Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
2 O "EMMUZ 2004 SALI CUMHURİYET SAYFA
HABERLER
ABDÜLCANBAZ TURHAN SELÇUK
T.3İATLI
İ3TAN311
HÖCA PA BMZKArUA'Yi
:•'*"•- ı .
Alaattin Çakıcı'nın kullandığı yeşil pasaportun sahibi eski MİT'çi tutuksuz yargılanacak
Faik Meralserbest kalclı• Ifadesinde Çakıcı'ya pasaportu
kendisınin vermediğini sav'unan Faik Meral,
Çakıcı'yla birlikte ASALA ve DHKPC'ye
karşı faaliyette bulundukJannı söyledi.
İstanbul Haber Senisi - Avusturya "da yakalanan
ülkücü mafya lıderi Alaattin Çakıcfnın kullandığı
yeşıl pasaportun sahibi eskı MİT gorevlısı Faik
Meral de tutuksuz yargılanmak üzere serbest
bırakıldı. Çakıcı'nın kaçışını organize edenlerden
de tutuklanan olmamıştı. istanbul Organıze Suçlar
Şube Müdürlüğü'ndekı sorgusu tamamlanan
Meral, gazetecilere göstenlmeden emniyetten
çıkanldı. Hasekı Eğitım ve Araştırma
Hastanesf nde sağlık kontrolünden geçirilen Meral,
istanbul Cumhunyet Başsavcılığı'na sevk edildi
Cumhunyet savcılan Muzaffer Yalçın ve Turan
Çolakkadı tarafindan sorgulanan Meral,
tutuklanması ıstemıyle nöbetçı mahkemeye sevk
edildi. Mahkeme ıse Meral'ı tutuksuz yargılamak
üzere serbest bıraktı. Meral. ıfadesinde Çakıcı ıle
1988 yılında tanıştığını söyledi. Ifadesinde
Çakıcı'ya pasaportu kendisınin vermediğini
savunan Meral, pasaportu, cezaevınden tahlıye
olan Çakıcfyı görmek için vıllasına gıttiği sırada
düşürmüş olabileceğını behrttı Meral, ıfadesinde,
Çakıcı'yla birlikte ASALA ve DHKP C'ye karşı
Pans'te faaliyetlerde bulunduklannı, ancak ortak
operasyonda görev almadıklannı ıfade etti.
Tutuklanan olmadı
Meral'in serbest bırakılması gözlen Çakıcı'nın
kaçışını organıze eden kışılere çevirdı. Kaçışı
organıze ettığı gerekcesıyle gorevden alınan BJK
Menajeri Sinan Engin'ın de aralannda bulunduğu
18 kişiyi sorgulandı. Ancak, bu kışilerden
hiçbinnın tutuklanmaması dıkkat çekti. Çakıcı'nın
avukatlan, Adalet Bakanlığı'nın müvekkillerinin
AMisturya'dan ıade istemıne itıraz etmeye
hazırlanıyor. Çakıcı'nın avukatlan, iadeye, adil
yargılanmama ıhtimalı ve ışkencelı sorgularda
alınan ıfadelerin, venlen kararlara dayanak
gösterilmesı ıddıalanyla karşı çıkıyor.
tstanbul Organize Suçlar Şube Müdürlüğü'ndeki sorgusu taraamlanan Faik Meral, dün sabah
Beşiktaş'talrî tstanbul Cumhunyet Başsavcıhğı'na polis kontrolünde getirüdL (Fotoğraf: AA)
TANIKOLARAK DÎNLENECEK
Yılmaz9
ın
kaderi
Çakıcı'nın
elinde
ANKARA (Cumhuriyet Biirosu) -
Eski Başbakan Mesut Yılmaz ile eski
Devlet Bakanı Güneş Taner'in
Türkbank ihalesiyle ilgilı Yüce
Divan'da sonbaharda başlayacak
yargılamasında en önemli tanık,
Avusturya'da yakalanan mafya lideri
Alaattin Çakıcı olacak. TBMM
Soruşrurma Komisyonu'nun "kaçak"
oldugu için ifadesine başvuramadığı
Çakıcı'nın Türkiye'ye iade edılmesi
durumunda tanık olarak ifadesine
başvurulmasında yasal bir engel
bulunmuyor. Türkbank ıhalesine
katılanlan. Korkmaz Yiğit Jehine
çekılmelen konusunda tehdit ettiği
belirtılen Çakıcı'nın vereceği ifade,
Yılmaz'ın "cezaevine giren ilk
başbakan" olup olmayacağında da
önemli ölçüde behrleyıcı olacak.
Yılmaz ve Taner hakkındakı Meclis
Soruşrurma Komisyonu, Türkbank
ıhalesinde "kffit" rol oynayan
Çakıcıyı, "kaçak oldugu" için
dinleyememıştı. Ancak Yüce
Dıvan'ın Türkbank ihalesi konusunda
Çakıcı'nın tanık olarak ifadesine
başvurması bekleniyor.
Finansörlüğünü mafya lideri Sedat Peker'in yaptığı grubun lideri Korkut Eken olacak
'Milli YoY Susurluk'tan geçiyor• Susurluk çetesi
davasmda 6'şar ve 4'er
vıl hapis cezasına
çarptınlan hükümlüler,
mafya lideri Sedat
Peker'in öncülüğünde
yenıden örgütleniyor.
Gnpta eski özel timciler
Ayhan Çarkın ve Ayhan
Akça da yer alıyor.
ECE\İTKnJÇ
Susurluk davasında mahkûm
olan özel timciler ve dığer sa-
ruklar "Milli Yol" adı altında
örgütleniyor. Aynı adla bır der-
gi çıkaran grubun finansörlü-
ğünü mafya lideri Sedat Peker
yapıyor. Grup, hareketegeçme
tanhı olarak da liderlik yapacak
Korkut Eken'ın tahlıye olaca-
ğı 28 Temmuz'u belirledı
Susurluk çetesi davasında
6'şar ve 4'er yıl hapis cezası-
na çarptınlan hükümlüler maf-
ya lideri Sedat Peker'in öncü-
lüğünde yeniden örgütleniyor.
Ancak bu kez yeraltında değil,
internet ve dergı yoluyla. "Mtt-
li Yol" adlı bır dergı çıkaran
grup, Peker'in www. ozturk-
ler.com adresindekı "Kııvayı
VliBrvvaler DiyorkT bölümü ve
www.milliyol.com.tr sıtelerin-
de örgütlenmeye çalışıyor.
Susurluk davasında ceza alan-
lan "sanık" değil "kahraman"
olarak rutelendiren grubun fi-
nansörlüğünü çete lideri Sedat
Peker yapıyor. MHP'den ko-
pan gençlenn ağırlıkta oldugu
grupta eskı özel timciler Ay-
han Çarkm,AyhanAkça'ın ya-
nı sıra Sıvasspor'un Başkanı
Mecnun Odyakmaz, eski futbol-
cu BülentUygun ve şarkıcı Da-
vut Güloğlu da yer alıyor.
Grubun liderlığını Susurluk
çetesinın yöneticısi olmak su-
çundan 6 yıl ağır hapis cezası-
na çarptınlan Korkut Eken ya-
pacak. Yaklaşık 2 yıl 5 aydır
cezaevınde bulunan Eken. 28
Temmuz'da tutuklu bulunduğu
Ayaş Cezaevi'nden tahliye
edilecek. Eken'in çıkışı için bü-
yük bir tören hazırlandı. Meh-
ter takımı ile karşılanacak olan
Eken'in tahliyesi "2. Ergene-
korTdanÇıkışr olarak nitelen-
dırilıyor. Eken için "Yaşayan
en büyük Türk'' sloganını kul-
lanan grup, MHP'yi, milliyet-
çıliği burjuva ıdeolojısi haline
getirmekle suçluyor. Hareket-
lerinin "Türkçü bir başkakun"
olduğunu savunan grup, çıkış-
lannı şöyle açıklıyor: "Mflfi-
yetçiliği halkla tanışüracağız.
YohunuzTürkçüduruştur.Ge-
lecekte sevinç gözyaşlanmran
Türkçe akacağma ve göğün bi-
le Türkçe gürieyeceğine inaru-
yoruz. Gün susma değil, eylem
günüdür."
ENTERNET /MEHMETSUCU [email protected]
Bıgıteknolojilerinin ve özellikle intemetin yay-
gınlaşması, bu teknolojilerin kullanımını kaçınıl-
naznale getıriyor. Ancak defalarca söylendiği
gibi tilgi teknolojilerinin erişim ve kullanımında-
<\ faxlılıklar yeni bir sosyal bölünmeye de yol
açıycr.
Aona sayısal uçurum denilen bu sosyal bö-
ünrre. ûikeier, bıreyler ve haneter ve şirketler ara-
sındi da gerçekleşebilmekte. Gelişmiş ve ge-
işmece olan ülkeler arasındaki farklar bilgi tek-
loloıs ıle birlikte sözünü ettığimiz sosyal bölün-
meydaha da derinleştiriyor. Artık bilgi teknolo-
ilerirı <ullanan ve üreten şirketler arasında da
sayısal uçurumdan söz ediiiyor. Daha da önem-
isı braylerarasında mevcutfakir-zengın, eğitim-
i-eğnnsiz, kadın-erkek. yaşlı-genç, evli- bekâr
gibi arKİılıklar, bilgi teknolojilerine sahip olma
/e bı teknolojilerin kullanımıyla birlikte daha da
parpcı tiale geliyor.
Telkeyi erken gören Birleşmiş Milletler, 1997
/ılıncabu soruna parmak basmıştı. Birleşmiş
vlıllete Kalkınma Programı (UNDP) çerçeve-
îindthazırlanan 1999yılı "InsaniGelişmişlikRa-
x>a'nda internetin enşim ve dışlanma prob-
eni a^tmasınadikkatçekılmıştı. Raporagö-
Tiipkiye Interneti Kullanmıyopre bilgi teknolojileri ekonomik gelişmede, eğı-
tim alanında, sağlıkta, kamu yönetıminde ön-
cü rol oynadıkça yoksulların, okur-yazar olma-
yanlann, kırsal kesimde yaşayanların ve Ingı-
lizce bilmeyenlerin dışlanmışlığı giderek büyü-
mekteydi. Birleşmiş Milletler 1997 Nisan'ında
şu saptamayı yapmıştı: "Bilgi ve iletişim alanın-
daki fırsatlar, kaynaklar ve erişim dağılımında
gittikçe artan bir eşitsizlik vardır. Gelişmiş ve
gelişmekte olan ülkeler arasında bilgi teknolo-
jilen ve onunla ilgili uçurum giderek büyümek-
te, bilgi yoksulluğu olarak adlandınlan bir çe-
şit yeni yoksulluk ortaya çıkmaktadır." Zaman
ne yazık ki BM'yi haklı çıkardı.
Türkiye'de de sayısal uçurumun ne aşamaya
ulaştığı, geçen hafta sonuçlan açıklanan biraraş-
tırmayla bir kez daha vurgulandı.
GFK Türkiye'nin toplam 20 büyük ili kapsa-
yan, 15 yaş ve üstünde bulunan yaklaşık 1300
kişiyle yaptığı anket sonucunda hazırladığı "In-
temet Kullanma Alışkanlığı Araştırması "na gö-
re, Türkiye'nin sadece yüzde 20'si bilaisavar
kullanıyor. Bilgisayar kullanan kesim dikkate
alındığında da bilgisayann en çok evde kullanıl-
dığı görülüyor. Bilgisayar kullananların yarısı ev-
de, yüzde 30'u ise işyerlerinde kullanıyor.
İnternetin artık bir "vazgeçilmez" oldugu gü-
nümüzde, Türkiye'de yüzde 87'lik bir oranı oluş-
turan grup, internete hiç girmiyor. Sadece yüz-
de 13'lük birgrubu oluşturan kullanıcılann yüz-
de 41.12'si evlerinde internete giriyor. İnternet
cafeler gıbi halka açık yerlerde internete girme
alışkanlığı ise yüzde 44 düzeyinde. İnternete
bağlanma sürelerine bakıldığında, Türkiye ge-
nelinde yüzde 31 'lik bir oranı oluşturan grup 1 -
2 yıldır bağlantı kurarken, yüzde 18'lik bir kesi-
min 5 yıldan uzun bir söredir internete bağlan-
dıgı görülüyor.
Türkiye genelinde en çok internet kullanım
alışkanlığı olan bölge ise yüzde 39 ile Marmara,
Güneydoğu Bölgesi'nde ise bu oran yüzde 5.
Araştırmaya göre, interneti en fazla kullanan
yaş grubu yüzde 52'lik oran ile 18-24 yaş ara-
sında. 35-44 vas amhıınria İ«SA hı ı nranm \«w.
de 7'lere düştüğü, 45 ve üstü yaş gruplanna ba-
kıldığında da yüzde 9 ile tekrar bir yükselişin ol-
duğu görülüyor.
Erkekler yüzde 73'lükoran ile interneti kadın-
lardan daha fazla kullanıyor.
İnternete haftada3-4 gün bağlananlar, toplam
kul/anıcıların yüzde 28'ini oluştururken, internet
kullanıcılanndan yüzde 23'ü haftada 1 -2 gün, yüz-
de 32'si ise her gün bağlanıyor. Türkiye gene-
linde hafta içı bağlantı süresi ise 2-3 saat.
İnternet kullanımının televizyon, gazete, rad-
yo alışkanlıklannı azaltması ise dikkat çekiyor.
Buna göre intemet kullananlann yüzde 41 'i ar-
tık TV karşısında yüzde 47 oranında daha az va-
kit geçirıyor, gazeteye ise yüzde 39 daha az za-
man ayırıyor.
İnternet kullanımı ile dergi ve radyo dinleme
alışkantıkfan ise yüzde 15 oranına geriliyor.
İntemet kullananlann yüzde 59'u ise tüm mec-
ralara eskiden oldugu gıbi zaman ayırabiliyor.
Görüldüğü gibi önceden var olan sosyal uçu-
rum, bilgi teknolojilerinin kullanımıyla birlikte
gündeme gelen sayısal uçurumla daha da bü-
DUZYAZI
ORHAN BtRGtT
Demekkî,OtuzYiGeçmiş
Dönemin başbakanı ve Kıbns Barış Harekâtı'nın
önderi Bülent Ecevit, bırkaç gün önce kendisıni
ziyaret eden Kıbnslı Mücahitler Heyeti'ne, adaya
yapılan çıkartmanın bir fetih olrnadığını, Kıbnslı
Türkleri kurtarmayı amaçladığını söylüyor. Ece-
vit'in harekâttan 30 yıl sonra bir kez daha altını çiz-
diği bu olgu, sanırım Türk Silahlı Kuvvetleri'ne,
Sampson darbesı üzerine çıkartma emrini veren
CHP-MSP koalisyon hükümetinin öteki kanadı ile
aradaki en somut farkı bir kez daha belirginleştiri-
yor. Bülent Ecevit ve bakanlan, Türklen özgürleş-
tirecek sınıriı bir harekâttan yanayken Erbakan ve
arkadaşlan fetih düşüncesindeydıler. Bu nedenle
de, özellikle ikincı harekâtın beliiîı bıryerdedurdu-
rularak Türk ve Rum kesımleri arasında sınır çizil-
mesini içlerine sindirmek istemiyorlardı.
2004 Temmuzu'nun, bundan 30 yıl öncesine gö-
re hem dünya konjonktüründe, hem de adanın ku-
zeyinde hâlâ bir devlet olma savaşımı veren Kıb-
nslı Türklerdeki yansıması, elbette Bülent Ecevit'i
bir kez daha haklı çıkarmaktadır. 20 Temmuz 1974
Harekâtı yüzünden Türkiye'yı saldırgan ve ışgalci
göstermekte ısrareden uluslararası lobiler, kuzey-
dekı tecrit politikasını kaldırmamak için yıllardan be-
ri ayak sürümekte, Kıbnslı Türklenn 24 Nisan'da AB
için yaptıkları girişimlere sırt çevirmektedirler.
Bugün, yani 20 Temmuz 2004'te KKTC yurttaş-
lannın önemli bir bölümü, kendilenni kurtaran ana-
vatana karşı, bizim kuşaklann anlayamadığı şekil-
de donuk davranma politikasını sürdürüyorlar. Dün
adada nelerin olupbittığı üstüne konuştuğum es-
kı bir dostum, 30'uncu yıl kutlamaları için hemşe-
risı oldugu Lefkoşa Beledryesi'nin, sadece tören
alanına bayrak astırdığını, kentin ötekı yerlerinde
ise bir hareket olmayışını üzülerek gözlemlediğini
söyledi. Sanınm bu gözlem beledıye seçimlerinı
CTP'lılere kazandıran başkent Lefkoşa hemşerile-
rinin önemli bir kesıminin ev ve işyerleri için de ge-
çerli olmalı.
Denktaş'ın kararı
Bugünkü törenlere katılmaJan için Abdullah
Gül ile Abdültatif Şener adada bekleniyorlar. Bu
20 Temmuz'un kendısı için son bayram töreni ol-
duğunu söyleyen Rauf Denktaş, bu açıklaması ile
önümüzdeki nisan ayında yapılacak başkanlık se-
çimlerine katılmayacağını da vurgulamak istiyor.
Cumhurbaşkanı'nın bugün yapacağı konuşma hem
bu yönü ile hem de Kıbns sorununun bugünkü du-
rumu bakım/ndan bence önem taşıyor. TSK'nin
MGK Genel Sekreten Orgeneral Şükrü Sanışık ile
temsil edileceğı törenler için Deniz Kuvvetleri'nden
bir filotilla grubu Girne'ye gelmiş, Hava Kuvvetle-
ri'nin Türk Yıldızları da, artık adadan Türk askeri-
nin çekilmesi gerektiği düşüncesinden vazgeçtiği-
ni zaman zaman ortaya koyan Başbakan Talat'ın
da bulunacağı şeref tribününün üstünden uçacak-
lar ve adadaki TSK birliklerini temsil eden tören kı-
talan da önünden geçecekler.
Talat'ın sadece adadaki Türk birliklerinin aynlma-
sı düşüncesini terk etmekle yetinmediği, 24 Nisan
oylamasında Rum dostlanndan adamakıllı kazık ye-
miş olmaktan duyduğu düş kırıklığını açıkladığını
da son demeçleri ortaya koyuyor. Birleşik bir Kıb-
ns için sıkı evetçi olan CTP Genel Başkanı, son re-
ferandumda evet demeden önce rumların kuzey-
deki komşulanna Gazimağusa limanının yöneti-
mini bırakıp Maraş'ı alma düşüncesinde ısrar et-
tiklerini anımsatıyor. Kendileri ohi'yi bastınp, Türk-
lere evet dedirttikten sonra ise, Maraş paketinin ya-
nına bir de Gazimağusa'da söz sahipliği isteme-
lerini anlayamadığını söylüyor.
KKTC Başbakanı'nın erken seçim için parlamen-
todan karar çıkartmakta güçlük çektiğı, ortağı ıle
eylül ve kasım tarihlerı arasında anlaşamadığı bili-
niyor. Ne ki, CTP-DP hükümetı de tıpkı son seçım-
deki gibi tam ortada bır oylama sonucu yüzünden
ne bütçesını çıkarabiliyor; ne de iş yapabilıyor.
Çok değil, bundan sadece altı ay önce kuzeyde
büyük umutlar dağıtan AB'li dostları ise, tıpkı ABD
gibi, adaya doğrudan uçak seferierini başlatmamak-
ta direniyor. Gazimağusa, hâlâ korsan liman sta-
tüsünde.
Eylül ya da kasımda bir erken seçimin bu bakım-
dan kuzeyin gündemınde olacağı kesın. Ama bir
erken seçimin bugünkü kaosu dağıtabilmesi, son
seçimlerde muhalefete düşen Ulusal Bırlik Partı-
si'nin, seçmen gözünde yenıden umut olabılme-
sine bağlı olduğunda, deneyimli Kıbnslı politikacı-
lann görüş birtığinde oldukları anlaşılıyor.
Kuzey Kıbnsta, bu bakımdan da anavatanda, AKP
karşısında seçenek olduğunu kanıtlayacak CHP ya
da DSP gibi partılenn dertenıp topartanması bek-
lentısinde olanları gündeme getirecek bır beklen-
tiiçindeolanlannçalışmalanna tanık olunduğusöy-
leniliyor. Bu çalışmayı yürütenler, Ulusal Biriik Par-
tisi'nin önümüzdeki seçimlerde taze kan alması
gerektiğini savunuyorlar. Taze kan için yapılan ça-
lışmanın adı "Ulusal Güçler" olarak tanımlanmış.
Bu güçlen ya UBP'den ayrılmış, ya da bugüne ka-
dareylemli politikayagirmeyerek mücadeleyi kor-
peratif kurumlarda ve derneklerde vermeyi yeğle-
miş kimseler oluşturuyormuş.
Bana Kuzey Kıbns'ın 24 Temmuz 1974'ten tam
otuz yıl sonrasının görünümünü satır başlan ile
özetleyen eski mücahit, eski politikacı dostum,
"Başbakan Erdoğan'ın Alman Şansöfyesi'nin son
açtklamalan çantasında Fransa Cumhurbaşka-
nı'nı ziyarete gitmesinin nasıl sonuçlanacağı bi-
zim için sürpriz değil. Sürprizin heyecanını Türk
ve KKTC başbakanlan birlikte paylaşmış olma-
lılar" diyor.
Otuz ytl önce adadaki soydaşlarımızın özgürlük
içinde yaşamalarını sağlamak için şehit ve gazi
olanlan, rahmet ve saygıyla anmak istiyorum.
Kuşkusuz aynı saygı, dönemin başbakanı Ece-
vit için de yinelenmeli.
Faks: 0212- 677 07 62 obirgitCae-kolay.net
KAMAN SULH HUKUK
MAHKEMESİ'NDEN
Dosya No: 2001 '195-2003716
Davacı Kamıle Karaca vs \ekılı A\ Aıap Gökalp tara-
findan da\alılar Meryem Çöklu \e arkadaşlan aleyhıne açı-
lan ortaklığın satış yolu ıle gıdenlmesı davasının yapılan
açık yargılaması sonundakı karar gereğınce.
Mülkıvetı taraflara aıt Kaman Sanuşağı Mahallesı 3585
ada 2 parsel sayılı taşınmaz üzenndekı ortaklığın gıdenlme-
sıne mahkememızın 26 12 2003 tarıh ve 2001 195.
2003 716 sayılı ılamı ıle karar venlmıştır
Davalılar Nercı>e Gökçek, Ramazan Can \e Kadriye
Can'ın adreslen meçhul olduğundan \e daha önce davetıye
ılanen teblığ edıldığınden karann da ılanen teblığıne karar
\enlerek ışbu ılanm tebhğınden rtıbaren 8 gun ıçensınde
temyız edılmedığı takdırde karann kesınleşmış sayılacağı
karar teblığı yenne geçerlı olmak üzere ılan olunur.
Basın 33044