Katalog

S/TA CUMHURİYET 20 TEMMUZ 2004 SALI HABERLER »ÜNY4DABUGÜN •U StRMEN Bınlar Ahmak mı? toksa Sahtekâr mı? Tahs.il desen var, tiil desen biliyoriar, heryere gi- <ji hedcesle konüşma imkânına sahipler, eee o za- rnn burlar ahmak mı, yoksa sahtekâr mı? ürkiye'deki gazete okuru ile TV izleyicisinin ka- fanda bu soru ne zaman biçimlenecek? "ürk gazete okuru ile TV ızleyicisinin büyük ço- ğuluğu, ıç açıa habetier, afyonlayıa programlar. ger- çgi yartsıtmayan yorjmlarla uyutuluyor sürekli ola- ra. Serçeği kafamıza kakrnak işlevini ise elin kefere- sı jetiriyor yerine. iu seier de öyle oldu. «Jmanya Başbakanı Gerhard Schröder, Türki- yeye, şartlan yennegetirdiği anlaşılırsa koşullu mü- zaere tarihi verileceğini, müzakere sürecinin ise ç<x uzun sürebileceğinı açıkladı, geçen hafta so- nuıda. Kçıklama yapdıryapılmaz da kıyamet koptu Tür- krçe'de. Sözcükter tamı tamına kullanılmasa da genelde ycrumlarAlman Başbakanı'nın ikiyüzlü, yalancı, kal- le; olduğu, uzun suredir bizi kandırdığı noktalanna ocaklandı. Dysa esen yel. uçan kuş, tik tak eden saat, yürü- yen, esen, uçan, hareket halinde olan her şey, Tür- kiye'nin adaylığının kolay olmayacağını, tarih veril- m«sinin koşullara bağlanacağını, müzakerelerin uzjn süreceğini söylüyondu bizlere. • • • 0 zaman gerçeklerle yüzleşince, bu kandınlmış- lıkduygusu nereden çıkıyor? Türkkamuoyukandınlıyor mu? Evet isekimterta- raından?.. Drtadabir kandınlmışlık olduğu kesin, amabu Av- ruDalılardan kaynaklanmıyor. Söz konusu olan, Tirk'ün Türk'ü kandırmasıdır. Evet, gerçi birçok Avrupalı politikacı, "Kopenhag krterlerini yerine getirdiğiniz zaman AB sıze mü- zakere tarihi verecek" dedi. ^ma eğri oturup doğru konuşalım; hangi izan sa- hibi, Türkiye'nin Kopenhag kriterlerini tam olarak ye- rire getirdiğıni söyleyebilir ki?.. Bir kısım yasal düzenleme yapılıyor, bu da doğ- ru. Ama Türkiye bugünkü eğitim düzeyi, bugünkü işsiz ordusu, işe yaramaz diplomalılan, kadınının toplum içindeki konumu, hâlâ üretkenlikte ve yatı- nmda geri kalmış olan ekonomisi, insani kalkınma sıralamasındaki 88. yeri, Mustafa Bayram ve oğ- lu Hecer Bayram ile llhan Arslan (bombacılıktan tutuklanıp afla kurtulan AKP'li milletvekili) örneğin- de somutlasmış yozlaşmış politikası ile Kopenhag kriterlerini yerine getirmiş ülke olarak tanımlanabi- lirmi? Bütün bunlara karşın kâğrt üzerinde de olsa kri- terleri yerine getirme çabasının, hiç değilse koşul- suz müzakere tarihi verilmeşine yetmesi gerektiği, zaten koşullann yerine getirilebilip getirilemeyece- ğinin o süreçte belli olacağı da ileri sürülebilir. ••• Pekiyi de bu savı ileri sürenler, Avrupa ülkeleri ka- muoylannınTürkiye konusunda nedüşündüğünü hiç bilmiyorlar mı? Birçok, pardon birçok değil bir kısım gazeteci, ya- zar, profesör, uzman, aylardır, hatta yıllardır, Avru- pa'daki havayı yansıtıp "Buniar bizi almaya niyetli değiller" diye yazmıyor mu? Bu görüşler, gerekçeleri ve kanıtlanyla anlatılıp açıklanmadı mı? Ama bu gerçekleri açıklayanlar azınlıkta kalıyor- lar. Kartel medyasının, olayı habere dönüştürmek- ten ve olaylann ardındaki gerçeği göstermekten zi- yade, habeıi ve gerçeği paraya dönüştürme peşin- deki fınldak yıldızlan, bu görüşleri dile getirenleri "Avnıpadüşmanı", "demokrası karştti", "statüko- cu dinozor" olarak nitelemediler mi? Banka hortumculan ve hayali ihracatçılann tala- nı karşısında eit böğründe kalmışolan kamuoyu, şim- di de umut hortumculannın hayali iyimserlik satıcı- lanna kanmak durumunda kaldı. Buniar umut sömürüsünü nakde tahvil ederek kamuoyunu kandırdılar ve kamuoyu sömürulen umutlan, hortumlanan aklıyia bu durumda kalma- ya devam ettiği sürece daha çok aldatlacaktır. Schröder'e kızmayın! Bizi elin keferesi değil, bizimkileraldatıyor.Türk'ün Türk'ü aldatmasıdır söz konusu olan. Allah Türk'ün çoğunluğuna akıl vermediği süre- ce, sürecek bu oyun! Kimseye kızma vatandaş! Aynaya bak! Kendin- de ara kusuru! Özpolaftan soru önergesi: 'Yenibir Çernobü'le karşı karşıya mtyız?' Habo-Maten-CHP îstanbul Milletvekili Mehnıet Ali Özpolat, Afşin-Elbistan Termik Santralı ile ilgili olarak Başbakan Recep Tay- yip Erdoğan tarafindân yanıtlanması istemiyle TBMM Başkanlığı'na bir soru önergesi verdi. Elbistan Belediye Başkanı'nın. termik santrahn fıltre sistemi- nin sağlıklı çahşmama- sınedeniyle yöre halkı- nın sağhğının ve böl- gede tanmın ciddi teh- dit altında bulunduğu, çevre kirliliğinin gide- rek arttığı yolundaki sözlerini aramsatan Öz- polat, önergesinde şu sorulan gündeme ge- tirdi: "Bölge insarunın ve bir termiktehüke altın- da olduğu, hükümetiniz tarafindân daha önce- den biüniyor muydu? Kanservakalarmdayo- ğun aröşgöziendiğiyo- hındakiÇukurovaÜni- versiteaveAnkaraOn- kolojiHastanesirapor- lanndan haberdar nu- sınız? Santrahn A üni- tesinin yol açüğı sorun- lar çözülmeden, B üni- tesinin de\Teye sokıü- masuun halk sağhğına yönetiktehdidi artüra- cağıöngörülemedi mi? Tüm bu bilgilere sahip ohınduğu halde önlem almamak, halkın sağb- gı ile oynamakanlamı- na gehnhor mu? Yeni bir Çernobil'le karşı karşıya mıyız? Bölge incelemeye ahnacak Kurultaya 5 gün kala partinin ağır toplan da destekledikleri adayı yüksek sesle dile getirmeye başladılar DSP'de saflarneûeşiyorANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - DSP'de kurultayyaklaşırken saflar net- leşiyor. *DSP îktidar HareketT aday çıkarmama karan alırken Erdoğan Toprak. "tüm adaylara eşit mesafede bulunduklannT söyledi. DSP Genel Saymanı MecitŞekercioğlu. adaylardan Şükrü Sina Gürel'e destek verirken eskı millervekillerinden Tahir K5se, Zeki Sezer'i desteklediğini bildirdi. Kurultay öncesinde DSP Genel Baş- kanı Bülent Ecevit'in ada>ı Sezer ile Şükrü Sına Gürel, Atflh Mutman,Ay- dın Tümen ve Levent Ozer genel baş- kanlıkyanşınahazırlanıyor. Adaylann ekıpleri de netleşiyor. Orgütün eski ba- kanlardan Melda Bayer'e teslim edi- leceği haberleriyayılırken Sezer, "Ha- berleriokuj'orum.Bengendbaşkanola- rak gerekeni\-aparun, örgütlenmejien iyi \apacak sistemi kuranm. Baa ar- kadaşlar gibi paye dağıtmam" dedı. • Genel Sayman Mecit Şekercioğlu, Şükrü Sina Gürel'e destek verirken eski Bakan Tahir Köse ise Zeki Sezer'i desteklediğini bildirdi. îçinde Zekeriya Temizel, Erdoğan Toprak, Ali Arabacı gibi isimlerin yer aldığı "DSP îktidar Hareketi' aday çıkarmazken herkese eşit mesafede olduğunu açıkladı. 9 il başkanı ise Sezer'i destekleyeceklerini açıkladı. Şekercioğlu, adaylardan Gürel'e des- tek \eriyor. Şekercioğlu, bu destek kapsarrunda yurt gezilerine de çıkıyor. Genel Başkan Yardımcısı Tayfun içB ise,parti meclisinde görev almak iste- mediği mesajını veriyor. tçinde Zekeriya Temizel, Erdoğan Toprak, ABArabacıgibi isimlerin yer aldığı "DSP tktidar Hareketi" aday çıkarmama karan aldı. Toprak, "Tüm adaylara eşit mesafedeviz. Bu aşama- da adayçıkanbnasınıdoğru bulmuyo- ruz" diye konuştu. Bu grupta yer alan bazı eskı bakan ve milletvekillennın kurultaya katılma- yacağı öğrenildı. Bu grubun açıkla- masınnı altında adı yer alan, ancak da- ha sonra imza koymadığını bildiren eski bakanlardan Tahir Köse ise Sezer'i desteklediğini açıkladı. 'Türkiye için dönüm noktası' Bu arada, genel başkan adaylan da yurt gezileri kapsamında partililerle buluşuyor. Gürel dün Kırşehirve Kay- sen'de partililerle bir araya geldi. Gü- rel konuşmalannda, genel kurulun ya- pılacağı 25 Temmuz tanhinin sadece DSP içın değil, Türkiye için de dö- nüm noktası olacağını söyledi. Kemal Deniş'in CHP'den aynlarak AKP'ye geçeceği yolunda söylentilerin olduğu hatırlatılan Gürel şunlan söyledi: tt Derviş AKP'ye yakışır. Kendisinin Türldye'ye hangi amaçla geldiği zaten bellrydi. Bu amaçlardan biri Türki- ye'nin kısa \-adeli borçlannın tahsilaü görevijdL Diğerbir amacı da, Türksi- yasetinidejenereetmemis>onuydu.Sa- nınm. bu misyonlannı başanyla de- vam ettirdiğini bugün de gösteriyor." Atilla Mutman da dün partisinin Îs- tanbul il merkezf nde basın toplantısı düzenledı. Proje ve programlannı an- latanMutman, bazıbölgelerdela ilbaş- kanlanrun, genel merkezı destekleye- cekleri yönündeki açıklamalannı eleş- tirdı. Mutman, bu açıklamalar ile "ku- rultay deiegelerinin oylanipotekaltın- daymış" gibi davranıİdığını belırterek "Eğer ö\1e oka>dı 81 iide 81 kurulta> detegesiolurdu. O\sa şimdi964 detege var. Ve hiçbirinin o>u ipotekalbndade- ğü" dıye konuştu. Adaylardan Gürel, kurultay öncesi son günlerde Kahramanmaraş, Gazi- antep. Antalya, Adana, Mersin ve İs- tanbul gezilennı gerçekleştirecek. Ze- ki Sezer ise son günleri Ankara'da lis- te çalışmalanyla geçirecek. İl başkanları Sezer' dedi DSP Art\ ın. Trabzon, Gıresun, Gü- müşhane, Ordu, Samsun. Bayburt Kars ve Ardahan il başkanlan yaptıklan ba- sın açıklamasıyla Zeki Sezer'i destek- lerini bildirdiler. Teziç, doçent vekillere kolay profesörlük tanıyan yasanın amacından saptığını söyledi Son daldka layağuıa tepld• YOK Başkanı Prof. Dr. Teziç, hükümetin Meclis'in son çalışma gününde genel kuruldan geçirdiği tasanya tepki gösterdi. Prof. Dr. Teziç, "Milletvekillerinin böyle kolaycı bir mekanizmayla profesörlük unvanına talip olacaklannı sanmıyorum" diye konuştu. .\NKARA (Cumhuri- yet Bürosu) - YÖK Baş- kanı Prof. Dr. ErdoğanTe- ziç, AKP'nin önerisiyle TBMM'dengeçirilen, do- çentolanmilletvekillerinin profesör olmak için 5 yıl- lık bekleme sürelerıni TBMM görevlerini yürü- türken tamamlamalanna olanaktanıyan yasaya tep- ki gösterdi. YÖK Başkanı Prof. Dr. Teziç, "yasama işleminin kanıu yararı amacıyla >a- püacağuu" vurgulayarak u Başka bir amaçla >apı- lırsa burada yetki sapûr- ması dediğimiz husus or- taya çıkar. Vani amacın saptınlması olur" dedi. Kamu yaranndan başka bir amaçla yapılan yasala- nn bugüne kadar Anaya- sa Mahkemesi tarafindân iptal edildiğini anımsatan Teziç şöyle devam etti: "Buradaikişe.ibirbirin- den avırmaklazım.Akade- mik hayatta doçentlerin profesör olmalan için ön- görüknsüre,sakakademik faalh^deriyapabihnesiiçin belli sayıda makale, semi- nerler,tezyönetimiakade- mik sürecin içinde verim- Bçahşmalaryapdmasıiçin öngörülmüş süredir. Ama- cı tamamen bilimsel çahş- malarla sınıriı bir süredir. Bu,işin niteüğinegöre5,6, 7senede olabiBr.Oysa par- lamentertik tamamen si- yasi bir faaliyettir. Akade- mik faaliyetie siyasi faatt- yeti ayıu hedefte birleştir- mek, birbiriylebağdaşma- yacak iki ayn faaliyet ala- rudır." Anayasanın yerle- şik kararlanna bakıldığın- da böylebirdüzenlemenin anayasaya uygun olmadı- ğının görüleceğini belir- ten Teziç. milleU'ekilleri- nin de bu düzenlemeden etik olarak yararlanmak istemeyeceklerini düşün- düğünü söyledi. Doçent vekUler Hükümetin "son daki- ka kıyağı'' olarak nitelen- dirilentasansının yasalaş- ması durumunda Başba- kan Yardımcısı AbdüUatif Şener, Dışişlerı Bakanı AbduBahGüive Milh Eği- tim Bakanı Hüseyin Çe- Bk'ın yam sıra 11 millet- vekili de düzenlemeden yararlanabilecek. Mec- lis'teki doçent unvanlı mil- letvekilleri şunlar: AKP Genel Başkan Yar- dımcısı Murat Mercan. AKP îstanbul Milletveki- li Gülseren Topuz. AKP Konya Milletvekili Halfl Üriin, AKP Manisa Mil- letvekili Mehmet Çerçi, AKP Erzurum MilleUe- kilı ÖmerÖzyılmaz, AKP Ankara Milletvekili Mus- tafa Tuna, AKP Afyon Milletvekili Sait Açba. AKP tstanbul Milletveki- li Zeynep Karataan Uslu. CHP Genel Başkanı Deniz BaykaL CHP îstanbul Mil- letvekih KMnalDerviş, Ba- ğımsız Ülkü Gökalp Günev. Pofisin gözahma almakistediğiknmasarılarakbırakmakistemey^n anne de gözahma ahndL (Fotoğraf: AA) Copyokj tekme tokat var DEHAP'lı kadınlann protestosunda AB'nin 'polisin kitlesel gösterilerde coplarla aşın şiddet kullandığı' uyansı dikkate abndı! DÎYARBAKIR/İSTANBUL (Cumhuriyet) - Abdullah Ocalan'a tecrit uygulandığı iddiasıyla Diyarbakır'da oturma eylemi yapmak isteyen DEHAPTılara müdahale eden polis 40 tan fazla kişiyi gözaltma aldı. DEHAP îstanbul İl Örgütü de parti çahşanlanna yönelik baskı ve engelle- meleri dün il örgütünde düzenledikleri basın açık- laması ile protesto etti. DEHAP Diyarbakır îl Kadm Kollan üyesi 100 kişi dün saat 11.00 sıralannda Öcalan'm, avukat- lanyla görüştürülmeyerek tecrit uygulandığmı öne sürerek oturma eylemi yapmak istedi. Ofis Ekin- ciler Caddesi'ndeki bir işhanı önünde toplanan DEHAP'hlar ile polisler arasında tartışma yaşan- dı. DEHAP Kadın Kollan Başkanı Ezgi Dursun, basın açıklaması yapıp 20 dakikalık oturma pro- testosunun ardmdan dağılacaklarmı belirtmesi de polisin müdahalesini engellemedi. Tekme tokat- larlakalabalığın arasına giren çevik kuv^vet,kadın- lan saçlanndan çekerek polis aracma bindirdi. Müdahale surasında AB'nin polisin, kitlesel gös- terilerde coplarla aşın şiddet kullandığı şeklinde- ki uyansının dikkate alındığı gözlenirken gözaltı- na alınanlann sayısının 40'ı geçtiği belirtildi. Sami Evren KESK genel af istedi • EskiDEP milletvekilleriyle yemekte bir araya gelen KESK Başkanı Evren, "Türkiye'nin en önemli sorunu ve kanayan yarasf'nın Kürt sorunu olduğunu söyledi. ANKARA (Cumhuri- yet Bürosu) - KESK Ge- nel Başkanı Sami Evren, hiçbir Türk askeri ya da Kürt gencinin ölmesini istemediklerini belirtir- ken çözümün genel af ol- duğunu sa\nndu. Evren. kapatılan DEP'in eskı milletvekil- leri LeybZana,HatipDk- kve OrhanDoğan'a, Me- rit Altınel Oteli'nde öğle yemeği verdi. Yemeğin amacını, eski milletvekil- lerine "geçmişolsun'' de- mek ve sohbet etmek ola- rak açıklayan Evren, Tür- kiye'de ciddi demokrasi sorunu bulunduğunu söy- ledi. Demokrasinin, bü- tün bireylerin vazgeçe- meyeceği olgulardan bi- ri olduğuna işaret eden Evren, demokrasinin ol- madığı toplumlarda en fazla zararı yoksul ve emekçılerin gördüğünü kaydetti. E\Ten, "Bu ye- mek genel bir siyasi af ve sSahlannbırakıbnasıiçm, banş ortanunın korun- masıiçin önemli bir adım ohır" dedi. "Türkiye'nmen önem- li sorunu ve kanayan ya- rasrnın Kürt sorunu ol- duğunu savlayan Evrerv "İçindengeçtigimizsüreç, yenidençaoşmalann baş- ladığubaşlayacağı,şiddet ortamımn yeniden yay- gmlaşnğıbir süreç. Buna sessiz kalamayız" görü- şünü dile getirdi. IR NOKTASI /ORAL ÇALIŞLAR [email protected] Izmir Milletvekili ve CHP TBMM Grup Başkanvekili Avukat Kemal Anadol, Başbakan Tayyip Erdoğan tarafından yazılı olarak cevaplandıni- mak üzere bir soru önergesi verdi. Bugüne kadar Çakıcı konusunda or- taya çıkmtş gerçeklerden yola çıka- rak sorulan bu sorular aslında içinde bulunduğumuz devlet-çete sorusuna cevaplar anyor. Cevaplandığında birçok karanlık noktayı aydınlatacak bu sorulan ye- rımin elverdiği ölçüde sizinle paylaş- mak istiyorum. Bu sorulara cevap ve- rilmese de yine önemli ipuçlan içeri- yor. Işte Kemal Anadol'un Başbakan Erdoğan'a sorulan. "...Alaattin Çakıcı 1998 yılında Fransa'da elegeçirildiğinde, üzerin- den kırmızı pasaport çıkmış ve bunu MİT Dış Operasyonlardan Sorumlu eski Daire Başkanı ve o tarihte Pe- kin'de MİT görevlisi olan Yavuz Ataç'/fi temin ettiği ortaya çıkmış- tır... YavuzAtaçhakkında şimdiyeka- dar ne işlem yapılmıştır? Idari işlem Kemal Anadorun Çakıcı Sorulan... yapı/dıysa sonucu ne olmuştur? Hak- kında hangi mahkemede dava açıl- mıştır, dava sonucu ne olmuştur? Olay yargıya intikal etmemişse se- bebi nedir? Olayı yargıya intikal et- tirmeyen sorumlularkimlerdir, hak\a- nnda hangi işlem yapılmıştır?" "... Alaattin Çakıcı'nın Talip Çiftçi adına T.C. Düsseldorf Başkonsolos- luğu'ndan 23 Haziran 1992'de aldığı ve 7 Temmuz 1996'ya kadar geçerli olan 2994/92 sayılı.... pasaportla de- falarca Macaristan, Romanya veTür- kiye'ye giriş çıkış yaptığı doğru mu- dur? Doğru ise, yasadışı bir eylemle devlet adına bu sahte pasaportu dü- zenleyen kamu görevlileri kimlerdir, haklannda, idare veyargı yoluyla han- gi işlem yaptlmıştr, sonuçlan ne olmuş- tur? Herhangi bir işlem yapılmadıysa, yapmayan ve yaptırmayan sorumlu kamu görevlileri kimlerdir, haklannda ne gibi idari ve yargısal işlem yapıl- mıştır?" "...Çakıcı'nın, Türkiye'den kaçma- dan birgün önce Izmir'de emekli MİT mensubu Faik Meral'/e buluştuğu doğru mudur?.. 27 Mayıs 2002 tari- hinden bu yana yasadışı eylemlehni sürdüren ve Çakıcı ile irtibatlı oldu- ğu anlaşılan fail hakkında neden cum- huriyet savcılıklanna (MİTtarafından) suç duyurusunda bulunuimamıştır? Faik Meral hakkında suç duyurusun- da bulunması gereken yetkili ve so- rumlu MİTgörevlilerikimlerdir? Hak- larında hangi işlemler yapılacaktır?" "...Haluk Kırcı, hangi sınır kapı- sından, hangipasaportla ve nezaman kaçmıştır? Kaçışından sorumlu olan kamu görevlilerikimlerdir?... Mehmet Eymür; Abdullah Çatlı, Alaattin Ça- kıcı ve birçokülkücünün MİTtarafın- dan kullanıldığını beyan etmiştir... Başbakan olarakAbdullah Çatlı, Ala- attin Çakıcı, Haluk Kırcı, Oral Çelik ve diğerülkücü olarak tanımlanan ki- şilerin belirlizamanlarda MİTtarafın- dan kullanıldığını kabul ediyormusu- nuz?.. Devletçe arandığını bile bile MlT'in suçlulaha işbirliği yapmas/na hangi yasa, tüzük ve yönetmelik ce- vaz vermektedir?" Kemal Anadol, Başbakan'ayönelt- tiği sorulan şu şekilde bitiriyor "Birhu- kuk devletine yakışmayan bu uygu- lamayı düzeltmeyi düşünüyormusu- nuz? Sorumlularhakkında ne gibi bir işlem yapacaksınız?" Aslında bu soruların birçoğunun cevabını biliyoruz. Bu uygulamalann yasadışı olduğunu da... Fakat birtür- lü bu yasadışı durum, ciddi bir şekil- de devleti yöneten güçlerce sorgula- nıp hesabı sorulmuyor. Sorulmadığı için de, devletin güvenlikgüçleriyle çe- teler arasındaki irtibat bir türlü kesil- miyor, kesilemiyor. Bu irtibatlann kesilmesi, yalnızca geçmişin hesabının silinmesi açısın- dan değil, daha önemlisi geleceği- miz açısından önemli. Bu hesaplar sorulrnadan. sorumlular hakkında ge- rekenler yapılmadan, devlet güçle- riyle çeteler arasında oluşan irtibat hiçbir zaman kesilemez. Herseferin- de bir çete mensubunun cebinden, çantasından, telefon defterinden bir güvenlik görevlisinin ismi çıkmaya devam eder. Üstelik bu kanunsuzluklar, çok sa- yıda insanın yaşamına mal olmuş, kanlı bir tarihi de içinde banndınyor Bunlariayüzleşmemek, hesaplaşms. mak, çürümeyi arttırıyor. Kemal Anadol'un sorularına yeni- lerini eklemek ve tekrar tekrar sor- mak gerekiyor. Biz hafızası zayıf birtop- lumuz. Neleri unutmadık ki.. buniar da unırtup gidiyoruz. Hayat unuttur- muyor. çeteler unuttunmuyor. Biz d€ her seferinde yeniden hatırlamak du- rumunda kalıyoruz. Başbakan Tayyip Erdoğan'ın ce vaplarını merakla bekleyeceğim...