Katalog

SAYFA CUMHURİYET 10 MAYIS 2004 PAZARTESİ HABERLER CflP Ekonomi Bttteni yeniden • ANKARA <Cımhuriyet)-CHP Ekcnomı Masası'nın 2OCO-2004 yıllan arasmda çıkardığı Ekonomi Bülteni, jenıden yayırrüanmaya başianacak. CHP Genel Sekreter Yardımcısı Algan Hacaloğlu koordinatörlüğünde olusturulan Ekonomi Masası tarafindan hazırlanan bültenin 70. sayısı. bugün dağıtılmaya başlayacak. Bu sayıda, "2 yıl aradan sotıra yayımlanan 70. sayıdan itıbaren AKP hükümetinin ekonomi alanındaki uygulamalanyla, ekonomimızdeki gelışmelerin yakın takipçisi olacağız" deniliyor. Ciaudia Rotfı Ankara'da • ANKARA (ANKA)- Alman hükümetinin Insan HakJan Sorumlusu Claudia Roth'un başkanlığmdaki Alman Parlamentosu Türk- Alman Grubu'na üye parlamenterlerden oluşan heyet, bugün Türkiye gezisının ılk durağı olan Ankara'da görüşmeler yapacak. tnsan hakJanna agirlık verilecek olan Ankara'dakı göriişmelerin ardından Güneydoğu'ya geçecek olan heyette Türkıye'nın AB üyeliğine karşın çıkan Hıristiyan Demokrat Partısi CDU da temsıl edıliyor. Gezinin son durağı İstanbul'da ise heyet, TUSlAD ve dını azınhkJann temsılcileriyle bir araya gelecek. Çakıcı sopuşturması • Istanbul Haber Servisi - Hakkında îstanbul DGM Cumhuriyet Başsavcılığı' nca çıkanlan yakalama müzekkeresi bulunan ve çıkar amaçlı suç örgütü kurmak ve yönetmek suçundan 3 yıl 4 ay ağır hapis cezasına çarptınlan Alaattın Çakıcı'yı yatıyla yurtdışına çıkardıği iddıasıyla .Antalya'da yakalanan Mehmet Salih H. tstanbul'a getırilerek Organize Suçiar Şube Müdürlüğü'nde sorguya alındı. Yat sahibinin ılk ifadesınde. hakkındaki ıddıalan reddettiği öğrenildı. KarayaJçın Tokarta • TOKAT(AA)-SHP Genel Başkanı Murat Karayalçın, Tokat'ta, yağmurlu Beldesi Belediyesi'ni ziyaret etti. Daha sonra Ataköy beldesınde düzenlenen Hıdrellez şenlıklerine katılan Karayalçın, burada yaptığı konuşmada, kimsenin Türkiye'yi, laik- antılaık, AJevı-Sünni, Türk-Kürt şeklinde bölemeyeceğini belirtti. "Eğirim sistemini kimse zorlamaya kalkmasın diyen Karayalçın, "Biray sonra sınav yapılacak ve eğitim sistemi değıştıriliyor. Bu kabul edilemez" dıye konuştu. Anayasa Mahkemesi Başkanı Bumin, ÖSS'deki düzenleme konusunda yorum yapmadı Ö'YÖK önümüze gelebilir' Anayasa Mahkemesi Baş- kanı Mustafa Bumin. SELAHATTtN ŞAHtS NEVŞEHtR - Anayasa Mah- kemesi Başkanı Mustafa Bumin. ÖSS'deki katsayı eşitlenmesine yönelık düzenleme konusunda yorum yapmaktan kaçındı. Bu- mıa "Ombirşeydiyernem.Çün- kü Ueride bizim denetimimiz söz konusu olabilir. Bugün konuş- mam gelecekte benim oyum ba- kmıından yorumlara neden ola- bilir" dedi". TBMM ile Avrupa Konseyi Insan Haklan Komiserliği'nce Nevşehir Kapadokya Dedeman Otel'de düzenlenen "Hukuk Dev- letindeOmbudsmanın Yeri" ko- nulu seminere katılan Anayasa Mahkemesi Başkanı Mustafa Bu- min, Yargıtay Cumhuriyet Baş- savcısı Nuri Ok, A\Tupa Birliği • Anayasa Mahkemesi Başkanı Mustafa Bumin, Nevşehir Kapadokya'da düzenlenen 'Hukuk Devletinde Ombudsmanın Yeri' konulu seminere katıldı. Bumin, gazetecilerin ÖSS'deki katsayı eşitlenmesine yönelik sorusuna. "Ona bir şey diyemem. Çünkü ileride denetimimiz söz konusu olabilir" yanıtmı verdi. Ombudsmanı YıkHbros Diaman- douros, Avrupa Konseyi İnsan Haklan Komısen Alvaro Gil- Robies, TBMM Başkam ekılle- n Sadık Yakut ve İsmail Alpte- km, Anayasa Mahkemesi Üyesi Sacit Adah, AKP Grup Başkan- vekili Haluk İpelc, TBMM tn- san Haklan Inceleme Komisyo- nu Başkaru Mehmet Elkatmış ile Avrupalı ombudsmanlar, Uçhı- sar, Göreme Açık Hava Müzesı ve Esentepe turistik merkezleri- ni gezdiler. Bu gezı sırasında ga- zetecilerin sorulannı yanıtlayan Bumin, anayasa değişikliğı ile ilgili sorular üzerine şunlan söy- ledı: "Anayasa değişikliğine karşı çıkan yok Fakatözeffikle 10. mad- deileilgili 'Şöyle olsaydı daha iyı olurdu' şeklinde başta CHP ol- mak üzere öneriler var. Öyle of- savdı belki kadınlaıia ilgili ayn- calıklı düzenlemeler olabilirdi. Ama anayasa değişikliği bu ha- B\le de yeterti. Zaten diğer mad- deferinin hepsi daha önce yapılan düzenlemelere uygun düzeltme- lerdir." Bumin, ÖSS'dekı katsa- yı eşitlenmesine yönelık soruya da "Ona bir şey diyemem. Çün- kü ileride denetimimizsöz konu- su olabilir. Bugün konuşmam,ge- lecekte benim oyum bakjmmdan yorumlara neden olabilir" yanı- tını verdı. Türkiye'de ombudsmanlığın kurumsallaşmasıyla ilgili değer- lendirmesinde ise Bumin, 'Om- budsmanlık kurumunda görev alacaklann tarafsızüğına \öne- fik birtakım tereddütlervar. Çün- kü biz her şeyi yargıya götürme- ye alıs.mışız. Vargı dışuıda birile- rinin uyuşmaznğı halletmesi bi- zim kafamızda sorulara neden oluyor. Ama inanıyorum ki bu kurum bir gün Türkiye'de kurulacak" dedi Ecevit: Cenelkurmay haklı 'Hükümet kaygıveriyor' ANKARA(Cumhu- riyet Bürosu) - DSP Genel Başkam Bülent Ecevit, Genelkurmay Başkanhğı'nın YÖK Yasa Tasansı ile ilgili açıklamasmın "çokye- rinde" olduğunu söy- ledi. Ecevit, aralannda bı- lim adamlan ve gaze- tecilenn de yer aldığı Hındistan'dan gelen bir heyeti DSP Partı Oku- lu'ndakabuletti. Ece- vit, YÖK Yasa Tasan- sı 'na ilişkin bir soru üzenne, inançlara say- gılı laıkliğin Türkiye'yi sağlıklı bir şekilde ya- şatabılmenin başta ge- len koşulu olduğuna dikkat çekti. Bunu sağ- lamak ıçın eğıtimde la- ikJiğin esaslan konu- sunda ödünsüz bir ta- vır sergilenmesi gerek- tığinı belınen Ecevit, "Hükümetin bu konu- daki yaklaşunryla ilgili eiddi kaygılan. kuşku- lanbulunduğumT ifa- de ettı. Ecevit, Genel- kurmay Başkanlığı'nın konuyla ilgili açıkla- masının "çokyerinde" olduğunu kaydederek "Laiklikkonusunda is- ter sivü, ister asker ol- sun tüm vatandaşlann kaçınılmaz görevleri bulunuyor. Genelkur- may Başkanlığımız da bu konuda üzerine dü- şengörevigereğinceye- rine gedrmiştir'' dedi. Sevgi Bayrağı Amasya 'da Hükümetin imam hatip ısrarı Aycan 'dan ilginç savunma KAYSERİ (AA) - Mılli Eğitim Bakanlı- ğı(MEB)DinÖğretı- mi Genel Müdürü Prof. Dr. İrfan Aycan, hükümetin imam ha- riplerin önünü açrnak için hazırladığı YÖK Yasa Tasansı'na ünı- versite rektörleri. Ge- nelkurmay ve sıvil top- lum örgütlerinden ge- len tepkiler üzenne ıl- gınç bir sa\unma yap- h. Aycan. "İmam ha- tip liseleri ile ilgiJi te- reddüt ve şüphelerin sebebi, bu okuOaraoian flgi ve mezunlannm sa- hip olduğu artı değer- lerdir" dedi. Aycan, Kayseri II Özel Idare Müdürlü- ğü Erciyes Kültür Mer- kezi'nde. imam hatip lisesi öğrencileri ara- sında düzenlenen Ku- ranıkenm ve Ezan Okuma Türkiye Final Yanşmalan öncesınde yaptığı konuşmada, imam hatip liselerinin, anayasanın güvencesi altında yasal eğitım- öğretim kurumlan ol- duğunu söyledi. Ay- can, şöyle konuştu: "50 yıldan fazla sü- ren uygulama sonuç- laru bu okuHarm ka- nunla betirlenen mev- cut özellilderinin isa- betii olduğunu göster- miştir. Fakat dönem dönem bu okuDaria 0- güi tereddüder ve şüp- heterortayaaüldıgı da olnıuşrur. Bunlann se- bebi. imam hatip lise- lerine olan ilgi ve me- zunlannın salıip oldu- ğu arü değerterdir. Bu okullara olan ilginin arkasında haJkın din eğitinıine olan talebi yamıaktadır. Bu talep- lerini devletin dtneti- mi ve gözetimi alünda omıasmı istedikJeriiçin insanlar, çocuklannı imam hatip liselerine göndennektedirler.'' Samsun'dan önce ki gün yola çıkanlan ve Ankara'dakı 19 Mayıs Atatürk'ü Anma Gençlik ve Spor BayTamı törenleri sırasında Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer'e sunulacak olan Se\gi BavTağj, Amasyah adetlere teslim edildL Se\ gi Bayrağı, gece bulundurulduğu Havza ilçesindeki Atatürk Evi'nden ahnarak koşuya kaülan adetierce Samsun-Amasya il suuruıa getirildi. Burada düzenlenen törende Samsun Valisi Mustafa Demir tarafindan Amasya Vali Yekili Erhan Özdemir'e teslim edilen bayTak Amasyah atlederce teslim ahndL Bayrağuı kente girişinde yurttaşlar sevgi gösterisinde bulundular. Gece vilayet binasındald Atatürk Köşesi'nde bekletilen bayTağın yanında izciler nöbet rurrular. Bugün Amasya-Tokat il sınınnda törenle Tokaüı adetlere teslim edilecek olan Sevgi Bayrağı daha sonra Srvas, Erzincan. Erzurum, Kayseri, Ne\şehir ve Kırşehir üzerinden Ankara'ya taşınacak Üzerinde, "Gençlikten Atatürk Sevgishie CumhurbaşkanuTuza" yazuı Sevgi BajTağı, Ankara'dakı 19 Mayıs Âtatürk'ü Anma Gençlik ve Spor Bayramı törenleri sırasında Cumhurbaşkanı Ahmet Siecdet Sezer'e sunulacak. (FotoğrafANADOLU AJANSI) Baykal, Türkiye'nin AB üyeliği için destek arayışlarını hızlandırdı Avrupa sosyaüstlerine davet (ANKA) - CHP Genel Başkam Deniz Baykal, Avrupalı sosyal demokrat ve sosyalist par- hlen Türkiye'nin AB üye- liği konusunda ikna çalış- malannı sürdürüyor. CHP ve Genel Başkan Baykal'ın, Türkiye'nin AB üyeliği konusunda girişimleri devam ediyor. Geçen gün- lerde, CHP Kadın Kollan'nın davetli- siolarakTürkiye'ye ~~~ gelen Avrupa "daki sol par- tilerin vakfı PESEURO- PEAN'ın Avrupa Foru- mu Başkanı Sonja Lo- kar "ın Türkiye "ye gelme- sinm ardından, bu yön- dekı gelişmelere de hız kazandınldı. CHP Genel Başkam Baykal, Brüksel'de katıl- dığ'ı PES Genel Kuru- lu'nda Avrupalı sosyalist ve sosyal demokrat parti- lerinin Türbye'ye bakış- önemine dikkat çektı. PES Kongresi'nde sos- yalist ve sosyal demokrat partilenn yöneticilenyle görüşen CHP lıderi Denız Baykal. Sosyalist Enter- nasyonal'in bir toplantı- • Avrupa'daki temaslan sırasında sosyalist ve sosyal demokrat partilenn yöneticilenyle görüşen Baykal, Sosyalist Enternasyonal'in bir toplantısını Türkiye'de yapılması için girişimlerde bulundu. Sosyalist Enternasyonal toplantısının 25 Mayıs'ta İstanbul'da gerçekleşebileceği belirtiliyor. lanndaki olumsuz ızleni- mi son MYK toplantısın- da da dile getirdi. Trakya gezisinde de bu görüşleri- ni yineleyen Baykal, Tür- kiye'nin AB ile ilişkileri- nin güçlendırilmesinin sıru Türkiye'de gerçekleş- tirmesi için girişimlerde bulundu. Sosyalist Enter- nasyonal'in toplantısının 25 Mayıs'ta istanbul'da gerçekleşebileceği belır- tiliyor. Bu konunun hafta içindekı gelişmelere de bağlı olarak kesinlık kaza- nacağı bıldıriliyor. Baykal. PES Genel Baş- kanlığı'na seçılen eski Da- nimarka Başbakanı Paul Rasmussen ile PES yöne- ticısi eski Almanya Savunma Bakanı Rudolf Scharpingı Türkiye'ye davet et- ti. Scharpıng'in, Ku- düs ziyaretinin ar- dından Ankara'ya geleceğine kesin gö- "^~" züyle bakılıyor. Ziyaretlerde, Türki- ye'nin AB üyeliğinin ya- m sıra Türkiye ye ilişkin olumsuz görüşlerin gide- rilmesi, son anayasa de- ğişiklikleri konulannıngö- riişühnesi bekleniyor. IR NOKTASI /ORAL ÇALIŞLAR [email protected] Biz 68'iiler bazı konularda duygulan- mızla hareket ederiz. Çünkü, geride bı- raktığımız yıllarda çok haksızlıklarla yüz yüze geldik. Sevdiğimiz arkadaşlanmı- a genç yaşlannda, bu ülkeyi yöneten- lerin acımasızlığına kurban verdik. Ör- neğin ben Süleyman Demirel'i Deniz Gezmiş, Yusuf Aslan ve Hüseyin Inan'ır idamlan için Türkiye Büyük Mil- let Meclisi'ndeki üstün gayretieri(!) ne- deniylehiçbirzaman affedemedim. Za- mar içnde acılar külleniyor, çok kızdı- ğımız insanlan bile affedebiliyoruz. An- cak oazı olaylar var ki unutmamak ge- rekır Denız'lerin idamı işte böyle bir şey- dır. Onön yitimnenin acısını hiçbirzaman içimzcen atamayacağız. Denz Gezmiş ve arkadaşlannın ida- mı gbi MahirÇayan'ın, Ibrahim Kay- pakkaya'nın öldürülmeieri içimizde bir yaradır Sevgili arkadaşım Koray Do- ğan \r\ vurulduktan sonra kan kaybın- dan öüme terk edilmesini unutmam münkJn değıl. Cihan Alptekin'i, Nrya- Deniz'leri 32 Yıl Sonra Anlamak... zi Yıldızhan ı hep içimize gömdük. Da- ha nicelerini... Bizlerbu konuda duygu- salız ve o tarihleri, o tarihlerin arkasın- daki acımasız kişileri ve olaylan unuta- mıyoruz. Deniz Gezmiş, birçok 68'li gibi be- nim de en sevdiğim arkadaşlanmdan birisiydi. O kısacık ömründe hepimiz- de güzel anılar bıraktı. Hâlâ ondan ka- lanları hatırlamaya, sızlerle paylaşma- yaçalışıyoruz. Nezaman Harem iske- lesinden arabalı vapura binsem, De- niz'lerin Harem'deki evlerini hatıriıyorum. Bir akşam vakti o evden kaçıp bizimle cezaevı günlerini paylaştığı zamanı ha- tırlıyorum. • • • Aradan zaman geçtikçe, o günün olaylarına daha uzaktan ve daha serin kanlı bakmaya çalışıyorum. Deniz'ler ne- den idam edilmışlerdı? Onlan idama gönderen çark neden o kadar hızlı ça- lıştınlmıştı? 12 Mart askeri darbesini yapanlar, Türkiye'nin demokratikleş- mesınden, çoksesli bir ülke olmasından hoşnut değillerdi. O yıllarda dünyanın dört bir yanında sosyalizm ve eşitlik mücadelesi yükseliyordu. Buna karşı- lık dünyanın dört bir yanında ABD mer- kezli askeri darbeler gerçekieştiriliyor- du. Latin Amerika'dan Uzakdoğu'ya kadarher tarafta bıracımasızlık hüküm sürüyordu. Vletnam'da yürütülen bağımsızlıksa- vaşı, ABD ve ortaklannı korkutmuştu. İş- te bu korkunun birsonucu olarak neryer- de askeri darbelere başvurarak özgür- lük kavgalannı bastırmaya çalışıyordu. Türkiye 1968'lere böyle bir ruh hali için- de girdi. Deniz Gezmiş, işte bu koşul- larda gelişen "Gerçekçi ol imkânsızı is- te" diyen bir mücadelenin önderi hali- ne geldi. Yaşı henüz21'di. Gencecikti. Ne iktidar hesabı yapacak ne de kendi yannını düşünecek yaştaydı. Türkiye, tarihinin en etkili gençlik, iş- çi, köylü mücadetelerine tanık oJuyordu. Anadolu'ya yaptığım geziler sırasında köylülerle birfikte mitingler, gösteriler yaptığımız kentleri görüyorum. O za- man o kentler, o kasabalar bizim için çok başka anlamlar taşıyordu. 1968 in 29 Ekim'inde Deniz Gezmiş'in de aralann- da bulunduğu 20 genç, Samsun'dan Ankara'ya yürüyorduk. Süleyman Demi- rel'in "Yollaryürûmekle aşınmaz" dedi- ği günlerdi. Hayallerimiz ve umutlanmız vardı. O yürüyüşte Deniz'in, Cihan Alp- tekin'le şakalaşmalannı anımsıyorum. Deniz Gezmiş'leri bu ülkeye nizamat vermeye çalışanlar hiçbir zaman anla- madılar ve anlamak istemediler Onla- nn ölümünden bu yana 32 yıl geçti. Tür- kiye kendisine hâlâ bir çıkış yolu anyor. Demokrasi ve çoksesliliğin bu ülkeye uygun olup olmadığını tartışıyoruz. Deniz Gezmiş'ler, bu ülkeyi geriliğe mahkûm eden statükoyla mücadeleyi sembolıze ediyoriardı. Onlareşrtliğın ve adaletin gerçekleşmesini istiyorlardı. Toplumda umut vardı o zaman. Halkta bir değiştırebilme isteği ve iradesi var- dı. Deniz'ler bu ıradeyi temsil ediyoriar- dı. 12 Mart 1971 askeri darbesınden sonra hepimiz, devleti elinde tutanlann sert ve acımasız yüzuyle karşılaştık. As- keri cezaevinde ülkücü subaylarta yüz yüze geldik. Şimdi hâlâ bir kısmı çok yük- sek düzeyde görevlerine devam edi- yorlar. Biz 68'liler duygularımızla hareket ederiz. Işkencecilerin, idama hükme- denlerın hâlâ, aradan 32 yıl geçtiği hal- de iktidardaolmalannı, güçlerini ellerin- de tutmalannı içimize sindiremiyoruz. Denız'lerden bize umut kaldı. Henüz ulaşamadığımız özlemlerimiz kaldı. 2000 9 LJ YILLARDA ERDAL ATABEK Cemaat Kültüründe Eğitim... Kimi zaman bu köşenin başlığına bakıyorum ka- lıyorum. '2000'li Yıllarda' derken 21. yüzyılın so- runlan ile uğraşacağımızı düşiinmüştüm. Şimdi ne- lerle uğraşmak zorunda kaldığımıza bakıp duru- yorum. Şaşmıyorum, yazıklanmıyorum, bıkmıyo- rum, yorulmuyorum da.. yeniçağdan ortaçağa doğru takvimi tersine çevirdiğimizi görüyorum. Daha da şaşmamak, daha da yazıklanmamak, da- ha da yorulmamak, bıkmamak gerekiyor. Cemaat kültüründe eğitim böyle olur, şaşma- mak gerekiyor. Meslek liselerinin katsayılannı, düz liselerin, Fen liselerinin, Anadolu liselerinin katsayısına eşit kılma konusu, meslek liselerinin uğradığı haksız- lığı ortadan kaldırmak için alınmış bir karar değil, bu bir. Meslek liseleri, adı üzerinde, eğitimi bittiği za- man öğrenciye bir meslek kazandırmak amacıy- la açılmıştır. Oyle olmasa idi meslek liselerine ge- rek olmazdı. Meslek liselerini bitirip de yüksek eğitim yapmak isteyen öğrenciye, aynı dalda yük- sek eğitim hakkı vermek, ona haksızlık etmek de- ğildir, bu iki. Meslek liselerini bitırenler, seçimlerinden hoş- nut olmayıp da başka dalda yüksekeğitim görmek isterierse kayıplan olacağını bilmelidırler. Buna haksızlık deniyorsa, o zaman meslek okul- lannın neden açıldığının yanıtı bulunmalıdır. Imam-hatip okullan ise konunun başka birya- nıdır. Imam-hatip okullan meslek okullan olmak- tan çoktan çıkmıştır. Eğer bu okullar meslek okul- lan olsa idi, ülkenin imam-hatip gereksinmesi ol- madığından çoktan kapatılmalan gerekirdi. Ama imam-hatip okullan, laik okullara karşı din eğiti- mi veren liseler olarak kabul edilmek istendiğin- den 'cemaat kültürv'nün liseleri olmalanna çalı- şılmaktadır. Şimdi yapılmak istenen de, cemaat kültürünün liselerine de Cumhuriyet kültürünün liselerine ve- rilen haklann verilmesidir. Böyiece, topluma ımam- hatip kökenli siyasal bilimler fakültesi, hukuk fa- kültesi, eğitim fakültesi mezunlannın kazandınl- ması amaçlanmaktadır. Imam-hatip liseleri bu- gün 'sözel liseler' kabul edilmektedir, yann 'sayı- sal bölüm' de eklenince imam-hatip kökenli mü- hendisler, tp doktorlan, genetikçıler de toplum alan- lanna gireceklerdir. Onun için de imam-hatip liseleri, sanıldığı gibi meslek liseleri değildir, bu da üç. önemli bir etken de kendini 'muhafazakâr' gö- ren kesimin, ortamın tehlikelerine karşı çocukla- nnı daha yoğun bir din eğitimiyle korumak iste- meleridir. Tüketim toplumunun tehlikeleri gün geçtikçe artmakta, televole kültürünün gerçekten de sorumsuz, değersizleştiren, amaçsız, hedef- siz özelliklerine karşı çocuklarımızı koruma göre- vi gün geçtikçe önem kazanmaktadır. Cumhuri- yetçi kesimin bütün kurumlanyla bu tehlikenin farkına varması ve gereken önlemleri alması zo- runludur. Aksi halde bu farkına vanlmayan 'tüke- tim kültürû yozlaşması' bir yandan sorumsuz gençler yetiştirirken bir yandan da din eğitimin- den yarar umanlann sayısını arttıracaktır. Yurtdı- şında da bu eğilimin bu nedenle arttığını gözlem- liyoruz. Aslında sorun, elbette siyasal iktidar sorunudur. AKP iktidan, kendisini oraya getiren tabanda- ki güçlere verdiği sözleri tutmak zorundadır. Imam- hatip liseleri sorunu da budur, tesettür sorunu da budur, başka sorunlar da yavaş yavaş çıkacak- tır. Başbakan'ın söylediği gibi bunlar ilk adımlar- dır, arkası gelecektir. Toplumsal çatışma noktaları ara ara yoklan- makta, denenmektedir. Önce, konuyu ortaya atıp ısındırma taktiği uygulanmaktadır, sonra alıştırma- yanaştırma aşaması denenmektedir, sonra da uygulama aşaması gelmektedir. Başanlamazsa bir adım geri çekilinmekte, ama atılan iki adım yerin- de kalmaktadır. Strateji ve taktik budur, başany- la da uygulanmaktadır. Önce 'rıay/r'diyenler, son- ra 'be/fe'ye geçmekte, daha sonra 'Neden olma- sın?' aşamasına geçilmektedir. Ortaçağdan yeniçağa geçmek çok güç olmuş- tu ama yeniçağdan ortaçağa geçmek çok kolay görünüyor. Toplumsal uzlaşmanın kavşak noktalan zorla- nıyor, dikkat! e-mail:erdalatak(â superonline.com faks:0212-5139098 'Türk-Kürt kardesliğiyle direneceğiz' EMEP Deniz'leri Diyarbakır'da andı DÎY:4RBAKIR (Cumhuriyet Bürosu) - EMEP Diyarbakır II Örgütü. 68 kuşağının de\Tİmci önderleri De- niz Gezmiş, Hüseyin tnan ve Yusuf Aslan'ı, idam edilişlerinin 32. yıldönümünde çeşitli etkinlikJerle andı. Etkinlikler, Diyarba- kır Büyükşehir Bele- diyesi Düğün Salo- nu'ndaki''d8'den6Ma- yıs'a" adlı film göste- rimiyle başladı. Bura- da bir konuşma yapan EMEP Gençlik'Tem- silcisi İlhan tlbay, De- niz Gezmiş ve mücade- le arkadaşlannm degil, onlan asanlann öldü- ğünü belirtti. Gezmiş ve arkadaş- lanyla birlikte müca- dele veren EMEP Ge- nel Başkan Yardımcısı Mustafa Yalçıner ise o dönemlerde Batı ile Doğu arasında canlılık farkı bulunduğunu ifa- de ederek "Baü canh, Doğu sessbdtsonra Do- ğu canlandı Batı susru. Şimdiyse her ikisinin de canbbğı en ryisi ola- cak. Birtigi, kardeşhği savunacağız. Deniz'le- rin dediği gibi Türk- Kürt kardeşn'ğjyie di- reneceğiz. Yeni dönemi böyle karşılayacağız" diye konuştu. Konuşmalann ardın- dan şair Tevfik Taş ta- rafindan hazırlanan "Deniz Olunmalı" ad- lı film gösterimi ger- çekJeştirildi. Diyarba- kırlı şair Hicri tzgören de 68 kuşağının önder- leri için şiirler okudu.