Katalog

CUMHURfYET 20TEMMUZ2004SA1 DIŞ HABERLER dishabu/ cumhuriyet.com.tr KAVŞAK OZGEN ACAR Atı Bu Vergiler! 196D'ların başında çıkan bir ya- a , vergi sistemimize önemli deği- şklikler getirmişti. Yeni kurallardan fcıi, mıjkelleflerin bildirdikleri vergi- lain.defterdariıklann girişindehal- kn görebileceği bir yere tcpluca asılmasını öngö- rıyordu. Kimin, ne kadar vsrgi verdiğini halkın de- retlemesini sağlayacak bir sâydamlık amaçlanmıştı. G&zeteler, hangi serbest rreslek sahibi ya da ünlü iş insanının ne kadar az vergi verdiğini bu listeler- de saptayarak okurlara du- yuruyor, bu kişıler kamu- oyu önünde sergileniyor- dj. Yıllar sonra bu say- damlık sulandınldı, yalnız- ca rekor kıran kişiler ile ünlü sanatçılann vergilerı duyurulur oldu. Vergi ka- çakçılarının açıklanması hasır altı edildi. Amerika gibi kapitaliz- mn babası bir ülkede Al Capone, yasadtşı işlerin- den değil, vergi kaybı ne- deniyle "Interna! Revenue Servıce (IRS) - Iç Gelir Hızmeti (İGH)" ajanların- ca cezaevine tıkılmıştı. Çünkü orada verginın kut- sallığı, bizdeki gıbi sözde kalmıyor- du. Geçen hafta basınımıza ABD'den yansıyan iki örnegi anım- satalım: Birincisi... 67yaşındaki Geraldi- ne Williams adlı bir temizlıkçı ka- dına lotodan 426.3 milyon dolar çıktı. Kadının ödeyeceği vergi anın- da 117.6 milyon dolar olarak açık- landı. Ikincisi... Türkiye'nin yüzünü ABD'de "National Basketball As- sociatıon (NBA) - Ulusal Basketbol Birliği'nde (UBB)" güldüren Meh- HidayetTürkoğhı met Okur (Memo) ile Hidayet Tür- koğlu (Hido) başarılarından dolayı takım değıştirdiler. Hürriyet'in ha- berine göre Memo, alacağı 50 mil- yon dolann 15 milyonunu, Hido ise 40 milyonun 14 mil- yon dolannı vergi ola- rak ödeyecekJerdi. Bu vergilerıyle Türkiye rekortmenleri sırala- masında Memo, Rahmi Koç'u geride bırakıp 7., Hido ise Turgay Ciner, Suna Kıraç, Şank Tara gi- bi iş insanlarının önünde 9. olacaktı. Siz hiç Türk bası- nında, yerti ya da ya- bancı futbolcunun ya da basketçinın ödeyeceği vergiye ilişkin bir haber oku- dunuz mu? Yanılmı- yorsam vergiyi spor- cular değil kulüpler, sanal rakam üzerin- den ödüyorlar. Bu vergi ise "geçineme- diğini" söyleyen Tür- kiye Başbakanı Re- cep Tayyip Erdo- ğan'ın milletvekilı maaşından kesilen vergiden bile daha az oluyor. Erdo- ğan bugün futbolcu kalıp geçine- bilseydi daha iyi olmaz mıydı? Ga- zetelerde yeralan "astronomik" ra- kamlar sözleşmelere yansımıyor. Kulüplerın zengin yöneticileri sa- nal ile gerçek rakam arasındaki far- kı, kayıt dışı kazançlarından spor- culara ödüyorlar. Bunların kimisı "MİTBabası", kimileri de kara pa- ralarını bu yolla aklayıp kazandık- ları saygınlıkla (!) spor sayfalarında baş köşeye oturan bazı silah tüc- carları değil mi? Mehmet Okur Önce Çuvaldız! Cumhuriyet'in ilk katına çıkış mer- diveninde "çuvaldız" başlığını taşı- yan bir duyuru tahtası var. Çalışan- lar, gördükleri yanlışlıklan tahtaya astıkları yazılarladuyururiar. Bugün de şunlar yazılabilirdi: "Geçen hafta bu köşede yayım- lanan karikatürEmre Olaş'ın 'Cila- lı Taş Devri' tiplemesinden alınmış olup kaynak gösterilmemiştir, özür dileriz." • • • Pazargünü Cumhuriyet'in 8. say- fasında yer alan Amasya çıkışlı bir haberin girişi şöyle: "Yeşilırmak, ke- narındaki kireç ve kum ocakları, Amasya 'da Ferhat'ın Şirin 'e kavuş- mak için dağları delerek açtığı id- dia edilen 5 bin yıllık su kanalı yok ediliyor. MÖ 1. yüzyılda, Amasya kral kaya mezaıian yapıldığı dönemde inşa edildiği belirfenen su kanalı- nın..." Kanal beş bin yıllıksa MÖ 1. yüz- yılda yapılan nedir? Yok kanal MÖ 1. yüzyılda yapıldıysa nasıl beş bin yıllık oluyor? • • • Gazeteciliğe başladığımız yıllarda zaman zaman Istanbul'agider, Cum- huriyet Istihbarat Serws/"ndeki ar- kadaşlarla yemeğe çıkar- dık. Bu gidişlerimizden birinde Istihbarat Servi- si'nden nazik bir dost ka- zanmıştık. 6O'lı yılların başlarında istihbaratın güçlü direklerinden olan bu dost kekemeydi. Ada- na'daki yeni büroyu aç- maya da gönüllü olan Özer Öztep, çok başarı- lı bir büro şeifi oldu. Ozer ile ilgili çok öykü anlatılır. örneğin özer, Izmit'te öğ- rencilerın öldüğü körfez vapuru kazasını haber- leştirmeye gönderilir. özer, haberini derler, telefonla İstanbul'a geçerken "Ben... Ben.. "diyetekle- meye başlar. Haberi alan arkadaş, "Söyle özer, senidinlıyorum!" de- diğınde o acılı ortamda bile espn- sini patlatır: "Beni nereden tanı- dın?" Ziya Nebioğlu'nun tanık olduğu bir olayı geçen hafta pek çok mes- lektaş kendi köşesine taşıdı. Ziya, o zamanlar gazetecilerin, sanatçı- lann, ozanlann, (yeni deytmiyle) ta- kıldıkları Beyoğlu'ndaki "Kulis" ad- lı bar-lokantaya gider. Bir köşede özer, kendisi gibi kekeme olan ozan Ümit Yaşar Oğuzcan, peltek ko- nuşan bir başka ozan Özdemir Asaf'ın katıla katıla güldüklerini gö- rür. Neye güldüklerini sorar. Ista n- bul Radyosu'na konuşması düzgün "haber sunucusu" arandığına iliş- kin bir ilan üzerine birlikte başvur- muşlar. Sınav kurulu başkanı, mü- zik devlerinden Mesut Cemil'mış. önce Asaf, sonra öztep, ardından da Oğuzcan sınav kurulunun önü- ne çıkınca tüm uyeler saçlarını baş- larını yolmuşlar. Ziya, sonucu sorduğundaözer'in yanıtı, "N'olacak, torpilimiz kısa gel- di!" olmuş. Tüm Babıâli haftalarca bu olaya gülmüştü. özer, Istanbul Radyosu'na o gün giremedi, ama yıl- lar sonra Antalya Radyosu'nda ha- ber sorumlusu olarak çahşmaya başladı. Tümü de rahmetli olan bu uçlünün bugünkü TV sunucularını görünce daha başanlı olacaklarını düşünmeden kendimizi alamadık. özer'in bir başka öyküsünü Baş- yazarımız Nadir Nadi'nin ağzından dınlemiştik. Özer, başyazann kapı- sını çalarak içeri girmiş, "NadirBey! Yarım saatiniz varsa sizinle beş da- kika konuşacaktım!.." demiş. Geçen hafta bu değerli Cumhu- riyet'çiyi yitirdik. Bizim mi dikkatımiz- den kaçtı bilmiyoruz ama özer'in ölü- mü hakkında çok sevdiği ve hizmet verdiği gazetesine tek satır yansı- madı! • • • CNN haber sunucu, istanbul'un tarihi hakkında bir haber okuyor: "...Beş imparator- luğa başkentlik yapmış olan Istan- bul..." Roma, Bi- zans, Osmanlı im- paratorluklannın dı- şındakileri biz anım- sayamadık! • • • "MİTBabası" ol- duğu anlaşılan Ala- attinÇakıcı'nınVI- yana'da yakalanı- ŞJ, Doğan Hol- ding'in iki gazete- sinde 17 Tem- muz'da şöyle ve- rildi: Hürriyet: "vlyana'daemniyetmü- dürlüğünün hemen yanındaki Hil- ton Plaza Otel'ine yerleşen Çakıcı, otelin barında hiç çekinmeden otu- ruyor, (....) Syıldızlı otelde 2bin 650 Euro'luk süitte kalıyordu." Mılliyet: "Türkpolisi, adamlannın uyansıyla lüks otellerde kalmaktan vazgeçen firari mafya lideri Çakı- cı'nın izine Avusturya'daki düşük sınıflı bir otelde ulaştı." Acaba hangi gazete Doğan Hol- ding'in yayın ilkelerinin dışına çıkıp okuru yanılttı? Ayrıca, Çakıcı'nın sevgilisine gittiği haberleri ise tüm- den yalandı. Bu ilişki üç yıl önce kopmuş, sevgilisi denilen kızcağız annesi ile Bodrum'da tatildeyken boy boy resimleri ile kamuoyunda haksız yere sergilenmişti. Özer Öztep " San Fran- cisco 'Polis De- partmanındaki' olaylan 'Polis Merkezi' adlı dizide izleyeceksiniz," TRT-TV1 ". Bu kişiler irticacı (mürteci, daha doğrusu gerici)..." Bir TV açıkoturumunda ünlü bir siyasacı. " Bay-bayan tesettürlü ma- yolanmız çıkmış- tır. Small, medi- um, large, extra large (küçük, orta, geniş, fazla geniş) mayolanmtz vardır." Me- saj TV'de reklam. ". Almanca edisyonuna (bas- kısına) verdiği demeçte:" Hürri- yet, Başyazı. Elmek: [email protected] Faks: 0312. 44,2 79 90 Harekâtın yıldönümü kutlanıyor... Özkök, 'Kıbns Türkü'nün güvencesi biziz' dedi Dünyaya20 Temmuz mesajıREŞATAK4R LEFKOŞA- Türk Silahlı Kuv\-etle- ri 'nin, uluslararası anlaşmalardan kay- naklanan hakkını kullanarak gerçek- leştirdiği 20 Temmuz 1974 Banş Ha- rekâtrnın 30'uncu yılı adanın kuze- yinde parlak törenlerle kutlanıyor Gü- ney Kıbns'ta ise 15 Temmuz'da başla- yan Yunan cuntası ve Türkıye aleyhın- deki etkinlikler devam edıyor. Cumhurbaşkanı Ahmet ÎVecdet Se- zer'i temsilen Cumhurbaşkanlıgı Baş- danışmanı emekli Orgeneral NezihiÇa- kır, TBMM Başkanvekılı NevzatPak- diL, Devlet Bakanı, Başbakan Yardım- cısı Abdüllatif Şener. Dışişlen Bakanı Abdullah Gül ve Genel Kurmayı tem- silen MGK Genel Sekreten Orgeneral Şiikrii Sarnşık'ın da katıldığı kutlama- lar dün 12.00'de Cumhurbaşkanı Rauf Denktaş'ın Bayrak Radyo \e TV'sın- de yaptığı konuşma ve 21 pare top atı- şıyla başladı. Konuşmasında Banş Ha- rekâtı'nın önemıne dikkat çeken ve el- de edılen özgurlüğün korunmasını is- teyen Denktaş. "Cumhurbaşkanı ola- rak son kez 20 Temmuz'u kuduyorum" diyerek, gelecek yılki seçimlerde aday olmayacağını tekrarlamış oldu. KKTC'de her >ıl "Banş ve Ozgürlük Bayranu" adı altında gerçekleşen resmi törenlenn ilkı ise bu sabah Boğaz Şehıt- liği'nde düzenlenecek. ardından Lefko- şa Şehitliği ve merhum bder Dr. FazılKü- çük"ün kabn başında sa>gı duruşunda bu- lunulacak. Genelkurmay Başkanı Orgeneral Hfl- mi Özkök. Banş Harekâtı"nın 30. yıl- dönümü nedeniyle Denktaş'a gönder- diği mesajda. "TSK, Kıbns Türk hal- kmın güvenliğinin en güçlü tenünaü ol- nıaya de\am edecektir" ifadesinı kul- landı. Özkök. mesajında şöyle dedi' u Tarihi süreçte>aşanan bütün zortuk- lara rağmen, bugün banşı ve çözümü çok daha fazla arzula>an tarafolduğu- nu bütün dünyaya kanıtlayan KKTC'nin, Cumhurbaşkanı'nın yara- tıcı kişihği ve dira>etli önderüğinde ve Türkiye Cumhuriyeti'nin de destegh- le dünya platformunda hak ettiği yeri alacağuıa olan inancım tamdır." 'Rumlann açılım yapması gerekir' TSK'yi temsilen adaya gelen Orgene- ral Sanışık ıse, Atarürkün "\TirttaSulh, Cihanda SuDı* ılkesıni anımsatarak "Tür- kiye, 1974 öncesi adada vaşanan Kıbns Türk halkuıa \ önelik insanJık dışı meza- üm ile Rumlann Enosis ha>aline son \er- mek. huzur vegü>-en ortamınıtesisetmek amacnia, uluslararasıanlaşmalardan do- ğan garanföriük vctkiani kullanarak Ba- nş HarekâtTnı gerçekleştinniş ve halen devam eden banş ve güven ortamını sağ- lanuşur" dedi. Türkıye'nin ve KKTC'nin, son dönemde Kıbns'ta çözüm sürecıne etkın bir şekılde katıldığını ve yapılan re- ferandumda "evet" diyerek çözıim ıste- ğını ortaya koyduğunu kaydeden Sanışık, gelınen aşamada çözüm konusunda açı- lım yapması gerekenin Rum tarafı oldu- ğunu ıfade etti. Sanışık şöyle dedi. u A\Tica, referandumda Rum halkı- nın kuDannıış olduğu yüksek oranda- ki' hayır" yanıtL, adada kabcı, adil ve ya- şayabilir bir çözümün elde edilmesinin Sx dada bulunan Orgeneral Sanışık "Çözüm yönünde kesin bir irade gösteren Kıbns Türk halkını rahatlatacak tedbirleri alma, ambargolan kaldırma yönünde ilgili taraflann, verdikJeri sözler doğrultusunda gerekli iradeyi göstennelerini bekliyonız" dedi. Sanışık'ı adaya gelişinde Meclis Başkanı Fatma Ekenoğlu karşıladı. (Fotoğraf: AA) hice «)rtaşögı değerlendirmesûıi yap- manuza da neden olmaktadır. Çözüm > önünde kesin bir irade gösteren Kıb- ns Türk halkını rahatlatacak tedbirle- ri alma, ambargolan kaldırma yönün- de ilgili taraflann,verdikleri sözler doğ- rultusunda gerekli iradeyi göstennele- rini bekliyoruz." Gül: Kıbns Türkünün önü açddı Dışişlen Bakanı Gül de adaya hareke- tinden önce yaptığı açıklamada Kıbns Türklennın önünün açıldığını, bundan sonra beklentılenn karşılanmasını hiç kımsenın engelleyemeyeceğını bıldirdı. Dönemin Kara Kuvvetleri Komutanı Orgeneral Akıncı'nın anılannda önemli aynntılar saklı Yunan gemisiyle çıkarmaSERKAN DEMİRTAŞ ANKARA - Tam 30 yıl ön- ce gerçekleştırilen Kıbns Ba- nş Harekâtf nda kimi Türk as- kerlerinin Yunan gemılenyle adaya çıkarma yaptığını bılır mıyiz 0 Ya da bir Türk komu- tanının, sılahlannı bırakıp ka- çışan Rum askerlerinin esir alınmamasını, kaçmalanna göz yumulmasını ısteyecek kadar üısancı olduğunu duyduk mu? Harekâta ilışkın pek çok ya- zı yazıldı, kıtap çıkanldı: "Ay- şe tatifc çıkü" şifresinin öykü- sü, Kocatepe'nin batınlışı. . Kıbns Türk halkının kadennı, Türk dış pohtikasmın seynni değişrıren Kıbns Banş Hare- kâtı'nın perde gensinde kal- mış, aynntı gibi görünen, ancak biro kadarönemli yanlan da bu- lunuyor. Bunlardan bazılan, dö- nemın Kara Ku\%etleri Komu- tanı Orgeneral EşrefAkma'nın anılannda gızlı. 1990 yılmda yaşama veda eden Orgeneral Eşref Akıncı 'nın daha önce ya- yımlanmamış anılannı oğlu, eskı gazeteci Aclan Akıncı, Cumhurivet ıçın derledı: Yunaıi gemileri: Banş 1990'da yaşama veda eden Orgeneral Akıncı'nın daha önce yayımlanmamış anılannı oğlu, eski gazeteci Aclan Akıncı, Cumhuriyet içın derledi Orgeneral Akıncı, şu emri gönderiyordu: "Bırakın kaçsınlar, mürnkün olduğunca esir almayın!" Rum askerlerinin özellikle Beşparmak mevzilerinde mühimmatlannı bırakmalan, Türk birliklerinin lojistik destek sağlamalan açısından da yararlı oldu. Harekâtı'nın en önemli kısmı denızden yapılacak amfıbık çıkarmaydı. Ancak Türk Sı- lahlı Kuv-vetleri'nde çıkarma yapacak yeterlı sayıda gemı yoktu. Bu durum. adaya çıkan Türk asken sayısının az olma- sına ve Rum tarafından güçlü bir dıreniş olması durumunda tüm harekâtın başansma mal olabilirdı Bu sorunu aşmak içın çok ilginç bir yol bulun- du: Mersın Lımanı'nda Yuna- nistan bandıralı iki adet yük gemısi bulunuyordu. TSK bu gemilere hemen el koydu ve ge- miler suni gübreyle yüklü ol- duğu halde Mersin'den Kıb- ns'a asker çıkanldı. Böylece Yunanıstan, tamamen karşı ol- duğu harekâta. dolaylı da ol- sa katkı sağlamış oluyordu. Koiayca ilerlediler Tüm ada alınabilirdi: Banş Harekâtı sırasında en bü- yvk şaşkınlık. Rum ordusunun hemen hemen hiç dırenç gös- termemesı oldu. Türk asken ılerlerken sa^aşacak düşman bulamıyordu. Bu nedenle de adanın ıçlerine doğru koiayca ılerledi TSK. Bu 7leriemeyle çok kısa bir süre içınde adanın tümü ele geçirilebilirdi. 'Bırakın kaçsınlar": DÜŞ- manın zayıf oluşu. fazla dırenç göstermemesi nedeniyle hızla ilerieyen Türk birlikleri, Rum halkıyla daha çok ve sık karşı karşıya kaldılar. Orgeneral Akın- cı, bu durum karşısında tüm bır- lıklere şu emn gönderdı: "Bıra- kın kaçsınlar, mümkün oldu- ğunca esir almajin!" Rum as- kerlerinin özellıkle Beşparmak mevzilennde mühimmatlannı da bırakmalan, Türk birlikleri- nin lojistik destek sağlamalan açısından da yararlı oldu.. Hemşeri dayamşma- Sl: Harekât sırasında Türk as- kennın ve toplumunun kişilik yapısuu ortaya koyan görüntü- ler de ortaya çıktı. Askerlerin helıkopterlerle se\ kının yaşan- dığı Sıhfke'de değişık bu" du- rum göze çarpıyor: Augusta- Bell helikopterlen 14 kjşi ta- şıyabılıyor. Ama bazı helikop- terlerde 9-10 kişı. dığerlerin- deyse neredeyse 20 kışı bir he- likoptere bınmeye çalışıyor. Neden şu: Hemşenler aynı helıkoptere bınmeye çalışıyor; "Beraber gidelim ki orada başınuza bir şey gelirse hem- şenler birbirimize yardımcı oluruz". Orgeneral AJancrnın bunun üzenne saptaması şöyle: "Bizim Mehmetçik. tstiİdal Savaşı'ndan bu yana hiç değiş- menüş_." Augusta-Bell'in per- fOrmanSI: TSK'nm 1960'h yıllann başında aldığı Italyan Augusta-Bell hehkopterler harekârta büyük rol oynadı. 10- 12 yaşlan arasındaki 80 helıkop- terden hiçbirinin arızalan maması, yan yolda kalmaması, harekât sırasında gerekli sev- kıyatın başanyla gerçekleştiril- mesını de sağladı. YEĞENİ MUSA^YI GÖREVDEN ALDI Arafat'tan geri adım Dış Haberler Servisi - Fılistin De\ let Başkanı Yaser Arafat pro- testolar ve ıstihbarat bürolanna dü- zenlenen baskınlar üzenne geri adım atarak cumartesi günü Fı- listin güvenlik şefi olarak atadı- ğı yeğeni Musa Arafat'ı dün gö- revden aldı. Filistinli silahlı militanlar önce- ki gece, adı birçok yolsuzluk ola- yına kanşmış olan Musa Arafat'ın görevden alnıması içm Gazze'de- ki Refah Mülteci Kampı'nda bu- lunan istıhbarat bürosuna silahlı saldın gerçekleştirdiler. Mihtanlar- la kampın güvenlik görevlileri ara- sında çıkan çatışmada 3 kişi yara- landı. Onlarca maskeli militan da Musa Arafat'ın Nusseriye Mülte- ci Kampı'ndaki karargâhına yü- rüyerek "Musa Arafat'a hayır, re- forma evef sloganlan attı. Gazze kentindeyse Musa Ara- fntvanlılnn «nkflHarrla Pnstenler düzenlediler ve havaya ateş açtı- lar. Göstenciler. "Seni kanımız- la, canımızla koruyacağız" slo- ganlan attılar. Mecidi görevine döndü Filistın lideri .\rafat'uı, gergin- liğin azalmaması üzenne Musa Arafat'ı görevden aldığı \ e yenne, geçen hafta kendısuıın emny le gö- rev den aynlan Tuğgeneral Abdür- rezzakMeddi'yı atadığı açıklandı Mecidi, "Sayın ArafaLbendenye- niden göreve dönmemi istcdi" de- di. Filistın lıden. yeğenimn tüm Filistın topraklan yenne yalnızca Gazze Şendı'ndeki güvenlıkten sorumlu olacağını bildırdı. Filistın'de peş peşe gelen kaçır- ma eylemlerinin ardından dığer üst düzey gÜN'enlik yetkilılen ve Başbakan Ahmed Kurej' öncekı gün ıstıfa ermiş, Filistın lıden Ara- fat bu istıfalan kabul etmemiştı. s Darfur'da kitlesel tecavüz Uluslararası Af Örgütü, Sudan'uı Darfur bölgesinde, Cancavid nıUisIerinin, Afrikah kabileleri bölgeden kovmak için, kadınlara ve kız çocuklaruıa yönelik sistematik olarak tecavüz ve işkence uyguladığuu iieri sürdü. Örgüt, 8 vaşındakikız çocuklanndan 80 >aşmdakilere kadar, çok sayıda kadının tecavüze uğradığma dikkat çekti. Tecavüze uğrayan kadnüar da dünvanın bir an önce harekete geçmesini istediler. (Fotoğraf: AP) a