14 Kasım 2024 Perşembe English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
CUMARTESİ CUMHURİYET SAYFA ABDÜLCANBAZ TURHAN SELÇUK JDü'HLJST TA3İATH İSTANBUL AEDtflCANBAZ' HARİKÜLADE KA.C2HALASI 32iKISIM TEKKİLÎ BÎKDEN \M İ M MEPENÎNi AMAMA fendikalar, işçiler, sol partiler 1 Mayıs'ı kutlamayı, taleplerini dile getirmeyi 120 yıldır sürdürüyor Meydan emekçilerin^ 1 w J. üÇÜK İŞÇİLER' İÇİN YASA yüzyılda 1 Mayıs hâlâ anlamlı mı. yoksa yxa yıllık bir nostalji mi? Küresel kapitalizm çağında, 1 Mıyıs tıpkı 19. yüzyıl vahşi kapitalizmine karşı gördüğü işlrv gibi, yeni simgesel bir işlev görebilir mı? 1 Mayıs, kaılımın giderek azaldığı ve anlam kaymasına uğrayan bir güı olarak mı kalacak, yoksa ücretlilerin kapitalizme karşı inanca yaşama mücadelesinin simgesi olmaya devam edtcek mi? 1 Mayıs 19. yüzyılın ikinci yansında 8 saatlik iş gihü mücadelesi içinde doğdu, daha sonra uluslararası planda işçilerin da;anışma günü, emeğin bayramı olarak kutlandı. S anayi devnmınin ürünü olan işçi sı- rufı sermayenin devasa gücü karşı- sında tek başına bir hıçti. Bırakınız yapsınlar, bırakınız geçsinler anJayı- şı biyük sosyal yıkımlara yol açmış ve sanayi <ievimi beraberinde sosyal sefaleti de getir- mişi. Varoşlardaki ağır yaşama koşullan ya- nınia, fabrikalardaki ağır çalışma koşullan, uzın çalışma saatleri, düşük ücretler, kadın ve çocık emeğinin yoğun biçimde kullanılması <Söremin karakteristik özelliğidır. Robert <M?n, bu dönemde çocuk emeğinin kullanımı hakunda "Britanya'mn tşveren Fabrikatörle- rintMektup'"ta (İ818) şu ıfadelere yer ver- neltedir: "Çocukfann, neredeyse bebeklikle- rinden itibaren. hepsi de az veya çok sağbksız «iar fabrikalannıı/da çakş.tınlmalanna izin Atriiyor. Bütün zamanlannı açık havada yapa- oktın sağlıklı egzersizlerle okul arasında pay- bştnlması gereken bir yaşta, dört duvar ara- SEida uzun, tekdüze ve vorucu bir çalışmaya mahkûm ediIryorlarT ( I ' Ovven. çocuklann o dönemde tekstil fabri- lalanna altı yaşında işe başlatıldıklannı, çalış- na süresinin kışın ve yazın yasal olarak sınır- sız olduğunu. genellikle on dört saat, bazen on beş saat. insanlık dışı biçimde işverenler tara- üadan on altı saate kadar uzahldığını yazmak- Odıı. ( 2 ) K Uzun ve ağır çalışma koşullanna karşı yikselen tepkiler ve toplumun kendini sa- vjımak için geliştirdiği hareketler klasik İDeralizmi geriletmeye başladı ve çalışma yişamının düzenlenmesi gündeme gel- nsye başladı. Ingıltere'de 18O2'de kabul eûlen ilk fabrika yasası sadece çocnklan lcpsıyordu. Yetişkin işçiler bu yasanın dı- şnda rutuldu. Bu yasa ile tekstil fabrika- Izında çocuk işçilerin çalışma süreleri 12 sat ile sınırlandınldı fakat uygulamada Kkural işlemedi. Çünkü hıçbır denetçi annmadı. 1833 Fabrika Yasası ile 9 ya- ştdan küçük çocuklann tekstil fabrikala- rcda çalışmalan yasaklandı. 9-13 yaş ansı çoculdann günlük çalışma süresi ise jpde 9 saat ve haftada 48 saat ile sınır- lxdı. 14-18 yaş arası çocuklar günde 12, hdada 69 saat çalıştınlabilecektı. Bu dö- Knde müfetrişler görevlendirildi ancak mü- fedş sayısı son derece sınırlı olduğu için mü- fedş başına 2700 fabrika ve 250 bin ışçi dü- şr.ordu. ( 3 h 847'de çıkanlan bir On Saat Ya- sa ile kaduı ve genç işçilerin tekstil sektö- rrdeki günlük çalışma süreleri 10 saat ile sı- r_"andınldı. Bu yasa yetişkin erkek işçileri lvssamıyordu. 'CHARTİSTLER 1 .830'lann ortasından 1848'e kadar îngilte- ısde sosyal muhalefete damgasını vuran ve İKİangıçta bir genel oy hareketı olan Char- tsn daha sonra bir sosyal içeriğe kavuştu. •Cartistler 184O'lı yıllarda 8 saatlik iş günü. ç,cuklann çalıştınlmasının yasaklanması, erekçilerin maddı koşullannın iyileştirilmesi g.i talepleri genel oy hakkı talebı ile birlikte srunmaya başladılar. ^ ' 848 Fransız Anayasasu bir yandan seçme ^:>eçilme hakkıru güvence altına aldı. diğer ^rdan ise günümüzün çağdaş sosyal devlet a&jyışının dayandığı ilkeleri ilk kez hükme tailadı. 1848 devnminde önemli rolleri olan i,^er "sosyal cumhuriyetrp ilanını; çalışma sr;lerinin azaltılmasını ve çalışma hakkının trnmasını istiyordu. 1848 devrimi ile kuru- vJC/lCllCJvLC11 1Mayıs kapitalizme karşı daha insanca çalışma ve • AzizÇELİKveZaferAYDIN yaşama talebinin, sosyal adalet savaşımının ve dayanışmanın simgesi oldu. Içeriğinden uzak yaklaşımlarla kutlandığı da oldu. Çalışanlann sorunlannın daha ağır olduğu ülkelerde gergin kutlamalar gündeme geldi, kutlamalar şiddete başvurarak engellendi. Batı ülkelerinde zaman zaman şenliklerle ya da cılız gösterilerle kutlandı. Ama 120 yıla yakın bir süredir sendikalar, işçiler, sol partiler 1 Mayıs'ı kutlamaya ve önemli gördükleri siyasaL'sosyal talepleri dile getirmeye devam ettiler. Bugün 1 Mayıs günü gösteri yapılmayan pek az ülke kaldı. MAYIS Grevci işçiler vegrev kırtcılar lan geçici hükümet işçilerin talebı olan •'çalış- ma hakkını" tanıdı, iş saatleri Paris'te 10 sa- ate, Paris dışında 11 saate indinldı. 1848 Dev- rimi yenilince çalışanlann taleplerinin uy- gulanması mümkün olmadı. Ancak devletin, piyasaya yönelik müdahale gınşimlen ve çalışma yaşamına ilişkin iyüeştırmeler her dönemde olduğu gibi sermaye çevrelennde hoş karşılanmıyordu. Charles Dickens, ser- maye sahiplerinin bu ayak direyişlerini şöyle hıcveder: "Emin olun, Coketcmn'lu fab- rikatörier kadar narin bir personel bulamaz- sınız. Onlardan çocuk işçileri okula yollamalan istenince hemen iflasın eşiğine geürler. Fab- rikalannı denetlemek için müfettişler alanınca iflas ederier. Müfettişler. makineleri ile insan- lan doğrama>a pek haklan olmadığını söy- lediklerinde mahvoluıiar. Bu kadar çok duman çıkarmak zorunda olmadıklan ihsas edildiğmde tümüyk yıknna uğrarlar."' -' Yarın: Türkiye'de 1 Mayıs KAYNAKLAR (1) Robert Owen, Yeni Toplum Görüşü. Çeviren: Doğan Şahıner. İstanbul. Yapı Kredi Yayınlan, 1995, s.96. (2) "hffp:, - robert-owen.midwa- les.com/rowen' (Erişim, 15 Nisan 2004) (3) Duncan Townson, Dictionar>r of Mo- dern History 1789-1945, London, Pengu- ın Books, 1994, s. 257. (4) Murat Sanca, Siyasal Tarih. İstanbul. Filiz Kitabevi. 1980, s. 107. (5) Aktaran: Ahmet Insel, Neo-Libera- lizm, Hegemonyanın Yeni Dilı, İstanbul, Binkim Ya>inlan, 2004, s. 52. (6) The New York Tımes, May 2. 1886. (7) Joseph G. Rayback, A History of American Labor, Expanded and Updated, New York. The Free Press. 1966. s. 166. (8) Rayback, s. 166. lngıltere'de günlük çalışma süresını 10 saate indiren yasalar kabul edildi. Ancak işçiler 24 saat olan günün 8 saatini çalışmaİc, 8 saatini uyumak, 8 saatini de dinlenerek ve eğlenerek geçirmek istiyorlardı. 1860'lı yıllarda ABD'de günlük çalışma süresini 8 saate indirmeyi amaçlayan örgütlenmelere gidildi, dernekler kuruldu ve grevler, gösteriler yapıldı. Düşük ücrete ve uzun işgününe karşı sürdürülen bu mücadele, 1. Enteraasyonal'in 1866 yılında toplanan kongresinde yasal çalışma süresinin 8 saat olması talebinin kabul edilmesiyle uluslararası bir boyut kazandı. 8 saatlik işgünü mücadelesi 1880'lerde ivme kazandı. SAMANPAZARI OLAYLARI Amenkan kongresi kamu sektöründe 8 saatlik iş gününü 1868"de benimsedi. Ancak bu uygulama özel sektör işyerleri için geçerli değildi. 1884 'te ABD'de örgütlü iki işçı sendikasından biri olan Örgütlü Meslekler Federasyonu 8 saatlik işgünü talebiyle 1 Mayıs 1886'da ülke çapında grevler ve gösteriler düzenleme karan aldı. ABD'de 10'dan fazla kentte 350 bin dola>inda işçinin katıldığı gösteriler yapıldı. Chicago'daki 1 Mayıs gösterilerine ise 80 bin kişi katıldı. The New York Times, 1 Mayıs 1886 gösterilerini -Baü tşçisi YürüdiL, 8 Saat Harcketi Chicago'da, İşçiler Yüriidü. Nutuklar Dinledi Ancak Hiçbir Şiddet Girişimi Olmadı" başlığıyla \ eriyordu. '"' Chicago 8 Saatlik İş Günü Hareketi'nin an kovanı olmuştu; ülke tarihinin o güne değin en büyük ışçı gösterisi Chicago 1 Mayıs 1886 göstensi olmuştu. Ancak bu yükselişin yaratabıleceği potansiyeller McCormıck Harvester fabrıkasında ve Haymarket (Samanpazan) meydanı olaylanyla tahrip edilecektir. (7 > 3 Mayıs 1886 günü Chicago'da kurulu International McCormıck Harvester fabrikasında sendikacılann öncülük ettiği grevi, işveren grev kıncılan kullanarak brmak istedi. Grevci işçiler. grev kıncılan fabrikaya sokmak istemedı. Grevcilerin üzerine polıs tarafından açılan ateş sonucunda 4 işçi öldü. Olaylan protesto etmek için 4 Mayıs 1886 günü bir protesto gösterisi düzenlendi. Olaysız süren gösteri polıs tarafından dağıtılmak istenirken bir bomba. polis şefının ölmesıne ve çok sayıda polisin yaralanmasına yol açtı... Bu sırada polisin göstericiler üzerine açtığı ateş netıcesınde ise yaklaşık 10 kişi öldü, 50 kişi ise yaralandı. ' ^ Atılan bomba bahane edilerek 8 sendikacı tutuklandı. Yapılan yargılamada yaratılan ışçı \ e sendıka düşmanı hava nedeniyle jün zanlılan suçlu kabul etti. 8 sendikacınm 7'si ıdama mahkûm edildi. 5'inin cezalan onaylandı, ikisınin cezalan müebbet hapse çe\Tİldi. GRUP BAŞKANVEKİLI ANADOL CHP'den çağn: 1Mayıs resmi bayram olmalı ANKARA (Cumhurhet Bürosu) - CHP Grup Başkanvekilı Kemal Anadol, kırmızı karanfiller dağıtarak gazetecilerin 1 Mayıs ışçı bayramını kutladığı basın toplanrısında "Taksim, 1977'den beri emekçilere kapalı. Ama konserkre açdryor. lümpen gruplara açık" dedi. Anadol, 34 kışinın yaşamını yıtirdiği kanlı 1 Mayıs olaylannnı açıklığa kavuşması için Süleyman Demirel ve Bülent Ecevit'i göreve çağırdı. Anadol, yazanmız UğurMumcu'nun bu olayla ilgili gündeme getirdiği sorulara yanıt verilmediğine de dikkat çekti. Anadol. sendikacı milletvekilleriyle birlikte düzenlediği basın toplantısında 1 Mayıs'ın işçi bayramı olması için verdikleri önerinin hemen yasalaştınlmasını istedi. Anadol. "AKFnin ne Taksim' İn kadar demokratik olduğu I977 bu öneriye vereceği jada , , , • vermeveceitf destekle yılından ben a n l ^ r i ş ç i ^ ^ emekçilere bayram kudamasuu kapalı esirge\enler Oİduğuna demokratlıktan söz Hikkat reken «temez" dedi. Anadol, rupr "sömürününolmadığıbir *~ " " O r u p dünya isteyen tüm Başkanvekilı, emekçilerialanlara'' Kemal çağırdı. AKP'nın Anadol, " A m a emekçüerm sorunlannı , . çozmedıgı gıbı, haklannı Konserlere ellennden aldığını, ezilen açiliyor" dedi. kesimlere saldırdığını vurgulayan .Anadol, "Türkiye'yi emperyalist bir savaşın içine sokmaya çahştılar. Eğer CHP direnmeseydi ve bu tezkere geçse>dl bugün Felluce'de kurşunlara hedef olanlar arasında emekçiler de olacakû. 80 bin ABD askeri topraklanmızda konuşlanacaktT dedi. Anadol, ışçi, emek örgütlerine "Böhınmeden meydanlara çıkın" çağnsı yaparken şunlan söyledı: "Kardı 1 Mayıs'ta 34 kişi yaşamını >itirdi Bunlan işçiler mi öldürdü? Ece\it ola\1ann konrrgerÛla taranndan düzeniendiğini söyledi Ecevit ve Demirel duayen potitikacılar, ikisi de sağ. Onlara görev düşüyor. Kendilerini, sağken kanh 1 Mayıs ola\1annm gerçek >üzünün aydınlaıunasma katloda bulunmaya davet edivorum.'" DÎSK-AR'IN ARAŞTIRMASI 20milyon kişi açlık sınırının altmdayaştyor NtHATAKKAY\ ANKARA - Ekonomide gerçekleştıği öne sürülen büyümenin halk kitlelerine yansımadığı ortaya çıkarken son iki yılda hem istihdam azaldı hem de işsizlik arth. 2001 yılındaki krizden bu yana ücretlerin yüzde 30 gerilemesinin yanında 2003 yıluıda özel işletmelerde çalışma süresi 56 saate çıktı. DİSK-AR taranndan yapılan araştırma, 1 Mayıs Işçi Bayramı'nda Türkiye'deki işçi sınıfinın durumunu gözler önüne serdi. Araştırmada, 2004 Mayıs'ı öncesinde, içinde bulunulan koşullann 1800'lü yıllarda çalışma koşullan için mücadele eden Şikagolu işçilerin koşullan ile özdeş olduğu I belirtildi. Son iki yılda hem istihdamın hem de işsizliğin artması ve eksik istihdam edilenlenn de işsizlere katılmasıyla işsizlik oranı ülke genelinde yüzde 15'in üzerine çıktı. \ DİE, BDDK, Çalışma Bakanhğı 1 j W ve Takasbank verilerine u dayanılarak yapılan DİSK | araştırmasına göre, Türkiye'de / sadece emek gücünü satarak ] yaşayanlann sayısı 10 milyon 700 bin ( iken kayıt dışı çalışan ücretli sayısı 4 ı _> milyon 500 bin. Türkiye'de en az 20 milyon ınsanın açlık sının altında yaşadığı belirlenen DİSK araştırmasında işçi sınıfinın durumu şu verilerle gözler önüne serildi: • 2003 yılında 359 katrilyon lira olan milli gelirin yüzde 25'i değerindeki bir büyüklük, toplam nüfusumuzun yüzde 1 'ini bile oluşturmayan bir azınlığın elinde. 2003 yılı Kasım ayı itibanyla Türkıye'deki kredi hacmı 62.8 katnlyon. Ancak bu toplamın yüzde 70'i, yine banka müşterilerinın sadece binde ikisi taranndan kullanılıyor. • Ocak 2004 verilerine göre. borsada yatırtm yapanlann sayısı 900 bin. Yatınmcılann toplam portföy değeri ise yaklaşık 24 katrilyon. Toplam portföyün yüzde 7l'i, 1500 kişının elinde. • 2003 yılında ödenen her 100 lıra verginin 70 lirası nüfusun yüzde 1 'inı bile oluşturmayan insanlann eline gidiyor.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle