Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
7 HAZİRAN 2004 RAZARTESİ CUMHURİYET SAYF
Ji/JvUİ. 1 \_JlldJ. ekonomi@cumhuriyet.com.tr 13
Hukuka aykın uygulamalarda ısrar eden AKP hükümetinin 16 ihalesi iptal edildi
ÖzelleştirmeoyunututmadıHACER BOYACIOĞLU
ANKARA - Hiikümetin yaptı-
ğı özelleştirmeler; "elinde patfa-
yor". Yasalara ve kamu yaran il-
kesine aykın uygulamalar nede-
niyle hiikümetin bu yıJ 1 6 ihale-
si içın yargıdan iptal karan çıktı.
f-fükümetin özelleştirme uygu-
lamalan: artık yatınmcılar tara-
fından da güvenilir bulunmuyor.
AKP'mn iktidar olduğu
2002 'nin kasım ayından bu yana;
özelleştirme politikalan kapsa-
KTHY'de devir
Hiikümetin kamu yaran ve yasa tanımayan özeDeştirme uygulamalan, yargıdan
dönüyor. Bugüne kadar neredeyse bütün ihalelerine gölge düşen
hiikümetin geliri de hedeften uzak.
mında attığı adımlar ve bunlann
sonuçlan şöyle:
t/ Özelleştirme Idaresi "nin ve-
rilerine göre, 2003 'te satış ve de-
vir işlemi tamamlanan özelleştir-
melerden idare kasasına 141 mil-
yon 705 bin dolar girdi. 2004'te
özelleştirmelerden tahsil edilen
tutar ise 468 milyon dolar.
i/ TEKEL'in sigara bölümü
özelleştirmesi hayal kjnklığıyla
sona erdi. TEKEL içın 2003 yıh
içinde yapılan ihaleye sadece JTl
ve British American Tobacco
teklif verdi. En yüksek fiyatı ve-
ren JTl'nin teklifinin de 1 mılyar
150 milyon dolarda kalması; hü-
kümet ve Özelleştirme Idare-
si'nde sıkıntıya neden oldu. JTt
yetkilileri; teklif revizyonu iste-
minı kabul etmeyince ihale iptal
edildi.
• Hükümet. PETKİM ihale-
sinden de eli boş çıktı. 2003 yılı
içinde yapılan ilk ihalede; Uzan
Grubu'na ait olan Standart Kim-
ya 605 milyon dolarlık teklifiyle
ihaleyi kazandı. Ancak aynı dö-
nemde, Uzan Grubu'nun işletti-
ği ÇEAŞ ve KEPEZ'e el konul-
Uçuşhakkı
tartışması
ANKARA (AA) - Kıbns Türk Hava
Yollan'nda (KTHY) bulunan yüzde 50
oranında Özelleştirme Idaresi 'ne ait
payın KKTC'ye devri konusundaki
çalışmalarda henüz bir sonuca
ulaşılamadı. KKTC Maliye Bakanlıgı
yetkililennin Sivil Havacılık Genel
Müdürlüğü bürokratlan ile bir araya
gelerek uçuş hakkı ile ilgili konuları ele
aldığı belirtilirken. hisselerin KKTC'ye
satışı durumunda "uçuş hakta"nin
kaybolma riskinin bulunduğu
hatırlatılıyor. KTHY nin lstanbul
merkezli ve iç hatlarda uçuş hakkına
sahip bulunduğuna işaret edilirken,
hisselerin tamammın devri halinde bu
hakkın devam edip etmeyeceği
konusunda bir netlik bulunmadığı,
diğer yandan KKTC'nin henüz
tanınmaması nedeniyle uluslararası
uçuşlarda da sıkıntı çıkabileceği dile
getiriliyor. Bu arada, KTHY'nin
elindeki 7 uçaktan 6'sına sahip olan
leasing firmaları, ÖİB'yi arayarak devir
durumunda, riskin çok yükseleceğinı
ve bu riskin taşınamayacağını
belirterek uçaklan geri
alacaklannı ifade ettiler.
Işletmede, 195 kişi zorunJu olarak üctvtU ızne aynlarak bankamatik işçisi oldu.
TÜMOSAN'ı da kapatülar
ERKANT UYSAL
KONYA - Motor ve traktör
ürerimi yapan, Türk Motor
Sanayi AŞ'de (TÜMOSAN)
üretım durduruldu.Işçiler üc-
retli izne çıkanldı.
Türk Metal Sendikası Kon-
ya Şube Başkanı CengizAyas,
195 kişinın kapı önüne konul-
masıyla birlıkte işsizler ordu-
suna yenı ilavelerin yapıldığı-
nı ve Konya'dakı sanayi kuru-
luşlanna da büyük darbe vu-
ruldugunu söyledı.
Ayas, TÜMOSAN'ın hıç-
bir zaman devletin sırtında
kambur olmadığını belirterek
"Aksine, sayesinde Konya sa-
na>isi teknotoji ve kaliteyi ya-
kaiamışür. TÜMOSAS bir
marka olmuştur. Şimdi bu
marka da yok edilmek isten-
mektedir. Çünkü, üretitn ya-
pılniayuıca, müşteriler başta
Italya olmak üzere Baü ülke-
terine gideceklerdir" dedi.
Ayas, fabrikayı satın alan ve
devir sözleşmesini 28 Hazi-
ran'da imzalamaya hazırlanan
Albayraklar'a bağlı Alçelik'in
bu gelişmeden haberi olup ol-
madığını bilmediğini söyledi.
ması nedeniyle Uzanlar gerekli
teminatı yatırmadı ve ihale iptal
edildi. PETKİM içın 2. kez çıkı-
lan ihaleye ise teklif gelmedi.
• Tartışmah TÜPRAŞ ihalesi
de yargı kararıyla durduruldu.
Hükümetin 1.3 milyar dolar ge-
lir beklediğı TÜPRAŞ ıhalesin-
de alıcı firma olan Efremov Ka-
utschuk GMBH şirketinin ortak-
lık yapısının yeteri kadar "sağ-
lam" olmadığı iddialan. önceki
gün açıklanan mahkeme karany-
la da dogrulanmış oldu. Mahke-
menin karannda, ahcı şirketin
peşin ödeme yapmayı "TBMM
iradesine kadar" uzanan koşulla-
ra bağladığı ve ihalenin kamu ya-
ranna olmadığı belirtilirken Ef-
remov şirketinin ortaklık yapısı
hakkında da yeterlı araştırma ya-
pılmadığına dikkat çekildi. ÖfB
ise karan temyiz için dün mahke-
meye başvurdu.
îptalardınalptaİ
Özelleştirme Idaresi'nin port-
fövünde; iptal edilen ihaJelergide-
rek artıyor. Idarenin verilerine gö-
re, 2004 yılı içerısınde PET-
KÎM'in de araiannda bulunduğu
toplam 16 ihale iptal edildi.
Kayseri Şeker Fabrikası, Sü-
mer Holding Manisa Pamuk AŞ,
Sümer Holding Bergama Sana-
yi AŞ, Sümer Holding Sanka-
mış, Tercan ve Van işletmesi'nin
özelleştirilmesi; komisyon kara-
rıyla Türkiye Denizcilik Işlet-
melen'ne ait Ankara Feribotu,
Samsun Feribofu. Mavi Marma-
ra Gemisi, Tekirdağ Feribotu ve
EBÜAŞ Adana Et Kombina-
sı'nın ihalesi de 1 teklif gelme-
si nedeniyle iptal edildi.
Sümer Holding Akdeniz Iş-
letmesı, SEKA Akdenız tşlet-
mesı ve Taşucu Limanı, Türki-
ye Denizcilik Işletmeleri Kara-
deniz Gemisi ihalesi de iptal
edilen özelleştırmeler içinde
yerini aldı.
ANKARA PAZARI
YAKUP KEPENEK
BAKIRKÖV 3. İCRA MÜDÜRLÜĞL NDEN GAYTIİMENKUL
AÇIK ARTTIRMA İLAM
Esas N'o 2003 3733
Satılmasına karar \erilen taşınmazın, cinsi. kıymeti, adedi ve evsafı: Müdürlüğümüzün 2003 3733 E. sayılı dosyası ala-
caklısı ve borçlusu aynı olan ve aynı mahıyette alacaklar olduğundan alacaklının talebı ile müdürlüğümüzün 2003 3962
ve 2003 4166 sayılı dosyaları 2003 3733 esas sayılı dosyası ile bırleştınlmiştır. Ve bu üç dosyanın alacağı içın gayn-
menkul satışa çıkarılmıştır.
fsianbul ılı, Güngören ılçesı, Osmanıye Mahallesi. yenı Londra Asfaltı Kerestecıler Sitesı semlınde, Fatih Caddesi ile
bu caddeden ayrılan Akasya Sokak ve Akçay Sofcak'ta kain 69 70 pafta, 959 ada, 2 parsel sayılı 367.98 m2'lık arsa üze-
nnde kurulu Fatıh Caddesinden 38 kapı numarası alan kargır ışhanında:
- Bodrum katta 44 368 arsa payına tefrıkli 1 bağımsız bölüm no'lu kereste deposunun,
- Bodrum katta 44 368 arsa payına tefrikli 2 bağımsız bölüm no'lu kereste deposunun.
- Zemın kat 45 368 arsa payına tefrikli 3 bağımsız bölüm no'lu kereste mağazasının.
- Zemın kat 45 368 arsa payına tefrikli 4 bağımsız bölüm no'lu kereste mağazasının,
- I. kat 45 368 arsa payına tefrikli 5 bağımsız bölüm no'lu kereste mağazasının.
- 1. kat 45/368 arsa payına tefrikli 6 bağımsız bölüm no'lu kereste magazasının.
- 2 kat 50 368 arsa pa>ma tefrikli 7 bağımsız bölüm no'lu kereste mağazasının tamamı satılarak paraya çe\rilecektir.
İmar durumu: Güngören ılçesi, Bel. Bşk. fmar Müdürlüöü'nün 11.04.1986 T. tanhli 2003 2303 sayılı imar durumu
belgesine göre 1 1000 ölçeklı olup imar durumu dosyadadır.
Halihazır durumu: Satışa konu taşınmazlar lstanbul, Güngören ilçesi, Osmanıye Mahallesi, yeni Londra asfaltı mev-
kıı. Keresteciler semtinde, Fatih Caddesi ile caddeden ayrılan Akasya Sokak \e Akçay Sokak"ta kain 69 70 pafta, 959
ada, 2 parsel sayılı 367.98 m2'lik arsa üzerinde kurulu, Fatıh Caddesi'nden 38, Akasya Sokak"tan 3 kapı numarası alan
kargır ışhanında;
- Bodrum katta 44 368 arsa payına tefrikli J bağımsız bölüm no'lu kereste deposunun.
- Bodrum katta 44 368 arsa payına tefrikli 2 bağımsız bölüm no'lu kereste deposunun,
- Zem/n kat 45 368 arsa payına tefrikli 3 bağımsız bölüm no'lu kereste mağazasının.
- Zemın kat 45 368 arsa payına tefrikli 4 baf ımsız bölüm no'lu kereste mağazasının.
- 1. kaı 45 368 arsa payına tefrıklı 5 bağımsız bölüm no'lu kereste mağazasının,
- 1. kat 45 368 arsa payına tefrikli 6 bağımsız bölüm no'lu kereste mağazasının,
- 2. kat 50 368 arsa payına tefnkJi 7 bağımsız bölüm no'lu kereste mağazasının tamamıdır
Mezkur bağımsız bölümler bodrum kat - zemin kat - 2 normaJ kat - çatı arası katı görünümlü, betonarme karkas sıs-
temde bitişik blok nızamda üçüncü sınıf malzeme ve işçilikle inşa edilmış, yangın merdıvenli, katlannda ikişer bağımsız
bölümlü. takrıbı 17 yıllık kargır ışhanında yer almakta atölye olarak kullanılan işyerleri:
1 No'lu işven: bodrum katta Akasya Sokak cephesinde yer almakta, ortalama 8.45 mt. genişlikte. 25.75 mt. derinlıkte
ışyeri 5.00 mt. irtıfalı, demir doğramalı, zemıni mermer palladyen döşemeli. elektrik (sanayi cereyanı) tesisatı ve zemın
katla arasında vük asansörü mevcut işyerinm net alanı takribı 182.00 m2dir.
2 No'lu işyen; Bodrum katta Akçay Sokak cephesinde yer almakta zemıni mermer palladyen döşemeli, duvarlan ba-
danalı. ta\anı 5.00 mt. ırtıfalı, demir doğramalı, elektnk (sanayi cereyanı) tesisatı mevcut. projesinde net aJanı takribi 85
m2 olan ışyen I3.3
7
m2 sahalı yakıt deposu ve42 m2 sahalı sığınakla bırleştirilmiş tek mahal halinde kullanılmaktadır.
3 No'lu ışyen: zemın katta Akasya Sokak cephesinde yer almakta, zemıni dökme mozaık döşemeli. duvarlan badana-
lı, demir doğramalı. tavanı 3.50 mt. ırtıfalı. VVC'si mevcut. elektrik (sanayi cereyanı) ve su tesisatı. bodrum katla arasın-
da yük asansörü bulunan ışyerinin net alanı takrıbı 168.90 m2 dır.
4 No'lu ışyen; zemın katta Akçay Sokak cephesinde yer almakta, zemıni dökme mozaık döşemeli. duvarlan badanalı.
demir doğramalı. tavanı 3.50 mt. irtıfalı. \VC'si mevcut elektnk (sanayi cereyanı) ve su tesisatı bulunan ışyerinin net ala-
nı taknbi 126.40 m2"dır
5 No'lu ışyen. 1. normal katta Akasya Sokak cephesinde yer almakta, zemini dökme mozaık döşemeli. duvarlan ba-
danalı. peneereleri demir doğramalı. tavanı 3.20 mt. irtıfalı, elektrik (sanayi cereyanı) ve su tesisatı bulunan ışyennın net
alanı takribi 1 ^0.60 m2'dır.
6 No'lu ışyen: 1 normal katta Akçay Sokak cephesinde yer almakta. zemini dökme mozaik döşemeli, duvarlan bada-
nalı, pencerelen demir doğramalı. tavanı 3.20 mt. ırtıfalı, elektnk (sanayi cereyanı) ve su tesisatı bulunan ışyerinin net
alanı takribi 138.00 m2'dır.
7 No'lu ışyen: 2. normal katta Akasya Sokak cephesinde yer almakta, zemini dökme mozaik döşemeli. duvarlan ba-
danalı, tavanı 3 20 mî. ırtıfalı. demir doğramalı, elektnk (sanayi cereyanı) ve su tesisatı bulunan \VC"li ışyerinin net ala-
nı 170 60 m2 olup, çatı katmda projesinde takribi 53.50 m2 sahalı çatı arası pıyesi bulunan ışyerinin çatı arası pıyesı
mahallmde büyütülerek ınşa edilmış, PVC doğramalı çatı arası piyesi takribi %25 eğımlı çatı altına ısabet etmektedir.
Gavrimenkulün krtmeti: Bılırkişice bodrum kat 1 No'lu ışyennın 180.000.000.000 -/ TL, bodrum kat 2 No'lu işyen-
nın riO.OOO.OOO.OÖO.-TL. zemın kat 3 No'lu ışyerinin 210.000.000.000.-TL. zemın kat 4 No'lu işyerinin
160.000.000.000.-TL, 1. kat 5 No'lu işyennın 140.0Ö0.000.0O0.-TL, 1. kat 6 No'Ju işyerinin 1 İO.OOO.OOO.OOO'-TL, 2.
kat 7 No'lu işyennın 190.000.000.000.-TL
Saüş şartlan: Satışa konu taşınmazın birinci amırması 26.07.2004 sünü saat 10.00'dan 10 10'a kadar. 10/ 20'den
10.30a kadar. 10/ 40tan 10.50'ye kadar, 11/ 00den 11.10'a kadar. Îl./ 20'den 11.30'a kadar, 11/ 40'tan 11.50'ye
kadar, 12/ 00'den 12.10a kadar Bakırköy 3. İcra Müdürlüğünde yapılacaktır.
I- Bu arrtırmada tahmin edilen kıymetin yüzde 60'ını ve rüçhanİı alacaklılar varsa alacaklan mecmuunu ve satış mas-
raflannı geçmek şartı ile ihale olunur. Böyle bir bedelle alıcı çıkmazsa, en çok arttıranın taahhüdü baki kalmak şartıyla
taşınmazlar 05.08.2004 günü Bakırköy 3. İcra Daıresı Nfüdürlüğü'nde aynı saatler arasında ıkinci arttırmaya çıkanla-
caktır. 2- Bu arttırmada da bu mıktar elde edilememışse gavnmenku) en çok arttıranın taahhüdü saklı kalmak üzere art-
tırma ılanında göstenlen müddet sonunda en çok arttırana ihale edilecektir. Şu kadar kı arttırma bedelinin malın tahmin
edilen kıymetının vüzde 40'ını bulması ve satış isteyenın alacağına rüçhanı olan alacaklann toplamından fazla olması ve
bundan başka para\a çevirme ve paylaştırma masraflannı geçmesi lazımdır. Böyle fazla bedelle alıcı çıkmazsa satış ta-
lebı düşecektır. Arttırmaya iştirak edeceklerin, tahmin edilen kıymetin yüzde 20sı nıspetınde pe>-akçesı Türk Lırası ve-
»a bu mıktar kadar milli bir bankanın kesin \e süresız teminat mektubunu vermelen lazımdır Türk Lırası dışındaki pa-
alar ve başkaca teminat kabul edilmez. Satış. peşin para iledir. Alıcı ıstedığınde 10 günü geçmemek üzere mehil verile-
ıılir. Gaynmenkulü satın alanlar ihaleye alacağına mahsuben iştirak etmemiş olmak kaydıyia ihalenin feshı talep edil-
nış olsa bıle satış bedelinı derhal veya venlen 10 gün içinde IİK'nun 130'uncu maddesi gereğince ödemek zorundadır-
ar. İhale damga resmi tapu harç ve masraflan alıcıya aittır. Tellaliye ve birikmış vergıler ile satım harcı ihale bedelinden
>denir. KDV alıcıva aittır. 3- Ipotek sahibi alacaklılarla dığer ılgılilerın (ılgilıler tabınne inıfak hakkı sahıplen de dahıl-
ır) bu gaynmenkul üzenndekı haklanm hususiyle faız ve masrafa dair olan iddıalarını da\anağı belgeleri ile on beş gün
;mde daıremıze bıldirmelen lazımdır. Aksi takdirde hakları tapu sicili ile sabıt olmadıkça paylaşmadan hanç bırakıla-
aklardır 4- İhaleye katılıp daha sonra ihale bedelinı yatırmamak suretiyle ıhalenm feshıne sebep olan tüm alıcılar ve
efillen. teklif ettikleri bedel ile son ihale bedeli arasındaki farktan ve diğer zararlardan ve aynca temerriit faizinden
ımeselsılen mesul olacaklardır. İhale farkı ve temerriit faizi aynca hükme hacet kalmaksızın dairemızce tahsil oluna-
ık, bu fark, varsa öncelıkle teminat bedelinden alınacaktır 5- Şartname. ilan tarihınden ıtıbaren herkesm görebılmesi
ın daırede açık olup masrafı verildiğı takdirde isteyen alıcıya bir örneği gönderılebılır. 6- Satışa iştirak edenlerin şart-
ımeyı gormüş ve münderecatını kabul etmış sayılacaklan. başkaca bılgi almak ısteyenlerin 2003/3733 esas sayılı dos-
ı numarasıvla müdürlüğümüze başvıırmalan ılan olunur. 31 05.2004 Basın: 25829
Aynı suya farklı fiyat
ANKAR.A (A\KA) - Içme su-
yu fiyatlan konusunda belediyeler
arasında hiçbir fiyat isrikran bu-
lunmadığı. belediyelerin suyu
farklı fiyatlarla sattığı belirlendi.
İller Bankası'nın belediye baş-
kanlan arasında yaptığı anketin
sonuçlanna göre belediyelerin
yüzde 57.8'i bir metreküp suyu
100 bin ile 500 bın lira. yüzde
18.8'i 500 bin lıra ile 1 milvon lı-
ra arasında bir fıyattan satıyor. Be-
lediyelenn yüzde 5'i de abonele-
rine 1 metreküp suyu 1 milyon li-
ranın üzerinden fiyatla veriyor.
Yapılan değerlendirmede,
"Benzerözdfikleresahipbetediye-
lerûı su fhatlannı farkb beJirJeme-
lerinin \atandasaşirin görünme is-
teginden nıi,bilgivematrvet hesap-
lanndaki farklılıktan mı ka>-
naklandıgı açık değüdir" denıldı.
Erdem, Nerdesin?
CHP'de 30 milletvekili arkadaşımla biriikte, 18 Mayıs günü
"CHP'nin İktidar Yürüyüşü"adıyla bir çağn yaptık. Sonrasında, ba-
sın-yayının konuya bakışı, bu konuda yazılanlar, başlı başına, araş-
tınlması gereken bir toplumsal örnek olay özelliği kazanıyor.
• • •
Çağnyı haber yapan gazeteler, Cumhuriyet'in dışında, içeriğini ta-
mamıyla bir yana bıraktılar; orada yazılanlarta hiç ama hiç ilgilenme-
diler.
Gerçekte, bu yaklaşım geneldir; haberi özgeçmişiyle ve derinliği-
ne verme yerine, haberolmaktan çıkanp magazinleştirme süreci, ba-
sınımızda çok yaygındır. özellikle siyasal konularda, gazete haber-
lerinin aşın biçimde yüzeyselleşmesi, olumsuz sonuçlar doğuruyor;
her şeyden önce toplumsai belleğin sağlıklı oluşmasını engelliyor.
Içeriğe bakmayan yazı ve yorumlar, bir sığlığın habercisidir. Basın-
yayın, içerikten çok görüntüye bakıyor; özü yitirerek vitrini görüntü-
lüyor.
Bu olgu yaln/z haberlerde kalmıyor; köşe yazarlan da, çoğu kez,
işin özünü bir yana bırakarak yüzeyselliği öne çıkanyor.
Içeriği bir yana bırakma yoluna gidilmesi; büyük bir genel eksik-
liktir. Ancak, CHP'nin İktidar Yürüyüşü konusu, bunun çok ötesin-
de kişi onurunu hiçe sayan bir yöne götürüldü. Çağnyı yapan mil-
letvekillerinin bir bölümü, birtoplantıya, başka görevleri olduğundan
katılamadılar. Bunun üzerine, gazetelerde, yakıştırma ya da tama-
mıyla uydurma haberler yazıldı. Örneğin, milletvekilleri için, bunlar
"hareketten koptular", bir kısmı, "eve dönüş yasasından yarar-
lanacaklar"; bir başka bölümü de milletvekilleri dışında "genel baş-
kan adayı anyorlar" vb. yakıştırmalan yapıldı.
Bu tür haberler, üstelik, milletvekillerinin isimleri yazılarak verildi.
İşin çok daha ilginç yönü, haberlerj yazan gazeteciler, çok kolay ula-
şabilecekleri milletvekillerine davranışlannı sorma gereği dahi duy-
madılar. İlgili kişiye danışmadan, sormadan, doğruluğunu araştırma-
dan, o kişi hakkında tamamıyla yaian ve uydurma haber yazılması,
nasıl olur? Bu büyük soru işareti boşlukta asılı kalıyor.
Bu arada kimi köşelerde yorumlar yapıldı. Birinde, "Bir taraftan
bildiriyiyazmakla övünürken, diğer taraftan da 'zoru görünce' ar-
kalannabakmadan 'arkadaşlannı'bırakıpkaçtı" denilebildi. Birdi-
ğerinde, büyük bir bilimsellikle (!), ".. dûne kadar' el etek' öpenle-
rin şimdi.. muhalefet etmesi"n\ gülünç bulduğu yazılabildi.
• • •
Daha sonra yine akıl almaz bir erdemsizfik ömeği daha sergilen-
di. Hafta içinde CHP'nin İktidar Yürüyüşü çağnsını yapanlann hare-
ketten kopmadıklan açıklanıncada, bu kez, "koptular; "aynldılar",
"eve dönüşten yaraıianıyoriar" türü harjerler yapan gazeteciler,
bunu haber yapmadılar; çağn yapanlann biriikte oluşlannın haber de-
ğerini yok saydılar. Medyada çok yaygın olan oto sansür ya da ken-
dini yasaklama işleminin ilginç bir ömeği daha verildi. Toplumun
bilgi edinmesıni sağlamakla görevfi ofan basın, çok ömeği gorüldü-
ğü gibi, kendi yanlışını düzeltme gereği bile duymadı; bu kamu gö-
revini yerine getirmedi. Bu nasıl olur demeyin, yurdun gözlerden
uzak bir köşesinde değil, Ankara'nın ortasında, üstelik Meclis'te
böyle bir habercilik komedisi yaşanabiliyor
Bu haberci ve yorumculann tutumu, insan onuru ve erdem anla-
yışının nasıl ayaklar altında olduğunu kanıtlıyor
Yanlış anlaşılmasın; haberlerin birsüzgeçten geçtiği ve birilerinin
uygun bulduklannın yayım/andığı bilinen gerçeklerdir. Ancak, yaşa-
nan, doğruluktan ve dürüstlükten çok uzak; kişi haklannı ayaklar al-
tına alarak hak ve hukuk kavramlannı hiçe sayan, somut bir örnek
olaydır.
Toplumsal ahlakın en önemli dayanağı, doğaıluk ve dürüstlüğün
ortak adı olan erdemdir. Kişiliklere yapılan bu çok ağır saldın, aslın-
da, sürekli kanayan bir toplumsal yaranın küçük bir parçasıdır.
• • •
Eğer kamuoyu oluşturan kişi ve kurumlar, erdem kavramını ayak-
lar altına alırsa, özellikle de bunu, demokrasi ve hukuk devletinde,
yasama, yargı ve yürütmeye ek, dördüncü erk sayılan basın-yayın
yaparsa, zamanla, toplumsal belleğin, birikimli olarak zayıflayacağı
açıktır. Birikimli belleksizlikten toplumun geleceği çok zarar görür;
düşünce dünyasının daralması ve gerilemesi sonucunu verir. Basın
yayın, inandıncılığını yitirir; demokrasi karanlığa kanşır. İnsan onuru-
na saygı yok olur. Kaldı ki, kişilerin attıklan imzalan, verdikleri sözle-
ri bu kadar kolay ret edecekleri kanısı bu kadar yaygın mıdır? öy-
leyse, bu kanı nereden kaynaklanıyor? Bu nasıl kişilik ya da kjşilik-
sizlik kavramlaştırmasıdır? Basının bu durumunun nedenleri neler-
dir?
Araştınlması ve tartışılması gereken çok önemli toplumsal yara-
lardan biri basın-yayının durumudur. Çünkü, bir toplum için en bü-
yük kayıp, erdem kaybıdır.
yakupametu.edu.tr
DÜNYA EKONOMİSÎNE BAKIŞ / ERGÎN YILDIZOĞLU
George Bush yaklaşık bir ay sü-
recek bir uluslararası toplantılartu-
runa başladı: 4-5 Haziran'da Pa-
payla buiuştu, 6 Haziran "D-Day"
(Noımandiya çıkarması) 60. yıldö-
nümü törenleri, 8-10 Haziran G8
zirvesi, 17-18 Haziran, AB-Dublin
toplantısı, 25-26 Haziran lstanbul
NATO toplantısı. Bush, bu toplan-
tılarda ittifaklarıyla arasındaki bağ-
lan güçlendirmeye, Irak ve Büyük
Ortadoğu Projesi'ne (BOP) destek
almaya çalışacak. Gözlemciler,
Bush'un işmin zor, başan şansının
düşük olduğunu düşünüyorlar (ör-
neğin, Financial Tîmes, "Evoking
the past cannotheal the rift" 05/06)
Bu turun duraklanndan biri de,
ABD hegemonyasının en önemli
kurucu mitosu olan "D-Day" an-
ma törenleriydı. Bugünlerde, Irak
Savaşı ve Yeni Ortadoğu projesı
bağlamındayeniden bıçımlenmek-
te olan NATO'nun kuruluşu dahı,
ABD önderliğinde bir uluslararası
rttifaktarafından gerçekleştirilen bu
çıkarmayia ilişkilendırilebilir. Bu
yüzden Bush'un özellikle "D-
Day"'m imgesel gücünün arkasına
sığınma refleksi anlaşılabilir. Ancak
hem bu imgenin içi sanıldığı kadar
dolu değil, hem de müttefikleri D-
Day ile Irak arasında bağlantı kur-
maya çalışan bu refleksten hoş-
nutsuz.
1944-2004
George Bush'un, geçen hafta,
ABD Hava Kuvvetleri Harp Akade-
misi mezuniyettörenindeki konuş-
masına göre II. Dünya Savaşı da,
"Terorizme Karşı Savaş" gıbi ha-
bersiz (Gore Vidal ve Robert B.
Stinnett gibi yazarların çalışmalan
aksini söylüyor) ve haince bir saldı-
rıyla, Pearl Harbour baskınıyla
başladı; "terorizme karşı savaşla"
II. Dünya Savaşı arasında büyük bir
benzerlik vardı. Bu akıl yürütmeye
gore Radikal Islam, Nazi ideolojisi-
ne ve Komünizme eşitti. Büyük Or-
tadoğu'nun demokratikleştirilmesi
de Avrupa'nm kurtanlarak, Alman-
ya'nın yenıden inşa edılmesine
benzetilebilırdi. Böylece II. Dünya
Savaşıyla, bu gün bızzat Bush'un
/fadeieriy'e Usame bin Ladin'e
(dağlarda bir yerde saklanan bir
D-Day ve Hegemonya
adama) karşı savaş, eş değertutu-
luyor; Irak'ın işgali de, D-Day gibi
bir başlangıç oluyordu.
Bush yönetiminın, bu yaklaşım-
lan, 11 Eylül'den sonra gündeme
geldikleri andan itibaren Avrupalı
müttefikleri kadar ABD'deki savaş
karşıtlan, hatta Demokrat Parti söz-
cüleri tarafından hep eleştirildi, ki-
mi zaman da alaya alındı. Ancak
ABD basını (New York Times'ın ya-
n gönüllü özeleştirisıni saymazsak)
genelde Bush çizgisine sadık kal-
dı. Geçen hafta boyunca, ABD'nin
müttefikleri özellikle Fransızlar, D-
Day'ın bu propagandaya alet edil-
memesi gerektiğini yenıden vurgu-
ladılar.
The Guardian'/n bi/dirdiğine gö-
re Chirac'a yakın üst düzey görev-
lıler, Bush'un D-Day'ı Irak propa-
gandas/ için küllanması halinde,
bunun geri
teperek (REUTERS)
Amerikan
düşmanlığını
arttıracağına
dikkat çekti-
ler. Chirac'ın
partisinin
başkanı Fa-
bius, Bush'la
ilgili, olarak
"Amerika'da
hayran oldu-
ğumuz her
şeyin tam aksini temsil ediyor" de-
di (2/06/05). Fransa'da yan resmi
Uluslararası llişkiler Enstitü-
sü'nün üst düzey danışmanlann-
dan Dominique Moisi de Finan-
cial Times'dakı yazısında, kutla-
malar sırasında "Normandiya sa-
hillehyle Irak hapishanelerinin kar-
şılaştınlmasından çok daha acı ne
o/abilir?" dryor, Iraksavaşından "kir-
li savaş" olarak söz ediyor, 1944 ile
2004 arasındaki zıtlığın insanın içi-
ni daraltacak kadar büyük olduğu-
nu vurguluyordu (02/06). Le Mon-
de Chirac'ın bir yakınmın, Bush'a
göndermeyle "D- Day'de onu kut-
lamıyoruz" dediğini, Chirac'ın da
aylardır Bush yönetimine "Büyük
Ortadoğu diye bir şeyin olmadığı-
nı, Islam dininden başka orta yan-
lan olmayan birülkejergrvbuna tek
bir modeli uygulamaya kalkmanın
uygahıklarsavaşını körûklemekol-
duğunu anlatmaya çalıştığını" ak-
tanyordu (02/06). Ama HarpAkade-
misi'ndeki konuşması, Bush'un
ABD lideriiğini, ABD-Avrupa ittifakı-
nı temsil eden bu mitosu tüketene
kadar kullanmaya niyetli olduğunu
gösteriyor. Akalann dediği gibi
"Tannlar, cezalandıracaklan Insan-
lann önce aklını elinden alınvış"...
D-Pay mitolojlsi
Kfsacası. International Herald
Tribune yazan T. Fulter'ın gözle-
miyle Avrupa'da iki ABD imajı çar-
pışıyor. (04/06). Bunlardan biri Nor-
mandiya sahilindeki "kurtancı" di-
"ğeri Abu Garib hapishanesindeki
"işkenceci". Birincisi içinde gerçek
parçaları bulu-
nan ama mitos
düzeyine yük-
seltilmişbirfan-
tezi. Ikincisiyse
"Gerçek".
60yıldırmed-
ya ve Hollywo-
od, II. Dünya
Savaşı'nın, öz-
gürtük, demok-
rasi, insan hak-
lan için, ırkçılığa
karşı "haklı" bir
savaş olduğunu anlatarak, hep bu-
nun emperyalist karakterini gizle-
meye çalıştı. Bu savaşta zafere gi-
den en önemli an da bu "anlatıya"
göreAvrupa'yı Nazilerden kurtaran
Normandiya çıkarmasıydı. En
Urun Gün fîlmini görmüş olanlar,
ABD önderliğinde, "uluslararası bir
ittifakın" harekete geçirdiği muaz-
zam bir askeri gücün Normandi-
ya'ya çıkarak Alman ortfulannı hız-
la imha edip Avrupa'yı faşistlerden
kurtanşını betimleyen epik sahnele-
ri anımsayacaklardır.
Normandiya çıkarmasını sunan
anlatı, aslında ABD hegemonyası-
nın, "yumuşak" ve "serf gücünü"
biriikte dile getiren mükemmel bir
anlatıydı aslında.. 1950'lerden bu
yana izlediğimiz sayısız Hollyvvood
ftlmindeki görüntüler, ABD'nin müt-
hiş askeri gücünü, siyasi ve örgüt-
sel önderliğini ve ahlakı üstünlüğü-
nü seyredenlerin anlağına kazıdı.
Ancak, her mitos gibi, D- Day et-
rafında inşa edilen mitosun da çok
büyük bir kısmı kurguydu. "Press
Action''dan Mickey Z'nin önceki
hafta anımsattığı gibi, aslında, D-
Day sırasında, Alman ordusunun
yüzde 80'i Doğu Cephesi'nde,
Sovyet ordulannın ileriemesini dur-
durmaya çalışıyordu. Gerçekten
de, 100 Alman tümeninin saplandı-
ğı Stalingrad müdafaasının yanın-
da D-Day ufak bir çatışma gibiydi
ve savaşın kaderi D-Day'den biryıl
önce burada belirienmişti.
D-Day mitosunun gerçeklere
uymayan başka özellikleri de var.
Sözde, Nazi ırkçılığına karşı sava-
şan ABD ordusu, aslında siyah ve
beyaz aynmcılığı yapıyor. siyahlar,
salt siyahlardan oluşan birliklerfe
savaşıyordu. Roosevelt yöneti-
mi, Japon asıllı 100.000 ABD va-
tandaşını, düşman ilan ederek
(bu size tanıdık gelmiyor mu?)
kamplara doldurmuştu. Hem
Churchill hem de Roosevelt soy-
kırımın yaşanmakta olduğunu
1941'den itibaren biliyoriardı (ör-
neğin: John Keegan, "What the
Allies Knew," New York Times,
November 25,1996). Ama kamp-
lar, fınnlar, Enıgma adlı şifre çözme
makinesinin sımnı saklamak için
bombalanmadı. Savaştan önce,
hatta kimi iddıalara göre savaş sı-
rasında bile Ford, General Elect-
ric, Standard Oil, Texaco, ITT,
IBM ve General Motors gibi ABD
şırketlen Nazilerle ış yapmaya de-
vam ettiler. General Motorş'un
yönetim kurulu başkanı VVilliam
Knudsen Nazi Almanyası'nın "20.
yüzyılın mucizesi" olduğunu söy-
lüyordu. IBM, Nazilere, Yahudileri
daha kolay "işleme tabi tutabile-
ceklen", veri yönetimi tekniklerini
ve araçlannı sunmuştu. Savaştan
sonra ABD birçok Nazı bilim ada-
mını, gizli servis elemanmı doku-
nulmazlık sağlayarak, nükleer
bomba yapımmda ve Soğuk Sa-
vaş'ta kullanmak üzere kendi hiz-
metıne aldı. Unırtanlar hatalarını
tekrar ederier. Sakın unut-
mayalım!