktanlan grafikka-
rakteri. 6/Konut... Bir-
leşmiş Milletler'e bağ-
h bir örgüt. 7/Türkmü-
ziğinde bir makam... On dört dizeden oluşan bir Batı
şiiri türü. 8/ Mozart'ın, Türk müziginden esinlenerek
bestelediği ilk operası... Rütbesiz asker. 9/Ortaoyunun-
dakadın rolüne çıkanerkek oyuncu... Kumaz, açıkgöz.
YUKARIDAN AŞAĞIYA:
17 Halkın kültür düzeyi en düşük kesirninin zevkleri-
ne uygun olan. U "Göl sanırdık ne zaman dalsak —
gözlerine"(F. N. Çamhbel)... Etek ucuna dogru geniş-
leyen giysi. 3/ Eski dilde bayrak... Unvan. 4/ Bir pey-
gamber... Aralıksızyinelenen ve artık düşünmeksizin
yapılan eylemlerin tümü. 5/ Sakızlı bir tür dikenli ça-
lı... Adın durum eklerinden biri. 6/ Hile, entrika. 7/
Serbest meslek adamlanm içinde toplayan resmi bir-
lik... "Umberto —": İtalyanyazar. 8/ Atasözlerine da-
yanan didaktikÇin şiiri... Piston. 9/Alüvyon... Cevheı
içinde kazılan lik eğimli galeri. ş i